6 NİSAN 1949 Tarihi bir hâdise Etn(uıdı aylardır o ka- 'dar dedikodu yapılan Atlantik paktı mihayet, büyük merasimle, âmza edildi. Komü- nistlerin, bütün — memleketlerde kopardıkları yaygara ve görültü hükümetleri ve onları tufan ek- seriyeti — kararından — ahkoya- maadı. Moskova, ikinci dünya har binin sona ermesindenberi elde ettiği başarılara dayanarak, de- mokrasileri — sindirmeğe çalışı- yordu. Amerika İngiltere va on lara katılan devletler tehlikeden ürkmeyeceklerini açıklamış bu - Junuyorlar. Bir delegenin dedi - Zi gibi 1914 ve 1939 tarihlerin - de elde böyle bir pakt olsaydı. ağlebi ihtimal, bu iki darb de olmazdı. İngiliz delegesi olsun Amerika delegesi olsun bu paktın sırf At- lantiğe sahil memleketlere mün- hasır olmadığını açıklamışlar ve bu nokta üzerinde israr ile dur- muşlardır. Yakın Doğu ve İagil tere ve Amerika'nın ittifak ve dostluklarla — bağlı — oldukları memleketlerin emniyeti de umu- mi istikrarın şümul sahasına da- ylece Türkiye ve Yu- nanistan'ın doğrudan doğruya pakta ahınmamış olmalarından duyulan huzursuzluk — tamamile giderilmiş sayılabilir. Haberlere bakılırsa İranın şi- mal hududunda Rus kıt'aları T- ran hudut karakollarına hücum ederek bir çarpışmaya girişmiş- lerdir. Tam Atlantik Paktının imzası anına tesadüf eden bu te- cavüz acaba Vaşingtondaki me- rasime bir karşılık ve onu iğ- nelemeğe mâtaf bir hareket mi- dir? Bu kararı vermek kolay de ğildir. Çünkü Sovyetlerin açıkca dünyanın en kuvvetli grupa mey dan okuması pek varid sayıla - maz. Mister Truman çok alkışla- nan demecinde bu paktm her - hangi bir tecavüz — teşebbüsile kaleme alınmadığımı — tekrarla - mıştır. Zaten Sovyetlerden ve peyklerinden başkâ kimse — bu âlemde Anglo-Saksonların arruzi teşebbüslerde bulunacak- larına tnanmamaktadır. Evvelki gün geç vakit belki tarihin on mühim hâdiseler'nden biri cere- yan etmiş oldu. Bu ciheti olay- larm gelecekteki gelişmesi gös- terecektir. Yunanistanda hareket : Yunan komlünistleri iki gün- dür, büyük faaliyetler gösteri- 'yorlar ve serbest Yunan radyo Sunun neşriyatına göre (Gra- nos) dağında kayde değer ba- şarılar elde etmiş bulunuyorlar. Bu galebe ve zaferler iddiasına inanmamak için sebep yoktur. Çünkü Atina'nın resmi sözcüsü de (Granos) mıntakasında kw vetli çete gruplarının — tecav ettiklerinden ve muharebelerin hâlâ devam etmekte olduğun- dan bahsetmektedir. —Anlaşılan Arnavutluktan takviye alan ko- münist teşekküller ve çeteler, canlarını dişlerine takıp, behe - mehal bir muvaffakiyet elde et- meğe çalışmışlar ve az çok mu- vaffak da olmuşlardır. Acaba bü halim de Atlantik Paktı im- zasile ilgisi var mıdır?. Yugoslav ve Yunan münase- betleri (Çaldaris) in geçenler - dekf demecine ve İyimserliğine Tağmen hentiz terakkl adımları kaydedememiştir. Bilindiği gibi Çaldaris Yunan Kiralı ile Tito arasında bir dostluk ve ittifak muahedesi aktedilmesi Ihtima- VWnden bahsetmiş idi. Bir Yu- goslav sözeüsü Yunan - Yugos- lav anlaşma ihtimalini bir ha- yâl mahsulü saymıştır. Mareşal Tito galiba çok mütereddit ve süpheli bir vaziyette bulunuyor. Bir yandan Batı Demokrasileri | bi bir Meclısın Almanyanm Batı bugün gündem Gelir vergisinin müza- keresine devam ohmacak Ankara, 5 (Hususi) — Meci- sin yarınki toplantısında tütümcü- ler bankası hakkında Reşit Önde- rin sorusuna Ticaret Bakanı, Re- ci Gürelinin ormanlık ve yayla- lık bölgelerde köylülerin kalkın- ması için neler düşünüldüğü soru- suna Tarım Bakanı, Afyon alım satımı hakkında Hasan Dinçerin sorusuna Ticaret Bakanı cevap verecek, gelir vergisi tasarısına devam olunacaktır. Yeni hazırlanan gümrük tasa- rısı gündeme alınarak mebuslara dağıtıldı. Ankara, 5 (Hususi) — İstan- bul milletvekili Osman Nuri Kö- ni, Meclis başkanlığına sözlü bir soru vermiştir. Bu önergede hilâ- fetin ilgasına ve Osmanlı haneda- 'nmın hudutlar haricine çıkarılma- sına dair olan kanuna ve yargı- tay içtihatlarıma göre padişahla- rın bütün gayri menkul emvali- nin varislerine intikal etmiş ob masının ieabetmesine rağmen bu- 'nun böyle olmadığı söylenmekte ve gu hususların açıklanması is- tenmektedir: 1 — Bilâhare her nasılsa ha- zinece ikinci sultan Hamit — ve Aziz ve beşinci Mehmede ait bu kabil gayri menkullerin mirasçı- lara intikali yaptırılmıyarak baş- kalarma satıldığı - anlaşılmakta- dır. Bu satış ne yolda vaku bul- muştur. Meselâ müzayede ile mi? Her ne şekilde olursa olsun sa- tışlar hangi kanuna istinat etti- rilmiştir. 2 — Bu gayri menkullerin yok pahasına satıldığı rivayetleri 18- rarla devam etmekte olmasına na zaran hakikatet böyle bir şey va- ki olmuş mudur? 38 — Bu malların cinsi nedir? Kaça satılmıştır? Satın alanların isimleri ve açık hüviyetleri nedir? 4 — Bu işten çöplenmeğe yel- tenen tufeyliler ve açıkgözler var mıdır, varsa kimlerdir?: ne yanaşmak ister gibi temayül- ler gösteriyor; fakat diğer ta- raftan da Sovyetlere yaranacak dil kullanmaktan vaz geçemi- yor. Nötekim geçen gün de At- lantik Paktım bir tecavüz ma - kinesi olarak , vasıflandırmak garabet göstermiş idi. Propaganda : Soyyetlerin Atlantik Paktına karşı şiddetli bir propaganda savaşma girişecekleri şimdi ke- sin Ciarak anlaşılmıştır. Bu işe Birleşmiş Milletler Cemiyetiniz. toplantılarında — başlayacaklar ve her vesile ile öcvam ettirin gideceklerdir. Nitekim Sofya'da dün akşam Ünivera'te Rektörü- nün de iştirâk ettiği büyük bir sulh teplantısı yapılmış ve ci- han efkârına her vesile ile halk demokrasilerinin — sulhseverliğ hususunda izahat verilmesi ka- rarlaştırılmıştır. — Yakında Pa - riste de bu yolda fikir adamla- Tının toplantıları yapılacaktır.. Maamafih —Amerikada — geçen hafta yapılmış olan bu nevi top lantı Sovyetlerin ve peykler'nin umduğu kadar derin bir tepki yaratmağa muvaffak — olamadı. Maamafih bütün hareketleri il gi ve uyanıklık İle takip yerin- de otur. DİPLOMAT B hudutları ihtilâfı Sovygetler, Batılı devletlerin kararlarını dün protesto etti Londra, 5 Ç(A.A.) «United Presg» — Tass'ın bildirdiğine gö- re, Rusya; Almanyanın Batı hu- dutları hakkında İngiltereye bir nota vermiştir. Rusyanın Londra, büyük elçisi Zarubin dün bu no- tayı İngiliz dışişleri bakanlığına tevdi etmiştir. Fransa, Belçika, Hollanda ve Lüksemburg'un Al- manyadan cem'an yekün 52 mil Kasım Gülek Kahire'de Gülek, basına demeç verdi Kahire, 5 (Nafen) — Müstakil akşam gazetelerinden Al Djarida- ya verdiği bir beyanatta, Türki- ye Büyük Millet Meclisi üyelerin- den Dr. Kasım Gülek, demiştir ki: «Bir Akdeniz paktı fikrini gid- detle desteklemekteyiz. Demok- rasi prensiplerini destekleyen her türlü andlaşmaya taraftar oldu- ğumuz gibi, Akdeniz paktı Üze- rinde de“israr ediyoruz.» Türk - Mısır münasebetleri hakkında konuşan Dr. Gülek, bu münasebetlerin gayet samimi ol- duğunu ve milletlerarası mesele- lerin inkişafı ile bu samimiyetin artacağını kaydetmiştir. Bulancık elektriğe kavuştu Giresun, 5 (A.A.) — Bulan- cıkta yapılmakta olan elektrik