BOŞA Giîî YAZAN ıNGıLIZ BÜYÜK TÜRKÇEYE ÇEVIREN Hüseyin Cahid YALÇIN . —- 390— Ertesi sabah Rominten'den teessüflerle ayrıldım. Goering | ilo siyasete'dhir aa bir muıi- kat yapmıştım. Şişman 1 ekseriya kurnaz ve zeki antir Goering de böyle idi. Sade olan | müfekkiresi yalnız esaslı mk-& talarla meşgul olurdu. | Büyük Britanya ile Almanya | arasında bir anlaşma fikri iki şarta inhisar eden bir anlaş-| madan ibaretti. Birinci maddeye | göre, Almanya Büyük Britan- | Yanın denizler aşırı yerlerde| yüksek mevküni tanıyor ve bü- tün menabiini icabı takdirinde | İngiliz imparatorluğunun istifa- | desine arzeyliyordu. İkinci mad- deye göre Büyük Britanya Aı-& manyanın Avrupa kıtasında üs- tün vaziyetini tanıyor ve Alman-| yanın meşru inkişafına mâni o- lacak hiç bir şey yapmamayı ta-| ahhüd eyliyordu. Bu, Alma mw* için orta Avrupada ve şarki Av-| rupada serbest hareket nazari- | yesi idi. Esas itibariyle Hitler | tarafından geçen sene ağustosu- nun 25 inde bana verilen tek- liflerin ayni bulunurdu. Gayet sade oluşu bunu pek kolay ka- bul ilir bir teklif halinde gös- ordu. Fakat yalmız garbi demaokrasilerin bütün milli vic- | danını ve beynelmilel idealizmi | bertaraf etmekle kalmıyor, na- ziliğin usullerini ve müfrit iddi- alarını da göze çarptırıyor. Di- ğer devletlerin müsavi hakla - rını kabul etmeğe ve meseleleri kuvvet yerine müzakereler yo- luyla halleylemeğe hazar bir Al- | n ile bu esaslar üzerinde | bir “Gentleman's Vagreement,, | yapılması pek tavsiyeye şayan | bir şeydi. Fakat bunu başa çıkarmağa yarayacak her teşebbüs - Hitle- | rin nazi rejimi Almanya dahilin- | de vaziyetini emniyet altına al- | mak için kullandığı usulleri- ha- | ric de de bullanmakta israr et- tiği müddetçe akim kalmağa | mahkümdu. Reich hududları — dahilinde, Führer ve parti namına bütün ferdi şahsiyet ve hürriyet mahv dilmişti; Alman — kültürünün| üstünlüğü ve Almanların sair bütün ırklar üzerinde yüksek haklar namına Alman hududla- rı haricindeki zayıf komşuları- | nın milli hürriyet ve istiklâli mahvedilmek isteniyordu. Maa- mafih, o sırada, Hitler ile şerik- leri böyle bir niyet beslemedik- lerine dair bol bol teminat. veri: yorlardı. Bütün arzu ettikleri Reich dahilinde Nasyonal s0s- yalizmin takviyesinden ve Avus- turyanın ilhakı ile büvük Al- manyanın vücuda getirilmesin - den ibaretti. Avusturya, söyle - diklerine göre içinden Nazi idi. Eğer Sehusenigg istibdadının | tesiri olmadan hür bir plebis-| cite yapılsa idi. pek büyük bir | etle ilhak lehinde rey verecekti. Sehussnigg ancak müttefiklerin — müzaheretiyle | Versay muahedesinin mâniaları yüzünden iktidar mevkiinde kal- | dığını iddia ediyorlardı. Rominten'den, Count zu Doh- na'nın evine gittim. Onu cenubi Amerikadan dönüşte Cap Arco- | na'da tanımıştım. Şarki Prus- | yada, Vistule ile Koridor civa- rında, Prusya Junker'ler ülkesi- | nin tâ ortasında, memleke- tin Büyük Harbden sonra| Feld Mareşal Von — Hinden-| vermiş olduğu malikâne- | kın bir yerde idi. Kırmızı tuğladan yapılmıs, çatıda — bir tavan arası katı ile güzel bir| on sekizinci asır evi idi. Rusya seferinde Napolöon Almanya - dan geçerken burada kalmıştı . İlk defa olarak bu evi görünce: “hele şukur, bir Şato,, demiş ol- | duğu söyleniyordu. Bu, Finc- n'in çok hoşuna gideı bir söz olsa da Napolâon'un Al- matıyada oturmuş olduğu - ya-| hud kendisine tahsis edilmiş o- lan ikametgâhlar hakkında pek takdirkârane bir değildi. Napolâon uzun müddet bur: sını, kendisine karargâh 4 görü: burada — v Napolâon a — daha etseydi ersiz bir. teklifde bulu-| an ve Wate sonra çar- | çabük tekrar aybo yarı pişmiş bir yerine ha- bir Leh krallığını yeniden aratsaydı bugün Avrupanın başka türlü olurdu. m'un, Finckensteinde | kaldığı müddetçe yatak odası| ye ofis olarak kullandığı oda- lar bugün o zamanki halleriyle muhafaza edilmektedir. ye Contes Waleuska ile macerası geldi. ve kua N GAYRETLEP ELÇİSİ SİR NEVİLE HENDERSON —) Ev sahibesi sevimli ve zarif bir kadındı. Ev sahibi kültürlü, fakat maatteessüf pek hasta bir adamdı. İngilizceyi — fena | söylemekle beraber Daily Tele-| graph'ı ve Daily Maili alıyor ve okuyordu. İngiliz politikası ve politikacıları hakkındaki ge- niş malümatına hayret ettim. Ziraata salih 10 bin “acre,,| vüs'atinde araziye sahibdi, bu- rasını ekib biçiyor ve idare edi- yordu. 20 bin “acre,, vüs'atinde Oormanları da vardı. Bunlardan tesbit edilmiş fiyatlar ve civar şehrin ihtiyaçları üzerine mü: tenid iyi bir irad -temin ettiği görülüyordu. Orada — bulundu - ğum sırada vukua gelen bir te- sadüf hafızamda kalmıştır. Y: tak odama bir çok İngilizce ki- taplar konmuştu. Bunların ara- | sında, zannıma göre, küçük ye- genlerinden bir kadın tarafın - dan tabbettirilmiş olan Duke of Wellington'un muhaberatı da vardı. Bu kitabı açtığım zaman sırf tesadüf eseri olarak Wa- terloo muharebesinden * sonra | Duke,ün — murahhas arkadaşı| lord Castlereagh yazmış — oldu-| ğu mektubu gördüm. Prusya, | Rusya ve Avusturya o - tarihde | Napolâon vekayiinin herhangi | bir tekerrürü tehlikesinin önü- nü almak için Fransanın parça- lanmasını isteyip duruyorlar - di. Mektub şöyle devam edi-| yor: “Fransadan bu kadar çok ara- | Zi terketmesini istersek — Fran- ybettiği yerleri tekrar ka- teşebbüs için münasib | bir firsat buluncıya kadar harb haretetlerini tehir etmişiz gibi ünmeğe mecburuz. Halbuki daha evvel elimizdeki menabü sulh zamanında haddinden faz- la askeri müessesatı idame hu- susunda sarf ve heba etmiş o- lacağız. O zaman, elde ettiğimiz | yerlerin onları istirdad için yapı- İacak milli bir gayret karşısında ne kadar az faydaları olacağını göreceğiz. Biz, büyük hedefimizi göz önün den uzak tutmamakta — devam etmeliyiz. Buda dümyanın ha> i sulh ve Sukımun&ı ıhu- dir. ir. Kararlaştıracağımız z ted- birler bu gayeyi temine hâdim olmalıdırlar. ,, Altı çizilmiş olan cümle be- nim tarafımdan işaret edilmiş - mesi hakkındaki — mütaleama mesi hakkındaki mütaleamı ga- gayet iyi tevafuk eden öyle bir realite görünüşünü ihtiva ediyor | du ki Finkeinstein kâğıdlarından | birine konya ettim. Hâlâ sakla- | yorum. Vekayi cereyan ettikten Sonra âkil davranmak pek ko- laydır. 1919 un milli kin ve nef-| retleri “dünyanın hakiki sulh ve | sükünunu,, kurmak için müsaid | değildi. Ancak kendileri daha | iyisini yapabilecek ulanlar ten- Müz Hökmak TARkıni ü di bilirler. Fakat rondaki inkişaflara ba- kıp da onların ziyası altında ob- jeklif bir hüküm vermek kabul namaz. Şübhesiz ki Versay evvelce mevcnd olan vaziyete | nisbetle çok daha haklı hudud-| ları ihtiva ediyordu. Bunlar mil- | liyet pren: iplerine istinad ettiril. Mişti. (Arkası var) ingiliz Hava Naz irinin ımku (Ba; cereyan etme letinin güzel hâdi en bi kahrarsanı olan merikan — mille itimad da bu diğeridir. Dört ay man: sayfada) nn an mil- vemeti bu Demokrasi sevelte A- inin gösterdiği hâdiselerin bir| edir . evva, e kuvvetsizdi. afta içinde İ darbey €k tefahür ediyor i indirece da £ nizler giliz hav ı mu metini kırmak ve - İn cebhane fabrikalarını imha et- mek için Almanlar havadaki kahir üstünlüklerine — güveni - yorlar, İngiltere ilâ fer kazanacaklarını yorlardı. Cihan da bi cağını zannediyordu, Tahmin ta- | hakkuk etmemiştir. | Sözünü bitirirken Sinclair si-| vil ahalinin Bilhassa — Lc ıım* halkının mukavemet zihniyetin- | den takdirle bahsetmiştir. | ve Sovyetler inkılâ- bının 23 üncü senei devriyesi (Başmakaleden devam) cak bir dostluk ve samimiyet nişanesidi Filhakika, emperyalist siya- setinin aleyhinde bulunan bir Sovyet Rusyası ile Türk Cüm- huriyeti arasında hakiki bir iyi komşuluk münasebetlerinin te- essüs etmemesi için hiç bir se- beb yoktur. İki memleketin düşmanları müşterektir ve men- faatleri de birbirinden ayrı de- ğildir. Türkiye ile Rusya, As- yaya sıçramak istiyecek emper- yalizm yangınının — karşısına | Müsavi bir azim ve metanet ile | dikilecek iki kuvvetli sed sayıla- bilir. Sovyetler Birliği nasıl Bo- ğazlarda Türklerden iyi bir bek- çi düşünemezlerse biz de Rusya- da Sovyetler Birliğinden iyi bir idare ve hükümet tasavvur ede- meyiz. İnkılâplarımızın başlan- gıçlarında bu, siyasi şeflerimi- Zin bir zan ve ümidlerinden iba- retti. Fakat bu gün hemen he- men yirmi senelik filiyat ile sa- bit olmuş bir hakikattir. Tecrü- | benin ve hayatın imtihanından geçen bu realite bugün Yakın şarkta sulhun devamı hususun- | nüyor. Şimdiye kadar cereyan eden harb vekayi karşısında Sovyet- | ler Birliği tamamen sakit bir seyirci vaziyetini muhafaza et- miştir. son nutkunda veçhile Rusya lâkayd ve ihmal-| beyan edildiği kâr değildir. Rusyanın da Ya- kın Şarkta hayati menfaatleri vardır ve söyleyecek sözü vardır. | Nasıl ki Tuna komisyonunda ih- mal edildiğini görür görmez se- sini yükseltti ve komisyona gir- di. Sovyetler Birliği için sulh ve sükün bir ideoloji maddesi - ol- duğu kadar dahilde inşa edil- mekte olan sosyalizm binasının itmam ve ikmali için de bir şart- tır. Sovyetler Birliğinin 23 sene- lik mücadele ve mesai neticesin- de elde ettiği neticeler ancak “hârika,, kelimesi ile tavsif edi- lebilir.. Fakat Çarlık idaresi Rusyayı sanâyileşmiş — Avrupa karşısında, modern zamanların teknik terakkileri karşısında o kadar geri bir mevkide bırak- | mıştı ki komünizmin temin etti- ği hârikalara rağmen daha bir çok ciddi mesaiye ihtiyaç var- dır. Sovyetler — Birliği sulh ve süküne bu taraftarlığı ile dün- yyanın umumi menfaatlerine ne kadar uygun bir hattı hareket takib ediyorsa mütearrız faşizm ve nasyonal sosyalizm karşı- sında aralarındaki iyi münase- betlere rağmen, hayati menfa- atlerinden hiç bir şeyi feda et- miyerek gayet uyanık bulun- ması da gene cihan sulhu na- mına bir garanti sayılabilir. Sovyetler Birliği basiretli ve itidal dairesindeki siyaseti ile beynelmilel sahada mühim ve şerefli bir mevki tutmuştur. Komşularımızı şu en mesud da- kikalarında tebrik ederiz. n Cahid YALÇIN Goebbels faaliyette Prag, 7 (aa.) — Stefani a- jansından: Alman propaganda nmazırı Goebbels, Böhemya ve Morav- 'ya protektorası reisi Dr. Hacha ile uzun müddet görüşmüştür. Şimdi sizi a olarak so- ruyorum. Ve sizden sür'atle bir karar bekliyorum. Benimle dost olmak istiyor musunuz ? Bu takdirde “sizi kurtarmayı vâd ederim — Defolunu: Müzeyy sözü biraz yük- sek sesle olduğu için başlar & ihtiyari doğru ndü. Kemal t l ında en iyi çare nin çekilip gitm luğunu an- ladı — Pekâlâ rüşürüz mırıldandıktan sonra uzaklaştı. Müzeyyen hâlâ büyük bir te- reddüd içinde bulunuyordu. A- Kemal Kadri hakikaten er biliyor mu, bir şe ş mi idi caba Fakat Kalinin yoldaşın | | mamazlık edemez. YENIİ SABAH Kalenin Sovyet po- ditikasını izah etti (Baş tarafı 1 Inci sayfada) Kalinin, Finlândiya harbine iştirak edenler arasından on bin- lerce kişinin nişanlarla taltif e- dilmiş olduğunu tebarüz ettir- dikten sonra demiştir ki: Bu nişanların sayısı — Kızıl ordumuzun kahramanlığını ve cesaretini isbat eder. Bu demek- | tir ki, bütün halkımız arasında ordumuzun mazhar olduğu mu- habbetin ne kadar yerinde oldu- ğu millet önünde tezahür eyle- miştir. Bugün hemen hemen bütün dünya harb halinde bulünmak- tadır. Büyük devletler içinde | kat'i bitaraflık muhafaza ede- rek harb haricinde duran ye- gâne memleket Sovyetler Bir- liğidir. Böyle bir harb tabiatile | bitaraf memleketlere de dokun- | Hiç değilse denizden olan harici ticaret mü-| him surette sekteye uğramak- | tadır. Bununla beraber, hemen hemen bütün dünyanın sürük- lenmiş bulunduğu bir harbden | hariç kalmak da muazzam - bir da en büyük bir âmil rolünü 0y- - hahtiyari Bu mesele da bir fırsatını bulup Bü lendle konuşması k iyi olur- du. Fakat buna nasıl muvaffak olacaktı? | Kemal Kadri Avrupaya sık | sık gidip geldiği için f dö trenleri, kondüktörleri ve diğer | bahtiyarlıktır. Fakat bu vaziyet kendi ken-| dine hasıl olmuş bir şey değildir. Bu, bizim dahili icraatımızın ve harici siyaset muvaffakıyetle- rimizin bir neticesidir. Bu bizi | idare edenlerin faaliyeti netice- sidir İktısadi idare, harici ve askeri siyaset —hep Stalinden gelmektedir. Şimdiki enternasyonal vazi- yet bize, cereyan etmekte olan hâdiselere sız bir gibi kalmak hakkını — vermi bu vaziyet her Sovyet vatanda- şına mesuliyetli lemektedir. Sovyetler Birliği dünyanın yegâne sosyalist dev- letidir. Bizim ilk ve başlıca va- zifemiz, sosyalist vatanımızın iktısad ve müdafaa kudretini kuvvetlendirmektir. Her Sov- yet vatandaşı kendi iş sahasın- da bütün kuvvet ve azmini, bütün kabiliyetini - vatanımızın kudretini daha ziyade arttırma- ğa sarfetmelidir. Bu suretledir ki Sovyetler Birliği, enternas - 'yonal proleterlik önünde vazi- fesini yapmış gfacaktır. Komü- nizm uğrunda hakiki mücade- le bu olacaktır. Yugoslavyada (Baş tarafı 1 inci sayfada) ekseriyetinin iştirak ettiği kuvvetli siyasi fikirlere malik fevkalâde a- zimkâr bir subay olarak tanınmı; tır. Bazı şahsiyetler, general Nediçin istifası dolayısile hoşnudsuzluklarını izhar etmişlerdir. İtalyan mahafili e kanaatte? Roma, 7 (a.a.) — D.N.B. İtalyan mahfilleri, Yugoslavv ka- binesinde vuku bulan değişikliği a- a ile kaydeylemektedir. — İtal; mahtfillerinin mütaleası şudur ki, bu değişiklik Yugoslav siyasetini ve do- layısiyle Balkanlardakj vaziyeti tikr eltirecektir. Eski harbiye nazırı general Ne - diç'in İngiltere ile sıkı münasebetler idame ettiği hatırlallmakta ve şi diki harbiye nazırı general Pe bundan dört sene evvel, İtalya anlaşma taraftarı olan metinde de harbiye nazırlığı etmiş olduğu ehemmiyetle kaydedilmekte- dir. Popolo di Roma'nın Belgrad mu- is- iç'in ile| Pasiç hükü- habiri, bu değişikliği Yugoslav hü - kümet merkezinde son zamanlarda vuku bulan hâdiselerin en mühimmi İtalyanların merkezdeki cebhesi yarıldı (Baş tarafı 1 Inci sayfada) jansının Yunan ordusu nezdin- deki muhabirinden: Yunanlıların Göriceye karşı yapmış — oldukları muvaffakı- yetli taarruz nelicesinde, Make- donyaya binden fazla İtalyan esiri gelmiştir. Yaralılar, Selâ-| niğe nakfedilmişlerdir. Yaralı bir Yunan zabiti, ba- na bazı İtalyan gruplarının ilk fırsattan istifade ederek teslim olduklarını ve Yunanlıların ya- nına güler bir çehre ile gelerek Bella Grecja “ güzel Yunanis- tan, diye haykırdıklarını söyle- Üç gün birbiri ardı sıra yapı- lan ve fakat askeri hedeflere do kunmıyan hava ekınlarından sonra Selânik, mürettebatı fena hava sefercisi ve orta derecede nişancı olan İtalyan bombardı- man tayyarelerinin akınlarını istihfaf etmeğe başlamıştır. Esir edilmiş olan tayyareciler den dördü, Brindizi - Selânik - Atina hava hattı mensubların- dandır. Tayyareleri, geçen cu- martesi günü Selâniğe karşı yapılan büyük akın esnasında Yunan topraklarında yere inme ğe mecbur olmuştur. İçlerinden biri, bu akına iştirak etmek için Brendiziden 40 tayyarenin ha- valanmış olduğunu, fakat bir çoklarının hedeflerine vasıl ola- madıklarını söylemiştir. Yunan tebliği Atina, 7 (a.a.) — Yunan baş| kumandanlığının dün akşam neşrettiği 11 numaralı tebliği Bütün cebhede topçu muha- rebesi olmaktadır. Epir cebhesinin sol müntehasında kıtaatımız' fifçe geri alınmıştır. Bombardıman tayyarelerimiz düşman tahaşşüdlerini muvaf- fakıyetle bombalamıştır. Tay- yarelerimiz düşman toprakla - rında keşif uçuşları yapmıştır. Bütün tayyarelerimiz - üslerine dönmüşlerdir. Düşman tayyareleri — gündü- zün memleket itinde gehbirleri, kasabaları ve köyleri - bombar- dıman etmiştir. Ölü ve yaralı vardır. Askeri tesisata hiç bir zarar olmamıştır. Garbi Makedonya cebhesin- de kıtaatımız. tarafından — dü yapılan ve 10 numaralı tebliğde Büdiled — Hai Sema l düşmandan alınan — ganimet 4 top, 9 havan topu ve 22 mitral- yöze baliğ olmaktadır. Atina, 7 (a.a.) — Reuter: Yunanistanın müdafaası em- rinde ölen ilk İngiliz tayyareci- si, Aaskeri merasimle, Atina protestan mezarlığına gömül - Mmüştür. Bu tayyareci, Yunan tayyareleri ile beraber Yuna - nistan arazisi üzerinde İtalyan cüzütamlarını bombardıman e- den bir bombardıman tayyare- si mürettebatındandı. Haber alındığına göre, İngi- liz ve Yunan bombardıman tay- yareleri de dahil olmak üzere Arnavutlukta askeri hedefleri şiddetli surette bombardıman etmişlerdir. Londra, 7 (a.a.) mesai müsteşarı milli” mesai konfederasyonu sekreteri Di- mitratos, düşman, bitarak — ve müttefik memleketlerin işçile- rine hitaben radyoda bir nutuk | cenah ha- — Yunan k telâkki eylemektedir. ordu. Bu tanışıklıktı de ederek Bülendle konuşmak fırsatını buldu. O, atıp tutmalı kabilinden sarfetmiş olduğu bir neticesinde Müzeyyenin bü- ük bir heyecana oldu- gunu farketmişti. it kafası bundan neticeler r bu cinayet işinde Bülendle birlik olduğuna naat getiriyordu. Evet, bu cin yeti her halde birlikte işlemiş olaca rdı. Esasen Bülendi dü- ine davet eden Müzeyyen de- | gilmi idi? Demek oluyor ki da- ha evvel uzun uzadıya plânlar | yapmışlar, kardeşinin mirasına konabilmek için Müzeyyen kar- deşine karşı bir komedya oyna- mış, evlenme teklifini kabul miş. Bütün resmi muameleler tamamlandıktan, kanuni vazi yet tekemmül ettikten sonra be- raberce vaktin gelmiş olduğuna hükmederek kardeşinin haya: tına kasdetmişlerdi. Oynanan | oyun gayet basitti. Bunu nasıl söyliyerek ezcümle İngiliz is-| —52 — olup da daha evvel keşfedememişti? Kemal Kadri şimdi kendisinde büyük bir polis kudret ve kabiliyeti £ nd onu hiç kimse | rüyordu. rünce tü. O, büyük bir Kemal Kadri, anada kalm diyordu ve nihayet — Müzeyyen de ona kendisinin Mmevcudiye tinden hiç bahsetmem al Kadri yüzünde a tebessümle konuştu: * | Beni görmen l de hayret uyandırdı. Fakat e- min olun ki bu defa karşınıza & ze fenalık yapacak bir düşr gibi değil, bilâkis size dostluk östermek isteyen bir centilmen gibi çıkıyorum. Bülend ikinci defa olarak te- reddüde düştü. Kemal Kadriye şitbheli nazarlarla baktı: Bu a- dam ne demek istiyordu? Haki- ki maksadı ne idi? Maamalih mademki kendisine karşı dosta- | liyorum. SaE m;zmım— 'SON HABERLER ingilizler Afrikada bir mevki aldılar (Baş tarafı 1 Inci sayfada) Londra, 7 (aa.) — İtalyan tayyare- lerinin Londra bombardımanlarına iştirak ettikleri hakkındaki — Roma tebliğlerinden &onra Romanın açık gehir olarak telâkki edilip edilmiye- ceği hakkında Avam — Kamarasırda Sie Stanley Reed tarafından irad e- dilen bir süale B. Butler yazı ile ver- diği cevabda şöyle demektedir: Kraliyet hükümeti — bu tebliğleri kaydeylemiştir ve buna binaen Ro- maya karşı tam hareket serbestisini muhafaza eylemektedir. Madrid, 7 (aa.) — Stefani ajan - sindan: Algesiras'tan — bildirildiğine göre İngilizler; Elpanon ve Cebelüttarıkı İberik yarım adasına rapteden Ber- zahın kazılması ameliyesini bitirmek üzeredirler. İngilizler, bu suretle İngiliz müs- tahkem mevküni ada haline ve bin- netice yanaşılmaz — ve dokunulmaz bir hale getireceklerini ümid etmek- tedirler. Kahire, 7 (aâ.) — İngiliz hava kuvvetlerinin dünkü çarşamba ak - samı neşredilen tebliğinde, ilk defa olarak, Napolideki askeri h. orta şa tarafından bombardıman edildiği zik- redilmektedir. Bu keyfiyet, Akdeniz- de ve orta şarkta bulunan — İngiliz hava kuvvetlerinin faaliyetinin bü - yük bir genişlik iktisab etmekte ol- duğune bir işaret gibi telâkki edil- mektedir. Öğrenildiğine göre, Napoli üzerine yapılan bu hücum, orta şark üslerinden İtalyan arazisi üzerine ic- ra edilecek harekâtın bir başlangıcı- ma teşkil eylemektedir. çilerine hitaben şöyle demiştir: Yunan — işçileri sizinle ve teşkilâtlarınızla mütesanid ola- rak çalıştıklarını teyid ve şan- li memleketinizin yaptığı muaz- zam mücadeleyi — hayranlıkla takdir etmektedir. Yunan işçileri hür insanları sıfatiyle yaşamak hususundaki sarsılmaz azimlerini ilân eder- ler ve onlar, bu hedefe erişmek için hak kuvvetlerinin muzaf- fer-olması icab ettiğine vâkıf- tırlar. İngiliz mesai, nazır Bevin, Dimitratosa şu mesajı gönder- miştir Büyük millete selâmılarımı ve bu büyük milletin büyük zaferi elde etmesi için samimi temen- nilerimi yollarım. Emin olunuz ki, İngiliz işçileri size karşı ya- pilan taarruzu nefretle karşı- lamakta ve fakat işçileri esir menzilesine indirmenin Musso- lininin şekavet siyasetine dahil bildirmektedirler. ileri mümkün olan her türlü yardımla muazzam mücadelenize müzaheret - için ellerinden geleni yapacaklardır. Krel Jorj - bombardıman mintakasını gezdi Atina, 7 (a.a.) — Atina ajan- sının bildirdiğine göre, kral bom bardıman edilen mıntakayı ev- velisi gün ziyaret etmiştir. Halk krala heyecanla — tezahüratta bulunmuştur. Atina, 7 (a.a.) — Atina ajansı bile- diriyor: Vreme gazetesinde çıkan haber mü nasebetile Atina ajansı, Yunan hü- kümetinin İtalyaya karşı mücadele- sinde hiç bir kimsenin tavassutunu istemediğini ve bu n 1nuna kadar devam kat'i surette teyid edebilecek vaziyet-. SAYFA : $ —. — Bulgarıstanda Ya- hudi aleyhdarlığı başladı Sofya, 7 (aa.) — Dahiliye nameı B. Gabrovski, Bulgar milletinin mü- dafaası hakkında parlâmentoya — bir kanun projesi takdim etmiştir. Bu kanun projesinin birinci kas - mı, yabancı memleketlerden maddil Veya ideolojik yardımlar gören gizli teşekkülleri menetmektedir. Bu, bil- hassa farmasonluğa karşıdır. Kanun projesinin — ikinci kısmı, yahudilerin hukukunu' tahdide — tâbi taumaktadır. Kanuna göre, bubast yahudi olan her şahis yahudidir. Ya- hudiler, devlet ve belediye hizmetleri ile umumi hizmetlerde kullanılmıya- cak, orduya alınmıyacak ve gağrl menküle sahib olamıyacaklardır. Kanun projesinin üçüncü kısmı, zararlı ve gayri mali propagandalara karşı şiddetli cezaları ihtiva etmek. tedir. Bu yeni tedbirler, Bulgaristanda büyük alâka uyandırmıştır, Filhaki- ka, Bulgaristanda, yahudi meselesi müeselesi ilk olarak resmen bahis mev zuu edilmektedir. Bu kanun proje- sinin müzakeresine —pek muhtemel olarak hemen derhal başlanacaktır. Bulgaristanda, altı milyon Bulgar arasında elli bin yahudi vardır. —. Amerikada (Baş tarafı 1 incide) Mmevki'teklif etmek suretile B. Wil kienin teşriki mesaisini isliyecektir. Roosevelt kabinesinde değisiklik l Vaşington, 7 (a.a.) — Stefani ajan- sından: Roosevelt kabinesinde tadil yapıla- cağı tahmin edilmektedir. Yüksek a- dalet mahkemesi reisi B. Hugues'in yerine hali hazırda adliye nazırı olan B. Jaksonun — getirileceği ve onun yerine baş müddeiumumi Bidle'in ta- yin edileceği rivayet edilmektedir. Mesaj nazırı Mme, Perkins'in ye- rine milli müdafaa nazırlığına geti- rilmediği takdirde, B. Baguardia ta- yin olunacaktır. intihabat mücadelesini idare etmek te olan B. Edvard Fiying posta na- zırhğına getirilecektir. Rooseveltin zaferi Nevyork, 7 (aa.) — Stefani ajan. sından: Reisicümhur intihabının — bilânçi- suna göre, B. Roosevelt, 39 hükümet dahilinde ekseriyeti ve binnetice 468 rey kazanmış, B. Willkie ise 9 hükü- met dahilinde muvaffak olarak 63 rey elde etmiştir. Halk tarafından — verilib şimdiye ikadar malüm olan reylerin mik- — — tatı 44.645.847 olup bunun 24.363.798 ini B. Roosevelt, 20.282.049 unu da B. Willkie almışlardır. B. Huli, B. Rooseveltin kazanmış olduğu zaferin harici siyasetinin za- feri olduğunu ve bu siyasete devam edileceğini beyan etmiştir. —— Ankara haberleri 4 Ankara 7 (Hususi Muhabirimiz. den) — Eski gümüş yüz kuruşlukla- rın tedavülden kaldırilması müddeti 31 ikincikânun 941 de bitecektir. & Ankara 7 (Hususi Muhabirimiz. den) — Münakalât Vekâleti Teftiş Heyeti Reisliğine Ankara Müddelu- mumisi Arif Yazar tayin edilmiştir. 4 Ankara 7 (Hususi Muhabirimiz. den) — Milli Talim Terbiye Heyeti ından Kadri Yürükoğlunun tayini yüksek tasdike te bulunmaktadır ne bir tavır gösteriyordu nü kabul göstermesi — Buyurun, oturun! Viyanada kalmam icab e-; diyordu. Fakat hasıl olan yeni| vaziyet üzerine İstanbula dön-| mem lâzım geldi. Bilmem karde- | şimin ifadesinden haberiniz var | mı? | Bülend gayri ihtiyari heye-| canlandı.. Demek Osman Kad- ri konuşmuş ve hakiki katili haber vermişti: — Kendisini vuran kim imiş? Kemal Kadri bir kaç saniyı düşündü. — Muhaverey bir dikkatle id: burdu. Yapac gaf Bülende oynadığı komediyi bel- li edebilirdi. Halbuki o kurnaz| lıkla hakiki katili din ağ- zından öğrenmek niyetinde idi: Vallahi İ memle- ketlerdeki mü çok tu- haf adamlar rı mi böyle imiş, yo 1 kanun- lar ayni şekilde mi bilmiyorum; iktiran etmiştir. n ricalarıma, ısrar- len bana neticeyi Yalnız - bildiğir bir şey varsa kardeşimin hakiki katili açıkça söylemiş olduğu- dur. Ben belki size ifadenizi a- lırlarken vaziyeti çıtlatmışlar- dır zannediyordum. — Hayır, bana bir şey söyle- mediler, Kemal Kadri gözlerini Bülen- din gözlerine dikti. Sesini bi- raz hafifletti -— Fakat ben başka bir çare buldum. Müstantiğin kâtibini ekle ettim. Biraz dolgunca pa- ra teklif edince herifin inadı gevşedi. Bülenâ heyecanla sordu: — Ne dedi? — Bir çok şeyler anlattı. Fa- kat insan duyduklarına itimad edemiyor ki! Belki de bir defa parayı aldıktan sonra bana bir takım yalan yanlış şeyler söy- lemiştir, diyorum. Herifin söz- leri aile şerefimizi de haleldar edecek mahiyette.. (Arkası var)