Büyük Siyasi Anketimiz ŞEMİ K Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı N. Erim'in cevapları ”Milletin kendi kendini idare etmesi prensipinin memleketimizdeen iyi şeklinde nasıl tatbik edileceğini araştırmak lâzımdır.., irlükte olan Anayasa'da bunun teminatı eksiktir. Eğer tamam olsa idi, 1920 den “Şimdi yü yahut 1924 den bugüne Türkiye'de bir an dahi tek parti İdaresi kurulamamak Sunl C1 Cevabı : — Demokratik memlekot- derde partiler seçimlere az veya çok Sarih programla girerler, Bu prog- Fam müayyen bir maddenin veya bir çok maddelerin tahakkukuna müte- veccih olabilir. Keza partiler, seçim. den önce ilân eyledikleri bu kabil programları bir “yaşama/ devresi için tanzim ederler. Seçim bir partiye yalnız başına hü- Kümet kurabilecek bir. meclla ekse- riyeti sağlarsa (1045'de İngilterede olduğu gibi) programın ayneh tatbi. Ki için zemin hazırlanmış domektir. Bazan muayyen bir parti tek başına hükümet kuracak ekderiyet elde ede- mez (ki Fransa'da hemen datma du- vüm budür), 6 zaman iki veya daha #iyde partinin birlikte hükümet kur. maları icap eder, Bu takdirde, hiç biF parti kendi ilân eylediği programı eksiksiz veya katıkmız tatbik edemez. Kaldı ki, müayyen bir. partinin tek başına hükümet kurması veya prog- Tamını tam olarak gerçekleştirmesi takdirinde yeni devre için yapılacak geçimlerde, vatandaş / çokluğunun o partiye fazla oy vermiyeceği riyazi bir katiyetle söylenemez. Binaenaleyh Sual *0" nin ikinci pa Fagrafının başındaki “bu böyle oldu. Buna göre” anlayışına iştirak. edil. mez. Ayrıca, milletin dört senede bir hakem olması demek, bir umum! se- ğimden diğer umumlt seçime kadar, Millet meclislerinin mürakabe zaru- retini ortadan kaldıramaz. Bizim an: Şasa da BALM. 'nin hükümet Üzerin. Geki mürakabesini — bu bir yaşama devresi, yani dört sene için, tanzim eylemek istemiştir. Fakat kanaatim- ce, Anayasa'nın - bugünkü şeklinde, gesitli boşluklar vardır. Ana pren- sipler bakımından fazla eksik yoktur Bu prensipleri müessir kılacak mı Kanizma tamamlanmaya muhtaçtır. Büal C'de kastedilen hedef, dört dene müddetle hüktimet fstikrarı ku- Tarak, müayyen bir. programın ra- hatça tatbikine imkân vermek yolunu Bulmak ise; 6 zaman bunü şu süretle sağlamak kabildir: — Seçim sistemi. müayyen bir partiye B.M.M.'de mut- Tak çokluğu temin edecek tarzda ter bit olunur. Meselâ, tek milletvekili seçen seçim çevreleri usulü bünü sağ- Jamaktadır. Filhakika bu üsüle bağlı kalan İngiltere'de Avam Kamarasın- da ekseriya bir parti çokluk sağlı makta, bazan da iki parti birlikte hükümet kurmak zorunda kalmakta- dır. Bu usülün hükümet istikrarı ba- kamından faydası aşikâr olmakla be- yaber, nisbi temsil usulü lehinde öne sürülen mütalâalar da ihmal edile- mez. Esasen, tanzim edilecek bir plâ- man kanunlaştırılması da, kalkınma Hamlelerinde ve bunun plânında de- vamlılığı temin edebilir. Kanaatimce, memleketimiz için her geyden önce halledilmesi gereken me- sele millet iradesine dayanan — çok partil! siyas! rejimi sağlam bir temele oturtmak meselesidir. Bu mesele he- nüz halledilmemiştir. Bu sebepteri, temsil, meclis mürakabesi, meclise Karşı mesul hükümet,kuvvetler muva- zenesi gibi prensipler esası üzerinde Anayasa yeniden ele alınmalıdır. “Milletin kendi kendini idare etmesi” prensipinin memleketimizde en iyi geklinde nasıl tatbik edileceğini araş- tırmak lâzımdır. Şimdi yürürlükte o. dan Anayasada bunun “teminatı” ek- siktir. Eğer tamam olsa idi, 1920 den yahut 1924'den bugüne