26 Mart 1939 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2

26 Mart 1939 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ İ A ğh;;i::i Ölüme Değil 'Düğüne Gidixorduk! Bütün Çehreleri Sevinç Bürümüş, Gözlerden İntikam Fışkırıyordu. Tümact denizin derinliklerinde. Atesie bombaları Hiç unutamam ba 'anı. Sanki ölüme değil düğüne gidi- Yorduk. Bütün çehreleri bir sevinç. kızartısı bürümüştü. Gözler, suları yararak bir canavar hırs ve hışmı ile bize doğru ilerliyen torpitoya di- kilmişti. Yaş, değil sevgili dinleyici- derim, istihzalı bir intikam atesi (1 Gerç 0: bek” — yolları — ü- zerinde Sayılamazdık. Fakat, icabın- da bir eğder hizile, bayağı uçar gibi yol aldıklarını bildiğimiz ve çok de falar gördüğümüz bu gemilerin, bir an içinde yol değiştirerek, üzerimize Çullanmaları ihtimali de içimizi ya. kıyordu. Biraz daha tedbirli davran mayı düşündüm. Motörlere sahile| doğru dümen kırdırtüm ve makine- hayatımda gözlerden. Baştakileri kı- dere tam yol verdirdim. Maksadım, | kırıyordu gözle bir tehlike vukuunda, torpitoların | ça toplamış, kenar küpeştelere ba- bize yetişmelerinden evvel karayı| sarak motörün orla yerine geçmiş. tutmaktı. tim. Sağ elimdeki bambayı ateşleyip Bir çeyrek saat kadar da bu va- iyette yol aldık. Torpitolar kara Gümanlarını - sevurüyor, - yollarına Gevam ediyorlardı. Ve tabii aramız- daki mesafe biraz daha açılmış ve| biz selâmete biraz daha yaklaşmış. fık, Alaylılı Ali kaptan sokulduğu. anuz sahili o esnada tanımış ve elile) “kara tarafını göstererek bize doğru dönmüş ve bağırmıştı. — Ölen Halil, selümeti bulduk. Büğütlüsert ile Pınarbaşı arasında- iyız. Ağıza iki saatçik yolumuz kaldı. 'Düşman torpitoları, bu selâmet haberini sanki almış, sevincimizi an j lamıştı. Ali kaptanın bağırıp karaya " Goğru başını çevirmesile, torpitolar- dan birinin ansızın, geniş bir kavs Çizerek üzerimize doğrulması bir ol muştu. Hepimizde bet beniz atmıştı. | Yüreklerimiz çarpınmağa başlamış- 'tı. Makinistler motörlerine son sü- ati vermişlerdi. Tekneler de vücu- dumuz gibi sarsılıyordu. Sahil ile a- ramızda üç mil, torpito ile de ferah ferah beğ mil vardı. Yüzbaşı Galip 've mülâzim Ibrahim beyler yanıma gelmişler. Beraberlerinde götürdük- deri dört makineli tüfekten ikisini hazırlayıp, torpitoya ateş açmayı teklif etmişlerdi. Ben bunu uygun Bulmuyor, bizi top ateşi ile batırma- harı ihtimalini ileri sürüyordum. Fa- kat mülâzim ibrahim bey bana kı zayor, bağırıyordu: | — Bu kadar silâh ve cephaneyi | elimizle düşmana m teslim edece. #iz. Atarsa atsın. Hep batalım, bo: Şulalım, tek yükümüzü vermiyelim bunlara. Bu arslan yürekli ve döğüşmeğe hevesli mülâzimi zorla yatıştırdım, | yanımda duran el bombalarını gös. terdim ve: , — Evlit, tasalanma hele sen. Bun cağızlarla motörlerimizi batırmak, yükümüzle birlikte denize gömül mek her saniye elimizde. — Marifet bunları denize batırmak değil, yer- lerine yetiştirmek ve düşmanların bağrında patlatmaktır. Daha kurt kuş ümidi var yüreğimde. Eğer icap | ederse, ben sana danışmadan işimi | görür ve bep birlikte gömülürüz bu kara ve kahpe sulara. Şaşırtma bizi| 've güçleştirme işimizi. | dedim. Sözlerim ve yüzbaşı Ga- p beyin de kıymetli yardımı bu kük Teyen arslanı susturmuştu. Fakat, yerinde duramıyor, kafeste kalmış| bir arslan gibi atılmak için kıvranı- 'yor ve homurdanıyordu. Torpitolar. İa aramızda / üç millik bir mesafe kalmıştı. Artık tehlike muhakkakt.ı Kararımı vermiştim. Aramızda bir mil kalınca bombaları — ateşliyecek, bep birlikte suya dalıp ebediyer necektik. Kahraman kaptanlar, he le © yılmaz makinistler sanki birer, teş kesilmişlerdi. Bir aahile, bir de forpitoya göz atıyor, — hıralarından | dudaklarını kemiriyorlardı. - Artık | bütün Ümitler mahvolmuştu. Ara- mizdaki — mesafe - bir mile inmişti. Torpitonun canavar düdüğü Dur. emrini bile vermişti. O anda, sağım. da düran ufak bir müm sandığının içindeki bombalar ilişmişti gözleri. e. Elimi uzatırken on metre kadar | ağımda ilerliyen Alaylıhıya bağır. arasında bir aralık araştırmak üze re eğilmiştim. Birden gözüm denize| kaydı. Sanki dünyalar benim olmuş- tu. Yüreğim sevinçle dolmuştu. Doğ Tuldum ve avazım çıktığı kadar hay- kırdım; — Müjde arkadaşlar, kurtulduk. Ali, koy bombaları yerine. 'Ölüme hazırlanan yüzbaşı Galip ve mülâzim fbrahim beyler şaşırmış. dardı. Belki de benim çıldırdığımı #anmışlar, kimbilir, o anda belki de bana acımışlardı. Fakat açıkgöz kap tanlar anlamışlardı. Bulunduğumuz noktada deniz birden sığlaşmıştı. bir metre bile derinlik yoktu. Motör- lerin verdiği son hızla ilerliyorduk. İlerledik, motörleri baştan kara et tik. Sevinç fışkıran gözlerimizi iki mil açıkta çabalıyan torpitoya dik- miştik. ilerliyen torpito, pek iyi bilemedik- deri anlaşılan bu suda, ansızın baş- tan oturmuştu. Bütün hizile maki neleri geri hareket için işletiyorlar. fakat bir türlü, kumluğa sapla: başı kurtarıp çekemiyorlardı. Orta. hik kararmıştı. Biz de kolları, bacak. Jarı sıvamığ, motörleri boşaltmağa başlamıştık. Tam gece yarısna ka- dar, düşman ftorpitosile - karşılıklı galışmıştık. Baştan kara eder etmez, bir ok. Ali, gece yarısı ipsiz Recebin adanı- ları, ve buldurduğu hayvanlarla bu. dunduğumuz yere varmıştı. Şimdi t- gin zevkli ve eğlenceli tarafı basle mıştı. Bütün hayvanlar. yüklenmiş ve çok uzun bir katar meydana gel. mişti. Kafile hareket ederken heye- canlanan köylüler hep bir ağızdan bağrışıyorlardı. — Yaşasın Türklük, var olsun Mustafa Kemal. Civarımızda hirçin - ve uğultulu, akisler yapan bu feryat, hâlâ kend ni kurtarmağa uğraşan düşman tor- pitosundan da duyulmuştu. Kimbi- Tir, belidi de onları korkutmuştu. An-| sızın yakıp / üzerimize çevirdikleri projektörle bulunduğumuz yeri gün düze çevirmişlerdi. Yavuz Türklü- #ün, bir avuç Türkün oracıkta gös- terdiği varlığı, yarattığı harikayı görmüşler ve fakat gözlerini kam taran bu gerçekten görülmeğe değer Manzarayı uzun müddet seyretme #e tahammül edememişler ve pro- İektörlerini hemen söndürmüşlerdi. Gece yarısından biraz sonra, ge. len diğer bir torpito arkadaşını kur. tarmış, ikisi de © sularda durmuya- Tak İstanbul tarafına yollanmışlar. dı. Biz de o gece sabaha karşı bi duğümüz yerden ayrılmış, Ereğli Goğrulmuştuk. On iki gün sonra i. tanbula dönmüştük. Hopalı, Mipav: Tili ve diğer arkadaşlarla buluşmuz, düşmanları da çok telâşli ve meşgul bulmuştuk. Galatada Tstavropulos hanındaki/ Bizli düşman teşkiltı yine ayaklan- anıştı. Teşkilâtın Cemal, Ekrem, Fet| tah gibi sıyırıkları ve Fevzi, Muzaf. fer, Cemil gibi soysuzları ve Dirnat, Panayot gibi nankörleri Yağkapa- aında pusuya yatmışlar, Mavnacılar Cemiyetine karşı cephe tutmuşlardı. Sebebi gu di — (Devamı var) — Ali kaptan. Hadi oğlum. Se- hırakmak üzere cephane sandıklarıgalata poslahanesi vez-i |Muallim Mektebi Kimbilir saatte kaç mil süratle | heyeti, |Yeni bir çocuk bahçesi gibi fırlıyarak yola düşen — Alaplılı| Feshane, Hereke, Bün; istihsali son yıllarda büyük bir inkişafla ilerliyor Şehrin imarında Evkaf idareside Yardım Edecek Bu hususta esaslı bir program hazırlanması kararlaştırıldı İstanbulun. imarı işinde; “Ev kaf" idaresinin de Belediye ile teş tiki mesai ederek bu hususta fa- aliyette bulunması muvafık görül kaf idaresi; bilhassa; Beledi. Okuyucularımız. Diyor ki : Bir vatandaşımızın teşekkürü Bundan iki ay evvel Bulgaris- tandaki akrabalarımdan altı nü- faslu bir nilenin kendi arzulariy- le buraya yani Türkiyeye gelmek 've Türkiye Cumhuriyetinde ta- vattun etmek arzu ettiklerinden tavassutuma bendenizin buraca yenin istimlâk etiiği aahatarda ge- müraenatla rica etmişlerdi. Ber iz mikyanta aa satın alacak “ve) deniz de bu silenin talelerini is'at buralarda bazı binalar yaptıracak-| için hemen re'sen ir istida ile he & R riciye Vekâletimize müracaat et- Bkat idaresi de bu hususta bir| miştim. Pek yakın bir zamanda k Bu programın hazırlanmasına| dün mezkür Vekületten yine doğ- Yalada başlamlaçaktır. Fidan. doğruya namâcizaneme bir mektupla mezkür ailenin “Ha- Kiciye Vekületince müsaade edil diği ve keyfiyetin Filibe konsolo- sumuza bildirildiği,, beyan edili- yordu. İşte hükümeti Cumhuriş mizin kısa bir zamanda benim gi- Bi âciz bir ferdin müracaatına müvafakat ile beraber ayrıca bir mektup ile bendenize bildirmesi gerek şahsım namına, gerekse ha- Hapishanede de Rahat Durmuyorlar! nedarının katillerinin yeni bir marifeti ! Galata / postahanesi — veznedari| kiki münasiyle bir. Cumhuriyet Hiüseyin Hüzüyü öldüren Abdullah| prencüb ve adaletine uygun ve bir 've Maksut hapishanede oturdukları ç çandaşın da hakikt duygusuna böcrenin camlarını — kırdıkları için| dün asliye 2 inci cezada duruşmaları yapılmıştır. Mahkeme karar vermek Üzere 29 nisana kaldı. tereüamn olan işbu âlicenabane 've müşfikâne muameleden dolayı fimizin alenen arz ve - iblâğım mühterem gazetenizden rica ey- kasabastda Şehrimizde yeni bir. llm yavası kurulacak İstanbulda yeni bir muallim mektebi açılması Maarif Vekâle-| tince kararlaştırılmıştır. — Mektep) Yıldızda Balmumcu çiftliğine ai bir binada açılacaktır. Nafia Fen binada yapılacak- tadilât| için proje hazırlamaktadır. Gele-i cek ders yılı başında mektep açıl- miş olacaktır. Kenan Tahir Göktürk YENİ SABAH — Refik Say- dam hükümetinin; tekmil vatan- daşlarımızın bütün dertleriyle na- l büyük bir dikkat alüâkadar olduğuna küçük bir mi- #al teşkil eden yukarıki mektu- bu seve seve dercediyoruz. Hapishane Nihnyeı_Yıjgauak! Dünde bazı mahkümlar MÜTEFERRİK : yapılıyor Şehir meelisinin son içtima dev resinde yapılmasına karar verilen Beşiktaşta Vişnezade mahallı deki yeni “çocuk bahçesi” nin bir 'an evvel inşası için harekete geçil- miştir. dır. Bu münasebetle 80 kadar mah. Yünlü Dokuma Kumaş İmalâtımız Artıyor 'an ve Merinos fabrikaları Devlet işlerinin mürakabesi için kabul edilmiş olan kanun hükümleri- /| metro iken 1937 de 517,587 metro- ne uygun olarak (Sümerbank birle- | ya yükselmiştir. Aynı gik yün ipliği ve dokuma fabrikaları| iptiklik imalâtı da 1936 da S10r, Mücssesesi) firması altında birleş | 1987 de 9260 tirilmiş olan Feshane, Hereke, | 11 ayında 55,526 kiloya çıkmıştır. 've Merinos yünlü fabrikala | Fabrikanın yerli yapağı yalktında, son yıllarda çok hizlı bir inkişaf kaydedilmiştir. Bunlardan ilk üçü eskiden ku- rulmuş fabrikalardır. Sümerbank' in idaresine geçtikten sonra noksan ları ikmal edilerek modern usuller- le işletilmiye başlıyan bu fabrikala- Tin randmanları seneden seneye| aşikâr bir inkişafla yükselmekten geri durmamıştır. Feshane fabrikasının 1935 se- nesindeki kumaş / imalâtı - yekünu| 766651 metre idi. Bu imalât 1936 senesinde 843,118 metroya, 1987 de 944,442 metroya çıkmış ve 1988 se- nesinin yalnız ilk 11 ayında imalât yekünu LOKLOL7 metro - olmuştur. Aymı fabrikanın yerli yapağı istih- Tüki imalât seyrine muvazi bir artıs kaydederek 1936 da 532160 kilo- dan 1987 de 779,S47 kiloy de SL747 kilodur. Yabancı yün is- tihlâki ise 1936 da 6000. 26,796, 1988 de 39,361 kilodur. Ya- talebini kazşılamaya matuf mesai. inin neticesi olmuştur. olan kumaş imali metroya - çıkarmıştır. metro olduğuna rakamın da aşılmış olduğu muhak. “kak addedilebilir. hede edilen bu dikkate değer artaş. çıkmış| tar fabrikalar mamülâtının piyasada ve 1988 ilk 11 ayında 752827 kiloyu | karşılaştığı reğbel . Kazaç Datada bulmuştur. C | teknik ve teşkilâtının devamlı su- Hereke fabrikası imalâtının tak. bettiği terakki seyri de daha az mem| nuniyet vericiği değildir. 1986 da bu rette terakkisi bakımından da tak. dirle karşılanması lâzım gelen bir ehemmiyet: arzetmektedir. unutulmaz minnettarlık ve ubudiye-İ yazifeye mi tayin edilecek |Tekirdağına gönderildiler Hapishane binasının yıkılmasına yakında başlanacağı anlaşılmakta- küm iki posta halinde Tekirdağına Gönderilmiştir. fabrikamızın imalât yekünu 4204434 fabrikanın do iken 1988 in ilk istihlâki 1896 da$1,569, 1987 de 19,406, 1938 | aygün olarak bir anlaşma hazır -| 1887 de| yarin bancı yün (kamgarn) istihlâkindeki bu artış fabrikanın daha iyi evsafta kumaş imâli hususundaki piyasanın Bünyan'daki küçük yünlü doku- mma fabrikası. 1986 da 49,117 metro 1937 de 72,842 1988 in ik 10 ayındaki imalât yekünu 67,152 | #öre 1938 de bu Sümerbank'ın idaresindeki yün- M fabrikalarının imalâttida — müşa Bahçekapıdaki Yangın Faciaları Tahkikatı İki hâdiseye alt adli tahkikat ne safhada? Bahçekapuda (Atabek) mağı za ve hanında vukua gelen birinei| yangın faciası tahkikatını tekem- mül etmek üzeredir. Bu hususta| hazırlanan tahkikat evrakı yakın- da alâkadar makama verilecektir. Söylendiğine göre bu hâdisede| kati bir mes'üliyet görülememiştir. Yangının kazaen vukua geldiği e- ças itibarivle kabul olunmakta - âr. Ö Şimdi; bu kazanın bir “tedbir- #izlik” yözünden hâdis olup olma- dığ üzerinde durulmaktadır. Diğer taraftan yine Bahçekapı-| da “Hasan deposu” ndan çıkan (-| kinci yangın faciası tahkikatı da| henüz birinci safhasında bulun maktadır. Enkazı tamamiyle kaldırıldığı takdirde yarın hâdise mahallinde| yeni bir keşif yapılacaktır. Ünirrerste Rektörü B. Cemli Bilsei başka bir Üniversite Rektörü Cemil Bil-| ifeye selin yeni ve mühim - bir va tayin edileceği rivayet olunmak- tadır. Bu takdirde İstanbul Üniversite- Si Rektörlüğüne Sıhhiye Vekâleti müsteşarı mebus Dr. Hisa- a ayni k sabik. vetle söylenmektedir. Bu arada Ede-| biyat Fakültesi profesörlüklerinden birine Yüksek — Malllim mektebi müdürü ve Parti İstanbul idare a. zasından B. Hamidin tayin edilece. #i söylenmekter VILAYETTE Vilâyet konağının tamiri Bir zamandanberi devam eden vilyet konağının tamiri bitirilmek dizeredir. Binanın içinde yapılan ta. mirat tamamlanımıştır. Şimdi diş kızmının sıva ve boya işile uğraşıl maktadır. Jândarmaların yeni kıyateti Jandarma Umum Kumandanlığı Ş Ber y laranle B | bul etmiştir. Yeni kıyafet polislerin- kine benziyecek, palaska ve taban: calı olacaktır. Bu hu gelmiştir. DENİZLERDE : a alâkadarlara emir Almanlar tazminat vermeği kabul ettiler Almanyada yaptırılan vapurla. rımız halkından Almanlarla Deniz! bank arasındaki müzakereler bit- Mmiştir. İki tarafın menfaatlerine| danmıştır. Almanlar vapurlarda. ki tadilâttan başka, —mukavelesi feshedilen üç büyük vapur için de) minat vermeği kabul etmişler- TAKVİ M 26 Mart 1939 PAZAR Hlert : $ Sefer 1358 Raml: 13 Mart 1355 Çaylak fırtınası Değu santi: 5,52 Öğle —1 1220 — İkiadi 1 15,50 Akşamı 1828 — Yatıı ı 19,59 İaasak 1410 Almanyanın yeni iktısadi kazançları erkezi / Avfüpadaki vahim balranin yavaş Yavaş 61 tadan kalktığını ve yakın bir harp ntimalirin azakdığını görteren bi Şük bir emmare Kamanya ile Alma: Ş arasındaki iktasadi konuşmaların Bir netlceye bağlanmasıdır. Müntemleki topraklarım bir tür- M ellerine geçiremiyen — Almanlar arka doğra harekete iptidarı orta Ça çikararak civarımdaki memleket- denrde İlk maddeler dtiyacısı, zahire hasasundaki aramalarını tatmin e- decek bir siyanet takibine başlanmş. bardı. Çekoslovakyayı ihak ile bilhas. #a sanayi, yani ihracat sanayll, or- mancılık ve madencilik bakımından mühim istifadeler temin eden Al- Mmanya, petrol ve hababat cihetinden 'de Remanya ile yaptığı anlaşmalar vasıtasile b ihtiyaçlarını da kasmen de olsa karşılıyacak bir vaziyete gir- mek üzeredir. Çekoslovakyanın Almanlara ge. çen kasımlarının nüfas fazlalığı ve rkezi / olması racat üzel keşif bir sanay ve hele bu sanayi mücsses bulunması, - Romanya ile yapılan ticari anlaşmaya dikkat na- zarları celbetmektedir. Anlaşmadaki hüküümler tetkik e- dilince Romanyanın ziraat hususun- daki faaliyetini teksif edeceğini, - ral inldşafı modern üsüllerle temin yoluna gideceği, makineleştirileceği ve bunların Almaa piyasalarına kar- galikle mübadele hükümlerine tevfi kan arsedileceği görülmektedir. Di #er taraftan da Almanya, gerek ken disinin ve gerekse Çek toprakların. daki sanayi merkezlerinin mamulâ- tından bir kısmını ezcümle harp mal zeme. ve vasıtalarını / Romanyaya: Çereceği de müşahede edilmektedir. Romanyadaki sanayi meselesine gelince, ba sahada Almanların bi- Hassa petrol ve müştakantna ehem. miyet verdikleri, ve bunu teminen serbest mıntakalar ve limanlar vü cwde getirilmesile mütemmim bir ik- tizadi siyaset takibini karar altına aldıkları da kendini göstermektedir. ve Tuna havza- sandaki bu yeni vaziyetin tetkikinde n büyük kazançlar elde anarklık hububat ihracatını tazam- mnun ediyordu. Buna Remanyadan da yapılacak muazzam ihracat inzi- mam ederse Almanların bu cihetten endişeleri kalmamış olacaktır. Ayrıca Almanyaya civar Maca- Tistandan da Berlin büyük istifade- ler temin etmektedir. Macaristanın irai ihracatının hemen yazısını, bü- yük fiat farkları ile kendisi almak- tadır. Bu sebepten - Macaristanda 1988 eykilünde zer'edilen arazi Ç18 miktarında artmış ve 20 milyön'kea tal buğday 22,5 milvona baliğ olmuş Diğer taraftan Almanya, Yugo- Slavya ile de çok sıkı ticari münese- bette bulunmak yolunu tutmuştur. Yugoslavya / ticaretinin ihracatr dan Ş6 42 sini Almanya çekmekte. dir ve bilhassa Yugoslavyadaki bi kar, gümüş ve muhtelif madenlerde Almanlar sıkı bir rabıta tesisini ie temektedir. Bu hususta Alman . Yugoslar ti caretinin sıkı bir hal alması için de çalışılmaktadır. Bu münasebetle Al- manlar, / sanayidekt kuvvetleri, ve birleşen ananelerinden İstifade ede- zek civarındaki — komşu, mülletler Karşılıklı mübadele sistemine daya- marak ihtiyacı olduğu maddeleri larak, esas kuvvetini teşkil edem sa- mayi mamulâtını raç imkânını bu- Tacaklardır. Dr. Reşad SAGAY MAARİFTE Hukuk ve İktısat fakülte. leri talebelerinin tetkiki İstanbul Üniversitesi hukuk ve iktisat fakülteleri talebelerinden bir Erup dün öğleden sonra Paşabahçe- ye giderek gie ve cam fabrikasında tetkikat yapmışlardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: