YENİ İSTANBUL Yazan ON yaprağı dün gece kopan S"" yılı kapımızı — çalarken, daha sonbaharda pek de iyi bir ziraat senesi olmıyacağı intıbaını uyandırmıştı. Çiftçi tarlada tohum atmaya hazırlanırken soğuklar bir denbire bastırmış, her taraf, kış bo- yu karla örtülü kalmıştı. Kışlık e- kim çok — yerde — tamamlanamadı. Halbuki Anadolunun bilhassa- hubu- batçı bölgelerinde güz aylarında yapı- dan zeriyat kaymetlidir. Bu kıymet, mahsulün daha ziyade emniyetle ye- || tisme imkanlarını taşımasından doğ- maktadır. fikbaharda toprağa atılan tohumun talihine — pek güvenil mez. Evvelâ havaların toprağı ne de- rece işlemeye fırsat / vereceği belli değildir, sonra yağışların muntazam olup olmiyacağı — meçhüldür. Buna karşılık sonbaharda ekilip vaktinde) yeşeren ekinler, pek büyük bir fev- kalâdelik olmazsa — kendini — daima kurtarır. Bu sebeple güz ayların- || gaki ekim Türk hububat çiftçisinin bir nevi sigortası sayılır. Geçen yıl çiftçimiz toprağı iyice e- kemedikten başka, öteden beri hu- bubat ambarı olarak tanınan - Orta Anadolunun en verimli — vilâyetleri bir de kuraklık devresi — geçirdiler.. Sert kışın buna eklediği hayvan te-) lefatı köylümüzü bir hayli zor du- ruma soktu. Netice itibariyle yıllar- dan beri vâki olmayan bir mecburi- yetle, altın ve döviz karşılıfı hariç- 'ten buğday satın almıya mecbur ol-| duk. Bunlar yetmiyormuş gibi bazı| bölgelerde yaz başında, hattâ yaz or- talarında şiddetli yağmurlar yağdı. Bu yüzden şehir, kasaba ve köyleri- miz ayrıca bir hayli zarar gördü vel 1949 yılı umuml gidişiyle eylüi orta-| Jarına kadar yalnız / cesaret kıran bir yıl olarak devam etti. Ancak yaz sonlarına doğrudur Kİ memleketin her tarafında müsait ha- valar esmeye başladı. Bu fırsatı ka- çırmak istemiyen köylü sapanına sa- Tıldı. Tohumluklar da vaktinde ye-| özdbÜ İi gnp gülim Denaca g£ karacak genişlikte tarla sürüldü ve ekildi. - Eğer, bugüne kadar geçtiği #ekilde devam edip tabiatın yeni bir| Azizliği olmazsa memleket görmedi- #imiz bir hububat bolluğu ile karşıla- şacaktır. Yağmurlar toprağın bere- ketini sağlıyacak Miktardadır. Bu- Büne kadar hafif giden kış sayesin. de korkulan hayvan telefatı da ol- mamıştır. Yeni bir uranyum madeni bulundu. * Londra 81 (YİRS) — New-York- tan gelen heberlere göre, Ame ismi bildirilmiyen bir bölgede geniş bir uranyum dama- vi keşfedilmiştir. Bu damar işlet- açıldığı zaman Amerikanın ehemmiyetli madenelerinden biri. ni teşkil edecektir. İngiltere yabancı dövizler üzerindeki bazı tahditleri kaldırıyor. Londra 81 (AA.), (Lps) — Ingi- diz Hazine Bakanlığı bir ocaktan İtibaren yabancı dövizler üzerin. deki bazı tahditleri - kaldıracak- Geçen yılın zirai hâdiselerine hakarak yeni yıl ümitlerle doludur Prof. Dr. Kerim Ömer Çağlar Tablat şartlarının 1949 daki hayli müsaadesiz durümüna — karşılık bu ıl içinde çiftçimize yapılan yardım- darı ve zirsatimizi“ yükseltmek yo- lundaki çalışmaları müspet / netice vermiş olarak görmek mümkündür. Marshali yardımı bunun önüünde ge- lir. Memlekete geniş ölçüde zira makine, vasıta ve ilâçları getirtilmiş ve bunlar çiftçimizin eline ulaştırı. mıştır. Yurdün mühtelif. yerlerinde açılan zirsat makinist — kurslarında birçok memleket evlâdı. yetiştirilmiş| ve kıymetli ziraat vasıtalarının eh- liyetli ellerde kullanılmasına doğru kuvvetli adımlar atılmıştır. Sabit ve seyyar makine tamir atelyelerinin vücüde getirilmiş yedek parça yüzdelerinin artırılması maki- 'nali ziraatin daha — muvaffakiyetli tatbikina yol açmıştır 1950 yılına daha müsait imkânlar- la girmek üzere bulunuyoruz. Bu yıl 'da yardım plânından bir çok yeni vasıtalar gelecektir. — Kurslara de- vam edilecektir. Tarım Bakanlığı geçen seneye nispetle dörtte bir faz- İn bütçe ile çalışacaktır. Toprak ve Orman Kanunlarındaki tadiller zi- raatte mülk ve çalışma emniyetini aha esaslı müeyyidelere bağlamak Üüzeredir. Ziraat Teşkilât — Kanunu başta olmak üzere devlet, tarım bür yesinde ve halkla münasebetlerinde köklü değişmeler görmek yolunda- yız. Ziraat Bankası sermayesinin artırılması kredi mevzuunda — daha, Ümitli günlere gittiğimize bir işaret- tir. Bayındırlık bütçesinde su - işle- rine 20 milyona yakın bir ödeneğin konulması bu vadide yeni ümitler, doğmasına sebep oluyor, Su işlerinin müstakil bir idareye devri lehindeki hareket 1950 de kati bir inkişaf bu. lursa aynı yerde bir gün kuraklık- tan, ertesi gün su baskınından mus- tarip memleket parçalarında hakiki cennetler kurmak şansına kavuşac Bız. Bütün bunlarla 1950 senesi Türk milleti için refah getirecek bir yıl ol- mak ümidini vermekte ve sıkıntılı bir iktisadi ve ziraf durumda — bulunan Avrupa — memleketlerine — karşı ta- 'ahhüt ettiğimiz yardımı daha iyi şe- kilde yerine getirmek — fırsatlarını hazırlar görünmektedir. Bu iyimser — vaziyetin " devamına mâni olacak beklenmedik hâdiselerin çıkmamasını temenni edelim. |( DÜNYA HABERLERİ İngiliz - İsrall ticaret konuşmaları * Hayfa 31 (Nafen) — Bundan iki ay evvel inkıtaa uğramış olan İn- giliz ve İsrail Hükümetleri ara- sındaki ticaret müzakereleri önü- müzdeki ayın ilk günlerinde tek- aktır. Şili, petri ihraç € arasına girdi * Santlago 31 (Nafen) — de petrol ihraç eden memleketler arasına katıldığı bildirilmektedir Bu memleket şubat ayında Uru guvay'a 714.000 sterling değerin- de petrol satacaktır Marshall Yardımı mevzuunda Yıl sonu mesajları Russell Dorr'un beyanatı Her Türk, iktisadi programın muvaffakıyetini temin eden bir unsurdur Ankara 31 (ALA) Marshall Plâmı çerçevesi dahilinde Türkiyede bu sene içinde elde edilen muvaffa- kiyetleri gözden geçiren İktisadi İş- birliği lânresi Türkiye fera Komitesi Başkanı Mr. Russell H Dorr, ilerle- menin artık Türk halkı tarafından 'da daha geniş bir şekilde işbirliğine İştirake ihtiyaç gösterecek dereceye gelmiş olduğunu belirterek demiştir ki; “Hiçbir devlet âdamı veya teknik uzmanlar grupu bir programın en zengin neticeleri doğurmasını yalnız başına sağlıyamaz. Halkın dinamik gayretlerine Ve samimi bağlılıkları- 'na da büyük bir ihtiyaç vardır. Her Türk vatandaşını, memleketi- 'nin iktisadi programının muvaffaki. yetini temin için yapılan gayretler İştirak eden bir unsur olarak telâkki etmelidir. Her Türk vatandaşı Mar- shall Plânından — şahsen faydalana- caktır. Çünkü bu plânın başlıca ga- yelerinden biri de vatandaşların ha yat seviyelerini yükseltmektir. Tarlasını Jâzım geldiği gibi iyi bir şekilde süren ve kullandığı malzeme- ye iyi bakan çiftçi sadece kendi re- fahı bakımından değil, bütün vatan. daşlarının refahı bakımından da en Mmühim yardımı yapmış — olacaktır. İik Marshali Plânı traktörü Türk topraklarına geçen sene mayıs ayı içinde — gelmişti. O zamandan beri 4000 tane teaktör memlekete gelmiş ve dağıtılmiş veya — dağıtilmak için tahsis edilmiş, kontratlara bağlan- mıştır. Geçen sene Zonguldak liman pro- Jesi hâlâ.hayallerde yaşıyan bir rüya idi. Bugün Karadeniz mıntakası ti. caretine yardım edecek olan bu çok mühim limanda inşaat başlamıştır. Türk kromunda da yine buna ben zer bir ilerleme kaydedilmektedir. Bu krom dünyanın en iyi — kromudür. Truman Doktrini Yardımı altında memlekete gelmeye başlıyan yol in şa malzemesi şimdi Marshall Plüni altında gelmektedir. Marshall Plânı Türkiyeye binlerce dolar. kıymetin- de modern yol inşaası malzemesi gön- dermektedir. Türkiye iktisadiyatında hayati bir ehemmiyet taşımaktâ olan yolların inşası için bu Malzemenin büyük bir kısmı şimdiden yol inşan- tında kullanılmaktadır. Bütün bunlarla beraber, Türk tek- nik elemanları, Amerikaya giderek tetkikatta ve müşahedelerde buluna caklardır. Bunların bazıları şimdi o. radadır ve bir kısmı da yolda bulun. maktadır. Mali yardımdan bahseden Rüsseli H. Dorr, 1950 senesinin 30 hizaran tarihine kadar Türkiyenin — yüz alt- mış dört milyon 100 bin dolarlık bir Marshall Plâmı yardımı alacağını çıklamıştır. Bu yardımlar, hibe, tiraj hakkı ve ödünç olarak - verilecektir. 1949 senesinde — Türkiyedeki fena mahsulden bahseden Rüssel H. Dorr, bu buhran içinde Marshall Plânının Türkiyeye yardım ederek Amerika. dan 150.000 tonluk buğday Könder miş olduğunu da bildirmiş ve önü- Mmüzdeki mahsul senesi için buğday, pamuk ve bil Mmahsuller için Devlet Bakanının beyanatı Paramızı, sıhhatli ve sağlam esaslara istinat ettirmeye galışıyoruz. Ankara 81 (ALA.) — Avrupa İkti-. sadi İşbirliği Teşkilâtı içinde Türki-, yenin çalışmaları etrafında — Devlet Bakanı Cemil Sait Barlas şu beya natta bulunmuştur: “Türkiye, Avrupa ekonomik işbir- Jiği çerçevesi içindeki fanliyetini ve| bu çerçeve içinde elde ettiği yardı- mı birçok kereler belirtildiği gibi da- ima Avrupa ekonomisine en iyi şe- kilde müavenette bulunabilmek için kullanmaya çalışmış ve seçtiği yol da dalma Türk ekonomisini diğer katı. lan memleketler — ekonomisi içinde mütalâa eden bir yol olmuştur. Yine Türkiyenin aldığı yardımla- n tahsis sahaları gözönüne alınır- sa bunların hepsinin uzun veya yal vüdeli istihsalâta ait olduğu görülür. Bundan yegâne istisna 1949 senesinin nâmüsait hasadı yüzünden - buğdaya sarfetmek mecburiyetinde kaldığımız paradır. Eğer Türkiye programlarını tahak- kuk ettirebilirse, pamuk, kömür, de- mir, krom, bakır, kurgun, antimuan gibi pek çok iptidat maddeyi, buğday, arpa, yağlı tohumlar gibi birçok gı 'da maddesini Avrupaya temin edebi lecek, buna mukabil onlardan kendi istihsalâtını arttıracak birçok maki- nalar ve ekipman malzemesi almak süretiyle Avrupa — istihsalâtının bir, kısmını massederek bü — istihsalatın aynı hizla devam edebilmesini temin| edecek âmillerden biri olacaktır. Bunun yanında Türkiye mall poli- tikasını ve dolayısiyle parasını sih- hatli ve sağlam esaslara istinat ettir- mek için azami gayreti sarfetmekle, bir yandan enflâsyona mâni olucu mali tedbirler almaya çalışırken, di- Ger taraftan da parasının kıymetini, Sarsacak ticari yollardan tevakki et- meye gayret etmektedir. Bu kabilden olarak 1948 senesine kadar ticaretininin ©£ 15 i takasa tâ- bi iken takası tamamiyle - anlaşma rejiminden çıkarmış ve büyük tahdi. data tâbi tutarak bunu 96 50 nispe- tinde azaltmaya muvaffak olmuştur. Yine ticaretinde prim gibi fena te- sirler yapan sistemlerden tevakki et- mekte ve kendi gücü yettiği kadar paralar, arasındaki "disparite,; tesir- lerinden kaçınmaya — çalışmakta ve çift fiat esasını tatbik etmemektedir Bu arada dolarlı ihracatı - her türlü takyidden âzade kılmak suretiyle ona| büyük bir rüçhan tanımıştır. Hatırlarda olduğu gibi, — Türkiye 1946 senesinde aldığı bir kararla pa- rasını âyarlamış ve diş — ticaretinde| iki taraflı muvazene esasını terkede- rek genel tediye muvazenesi yoluna gitmiş Ve bu suretle ithaj mallarında 'tam rekabet esasını temine çalışmış- tı. Bu politika 0 zaman dünyada is- tihsalin azlığı ve talebin fazlalığı ve aynı zamanda hemen hemen bütün. memleketlerin Iki taraflı tediye mü- vazenesine bağlı olmaları yüzünden) akamete uğramış ve Türkiye de bul politikasından — vazgeçmek mecburi- yetinde kalmıştı. - Bu sebeple şimdi. tekrar önüne çıkan bu imkânı kul- anmak arzusundadır ve bu gayeye erişmek için teşkilâtın aldığı karara tebaiyyetle edindiği tecrü-, Milletlerarası Banka, Sanayi Bankasını finanse edecek Bu suretle hususi ve yabancı sermayenin endüstrimizin kalkınmasında yer alması sağlanmış oluyor İstanbul Timanı inşa ediliyi 'or — Haydarpaşada silolar kuruluyor — Doğu illeri tezek yakmaktan kurtarılıyor — Ağaçlı modern Başbakan CH.P. İstanbul İl Kon- gresinde Hükümetin icraatına ait be- yanatta bulunmuştur: — Memlekette hususl sermayenin inkişafına meydan verecek tedbirlere tevessül edilmiş bulunmaktadır. Bu maksatla Milletlerarası İmar ve Kal kınma Bankasiyle temaslara geçildi. Bu temaslar neticesinde — Bankanın mümessillerinden Mr. Johnston mem- leketimize gelerek — tetkikler yaptı. Bize Bankanın teklifini getirdi. Biz de Hükümet olarak — buna mükabil| teklifte bulunduk. Buraya hareket e-| derken, memnuniyetle öğrenmiş bu-| dunuyorum ki, Milletlerarası İmar ve| Kalkınma Bankası, — bizim mukabil teklifimizi kabul etmiş bulunmakta-) dır. Bu Bankanın yardımı, memleket-| te kurulacak Sanayi İşletme Banka-| #ının tesisine hasredilecektir. - Dev letin yapmadığı; tesis etmediği mad-| delerin hususi endüstri tarafından ya-| pilması Jâzımdır. Sanayi Bankasının fanliyete geçmesi ecnebi sermayenin memlekete hayırlı bir şekilde akma- sına ve memlekette müteşebbis va- tandaşların harekete geçmelerine im- kân verecektir.., Başbakan bundan sonra imar fan- iyeti hakkında rakamlara dayanan izahat Vererek — İstanbulun iktisadi meselelerine temas etmiştir. Başba- kan demiştir ki — Evvelâ Haydarpaşada malları doğrudan doğruya trenden alacak bir. diman meselesi — bahis — mevzuudur. Milletlerarası Banka bu limanın ya- Pilmasını ve bu iş için lâzım gelen linyitleri tesisatla kalkındırılıyor. etmiştir. “Hububat ihracatını temin maksadiyle Haydarpaşada büyük si- lolar inşa edilecektir. Bundan başka tahmil ve tahliye için de en yeni va- Sıtaları getirmek kararındayız. İstanbulun elektrik ihtiyacını te- min etmek için bize muhtelif teklif- ler yapıldı. Ağaçlı linyitleriyle işli- yecek bir fabrikadan bahsedilei. Tetkiklerimiz neticelenmiş Ve e- tanbulun Çatalağzı santralından ge- tirtilecek haval hatlarla daha ucuz, elektrik temin edileceği sonucuna va- rılmıştır. Bu hususta lâzım gelen ve. sait sipariş edilmiştir. Bundan başka, Sariyerde kurulacak santral da, hem Ankara, hem de İstanbul için lâzım gelecek fazla cereyanı verebilecektir. Bütün bu tesisleri kurmak için Ame-| rikan yardımından istifade ediyoruz.,, Kömür meselesi Başbakan maden kömürü mesele- #ine temas ederek, istihsalin arttırıl-. ması için alınan tedbirleri belirtmiş ve gelecek yıl bu istihsalin yüzde 40 artacağını — söylemiştir. - Başbakan, mahrukat olarak linyit - kömürünün kullanılmasiyle kömür ihracına im- kân bulunacağını belirtmiş ve Doğu Anadoluda mevcut linyit ocaklarının faaliyete geçmek üzere — olduğunu, bunlara giden'bir hat çekileceğini ve| bu hattın, hâlen işlemekte olan Er- Zurum - Karaköse demiryolunun ray- lariyle döşeneceğini söylemiştir. Başbakan “Böylelikle Şark kömürü olan tezekler de mahrukat olmaktan Çıkacak ve gübre olarak kullanıla- parayı vermeyi esas itibariyle kabul Tarım Bakanı Dün, C. H. P. il kongresin bilhassa orman me CHP. İstanbul İl kongresinde ta- zam mevzuundaki — dilekleri takiben #öz alan Bakan, umumiyetle 25 ara: lık 1849 tarihinde İzmit Kongresinde vermiş olduğu ve gazetemizin 26 ara hık 1949 günkü nüshasının Ekonomi Sahifesinde çıkan beyanatımı tekrar etmiş ve mezkür konuşmasına aşağı- daki noktaları ilâve etmiştir Türkiye, Marshali Plânından istifadeye başladığımız güne Kada: ancak 3200 traktöre sahipti. Bu ra- kam bugün 6000 e çıkmıştır Bizden çok daha küçük bir mem leket olan Danimarkada 18000, Ho- Jândada da 12000 traktör vardır. Şu rakamlar gösteriyor ki, istihsal vası- talarında çok geri bir seviyede bu- dunuyoruz. Marshali plânı 1952 sene sine kadar devam edecektir. — Prog- ramımız tahakkuk ettiği — takdirde Türkiye büyük bir ziraat hamlesi ya- bacaktır Memurlarımızı ve ziraat muallim- derini tam mânasiyle köy ve köylü- nün emrinde çalıştıracağız. Bunun (- çin bir teşkilât kanunu çıkarmak Ü zereyiz." nın konuşması de söz alan Tarım Bakanı, vzuu üzerinde durdu Bundan sonra - tohumlarımızın de- Jenere olduğunu belirten Bakan, baş- ka memleketlerdeki islah ameliyesi- 'nin serbest çiftçiler tarafından başa- rıldığını, bizde mütehassıs çiftçi bur| Tunmadığı için bu işi de devletin Ü-| zerine aldığını söylemiş ve mart a- yından sonra, memleketin mühtelir| bölgelerinin bünye ve hususiyetlerine uygun tohum yetiştiren istasyonların faaliyete geçeceğini bildirmiştir. Bilâhare Orman mevzuunda duran Tarım Bakanı, Orman Kanununun 40) kadar maddesinin *adil'edilmek üzere) bulunduğunu, değişecek maddelerder olan 1 inci maddenin, çalılıkları or- man saymadığını ve diğer maddele- rin de 1000 dönüme kadar olan or- manları hususi mülkiyet sınırı içine, aldığını, ayrıca — köy ormanlarının, Köylerin - hükmi şahsiyetlerine deve redileceğini izah etmiş ve: “— Mev- Cut orman işletmelerinin rasyonel ça-) lıştığını iddin edemeyiz. Hattâ bun lardan büyük bir kısmının lüzumsuz- Tuğuna kanliz. Onun için mevsut 11: işletmeyi 15 e kadar indireceğiz.,, de- BSayfa 3 Tekel İdaresi, yeni içki sevileri üzerinde çalışıyor Tekel İdaresi mevcutlara ilâveten en müşkülpesent —meraklıları - bile tatmin edecek yeni içki — çeşitleri imali için çalışmalarına başlamıştır. Likör fabrikasında tecrübeleri ya- pılmakda olan bu içkilerin Avrupada. Ki emsaliyle boy ölçüşebilecek bir nefasete ulaşması uğrundaki çalışmas, Jar haylı ilerlemiştir. Yeni içki nevileri bir iki aya kadar piyasaya çıkarılacaktır. Şehrimiz fabrikatörlerinin bir teşebbüsü Şehrimizdeki fabrikatörlerden mü- rekkep bir heyet bugün Başbakanı ziyaret ederek, Sanayi Bankasının kürülüş şekli hakkında / izahat ala» caklardır. Bu heyette Bölge Sanayt Birliği başkanı, pamuklu dokuma, demir eşya fabrikatörleri bulunmak- tadır. Sanayiniler_tnıılnıitı'sı Ticaret Dairesi Başkanına göre, maksat yalnız tahi Ankara 31 (Husust bildiriyor) — Dış Ticaret muhabirimiz Dairesi Başkanı — bügün bir basın toplantımı yapmış ve Eakanlığın Sanayici ve İthalâtçılarla olan temaslarının ma> hiyetini açıklayarak demiştir. ki: “— Toplantıların gaye ve maksa- di yalnız. sanayiin ihtiyaçlarını tes- bit olmadığı gibi ithalâtın men veya tahdidine de matuf değildir. Bakan- lık bu toplantıları tertip ederken mu- ayyen bir zümrenin durumunu değil © maddeye ait ticareti kül olarak na- zara almak süretiyle ithalât, ima- Jât, dahili ticaret ve hattâ ihracat durumlarını bir arada incelemeyi dü- şünmüştür. İthalâtın men veya tah- dit gibi müstehliki dış pazarlardaki fiyat inişlerinden mahrum bırakmayı istihdaf eden tahditlere gitmek ba- his mevzuu değildir. Ancak, esasen lisans mekanizmasiyle yapılmakta olan ayarlama bu gibi toplantılarda tesbit edilen dönelere göre ihtiyaca daha uygun bir tarzda cereyan ede- bilecektir. Dericilerin kauçuktan ayakkabı ya- pılması karşısında zarar uğradıkları yolundaki şikâyetler hakkında soru- lan suale de gu cevabi vermiştir. "” Funakika deri ayakkabıların kavçuk ayakkabılar karşısında müş- kül durumda olduğu muhtelif vesile- lerle ve son defa bakanlıkta yapılan toplantılarda ileri sürülmüştür. Ba> kanlık bu iki nevi imalâtın maliyet unsurlarından birinin aleyhine olan bir unsur varsa bunun ortadan kal- dırılması ve iki sanaylin de biribirin- den farksız birer rakip olmasının ber- taraf edilmesi üzerinde duracaktır. Ancak, ucuz imalât / büsbütün orta- dan kaldırılarak müstehliki pahalıya. aldırmak mecburiyetinde - bulundur. mak gibi şayanı arzu olmiyan tahe ditlere ve gayrı iktisadi himayelere gidilmiyeceği tabildir. Bugüne kadar verilen kahve ithal müsaadesi Ankara 31 (Husust “muhabirimiz den) — Bakanlık bugüne kadar 8500 tonluk kahve ithali müsaadesini vere miş bulunmaktadır. Diğer taraftan bütün dünya — piyasalarında kaydettiği/ bildirilmektedir. kahve fiatlerinin düşüş #a e gaöela SKf | © birüblle Firen Gt sAmlA İ VU varcaı. MAT TunU MANE | Un Ka ipaa. BİSie Şarap ihracatında prim İthal müsaadesi verilen GA L G alarının yardımı ile ge'ecek dene bu| — İhal çttiği malların 2e 50 sine teka memleketler cektir. İngiltere'den bazı memle | * Lendea 31 (Naten) — İsveç ile| (li çok mühim mahstlün İi olacağı | bül eden nipette mühtelit kategori. —— Zürk şarap fintlerinin beynelmilel | ruş prim vermeye başlamıştır. Hu ketlere hleret cükcek olan Tagila. | İncillere — hükümetler arasinda | ümüler 'de çok Banetldie” aa | ere dahir lll" 'matlarına ait bi — mrap fllerine göre biraz pahal oi | susi şarap ümülerinin de geniş mik- | , Ankara 91 (tusust / muhabirimiz. : ler, şimdiye kadar yanlarında 100 | — yeni bir ticari anlasma imzalan- İ mahsüllerin iyi olacafı hakkındaki | — Serbest liste tesis etmiş veb u listeye| ması yüzünden şimdiye kadar geniş ,, Se ihracat yapmalarına — yardım | — d€1) — İhraç mevsimine girilmiş ol Herlin gölürebildideri halde buse | — Yalır Dü sene sonünda müdeeli | Bore aödlerini, Tünüsenin Yü | ahi mallerın. kendisinin müvakkar |/ mikyasta ihracat yapılamamakta Iak | Yata ihracat yapmalarınn / vardım | Guğundan, artan disponibilite nisge> dan sonra dört sene — Thüddetle dolan ticaret anlaşmasının yerine | arası işbirliğindeki rolünün arttığını | ten “debiteur,, kalması esasını ka Son zamanlarda dünya piyasaların- | ©den prim tinde Almanya, Fransa ve saterlin 5000 İngiliz lirası götürebilecek- bu imzalanmış olan anlaşma yü-| görmekten memnuniyetini belirterek | bul eden memleketlerden serbestçe — da çok beğenilen şaraplarımızın ih-| ra müspet neticeler elde edileceğine| bölgesi memleketlerinden — ithalâta lerdir. inğe girtlekir Biurmiştir. ind müaede sfnlelir Hacritin AA SArGEN V8 a 10 b İ munakkak YEkACİYI Talllaklsr. | Mikda Vai ela l | Lzrxur1949 cumartesi | MEMLEKET ve DÜNYA BORSA ve Pi YASALARI KAMBİYO | ESHAM VE TAHVİLAT MEMLEKET TİCARET BORSALARI YABANCI BORSALAR Borsalarda Vaziyet İstanbul — Borsası | Devlet Tahvilleri İstanbul Ticaret Borsası İzmir Ticaret Borsası | New-York Borsası İ T EĞİ Ze T - —e Ğ e Dön |ai kur 1 slsmğ a | Vepi yulmünl oe ae | mez | Ba b meS L DSK b l t 100 Dolar, Vyannn İadir Aöserisi No S — | Siz Kamae Ve Nesi) se— | az | Dün #sene sonu dolayısiyle Ticaret e Drangi : Di b et NE el SX | 8Z | vamak Müsüing Övresissenik Üİ — zermnanca mancut saktarda hbu- | B |: M K akaln 4 B »u | ma bat eeet iş ollküşkür İanaen bi KA Tn Ka ti z | yayin ” 8e | sa N — <o ve sene sonu hesaplariyle mesgul e Diterleri Tumalyakı Gadür) ee | MA İ ll x 230 Üİ — Sian birçok tecirler, bornaya bile ger — İ Brabai 8— | S V öçuin gae acirler, bordaya bile gel — İ 19 Dr BEMAM ' e wa zamtüyo ydatıdıkın Bocedm ga çi işin | Kzabokd “Yerl zi ” #a hâdisesinin tesiriyle durgun geçmiş u, Kevant iç ithal mali .. 3l.— z SA n L SA HD BZ B MA Hzkabir kaçab cicafu vamtrsurm | gy u- aa EREA İ Ş ERE L v İ DA ai an Zaanea gti kaztlre GöznliyE T B z Adana> Ticaret Borsası — İ “mea eeti v G l Dimlia n GAS Hm eZ 5z | o n » İşmas eei H M da er Teği'l e ee Ha |an İzmi 1 ia | Ba | ae ĞA a — aS G ( HDU z Londra Borsası n aT iz (kabuklı — 46 Pamuk Yerli 11 .. vi aB gödülbuz bizün Şit Tahvillei — — | öye örük GS M D İzmir Ticaret Borsasında tam maâna- — | —X*m-Yorkt aa Ce DY Te VB T vekümü v | , Ka gz Siyle sükünet hâkimdi. İlgili tacirler w 500 | a- | Sittik”ana”mal | Börete S ae İK A Va Ben y n eee S L Z D PK AMAĞ üüüi | Bradford Piyasası dış muamelelerde inkişaf görülecek Şirket Hisse Senetleri Ki Jeriler ati Tçi mal TübresizPeni) z | u- dir ae T S S eu İ * aa öz | ez D5s 5e | nnt Ticaret Borsası — Ü çaz Srağ &5 | S ğ z Ko Hw:' irlaya j 8260 B —— Adana: ü K a | ön we | el İskenderiye Borsası Kinuna ; EaB. Tehviller eat gakları : Te GöaeeRi ü ğ TT ——— | Soşimyan Çökara ekatra) Hez U ahmouni Iüsa alyatı MYO.. | T Gönünde Borsada müamelesi tescil edllmemiş tahvilt ve