A MN 28 Mart 1935 — Osmanlıcadan Türkçeye karşılıklar kılavuzu VELA ELAT Sed 1 - Öz Türkçe köklerden gelen sözlerin karşısına (T. Kö.) beldeği (alâmeti) öt Bunların ö hakkında sırası ile uzmanlarımızın (mü itehassıs) yazılarını gazetelere vereceğ - Yeni konan rn iyi ayırt edilmesi için, gereğine göre, 55 yari iğ gazlı, ayrıca ii de konulmuştu — Kökü Türkçe çi kelimelerin bugünkü işlenmiş ve kullanılan şekilleri alınmıştir. Aslı AK olan HAK, aslı ÜGÜM olan HÜKÜM, Türkçe ÇEK kökünden gelen ŞEKİL gibi. Aile — Arda (Fr.) arş Örnek : Aile tesisi cemi en kudsi vazifelerinde: da kurmak so0sy ilm en kutsal ödevlerinden biridir. Ailevi — rem Örnek : Aralarındaki revabıt - Aralarındaki zle) rnek : O, evcimen bir adamdır - O, pek aileperver bir şahıstır. Akab — Arka Örnek : Derakap yeme dan, hemen arkasındı e be — (Bak: Büdire)- Zor amet — Kısırlık, sonuç- suzluk - (Fr.) Sterilite Infruc- tuosite Akamete ni red suz kalmak, soni uğ- tamak, sonuç verm Mr Bu iş, akamete uğ- kaldı lal ei (Fr. ) Rester sans ri t — İlk, önce, ic ep? Ayn elem : Akdemi İlk balla basini” ie sizinle“ görüştmüştük - önce sizinle ek — Bağıtlamak - (Fr.) Contracter, vee un acte İma ou priv: ki de vlet arasında akdedilen muahede e ce” evlet arasında Vesi zaladıkları Ak dını birleştiren bir aki Evlenme ele kadını bila tiren bir bağı! Âkibet .— — Son, sunda, hele - (Fr.) Fin, a la fin, enfin, Örnek: Âkibet gelebildi - He — Akıl (T. Kö.) - Ee) — Usal - (Fr.) Rationnel e Mesaili akliye - Usal #soruml; Ak eli hissi e duygu - (Fr.) Bon Örn se ek: Aklı selim zahibi olan. bir adam bunu yapmaz - Sağ- dpi olan adam bunu yap- “a kil — Akıllı (T, Kö.) - (Fr.) Sage, raisonnable EU — e yeni yiyici - (Fr.) Mange — Yenircı Ke — Yer - (Fr.) Ref- lecteur athı derya, bir âkis gibi, sahildeki ik ri lini gösteriyordu - Deni zü, bir yansıt gibi, kıyı via yan, Yapıların gölgelerini gösteri- yordu, Aks — Yansı - (Fr; mil İN in — Yansımak (Fr.) inle irmek — Yansıtmak - (Fr.) Refleter, m Akraba (nes — Hısım - (Fr.) Parents Tali sang) Akraba ve taallükat — Soy- sop - (Fr. ine parents proches et eloign ee — Taydaş Örnek: Onlar, birbirinin tay- daşıdır - Akranıdır. Heine — Son, en son - (Fr.) garb — Uzakbatı eyi Krem Occident k — e doğu EE Ezine Aksi—Ters - aye Aksi sada — Yanku - (Fr. Echo Aksi e vermek — Yan- mak ek: O, öyle yüksek sesle haykırınca dağlar taşlar yan- dı (aksi sada verdi) Alam — Tepki - (Fr.) Reactioi Örnel ik er cebrü tazyik bir va ir kg her zor e baskı bir i doğ kur Kuda ii (ErJEnraye Akuri Kudurmuşçasına banner ) Rage pe Âlâ — - (Fr.) Tre: Li ibi — Olduğu gibi - Yl Tel iyi de se (Er) riya Alâka — İlişik; ilgi *( ilgi, uş ilişiği yok- tur - Bu işlerin bahsettiğimiz mesele ile bir alâkası yoktur. Il. Bu işte bana karşı gös- termiş olduğunuz şiden dolayı pek duygulandım - Bu işte bana karşı ibraz ettiğiniz alâka dolayı pek mütehassis oldum. Alâkabahş — İlgen *( Fr. İnteressant kadar — İlişikli, İlgili - (Fr.) İnteresse Alâkadar — İlgilen- mia il ve ieni r Bu bilim sorumlarına üklenmenek elden gelmiyor - Bu ilmiyeye likadar diilik ln olmıyo, si kate itmek —İliyik kes tuğumüz sora bir ” Alâkaderilimkân — olabil- diği kadar Alâkaderilistitiaa — Elden geldiği kadar Alâküllihal — Şöyle böyle, olduğu kadar eleinnas — Göz önün- meratibihim, O aleddere- it — Sırasınca, sıralarınca Alâmet — Beldek - (Fr) Signal Örn m büyük ek: Bir ulusun ulusal beldeği dil birliğidir -Bir milletin en e milli alâmeti lisan v. Âlet — - (Fr.) ins- irument Ör gi LE söyleme yaracı işitme kul ktır - Aleti tekellüm bn aleti semi ku- laktır. ve edevat — Avadan- nsile ledde a Alcan (Garaih ) — Ya- ban, Fr.) Etrange, bizarre Yabansı bir kılıkla şıktı -.li nous a ccoutrement Önel Y ; Alelacele — Çarçabuk - (Fr.) â la hâte, promptement, avec empressement Alelâde ei rn — Nomal - (Fr.) m e ilerleme ii r yolda olmaz - İnkı- iâplarda ya alelâde bir hat takib ei yrıtabii — bili - (Fr) Anormal Örnek: Bu çocuğun bu ta bu kadar boylanması iii nomaldır - Bu çocuğun bu yaş- kadar boylanması gay- dir, ya — Körkörüne elekser, ekseriya — Çok uk - (Er.) Souvent, la plupart des fois Alelgafle — Apansı: Z, ansı- zın - (Fr.) Seudain, soudaine- meni Alelhusus — Hele - (Fr. Particulierement, tout particu- lierement r işte, hele ulusal e elden geldiği kadar özen göstermelidir - Her işte, ili işlerde alâka- Alelinfirad rer elik teker teker Alelitlak — Genel olarak - (Fr.) e façon absolue, 'une façon generale Örnek: Bu sözüm ie size değil, iğ olarak b iş- menleredir iğ sözüm bi değil alelitla! ka yaa Alelitlâk — etse olursa olsu: ye ın gui, n Hiiporke güci, e rnek: Rasgele bir işm O - Alelitlâk bir memur çağırını Sin um — Bütün, nel olarak - (Fr.) En e ge- neralemant Alem — Sancak - (Fr) Etendard Âlem (Cihan anlamına) — Acun - (Fr) nd. Âlemşümul iri — Acunsal - (Fr.) Mi yi Asma e mak'ne büyül; onurdur - Memşimi bir şöhret li et- mek n üyük şereftir. t anlamına) — - (Fr.) Univers Âlemşümul (kâinat anlamı- na) — Evrensel - (Fr.) Uni- versel eme — Açıktan, açıktan çığa, agi A kesilir — Tanliyik - (Fr.) Des > ube : Tanlayın kıra çıktım - Mleseber. e çıktim lesseviye — mi düzeyde - Ga Uniarmene k: Kaza 1 aramız- ai bir di Ka i eyanemizde a viye taksim ederiz. “Alta — Uzun uzadıya şağ ie Arka Alev— Alev . Mn) e) Flamme Alayh — Karşı - (ör) Conk rnek: Bu işte bize karşı .) Etesvous contre nous dans Si affaire Al lanlar — Karşı olanlar rnek: Bu önergeye kar: olanlar ellerini kaldırsın öne ge telif - Karşın başi size kar Aleyhre lerini — Kötü- Tüğüne söylemek - (Fr.) Dire du mal, parler dave me : O, her vakit herke- sin kötülüğüne Ge - ya Tout le temps, il dit de: Leh — Yane TEE) Pİ Örnek: Bütçe için 399 5 say» iz o yana 149 u karşı verdi - Bütçe hakkında 399 ibm 20 si lehte 149 u in a rdi. mak — Yana olmak e ço een ak en faveur Lehdar ( taraftar ) — Yanat (Fr.) Favorable Örnek; O, bütün Kamutay hayatında bize yanatlıktan ay- rılmadı. Lehinde söylemek — İyili- ğine söylemek - ( Fr. ) Parler pour, parler en sa faveur rnek: O, her iyiliğine söyler. Âli Ya . yi Haut Âlicenap — Akı - (Fr.) Ge- mercux Örnek; Akılık, ahlâk güze ydi parlak bir beldeğidir - naplık hüsnü ahlâkın alâ- meti bahiresidi ir. Alil (âmâ anlamına) — Kör (Fi N Saim — Sakat - zi JEstropie vakıt senin yoğ İğeil - (Fr.) İnfirme, invalide Örmek: İğcil savaşçılar - ma- lal Ea — zg Kü re Tres bi 2 Al — Enyüce - (Er.) Su- pere lah — Tanrı - (Fr.) Dicu ei talk — Esen kal Vr Adi Allâi — Bige - (Fr) Sa- Süntsini Alüde — Bulaşık - ( Fr. ) Sonille dpi — pi ği Aveugle rlük mide. — Kile (T.Kö ) - Gn iz gi — Gelim gidim (Fr. e et vi Amel (6) — — ig işlev - (Fr.) Acte,. action rnek: Her işlev tepkisiyle eşittir - Her amel aksülameli ile müsavidir. va — İşçi - e İğ de — b trav pri Derin - (Fr.) Profond ale, ler de Örnek: S leri çok ve karışı! dar » İçtim; i işlerin ; amilleri mmande ; Üssten aldığım emre öre - imirkde ığım em- e bir bu- ler işte bir ee Örnek: Lâtifeâmiz - Şaka ile şamil — Kapsal - (Ee) A extensif et comprehensif Örnek: Âm ve şamil hare- ketler — Kapa hareketler Amm — - (Fr.) Onele me için. - Hul C. Saymen Boş elle dör elle döndü er dev etlerin de iştirakile diğe er e bir Miran, ipi ie muhtemel bulun- Netice nedir? a di rl Kel diğer deler. ekli edeceği bir tel kılırsa bu tebliğin metni şu suretle kle edilebilir. Almanya tam bir müsavat esasına müstenit ir hava mi- sakına ve ii teslihat mukave- Bide a iii “a da iliğini ceği bü tün teslihattan vazgeçecek, en başkalarının muhafaza edec bütün teslihatı iyöcekir. 4 w aris 27 (H.R) — kiçdecekleri e susi) — Siya asi ve zevcini kabul etmiş ve on- rı öğle yemeğine alakoy- uştur. Ba ziyafette Madam Yevtiç ile e aye aa 1 işleri bi a bu- p mler onlara aşağıdaki beyi İl geiği anlaşma Balkan anlasın e çek rildi organizmin aha gör- i şimi me vw ve e altında noktai in Almanyaya karşı hainliği ğı di ü ü ii aki ayniyet Eni bir £ teselli. ii a z çok daha büyük bir kav- korkuyorlar. & A)— Ba Almanlar memnunmuş rat 2 6 ( ay li Titülesko bugün öğleden sonra e A Hitler | Belgraddaki Türk, elçisini kac neticesinden memnun olduğum ra ini ir yil Almanyanın Fransanı fi lr ŞE > isteklerinin ekil sulhunu sağ- ei ak amacını güttüğünü söylemi Ne diyo ğun ve Mussolini ile olan görüşme- sini hatırlatarak dem p güç dakik yalnız “o ğa e İsg sözünü an, , güçlü Örnek: Çalışmamı: amız kendimiz için değil, kamuğ il » Sa- yimiz nefsimiz için değil, âm indir. — Kamusal uku. âmme türe - (Fr.) Öne Hi rnek: sal türenin ai ğa man den biridir - Hürrivet hukuku ri en emi ahkâmın- dan biridir, Amüd — Dike - (Fr) Per Ear İaire EN en a Fr.) Seenin — e 1 kemi- enseigne, gul instru Örnek: Marifetâmiz - Bilgi i eten, An — An (T.) - (Fr.) Mo- ment — Anana (anmaktan ana ana sözünün tekrarlanma- sıdır - tekrar: T. Kö.) - (Fr.) A begi — Bilmiyerek, bil- mene - emk Bi savoir, dl — — iş - e) Ros- — Sert - (Fr) Dur, Yakala Demincek, bi rc (Fr.) Tout a em — Ml yokken kem” yen absence Örn b dan söz söylemi a pp > Anilgıyap söz söylemel LA 2 ve a hüküm vermek doğru mudur ? Asliye mülendi hüküm vermek doğru mudur? Ankarip — Yakında - (Fr.) mii kastin — Bile bile, bile niye ” a .) Expres, intention- YE işi bile bile; yaptım - Bai işi nk yaptım 2. Bile istiye dostlarla sarılıdı. el sa- i j N nlıdır. Fransada savaş istiyen j yani yolu; Sade b iyen adamlar vardır. Fakat de rün Ke ekiği gibi, yer- imeği var istemeyiz.,, Bek Paris 27 ( Hususi ) — rail bildiril yar? Romanya Dış bakanı B. Titülesko m ayrılmıştır. B. Titules o ile B. Yevtiç aramdaki görüşme Almanyanın si e Macaristan, AR Bel: g masına i turya've Bulgaristanın da ay- nı.yola. girmesi . korkusuna ait ene yürek: en “Er. Ni Sincsremei en yiz seke d Örnek saygılarımı suna! miki size arzı e iran €de- ğ a die — inatçı (T. Kö.)- ve Tetu, entete Âr Ar (1) - çi) Honte ek li Arsız > en Rey) - Oi a ; “Bu rumda oylar aj ll a inle âra tes şettüte uğradı. Ka — sü liyen, bezeyen, şenlendiren - (Fr.) Oui pare, (ui MİR Gü m Mekin “ dei ii şenlendiren Ârâm — Dinlenme - vi Rep: Arimgik — Dinlenek - Ee) Lieu de rep: 3 Örenk 9 gece çay kıyı” da bi lenek tuttular - O geçe çay sahilinde bir âram- göh ittihaz ettiler. “ Araste Beze: * (Er Decore, orne a 'Arâyiş — Süs - (Fr.) Parure, ornement Âraz (Bak: ei Se ç Mi im ko- Tuna verilmiştir.) Arazi m (Er. YTerre, 3 terrain Örnek ; kilmemiş toprak - razii gayri mezrua - ( Fr. | Terre non cultive; (0) bag emir elif il azılarak Türkçe erilmi