SAYW'C! . Ubaştarafı 1 incide) edilsin, kendi kendini izah etmez. Onu değerlendiren, insanlara fay- dalı kılan tarih felsefesir tarihi hâdise ile sebebleri ve neti- geleri arasındaki münasebetin ka- yununu bulmaktır. Ben sayın Ma- teşalin bir eserini okurken, yahud onun ağzından meselâ Sakarya meydan — muharebesini — dinlerken çok dürüst ve çok dikkatli bir ta- rih filozofile karşı kargıya olduğu- mu hissederim. Mareşal, şahidi ol- duğu ve kahramanları — arasında inin de bulunduğu bir mey- muharebesini bile, bin sone ra gelecek olan tarafsız bir ta- soğukkanlılığile anlatır. Has mı da dahil olduğu halde herkese hakkını verir. Yalnız kendi hisse- » düşen şeref payından ya hiç bahsetmez, yahud hasım kumanda- Xın muhakkak okuduğu hatıra not larından bir fıkrayı — nakletmekla iktifa eder. 1 küçük mukaddimeden sonra, Mareşalin, İstanbulun fethi hak- kandaki on bir satırlık yazısını bir- likte okuyalım: Fatih, kumandasındaki Türk or dusile, bundan 495 sene evvel İs- lstanbulun Fethi ve Mareşal ğuna kim inanabilir: Son senelere gelelim: Rusyada ve Balkanlarda yurdlarından ayrıl- mayan Müslüman Türklerin uğra- dıkları felâketleri herkes bilir. Fa kat bunu bir ırk veya ideoloji ih- tilâfile izah etmeğe çalışan bir te- mayül vardır.. Fakat yine dünya- nın en hür memleketf sayılan Fran sada, meşhur bir âlim ve poljtika adamı olan (Charles Mayer) in te- rakki hakkında ve 1944 te yazdı Fransa namına - bir şu satırları alıyo- Ti giderek diyeceğim arasındaki zıddiyet ve münafereti kaldırmak için, dine inanmıyanlar da dahil oldukları halde, bütün garbliler; Asyalı mil- letlerin.. hiris n | melerini İstemeli: menfaat millerine karr isamahaya ka cebhe müşterek bi lmaktır. . Ye- lerre böyle bir idealin kök- için onlara, perişan, inti- | zomsız, dejenere, ahlâk düşmam | ve rezil olan her ve hakaret h zımdır. H karşı nefret ulu fethederek Ortaçağı kapa-w ve Yeniçağı açmıştır. Bu fe- 'ni medeniyet devrine bir baş ştur. Fatih İstanbulda | dan hürriyetini bütün âleme ilân Fatih bu muharebede bü 2 — Ağır toplarla kâle bedenle- zini tabri ederek ümümi hücumu. hazırlamakr. , Karadan gemiler yürüterek. nan manialerini çevirmek. Fatih bu suretle, Türk kahraman | lığının, fenni ve medeni usullerle| ne kadar hemahenk olduğunu bü- tün dünyaya isbat etmiştir.> Mareşal, Ortaçağın kapanarak | Yebiçağın açılmasını, bazı tarih-| cilerin iddia ettikleri gibi, İstan- buldan kaçan hiristiyan — âlimle- riw Avrupayı uyandırmalarına bağ Jamiyor. Yâni Türklerin İstanbu- lun fethile Yeniçağın açılmasın- daki rolleri menfi değildir. Bunu vicdan ve itikad hürriyetini, Türk deyletinin anaprensiplerinden biri elarak kabul ve tatbik eden Fati- hin dehâsile izah ediyor, Kale bedenlerini tahrib eden <a- Br toplar) la Ortaçağı kapamak- taki büyük rolünü kavrıyan da Fa- tih olmuştur. Mareşale göre İstan Lulun fethi yalnız bir kahramanlık menkibesi değil, bu kahramanlığın <fenni ve medeni usullerile hema- benk olduğunu> gösteren bir hâ- ir. Askeri zaferlerin daima daha yüksek bir teknik medeniye- 'te de tekabül ettiği bahsinin müna- kasasını başka bir zamana bıraka- rak bu yazımda din hürriyeti üze- v'nde biraz durmak istiyorum. Her insanın dilediği tanrıya inan | mak, dilediği dilde ve dilediği s2- | kilde ibadet etmek hakkına ve| mâbedlerin mutlak masuniyetleri- | ne: insanlar pek güç alışmışlardır. Fatih bu hususta muasırlarından | Ş fasır ileri fikirli görü- | Tarih, Avrupada ayni dine | insanların birbirlerini na- &l boğazladıklarını, kanlı mezheb ihtilâflarım, Fatihten sonra da yaz mağa devam edecektir. Türkiyede puhtelif mezheblere değil, muhte- İf dinlere mensub insanlar, ideal vi bir barış içinde yaşama Ha devam ederlerken bir Endülüs feciası vukua gelecek; ölümden kurtulan Yahudiler yalnız Türki- yede bir sığınak bulacaklardır. E- vet Maresal haklıdır: «İstanbulun fethi yeni medeniyet devrine bir başlangıc olmuştur». Avrupa için gök hazin olan bu devirleri geçe- rek Yeniçağa gelelim. İstanbulun fethinden aşağı yu- Yarı dört yüz sene sonra 1857 de Avrupanın en hür memleketi olan İngilterede bir devlet müsteşarı seçmenlerine irad ettiği bir nutuk- ta gu süretle konuşmuştu: İngiliz hükümeti, onların (yüz milyon İngiliz tebaası Müslüma-| mn) İmanlarına, din namını — ver- Gikleri batıl itikadlara müsaadekâr hk göstermekle, İngiliz adının git- tikce artan Üstünlüğünü geciktir- Yekten ve hiristiyanlığın kurtarı- €© gelişmesini önlemekten başka bir netice alamamıştır. Dini müsa- mdekârlık memleketimizin hürriyet lerinin köze taşıdır. Fakat bu mü- #aadekârlık kelimesi hakkında yan hg bir fikre düşülmesin>, Bu garib nutku (Hürriyete dair) adlı eserinde nakleden büyük hür- İyeti filozof (John Stuark Mill) nut hun gu kısa tefsirini veriyor: «Müls. teşarın din hürriyetini anlayış tar- Bına bakılırsa bu hürriyet hiıristi-, yan mezhebler arasında müsamaha ârlık mânasına gelir. İsanın ulü- biyetine inanmıyan insanlar — din hürriyeti idalâ edemezler. Bu saç- ma nutuktan sonra dinf tecavtizler çok daha ileri glde-| ceğim: Asyada ve Afrikada dindar | ve İâğik iki çeşit talim - ve terbiye vsulü terkedilmeli, Iâik — tedris yerini katolik ve protestan terbi- yeye birakmalıdır. — Hiristiyanlık, arklar, milletler ve muhtelif tedris arasındaki' münazaaları azaltabile- cek biricik din (2) dir. Hakiki te- rakk adır. - Öyle bir terak ki, günün birinde, Asya milletler Tin garb medeniyetinden — öğren cekleri zaruri seylerle o medeni ti tahrib etmelerinden daha az kor | kunedur.. Afrikada ve Asyada ge- | ni bir saha vardır. Beyaz ırkıa renkli ırklarla karışması ve birle jakımdan arzuya şa Asyalı ve Afri hiristiyanlaşmaları ve L milletleri '#na dillerini terketmeleri, ahenk, | gulh ve terakki için kuvvetli bir fimil olabilir.> İstanbulda, fetihten beş yüz so- ne sonra yalnız İstanbulun - eski| halkı olan Rumlar değil sonradan | Türkiyeye iltica etmiş olan Yahu- diler bile dinlerini ve ana dillerini muhafaza ediyorlar. Bizim için din biğriyeti milli bir an'ane haline gelmiştir. Din hürriyetile başlıyan Yeniçağ ve yeni medeniyet İstan- 'bulun fethile doğmustur. Bize bu- nu bir kere daha hatırlattığı için gayın Mareşale müteşekkiriz. Türk milleti bugünlerde - siyasi hürriyet mücadelesi yapıyor. Tür- kiyede hür bir demokrasi teessüs edecektir. Sayın Mareşalin de mü- essisleri arasında bulunduğu — bir liberal partinin doğuş arefesinde bu on bir satırlık makalenin çık- ması iyi oldu. Mareşalin tefekkür ve muhake- me kudretini ve-doğruluğunu şüb- heli göstermeğe çalışan muarızla- rımızı, vicdanlarile baş başa bıra- kalım. Mustafa Kentli SATILIK EV » Beyoğlu Perapalâs arka sında Tozkoparan Çatma Mescid Taburimam sokak No. 11 Ahşab altı oda üç kat, bahçesi, kuyusu, ter- kos, elektriği var. Ucuz fi- yatla verilecektir. Müracaat adresi: İstan- bul Yenipostahane cadde- si No. 19 yazı Fevzi. makineci Büyük suç işleyene tesadüf edil mediği için kuyuyu âdedâ unutmuş lardı. Yüz senedenberi kuyuya ilk olarak Seyfi Zülyezen sarkıtıla - caktı. Ünlü kahramanımızın elleri, a - yakları bağlı olduğu halde kuyu- ya sarkıttılar, Sonra otuz batman hk kurşundan yapılan kapağı ağ zına kapattılar, Bırakıp gittiler. Kuyunun kapağını kaldırdıkları zaman hakikaten koyu ve gayet pis kokulu bir duman çıktı. AKISA BSeyfi Zülyezen, Akalenin süzü nü tutmadığına bin defa pişman olmuştu. Eğer tutmuş — olsaydı, başma bu felâket gelmiyecekti. Bir taraftan açlık... Bir taraftan, belinden — aşağısı Bu içinde olduğu halde, susuzluk. Bir taraftan kuyunun pis ko - kusu ve vücudunu sıkan kalın ip- İerin acım... İnsan bi lara tahammül pde- bilir mi? Elbette edemez. Böyle zorlu bir felâkete düşenlere acı « mamak, mümkün olmaz. Fakat Seyfi Zülyezen gibi bir gence acımak bilmem doğru mudur? Doğru olsun, olmasın, Biz, Sey fi Zülyezen,e acıyalım, Kuyudan kurtulması için cenabıhakkka dua edelim, Zira onu memlekette beh- Gevrinin ebediyen kananmış oldu- leyen sevgili var. Sevgiliden baş- Beyn;lmilel Afiş müsabakası ——— Ankara: 2 (A.A,) — Milli Eği- tim Bakanlığından bildiriliyo Birleşmiş Milletler Teşkilâtı Ha berleşme Bürosu geçen yıl olduğu gibi bu yıl da bir «Yılın afişi - Af- fiche de Vannee» müsabakası te tib etmiştir. Bu müsabakaya Tür- kiyeden üç afiş gönderilecekti Müsabaka gartları Ankarada Gü- zel Sanatlar genel müdürlüğün- den ve İstanbulda Güzel Sanatlar Akademisi müdürlüğünden öğreni lebilir, müsabaka neticesinde Bir- leşmiş Milletler Haberleşme Büro- Su, derece eserlerden birinci ye 1500, ikinciye 1000, üçüncet 500 dolar mükâfat ve ayrıca 10 e- sere de 100 er dolarlık mansiyon- lar verecektir. Bu müsabakaya katılacak Türk afiş ressamlarının 1 Eylül 1948 çarşamba akşamına kadar eserlerini İstanbul Güzel Sa Akademisi müdürlüğüne im etmeleri gerektir. Şeksrobalı Demokratlar tah iye edildiler Maraş: — (Hususi) — İhtiya ti tedbir kararının infazına mü manaat, zabıtaya mukavemet ve sair suçlardan sanık olup gün lerdenberi mevkuf - bulunan 34 Şekerobalıdan onüçü bugün ke faletle tahliye edilmişlerdir. Istenilen kefaleti veremiyecek kadar fakir olan bu vatandaşla rın biran evvel hürriyete kavuş maları için - Demokratlardan İl idare kurulu üyı rek ile Hanefi Güçlü, Sül, Aksüyek ve Sıddık İnanç kefil olmuşlardır. Köylüler ceza evinden çıkar | gıkmaz doğru Demokrat Parti merkez binasına gitmişler kendilerini bekli recileriyle görüşmüşlerdir. Sırtında — bir torbadan ve 13 kişiye yalnız bir yataktan başka bir şeyleri olmayan Şeker obalı vatandaşlarımız gördükle fi sıcak ve samimi alakadan do layı partili arkadaşlarına ve bil hassa bu işte çok enerjik davra nan İl idare kurulu ikinci Baş- kanı doktor Şükrü Mazmana hararetle teşekkür etmişlerdir. Serbest bırakılan 13 Şekero- balı vatandaşların partiye geliş leri çok kalabalık bir halk küt- lesinin parti binasında toplan- masına sebebolmuş bina önünde | birlikte fotoğraflar çekildikten sonra bu 13 vatandaş köylerine uğurlanmışlardır. 7 GÜN KALOI.. 29 EKİM 1948 tarihli APARTIMAN Dairesi Keşidesine iştirâk için 250 Lira ile 10 Haziran 1948 gününe kadar hesab açtırmalısınız GARANTİ BANKASI ZAYI İstanbul Emniyet altıncı şube- den aldığım 2480 sicil sayıli şoför ehliyetimi kaybettim. Yevisini a- lanacağından hükmü yoktur. Şoför: Abdullah Oifas çe Mmazzam Şark ka dönmesini isteyen dostları, dön memesini istiyen düşmanları var, Sonra o, bu maceraya sebepsiz a- tılmadı; Şâmenin aşkı uğrunda atıldı. Yzatmyalım. Gece yarısı olmuştu. Seyfi Zül yezen, inim inim inliyor, kendisi- ne acıması için Ulu Tanrıya yal- varıyordu. Duası kabul edilmiş o lacak ki kuyunün bir tarafı yarıl dı. İçinden uzun boylu bir şahıs gıkarak delikanlının alnından öp- tü. — Merhaba, yâ Seyfi Zülyezen! Bu korkunç diyarı teşrif ve te'- his eyledin, Hatırına bir gey gel- Hesin. Cenabıhakkın — yardımiyle İmdadına koştum, Meçhul gahis, Seyfi Zülvezen'i bağlarından kurtardı ve küyudan Çıkardı. Kuyuya girince bir daha kur - tulamıyacağını zanneden, hayatın dan Ümidini kesmiş olan zavalh delikanlı, gevincinden Na vanaca- İçkili yerlerm tahd din: dair rapor AT BİRİİ KI SHH İ hdidine memur ar çalışmalarını vilâyete bir İçkili yerlerin edilen komisyonl bitirmiç ve bu hususta rapor vermiş bulunmaktadır. Bu rapor vilâyet idare heyetin ce tetkik olunduktan sonra İçişle- ri Bakanlığına gönderilecektir İlgililer içkili yerlerin cami, o- kul ve karakol gibi yerlerden 100 metro uzak olması esasından sarfı nazar edildikten sonra tahdid işle rinin kolaylaştığını ve bu sebeble Pek az vatandaşın mağdur olduğu nu ileri sürmektedirler. 100 metre uzaklık esası, şimdi- ki talimatnameye göre ancak ilko kullarla iş yerlerine gamil bulun- maktadır. Seylâb felâketleri için alınacak tedbirler Seylâp felâketlerine karşı ilk tedbir mahiyetinde olmak üzere âyetinin 4 büyük, 2 kü- yık ve 4 adet Tonbaz alma- ğa karar verdiğini ve İstanbul vi- lüyeti kanalile Denizyollarına mü racaatta bulunduğunu evvelce yaz mıştik, Denizyolları havuzlar idaresi mü dürlüğü, Adana vilâyetinin istedi- Bi malzemeyi üç ayda teslim ede- bileceğini, büyük boydaki kayıkla- rm 1530, küçük boydaki kayıkları 1350 ve tonbo: beherini de 1660 liraya yapacağını bildirm tir. Denizyolları b bu teklifi İstanbul vilâyeti tarafın dan Adana vilâyetine teblig edil- miştir. avuzlar idaresinin gün Ville nbul vapuru — evvelki Fransada Nice yakınlarındı Franche - Sur - Mer'e vasil ol tur. Harbin sonundanberi bu li- man, ilk defa olarak bir ticaret ge- misi tarafından ziyaret edilmekte- dir. Bu cihetle, yük bulamamak sebebile zarar eden İstanbul vapu- Tunün, buradan epeyce eşya alaca- Bi umulmaktadır. Rize postasını yapan vapurlar |p: Hopaya da uğrıyacak- Çoruh valiliğinin Denizyolları i- daresine vâki müracaatı Üzerine, Rize postasını yapan vapurların, seferlerini Hopaya kadar uzatma- ları hususu tetkik edilmektedir. Pazar günü “Kırkpınar dönüşü,, Güreşleri yapılacak Her yıl yapılan tarihi Kırkpınar güreşleri bu milli an'anemizin ge- lişmesine büyük yardımlarda bu- lunmaktadır. Memleketin dört bir yanından gelen yüzlerce pehliva- nın iştirâkini temin eden bu pana- yaırın havasını sayın İstanbullulara da teneffüs ettirmek için her yıl Haziranmın ilk haftasında «Türk Pehlivanlarını Koruma Kurumu> tarafından «Kırkpınar dönüşü> na mi altında Kırkpınar kadrosunun aynen muhafazasına çalışılarak bü yük yağlı güreşler tertib edilecek- tir. Bu meyanda ilk güreşi 6 Hazi- ran 948 günü saat 14 de Fenerbah çe stadında 100 pehlivanın İştirâ- kiyle yapacaklardır. Ayrıca gayet kıymetli olan bir kupa #İstanbul Kupası» namı altında bu müsaba- kalarda baş pehlivanlığı alacak gü reşçiye İstanbul gehrinin en güzel kızı tgrafından verilecek, bu su- retle 1948 yılının «İstanbul Güze- li> de seçilmiş olacaktır. Bu gü- zeli şehrin en maruf sanatkârla- rından müteşekkil bir jüri daha evvel seçmiş bulunacaktır. Ayrıca milli oyunlar gösterilecek filmler çekilecektir. Efsânesi 66 G SÜ gç > ben buraya bu şekilde geldim ve senin ismini bu suretle öğrendim. Vakit geçirmiyelim. sırtıma — bin, k..—._—.._........î uzarmı Nularrem 4. lıorgunıılı—-—._...——...— ğini, nasıl hareket edeceğini ga - #ırmışı, Minnetdar bir sesle: — Sen kimsin? diye sordu. Be nim ismimi ve hu felâkete düştü ğümü kimden öğrendin ” Meçhul şalıs, kendisini tanıttı: — Yâ Seyfi Zülyezen! Ben, mü miu ecinnilerden bir kadınım. A - di Akısı'dır. Senin ismini Şeyh Abdüsselân hazretlerinden öğren dim. Buraya yine onun İşaretiyle gldldim. Sonra —macerasını — anlatmağa başladı. <— — Babam, — mü'minsucinp! tayfasın'» beylerindendir. — RAfle ecinnilerden Muhtelif adında bir ifrit beni görmüş; güzelliğime â- Şik olnuş. Benimle evlenmek için babama müracaat etti. Babam, Muhtetifin ne dinsiz, bır. ecinni olduğunu biliyordu. Korkusundan razı oldu. Halbuki - ben, ondan nefret ediyordum. Kendimi öldü- für de onunla evlenmezdim. « — Baba! Beni bu ifrite ver- Kim. 405 deki t: rüş olup mecmuu muhammen bedeli <15000: muvakkat teminatı «1125» bin yüz yirmi beş liradır. Haydarpasada birinci işletme komisyonunda yapılacaktır. gecikmeleri kabul edilmez. minden alınabilir. mesacecenac erenceLenAcA Tefrika No. 52 Devlef _Benız olları w—vî Limanları ışletmesıı Genel Müdürlüğünden : Mefsuh İstanbul Rıhtım, Dok ve Antrep ti tahvilâtının 1948 amortiamam Noter huzurunda 28-5-048 tarihinde idaremiz Liman mu- hasebesinde yapılmıştır. | Bu keğşidede itfa olunan 465 aded tahvilin bedeli 22 liradan amorti | bedellerile haziran 1948 de vâdesi hülül eden 84 numaralı faiz kupon- | larının beheri 44 kuruştan, bedelleri 7 haziran 1948 tarihinden itibaren ödenecektir. Hâmillerinin pazartesi, Çarşamba ye kadar idafemiz Liman İşletmesi Muh: 'e Cuma günleri saat © dan 12| visine zaüracaatları, (7444) İNŞAAT İLANI Zirat Kombinalar Dairesi Reisliğinden : 1 — Konya - Sarayönü istasyon una (5) kilometle uzaklıktaki Öz- den Devlet çiftliğinde (143.933,90) lira keşif bedelli 2 aded dörtlü loj-| " ——— — manle 1 aded 40 kişilik yatakhane ve p: agaatı kapalı zarf uBu- eksiltmeye konulmuştur. — Eksiltme 16-6-948 günü sanat 16 da Ankara Yenişehir Atatürk 1 265 numaralı Zirai Kombinalar dairesi reisliği binasılda mü- 1 inşaat komisyonunda yapılacaktır. — Bu işe aid proje, keşif, şartname lira bedel mukabilinde Kombinalar dairesi Tesi alınır veya parasız görülebilir. 4 — İsteklilerin 948 Ticaret Odası vesi fairesinde (8446,70) liralık muvakkat teni Tmaeleri, nünden 3 gün evveline kadar daireye müracaatla inşaat kc Iştirâk vesikası almaları, teklif zarflarım eksiltmeden bir kadar daireye vermiş bulunmaları lâzımdır. ederek v: öksiltme gü- iyonundan t evveline (7846) arını ibraz | Bevlet Nemiryolları itanları — | Haydarpaşa Birinci İşletme Müdürlü, Haydarpaşa - Ankara hattı üzerinde Saj gocağından çıkarılacak 2500 me' ah zarfla eksiltmeye konulmu!: Balastın beher metre mikâbının muhammen bedeli tre mikâbı balast işi k 600> altıyüz ku- ©ön beş bin lira olan bu İşin Eksiltme V 948 tarihine rastlıyan perşembe günü saat 15.30 da İsteklilerin kanun gereğince hazırlıyacakları kapahı zarflarını ek- iltmeden bir saât evveline kadar komisyona vermeleri lâzımdır. Posta Şartnamesi parasız ölarak komisyon kale- 2143 — n Türkiye İş Bankası Küçük Cari Hesablar 25 Ağustos 1948 | Çekilişinin İkramiyeleri : 1 EV: (Ankarada Tasarruf Evleri Mahallesinde iki katlı ve bodrumlu, 6 odd, 2 sofa, veranda, konforlu.) 1 ARSA: (İstanbulda Suadiyede) bahçe içinde balkonlar, tam 1 x 5000 Lilrahk 14 x 200 Kiralık | 1 x 2000 » 25 x 100 » | 2 x 1000 » 256 x 80 » | 5 x 500 » 130 x 20 » Bankamızdaki hesabında en az 100 lirası olanlar bu çe- | kilişe katılacaklardır. Her 500 lira için ayrı bir kura nu- marası . «Henüz bankamızda hesab açtırmadı olanlar, — sizler .de talihinizi deneyiniz! MGGVUCUGUNUTUNUUTUĞATALAYULUANUE ASSST ASAACSDAĞM AAAAMAAAAAAAAAARARADARA YARAARAAAE AARAARARAARARAZ fmtiyaz sahibi: A. CEMALEDDİN SARAÇOĞLU - Yazı işl erini fiilen idare edeh: FATİN FUAD — Dizildiği yer: «Yeni Sabah» mürettib- hanesi — Basıldığı yer: «Gün» Basımevi miştir. kısa, Sonr — Yâ Seyfi Zülyezen, dedi. İşte "'"""""î hikâyesini burada bitir- derhal kaçalım. — Sırtına mı bineyim? Ben yü me. Aksi takdirde aziz canıma kı ;:z*’""“ Aciz değilim. Bunu ya- yarım> Diye yalvardım, ayakları S c 3 döetek y — Yürümekten aciz değilsin am na kapandım, kanlı göz yaşları döktüm, derdimi dinletemedim. < — Seni Muhtetife - vermeğe ma uçmaktan acizsin. Halbuki ben seni hava yolu ile her tarafa gö- " türebilirim. mecburum, Çünkü onun şerrinden L e halâs bulamam. Yalnız beni değil , ç— Demek sen ucucuü bir mah - hepimizi helâk eder, Mü'min ecin aaaa z bir mahli: ni nâmına kimseyi sağ bırakmaz> dedi. « Babamdan ümidimi — kesince memlokelimden kaçtım. Zamanımı şin ermişlerinden Şeyh Abdüsse- İâm hazretlerini buldum. Hâlimi arz ettim, Abdüsselâm hazretle - tit * -- YA Akısa, dedi. Seyfi Zül- yezen adılıda bir yiğit vardır. Se- kum. Cenabıhak; siz insanlara ver. mediği uçma imkânını kuşlara ve biz cinnilere vermiştir, — Böyle deme yâ Akı gün gelecek, biz de uçacı kâmız, azmimizi, sebâtımız süye - sinde buna muvaffak olacağız. — Çalışmakla her gey elde edilir. Lâkin gimdi bunu münaka- — , 4 HAZIRAN 948 gu 2/6/948 Tiyaltları Londra 11,3656 Novyork 220, Parla 1.3000 Cenevre 06.7270 Amsterdama 105.5488 Brüksel 0.3887 Prağ 5.60 Stokholm 77.8800 Lizbon 11.2445 ESBAM VE TAHVİLAT 95 6 Kalkınma 1 97.25 g6 » 2 97.B0 G0 > 3 97.35 $ B Mili Müdafan 1 2050 Anadolu Demiryolu Mümeesi! 72 > » — hisse senedi. 94100 82.10 Arslan Esekihisar mütte- hla Çimento hisse genedi 16.25 “Arslami Eskihisar müttehid Taüleseka Hti Milii Rensürans hisse Şençft 10.— İttihdü Değirmencilik e seraii 72.20 RADYO Bııglıku Program ;M“m 7.30 Müzik: Hafif Parçalar (PL 7A5 Haberl 8.00 Müzik: Operetlerden seç », Me parçalar (PI.) 8.30 Müzik: Hafif sololar (Pl.) 8.45 Müzik: Türküler (PI.) 9.00 Kapanı; 13 00 HAkoı der. 18.15 Müzik: Salon orkestralar rından ç 7nl'pnı alar (PL 13.30 Öğle a 1345 Müzik: 14.00 Kapanış. 17.58 Açılış ve proğram. 18.00 M. S. Ayarı. 18.00 Müzik: Dans müziği (PL) 18.30 Konuşma. 5 18.45 Müzik şarkılar. 19.00 M. S. Ayarı. 19.15 Geçmişte bugün. 19.20 Müzik Radyo Senfoni KOSLTARL — 20,05 Müzik: Buttertiy upona d sından aryalar (PI.) 20.15 Radyo gazetesi, 20.30 Serbest saat. 20.35 Müzik: Tarihi Türk mü- ziği, 2115 Müzik: Debusy: Noktürn ler (Pl.) 21.40 Müzik Tangolar (PI.) 21.4ö Konuşma. 00 Müzik: Varyete müzikle- ri (Pl.) 20 Müzik: Dans mü 5 M. S. Ayarı. 2245 M. S. Ayari. 22.43 Haberler. 23.00 Proğram ve kapamış. Öner ve Yücel dâvası ÜÇÜNCÜ KİTAB İddia ve Karar Profesör Avukat Kenan Ö- ner tarafından neşrolunan ve Öner - Yücel dâvasının Üçüncü Kitabını — teşkil eden bu eser nefis bir şekilde ba- sılıp satışa çıkarılmıştır. Mik darı pek mahdut — olduğun- dan tüldenmek Üzeredir. Mem leket çapında blr dâvanın ta- mamlayıcı kitabı olan ba e- ser her Türk münevverinin kütübhanesinde yer — alacak bir loymet ve ehemmiyette- dir. Kitabeslardan arayın. Fiyatı V15 kuruştar. x «Yücel - Öner» düvasına aid Profesör Kenan Önerin eserlerinden birinci ve ikin- €i cildlerin mevcudları tü- kenmek Üzeredir. Bu kıymet li ve ibret verici kitabların her üçünü de Ankara cadde- sindeki «Kanaat» ve «İnkı- lâb» Kitabevlerinden tedarik edebilirsiniz. a J Yeni Sabah'ın | İLAN FİYATLARI — | Er. Hi Muhtetifin elinden ancak o kur — ŞA etmenin sırası mı? Haydi, bin tarabilir., Bu #aatte Melik Kame- Sırtıma ! un'un işkence kuyusunda mah - —— Seyfi Zülyezen, Akışanin sırtına ğuslur. Derhal imdadına yetiş, ç- - bindi » düşmemek için boynuna Hu kurtar ki sonra da o Seni kyi- — Sarıldı. Kollarını açınca — kadının tarsın. Zira Muhtetifin ölümü Sey iki yanağından kollarına” muvazi olarak birar kanat peyda oldu. (Devamı var) fi Zülyezen'in çlindedir. Hattâ o mel'ün ifritin bir bileğini bile kes —— g— | |