Türkiyede bir 'fan dahi tek parti İdaresi kurulama- Sual: € (A) ve (B) noktaları, bir teş- imll taahhütler de. #eçime Kiren bir parti bunla- v yapacağını ifade ederek ke. gimi kazanıraa, zaten & senezar. fında ve azami salâhiyet ölçükü lahilinde — bu işleri başarmaya lşacaktır. Ve dediklerinde Mfak olamaz yahut dedik- İ yanlış ve zararlı olduku devre sonunda gürülürse, âmme efkârı #alâhiyeti öndan. alarak diğerine verecektir. tatbiki. bak- mindan en güzel hükümleri ek- mi ve tam böyle bir memleke- din idaresine uygun değil mi- dirt Gerl bir memleketi ileri gö- türmek, ancak böyle global gö Tük, global tatbikat ve global sa- Jahiyetlerle kabil. olacağına gü ve, bu bakımdan da mevcut A- nayasa, en İyi bir vesika, sos yal akdin nefsülemre en uygun olan bir şekli dekil midir? Ve Müvazene meselesi 4 senede bir milletin hakem olması yolün. dan halledilmekte değli midir? Keza, böyle, geri bir memleketin 4 genelik/ şmll görüş, hamle ve hesaplaşmalar İle ilerlemesi an: cak mümkün olacağına, fakat bu idare tarzında, & senede bir Kati bir hakem rolünde bulun- mak İtibariyle, son söz millete düstüğüne güre, mevcut Anaya- 4a ile, milletin kendi kendini idare etmesi Prensipi, en geniş ölçüde tatbik edilmiş olacak değli midir? Yani halkın halk tarafın- dan halk için idaresi kastası, İşler A, B ve C degös- terllen ölçü ve füshata çıkınca, '€n tam bir şekilde yerini bul. muş olacak değil midir? Değkilse niçin değildir? Ve A, B. C de mütalâa edilen mesele: der birbiri ile irtibatlı bulundu. kuna göre bunların ne mül içinde müamele görmelerini düşünürsünüz? unbi- —— O Z — — J mak gerekirdi. Halbuki, tek parti 1- daresi Anayasaya hiç dokunmaksızın kurulabilmiştir. Bu bir vakıadır. vo 1945'e kadar olan hayatımız için, bu oluşu tenkid etmiyorum. Sadece tes pit ediyorum, Türkiyenin bugün ulaş- tığı medeniyet merhalesinde, bir daha tek partili sisteme dönüş mümktn c- lamamalıdır. Öyle bir Anayasa ya- pilmalıdır ki, Devlet Başkanı, Mill: Meclisi, Yaşlılar (yani " Ayan veya Senato) Meclisi, Hükümet - birbirini tamamlasın, birbirini kontrol etsin ve bunlardan biri muvazeneyi bozmaya kalktığında, diğerleri ona kargı bir- Jeşsin ve en sonunda ihtilâf, milletin hakemliğine sunulsun. İhtilâl yapma- /dan çok partili ve serbest münakaşa- Y kabul eden hayata nihayet verile- - mesin. İşte ben böyle bir sistemine taraftarım. Anayasa Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Nihat Erim in cevapları jere kirdi.,, geki irtibatları hangi prenslp- dere güre yenlden - tenln etmek mümkündür? ile Terail bati ile Mi yöksa İhik görüşle mi hare- ket etmek doğrüdür? Hindisi Pâkistan meselesinde keza, En- dönezya İle olan. münasebetleri: Mizde keta, Balkanlara gelince, Yunanlâtan ile bir cephe kura: zak mi (ki bu, gümrük ittiha. dina ve İktisadi, ticari Koordi Sual : E Şimdiye kadarkl demokratik rejimi tesis gayretlerinde: Önü- müzdeki seçim ve bunu yürür. düke koyacak olan yeni Seçim Kanunu, sizce bir ikinel vemüs- pet saflıa açmakta felâkki edilmesinde yök müdi Yani, hürriyet misakı, 21 tem- Tilerek, daha ziyade memleke: tin ana düvaları Üzerinde pari- meleri lâzım kelecektir. Yani iktla hut bu partinin Bulunması zaviyesin Mmemleketi gerilikten Herilike göz türecek hamleler bakımından mütalâs edilecek ve iktidardaki Partinin olsun mürakabedekile rin olsun, faaliyetleri, hep - bu İstikamete teveccüh edecektir. k devamı midir? Yok- sa ondan kati mânada bir ay Tılma mi ibra lazımdır. Değilse hem neyi hem de mesi keme altına aln Sizce hangisi doğri böyledir? Sual D: Cevabi : — Türkiye, —dış politika- sında ve diş münasebetlerin batıya ve doğuya doğrü gelişmesinde kül tür ve bilellmle manevt kıymetler ba- kımından gü temele — dayanmalıdır. Türk Milleti modern zamanlara hi kim olan batı / kültürünün - doğuya doğru uzayıp geliştiği bir muhit teş- kil etmektedir. Doğu milletleri biz de batıyı bulmalıdırlar, batı. mede- niyetini benimsemek — istiyenler bizi Yarın Ekonomi ve Ticaret Bakanı Vedat Dicleli 'nin cevapları Son hâdiselerin dünkü tahkikatı Türk Kültür Ocaği ve Türk - Gençlik teşkilâtında arama yapıldı Mareşal Fevzi Çakmak'ın ölümün” den sönraki hâdiselere ait tahkikat gayanı dikkat bir safhaya girmiştir. Cenaze töreni esnasında dagıttık. ları müşterek bir beyanname ile hü. kümet #leyhine Vatandaşı tahrikten ve Siyasi beyanname neşretmekten #anık görülen Türk Kültür Ocağı'nın İzzeddin hanındaki merkezi ile Türk Gençliği — Teşkilatınin / Beyazıttaki Simkeşhanedeki merkezlerinde Em- niyet Birinci Şube mensupları tara: fından arama yapılarak bulunan eve rak müsadere edilmiştir. Dün de bu teşekküllerinin idare heyeti - üyeleri Emniyet — Müdürlüğüne celbedilerek ifadelerine müracant edilmiştir. Radyoevi hâdisenl hakkındaki tah. kikat evraki/ Birinci — Asliye Ceza Mahkemesine tevdi edildiğinden mev- kuf talebelerin avukatları tarafından tetkika başlanmıştır. Üniversite Talebe Birliğinin sek- reterleri ve avukatlar heyeti tarafın. dan zabitlar tetkik edilmektedir. Bu- Kün Asliye Ceza Hâkimi nezdinde tahliye talebinde bulunacak ve ke. falet ödemek İcap ettiği — takdirde Türkiye Mİlf Talebe — Federsayonu tarafından ödenecektir. Federaayonun genel İdare kurulü üyeleri dün Sultanahmet Cezmevine giderek — mevkuf — Üniversitelilerin hepsi ile ayrı ayrı görüşmüşler ve hepsinin Mâneviyatını yerinde bul- Muşlardır. Federasyon — kendilerine yiyecek, yatak, battaniye ve sigara temin etmiştir. Savcılık irtiea hâdisesine ait tah- Kikata devam etmektedir. Turist gemileri kılavuz ücreti ödemiyecek Harp yıllarından kalma bir kanun hükümlerine göre limanımıza gelen turist gemilerinden 300-1000 lira a- rasında kilavuzlük resmi alınmakta 1di. Türizm Teşvik Kanünü mücibin- ce bu resim kaldırılmış ve keyfiyet dün ilgili makamlara bildirilmiştir. örnek tutmalıdırlar. Batı isc, kendi eVi kiymet — ölçülerinin doğuya doğru saha kazanmasında Türkiyeyi küvvetli ve süratle ilerleyen Lir mer- kez olarak benimsemelidir. Sual E Cevabi: — Halen BCM. komis- yonunda müzakere edilmekte olan ge- çim kanunu 1050-1054 devresini 1946- 1950 devresinden daha verimli kılmak imkânlarını sağlıyacaktır. 'Memleketin ana dâvaları fizerinde parlmanter. faaliyetler — sarfetmek elbette Tâzımdır, — elzemdir, şarttır. Fakat bu da bir tecrübe ve hiç şüp- hesiz seviye meselesidir. Önümüzdeki seçimlerden sonra başlıyacak devre için daha Ümitliyim. Sual Fi Cevabı : — 28 nisan 1920 de Tür- kiye B.MOM. kurulduktan bugüne ka- dar devam eden siyasi hayat bir kül- dür, ayrılamaz, Son 25 yılda Türkiye “kanun hâkimiyeti” altında yaşamış- tır. Müstakii mahkemeler işlemiştir. Nazari olarak, 25 senenin mahsuller yoktur, muhakeme altına — alınacak kimseler yortur. Olsa idi kanunlar ve mahkemeler bu vazifeyi yapar- lardi, 25 senelik devreyi, heyeti umumi- yesi ile, Türkiyenin yükseliş devrinin yenlden başlayışı olarak görmekte- yim. Bu devrede memlekete hizmet edebilmiş olanlara gıpta ve hayranlık düymaktayım, İnkilâpların — başarıl- ması için tek parti rejimi zaruret idi. Fakat 1045 de bu rejim artık devam edemiyeçek kadar “hasta” idi. Bina- enaleyh çok partili hayata geçiş tam zamanında olmuştur. HD AA IB JE JER IL IJE IA Üİ Tarım Bakanı Gavit Oral'ın beyanatı Bakan, Marshall Plânının tatbikatını izah etti diye kadar 4000 traktör geldi. Bu yıl içinde de birçok mülzeme İle birlikte 2000 traktör daha gelecek Şehrimize geldiğini — bildirdiimiz Tarım Bakanı Cavit Oral, dün kendisi ile görüşen arkadaşımıza bir beyanat Vörmiştir. Böze ilk evvelk seçimler. 'den başlıyan Bakan, bu mevsuda de- Miştir ki: Beçim. kampanyamı — başlamış bulunuyor. Nasıl Ki, mühalefet İkti: dâri almak iin çalışıyorsa C, H. P. de şimdiye. kadar. başlamış — olduğu programı tahakkük ettirmek için ik- Uidarda Kalmayı seçim yoliyle sagilk yacaktır. Ki bu da CH P. nin en Tabli hakkıdır. Hiç şüphekiz, kendi mizi kuvvetli hissediyoruz. ve büyük inkılâplar yapmış olan partiye halkı- mızin rey verecekini Ümit ediyoruz Bundan sonra Bakan, Marshali Plâ. nından bahinle demiştir ki Katiyetle ifade ederim ki, Mar- ahali Plânı tatbikatının - memleketi: mizdeki tarihi henüiz bir yıl olmasına rağmen bazı münferit hAdiseler intis. 'na edilirse, bu plânın tarım sahasında gök iyi tatbik edilmekte olduğu mu: hakkak bir şeydir. gimdiye — kadar memleketimize bu kanaldan getirilen traktörlerin adedi 4000 1 bulmuştur Bunlar tamamiyle müstahalle intikal tirlimiştir. Keza 650 kadar biçer dö- ver, harman makineleri getirlimiştir. Bunlardan başka bir çok girnat mal- zemeni de vardır. 1080 yılı içinde yi 'ne bir çok malzeme ile birlikte 2000 traktör gelecektir. Tarım - Bakanlığı küçük müstahalili birlikler ve istihani kooperatifleri şeklinde çiftçiyi bu ge- len makinelerden istifade ettirmeyü çalışmaktadır. Nitekim bazı vilâyetle- Fimiz köy birlikleri kurmaya başia. mıştır. Ankara vilâyeti bunların 'ba- yında gelmektedir. Bu sene Ankarada Kurulmuş olan 50 köy birliğine kom- ple vaziyette 60 traktör tenlim edil- miştir. Yozgat vilâyetine de 20 birlik için traktör tahsisi yapılmıştır. Tev- Zi işi önümüzdeki yıl diğer vilayetle: rimize de teşmil edilmeye çalışılacak. tır, Traktörleri iyi çalıştırmak ve iyi korumak için bilhasan yedek harçası: a. zabit ve seyyar atelye adetlerinin Aritırılmasına ve makinlst - elemanı yetiştirilmenine son derece ehemmi- yet vermekteyiz. 949 yılı içerisinde aç. miş olduğumuz kuralarda yetiştirilen eleman adedi 1400 Ü bulmuştur. 15 Mayıs 1950 den itibaren memleketin Mühtelif yerlerinde açacağımız 26 kurslarda — yetiştireceğimiz eleman 2400 Ü bulacaktır. Kuralarda yetiştiri. len elemanlar her tarafta iyi karşılan. makta Ve iyi randıman vermektedir- der, Şimdiye kadar donatım ve husu- Si firmaların / getirtmiş Ve faaliyete koymuş oldukları seyyar atelye adedi 25 tir. Babit atelye adedi de 14 U bul. muştur: 1048-19 senesinde Marshali Plânin- dan memleketimize getirilen — yedek Parça 100 küsur bin Golar tutarında- dır. 1000 de getirtilecek vedek parça. 41 2 milyon dolar tutmaktadır. Mem. Teketimize getirilmekte olan bu tral törler Amerikanın olduğu gibi dünya zun en Iyi teaktörleridir. Traktörlerin Jatihaal — aahasındaki faydamı kendisini hiskettirmeye — bay- Jamıştir. ve bügün memleketin — her tarafında ziral kalkınma hareketi ba dir, Geçen senekt kuraklık hAdıesinin hububatımız Üserinde yaptığı - tesir Jatlana edilirse diger ham maddeleri mizde Bir artış Yakamlarla — sabittir Meela 1948 de pamuk İstihsalatımız 307000 balya iken 1040 da — rekolte 500.000 balyaya yaklağmıştır. - 1950 hazırlığı geçen seneye nazaran daha gok fazladır ve eğer tabint Hartları biraz yardım edecek olurma — pamuk İdtihanlâtımız rahat rahat — 600000 balyayı bulacaktır. Bu seneki hubu: bat ekimi de geçen #eneye nazaran 4k20-28 nispetinde bir fazlalık göster. mektedir. Ve bügüne kadar vilayet- derden aldığımız malümata göre hu bubat mahsulümüz . bahar eylarında normal bir duruma girmiştir. Yalnız mayıs yağmurlarına ihtiyacınız Var. dir. Mayısta beklediğimiz yağmurlar olursa normalin üstünde bir hububat Mmahsulü idrak etmek İmkânını sakla. miş bulunacağız. Ancak tekrar ede. yim ki mayıs yağmurlarına ihtiyaç Yardır! Bundan sonra yeni TToprak. Kanu- 4 temas eden Bakan demiştir ki Toprak umüm müdürlüğü ile dakân ümuüm müdürlüğünü birleştir: mek süretiyle kurmuş olduğumuz ye. "i teşkilat hiç tüphe Yok Ki köylüleri: mizi topraklandırma işini daha çok hızlandıracak ve önümüzdeki yıllar. da topraksız vatandaşlara geçen yal- Jlara nazaran daha fazla toprak ver. mek imkânı hâsıl olacaktır. Son olarak şunu ifade etmek iste- rim ki bu memleketin kalkınması, her şeyden evvel istihsalâtın artması ve Türkiyenin ihracatçı memleketler asında yer alması ile kaimdir. Bu- nun içindir ki istihsal — Politikasına çok ehemmiyet vererek iyi kaliteli, ucuz maliyetli ve dünya pazarlarında müşteri bulacak duruma gelmiş ürün- ler yetiştirmek mecburiyeti kargısın. bulunacağız. Koyu bir ziraat mem. leketi olan ve her şeyi topraga bakan Türkiyede tarım politikasının kısaca ifadesi işte bundan ibarettir. Türkiye Milli Talehbe Federasyonu Genel İdare Kurulu dün toplandı Dünya Gençlik Teşkilâtının şehrimizde yapacağı toplantıya ehemmiyet veriliyor Dünya Gençlik Birliği (World As- sembiy of Youth) 1950 konsey içti- mar, önümüzdeki Ağustos ayı içinde İstanbulda ve Şale köşkünde yapıla- caktır. Bu konsey içtimaına asli de- lege, müşavir, müşahit ve gazeteci olarak, 32 muhtelif memleketten ol- mak Üzere 400 den fazia ecnebi işti rak edecek ve - memleketimizde bir aya yakın bir müddetle kalacaklar- dır. Dünya Gençlik — Birlitine — Türk Kençliği adına Aza bulunan Türkiye Milli Talebe Federasyonu, — İzmirde akdettiği beşinci büyük kongrede bir heyet seçerek bu heyeti, konsey timamna hazırlık ve detaylariyle alâ- kalanmak Üzere vazifelendirmişti. Bu cülmeden olarak Türkiye Milli 'Talebe Federasyonu Genel İdare Ku- rulü, —dün şaat 14 de Başkan Can Kıraç'ın riyasetinde Teknik Üniver. #ite Senato salonunda toplanmıştır. Toplantıya Ankara — Üniversitesi Talebe Birliği, Ankara Yüksek O- kullar Talebe Birliği, İstanbul Üni- versitesi Talebe — Birliği, — İstanbul Teknik Üniversite Talebe Birliği, İs- tanbul Yüksek Okullar Talebe Birli- i, İzmir Ticaret Okulu Talebe Ce- miyeti - Başkanları ” ve Federasyon İdare heyetindeki Üyeler iştirak et- mişlerdir. Ruznameyi, nizanamece Gehel İda- de Kurulunun kararlarını tatbik ede- cek olan İcra Komlitesinin itimat al- ma meselesi teşkil ediyordu. Şeref “Tarhan, - Hilmi Biçkin, İs- mall Ünal, İsmail Hakkı Birner'den teşekkül eden İcra Komitesi ittifakla tasvip edilmiştir. Müteakiben kurul, — çalışma prog- Tamını tesbit etmiş ve yarın saat 9,30 'da toplanmak üzere dağılmıştır. Valiyi ziyaret Genel İdare Kurülü Azaları top- Jantıdan sonra Vali ve Belediye Baş- kanını makamında ziyaret etmişler- dir. Vali, gençlere W.A.Y. konsey toplantısı için elinden gelen yardım- darı yapacağını bildirmiştir. Doğumevlerindeki faaliyet artıyor Ayrica kudüz tedavisine de ehemmiyet veriliyor fanbul Bağlık ve Sosyal Yardın'Mü. göre Göğümevlerinin asliyeli gn 26 nisandp acda AYAT Kastası yatırılmıştır. - Doğanlar & dinda ikiz ve üçüzler bulunduğu V dünyaya gelen çocukların. Sayımı İki Bine yaklaşmaktadır. Zeynep Kâmli Dofümevine ise 1040 seneninde doğum hastamı kabul edilmiştir. Do- fan çocukların miktarı 4 Bini geç. mektedir. Bundan başka yine aynı istatistik- lere göre küdüz tedavi müomesesin. de tedavi edilenlerin sayımı da- her Yıl çoğulmaktadır. — 1944 “kenesinde bu mücasesede 1062 kişi tedavi edil. diği halde 1040 yılında tedavi gören. lerin miktarı 8011 e yükselmiptir. 1040 daki çocuk doğümü miktarı Bon biT Bene içinde yani 1040 da şehrimizde doğan çocukları ebeler tesbit ederek alâkalı makamlara bil. dirmişlerdir. Buna göre, Belediye hu dutları içinde 5304 kız, 4007 erkek, Belediye hudutları dışinda ime 1726 erkek, 1619 kız çocuk dünyaya gel miştir. Bu suretle bir senede vilâye. timizde 13646 çocuğun doğduğu t bit edilmiştir. Alâkalılara göre bu rakam hakiki doğum yekünuna na. zaran azdır. Zira kendi kendine do: Kuranlarla, diplomasız — ebeler tara, fından alınan — çocuklar bu yeküna dahil değildir. Süleymaniye Kütüphahesinde Mikrofilm tesisatı tamamlandı Mili 'Bğitim Bakanlığı tarafından Süleymaniye — Kütüphanesine — bir (Mikroflim) ve (Foto-kopiyaj) atel. yesi kurulmuştur. 11000 liraya mal olan bu tesisatla çok cxki ve Kıymet- W eserlerin foto kopyeleri alınacak ve bunların okuyucular - elinde yıpe ranması önlenmiş — olacaktır. Bun. 'dan başka yapılan bü tesisler saye- sinde bütün dünya kütüphane ve ü niversiteleriyle mikrofilm mübadele- Si yapmak imkâmı hâsıl — olacaktır. Okuyucular pozitif kopyeleri, husu: Si şik tertibatlı pertavsız — tenlanti ıtasiyle rahatça okuyabilecekler- dir. Gülhane Parkı tanzim ediliyor Öğrendiğimize göre Gülhane Par kanın esaslı bir sürette — tanzimine başlanmıştır. Bu münasebetle 6 ma: yısta parkta geniş ölçüde halk eğlen. celeri — yapılacaktır. | Ayrıca Şehir Bündosu, — haftada İKi defa parkın Münasip bir yerinde halk konserleri verecektir. Şehrimizin en güzel bahçelerinden biri olan ve halkın mütekâsif olduğu. bir yerde bulunan Gülhane Parkının tanzim edileceğini, İstanbulun yeni Valisi, ilk basın toplantısında bildir mişti. Bu vaadin yerine getirimesiy. le halkımızı iyi bir dinlenme ve eğe lence yerine kavuşmuş olacaktır. İşçiyi barındırma mevzuunda dün verilen konferans İstanbul Üniversitesi — İçtimsiyat Enstitüsü tarafından halk için tere tip edilen iş ve işçi konferanslarının altıncısı dün saat 18,30 da Eminönü Halkevinde, İktisat Fakültesi İkti- t ve İşletme Profesörü Dr. Ahmet Ali Özeken tarafından (Türkiye sa- nayilnde işçi barındırma) mevzuunda verilmiştir. Kalabalık bir halk kütlesi - huzu- runda konuşan Prof. Ahmet Ali Ö zeken, Türkiye sanaylindeki işçi ba- rındırmasının - etraflı bir tarihçesini yapmış, muhtelif sanayi bölgelerimiz. deki işçinin durumunu misallerle izah etmiş ve modern İşçi hayatı mevmu- Unda israrla dürmüştür. — — —— Babi. Ahmet Hamdi Tanpınar Sahnenin Dışındakiler — lli Tepedeki sultan köşkünün korusunda, etraf- ftaki bahçelerde ispinozlar, karatatuk yavruları, Kuyruksallıyanlar ötüyorlar, karabatak ve mar. hilar sahil boyunca sabahın mavi kordelâsını çığ- lıklariyle birbiri ardınca makaslıyorlardı. Rasim Beyin neyi, bu oluş halindeki dünyada benir için durmadan Sabihayı arıyordu. Rasim Beyin taksimi bittikten #onra ei dim, aşağıya indim, Bahçe daştı, Sonbaharın saltanatına yavaş yavı danan ağaçların yapraklarında, çimenlerde gece- 'nin çiğleri parlıyordu. Her tarafta arı vızıltısı, böcek geni vardı. İçimde — behemehal Kim bir hazine vardı. Fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Ötelden gık- fığım andan beri gördüğüm, işittiğim veylen, Üst Üste geçtiğim ruh halleri hepsi birden bu sabah #aatinde Üstüme yükelnmis gibiydiler, Birdenbire aklıma denize inmek geldi. “Yani işkelde balığa gitmeye hazırlanıyordu. Fani zkgamden kâtna, dostlukla Kargıladı. — Ve Çarçabuk yıkanakilecağim / bir rıhtıma götürdü. İYolda bana gecenin havadislerini verdi, Barıye 206 de İngilizlerin oturduğu küçük bir yalı yanmıştı. “Bereket versin etrafı bahçe olduğu Için çabuk aöndü., Ortaköyde kim oldukları bilinmiyen bir kaç Kişi bir millteiyi öldürmüşlerdi. Yine ortaköy ve Arnavutköyünde İngilizler bütün meyhaneleri, kahveleri basmışlar, silâh muayenesi yapmıslar, yedi seklz kişiyi tevkif etmişlerdi. Bunların are sında Arap Ahmet adında bir biçkin da bulünü: yormuş. Ama, bizim polis ne yapıp yanmış onu kaçırtmış. — Biç bırakırlar mi beyim, Arap Ahmet ge- kiz insana bedeldir, Sonra daha düşünceli, ilâve ettir — Allah vere de bir daha yakayı 40.. Komiteciler bu sefer temizlerler. Anadolu kıyısında deniz yer yer sümbül t Jasına benziyordu. Yalıların arasında sabah gü- 'neği bir iğfal, bir nevi bahar sıtması gipi suya düşüyordu. Yaninin beni götürdüğü bos yalı rıh- tımından denize girdim. — Su, tahmin ettiğimden soğuktu, Bir iki çırpınıştan sonra geceki içkinin ve İki gecelik uykusuzluğun — tesirinden kurtul dum, Eve döndüğüm zaman herkes kahvaltı mı aasında beni bekler buldum. Tevfik Beyi — Biz seni uyuyor, sanıyorduk! Uyandırırım. diye doğru dürüst sabah keyfi yapamadım... de- di ve mahrum olduğu bu keyfi tamamlamak 14 'ter gibİ iki ç defa gürültüyle aksırdı. Onda her aksırışına varıncaya kadar nispet değiştiri. yordu. Ben, cevap olarak “Deniz çok güzeldi! dedim, Sonra, gece kendisinden sormaya karar verdiğim geyleri teker teker sordum. binl biliyot musunuz? Yüzüme hayretle baktır — Bunda bilmiyecek ne var? Komşunuz 81 207 Tâhattin Bey Ekrem Beyle babanın mektuplaştı. Binı merkezi ümümiye haber vermiş, hattâ ba- banı tehlikeli bir adam gibi göstermişti. Birden- bire Nurl Beyin © geceki telâşını hatırladım. — İyi ama Talât Paşa bu mektupları biliyor- dut babamı da tanır, severdi. — Fazla ısrar ettiler. Muztar kalmış. Yahut bize öyle söyledi. Babana taşraya çıkmasını tek- JIf etmeden Üç defa benimle konuştu. “Çok mıkiş- tırıyorlar; böyle bir adamın nezarette olmasını istemiyorlar., dedi. Ben de ister istemez babana açtım. Sonra pabanla beni çağırdı ve ona şimdilik hatırı için, dığarda bir mutasarrıflık kabul etme- Bini rica etti. Baban da razı oldu. Bilir misin, çok nâzik ve sevimli adamdı. / Ötekilerin - hiç birine benzemezdi. Onda miknatis gibi bir şey vardı, Ansanı çekerdi. sözü kolay Kolay reddedilmezdi. Zaten babana çok geçmeden İstanbula alacağını vâdetmişti. Fakat sonra baban harp yüzünden istemedi, hattâ sahil şehri olsun diye kaymakam- Hğa razı oldu. Ben gerisini dinlemiyordum. - Kurtalmuştum. Altı senedir içimde çöreklenen azaptan kurtul: muştum. Demek babamı, annemi beyhude yere itham etmiştim. / Ellerinde olduğum için bana zülmetmemişlerdi. Kardeşimin - ölümünden ben mesul değildim, ne de onlar... Sabihayı istediğim gibi sevebilirdim. Sokağ'a çıkıp herkese bağırmak istiyordum! “Konuşun! Btrafınızdaki çocuklarla, kendinizden küçüklerle konuşmaya tenezalil edin! Onlara anlatın! Her geyi bilsinler! - Siz onların bir hiç yüzünden ne kadar azap çektiklerini bil- mensiniat!., Tevfik - Bey içimden geçenlerden habersiz Talât Paşayı anlatıyordu. — Harp içinde çok ıstirap çekti. İlkönce her 208 geyi idare edeceğini sanıyordu. Fakat dal AÂli baskınında dizginlerin elinden kaçtığını gör- dü. Mahmut Şevket Paşa vakasında ise idare pa- gtlara geçmişti. Bilhassa Enver damat olduktan #onra... Harbin sonuna doğru her şeyi biliyordu, ve hiç rahatı yoktu. Gitmeden evvel bana biraz da İhsanla Muh- lleten bahsetmesini rica ettim: — Muhliste çekilmez taraflar vardır. O, do- hudizgin harekettir, dedi. İhsan ise başka türlü adam, Evvelce sevişmezlermiş. Belki sen daha iyi bilirsin! Fakat cephede dost olmuşlar. — zafına bakındı; — Mühlls mektebi. bitirmediği halde gönüllü olarak harbe girdi. Kafkasyada bir muharebede doktoru olduğu piyade taburuna za- bitanın şahadeti Üzerine kumandanlık bile etti. Yani binbaşı vazifesi gördü. Hem de bir kaç gün, hem de muvaffakiyetle... Muhlisin gözü pektir. yapmıyacağı iş yoktur. Kışın Kafkasyada buzlu Au ile yıkanırmış. Acayip adam vesselâm... Ama ben, yine İhsanı tercih ederim. O sağlam ve ge- |niş adamdır. Bizim teşkilâtın ruhu odur. Ah, razı Yazık Ki sözünü başka — bir sualle — kentim. Çünkü sonradan o kadar merak ettiğim bu “razı Olaa..,ş Tün gerisini bir daha ondan dinliyeme- dim, — Teskilât dediğiniz, asıl resmi teşkilât mı? — Hayır, fakat önün emrinde çalışıyoruz. Sonra yine etrafındakilere bakarak devam etti — Büyük bir şey değil. Fakat şehrin Türk halkının hayatını kolaylaştırıyoruz. - Burada bir Mmülyon İnsan var, Ama yine İhsanın dediği gibi, asıl yemek orada pisiyon İstanbulda, bizim gibi başka teşekküller, münforit hareketler de var, Büer Anadolunun istediğini kabul etseler, bu ka- bine maskaralığını biraksalar, işler daha kolay. 200 Jaşır. Politika güç iştir. Dostu idare güçtür, düş- manı idare güçtür, düşmanı zararsız yapmak Süçtür. Her şey güçtür. Dirayet isteri Her şey dirayet ister! Bazan sabredersin, zaaf olur; ba- zan zaafın kuvvet görünür. Paşada bu dirayet yar, anladın mı? ” Daha çok şey olacak, görür. sün! Adamı çıkınca her şey olur... Sıhhatin için dediğin #ey olmasaydı. ben yarın akşam seni A- nadoluğa yollardım. Asıl iş orada, adam da ora. da.. Bizi hâdiselerin elinden kurtaracak adam. Birdenbire tekrar İhsanı düşündüm. 1914 ba: harında evimizde babamla konuşurken söyledik. lerini hatırladım. Tevfik Bey aşağı yukarı İha 'din ağziyle konuşuyordu. Tevfik Beyi evvelden de severdim. Bu akşam ve bu sabah daha fazla vmiştim. Giderken onun da, Rasim Beyin de ellerini öptüm. Yengelerim “Sık sık bekleriz. diyorlardı. Tevfik Bey beni kapıya kadar götür. dü, Sen de az adam değilsin. içiyormsun! Canın istedi mi gel — Almanyada olan Bir köre iyi Bizim mendebur, oğlundan bahsediyordu, — aiyah biradan başka içkiyi sevmezmiş, bir de Fransız şarabı.. Sözü tekrar bana çevirdi. — Yalnız bir nasihatim var sana, kederini çokaltmak için içme! Dağıtmak için iç.. Geniş Ol, geniş yaşa, Bahçe kapısının önünde durmuş konuşuyor. dük. Küçük Nuran benim gideceğimi anlayınca koşup yanımıza gelmişti. Bir taraftan iyileşen, ve şimdi muhabbetinden durmadan Üstüne mıçrı yan Mercana “Dür be Mercan, bak da; akılhı akıllı konuşuyor!,, diye söz anlatmaya ça. haiyor, bir taraftan da bizi dinliyordu. Biraz öt de dün akşam küçük kızın Üzerinde döndüğü çi- Vili tahta güneşte onu bekler gibiydi. (Devamı var) 20