tesisatı ve makinelerin montaj işleri tamamlanmış ve dün akşam ilk defa kasabaya tecrübe mahi- yetinde cereyan verilmiştir. Devlet Bakanlığı genel Sekreterliği Ankara, 5 (Hususi) — Başba- kanlık umumi murakabe - heyeti sanayi ve meadin işleri müdürü Nizamettin Ali Sav devlet bakan- lığı genel sekreterliğine tâyin e- dilmi: Bir hastahane yandı ve çöktü Effiogham, 5 (A.A.) İllincis: safp> — Bu sabah erkenden üç katlı bir hastahanede çıkan bü: k bir yangın neticesinde enka: altında sayıları henüz belli olmu-| yan birçok hasta kalmıştır. Bun- İarın elli kişiyi bulmasından endi- ge edilmektedir. Demiryolu inşaatı için yeni tahkikat Ankara, 5 (Hususi) — Hükü- met demiryolları inşaat progra- mınin tahakkuku cümleşinden 0- | karak meclisten gelecek — yıllara geçici 145 milyon liramın sarfına | yetki verilmesini istiyen bir ka- hun tasarısı sevketmiştir. Bu sarıya göre ahınacak ödeneğin 65 milyon lirası Ereğli - Kozlu, 65| milyon lirası - Narlı - Gaziantep | hattının Karkamış'a uzatılması- na, 15 milyon lirası da küçük barınak ve - iskelelerin harcanacaktır. inşasıı gasına | a 'KOLOĞ - OPERATÖR Dr. A, HAFİ YASA Doğum ve Kadın Hastalıkları Mütehassısı Beyoğlu, Bursa — (Ahududu) Sokak No. 40/1 II ci kat (Marmara Film Studyosu Üstü)r — Teki No, 42152 jnin müretteb bir kaçakçılık oldu- kara kadar toprak almış olduklar rı hatırlardadır. Rusya notasın- da, bu hudut değişikliklerinin gayri meşru olduğunu ileri sür- mektedir. Diğer taraftan, Amerikan ve Fransız hükümetlerine de bu ka- bil notalar gönderilmiş olduğu ildirilmektedir. Gecekondu inşaatı Meclise bir tasarı verildi Ankara 5 (Hususi) — Hükü- met, başkasının arsalarına te cavüz ederek yapılan gecekondu inşaatının önüne geçmek maksa dile Meclise bir tasarı gönder miştir. Bu tasarıya göre ruhsat sız inşaat şiddetle cezalandırıla cak, başkasanın arsasına teca- vüz edenlerin inşaatı belediyeco hemen yıktırılacaktır. Münhal Miletvekillik- leri 15'e çıkıyor Ankara 4 (Hususi) — Merkez Bankası Genel Müdürlüğüne Is- tanbul Milletvekill Sadi Bek- ter'in tayini tastikten çıkmıştır. Yakmda Şinasi Devrim'in elçi liğe tayininden vâki olacak İati- ünbal — Milletvekilleri olacaktır. Eğe denizinde kaçakçılık yaparken yakalanan motör kaptanı tevkif edildi İzmir, 5 (Telefonla) — Midilli adası açıklarında silâhlı 69 Muse- vinin taarruzuna uğrayarak zor- la Hayfaya götürüldüğü; kaptan ve mürettebatı tarafından - iddia edilen ve halen limanımizda bus lınan <Erkan» motörü — hüdisesi tamamiyle başka bir safhaya g: miş bulunmaktadır. Savcılıkça ya- pılan tahkikattan sonra hâdise- fası ile 15 e balij u kuvvetle tahmin edilmektedir. Henüz bitmemiş olan tahkikat ge nişletilmiş ve bu cümledem olarak motörün, uğrayıp — uğramadığı hakkında bütün Ege ve Akdeniz limanlarından telgrafla malümat istenmiş ve bugünlerde Bayraklı- da bulunan Erkan motöründe bir | keşif yapılarak motör teknesin- deki tahribatın kaptanın iddia et- tiği gibi tabanca kurşunlariyle de ğil, kasten taşlara çarptırılmak suretiyle yapılmış olduğu tesbit edilmiştir. Diğer taraftan bu hâdiseye va- kıf oldukları ihbar edilen başka motörlerin iki kaptanının da bu- gün ifadeleri alınmış, bu kaptan- lardan birisi, hâdisenin bir kaçak çılık olduğumu, 69 Musevinin 79 bin liraya Hayfaya götürüldüğü- nü ve Sömbeki İimanında yâk: lanan Erkan motörünün Patente ve sair kâğıtlarını bırakarak kaç-| tığını, o sırada aynı limanda bu- lunan Hayreddin motörünün kap- tanından işittiğini söylemiştir. Bütün bu delillere istinaden YENİ SABAH Çaresiz dertlere düştük... Sarhoşlar kurtuluyor; yak me kendileri değü, şikâyet- gileri de selâmete kavuşu - yorlar. Danimarka'da keşfe- dilen Antilar adh ildç sar- hoşları normal hayata dön- dürürken, İngilterede de ip- nobizma ile tedavi almış yü- rümüş. Hattd, bizim bir dok- torumuz da bu tedavi usul- lerinden birini Amerika'dan memlekebimize getirmişti. Bizim Yeşilaycılar da da- hil, bütün dünya bu hayırlı keşifleri sevinçle karşılaya - caklardır. İnşallah — sür'atle bütün dünyaya yayılır. Fakat, gelin görün ki, ka- famızda bizi yine do rahat bırakmayan bir düşünce vı Ya iktidar ıorlb!la;’. x A v..rrr.rrrrrr.rrrrı Anadoluyu fikren kalkındırmak - için Ankara 5 (Hususi) — Ana- doluyu fikren kalkındırmak mak sadile Üniversite gençliği ince- leraeler yapmaktadır. - Yakında bu hususta faaliyete geçilecek - tir. Kalkındırma işleri arasında ekip biçme işleri ve insanları a- lâkadar eden diğer mevzular et- rafında köylüleri fenvir esasla rı ön plâna alınmaktadır. Yugoslavya ve Sofyada yeni tevkifler Belgrad, 5 (A-A.) <afp> — Belgrada gelen ve Tanjug ajansı- 'nın yayınladığı bazı haberlerden anlaşıldığına göre Sofyada — ko- münist partisine mensup bazı şah siyetlerin tevkifine devam olun- maktadır. Bu haberlere göre, tevkif edi- lenler arasında, Politbüro üyesi ve başbakan yardımcısı Kostov da bulunmaktadır. Kostov'un mu- avini Natchev 31 martta tevkif edilmişti. Ayni kaynaktan alınan haber- lerden anlaşıldığına göre, Sofya- da yapılan tevkiflerin yekünu üç yüzü bulmaktadır. Belgrad, 5 (ALA.) <afp> — 'Tanjug ajansının bildirdiğine gö ze, devlet ve parti memurları a- rasında yapılan 300 tevkife sebep «bunların emperyalist devletler| haberalma servisleri için casus- luk» hareketine girişmeleridir. geee Biletiniz. yoksa 7 Nisanda 100.000 Jirayı beklemeye hakkımız da yok demektir. Bütün Düny Wisan NÜŞhASk, Erkan motörü kaptanı İbrahim Özer hakkında bugün tevkif ka- ı_lı; <HAZRETİ ÖMER- Yazan: KADIRCAN KAFLI Halld ordunun gerisin- de bir taht Üzerine bağdaş kur- muştü. Biraz geride çadırı vars di ve kocasını öldürüp de nikâh ladığı kadın orada bulunuyor du; bir gün evvel esir edilen ve Yemamenin tanınmış şahsiyet- lerinden olan Mecâe ile beraber di, Mecâe İle beraber yakalanan lar öldürülmüş fakat o, Halidin güzel karısının yakın akrabası olduğundan sağ bırakılmıştı. a Son yalancı Peygamber... Önce iki taraftan üçer gi çıkarak birbirlerine mey dan okudular; teketek çarpıştı- lar, Müslümanlardan biri gehit düğerse kâfirlerin cesareti artı- 'or; Müslümanların hiddetleri intikam duyguları şahlanıyor du. Kâfirlerden biri öldürülürse Müslümanlar seviniyorlar; kâ» firler köpürüyorlardı. Bazı yiğit ler elli bin kişilik bir seyirci yı- Zını karşısında kılıç sıyırmanın vereceği gururu feda edemiyor- lar; bu uğurda ölüyorlardı. Düellolar iki tarafı kızıştırdı; Halifenin oğlu Abdurrahman komutasındaki muhacirlerle hü cuma geçtiler, düşmanın sağ kanadını kırdılar, Yemame or- dusu hep birden, karşı hücum yaptı; önüne çıkan bütün engel Teri yıkarak — Halidin çadırmın bulunduğu noktaya kadar iler ledi. Kâfirler onu güzel karısı> na öldürmek İstediler; Mecâe om ları önledi: — Ben üç gündenberi esirim, Canımı bağışladı; hem aramızda akrabalık vardır; birakıp gidi- niz! Dedi. Onlar ısrar ettiler: — Ben dışarı çık, biz yapaca» ğımızı biliriz, — Hayır... Şu taht üzerine oturanın yere düştüğünü gör- medikçe dışarı çıkmam. Siz ken di işinize bakmı Harbin kaybedilmek üzere duğunu gören Halid yerinden fırladı; atına bindi ve kılıcını çekerek ileri atıldı. Yüzlerce ge- hit bırakarak çekilmdkte olan Tefrika Nö., 44 ümanları karşıladı: Müs — Ey muhacirler ve ensâr! Sizde erlik ve din gayreti kal- madı mı? Herkesten evvel siz bozuluyorsunuz. ka vermeyiniz; arka veren ölür, göğüs veren zafer bulur. Hazreti Muhammedle beraber bir çok savaşlarda bulunanlar: — Allahın resulü zamanında böyle mi dövüşürdük? Diye düşman Üzerine atıldı- lar. Nârülar, haykırışlar, emir- ler, iniltiler ve imdat sesleri bir birine karışıyordu; kılıç şakır- tıları göklere yükseliyordu. En- gin ufuklara kadar uzıyan düz- lükte tüyler ürpertici bir boğaz laşma vardı. Düşm ar- Halid bin Velid muhacirle ensâra: Bakalım hangileri daha iyi savaşır Diye teşvik ediyor; kendisi de yalın kılıç düşman safları ara- sında gedikler açıyordu. Bu sı: rada ona birisi gelerek bir şey sormak istedi; Halid onun ba- rarı verilmiştir. gına bir kamçı vurdu: Düşmanı bozguna uğratma dan bana söz söylemek haram- dir! Müseylime kendi ku nin kaçmıya başladığını gördü; onları etrafı yüksek duvarla çev rilmiş olan ve yüksek bir yerde bulunan kendi. bahçesine çağır- dı; kaleye girerken Müslüman- ların da kapı kapanmadan ye- tişmeleri ve girmeleri mümkün- dü. Dağılmıyanlar bağda toplan- dılar. Halid oraya gitti. Müslü- manlardan biri duvara tırman- vetleri- dı; kendisini kâfirlerin arasına attı, bir kaçını öldürerek kapı- ya koştu; içeriden Ssürgüsünü kaldırıp açtı; Müslümanlar ora- dan girdiler. Dehşetli bir boğaz- laşma başladı. Halid kapıda du ruyor ve kargaşalıktan fayda- lanarak kaçmak İstiyen kâfirle- ldürtüyordu. Müseylime har- bimi kaybedildiğini anlayınca sır tındaki zırhın üstüne bir zırh daha giydi; yüzünü de zırhla örttü, kendisini askerinin ara- sına attı; kapıya doğru İlerle- di; dışarı çıktı. Müalümanlar- dan biri onu tanıdı, İki kılıç çal dı fakat iki kat zırhı olduğun- dan kesmedi. Vaktilo Hamzayı öldürmüş olan Vahşi orada du- ruyordu; kılıcını omuzuna as- matı; elinde mızrağı vardı. Mü- Çıktı © seylimeye kılıç çalan adam Vah e bağırdı: Ey Vahşi, gu herif Müsey limedir; sağ konfa!. Vahşt mızrağını kaldırdı, ya- lancı Peygamberin karnma sok ta vo sırtından çıkardı; herif bir inilti çıkararak canını cehen neme ısmarladı. Kale'kapısı kapalı idi ve ço- Tuk çocuk - içeride toplanmıştı. Meclle dedi ki: Orada dışarıdakinden çok er vardır; alınması mümktn de- ğildir; sulh için beni aracı ya- parsan çaresini bulurum, Halid kabul etti ve şu cev verdi — Beğendiğim toprakları ve köşkü bana vermeleri şartile sulh yapalım, Mecüo kaleye girip konuştu; bir takım hilelerle orada asker bulunmadığını gizledi. Ne kadar malı varsa dörtte biri Müslü- manlara verilmek tizere anlağ- ma İmzalamıya razı oldular; Halid de kabul etti. O sırada halifeden göyle bir emir geldi: <Oralarmı fethedin- ce kâfirlerin erlerini öldür, ka- dmlarını ve çocuklarını esir et, mallarını Müslümanlara Üleş- tir.» Halid, rek bu — emre, gerek aldatılmış olduğunu an- lamasına rağmen gulhü bozma« | D. Parti Istanbul Kongresi l Bu yazı serisinde şimdiye kadar neşredilmemiş bütün konuşmalari veriyoruz Haydi Allahını seversen.. Siz adamı söyletmeden asarsınız Hayri Yaman: — Dâvanın başındanberi bugü-, 'ne kadar sadece partinin menfa-) atini gaye ittihaz ederek çalış - mış bir partili sıfatile konuşuyo- rum. Bundan dolayı da müftehi-| rim. Mevzuumuz Eminönü kon- gresinin müzakeresi idi. Benim, İlk teklifim kabul edilse idi zanne| dersem çok iyi olacaktı. Kurula- cak bir komisyon iki tarafı daj dinliyecek ve en salim karara va- racaktı. Fakat yüksek kongre ek seriyetle diğer kararı verdiği, yâ| ni bu işlerin burada açıkça konu- gulmasını kararlaştırdığı için ben de ekseriyete uyarak bu karara iştirük ettim. Burada okunan ra- porları, verilen izahatı dinledik. Bence vaziyet gayet açık ve basit tir. Bir tarafta 4 delege, öbür ta- rafta 14 delege var. Bu delegele- ri de bucaklar seçmişler ve ilçeye göndermişlerdir. Burada bu £ de- lege neden aşağıya inmedi, aşa-| Bıda toplananların delegelik vazi yetleri meşru mu idi meselelerini hakkile inceliyebilmek için ta bu cak, belki de ocak kongrelerine kadar inmek mecburiyetinde ka- Tacağız ki buna asla imkân yok- tur. Bu vaziyette sadece son V: yı incelemiye mecburüz. Tüzü- ğe göre de 14 delegenin yaptığı büyük bir ehemmiyeti haiz bulun eski il idare kurulu başkanmın İstifasımın ya- rattığı velvelelt hava içerisinde başlıyan faaliyet devremizde; Ü- zerinde bu vükanm doğurduğu aksülâmellerin tetkiki olmuş ve idare heyetiniz ilçe, bucak ve hat tü ocak ocak yaptığı temaslarla vaziyeti ve hakikati bütün açıklı- Bi ile teşkilât kademelerine du- yurmak suretile partimizde adedi pek mahdut olan suiniyet erbabı nın parti bünyesini sarsmıya mü- teveccih olabilecek faaliyetlerini maması icabeden, önlemiştir. Bu meyanda EYÜP ilçemizde partimiz mensuplarını kütle ha- linde saflarımızdan ayırmıya mü- teveccih olarak hazırlanan” sui- kast, daha teşebbüs halinde iken sezilmiş ve alınan mukabil tedbir ler ve buradaki kaymetli ve dâva- mıza candan bağlı arkadaşlarımı- zın yardım ve gayretleri sayesin- de derhal bastırılmıştır. Bu gibi istifade sevdasına düşenlerin gazetelerle yaptıkları neşriyata rağmen bu menfur ha- reketin partimiz bünyesi içerisin- de hiç bir zarar iras etmesine| Bundan fırsatlardan meydan verilmemiştir. sonra ayni kötü tesirler altındı kongreyi meşru addetmek mecbul riyetindeyiz. Biraz daha sakin ve hislerimize hâkim olalım. Reyle- rimizi verirken akliselimden uzak laşmıyalım. Başkan: — Vakit tamamdır. Hayri Yaman: — Son sözüm budur. Bu iş üze- rinde fazla durmuyalım. Başkan: Söz alanlar konuştular. Daha evvel de kifayeti müzakerel takririni kabul etmiş bulunuyo- ruz. Şimdi takrirleri reye koyuyo| rum. Diğer tarafın da dinlenme- sini kabul edenler el kaldırsın. 21. Kabul etmiyenler.. 32... Kon-| gre karşı tarafın iddialarını din- lememiye karar vermiştir. Kenan Tunçer: — Haydi Allahını seversen... Siz adamı söyletmeden asarsınız. Ve kongreyi terketti. Bir iki kişi de kendisini takip etti. Başkar — Eminönü kongresinin meşru olduğunu kabul edenler... Etmi: yenler... Kabul edilmiştir. Bu sırada bir çok delegeler a- yakta münakaşa ediyorlar, bir kısım delegeler de münakaşa e- denleri yatıştırmıya çalışıyorlar. Başkan — Gündeme devam ediyoruz. Şimdi il idare heyetinin yıllık ra- poru okundeaktır. Fikret bey buyuran! Başkan Salâhaddin Kara Ya- vuz yerini ikinci başkan Fikret Karakoyunluya terketti. O da il idare âzasından Şalâhaddin Gü- vendireni düvet etti. Raporun o- kummasına tam saat 17.50 de baş Tandı. Demokrat Partinin 1949 yılı kongresine arzolunan il idare karula raporu Aziz arkadaşlar, Bir senelik faaliyetinin bilânço sunu bugün huzurunuza getiren kurulunuz, 20 Ocak 1948 günü vazifesine başlamış ve ken- disine göstermiş olduğunuz sevgi | ve itimada dayanarak tüzük hü- kümleri dairesinde necip milleti- mize ve şerefli partimize tam bir hüsmü niyetle hizmeti kendisine giar edinmiştir. Geçen seneki kongreye tekad- düm eden günlerde, haddi zatında| di; dürümü halifeye — bildirdi; Hazreti Ebu Bekir çaresiz ka- bul etti. Fakat Ömer dedi ki: — Ey Allahın resulünün ha- lifesi, Halid Allaha ve Müslü- manlara hiyanet etmiştir; zira ganimet malların dürtte birini Müslümanlara almış, dörtte Ü- çünü kâfirlere bırakmıştır. Böy lece kâfirler zengin olmuşlar- dır. Yeniden silâhlanıp, asker rimize — gelebilirler. Kendisi için de bir çok mal al- dığını işittim. Onun münafik olduğunu sanırım, yüreğinde kö tü niyetler vardır. Müslümanla- ra serdarlık edecek kimse değil dir. Onu buraya getirmeli ve he- sormalıdır. Halife bu sözleri haksız çıka- racak cevap bulamadı; Halid bin Velide bir mektup yazar azarladı. Halid buna Öme bep olduğunu anladı ve: — © solakcağızın işidir! Dedi; Hazretl Ömer solak ol duğundan <Eyser» derlerdi. Halid bu hatâsınt değiştirince tamahı arttı; Mecâenin güzel kızı ile evlenmek istedi; ona de- di ki 8e Ben Yemamede olmak di- lerim; kızını bana ver- Kızımın mehrine (ağırlığı: na) gücün yeter mi? — Ne kadardır? Eminönü, Kadıköy, teşebi ziş kabiliyet ve gayretleri saye- sinde semeresiz kalmış ve tertip- hâdiselerle partimizi zaafa uğratmıya çalışan betbahtlar bir kere daha inkisarı ledikleri pek basit hayale uğratılmıştır. Yukarıda arzeylediğimiz hâdisa tın hâtırası zihinlerden silinme- den genel idare kurulu ile parti- miz meclis grupu Aarasında bir fikir ayrılığı varmış gibi gösteril| mek suretile bu bozguncu bareke| tin (Yolluk ve Ödenek farkı ih- tilâfi) namı altında Ankaraya intikal ettirildiğini esefle gördük. Fakat dâvasına candan bağlı her| demokratin büyük bir hassasiyet le takip ettiği bu safhanın şahsi ihtiras ve menfaat kaygusunun doğurduğu basit ve küçük düşün- celerden ileri geçmedi; hade etmek güç olmadı. böyle küçük politika oyunları kal İna ulaştırmıştır. edilen siy dairesinde kendisine den genel idare kurulunun partı hiyetini izafeye yeltenmişlerdi. da için için devam eden bu me karşısında parti teşki künet ve vekarla hâdisatın sey lenmiştir. 35 münhale 197 talip vermiş ve bu maksatla dün 19/ Netice bugün ilân edilecektir. AN (Devamı var) —12— Hasköy ve Ortaköy mmtakalarında görülen isler de yine fedakâr parti lilerimizin gösterdiği yüksek se- Eski İngiltere sefirinin hatıratı Do n Elçi Türkiye hakkında sitayişkâr bir lisan kullanıyor Londra, 5 (Nafen) — İngilte- renin eski Türkiye büyük elçlak Sir Gughs Knatchbull Hugeasen tarafından hazırlanmış olan kitae bın Sir John Murray tarafından Mayıs ayında burada neşredilece- ği teyid edilmektedir. Kitapla ve tarihle ilgilenen çev- relerde kaydedildiğine göre bu hâtıra kitabı büyük bir alâka top- lıyacaktır. Türkiyedeki faaliyetinden bak- seden Bsayfaları hakkında Sir Hugh, Nafen muhabirine şöyle demiştir: «Gayem, bir çok samimi dost- lar edinmekle iftihar ettiğim Türkiyede geçirdiğim 5 sene hak- kında bütün bildiklerimi yazmak ve Türkiyeye karşı duyduğum de- rin hisleri belirtmektir.» «Kitabımın, harbin tehlikeli zar manlarında Türkiyenin - oynamış olduğu gayet kıymetli vazifeyi belirtmesine dikkat ettina. Türkik yenin harb sırasındaki durumur nun ortaya koyduğu — güçlükleri belirttim ve müttefiklerin kendi- sine karşı olan minnet. borçlarına temas ettim.> Sir Hugh Türkiyenin — şimdild durumuna temasla Nafen muhan birine şöyle demiştir: «Türkiyenin şimdiki hamlele- rini itimat ile takip ediyor ve hayranlığımı izhar ediyorum.> -| Sir Hugh kitabında Türkiyeye elçi olarak gelişine temas ettiği sırada göyle yazmaktadır: «Bundan 30 sene evvel bir ke- re daha Türkiyeye gelmiştim. E- dindiğim intibaa sanki 300 sene- lik bir zaman geçmiş ve ben 3 a« sır sonra Türkiyeye gelmişim. Bü tün bu yenilikler ve inkılâplar bü Yük bir adam tarafından başarılkk mıştı: Kemal Atatürk.. Ne yazık ki bu büyük adamı ben göremer Koyunculuğumuza dair bir rapor Ankara, 5 (Hususi) — Komur da toplanan milletlerarası koyun ve keçi yetiştiricileri kongresine Tn döin VÜN ni müşa- Nitekim teşkilâtımız kademeles il merkezinde tertip edilen top- lantılar bize bu hâdisat karşısın- da teşkilât kademelerimizin fikir ve kanaatlerini öğrenmek fırsati mı bahşetmiş ve partililerimizin şısındâ vakur ve imanlı kararla- rı kurulümuzu büyük bir itmina- Yine bu arada kurulduğu gün- denberi partimiz safları arasına karışmış ve ö güne kadar takip setini tasvip etmiş o-| lan bazı kimseler asılsız ve csas- #ız olduğunu ve bir siyaset oyu- nu olarak ortaya atıldığını ufak, basit bir muhakeme ile anlamak mümkün olan bir muvazaa iddi- asını ortaya atmışlar ve partinin | sevk ve idaresi tüzük hükümleri teveccüh e- hin zaafa uğramasına mâni ol- |mak maksadile tevessül ettiği te birlere karşı da diktatörlük ma-| Evvelâ İstanbulda başlayıp son radan Ankaraya intikal eden ve- ya başka bir deyişle İstanbulda İlk tezahürünü gösterip Ankara- fur isnatların genel idare kurulu- 'nun bünyesi içerisine kadar sızışı | ımız sü- pek kısa bir zaman sonra meyda- na çıkmış ve bütün muhalefeti ar kasından sürüklemek ümidi ile yapılan bu teşebbüsler MİLLET Partisinin kurulması ile netice- (Devamı var) | Sinemaların kontrolü için Be lediye 35 memur almağa karar isteklinin imtihanı yapılmıştır.. LÜTFEN NOT EniNiİ_ Butun Hava Yolculuklnrı Kadri Bilgiemre kongreye Türk koyunculuğu hakkında bir rapor vermiş ve bu rapor alâka ile kar- şılanmıştır. Pamuk rekoitesi 1948 pamuk rekoltesi kati ola - rak tesbit edilmiştir. Buna —naza ran ba yit memleketimizde 67 bin ton pamuk istihsal edilmiştir. Bu İmiktarın yüzbdim balyası Eğe mın- takasından ikiyüzbin balyası Ada: İna ve Hatay mıntakalarından 31 İbin halyası da mühtelir - mmtaka- lardandır. — İlgililer 1949 — yılında istihsalin 80 bin tonu - balacağıaı Üralt etmektedirler. Esuat odasında dün ya- pılaa güraltülü toplantı Istanbul Esnaf Cemiyetleri tem- silefleri dün saat 14 de Esnaf Oda sında bir toplantı yaparak yeni Ha paf Dernekleri kamunu tasarısında ki bazı maddeler Üzerinde müza - kerelerde bulunmuşlardır. Etem Gök'ün başkanlığında ya pilan toplantıda, Belediyelerle e « naf arasındaki — münasebetler — ve meslekt ahlâken korunması / Üze - rinde durulmaştur. Bir hayli munataşalı geçen top lantıda söz alanlar, yeni kanunun | demokratik zihniyetle hazırlandığı- mı, Esnaf Odalarının Jâğvı — lâzim geldiğini söylemişlerdir. Bu arada Esnaf Odası #tensuplarile — Esnaf - İtemsilcileri arasında münakaşa çık mış ve toplantı neticesiz kalmıştır, Kamın hakkında her Esnat Co |miyetinin fikri, yanıl olarak alına; cak ve neticeye göre hareket edis lecektir. r d ni takip etmiştir. Bidayeten türlü isnatlarla partimize hücum eden| - ——— bazı şahısların hakikf niyetleri Bütün Dünya Wisan NÜShASL Çıklı © çin TAŞ HAVACILIK ve TURİZM A.O, Yeni Telefon No. 44825 x 44824 * 44823