5 Nisan 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

5 Nisan 1949 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| İ a Ruslara en güzel cevap Aüınül paktının — imzası tafsilâtı bugün gazeteler- görülecektir. Bu paktın ak- tedilmesi için Rusyanın Avrupa- y masıl karıştırdığı - hatırlarda dır. Fransada, İtalyada, Avustur yada, Norveçte, Belçikada, İn- Şöterede hattâ Almanyada ko- Münistler kargaşalıklar çıkardı- lar. İşçiler gösteriler tertip et tiler, gâzeteler ilân ettiler — ve polis ve jJandarma İle çarpıştı- lar. Halbuki dikkati çekecek nokta da Birleşik Amerikadaki sendika ve işçi birlikleri! on beş milyon işçi namına aşağıda met ninl bulacağınız beyanname ve kararı kabul ve ilân etmiş bu- lundular. Avrupadaki bir kısım işçilerle Birleşik Amerika ame- lesinin görüş tarzlarındaki fark lar ne kadar derindir. Amerika amelesi kararlarında diyorlar ki: <Amerika âyanından — Atlan- tik paktını kabul ve tasdik et- mesini bilhassa rica — ediyotu: Çünkü bu pakt en yüksek pren- sipleri tahakkuk ettirecek ma- hiyettedir. O'han sulhu ve de- mokrasisi adına ve paktın - en seri bir şekilde ve en kısa bir zamanda tasvip ve tasdikini İs- tiyoruz. Harp sonrası gorlukla- rını yenmek öçin Avrupa millet- lerinin gösterdikleri azmi tak- dirle karşılıyoruz. Memleketle- rini imar ve içtimat adaleti tek- rar kurmak İçin sarfolunan gayretler gükrana lâyıktır, - İn- anlık tesanüdü adına Amerika yanının paktı kabul etmesi ve böylece hürriyet taraftarlığını çıklanmasını İstiyoruz. Bütün Amerika işcilerinin demokrasi ve hürriyet ideallerine bağlı ol- dukları hakkında Avrupa İşçi- ler'ne teminat veriyoruz. Biz öyle düşünüyoruz ki bir. harbi kazanmaktan daha İyisi o har- bin çıkmasına engel olmaktır. Bir taarruz ve hücumun önüne gtçecek en Kuvvetli âmilin ha- zır bulunmuş olduğunu da ta- rih bize görterdi.» Bundan daha açık bir dil kul- lanmak ve Sovyet İthamlarına bundan daha vazıh bir cevap vermek tmkân ve ihtimali yok- tur. Acaba Avrupadaki komi nist ve işçi partileri bu karar swretine ne derler? Rus tepkisi Atlantik paktının İmzası Sov- yet Rusyada ve peyklerinde, ne gibi tepkiler yarattı?.. Bütün peyk memleketler gazeteleri bil- hassa Bulgar matbuatı Mosko- vanın protesto notasını büyük başlıklarla yayınlıyarak Atlan- tk paktının bir taarruz — Sleti olduğu noktasında” ırrarla — dü- ruyorlar. Dikkati çekecek bir keyfiyettir ki İsveç matbuatın- dan bir kısmı da Sovyet protes- to notasını haklı bulduklarını gösterecek bir dil kullanmakta- dırlar. Danimarka gazeteleri de Rus notasını ilk sayfalarında büyük manşetlerle vermişlerd'r. İng'liz gazeteleri arasında da solculuğa mütemayil olanlar - tabil komünist Daily Vorker- iyoruz - Sovyetlere im bir muamele yz pılmasını ve metodların değişti- rilmes'ni istemektedirter. Suriye darbesi Sur'yedeki hükümet darbesi- nin kahramanı ilk demecini ver- 5 bulunuyor. Dünkü Yeni Sa- hta bu sözler okundu. Öyle an- liyor ki Albay Bdscü Ata- türk mektebinden — yetişmiştir. Fenalık ve suristimailerle bu- Büğ gak için en kestirme yoldar. yürümüştür. Şimdi halkın reyi- ge müracaat olunacak ve yeni bir meclis - seçilecektir. Sulis- timal failleri de süratle adalet pençesine verilecektir. — Fil'stin bükfmetinin kuruluşu ve onu Yazan: KADIRCAN halifenin hu- i Mütemmim YENİ SAB AN BAYFA 18 g— N Petrol dâvası Ticaret Bakanı tet- kiklerinin neticesini anlatıyor 4 (A-A.) — Ekonomi vuAT?r.:ııt Bakanı Cemil Sait Barlas bugün uçakla Dıkarıbakır- dan şehrimize gelmşitir. Bakan ajtns ve basın mümessillerini ka- bul ederek sorulan muhtelif soru- ları cevaplandırmıştır: l — Diyarıbakıra yapmış olduğu- nuz seyahatın gayezi nedir? Sualine şu cevabı vermiştir: — Seyahatimin gayesi Raman petrol havzasını gidip görmek- fi. Raman Türkiyede petrolün bu- lunduğu ilk yerdir. Ramanı gör- dükten sonra bir kere daha anla- dım ki artık Türkiyede petrol var mı davası kat'i surette halledil- miştir. Şimdi mesele Raman mın takasında petrol reservi ne kadar dır? Ve bunu nasıl işletmelidir? — Petrol işletmesi müstakil bir hale sokulursa bugünkü ücret politikasını mı takip edeceksiniz? | — Ben şahsen devletin iktisadi müesseselerinde do liberal siste- min asırlarca tecrübe edilen ve müsbet neticeler alınan ücret po- litikasına ve metoduna gidilmesi- ne kaniim. Bugünkü tarzda ris- ki ne olursa olsun verimi ne tarz- da bulunursa bulunsun seneye ve aya göre ücret politikasının ik- tisadi gelişmemizi kösteklediğine inanıyorum. Bugünkü prim sis- temimiz maaş zammından başka bir şey değildir. Petrol işletmesine gittiğ zaman başta o olduğu halde bü- in iktisadi teşebbüslerde bugün- kü ücret politikasını değiştirme- nin bir zaruret olduğuna inanıyo- rüm. 'Ticaret Bakanı bu akşam Ada- nadan Ankaraya hareket etmiş- tir, Amerikanın komünizmle mücadelesi Baltimore - Maryland, & (A.A.) «afp> — Ayan meclisi silâhlı kuv- vetler “komisyonu başkanı Ty- dings, pazar günü radyoda yap- tığı bir beyanatta demiştir ki: — Komünizme kargı mücadele Amerikaya senede en az 10 mil- yar dolara mal olmaktadır. Tydings, bu meblâğa Birleşik Amerikanın askert büdcesini Marshall plânının tatbiki için lâ zım olan parayı da dahil etmek- tedir. Tydings'e göre Marshall plânı- nın Batı Avrupanın iktisadi mü vazenesini bulmak için muhtaç | se maddelerinin - âletle-| ğer istihsal maddelerinin Amerikadan satın alınmasına tah sis edilecektir. takip eden askeri hareketler.a cereyan tarzı da bu darbede mü- essir olmuştur. Diğer taraftan yeni Suriye Idaresi komünistler- le de amansız bir mücadele aça- cabtır. Komşu Arap — memleketleri m hâdiselerini çok uyanıklık hattâ güphe ile tak'p etmekte- dirler, Şama Mısır, Suudi Ara- bistan, Lübnan, Irak ve Ürdün- den murahhaslar gelmekte ve vaziyeti anlamağa çalışmakta- dırlar. Lübnanın Ş bilhassa teessür duyduğu anla- gılıyor ve Suriye ile Lübnan münasebetlerinin kesilmesi âhti- malinden bahsolunuyor. DIİPLOMAT “—HAZRETİ ÖMER — KAFLI leri Halid mescitte — bulunuyorlardı. içeridekilere görünmel zuruna Çi i. O za — zin Ebu Bekirin evinin kapı: man Ebu Bekir, Halidı na doğru yürüdü. Fakat Haz — Askeri orada Lırakıp sen — reti Ömer onu gördü; yerinden B mim kardeşinin ka- — fırladı, Halidi önliyerek yaka- 'Or; onunla duru: umdır. Diye mektup yazdı. Halid be güvari ile Medineye doğru yol çıktı. Bir konak kalınca halife- pıcısı Bilâl Habeşi nderip halifenin huzurun: na yapıştı; m, oklarını ç cidin içine çek > aldı ve kirıp Sonra hiddetle ona ti 8 — Gişarı atti, a — bağırdı Ey Allahtan korkmaz! Bir - — Müslümanı öldürüp malını ve a — karısını ak reva mi? Ulu Hazreti Ömerden habersiz çık- Tanrı hakkı için bugün seni bi mak istediğini, bunun için ne — Takmam, Adalet yerini bulmak mümkünse yapmasını rica etti. — Berektir. Hazreti Ebu Bekirin evinia kah — Halid ona kargılık vermenin pısı mescide açılırdı, her gün sa — neticesini tahmin ediyor, se h namazını kılıp evine döner, — Şıkarmıyordu. Ömer bu mı Kur'an okur, dua eder, sonra — komutanı, yakasını bırakmaksı- dışarı çıkıp halkın işlerine ba- — Zin: kardı. Bilâl elçiye dedi — Yürü, halifenin önünde — Halide söyle, sabah nama- — dâvan görülecektir. Halar e gelsin! Diyerek Ebu Bekirin kapısı- Halid bin Velid ertesi sabah gilâhli ve üstünde zırlı olduğu halde mescit kapısına geldi; ha life evine çekilmişti ve müşavir na götürdü. Bilâl onlara Biraz durun, halifey ber vereyim! Dedi, İçedi İrdi, Halidin cel ha- Rodos, (A.A. - Nafen ve A.P. den - kısaltılarak alınmıştır) — Suriye ile larail devleti arasında-| ki mütareke müzakerelerine bu- gün başlanacaktır. Yeni Yahudi devleti ile anlaşmaya — varmamış; tek hudut devleti olarak kalmıştı. Dün imzalanmış olan Ürdün - İsrail Mmütarekesi her tarafta memnunluk uyandırmıştır. Müta- reko Bir senelik süre İçin mu- uriye Adapazarı canavarı Buğün tekrar yargılanacak Adapazarı, 4 (Telefonla) — Kocaeli canavarı namiyle tanınan Ersoy'un yargılanmasına devam olunacak- Basri yarın burada tır. Öğrendiğime göre Basrinin es- ki cinayetlerinden olduğu zanne- dilen bir hâdise daha meydana çıkmıştır, Bu cinayete ait ilk 80- ruşturma da yarınkl celsede ya- pilacaktır. Selâmi SAVAŞ Doların alfın kıymeti Vaşington: 4 (Nafen) — Dolâ - rın altın fiyatının artacağı hakkin- daki haberler bu akşam — resmen tekzib edilmektedir. Resmi — çevre lerden bildirildiğine — göre böyle bir hareket —Avrupa için zararlı olacağı gibi Amerikanın menfaati bir şey eklemiyecektir, - Bu İnaberlerin böyle bir artıştan istifa de etmeyi düşünen kimseler tara| Sndan Çıkarıldığı — açıklanmakta | . Paris Romen elçiliğinde patlıyan bomba Paris: 4 (a.a,) <United Press>— Paris'teki Romanya büyük elçiliği önünde bir infilâk olmuştur. Ha-| İsar çok hafiftir, Polis bu infilâkın bir el bomba- gından husule geldiğini ve bomba -| nın oradan geçenlerden biri tara-| fından atilmiş olmasının mühte nel bulunduğunu bildirmiştir. «Dünya Vatandaşları Paktı» 4 (AP,) — Bir numarali bul Paris: lünya vatandaşı dün demeçte lunarak Atlantik Paktından sonra €«Dünya vatandaşları paktır ni ta İ hakkuk ettirmeğe çalışacağını söy lemiştir. | Atlantik Paktı hakkında — fikri) sorulan Garry Davis bu - paktın| dünyayı iki bloka ayırdığını söyle miştir, İngiliz B. Diçisi geliyor — Tagiliz İstanbula Ankara, & (Husı Büyükelçisi ekspresle hareket etmiştir. Komünistlerin muhakemesi Rejime aykırı olarak — komli- nist propagandası — yapmaktan sanık, Hamdi, Anastas, Nevzat, Hüseyin, Nuri ve Hamdi adların da 6 gencin duruşmasına dün 1 inci ağırcezada devam edil- miştee, Celse gizli cereyan — et- miştir. Tefrika No. 43 diğini söyledi, fakat Ömerin de orada olduğunu söylemedi. Ha- lifo emretti — İçeri ge Bilâl dışarı çıktı; Halidin eli- ni tuttu ve: Suriye - İsrail mütareke müzakereleri bugün başlıyor Yahudiler Kudüsteki Ağlama Duvarını ziyaret edebilecekler | - Ankara Dr. larının teberdir. Her iki taraf için te- cavüz imkânları yokedilmekte ve orduların hudut gerisinde kalma- ları mecburi kılınmaktadır. -| Yahudi bayramlarının ve pas kalyanın yaklaşması münasebeti- le mukaddes mahallerin serbestçe ziyaretini sağlamak için Kudüs- te müşterek bir konsey kurul- muştur. Yahudiler her yıl (Ağlama Du- varı) ni ziyaret edebilecekler- dir. İstiklâl Mahkemeleri İlga tasarısı kabul edildi Ankara, 4 (Hususi) — Adalet komisyonu, İstiklâl Mahkemeleri kanununun lâğvma dair tasariyı Ekrem Oran'ın muhalefetine kar- gı ekseriyetle kabul etti. Hâkimler — Kanunu konuşu- lurken mümtazen terfilerde dik- katli davranılması, ancak ilm ser yazanların terfi ettirilmesi is- tendi. Mümtazen tâyin olunan hâ- kimlerin bir tst derece maaşı ala- bilmeleri kabul edildi. Otomobilden alınan intikam Ankara, 4 (Hususi) — Bundan bir müddet evvel Özcan zdında bir kız çocuğunu bir taksi çiğni- yerek öldürmüştü ve gşoför de hapse mahküm olmuştu. Kazayı yapan taksiyi kullanmakta olan Mehmet Yücel evvelki gün gece yarısı taksiyi Konservatuvar bi- nası önünde bir yere bırakarak evine gitmiştir. Ertesi gün tak- siyi bıraktığı yere gelen — goför, taksisini bulamamış ve meçhul gahıslar — tarafından - çalındığını anlıyarak zabıtaya müracaat et- miştir. Taksinin bir genç kızın ö- İlümü ile neticelenen bir kazadan sonra intikam almak Üzere bazı kimseler tarafından çalındığı ve bir uçurumdan aşağı atıldığı tah- min edilmektedir. Mec te ezan okuyanlar mahküm oldu Ankara, 4 (Hususi) — Meclis- te ezan ökuyanlardan Osman Yaz ve Nebi Cavidin bugün de birinci sulh ceza mah- kemesinde devam edilmiştir. Sa- nıklardan Osman Yaz, üç my 24 gün, Nebi Cavit bir ay üç gün hapse mahküm olmuşlardır. duruşmalarına creti Ankara, & (Hususi) — Anka> ra doktorları bir araya gelerek hastalardan alınacak vizite para- sını on lira olarak kabul etmiş- lerdir. Sarımsak ihracı Ankara, 4 (Hususi) — Sarmı- sağın lisansa tâbi olmadan anlaş- mamız olan memleketlere, anlaş- ma hükümleri dahilinde ve an- laşmamız bulunmıyan memleket- lere serbest dövizle ve Bterlingle ” SABAH SABAH! Bin var; bir yok! Yabancı bir maliye müte- hassısı maliyemiz hakkında göyle buyurmuş: — Maliyeniz mahrumdur! Bu da ne demek? Bu mü- tohassıs, bir maliye Baka- mimiz olduğunu — bilmiyor mu? — Maliye (Bakanlığı bi- nasını görmemiş mi? Şehir- lerimizde yarım — mermer Kkaplı, — yarısından yukarısı kefeki taşından maliye sa- Taylarımız m yok? Makam otomobillleri, harcırahlar mı eksik? Yâni bunların hepsi var- da, yok olan yalmız bir siş- tem mi? Aman efendim, bu kadar varın yanında, sistemin lâfı n olur? 4 * İN Hint-Türk dostluğu Hindistanda bulunan Zafer Aybek'in beyanatı Yeni Delhi, 4 (A.A.) — İzinli olarak burada bulunmakta - olan Türkiye harb akademisinin ingi- lizce hocası Zafer Hasan Aybek 2 Nisan tarihinde Yeni Delhi'de dünya işleri Hindistan konseyine hitap ettiği sirada: «Türkiye, nasıl Batının — sulh kalesi vazifesini görüyorsa, Hin- distanın da Doğuda aynı vazife- yi muvaffakiyetle görmesini te- menni ederim» demiştir. Aynı zamanda Türkiyo - Hin- distan kültür cemiyeti genel sek” reteri olan Zafer Hasan Aybek, cemiyetin — samimi selâmlarını Hint milletine iblâğ etmiş ve bi- rinci dünya harbinden hemen son Ta -918 de Hindistanın Türkiye- ye karşı göstermiş olduğu sıcak ve yakın alâkayı Türk milletinin daima derin bir sevgi ile hatırla- makta olduğunu beyan etmiştir. 23 evlât sahibi baba Adapazarı, & (Telefonla) Hendek'in Kocadöngel köyünden 50 yaşlarında Temel Ceylân adın- da bir vatandaş, yakında 24 üncü çocuğunu idrâk edecektir. Bu vatandaşın 23 çocuğundan 17 ai ilk karısı Şükrüyeden, 6 sı da ikincl karısı Fadimedendir. Ge rek çocuklar, gerek baba ve anne- leri sıhhattadır. Selâmi SAVAŞ Üç çoban bir kadına tecavüz etti Balıkesir: 4 (Hususl) — Manyas, kazası köylerinden birinde bir - te, Cavüz olmuş, üç çoban bir kadının arzına geçmek teşebbüsünde bulun muşlardir. Cumartesi günü Manyas ilçesine bağlı — Yeniköy'de çoban — Hasan, Salm ve Ali, samanlıkta — bulunan Kafiye Avcı â#mindeki bir kadının sistemden arzına tecavüz etmek istemişlerdir. Kadının feryadına koşanlar, Kafi ye Avcıyı mütecavizlerin — elinden Büçlükle kurtarabilmişlerdir, ihracına Ekonomi ve Ticaret Ba- kanlığı tarafından verilmiştir. — Ey Allahın resulünün ha- lifesi, kâfir olmuyan, kâfirlerle birlik olur mu? Ben onları öl- dürmek istemezdim; «tutup sak layınız!» dedim; gece onunla yaptığı muharebede arkadaşla- Tı ve kardeşleri ölmüş olanlar tarafından katledilmişler. Valla hi emrim yoktur, yanlışlık ol- muştur. Hazreti Peygamberin zin: <Halid, Allahın — kılıcıdır» dediğini işitmedin mi? — İşittim! — €Allahın kılıcır Müslüman boynuna vurmaz; kâfir ve mü- — Gir! nafık boynuna vurur. Dedi. Ömer de girmek istedi, — Halife bu söze cevap bulama- fakat Bilâl onu bırakmadı KesA — Ey Ömer, halifemiz Halld- den başktsının girmesini söyle- Tnedi. Hazretl Ömer âmirlerine ita- atte eşsizdi;. derhal oldu; mescide girdi; diğer mü- kuzu gavirlerin yanına — oturdu. eline vurarak üzgün bir hal göyle dedi: — Yazık Mâlikin kanı bâtıl oldu. Şimdi Halid halifeyi alda- tır ve o da Halidi mazur görür! Halid, Hazretli Ebu Be huzuruna girdi. Halife dedi kiı Ey Velid oğlu, ettiğin ne- ? Mülik bin Nüveyre ile ar kadağlarının kanına niçin gir « din? Onlar mürted olmuşlar mı idi? - Ey Halid, yanlışlıkla da öl sa öldürttüğün adamın karısını nikâhlayıp almak caiz midir? Dedi. Halid hafifce kızardı; nihayet kekeledi: — Dul kalmıştı; elbet başka Bile evlenecekti; başkası için ca © — iz olanın benim için de calz ol- ması gerekmez mi? - Amma hog değildir; yap- mamalıydın! Haydi gimdi git! Halid bin Velid halifeyi selâm layıp çıktı; başını yüksekte alnını yukarıda tutuyordu. Mes- citte diğer müşavirlerle beraber oturan Hazreti Ömere doğru baktı; elini kılıcının kabzasına götürdü; yarısına kadar cekti ve meydan okudu Üç sanık fandarmaca yakalana. l D. Parti Istan Bu yazı serisinde bütün konuşmalari tahakkuk ettiği Fakat başkan münakaşaya im- kân vermedi. Başkan: — Altı imzalı bir kifayeti mü- zakere takriri yar, İki teklif ileri sürülüyor. Birinci teklif bu me- sele hakkında yalnız gimdiye ka- dar söz almış olan arkadaşları dinlemek ve yeniden söz ,söyle - mek istiyenlere söz vermemek. İ- kinci teklif ise müzakereleri der- hal keserek .reye müracaat et- mek. Evvelâ birinci teklifi reye) koyuyorum. Kabul edenler... Et- miyenler... 39 reyle kabul edil- miştir. Enver Safder (Bakırköy): — Söz hürriyetine, her arkada şın istediği kadar konuşmasına ben de taraftarım, Çünkü demok ratım. Fakat daha görüşülecek çok işlerimiz var. Vakitlerimizi boşuna heder etmemek için bu mesele etrafında söz alacak hatiplerin Bözlerinin - dakika ile tahdit edilmesini teklif ediyorum. Her hatip ancak 5 veya 3 dakika konuşmayı kabul etsi Başkan: — Teklifi Teye koyuyorum. Yalnız bu meseleye inhisar etmek gartile zaman tahdidini kabul e- denler... Kabul edilmiştir. 5 da- kika konuşulmasını kabul eden- ler... 3 dakika konuşulmasını ka bul edenler... Ekseriyet 3 dakika konuşulmasını kabul etmiştir. Misbah Uras (Beşiktaş; — Kısaca bir iki maruzatım var. Ben Eminönü kongresinin meşrulyeti üzerinde konuşacak değilim. Yalnız şahit olduğum bir hâdiseyi tenkid edeceğim. Muam- mer Çakınay arkadaşımıza - bazı delegeler: «Şunu söyle, bunu sö le!» diyo tavsiyelerde bulunuyor. lardı. Bu şekilde fareket etmeyi şahsen doğru bulmuyorum. Ben menfi bir arkadaş değilim. Parti- den de hiç bir menfaat beklemiyo rum. Sadece böyle hareket edil- mesini doğru bulmuyorum. Bir ses: — Muhbiri Sadık! Misbah Uras: — Ben bu paftiye çok bağlı- yım, Bilmiyenler bilsinler kl Ke- nan Öner hâdisesinde fedakârlı- ğimi — göstermiş — bulunuyorum. (Gürültüler) Sabahtan beri su- suyorum. Kongremizin Demokrat Partiye uygun bir şekilde cereyan etmesi için susmaktayım. Eminö- nünde iki kongre olmuştur. Biri yukarıda biri aşağıda. gKongre - den bir gün evvel ben tehdit edil- dim arkadaşlar... Bana ertesi gü nü kongreye gelme... Şöyle ola- cak, böyle olacak dediler. Bunla- ri bilmenizi İsterim. — Kararınızı vicdanınıza uyarak verin. Şuna, buna âlet olmayın! Arif Hanoğlu (Kâdıköy): — İnsanlar bazı asabileşirler. Fakat asabiyete, heyecana kapıl- mak bir kongre Azası için iyi de- ğildir. Soğukkanlı olmak ve hi diseleri o gekilde mütalea etmek lâzımdır. Burada bir çok arka- daşlar bağırıp çağırıyorlar. Hiç bir şey anlamıyoruz. Bu bağırma| lar sadece dinleyicilerimiz ve mi- safirlerimiz üzerinde çatlak bir ses tesiri yapıyor. Belki hakika- ten bazı komplolar olmuştur. Fa kat bunları niçin o zaman yüzle- | rine vurmadık? Niçin meselâ bun lar bize gelmediler? Bizi de oyun larına âlet etmek İstemediler? Biz, kaya gibiyiz çünkü... Bura- da her geyi Böyleyip birbirimizi rak adalete teslim edilmiştir. y Seleme oğlu, ileri geli leme, Hazreti Ömerin anne- Binin ismi idi ve bu gekilde hi- tap etmek ağır bir hakaretti. Hazreti Ömer yerinden fi yacak oldu; fakat yanındakiler — Ey Ebu Hafs, halife onun mazeretini kabul etmiştir; sa- bırlı ol! Dediler, Ömer oturdu. Gözle ri parladı ve göğslü kocaman bir körük gibi inip kalkıyordu, Ha- lid u cevabi. verdi: «Allaha, resulüne ve âmirimize itaat edi- niz!» diyo buyurmamış olsaydı sen buradan: sağ gitmezdin Halid dudak büktü, — kılıcını kınına yerleştirdi ve çıkıp gitti. Fakat düva bitmemişti. Mâli- kin kardeşi ve diğer mazlumla- rın akrabaları mutlaka adalet Ulu Tanrı eğer istiyorlardı; halifenin müşavire leri de, başta Ömer olduğu hal- de, bunda israr ediyorlardı. Hazreti Ebu Bekir öldürülenle- rin diyetlerinin hazineden veril- bu mühim me nesini emretti; seleyi böylece kapadı. Arap yarım adasının ortasın- da, Bahreyn ile Medine arasın. da Yemamo Ülkesinde yalancı Peygamber Müseylime günden güno kuvvetleniyordu; ona ta- bI olan kabilelerin en meşhuru olan Beni Hanife fcabında yirm! bin silâhlı adam çıkarabiliyor kepazo mi edeceğiz? Bizim ikti- —— ——— — aa ao du., Halife oraya Akreme komu tasında bir miktar asker gönder | miş; Şürehbil komutasında baş ka bir yerde olan kuvvetin de ona yardıma gitmesini emret- mişti. Akreme yalnız başına harbe tutuşmaması için emir al. miş bulunmasına rağmen bütün şan ve gerefi kendisine alıkoy- mak hırsına kapıldı; Müseylime nin önünde bozguna uğradı. Bu nun üzerine Akreme, Umman taraflarına —gönderildi; -Halid bin Velide de Yemameye giderek fitneyi bastırması emrolundu. Medineden gönderilen kuvvet lerle beraber Halid komutasın daki İslâm ordusu on Üç bin ol- | du; bunlar arasında en eski Müs lümanlardan en genç kahraman lara kadar her yaşta savaşcılar bulunuyordu. Hazreti Ömerin büyük kardeşi ve uzun boylu ol makla meşhur Zeyd, Hazreti Ö- merin oğlu Abdullah birer san- cak taşıyorlardı. Yemamenin merkezi büyücek bir gşehirdi; kalcsi ve etrafında bağları, bahçeleri vardı. Müseylimenin emrinde kırk bin kişi toplanmıştı; cesaretle rile tanınmı! nlardı, kalenin önlünde iki ordu kargılıklı saf kurdu; Müseylime bağda otur- muştuz (Davamı var) bul Kongresi ndiye kadar neşredilmemiş veriyoruz S1i îeçîı için hazırlanan koınpâ' da — iddia olunuyor dar partisinin sahip olduğu mil-) yonluk servetlerimiz yok ki bun- ları garfedelim, Bir geyimiz yok. Dört partilinin verdiği aldatla ge çiniyoruz. Yapacak çok, pek çok işlerimiz var. Bunları bir yana bırakıp Birbirimizle uğraşıyoruz.| 'Neden hep iskemle kavgasında- yız? Kırılsın bu iskemlenin ayak- İarı! Hakikate gelelim. Önümde bir idare heyeti raporu var. De- mindenberi - okuyorum, okuyo- Tum, fakat bir türlü içinden çıka| Tüyorum, Hüsnü Gülçür: — İstanbulda 16 kaza var, Her kazanın bir çok işleri var. Demin) denberi hep Eminönü kazasının bir kaç delegesinin sözleri ve ha- reketleri üzerinde durup vakit, kaybediyoruz. Bir kaç eski Eminö nü delegesinin ortalığı karıştır - |maasına izin vermiyelim, Kongre-: nin hakkı gaspedilemez. Kongre- mizde 16 kaza delegeleri ihtiyaç ve dileklerini söyliyecekler. Fa - kat konuşulurken halk sözlere müdahale ediyor. Bu, söz hürri- yetine bir tecavüzdür. Kanaatim, artık Eminönü için reylerin tecel lisi vakti gelmiş olduğudur. Veysel Güven: — Konuşmaların ancak 3 da- kikaya sığdırlmak mecburiyeti benim için bir talihsizlik olmuş- tur. Ben yalnız vicdanile hareket eden bir arkadaşımzım. Benim yanıma da geldiler. Bir çok şey- ler söylediler. Fakat Üzerimde, Müessir olamadılar, Burada be- 'nim için bütün kongre delegeleri ni tahkir ediyor dendi. Bu doğru değildir. Ben partimiz içinde, komplo vardır dedim. Bunlar al- dıkları emirle aramıza girmişler- dir. Ve aramızda çalışmaktadır- lar. İkinci komplo da seçim için hazırlanan komplodur. Ve-bunun birinci fıkrası bir tek kâtip ismi dışında tamamile ve aynen ta- hakkuk etmiştir. Divan üyeleri olmak üzere seçtirilmek istenen- ler aynen seçilmişlerdir. (Penbe kâğıdı çıkararak okudu) işte 1- simler... Salâhaddin Kara Yavuz, Fikret Karakoyunlu, Ali Çekiç, Bu sırada yine şiddetli gürültü ler baş gösterdi. Hüsnü Gülçür: — Üç dakika olmuştur. Bir delege: — Demagoji yapıyorsun! Veysel Güven: — No bağırıyorsunuz? Haki- kat karşısında neden sözlerimi kesmek istiyorsunuz? Yaptığım şey demagoji değildir. Vicdanı - mın sesine uyarak hakikati &ö) lüyorum, Vaktim bitti, gidiyo - Tum. Fakat elbette sözlerimi söy liyecek bir merci bulacağım. (Devamı var) Bütün Hava Yo ç filmlerle hiçbir alâkası yöktur, birliği ile ve milyonlar harcanaı Fitaş Şirketinden; Mücssesemiz |) Keristo tüminin Şimdiden gösterme tarihini tesp İzmir: Elhamra sinemalarından ehemmiyetle rica olunur, Yine yarın çıkıyor! İntişar günü hâdisenin azamet derecesi hiç y MONTE KRİSTO DİKKAT: Bu filmin evvelce şehrimizde gösterilen ayni En son çevrilmiş olan büyük Fransız — İtalyan şirketlerinin iş Türkçe kopyasından & Nüsha 'yen sayın müşterilerimizin girketimize telgrafla Büyük Suvat vapuru Pervanesine şamandıra zinciri takıldı; yolcular hayli heyecan geçirdi İzmit; 4 (Hususl) — — Körfezde * işleyen Devlet Denizyollarına — aldi Ahmet kaptanın idaresindeki — Tü ftonluk Suvat vapuru dün — sabal büyük bir tehlike atlatmıştır. HA dise göyle olmuştu Suvat vapuru 9 mil süratle Dex Birmendereden Gölcüğe seyreder « ken yanından geçtiği şamandıra Bın zincirleri pervaneye — sarılmış we bu yüzden gemi yoluna devamı edememiş ve durmak zorunda Kaf mıştır. Geminin birdenbire büyük biz garsıntıyla deniz ortasında — durdu Bunu gören yolcularda telâg başla Muş ve bu arada geml süvarisinin imdat düdüğünü çaldığını — görem Nizameddin adında bir yolcu eİma 'dat! Kurtaran yok mu, batıyoruzlm. diye kendisini denize — atmışsa da gemiden atılan cankurtaran el mitlerile kurtarılmıştır. — Yolculam dan bayılanlar olmuştur. Suvat vapuru 2 saat kadar “de« 'niz ortasında kaldıktan sonra bis vapurun yedeğinde ilmanımza ge tirilmiştir, Üniversite merke. binası inşaatı tamamlanıyor Üniversite Merkez, binası in« şaatı ay başında ikmal edilecek« tir. Eldeki projeye göre merkezi binası civarındaki eski talim a« layı binasile şimdiki Eğitim Det neği yurdunun istimlâk edilme« Bi lâzım gelmektedir. Bugün Eğitim Derneği yur« dunu başka bir yere nakletmek Amkânsız olduğundan — projenin mütebaki kısmının tatbiki uzum bir müddet geri kalacaktır. Para yüzünden bir cinayet işlendi Dün sabah Edirnekapida pa- ra yüzünden bir kişinin ölümile net'celenen bir cinayet işlenmiz- tir. Yaptığımız tahkikata göre hâdisenin cereyan tarzı şudur: Elirnekapı — Neslişahsultan mahal'esinde otnran Reş't, Ni- yazl ve Sabahattta adında üç sabıkalı. dün sabah Acıçeşmede bir müddettenberi blr para me- selesinden araları açık bulunan Mazhar ve Faruk adında iki ar- kadaşa tesadüf ederek kavgaya tutuşmuşlardır. Bu esnada Üç Kişilik grup bıçaklarını çekerek Mazharla Faruk'un üzerine yü- rümüşler, neticede Faruk — kaçe mış, Mazhar da muhtelif yerle« rinden ağır surette yaralanı ğından Cerrahpaşa hastahanesle ne kaldırılmışsa da aldığı yara- ların tesirile dün akşam ölmüşe tür. Karller henüz yakalanma- maştır. LÜTFEN NOT EDiNiZ lculukları — çi ANTAŞ HAVACILIK vye TURIZM A.O. Yeni Telefon No. 44825 x 44824 * 44823 b raları ebediyen yaşayı heser: MONTE KRİSTO'nun iNTİKAMI 2 Devre, 4.500 metre birden başlıca rollerde: PİERRE RİCHARD WİLLM: EDMOND DANTES Michele ALFA: Merseden Yüzlerce artlat... Binlerce figüri 'YARIN AKŞAM Perşembe akşamı Türkçe nüshası Fransızca nüshası İPEK SARAY Sinemalarında islmli rak başarılmıştır. tarafından temin edilen Monte hazırlanmıştır. pit etmiş bulunan Ankara: Park, göstermek — iste müracaatları #sonra hemen Doğu ünden iki gün evvel! Bu - deraki bir geyle kıyas kabul etmez!.

Bu sayıdan diğer sayfalar: