Vatan 25 Ocak 1941 sayfa 2 | Gaste Arşivi

25 Ocak 1941 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2

25 Ocak 1941 tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“ 25-1-941 Keselerı Ellerinde Hoplatarak Akçe Şıkırtısıyle Yorgosu Yumuşattılar : — 38 — İbrahim Paşa u;akları lâfla lpeyınr gemisi yurumxyecegım pek iyi bildikleri 'çin kuşaklarının ara. sından çıkardıkları keseleri elle- — rinde haplatarak, akçe şıkırtısile Yorgosu yumuşattılar. Kapı aralandı ve uşakların ar- — gdından Veli de içeriye daldı. Yor- — gös onu da berikilerin yoldaşı | sanmıştı. Fakat ötekilerin başka yııu. onun da dıseı bir masa ba- geçtiğini görünce çipil göz- leriIe dik dik Veliye bakmağa başladı. Veli de meyhınccınm çenesini arasın. üfleyip eti kızartırken vuratını tütsüleyip gözlerine kaçan du- manlar, çehresinin rengini yarı | pişmiş bir et kızıllığına düşürmüş bulunuyordu. Böyle olmakla nisa makul hizmete koyulması İ.brı.hım Paşa adamlarını alâkalandırmıştı. Yahya yılışarak Musaya bir dirsek çarptı ve Musa ağzını yaya yaya bir kahkaha savurup masa- nın altından Musaya bir çimdik attı. Veli, heriflerin gözlerinin küçük kızın tümseklenen göğsü- ne . 5A P Ş 4 berıber taifei dan şişkin bir kosa çıkarıp gene — koynuna soktu ve gözile, kaşile bir de işaret çaktı. İ Çok geç.medın içerideki iki sar- — höş yeni gelenlerin yardımile kapı dışarı edilmiş ve bakır kupalara çıtıplır doldurulup kuzu kellele- «i ve ciğer yahnileri ile dolu len- gerler masaların üstüne oturtul- l. muştu, Günlerce su içmemiş bir insan hırsile şaraba saldıran iki — uşak Velinin orada oluşundan bi- | haber idiler. Veli önüne konulan kupadaki şaraptan bir yudum alınca bunun zükendikçe üstüne su katılan sirke bir nesne olduğ anla- AT AD V a Bu, | benzeyen buruksu suyla iki uşa- ,;îm sabaha kadar sarhoş olmıya- caklarını kestirerek onları da teş- v!k maksadile: şaraptan gayri her şeye üme sürdüğün nesne mide aktar- Mun başka bir işe yaramaz. “Tiz bana avrat dudağı gibi kızıl, yosma öpücüğü gibi baş dön- | düren şarap ilet! — Diye haykırdı ve sözünü bitirir irmez #ri bir bakır parayı da ipil Yorgosun önüne fırlatı. — Veli aynı zamanda elinin tersâl: sezdi. Sıdıoılıqmıyı başlıyan iki ka- fadar, yağlı ellerini geniş kuşak- larının arasına sokup keseden bi- rer çil akçe çıkardılar ve birbiri ardınca kızın avucuna sıkıştırıp, baygın birer işaret çaktılar. Ha- murundaki maya bir somun par- çasını nasıl iriştirirse, kendisine bir yosma gözile bakı- hp iltifatla beraber akçe de sü- nulması çipilin kızarık gözlü du- man isile kararmış yüzlü Marisi- ni de değiştirivermişti. Alaca bezden yapılmış dört peşli entarisinin eteklerini çekip geçerken iki hovardaya sıkça sık- Ça sürtünüp geçiyor. Raflara uza- narak kedi tırmıkları ile ekmekçi çetelesine dönmüş bacaklarını sarhoşlara arzederek, alâkayı ve binnetice bahşışı arttırmıya sava- şıyordu. Veli, işin cıvıyacağmı sezmişti. Çipil Yorgosa işin sarpa saracağı- nı işaretle anlatıp kızı bir yana savuşturdu ve sarhoşlara hoşça bir bektaşi hikâyesi anlatıp kızın dumanlı kafalarında yer alan ha- yalini oradan silip çıkarmıya ko- yuldu. Bektaşi hikâyesini Nasreddin hoca fıkraları ve onu da baştan geçen serencamlar takip etti ve kların da çeneleri açılıp kahra- önünde duran şarap k m in toprak zemi- i suladı. Bu hareket Velinin umduğu gi- iki uşağı çabukça tahrik etti ve . lar da Veliyi takliden keselere saldırıp gümüş akçeleri masaları- nin üstüne çarptılar ve: — — Bu kişi bir hoşça söyler, dahi şarabın âlâsın isterüz. Çıpıl Yongos toy birer miras- di tavrile ve hattâ henüz birer um şarap için sarhoş olmadan Ta saçma yarışına kılkım müş- etmek lü e hissetmişti. qundın umulmayan bir çe- iklikle meyhanenin ard ka:pı:uı manlık ve kabadayılık destanları anlatılmak yarışına germi verildi. Lâf lâfı açıyor ve bu lâfların arasına iki uşağın o akşam saray- icraatlarına dair malümat kırıntıları da karışıyordu. Niha- yet Veli, gece yarısına doğru sa- raya girenlerin bir odaya tıkılmış ve Hızırın da ölü ile diri arasın- da bir durumda korudaki kafesli bahçeye nakledilmiş olduğunu öğrenmişti. (Arkası var) Soruyorlar? 'kayboldu ve çok geç iki elinde birer testi şarapla dön- — Az sonra meyhanecinin girdiği ıdan kalaylı temiz kupılu u- tıldi ve çipil meyhaneci onl: ara sıralarken bir langexe epeleme doldurulmuş sığır sövü- de verildi. Artık teklif tekellüf. kalkmış, Iı adlarının Musa ve Yahya ol. uğunu öğrendiği İbrahim Paşa arile bakır ku.pı.lın tokuştu- T ELİ toknşturı şarap içmeğe koyul- elı çipil meyhanecinin de ayık 1 masını ve uşakların ağzını t 'Iken onun da farkına varma- ı arzu ettiğinden, ona da bir şarap ikram etti ve bu ik- ötekiler tarafından da yapıl- bir fiıçıyı masanın yanına çe- dan biraz sonra Yorgos ta uy ruyor ve diyor ki: A Paçavra Stokları Birikti Geçen seneye kadar ıexbeıt dö- Yviz kabili hariç katl sevkedilen eski paçavra stokları bugün fazla miktarda birikmiş bu lunmaktadır. Harice sevkine müsaade edil- miyen bu paçavralar dahil men- sucat fabrikalarımızda da işlen- memektedir. Eskiden yarım mil- yon liralık serbest döviz temin e- den bu paçavraların fiyatları sev- kiyatın durması yüzünden 56 ku- ruştan 30 kuruşa düşmüştür. Ellerinde stok bulunduran tüc- carlar alâkadar Vekâletlere mü- racaat ederek paçavraların hariç piyasalara sevki için müracaatlar- da bulunmuşlardır. Müsaade verildiği takdirde es.- kiden senede yarım milyon liralık serbest döviz temin eden bu stok- e edebilecek bir yekün arzetmek- tedirler. Denizde İki Ceset Bulundu Dün Boğazda Kefeliköy açık- larında balık avlayan Salih reisin ağları toplarlarken ağlara ağır bir şeyin takıldığını anlamışlar ve ağ- lara bir Yunus balığının takılmış olduğunu sanarak ağları yavaş ve dikkatle çekmeye başlamışlardır. Nihayet tamamen meydana çıkan ağların içinde bir ihtiyar erkege ait ceset çıkmıştır. Yapılan tahki- | kat neticesinde cesedin bir müd-. det evvel ortadan kaybolan A- leksandr Teodoridis isminde 65 yaşında bir ihtiyara ait olduğu ve kazaen denize düşerek boğuldu- gu anlaşılmıştır. Beşiktaş Açıklarında Bir Çocuk Cesedi Bulundu Dün Beşiktaş açıklarında da bir kız çocuğuna ait bir ceset bulun- muştur. Osman isminde bir balıkçı Be- şiktaş 19 uncu ilkmektep açıkla- rında balık avlamakta iken mek- tebin rıhtımına dalgalar tarafın- dan atılan bir kız çocuğuna ait ce. sedi görerek polise haber vermiş. lar şimdiden bir kaç milyon temin | idaresindeki dalyandaki balıkçılar | Şehir've Memleket Habı e |Piyasa Vaziyeti: Hava Denemesi Talimatnamesi “aşa kıpılmadan hemen evlerine girmek üzere hareket edecektir. Alârm başladığı zaman evlerin den uzak bulunanlar, en yakın u- mumi korunma yerlerine girecek. lerdir. Alârm düdükleri çalındıktan sonra halkın tayyareleri görmek merakile pencerelerden sarkması veya korunma yerlerinden çık- ması makinelitüfek ateşine hedef teşkil edeceğinden tehlikelidir. Bilhassa buna çok dikkat edilmesi lâzımdır. Motörlü ve motöfsüz makil vasıta- larının hareket tarzı: 8 — Arabalar, otomobiller bilciim- Je motörlü ve motörsüz nakil vasıta- larr alârm işaretinden tayyareler şehrin üzerine gelinciye kadar geçe- cek müddet zarfında şehirden müm- kün olduğu kadar uzaklaşmıya ça- l lışırlar. Bu mümkün olmadığı takdirde, yani alârm verildiği zaman nakil va- | sıtaları şehirden uzaklaşacak vazi- (yette bulunmuyorlarsa, yol ağızlarını kapatmamak ve yangın musluklart- nn üstünde durmamak şartile mü- | 'nasip bir yerde durup halkr boşaltır lar. Arabaların —hayvanları çözülür. Hayvanlar bir ağaca veya arabaya sıkıca bağlanıp torbaları başlarına takılır. Böyle durmuüş nakil vaartala- rından çıkan halk en yakın umumi veya hususi korurma yerlerine ve- yahut siperlere girer. 4 — Tramvaylar da alârmla hera- ber halkr boşaltır ve münasip bir yerde dururlar. Vapurların hareket tarzı: 5 — Alârm duyulduğu vakit va- purlar iskelede ise halk o iskeleye boşaltılır. Yolda ise halk en yakm iskeleye uğranarak boşaltılır. Trenlerin hareket tarzı: 6 — Alârm verildiği vakit tren- Halk Nelere Riayet Edecek ? m pler, istasyonlarda veya garlarda ise, yolcular hemen trenden inerler, istas- yonun korunma yerine veya civarda- ki umumi korunma yerlerine girer- ler. Alârm verildiği zaman istasyonlar- da fakat harekete hazır bulunan trenler olursa ve yol açıksa bu gibi Pamuk Fiyatları Yükseldi tey * pamuk fiyatları eskisine nisbetle yüzde 10 kadar yükselmişti. Şimdi bu yükseliş yavaş yavaş azalmıya başlamış ve fiyatlar eski seviyesine yaklaşmıştır. Perakende — satışlar — şehrimizde 65 - 70 kuruş arasında oynamakta- dır. Yakında Romanyaya külliyetli pamuk g ktir. Ih- racat fiyatı olarak Ege mmtakası Akala cinsi pamuklara 738 kuruş fi- yat tesbit edilmiştir. Ayakkabı Fiyatları Tetkik Ediliyor KI Son g kkabı fiyatların- trenler, yollarına devam . dir. Işıkların maskelenmesi ve söndü- rülmesi tarzı: 7 — Deneme yapıldığı günün ak- şamr ve gecesi resmi ve hususi bina- larla evler ve bilümum mağazalar, dükkânlar ve müesseseler ışıklarını k Mmecburiyı dedirler, Işık maskelenmesi geçenki tecrü- belerdeki şartlar dairesinde yapıla- caktır. Vitrin, cephe tenviratı ve diğer görünür bir halde açıktaki ampulle- rin yakılması veya ampuller Üzerine mavi, kırmızı, yeşil kâğıtlar koyarak ışık sızmasıma sebep olacak şekilde hareket etmek yasaktır. Cami ve Kiliseler Sığınak Olmıyacak Ayın yirmi sekizi ile otuz biri ara- sında yapılacak umumi! hava dene- mesi için, denemeyi idare edecek hakem heyetleri sığmakların yer- lerini tayin etmiştir. Bundan evvel camiler ve kiliseler de sığmak olarak kabul edilmişti. Halbuki son karara göre, camiler ve da bir yükseliş göze çarpmakta ve bazı müesseselerde bu yükseliş bir ihtikâr teşkil edebilecek bir vaziyet arzetmektedir. Fiyat mürakabe bürosunun me- murları dün şehrin muhtelif semtle- rinde dükkânları gezerek ayakkabı fiyatlarını tesbit etmişler ve bazıla- rından nümuüneler almışlardır, İlk toplantıda tetkik edilecek olan bu mevzu hakkında fiyat mürakabe komisyonu Sümer Banktan, ayakka- brcılar cemiyetinden ve kooperatiften fiyat yüzdelerini sormuştur. Bu yüzdeler 37 - 38 senelerindeki fiyatlar nazarı itibara alınarak tes- bit edilecektir. . LA Peynir İhtikârı Peynir ihtikârı devam etmektedir. Fiyat mürakabe bürosu memurları dün peynir satmak istemiyen birkaç tüccar tesbit etmiştir. Peynirciler mal gelmediğini ileri sürdüklerinden peynir — meselesinin halli için Belediye iktısat Müdürlüğü ile Ticaret Odası Trakya Ticaret Odalarına birer mektup yazarak peynir vaziyeti hı.kkmdı mufassal rapor Ş kiliseler sığmak olarak Vi yacaktır. Levhalar, denemeden evvel sığınaklara asılacaktır. Daha ziyade sinema ve umumi yerlerin Holleri sığınak — kabul edilmiştir. Tünel de sığınak olarak kullanılacak ve deneme esnasında işlemiyecektir. Bu işlerle yı.kmd.m alâkadar ol- mak ve üzere Bu Traporlarda rehnno vaziyeti, maliyet fiyatları vesaire bildirilecek- Çıko'atacıların Toplantısı Dün İstanbulda bulunan bütün çi- kolatacılar suıayı birliğinde toplan- 'son günlerde Dahiliye Vekâleti Seferberlik umum g'eıen k.ıkıonun tevzii meselesi görü- müdürü de İ: gelecektir. tir. 12 yaşlarında olan ve k denize düşerek boğulduğu anlaşı- lan bu kızın hüviyeti henüz tesbit Üniversite Profesör ve Doçentlerinin Konferansı Üni tik aü lerinden elli kışı. ıncmlekeumızm muhtelif vilâyetlerinde 25 Halke- «içkili lokantaların» ve «eğlen- ce yerlerinin» tarifesi diye haber- vinde Cümhuriyet Halk fırkası birer kontf lerdir. Konlennı venleodıf şehir- ler nbul, Edirne, Bur. ler ilişiyor ve yine bu h Ortada araya kaynıyan veya sa, İzmır. Adana, Diyarbakı:, Konya. Trııbzon. Erzurum, Sıvıı. Genç Fransız Ressamların Sergisi Bugün Açılıyor -. Muasır genç Fransız - ressamları- nın sergisi bugün saat 18 de Beyoğ- lunda yeniden tanzim olunan Ana- dolu hanının alt salonlarında açılı- yor. Sergide 50 ye yakın eser var. 10 içinde meydana getirilen bu Sedan taarruzundan evvel u' llak Ralole ve diğer 'bazı şehirlerimiz — vardır. Kont " ziyade o mın- &8 araya h bir nokta vardır: Bu gazinolar, mişse, öyle zannediyoruz ki, bu- na muayyen bir mikdar mezenin takayı iktısadi, içtimai bakımın- dan yakından alâkadar eden mev zular üzerinde olacaktır. Verilecek konferanslar - kitap |İhalinde neşredilerek Halkevlerine, lislere ve Üniversitenin muhtelif fıkullelenne dağıtılacaktır. Bu de — dahili Halbuki hiç de ? olmuyar. Müşteriler hem İçki para- sı, hem de ayrıca meze parası riyorlar, Ğ ç üstüne oturdu ve yana saldırdı. iktan sonra işin zıvanadan çık- ası kabil değildi ve meyha- ciliğini unutup kendini bir mi- asyedi sanan Yoıcoı ard kapıdan seslen Bu ıkşım oldu olanlar vre Tez gelip ağaların hizmetin ör, dedi. — Bu emir kapı dibinde durup est ıler bittikçe boşunu alıp yerine i uzatan ve oracığa koy- ğn bir mangalın üstüne yerleş- iskarada ni kızartmaya çalışan kü- ç kızı harekete getirdi. sıçraya sıçraya içeri girdi ve sanın üzerini dolduran bogl Eniş lengerleri bir! nüÜZ yassıltılmış bir et Et parçasını bir kabın içine ko- mış et lengerini ortaya ıiîr- tu, lenip birbirine karışan saçı d:n enıeııne doğru bir 'ıt ların telif hakkı ve yol murıfı olmak üzere yüzer lira ve- rilecektir. Profesör yve doçent- Paristen Sofyaya gönderilmiş, ora- da altı ay kaldıktan sonra İstanbula getirilmiştir. « Bu sergide Fransız genç ressamla- rının zengin bir panoranfısını göre- P |biliyoruz. Nature Morte'den Kübiz- me, ve Fütürizme kadar her türlü eser vardır. Sergide en ziyade mu- vaffak alan ressamlar arasımda meş- hur kadın ressam V. Prax da var, Mytologie'ye ait bir eseri harikulâ- de, Surrtalistler'den A. Gourmes'in ları çok ler konferans v evvel Üniversite Rektörü Cemil Bilsel'in riyaseti altında bir top- Chapelon Midy'nin Venedik tabio- su Salvat'n Paris manzarası, Fon- | me; Sergide, Sedan Taarruzundan Evvel Fransadan Çıkarılan Elliye Yakın Eser Teşhir Ediliyor rey'nin Fransız köyü tablosu sergide teşhir edilen eserler arasında olduk- ça takdir kazananlardandır. Sergi bugünden itibaren balka açı- lacak, 15 gün kadar burada teşhir edildikten sonra Ankaraya ve ora- dan da k- tır. Et Fiyatlarındaki Yükseklik Belediye İktisat müdürlüğü ile kaza kaymakamlıkları et fiyatları. ni kontrol etmektedirler. Bu arada Belediye canlı hayvan fiyatlarını da kontrol etmektedir. Alâkadarlar fiyat yüksekliğinin şubatın on beşine kadar devam * B ıö,' Te PE kü ancak ondan sonra ki- zu mevsimi dolayısile hayvan gel- meğe başlayacak ve fiyatlar da Dünkü İhracat Dün muhtelif memleketlere 1 mil- yon liraya yakm, oldukça mühim bir ihracat yapılmıştır. Bunun en tan, İtalya ve Filistine balık, Maca- ristana tiftik, fındık, İtalyaya yu- murta gönderilmiştir. Basra Yolile Kösele Geldi Bı.ııyolnneuemhımm knl- İGÜNDEN GÜNE Yugoslavya ve Bulgaristan — Yazan: ÜÇ YIL[_’ (Zh ir kaç gündenberi —3 ,.1grafları Romanyay: karışıklık ve gerginlik hava yayılmakta olduğunu bildi! tedir. Şimdi asıl mesele Roma nin iki sağlam komşusunun 1” manyadan esecek böyle bir N vadan nasıl kurtulacağı ve 87 yetinin nasıl önüne melesidir. Yugoslavya ile Bulgaris! iki tarafında iki ayrı ibret d vardır: Romanya ile Yunati? tan. Hangisini beiemyorlırll na benzemek kendi haklarıd” istiklâl ve milli gurur duyg nın derecesine tâbi bir key tir. 3 Yugoslavyanın vaziyeti af anlaşılmış gibidir. Mihvere #on derce ihtiyatlı davrannın ve hatta yeni nizam efsan bir nazariye olarak kavuk $ yor görünmesine rngmen ki nı vermiştir; üzerine ş şiddetle dövüşecektir. Yıxoll ya yirmi beş sene evvelki © le biliyor ki bugün ezilirse Hâ” D ; &el P | | kündür. Fakat korkaklık ” rir de memleketini teslim ed' bir daha müstakil bir millet rak güneş altında dolaşmak y?” tur. * Bulgaristana gelince, profe& Filof'un geçen haftaki nutku nun da ayaklarının suya erd! ni gösterir. Yalnız realist bir görüşün I? desi olan bu nutukta hafif tereddüt noktası göze ça du: Profesöre göre Bulga küçük bir milettir ve böyle P üıengimede harp veya sulhun Ki üzerine tesir yapmak küf milletlere verilmemiştir. İ Doğru. Fakat şunu da uf mamak lâzımdır ki büyük hirleri küçük küçük ırma! meydana getirir. Avrupa küf' milletleri tehlikeyi vaktinde # rerek aralarında elbirliği etf ve her biri kendine düşen fe© kârlığı vaktinde yapmış olar” bu milletler bu kadar çabuk kolay dökülecekler miydi?> H! tâ meselâ Balkanlar meselesift” Bulgaristan Balkan istiklâli vasını kendi küçük revii davası üstünde tutsaydı ve © Ha sağlam bir Balkan bi€” meydana — gelseydi - Ro: topraklarında esen korkunç ht hiç olmazsa hınz daha uzak? TRr zis)' '“dı.nbu ik miydi? ? çük milletlerin aralarında “NRAY için se bi fiyatlarmı derhal dü: dahili ptyasaya tesir etmiş ve şehri- mizdeki sığır derilerinin ftyatı dün- den itibaren yüzde 10 düşmüştür. Dün Gelen İthalât Eşyası Dün İN a1 hem de coğrafi vaziyetleri iH" Tile ayrı ayrı ve kolayca avi cak yerlerde bulunmaları, ' mokrat devletlerin vaktinde birçok ithalât eşyası gelmiş Bunlar arasında iplikçilik makine- si, sellüloz, kâğıt, asit klordrik, ani- Un boyası, sargılık kâğıt, suni ipek, karton, müukavva, karpit, vernik, yazı makinesi ve aksamı, düğme, de- mir tel, sigara kâğıdı, tuzlanmış Ga- Çün- |tazla talepler üzerine zeytin fiyat- ları yükselmiye başlamıştır. Toptan B0 kuruşa alman zeytinler 32 - 35 arasında makul sebepler gösterileb Fakat bunların hiç bir küf milletin gözlerini kapayarak F" dun kehdisini yemesini bekler” sine bir mazeret teşkil edem millete istinat etmek suretile ler başarabileceğini ve davaya nasıl hizmet edect$ dünyaya en güzel bir misal ilt bat etmiştir. Yıgoılıryı ile Bule da gördükleri faci kuruş Pe- ze ara sıra nasihat etmek hakkım değil mi? Anneniz yaşta bir kadın yınız, mcele ile girdi, Sonra terzinin kendisini beklediği edaya Odada cereyan'eden konuşmalara, bütün o ÜZÜNTÜ — kYııııı:l.)üıııclıl'lııı—iııı' H MA Çeviren: Rezzan A, E. Yalman gördüm de. A lata şaklata parasını müşterile- lantı yapacaklardır. tanorasa'nın Diep limanı, Rene Du- tabiatile düşecektir. rakende olanlar 37 - 38 kuruştur. Gödeyeceği şaraba ve lenger- Bf (de her lâhza azalan et parçala. HÇ SovApam No yebilirdim ? pT ŞTT Kadın sözüne devamla ;ülaek — — Hancı saı—hoş. yolcu sarhoş ol- — Hayül, haydi surat etmeyiniz, dedi. Bi- gi müıl;h:.l: yapamazsınız, #ı'kil €en aşa- ileri sürdüm. Fakat hayretle ki, hasta da doktorun fikrine iştirak dehoehnden gözleri karard başlarını cenup komşularına * virmeleri kendileri için en iWİ ham kaynağı olacaktır. Belediye Butç Hinla ü ye daimi encü çeyi tetkike devam elınekt te:.kık ayın sonuna kadar ti üçünde toptl mek istiyorlardı... moda b ine hiç alâka F ş ve dişi dım. llavı ne kadar güzeldi! Güneş seyre dal- rin ve lâtif bir rüzgür esiyordu. Yarım saat İçimi çekerek Ne imza.. ne de başlık vardı. Fakat zarfın vardı, se — daki hava İnsana neşe ve sonra kadının mutat briçi l ile dolo palı pencereli, duman kokulu, sıcak kalori- ferli bir odada kapalı kalmak ne kadar güç bir iş idi. Yırııönnkuigırılır şnlııdı ve Yi Ka Elime bir kâğıt, kalem şeker da na düşüyordu. Benim gibi ancak çocuk oyun larına alışmış olan bir kız için briç oynamak ne kadar müşküldü! Zaten kadımın dostları ba- yakalı bir de kadife ceket Kendilerini râhatsız ettiğime şilphe yoktu. dodikodu du, halbuki gündelik hayatımda sıkıntı -ve başka ne vardı? miye başladım. Parmaklarım dalma ayni çiz- gileri çiziyordu. Haşin gözlü, mağrur güzel, orta çağdan kalma bir yüz... Tıpkı eski şövalyelerin elbiselerine benzer dantel Dışar- saadet vadediyor- alarak resim çiz- ksmim ve soyadım gayet doğru ola- rak yazılı idi. İsmimi doğru olarak yazan — Cevabı var mı? — Hayır, hayır, cevabı yok, dedim. MWWWeMNM çizersem eski şö- — dum. valyelere ne kadar benziyecekti. Tam o sırada kapı vuruldu. Garsonun biri, tuy elinde bir önünes Gedt oda- bana İstedikleri gibi kayna- Er- ka duy kek ahbaplara gelince alaycı bir tavırla ba- na musiki ve resim hakkında sualler soru- yorlar, benim ancak bu gibi mevzulara nlü- eğimi istihza ile bana hissettir- gııllıkıyııılılıll. sizlik ettim.» — Sizin içindir Mis.. dedi. Zarfı açtım. Beyaz bir sayfa kâğıt üzerine «Beni affediniz. Biraz evvel çok terbiye- mwıdwımocum.mmgm modelin güzelliğini ve ifad Erseci sabah Misis Van Hopper, hasta ola- rak uyandı. Başı ağrıyor, boğazı yanıyordu. Ateşi vardı. Hemen doktora telefon ettim. Geldi ve grip olduğunu söyledi. Ve resim yap- y Fw Y nı yemek boştu. Herkes birden evvel yemek yemiyor- du. Yalnız bizim masanın yanındaki masa cak, Belediye umumi mect verilecektir. TAKVIM Te mlea A e a. 25 İKİNCİKANUN 194l OUMARTESİ YE A, Vit ——— iönünire GÜNEŞ: 8,18 ÖĞLE: 13,26 İKİNDİ; 16,01 AKŞAM: 18,17 YATSI: 19,51 İMCAK: 6,34

Bu sayıdan diğer sayfalar: