11 Mart 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

11 Mart 1949 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

11 MART 1949 oo — ———0 Atlântik Paktı a'nın sulhu engelleme Ryouumsuııı kargı niha- yet, Batılı devletler, Birleşik A- Mmerikanın kuvvetli desteklemesi ile bir Atlantik paktı projesile karşı karşıyadırlar. Haftalarca konuşmalardan sonra Vasing- tonda metin hazırlanmış ve Kü- nada, İngiltere, Fransa gibi il- gili devletlere — gönderilmiştir. Fransız ve İngiliz k lhııl:'qırıiııîğî in teferrüatını — İncelei mekila ae aratlar bu metin gayriresmi surette A- merika Âyan Meclisi Hariciye Encümeni âzasına gösterilmiş onların da muvafakatleri ılm-[ mıştır. Amerika Dişişleri Bakanı dün gazeteciler toplantısında — Paktın önümüzdeki Nisan ayı başların- da imzalanacağını umduğunu ve bu merasimin Vaşingtonda yapıl- masına hükümetinin muvafakat ettiğini ifade etmiştir, İtalyanın da pakta gireceği şimdi muhak- | kak gibidir. Maamafih bu satır- | ları yazdığımız dakikaya kadar İtalya Başbakanı de Gasperi böy- le bir. davetnameyi almadığımı fakat her an buna intizar ettiği- ni ifade etmiştir. Atlantik paktı ile 'Türkiyem!- zin bir ilgisi yoktur. Akdeniz paktı için de henüz vazih ve ke- sin hiç bir hareket mevcut de-| Hildir. Mister Bevin ve Sadak Londra ve Üükselde bu ciheti acıklamışlardır. Dün akşam Amerikanın sesi | Vaşingtondaki Sovyet sefirinin Amerika Dişişleri “Bakanından bir mülâkat İstediğini ve bu mü- lâkatin yapılacağını haber ver- m'şti. Görüşmenin Atlantik pak- tından ziyade casusluk suçuy'a tevkif edilen Birleşik Milletler nezdinde müstahdem Rus memu- fa nit olacağı tahmin edilmekt. dir. Birleşik Devletler Dışişle: servislerinin kanaatine göre Bil leşik M'lletler nezdindeki yaban- cı devletler memur ve müstah- demleri d'plomatların faydalan- dıkları eHariçi ez memleket> imtiyazlardan — faydalanamazlar, onlar ancak memuriyetlerini ifa ederken bir nevâ dokunulmaz- lığa maliktirler, doğrudan doğru- ya yerli adli makamların emirle- ine tâbidirler. kütmemek Busyayı endişesi: Atlantik paktı ile Ruryanın | kızdırılacağı ve sert bir muka- belesine — maruz kalınabileceğ: hakkında mütalea yürüten siya- set adamlarına rastlanmaktadır. Amerika Cumhuriyetçi — temsil- cilerden biri demeçte bulunarak | Sovyetlerin hiç bir zaman tanı ruz. niyetinde olamıyacaklarını ve pakt tertiplerinin ancak Moz- kovayı kızdırmağa ve tahrik et- meğe yarıyacağını ifade etmiştir. Bu münasebetle, Londra radyo- | Su, dün akşam bir konuşma ya- yınlamıştır. Burada bütün Batı devletlerinin tâ İsveçten İsı reye kadar tarafsız bir mıntaka | olarak kalmaları fikri münakaşa | edilmektedir. Batılı — devletler | pakta girecek yerde tarafsı: W ilân etmelidirler ve böylece A- ma rahası dışında k:ıhvı:ıhdırhr.W merika ve Rus devlerinin çarpış- Çünkü Batı memleketlerinde Be. | şinci kol olarak kuvvetli komü- nist partileri mevcut olduğundan ve bunlar bir muharebe halinde Sovyetlerin tarafını iltizam ede- ceklerini şimdiden Nân ettikle- rinden gelecek bir harbde Fran- sa, İtalya, Belçika gibi ülkeler iç çarpışmalara maruz kalacakla- rından harp işinde Amer'ka için faydalı birer eleman olamazlar. lâkis Birleşik Amerikanın arruz hareketlerini bilhassa ha. va hücumlarını zorlaştırırlar, Bir kısım Amerikalı gazeteci. lerde meveut olan böyle düşün celer gu bakımdan K bir bü Tuzla'daki yangın Glokm Kadıköy itfaiye grupu, hususi bir trenle hâdise mahalline gönderildi ve yangın söndürüldü Dün saat 18 sıralarında İzmi- te bağlı tuzlada bir yangın çık- mıştır. 'Tuzlanın İstanbula daha yakın bulunması hasebile yangın öğre- nilince İstanbul itfaiye teşkilâtı faaliyete geçirilmiş, Kadıköy it- faiye grupuyla Kartal ve Pendik müfrezeleri tahrik edilen hususi bir trenle Tuzlaya gönderilmiş- lerdir. Bu meyanda Anadolu ya- kasında bulunan bazı idare âmir- leri de yangım mahalline gitmiş- lerdir. Yangın, alevleri uzaklardan farkedilecek şekilde, 3 saat ka- dar devam ettikten Sonra söndü rülebilmiştir. Bu hâdise, bilhassa itfaiyenin, icabında trenle de tahrik edilebil mesi ihtiyacı ve İmkânları etra- fında bir tecrübe olmuştur. Vâkıf Çakmur| İzmir cezaevine nakledildi İzmir, 10 (Telefonla) — A karada Yüce Divan tarafından mahküm edilen Vâkıf Çakmur, Kilis ceza evinde geçen bir hâdi- se üzerine Adalet Bakanlığınca İzmire nakledilmiş ve bugün İz- mire getirilerek ceza evine kon- muştur. Filistin dahili harbi — Baş tarafı 1 incide — tikametinde giriştikleri harekât İn Bülz resmi çevrelerinde derin — bir| Teyecan yaratmakta devam etmek tedir, Durum Pearl Harbour'daki duruma benziyor Rodos: 10 (ALA) «United Press> — Mütareke görüşmelerine iştirâk, <len Urdun aeyeti Birleşmiş Mil - istler Filisitin aracı vekili Bunehe” a iki Yahudi kolunun İngiliz kuv- vetlerinin bulunduğu Akaba'ya doğ rü İlerlemekte olduğunu - bildirmiş- da. Ürdün kaynaklarından biri duru- vu gu şekilde yorumlamıştır: <Durum Pcarl Harbour'u hatır - Tslmaktadır. Yahudiler müzakere ederken Giğer taraflan — kuvvetleri taarruz etmektedir.> Kral Abdullah, yardım istedi Londra: 10 (AA) <afpp — Bu- Kün öğleden sonra Lonürada dola- şan şayialara göre, Kral Abdullah İzrall birliklerinin Akaba İstika - reetinde girişmiş oldukları hare - Let karşısında — 1948 martında hanmnan da imzalanmtş olan barış dlaşması hükümlerine göre ye n'den İngilterenin yardıı -| ragtir. İsrati hükümeti güven oyu aldı Tel <A 10 (ALA) <afp> —| Parlamento Ben Gürlon — kabinesi 45 muhalif ve iki çekimsere k: 73 oyla itimadını bildirmiştir Dış siyaset hakkındaki — takrir metninin grup tarafından parla - zıtatoya verilmek Üzere tanam - Ienması muhtemeldir kıymet taşımazlar ki yatıştırmak ve kızdırmamak politikasile hiç bir diktatörlüğü —yola getirmek ve tecavüzüne engel olmak kabil olamamıştır. Nitekim Hitlere göz terilen uysallık ve mümaşat hiç de umulan neticeleri vermemiş tir. En iyi çare Truman doktrini- nin tamamile tatbiki ve Atlantik paktının imzasından sonra buna benzer paktların daha başka a- lanlara da teşmilidir. Buna Sovyetlerin Pi leriyle daha sıkı askeri müna- Bebetler kurmaları ve bilhassa Doğu Almanyada yeni bir Alm: ümeti ayak Üstüne koymaları beklenmektedir. — DİPLOMAT Ankara, 10 (Hususi) — Geçen lerde işini bitirerek dağılan As- keri Şüra, Milli Savunmaya veri- lecek yeni şekil hakkındaki pro- jenin esaslarını kabul - etmiştir. Yakında buna dair tasarı hazırla- İh Dişişleri - Bakanı — Baş tarafı 1 incide — bazı tedbirler almak, diğer — ta- raftan Amerika yardımının de- vam edeceği dört sene içinde Av- rupa devletleri arasındaki — eko- nomik işbirliğini, Avrupa kalkın- masını gerçekleştirecek ve Ame- Tikan yardımı bittikten sonra tek rar bu şekilde yardımlara muh- taç bırakmıyacak bir surette müs| bet neticeler elde etmek için ba- zı esaslı prensip kararları almak- tı. Verilen kararlara göre 7 kişi- lik icra komitesini teşkil eden Filistine kaçak gitmek istiyen Yahudiler — Baş tarafı 1 incide — Arasında beyecanlı takip hâdise- Bi cereyan etmiştir. tafsilâtı şu- dur: Evvelki gece saat 21,30 da Le- vent vapurunun sahibi ve süva- risi Kemal Sadıkoğlu, Liman Mü- dürlüğü nöbetçi memurluğuna müracaat ederek, 58 i çocuk ol- mak üzere 162 yolcu ile derhal Hayfaya hareket edeceğini söylü- yor ve muamelesini yaptırdıktan sonra hareket ediyor. Fakat bir gün evvel Gümrük Muhafaza Başmüdürlüğüne, er- tesi gece Hayfaya hareket ede- cek olan Sadıkoğullarına ait Le- vent vapurunun Yeşilköy açıklı Tında gemiye yanaşa- cak olan Binnaz motöründe bulu- |nan 68 Yahudiyi kaçak olarak a- lacağı ihbar edilmiştir. Bunun tzerine Muhafaza Baş- müdürü Hamit Zülfi Tigrel ge- rekli tertibatı almış ve Levendin | bareketinden yarım &aat önce, içinde mücehhez Gümrük Muha- faza memurları ve top bulunan Muhafaza motörünü Yeşilköy a- çiklarına göndermiştir. sıralarında Levent, Yeşilköy a- çıklarında durmuş ve içinde Ka- dıköyden aldığı 68 Yabudi genci bulunan Binnaz motörü —vapura | yanaşmakta iken Muhafaza ma- törü süratle Levende doğru gel- meğe başlamış, fakat bunu gören yapur süvarisi, Binmazdaki ka- çak yolcuları bırakarak kaçmış- tır. Muhafaza memurları uzun bir takipten sonra Binnaz — mo- törünü yakalamış ve beraber Galata rıhtımına ge miştir. Hepsi askerlik çağında bulu- nan bu Yahudileri: te pasaport bulunmuştur. Fobert Yakob Perez, Koncagül, 5 ko Kohen'in askerden izinli gel- dikleri tesbit edilmiştir. Çanakkale Gümrük Muhafaza ve Limân Reisliğine; Levende, sureti katiyede Boğazdan dışarı- ya çıkmıya müsaade edilmemesi hakkında haber verilmiştir. Dün kendisiyle görüştüğümüz Gümrük Muhafaza Başmüdürü Hamid Zülfi Tigrel hâdise hak- kada şunları söylemiştir: — İhbar, hareketten — evvel yapıldığı için, zaten vapura iki memurumuzu yerleştirmiştik. Bi zim, endişemiz bunların vaziyet- ir- Elya R «HAZRETİ ÖMER 3 e) İK Yazan: KADİRCAN KAFLI una pek çok Be- —u Hüneya ve Tüt Hz. Muhammed Mekk gün kaldı. Bu müdd: verii fında idamlarına emir lerden bazıları aman dilediler ve affedildiler, bunlar — arasında Hamzayı öldüren Vaşi ve Ebu de vardı rlı oldular. abilesi Mekkelilere rdım etmek ve Müslümanlar- 1 için Taif yakınında ı n toplanmıştı; Sakif ve Beni Saad kabileleri de katılınca savaşçıların sayısı yir- mi bini buldu; kosutanları Mâ- lik bin Avfdı; iyi savaşsınlar & askerlerin kılıçlarının kın- platıp yaktırdı; kaçma: in de çoluk ve çocukla» yını beraber getirtti. Hz. Muhammed henüz Müslü man olmamış olan Safvan bin TÜmeyyeden iğreti olarak üç yü: Yavfel bin yüz mızrak aldı; on iki bin kişi ile Mekkeden çıktı; iki bini henüz Müslüman olmuş lardı; Hz. Peygamber onları ay Ebu bunlardan rı bulundurdu; içlerinde Süfyan da vardı. Orduya Me kâfirlerinden seksen kişi de ka- tılmıştı; en meşhurları Safvan- dı. İslâm ordusu bir köprüden geçerken Hz, Peygamberin am- cası Abbas durup askerlere ba- kıyordu; bir aralık coştu ve göyle bağırdı: — Ey Müslümanlar, a miz az da olsa, bize kim lp gelemez! Hz, Muhammed bu hoşlanmadı ve dedi ki: 'y amcam, böyle zafer ancak Allahındır; ask den değildir. Halid bin Velid komutasında olan İslâm öncüleri hep atlara binzalşlerdi;. Hüneyn vadisine girer girmez büyük bir cesaret- fakat tedbir almaksızın düy- Hman Üzerine saldırdılar sözden Tefrika No, ya düştüler; kırıldılar ve bozgu na uğradılar. O zaman bütün düşman ordusu hücuma ge henüz toplanıp saf kurmamı 19 lan Müslümanlar fena durumda kaldılar; Üstün kuvvetler karşı- sında dağıldılar, Beyaz bir deve ye binmiş olan Hz. Muhamme- din yanında y ak Başbakanlığa verilecektir.' rapt Saat 23| yolcusuyla | bir kısmında | ni Kardenberk, Ya- / irmi kadar kahra- YENİ SA 'L-_——-"'_E___—_——_-__—_ Silâhlı kuvvetler komutanlıkprojesi Başbakanlığa veriliyor Evvelce bildirildiği gibi, Genel- kurmay yerine silâhlı kuvvetler komutanlığı ihdas edilecek, bu komutanlık hava, deniz ve kara komutanlıklarını ihtiva — edecek ve Milli Savunma Bakanlığına vrupadan geldi bakanlar, başkanın istişare komi- tesi haline sokulmuştur. On altı devletin temsil edildikleri konsey senede dört defa bakanların İş- tirâkiyle toplanacaktır. — M. Vişinaki'nin Sovyet Dış- işleri Bakanlığına getirilişi nasıl karşılanabilir? — Komşumuz Rusyanın İçişle- rine müdahale etmek aklımızdan geçmez. Fakat kanaat gu mer- kezdedir ki, M. Vişinski'nin M. Molotof'un yerine Dışişleri - Ba- kanlığına gelmesi Sovyet siyase- tinde bir değişiklik yapmıyacak tır. Türkiye - Rusya arasındaki münasebetler Üzerinde - tesirine gelince, şimdiden bir şey — söyle- mek mümkün değildir. Bunu za- man gösterecektir. — Akdeniz paktı hakkında ma, lümat verir misiniz? — Akdeniz paktı - hakkında, binçok haberler meşredilmekte- dir, Barış ve güveni Avrupanın bu ehemmiyetli bölgesinde koru- yacak bir anlaşma bizim de gaye- mizdir. Fakat bugün için ortada müsbet bir şey yoktur. — M. Çaldaris ile görüşmeniz- ınız intiba nedir? — Bizden sonra Parise gelmiş bulunan M. Çaldaris ile Pariste bittabi görüştüm. Fikirlerimiz arasında daima mutabakat var- dır. Her iki memleket te Doğa |Akdenizde sulh ve sükünun yer leşmesini arzu etmektedir. — Mr. Bevin'le Londrada mü- lâkatınızdan memnunmusunuz? — Mir. Bevin'le bu son mülâ- katımdan da fevkalâde memnun dönüyorum. İki müttefik — dev- let arasındaki görüş birliği mil- lâkatımızdan sonra İngiliz hari- si tarafından meşredilen teb- liğde de ifade edilmiştir. Dışişleri Bakanımız bu-akşağn Ankaraya hareket edecektir. Ankara: 10 (Hususi) — Yarin $thrimize gelecek olan Dişişleri Ba- kenı Necmmeddin Sadakın parti gru |tımem salı günü muhtemel olarak yöpacağı gizli oturumda — izahat *emesi mümkündür. Ayrıca Mec- sde izahat vermesi için bazı mil- ictvekilleri tarafından bir soru ö- rergesi verikuesi muhtemeldir. Mllü Türk Talebe Birliği » tekzib ediyor — Baş tarafı 1 incide — Vir toplantı yapmadığı gibi bu hu- Ki hiçiDie rimasve'de gazeteler, de demoç Şayınlamak için . temsil İhakkı vermemiştir. Bununla bera- ker mezkür toplantının Milli Türk ebe Birliğine bağlı Tıp derne - V&i tarafından Derneklerinin bir U İyesi bulunan Pr. Fahri / Kurtuluşu Ginlemek maksadıyla hazırladığını Vefkârı ümümiyede: beliren - çeşitli kenaatlar dolayısile ayrıca bildiri- viz, Bundan başka birliğin bu hâ- Giseler dolayısile bir miting tertip- Kölgine dalr dolaşan gallar da asıl Hizdır. Çemberlitaş Sineması kiralandı Diğer taraftan, verilen malüma- ta nazaran, Dr. Fahri Kurtuluş İun etzahat veriyorum> isimli kon- İscransı vermesi için Çemberli- tap Sinemasile bir anlaşmaya varıl İzoğtır. Konferans, yarın sabah âa- at 10'da verilecektir. inuşlardı ve sen çağırıp topla- mıştın; şimdi de çağır! Abbas bağırdı: — Ey Müslümanlar; Hz. Mu hammed buradadır; — toplanın, Allah bizimledir ve- yardımın esirgemez, Ağaç veya kaya diplerine giz lenmiş olan Müslümanlardan tç yüz kişi koşup geldiler; saf kurdular, düşmanın hücumları- ni püskürttüler ve kendileri hü cuma geçtiler. Hz. Mubammed elinde Zülfikar —olduğu — halde €en önde savaşıyor; kime rast- lasa bir vuruşta yere seriyor du kahramanlı onun bu e 9 örnek oluyordu. man vardı; bunlar arasında Ab- — Dağılan veya kaçan Müslüman bas, Ali, Ömer, Ebu Bekir gözo Jarın çoğu dönüp onun etrafın- garpıyorlardı. Bir deve Üstün- — da toplandılar, muharebeye ka- de durmadan sağa sola ok ata- — tıldılar. Düşman kaçtı ve bir rak yol açan bir düşman aske- — kısmı Tâif kalesine sığındı. rl Hz, Muhammedi tanıdı; dose — İslâm ordusundan dört kişi doğru ona saldırdı. Ömer, Ebu — gehit olmuş, kâfirlerden yetmiş Bekir ve Abbas yalın kılıç Hz. kadarı öldürülmüştü. Hevazin Peygamberin önünde can vermi lesile diğer iki kabileden e hazırdılar; Medineli bir kah- erkek, kadın ve ç esir edil Tamanla Ali, iki yandan düş- diler, yirmi dört bin dı man askerinin üstüne hamletti- bin koyun, bir çok mal ler, onun devesinin arka ayak- — ele geçirildi. a itiliç çaldılar ve düşürdü — Hz. Muhammed esir hemen kafasını kestiler, nimetlerin Mekkeye on mil n Hz, Muhammed amcasına em safede Çığrane denilen yere gö- retti türülerek muhafaza edilmesini — Ey Abbas, Uhud savaşın- emretti; sonra ordunun büyük da Müslümanlar böyle — bozul- kısınını beraberine alarak Tâif BAH ha zihniyeti İâzim imiş — Başmakaleden devam — Müsama T lıkları müsamaha zihniyeti değil- dir, Bilâkis fenalıklarla en ha> yin, en sert, en canlı bir gekilde boğuşma ve faziletin - galebesini behemebhal sağlamadır. Gençliğe bu gibi işler için müsamalıa tel- kin etmeğe çalışmak yurda ve demokrasiye hiç bir suretle hiz- met sayılamaz. Siyasi mücadelelerde müsama- ha, uysallık ve spor centilmenli- ği, umumi efkârın hükmüne razı olmak, akalliyette kalınca rakip- lerinin işbaşma geçmesine müsa- maha göstermek, iktidara yapı- gik kalmamak ve sandalyeyi mu- hafaza için bin bir oyunlara baş- son demokratik gelişmemiz hüs- rana müncer olursa bunun kaba- hati gençlikte değil, sporun icab- ettiği centilmenlikle hareket et- miyen iktidarda olur. Esasen ev- velki üç tecrübede de demokrasi gelişmemizi sultanlar ve iktidar- dakiler engellemişti. Gençlik, kendisine yapılan hi- tapların içindeki mânaları tama- miyle anlar ve memleketinin ta- rihini yakından bilir, mesuliyetle- rin asıl sahiplerinden başkaları- nın omuzlarına yükletilmesine ise asla müsamaha edemez. YENİ SABAH Sovyet yüksek şürasi toplandı »— Baştarafı 1 incide — tur. Sırtında mutad üniforması bulunan Stalinden başka, toplan- tıda, Bakanlar Konseyi birinci başkan muavini Molotov, Konsey başkan muavinlerinden Anastas Mikoyan ve Dışişleri Bakanı An drei Vichinsky de hazır bulun- muşlardır. Stalin, bir zamanlar çarlar ta- rafından kullanılan büyük toplan t salonuna girerken, her iki meclisi teşkil eden delegeler ta- rafından alkışlanmıştır. “Moskova: 10 (ALA) — €United Fress> Stalin, Molotov ve Mikoyan bu akşam, Sovyet yüksek — şurası torafından senelik büdçe görüşme- levinin yapilmakta olduğu Krem - Jin salonuna girdikleri zaman teza büratla karşılanmışlardır. Mülit Savunma Bakanlığı için tek Af edilen büdçe 79 milyar ruble - &1..Bu rakam 415 milyar 500 mül- yön'olan ümümi — büdçenin — yüzde 19 unu teşkil etmektedir. Geçen #cneki savunma büdçesine nazaran bu seneki tahsisat 12 milyar faz - ladir, Rusyada affedilen bir Başbakan Paris, 10 A.A. (Afp) — Mos- kova radyosu tarafından bildiril- diğine göre, Rus sosyalist fede- £ Sovyet Cumhuriyeti Başba- kanı Rodionov, Sovyet rafından vazifesinden af- ine Çernusov tâ- rası fedilmiş ve ye yin edilmiştir. “Stalinin karnaval maskesi Havana, 10 (A.A.) <afP> Stalin'in simasını taklid eden karnaval maskelerinin — satılma- sı meselesinin Sovyet Rusya elçi- liği tarafından protesto edilme- 1 üzerine kaleme alınan cevabi notada, bu maskeleri satışa çıkar makla kanuna aykırı hareket e- dilmediği Küha vatandaşları dile dikleri taktirde hükümetin mü- dahalesi olmaksızın Cumhurbaş- kanını dahi serbestçe tenkid ede ' bilecekleri, ve hükümetin kana- atince demokratik bir rejimin iyi işleyebilmesi için bu gib tenkid- lerin gart olduğu — bildirilmekte- dir, üzerine yürüdü; kaleyi — kuşat- tı; iki taraftan yağmur gibi a- tılan oklar havada birbirine çar pıp düşüyordu. Kaledekiler ayrı ca taşlar ve yanmış çalılar ata- rak, kızgın sular dökerek Müs- lümanların duvarlara tırmanma larına imkân vermiyorlardı. Hz. Muhammed karargâhını ok eriş miyen yere çekti. etraftaki bağ ları ve bahçeleri tahrip etmekle tehdit ederek kaledekileri teslim olmıya zorladı; fakat Mâlik bin Avf başta olduğu halde, inatla dayanıyorlardı. Bir müddet son ra mancınıklarla kocaman taş- lar atmıya da başladılar, Hz, Muhammed benüz Medi- neye göç etmeden önco Tâiflile- ri hak dine dâvet için gittiği za- man ona göyle demli Sen iddia ettiğin gibl Alla hin resülü isen bizim öyle yük- sek bir zatla görüşmek ha, miz değildir. Sen iddla ettiğin gibl değilsen bir yalancısın ve biz yalancılarla görüşmiye t nezzül etmeyiz. Bu kadarla da kalmamışlı köleleri ve çocukları Hz. F gambere musallat ederek türlü tahkirlerde bulunmuşlar; taşa tutmuşlar, yaralamışlardı. Şim- di o kötülüklerin cezası veril - mek Jâzımdı. Hz. Muhammed mancınık yap tırdı; kendisi bile onu kullana «Bakanlar tetkik seyahatleri- ni nasıl yaparlar?» Daha doğru- su, suali şöyle sormalı; «Bakan- Tar tetkik seyahatlerinde ne ya- parlar?>. * Bunun cevabını, Ticaret Baka- ni Cemil Sait Barlas'a son İzm.t seyahatinde refakat eden, bir ar- kadaşımızın aşağıdaki — intöbala- rında bulacaksınız. Yağmurlu bir gecede İzmit'e İbrahim Âli'nin cenaze töreni bugün yapılacak Pariste Kalb kriz' neticesi vefat |töcn Profesör Avakat İbrahim Âlt Brberk'in cenazesi dün İstanbul vapürile şehrimize getirilmiştir. Cenazenin vapurdan indirilmesi esnasında merhumun ailesi ve dost| İarı hazır bulunmuşlur. Merhumun Pa'şı bugün Teşvikiye camlinden tğreyi müteakip Cenaze namazı kı- hındlıktan sonra — kaldırılarak Zin - dirlikuyu — mozarlığındaki — husust teakberesinde hakkın rahmetine tev di edilecektir. - Brükseldeki Türk heyeti dün geldi — Baş tarafı 1 incide — Heyet başkanı Ali Rıza Türel kendisiyle görüşen bir muharri rimize şunları söylemiştir: © Brükseldeki toplantılarda, görüşmek üzere iki prensip kara- rı aldık; birincisi bir Avrupa a- samblesi ve mahkemesi kurulma- , ikincisi ise birleşecek bir Av- rupada siyasi ve iktisadi polit! kanın ne olması Jâzım geldiği- dir. Bu konferansta hâkim olan hava, Türk tezine tamamen uy- gundur, İcra kamitesinin başkan- liık divanında Türkiyenin temsil olunması için bir talepte bulun- duk. Bu talebimiz çok iyi karşı- landı ve bu husus icra komitesi nin gelecek toplantısında müza- kere edilecektir. Brükseldeki toplantı aynı ga- yeyi temsil eden milletlerin top- lantısı idi. Bugün Avrupanın ya- şıyabilmesi ve kalkınması için birleşmek artık kat'i bir zaruret- tir. 18 Ağustosta Londrada bir konferans toplanacak devlet temsilcilerinden mürekkep bir Avrupa birliği konseyi veril- miş olan kararların tatbikatı için yapılması gereken hususatı ka- rarlaştıracaktır.: Türk heyeti dün akşamki eks- presle Ankaraya gitmiştir. —Hmmmm aa — rak kale kapılarını ve kuleleri- ni büyük taşlarla yıkmıya tı; fakat Allah henüz hükmünü vermemişti; kalede bir sene ye tecek kadar su ve erzak vardı. Hiz. Muhammed Tâif önüne geleli yirmi beş gün - olmuştu. Bir sabah Ebu Bekire dedi ki: — Bu gece bir rüya gördüm önüme bir çanak yağ getirdi- ler. Bir kuş gelip burnu ile vu: rup döktü. Ebu Bekir gayet iyi rüya tâ-| bir ederdi — Ey Allahın resulü; hisar fetholunmaz! Dedi. Hz. Muhammed onu ta: dik buyurdu; yakınlarile danış. tı. Nevfel bin Muaviye göyle de di —Ey Allahın resulü, kalede KI düşman, in içinde canavar gibidir, inin önünde ne kadar ©- tursan çıkaramazsın! T git- ek sana ziyan Va: Muhammed ertesi gün Ö- emretti: Ey Ömer, orduyu kaldır, öçüp gidelim! İ m H more e gel ve âm ordusu Hz animetleri paylaştırdı. Tâif kalesine kapanmış olan: lar Mâlik bin Avfa dediler ki Muhammed esi (Devamı var) ve Tesmi SAA DEKLU YS Vi nti ee Ekonomi ve Ticaret Bakanı, İzmit Küğet Pabrikasıuda ticelemeler yaparken geldik. Doğrusunu isterseniz pek parlak gekilde karşılanmadık. Vali, Belediye Relsi vardı amma.. kalabalık yoktu. Ağırıma git- ti (!) doğrusu, Vali deyince ak- hma Lütfi Kırdar geldi. Bir za- manlar «Her gelen Bakanı istik- bal, gideni teşyiden Ççalışmaya vakit bulamıyorum ki> diyo şi- kâyet etmiş ve ©o zamandanberi de bu dertten kurtulmuştu. Ney- se sadede geleli, Patrik'in ziyaretlı Rum Ortodoks Patriği Athena- goras, dün, Galatadaki Rus Orto- dokselarına ait üç kiliseyi ziyaret etmiştir. Sütlücedeki facianın tahkikatı dün b (Baş tarafı 1 incide) bitirebilir ve bu keşif neticesini bildirir raporların en geç önlü- müzdeki haftanın ilk günlerinde savcılığa vermiş bulunacaklar- dir. Diğer taraftan dün adli soruş- turmalara devam edilmiş gerek fabrika müstahdeminden ve ge- rekse hariçten olarak kimseler- lanlardan bazıları tekrar celp e- dilerek soruşturmalar yapılmış tır. Öte yandan infilâkin bi ve tedbirsizlik neticesi mi bir kasit veya kaza neticesi mi meydana geldiği yolundaki dedi kodular devam etmektedir. Hat- ta bu hâdisede alâkalı hükümet makamlarını mesul görenler bile mevcuttur. Fakat bunlar hiç bir müsbet delil ve vesikaya dayanmıyan bi rer noktai nazardan — ibarettir. Bu husustaki kat'i hüküm ancak adli keşiften sonra verilecektir. İtfaiyenin teşekkürü İstanbul, 10 (A.A.) — İstaa- bul tifaiye teşkilâli müdürü A- nadolu ajansına gönderdiği bir mektupta, Sütlücede Nuri Paşa fabrikasında feci kazada bir it- faiye çavuşu ile beş erin şehit düşmesi ve diğer bazı erlerin de nması dolayısiyle gönderi- ziye ve teessür telgraf ve mektuplarına ve şehitlerin cena- e törenine iştirâk edenlere kar- İstanbul itfaiye teşkilâtının şükran — duygularının — ifadesine tavassutumuzu rica etmektedir, İşçi Sendikasının yardımı İstanbul İşçi Sendikaları Birli- ği, Sütlücedeki infilâk esnasında şebit olan işçilerin di yardım yapacaktır. Diğer taraftan Bakırkö sücat fabrikasında çalışan işçiler de aralarından topladıkları 304 lirayı sendikaları vasıtasiyle ge- hitlerin ailelerine göndermişler- dir. — |çi Sigortaları 1 — Eminönü Sürur! mahalli rada şube binasında yaptınlacak fon, tesisatı ayrı ayrı açık eksiltm 3 — Kaloriler tesisatının müh zü, dahili telefor lira, ikincisinin 790,87 İlradır. — Istekillerin kanunt be palas 5 ci katta gübe müdürlüğünü Nü saat 14 de hazır bulunüpaları, 4 — Şartname hergün saat 9 | görülebilir. 5 — Hey'et İhaleyi yapıp yapı den evvelce ifadeleri alınmış 0-| |Yalova Kaplıcalarınd Çınar Oteli kahye ve büresi gatış dükkünı ve Plâj kiraya ve! olarak verilmektedir. Taliplerin calarda Termal Limited ortak lunmaları, 4 10545 lira olup birincistnin gı (Foto: Burhan - Yeni Sabah) Bir seyahatin öğrettikleri Bakanlar, “tetkik seyahati,, ni acaba nasıl yaparlar ? —Barlas'ın İzmit seyahatinden intibalar— Doğruca, İstasyondan — kâğıt fabrikasına gittik. Fabrika mü- dürü Adnan Berkay hakikaten mevkiüne lâyık bir adam. Hem tdareci, hem teknisyen. Alman- yada yüksek kimya mühendisliği tahsil etmiş. . Yani mesleği vazie fesine uygun. . Sıcak bir oda.. Bakan, Valt, fabrika müdürü ve ileri gelen- leri.. Bakana fabrika hakkında izahat veriyorlar. Cemil Bar« las'ın elinde bir. püro. İsmini, İkat'i bilmediğim icin, yazamıya. cağım. Ben <Toros» derim de <Ankara» çıkar, Sonra al baka» lım bir tekzip. Hep ciddi mevzu can sıkıyor Arada sırada başka şeylerden bahis acılıyor. Vali'nin daha ev- vel nerelerde vazife aldıkları, ne- reden ve kaç senesinde mezun ol- dukları konuşuluyor. Yaş faslı gayet nazik bir şekilde atlatıldık- tan sonra Vekilin kısaca tercü- mei haline geçiliyor. Saat 23 de herkes müsande n larak dağılıyor. Bakan da yat, mağa gidiyor. Ertesi sabah, yine aynı oda. dayız. Kahvaltıdan tonra fabri- kayı dolaşmıya başlıyoruz. Setlü- loz, Kâğıt ve Klor imalâthanele- .. İniyor, çıkıyoruz. Bir taraf. ta muazzam mak'neler odtnları eziyor. Bir hamur baline getiriyor. Diğer tarafta matbaa yolunu özliyen kâğıt bobinler.. Müdür uzun uzıdıya izahat ve- riyor. Bir takım teknik kelime- ler, makine isimleri.. Fabrika- dan ayrılırken kafamda kalan yegâne şey uğultudan ibaret. Ba kanın işin esasına ne dezcceye kadar nüfuz ettiğini tahmin ba- 'ma ait değil, Yalnız konuşma ara- sında Barlas bana, Hukuk Fa- kültesinden mezan olduğunu söy lemişti. . Kaya TÜRKER lan klığında yapılacak pazarlıkla — bu- e K Kurumu Istanbul Şubesi Müdürlüğünden 1 Sultan Melcep sokak 5 - T nümâk kalörifer, elektrik, zü, Gahili — tele- neye konulmuştur, h ummen 'edeli 15539,55 lira, elektrik çeçlci tominatı 341545 geleri ve teminatları ile Karaköy dek$ komisyonda 18,3.1949 cuma gü- - 16 arasında şube — müdül mamakta serbestlir. — — 3066 —

Bu sayıdan diğer sayfalar: