Yazanı M. SIİFIR Beklerken Hürriyete Kîvuştuk Salih Reis Onar Leon Efendiye Sayıyordu — İyi bildin Kadri çavuş, Seni a ar da bizim yüzümüze bakar , de ü mi?. Yüreğini ferah tut oğlum. Kalırsak ta, asılırsak ta beraber Pek yazık oldu, Salih reis gibi var- hıklı bir arkadaşı kaybettik ahiret yolunda. Güle oynaya hep berabe Bidecektik işt Diyor, Deli deli söyleniyor, Salih el için bana yakışıklı ve hakhı ki- Rayeler savuruyordu. Biraz sonra, kapiya indirilmiş, her tarafı kapalı igeniş bir kamyonete - istif edilmiş. fik. Oturduğumuz yerden ne şoförü. e de bizi divanı harbe götüreni gö Temiyorduk. Kamyonet hareket e! Miş ve artık beslediğimiz bütün v mitler kopmuş, kırılmıştı. Ben Sali: reisin bizi unuttuğuna bir türlü ina- namiyordum, çırpınıp çarpındığımız. halde bizi kurtaramadığına hükme-| Giyordum. Yalnız ellerimize kelepce| vurulmaması, hele yanımıza bir ta-) necik olsun polis katılmaması biraz. tuhafıma gitmişti. Bir türlü bunun Manasını kavrıyamıyor, düşmanla- çadar da gözü kapalı hareket etmelerine ihtimal veremiyordum. Kendi kendime, acaba?.. diye Gum. Bu tedbirsizliği bizi kaçımağı teşvik için mi gösterdiler. Zihnimde | dolaşan şüpheleri, sağ tarafımda ©-| turan Hoca Bekire fısıldamıştım. O 'da bunu düşünüyormuş meğer. Iki kafadar kararı vermiştik. Kararımı- ı da Nuri ile Kadriye söylemiştik. Birer birer atılıp kaçacak ve nereler-| e saklandığımız haberini, birbirimi. ze bildirmek için Galata kalafat ye- Tinde kahveci Top Ömere haber yol-| Jiyacaktık. Ben sol tarafımda bulu. — an kapının mandalına elimi uzatır. ken, kamyonetimiz biraz yavaşla- iş e ansızın durmüştu. Ben bu dü.. Tuşu yolun kalabalığına ve atlama zamanının geldiğine hükmetmiştim. Arkadaşlara göz işaretile'de hazır, Balunmalarını anlatmıştım. - Sinirli) Bir hareketle mandalını büktüğüm kapı birden açılıvermişti. Nerede olduğumuzu - ve kiminlc Kkargılaştığımızı tahmin edemezsiniz. #evgili dinleyicilerim. İstanbul Balık, pazarında, hammallar cemiyeti bi- Basının bulunduğu Helvacı sokağı- nin ağzında ve Salih reisin karşısın. da idik, İki dakika sonra da, Haci Eyüp hanının ikinci katında, cemi- “yetin toplantı salonunda bulunuyor. dük. Salonun bir köşesinde avukat Müsyü (Leon) oturuyor, haklı bir Bürür ve azametle gülümsiyerek bi. ze bakıyordu. Cemiyetin idare mec- Tisi azasından İstanbul rıhtımı ham-| Mallar başısı Ahmet, ve Hasir iske | desi hammalları kesedarı Rüstem a. Galar da, ayrı ayrı boynumuza sarı-| İyor, bizi öpüp kokluyorlardı. Hali- zi hiç sormayın, sevindiğimizi bi.. Je anlıyamamış, şaşırıp kalmıştık. Biz böyle afal afal etrafımıza bakı: zürken, Salih rels Müsyü Leomun yu. Bina yaşlaşmış koynundan çıkardığı Hiskin bir zarfı mananın Üzerine fik, Tatmıştı. Ve K Liralıkları Töçukler, kulak verin bana a Mi gü Elkin görümmeyin #a Areliyen kanmlaki golinler gardiyanlar sizin Mustafa paşa di- vanı harbine verildiğinizi biliyorlar İşi bu şekle sokuncaya kadar göbe iğim çatlamıştır. Haydi hoşça kalın. Bir daha böyle ters türs işler e te yakanızı yine kaptırmayın. Demiş, ayrı ayrı ellerimizi sık- mıştı. Bir iş adamı gürürile, yalnız| cüzdanını değil, göğsünü de gişire) #işire odadan çıkmıştı. Salih reisin yaptığı bu fedakür- hık karşısında söyliyecek söz bula- Mmamıştık. Bu öz yüreklilik karşısın da sanki donmüştuk. Fakat yürek- lerimizi minnet ile doldurmuştuk. Reis, başçavuş Kadrinin vaziye- tini de düşünmüş, onu maddi yar dımları ile de sevindirerek bir kaç gün sonra Samsuna göndermişti. Aradan on beş gün geçmişti. Sin diğimiz kovuklar, kurgunlu medrese | hülereleri bize yine dar gelmeğe bas- Jamış, içimizde meydana atılmak ar-| zuları uyanmıştı. Pakat tutacağımız iş hususunda Hoca Bekirle bir türlü anlaşamıyor, uyuşamıyorduk. - Ben, artık dillenip damgalandığımız içi | İstanbulda - barınabileceğimizi şür heli görüyor, bir hafta, on gün son ra Samsuna gidip Topal Osman müf| Tezelerinden / birine katılmayı ileri sürüyordum. O da — Hayır, diyordu. Ahdimi yeri- 'ne getirmeyince şuradan şuraya kı- mıldamam. Ahdi ne miydi dediniz, sevgi dinleyicilerim? Söyliyeyim. Sığındı- ğimiz Fatihin kurgunlu medresesi: ne, eksik olmasın, eş dost sık sık ge- liyor ve gözlüyorlardı. Bizi birgün Hemşinli Nuriyi ziyarete gelen Hem. | sinli Mehmet, söz arasında, bizi Sir- kecide tutturan adamın Sait Molla olduğunu — ve bu havadisi de polis birinci şube taharri memurlarından Erzincanlı Şakirden duyduğunu söy leyivermişti. Doğru veya yanlış ol- ması ihtimali olan bu habere bizim Hoca Bekir inanmış, hemen abdest| alıp medresenin bahçesindeki dut a. #acının altında iki rekât namaz kıl- dıktan sonra, Sait Mollanın vücudu- u ortadan kaldırmağa and içmiş- ti. işte, anlaşamadığımız nokta ba ial. O, bir iman şeklinde kalbine yer-| deştirdiği bu arzuyu el birliğile yap- mak ve milleti bu şerir Mollanın şer| ve fesadından kurtardıktan sonra Anadoluya kaçmak istiyor, çok da irar. ediyordu. Bize nazaran çok genç olan, böyle kanlı sergüzeştlere| ilmak için çırpınan Hemginli Nuri de Hoca Bekire uymuş, ondan yana!| olmuştu. O da: — Ne ölacak ki, diyordu. Göste- rin bana bu molla dediğiniz adamı 've karışmayın işin ötesine. Ben, kan Gimizin de, milletin de intikamımı - hivereyim ondan. Gideriz bu işden #onra İstediğiniz yerlere, (Devamı var) TAKVİM 1939 Cumartesi Hiert : 18 Sefer 1358 KRuml126 Mart 1355 Kırlangıç fırtınası Değe aaati: 581 Öğle : 1216 — İkindi » 15,56 Akşamı 1841 — Yatı ı 2015 İmsak 1546 YENİSAR K Belediye; otobüs İşi için 1 milyon Lira Harcayacak Bu münasebetle yarım milyon Ulralık bir. selâ- hiyet İstanbul belediyesi otobüs işlet-| me inttiyazını bizzat kullanmak kı verdikten sonra komisyon İ memür. ettiğini yazmıştık. Beledi. 'ye reisi muavini Lütfi Aksoyun ri- yaseti altındaki bu komisyon otobüs| isine gayet ince bir tedkike tabi tut muş ve bu husustaki hazırladıığ ra- porun tanzimi — birkaç güne kadar| İ tamamlanacak — ve rapor riyasetel tevdi olunacaktır. Haber aldığımıza göre Istanbul belediyesi otobüs işi | için bir milyon — lira sarfedecektir. Fakat paranın sarfı için evvelâ hir meclisinden salâhiyet almak zım gelmektedir. — Esasen meclisde| evvelce — alınmış 500,000 liralık bir| #alühiyet — olduğundan gimdi daha| 500000 tiralık bir salâhiyet almak Tüzmgelmektedir. Komisyon raporunu hazırlarketı İstanbul Belediyesine otobüs satmak | için müracant eden ve mikdarı otu-| | zu tecavüz eden firmaların teklitle-| | Fini de uzun bir tedkikten geçirmis- | tir. | — Zstanbul için tesbit edilen otobüs| | tobüsü derhal almak için lâzimgelea| mikdarı 200 dır. Belediye bu 200 -| tobüsü derhal almak için lâzımgelen paraya sahip olmadığından otobüs-| leri yavaş yavaş çoğaltacaktır. İik alınacak otobüs mikdarı 30 dır. Otobüsleri idare edecek göför ih- tiyacını önlemek için tatbikata baş-| lar başlamaz, derhal bir göför kur.| Su ihdas olunacaktır. — Hazırlanan| projede lüzümlu olan tamir atölye leri ve garağların mikdarı da teabit| olunmuştur. İstanbul belediyesinin| | salühiyettar bir rüknü otobüs mer| | selesinin 1999 senesi içinde muhak| kak hallolacağını temin etmiştir! | | zarını Antrepolardaki | Hırsızlık | Tahkikatı Bitti | Hâdisede bazı gümrük memurlarının da rolü 'ar mı? Denizbankın bir iki numaralı bir- etrafındaki - tahkikat neticelenmiş- tir. Dilber zade müessesesinin İngil- teredeki/ bir fabrikadan hususi su- rette getirterek monopolu kendisine ait bulunan / piramit — mendille- rinin bir takım eşhas elinde düzine- | #inin esas fiatinden bir iki lira dü- | #ük bir fiatle satıldığından meyda. 'na çıkan hâdisede gümrük ve mu- | hafaza, Emniyet ve Denizbank üç | | cepheden tahkikata devam etmekte | idi, ! Emniyet/ teşkilâtı depodan çah- | 'nan malların sariklerini yakalıyarak | satılan yerleri de tamamen meydanı, çıkarmıştır. Diğer taraftan devam eden tah- kikat neticesinde bu işte bazı güm- rük memurlarının da parmağı oldu. Hu anlaşılmış bulunduğundan bura- daki tahkikat derinleştirilmektedir. Mes'uller hakkında kanuni taki- bat yapılacaktır. | İAAARARAARAAAAnannanAnAAnAA MAARİFTE | Misafir talebeler gittiler| Bidkeç. “giöodeoleri gehrlmide bulaman — Yüşcdlavyanın - malmeri mektebi “telebeninden bir grup dün suat onda Galeta rihtiminden hare-| ket eden vaparla memleketlerine av. | det etmişlerdir. | üsefir telebe dün gitmeden ev vel Sleymeniyedeki” Hiimer Sinan türtesini ve Öniversiteyi ziyeret et. Bşlerdir, Kimya talebelerinin ziyareti Kimya Pakttesi “ talebelerin-| den bir grup dün (Popkapı sarayır Bi siyaret etmişlerdir. | AY A Okuyucularımız Diyorklı Biganın umumi Halâ derdi “Çok kalabalık kaza merkezi o dan Bigada bir adet umuml halâ yardır. Bu halk eski tarzda yapıl- mış ve içinde teşkiltii su dahi bu. Tunduğu halde muslukların bozuk ve bakımsızlığı yüzünden çok vakit Susüz kalır. Kapıları kırılmış, dü- yarları pislikten görülmez bir hale gelmiştir ve kalın örümcek yığın- ları halâda insanın başına düşmek- tedir. Sokak lâmbalarına bağlı bulu- nan halânın elektrik lâmbası da ak- #am ezanından bir saat sonra yan- makta olduğundan karanlıkta kal diği akşamın ilk saatleri esnasınd halâya giren köylü ve kasabe karanlıkta kibrit yakmak mecbu- riyetindedirler. Ayni zamanda bir kilometre uzunluğunda olup çok- kalabalık bulunan ve bilhasaa (80) bin nüfusu bulnan köylülerimiz de pazar günü kasabaya geldiklerinde bu ufak olan umum! halâ ihtiyaca Kayri kâfi gelmektedir. Meselâ ben köyümden geldiğimde umumi hal- da pislikten, susuzluktan, ihtiyaca Bayri kâfi geldiği için nöbet bekle- Mekten çekindiğim ve bıktığım için hanlara gidiyorum ve köyümürde- ki halâ Biganın halâsından daha te mizdir. Vaziyet böyle olduğu halde ma- alesef sayın belediyeciler ve saygı değer. belediye tabibi bu ve buna Denzer - kasabanın bir çok sıhhi dertlerini göremiyorlar. Nazarı dik katlerinin celbini dilerim. Biga, Demetoka nahiyesi h: kından H. Ferah Yeni Sabalı — Bigalı okuyucu- muzun yukarki şikâyeti çok şaya- u dikkattir. Kalabalık bir kasaba halkını tek ve hem iya gitmeğe mecbur. etmek, ne temizlik, ne sıhhat ve ne de belediyecilikle kabili telittir. a. lakadarların ehemmiyetle Gikkatini celbederiz. Belediye Makine Şulıesi_[d_ımiıriı deşik ambarlarında yapılan harazlık| Muhakeme edilmek üzere 1 .nci Cezaya verildi Belediye makine şubesi müdürü B. Nüsret hakkında yapılmakta olan | tahkikatın bittiğini yazmıştık. Bu husustaki dozya müddeinmu- milik tarafından mahkemeye veril- | miştir. B. Nusretin muhakemesine As- diye birinci ceza mahkemesinde ba-| kılacaktır. | Mümsileyh, belediyeye aid ben: zinleri — husüst surette istimalder maznundur!. Şehiryclisi Dünkü içtimada neler görüşüldü | Tatanbul Şehir Meclisi dün öğle- den sonra toplanarak rüznamedeki İaleri görüşmüştür. Rümmamede mercuk Betanli bi dediyesi - Sular idaresi 1886 sencel müsfiyel - raporu ve bilinçomu tod kik ve hesap Becümenine ve hamam. | fiatı hakkındaki teklif bütçe encümenine havale olunmuştur. Dahiliye Vekâleti tarafından d #iştirilmesi talep olunan — Istanbul. daki dört çiftliğin isimleri hakkın. | aki teklif kabul olunmuştur. Yeni- kabul olunan şekle göre eskiKotra manya, Papas köy, Pandepinçya ve | Kapanarya: çiftlikleri sıra ile Res-| ne, Güneşli, — Uğurlu ve Kutlular -| #imlerini almışlardır. Bundan sor İ Şehir meclisi önümüzdeki toplanmak üzere dağılmıştır. Bir Hırsız Dayaktan mı Öldürülmüş? Ağırcezada şayanıdikkat) bir muhakemeye başlandı. Ağır ceza mahkemesi, dün Siliv- ride cereyan etimiş bayanı dikkat bir| hâdisenin muhakemesine başlamış. tır: İddiaya — göre Silivride karakol kumandanı Mustafa çavuş ile bekçi) Tbrahim - ve bekçi Yusuf, Ramazan isminde — bir adamı döverek öldür- müşlerdir Bunlar; ayrıca, Ramazanın kar- deşi Saidi de fena halde dövmüşler dir!, Dünkü muhakemede maznunlar, vakayı gu şekilde anlatmışlardır: —| (— Yakup isminde birinin çadı- rından bir gün bir tabanca çalındığı karakola şikâyet olundu!. Bir kaç kişi Ramazanla Saidin, mevzuubahis çadır civarından geç tiklerini gördüklerini söylediler. Ker | dilerini yakaladık. Karakola getir dik. Cürümlerini itiraf ettiler. Ve ta. bancayı, Vitali — izminde birine sat tıklarını söylediler!.. Mahkeme baş: âtibi Pertev kefil oldu. Vitaliyi Taktık. Ramazan o gece karakolda. kaldı. Ertesi — sabah kendiliğinder. karakoldan kaçmış!.. Yoksa katiyen dövmedik-..) Bundan sonra dinlenen şahitler den bir tanesi şu şayanı dikkat ifa- dede bulunmuştur: (— Karakolun nezarethanesinde Ramazanla — kardeşi Saidi gördük. Ramazanın yüzü şişmişti!. Hasta idi Kardeşine: (— Ben bu gece burada kalırsam beni öldürürler!..) diyor- du, Mahkeme; diğer bazı şahitlerin için talik olunmuştur!, Belediyede Teftişler İktisat müdürlüğü dosy: ları tetkik o.Unuyor Mülkiye müfett leri, belediyede Ki tedkiklerine - devam etmektedir. ler, Müfettişler şimdiden mesailerini İstanbul - belediyesi Iktisat müdür. Jağü dosyaları üzerinde teksif etmiş| lerdir. Müfettişler bilhassa ekmek meseleleri üzerinde meşgul olmak- tadırlar-. BELEDİYEDİ Masraf bütçesi tamamlandı İstanbul - belediyesi daimı encüi- meni 1989 senesi — masarif bütçesi Üzerindeki tedkikatını tamamlamış- tır. Bütçe salı günü Şehir Meclisine| sevkolunacaktır. Belediye; Yaşilaya yardım edemiyor! Yeşil ay Kurumu istanbul bele- diyesine müracaat ederek yardım is- temiştir. fstanbul belediyesi yardım faslında mevcut tahsisat bittiğinden bu müracnat 'af olunamıyacağını| bildirilmiştir. Yeni çöp kutuları ağlam değil! İstanbul — belediyesi tarafından tramvay dürak — yerlerine konulanı 60 çöp kutusunun yeri iyi tesbit e- dilememsi — yüzünden sallandıkları| görülmüştür. Kutular sökülerek tek- rar yerleştirilecektir. Ayni zamar 'da daha 30 tane çöp kutusu hazı Tanmı e yerlerine k İran Veliahdına düğün hediyesi iran vellahdi ile — Müsir krahi FParukun hemşirei Prenate Nüriye- nin düğünleri ünasebeti Je Reisi-| ür İsmet İnönü ken: dü-) Şün hediyesi olarak gayet kiymet- tar altın bir tuvalet takımı takdim | edecektir. Bu hediyeyi Tahrana gi- ik olan — heyetimiz beraberinde götürecektir. dec İtaiyanın Adiryatiktaki siyaseti ve Arnavutlak Üzerindeki emalleri H P iyeete Almanya. nin, değişmez arkadaşı olduğunu kati lisanla söyliyen İtal. yanın bir #ki gündenberi Adirya- tizin şark sahilinde bulunan Ar- navutluğa asker hraç ederek aske- Ti bir vaziyet elde etmek istediği ileri sürülmektedir. - Faşizmin ik- tidar mevkline - gelmesindenberi Romanın, umumi mânada - olarak, şimale doğru derin surette giren ve şimal İtalyanın şark ve cenubu d Avrupasiyle iltisakını temin 'eden deniz parçasında yani Adir- yatikte faal bir siyaset takip tiği malümdur. Burası, hali hazır. da, İtalyanın lerinin en ziyade temerküz ettiği bir mıntakadır. Ve bu arada İtal. anların nazarları —gayri ihtiyarl arşı sahildeki Dalmaçya sahili rine ve bir taraftan da Arnavutluk Zaten İtalya tâ umumt harpten evvel, Balkanlarda, tâ Tuna hav. zasına kadar uzayacak ve himayesi altında bulunacak bir Sırp devleti tesis ettirerek büyük bir iktisadf blok ortaya çıkarmak emelinde i- di. Bugün de bunu daha değişik şekillerde tahakkuk ettirmek için Adiryatiğin karşı” sahillerindeki devletler nezdinde sıkı bir faal si- yaset takip etmek kendisini göste- ren bir hakikattir. Şimdiki halde Roma, Adiryati İi çok kolaylıkla kapatabilir. Fil- hakika 73 kilometre genişliğinde olan bu deniz kolun, sahillerde hâ- kim bir devlet tarafından kapatıl- ması zor bir iş değildir. Bunu temin zımnında, İtalya Adiryati- #in'garb sahiline malik olduğu gi- bi Arnavutluğun önündeki Saseno adasiyle de şark sahilinde kuvvetli bir istinad noktasını elinde — tut» maktadır. Bu cebebten İtalya, aik — do- nanmasiyle Otrant bogazını her zaman Yugoslavlara karşı kapa - mak mevkündedir. Hele Arnavut. luğa filen çıkıp da Balkan yarım adasında Yunanistan ve Yugoslay- ya ile komşu olunca Roma » Ber- esaslı bir kazanç elde etmiş oluyor. — Bu suretle Yugos- lavya, şimalden, Alman nüfuzuna giren - Macaristan, — Avusturyaya sahib olan Almanya, ve şimali gar- biye de doğrudan Fiyoma ve Trise 'te- tarafındaki hududlarla ve şime di de Arnavutluğa duhul halinde İtalya ile çevrilerek — mahsur bir vaziyette kalacaktır ve kalmıştır da. » İtalya, böyle bir çenber altına alınarak siyasi bir takibe maruz kalmağa asla müsamaha etmiye. ceğini söylerken - Berlin - Roma mihveri, Yugoslavyayı bu şekle sokmak için / uğraşmaktadır. Bu siyaset için de Arnavutluk İtalya için dayanması lâzım - gelen bir zoktadır. Bu süretle Balkanlardaki Tüna havzası ve İtalyan — siyaseti, Yugoslavyaya — müteveccih siyaset ile birleşiyor. Son hâdiselerle şi. mal ve şimali garbi ve deniz yolu da kapanan Yugoslavyanın etrae fındaki çenber, Arnavutluğun da filen İtalyanların eline — geçmesi halinde, tamamiyle —mahsur bir hal alacaktır. Roma, Arnavutlukta — şimdiye kadar tesir siyaseti ile idare yolüe nu tutmuştur. Arnavutluk bugün ezcümle, askeri bir nokta ve bir de iktisadi surelte istismar edilecek bir toprak parçası mahiyetini hae izdir. İtalya, 22 teşrinisani 1827 b kinci Tirana muahedesi ile, Arna» vutluğun ordusuna, petrol kuyula. rna, velhasıl iktlsadi hayata hâ- kim olmuştu. Fakat ne de olsa bu gizli nü- fuz her hangi bir ihtilâf vukuunda ortadan kalkabilir. Bu sebebten İtalya — şimdiden oralarda fnal bir alyaset takip'ete meğe ve Adiryatiğin diğer sahille ne ayak basmağa temaytil ediyor. Sevini meyiniz. okşayınız fakat öpe