6 Ekim 1940 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2

6 Ekim 1940 tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© — teriyordu. Fatihe gelinceye kadar Korsan Bir Punduna Getirip Herifleri Etmeğe Karar Verdik &a Ben, muhitin bu telâkkisinden çok istifade gördüm. Hâkim zade Mehmet Beyin grupuna musallat olan yabancı hafiye ve polisler- den birçoğunu âhiret yolcusu et- tim. Gureba hastanesinin alt & ralındaki dere başını bayağı bir mezbaha haline getirdim. — Eğer günah ise Cenabıhak affetsin, ni- ce geceler bu dereyi akıttığım bir hayli düşman kanile - kirlettim. Benim bu gizli ve kanlı faaliye- tim, işgalkcilerin dikkat gözlerini, neden sonra açlı. Fakat, iş işten #eçmiş, Hopalı Deli Mehmet Top- kapıda ahir yanaşmalığını da ter- ketmpişti. Başını alıp bu defa da Sarıyer tarallarına geçmişli, O apralarda, Büyükdere zama- he çımarıkları ile, düşman yar- dakçılarına yuva olmuştu. İskele başı her akşam panayır yerine dönüyor, gazinolar ve meyhane- lerden hiyanet dümanları tütü- ; yordu. Türke Türklüğü haram edilmiş, bazı densizler birer Fira- vun kesilmişti. Bu dinsizlerin hak- kından gelmek. Türkün kahredi- * ci büyük varlığını onlara gizlice göstermek için, beni oraya, mer- kez kumandanı Miralay Faat Bey göndermişti. İcap eden emirleri alıp huzurundan çıkarken, güler yüzü, hâlâ gözümün önünden git- miyen rahmetli kumandan: — Deli Mehmet, göreyim seni elmasım... dedi... Karda geze- cek, izini belli etmiyeceksin. Az- raile vekillik ve isimlerini verdi- iim nankörleri birer birer yok e- deceksin. Başın sıkılınca da kaçıp köşküme geleceksin. Sana bir de iyi arkadaş veriyorum. Haydi marşl... Biraz sonra, verilen arkadaş ile kolkola kumandanlıktan - çıktık. Topkapıdaki pılımi pirtimi aldık- tan sonra, Büyükdereye - gitmek kararı ile Fatihe doğru yürüyor, yeni vazifemizi nasıl- başaracağı- mızı görüşüyorduk. Yeni arkadaşım Hemşinli Nu- yi adında bir delikanlı idi. Tec: besiz, fakat atak bir gence benzi yordu. Ben kafada, biraz da de- limsek olduğunu hali, tavrı göz- | birbirimizle anlaşıp — kaynaştığ- miz bu delikanlı ile, Şehreminine | | şıkmak üzere, Sangüzeldeki yan- || gon yerlerinden geçerken, tesadii, Hopalı Mehmet Maceralarını | Anlatıyor | Al Aşağı g- mak bize hayli ağıra mal oldu. Ne çare ki, bir defa işe bulaşmış. İyanımızdan geçerlerken bir pun- duna getirip herifleri al a; miş bulunduk. Bağırlarına kuvvetimizle — yüklenmiştik. bancalarını — kılıflarından çıkarıp almıya uğraşıyorduk. | | Tam bu esnada, dört yanımız- dan düdükler çalınmıya, üzeri- | mize doğru çevrilen tahancala- ran namlıları güneşin 1şığı altında | parlamıya başlamasın mı> — Me- ger, bu musibetlerden sekiz kişi daha varmış oralarda. Herifler, inlerinde baskına uğramış ayılar gibi, hıralı homurtularla koşuyor, hemen hemen de olduğumuz ye- re yaklaşmak üzere bulunuyoı lardı. Fakat, biz tabancaları ele geçirmiş, altımızdakileri de birer Biçak darbesila, kımıldıyamıya- cak hale getirmiştik. Nurci ile hemen arka verdik, Tabancaları et. var arkaya salgıncılara Kümes Hayvanları Fiyatları Yükseldi Tansiyon merakı, tavuk sarfiyatını arttırmış ve buda fiyat yüksekliğine sebep olmuş Avrupanın bugünkü — vaziyeti ile hiçbir. alâkası - bulunmadığı halde kümes hayvanlarının fiyat- ları yükseltilmiştir. Bu sene, ba- valar müsait gitmiş ve diğer te- nelere nazaran daha çok tavuk, piliç, kaz ve hindi yetiştir Böyle olduğu halde fiyatlarda yüzde yirmi bir yükselme vardır. Tavuk 60 - 90, piliç 30 - 45. kaz 100 - 150, hindi 130 - 200 kuruşa toptan satılmaktadır. Kümes hayvanları toptanı fiyat yüksekliğine sebep olarak nakliye vasıtalarının azlığını id- din etmekte ve — fiyatların daha yükseleceğini de söylemektedir- ler. Bu piyasanın içyüzünü iyi bi- lenlerden alınan malümata göre, pahalılığı tevlit eden yegâne se ben, tavuk sarfiyatının son sene- lerde mütemadiyen artmakta ve (hu yüzden tavuk toptancılarının şımarmakla olmasıdır. Sarliyatın halen fazlalığına ve gittikçe f lalaştığına delil olarak, tavuk 1 ile çorba ve tavuk yemeği ya- vea satan dükkânlara gösterilen fazla rağbet ile, İstanbul halkın- dan çoğunun tansiyon yükseklği yüzünden hekimlerin tavsiyesi i- le tavuk ve piliç etleri yemek mecburiyeti gösterilmekte ve bu at miktarı şöylece adetlen- dirilmektedir: Şehrimizdeki lokantalarla, ta- vukçuların bugünlük sarfiyatı ile sıhhi ahvalleri dolayısile tavukla Fosfor Parlaması Yangınmıdır Davası Mahyacı müezzin Alinin evin- fosfor davası tek doğru çevirdik. Tetiklere dokun- miya kalmadı. Sekizi birden ol- dukları yerlere kapanmış. — kaç mak için bize zaman ve fırsat ka- zandırmışlardı. Bir saniye bile | geçirmeden kirişi kırdık aradan. Kaçtık amma, ejlerinden kurtı lamadık. Herifler, yıkık duvarlar üzerine çıkmışlar, yangın yerinin dört yanını göz altına almışlar- dı. Ne tarafa doğru gitsek görül mek ihtimali, takip edilmek teh likesi vardı. Doğrusu, ikimiz de bu vaziyette biraz şaşalamış. so- kulup saklanacak bir kovuk a-| raştırmıya başlamıştık. Nuri, biraz ilerimizde bulunan yanık camün yıkıntıları — arasına Hif ediyordu. Yerler, gerçi sak- lanmıya, icabında etrafa kurşun savurmıya müsait idi amma, ©- raya kadar görünmeden kapağı atmak pek söylendiği gibi ko- lay değildi. Tereddüdümüz, ha- eketsizliğimiz heriflerden — bir kısmını ayaklandırmıştı. Sahaya dağılınışlar, yıkık duvarları, sapa sağlam duran acakları sipr- odi- nerek bizi araştırmıya b lardı. Sindiğimiz yerden bütün hare- TİNİ görüyor. çaresizliğin yein ile kara kara dü; yorduk. Bir, iki kurşun patlatıp demimumilik kendi neşreden fosforun odada ve mer divenlerde parlamasını bir yan- gin başlangıcı saymaktadırlar. Filhakika itfaiye müezzin Alinin evine girdiği zaman odayı — ve sofayı mavi bir alev tufanı için- de bulmuşlardır. Suçlu, fostor kendi kendine ve sü ile yanmaz, fakat aşık neşrel- mek onun tabiati icabıdır. Ben fosforu bir leneke süyün içine koymuştum. Teneke - delinmiş. fosfor akmış ve parlamıştır. Bu yangın değildir, diyordu. Hâkim | hâdiseyi tıbbı adli müessesesin- den sormuştu. Dün gelen rapor. suçlunün lehindedir. - Fosforun ancak 256 derecej Karürette ya nabileceği söyleniyordu. Hâkim bu rapora göre kararını verecek- tir. —— Altın Bilezikler Gözden Düşüyor İki üç senedenberi — kadınları- mız tarafından pek ziyade rağbet görmekte ve kalmlıkları nazar- hoş görülmiyecek bir hale Dinini Değiştirerek ParaKazanan dilenci Dilenirken yakalanan ve üstün- de 630 lira bulunan ihtiyar Ma- ika dün müddeiumumiliğe — ve- li. Polisin önünde, müddeiu- mümilik odası; muavinlerin bi dar giren Marika, öüüne ka- erledi Ve yal lan budur, dedi. Sonra konuşmı- ya devam etti Değiştirme- seydim. kiliselere girer ve bu kıdüı para topliyabilir mi idim? ziyetinden herkesi - şüphelendiri- yordu. Müddeiumumilik adli tıp mücasesesinde —müşahede altına alınmasına lüzum gösterdi. K lee v  aa POLİSTE: Kalp paâara — Evvelki gün Be- giktaşta Pakize adlı bir kadının let almak için ver- gi Kranın kalp olduğu | görülmüstür. Pakize, bu parayı, | Beşiktaşta bakkal Mehmet Aliden aldığını söylemiştir. Zabıta tah- kikata haşlamıştır. Beşiktaştaki Yangın — Beşiktaş- ta Dere sokağında Mehmet Aslanın 41 No, hu ahşap evinde dün gece bir *İmerbut devair ver getirilmekte olan Antep ve Ha- | yangın çıkmış ve büyümesine mey- i altın bilezikler, son günler- dazx vermeden söndürülmüştür. Yan- - İgin Ikinci katta kiracı Medihanın ni pırlantalı yüzük ve ince hile- | #dadaki margalmdan çıkmıştır. Tah VATAN —— — — —— ——— ——— — ——— Şehir Haber Ü l 100 Kürüş Yazılı Liralar Tedavülden Kaldırılıyor — Gümüş 100 kuruşluklarda: ra gümüş bir Jiralıklar bı olduğundan piyasada iki cins pa- ra tedavül etmiye başlamı Maliye Vekâleti bundan doj; mahzurları önlemek için yüz ku- ruşlukların piyasadan kaldırılma- sına karar vermiştir. — Vekâlete n inde top- , Fa- kat bu paralar halk arasında te- davülde devam edecek ve yu- karda işaret attiğimiz gibi, resmi mali müesseselerin eline geçtikçe alıkonacaktır. DENİZDE: Gemi malsemesi Gemi tamir — malzemesinin a- zalması üzerine Ticaret Vekâle- tine müracaatta bulunan alâka- darlara vekâletten tam bir mü- zaheret cevabı gelmiş Armatörler birliği, bütün ge- mi sahiplerine müracaatla ne miktar malzemeye ihtiyaçları bu- lunduğunu sormuş ve aldığı ce- vapları vekâlete bildirmiştir. Bu iş hakkında yakında müs- bet bir karar verilecektir. İsteni- len gemi malzemesinin İngiltere- den getirileceği tahmin olunmak- tadır. Motörde yangın — Pangaltıda oturan Filip, Bebek açıklarında demirli bulunan Cevat Abbasın motöründe temizlik — yaparken, motör iştial ederek — vücudünün muhtelif yerlerinden ağır suretta yanmasına sebep olmuştur. Ya- ralı Beyoğlu hastahanesine kaldı- rılmıştır. MÜTEFERRİK: Garantili satışlar — Son gün- lerde piyasada halka bir takım garantiler arzederek satış temin etmek istiyen bazı müesasarlar ortaya çıkmıştır. Bunlar garanti. lerini bilâhere yerine getirmedik- lerinden tüccar arasinda şikâyeti mucip olmaktadır. Halkın bunla- ra itimat edebilmesi için kendi- lerinden bir senet almaları lâzım gelir. Alâkadar makamlar, vâki müracaat üzerine bu işi tahkike | başlamışlardır. (Zant maxTusu | İstidasına Cevap Almadığını İddia Ediyor Edirnede Kaleiçinde, Doğan mahallesinde 21 numaralı hane- 6 - 10'- 940 ——”” Ticaret Vekâletinin Resmi Tebliği Vekâlet ileri sürülecek makul mütalâalar! tetkike hazır olduğunu bildiriyor Ankara, 5 (A.A.) — Ticarel 'nazarı itibara alınmıştır. Koit kâletinden tebliğ edilmiştir: bugünkü dış ticaret şartları içİN Manifatura fiyatları tesbiti do- de pamuklu mensucat ithalâtlır layısile İstanbul matbuatında o- | yüksek kâr bırakılmasına mül kunan bazı haberler hakkında ef- | vakkıf olup olmadığı üzerindt kârı umumiyemizin tenvirine lü- de durulmuştur. zum görülmüştür: | | — Alıman kararların fatura piyasasında te ü mu cip olduğu söylenmekte ise de, bu kararlar, her tacirin, ne yap- ması lâzım geldiğini göstermekle ve bu şüretle vüzüh — temin et- mektedir. mektedir. Maamafih, dair tereddüt tatbikata Ki alar var 2 — Fabrikatörlerin pamuk ipliklerini saklıyarak satmadıkla- rı ve bir kısmının da paketi | — 1,5 Jira fazlaya sattıkları söylen- mektedir. Şimdiye kadar İktuant ve Ticaret Vekâletlerine bu yol- da bir şikâyet veya ihbar gel- memiştir. Alâkadar teşkilâta lü zumlü talimat verilmiş olup. yatlara riayet etmiyen vı hmı saklıyanlar bulunduğu tak- dirde haklarında derhal kanuni takibat yapılacaktır. 3 — Tesbit edilen kâr yüzde- lerine nazaran ithalâtın duracağı da yazılmaktadır. İthalât ve cira (ile kâr nisbetleri arasındaki mü- |nasebet tabiatile Veküâletçe de malâm olup bunun gibi mülâha- zaların he üzde — teşbitinde Tuna Yolu İle İhracat Artıyor Harp - dolayısile ehemmiyeti artan Basra yolundan sonra Ka- radeniz tarikile Tuna yolu da günden güne ehemmiyet kesbet: rmektedir. Bütün orta Avrupa memleket- lerile, hattâ İsviçre ile olan ticari münasebatımız bile artık Tuna yoluyla inkişaf etmiye başlamı: tır. Bir Tuna memleketi plmıyan İsviçreye, nehir yoluyla bugüne kadar hiç tecrübe edilmemiş 0- 'Tunadan istifade edilerek yapıl- mış ve oradan öteye de malları- |mız trenle gönderilmiştir. Tuna sevkiyatı ihracat malla- yımız için artık kemmiyet ve key- iyet itibarile ehemmiyetini faz- lan sevkiyat Regensbruga kadar | fi 4 — Yüzde dokuz kâr nisbt” yarısının yeni dört bın“*_ İpuvanının kazanç vergisine git Bi ve tüccara ancak yüzde kalacağı her satış satışta yüzde 9 kârdan yanısın”ı (kazanç vergisi olarak i ddiası, versi mevzuatimız. karf” İsında, hakikate muhalif bir iddi” başka bir şey değildr. 5$ — Parasını bankaya yal kimse yüzde 3 ilâ yüzde 6 (aldığı halde manifaruracıya birl” kılan kârın bundan aşağı oli ifadesine gelince, senede bir Kt |ye yözde 3 faiz almak ile bir .etf Jiçinde her ciroda yüzde üç alsli arasındaki fark herkesçe mi” lümdur. Bu nokta üzerinde 1” jnılmıya imkân yoktur. Efkân umumiyemizi bu kabil haberler ve mütalânlar hakkındt |ikaz ederiz. Vekâlet, yukarda yazılı nevi” den olmamak şartile ileri sürüle cek mütalâaları her zamanki bi dinlemiye ve hüsmü niyetli t” cirlerle bu mevzuları müşterekt? tetkik etmiye hazırdır. Ancak, alınmış olan kararlaff riayette, tekâsül — gösterilmesit" a edilmiyecekti Peynir Fiyatları İndirildi Fiyat murakabe — komisyott son bir kararla paynir meselesi” ni neticelendirmiştir. Komisyot: peynircilerin ileri sürdükleri (” razları meşru bir sebebe müst görmemiştir. Peynir istihsal 8Y7 İlarının mart ve haziranda |dolayasile, o tarihlerde fiyatlart arttıracak makul bir sebep met” cut almadığından halkımızı e& mek kadar alâkalandıran peyni” rin, halkı koruyacak bir landırılması zaruri görülmüt " Komisyon bu son kararımdt fiyatları toptan kilomu — 42,5 v? perakende 50 kuruş olarak tet” bit etmiştir. PİYASADA: Macarlara Hisans — Macerif” tandan geleceğini evvelce habef verdiğimiz muhtelif mallar düt memleketimize gelmiştir. Mact” kliringi lehimize bir hesap kay” dettiğinden dünden itibaren M#” Kapanış |caristan için ihracat İisansı — Ve" rilmiye başlanmıştır. karşımıza iki düşman — polisi çe ArARlaER. Galliri B y |ziklere terketmiye başlamıştır. î""'" devam edilmektedir. de ıîe:.:,l:.?k-ı.şm "’ğ_"'*::" n e n ü v m -| mektü irmi Kontrolörlükler — llaşmaktan e çalırı dolnşmak | Tvimük için ele ikinci bir hai ada Gaki ziyaet İ| Ovzaryen tasanlarla nütas sayı: || birer ay fasıla ile her biri t AU viz 12208 İret Vekâleti İstanbul ve İzmirdt stedim. Meğer, Nuri benden a- | S€sitmek tç. vardı amma, düvar | Ai Güzerinde, nazarı dikkati | " yapmak artık medeni uluslar. || hâtlü olarak Maliye vekâletine ise | — TüSe FTe 065'» | bulunan teşkilâtlandırma baş koft Teşli bir afacan imiş. Yolu değiş- | “Strindekiler, ne kadar saklanıp | Öi bir hareket görülmektedir, || 4 bir ihtiyaç ve kalda hatini at- || tidalar verdiğini, ne işinin netices | — Do 00000 İtrolörlüklerini kaldırmıştır. - Bu” Üirdiğimi görünce, ayak direr gir Tinteler. bulundukları — yüksek |Dür bir mühartirimizle körüşen || " sinden, ne de işine bakılıp bakıl — LEA | yağıs — İna sebep birliklerin teşekkülü ” bi karşıma geçti. Hüzünlü bir edâ | Yerlerden kaçtığımız — istikameti | bi, kuyumcu, — ziynet altınlarına || , Biz de ücüncü müfus sayımımızı| | meyacağından müsbet, menfi bir |— v0 aa |zerine birlikler umumi kâtipliğir le: yine görecek, peşimize yine dü- karşı Anadoluda yine bir meyil || üzümürdeki İLKTEŞRİNİN 20 nei | | cevap almadığını, bunun Müllet | N Bi nin bu vazifeyi de kendi idaresi” — Ne o Mehmet ağabey... | teceklerdi. O sırada, aklıma ge- A aa sını Ve bilhassa İstanbulun (| PAZAK günü yapacağız. Meelisine 4911/5256 No, . 9.12, / Tey 0625 İne almasıdır. Şehrimiz baş kon” Üedi. .. Şanam: ayağımıza - dolap len, gerimizdeki tümsek ve Ye |Kibar aile muhitlerinde, altını bi- || — Sayan ve sayılanların hu — işte 38 tarihile verdiği bir istida ile — Dizar 31623 | trolörü ıl_ıkı_u Nezihi de mıntakâ bırdığı bu ekmeklikleri görme-| intılardan iştifade ile sürüne sü- ||. K inhimakinin birdenbire zail || ©4 Yüksek ihtimamı ve gayreb gös. İ| de sabit olduğunu iddia ediyor. | —ven 210175 İ Hcaret müdür muavinliğine mezliğe mi geleceğiz?.. Tepele- | Tüne, geri çrkıl[mık.hbnylea';ı-— olduğunu ve elmaslara kargı, yer- || termeleci bir medeniyet ve yurt ||Eğer istida sahibinin dediği doğ* — tsveç Kr. 3908 — | *dilmiş ve Dördüncü Vakıf hi seydik şunları. bsz "';_,:*“,_"" A” kaemap İlanta fiyatlarının birden tereffi- ödevidir. HeLRe verilmemesinin her | MER AA nındaki dairede vazifesine başl” Ha Ka Ka gendn tekik | ÇO, BÖN Ha Ka aa çe aç edecek derecede, hei | , SAbyekaLer | he bir hmes ikctkar Bur| e dS Marbalan yürm üN aa yaaa S aa a reün. | Başladık sürünmiye. vetli bir alâka gösterildiğini mem | —— YA aa Taaa Saa aa ça A a e ranin © müracantını | — Sivas - Erzurum 2 2028 |manyaya eski anlaşma mucibine? sunu, körletmek istemedim. Ben (Arkası var) — İnuniyetle söylemiştir. buraya yazıyoruz. Sivas - Brzürum & 228 V;rlliye mecbur olduğumuz tif K Fakat, kendi | —xc—c————— — — — —— — — ——— |'ik ve yapağıların son Dartisi ’ui:âc“::d::lbu.yılınhrı :ııur PP TORULN raat Bankasında — toplanmışti” vas*| Damların Üzerinde Kovalamaca MAVİ vaz Jd. Fena kayıyorda. Karlı |Runlar bugünlerde Romanyayt sevkedileceklerdir. TAEKVİM 6 İlkteşrin 1940 PAZAR YIL: 1040 - AV: 10 - GÜN: 280 KMUMİ ; 1886 — EYLÜL —: 28 MİCRİ: 1360 — Ramazan : 4 VAKİT VASATİ EZANI GÜNEŞ : ÖĞLE İKİND! 602 1202 1518 1TM 19.18 426 1216 BIR g22 12.00 130 1036 Abone Ücreti 'Türkiye dabilinde: & aylık Kennlik Baylık — Aylık 400150 kuruş — Damların üzerinde olacak. Haydi Kartapu — görelim zeni. Arap arkasmdaki mavi üniformayı — çıkardı. — Katlayıp masanın üzerine bıraktı. Çıplak kollarını sallıyarak — bir büyük maymun çevikliği ile pancereden fırladı. —i Londrada oturan milyenlarca halk aturdukları / evlerin damları Özerinde olup bitan hâdiselerin farkında bile değil- lerdir. John pencereden çıktığı zaman bir saniye hangi tarafa gideyim diye tereddtit etti. Bütün Covent Garden mahalle- sinin damları Bu Mehtaplı gecede tağla ve kiremitten ya- pılmiş dağlara, tepelere hemdyordu. Ara sıra bü dağların arasında karanlık ncorumlar vardı. Bunlar sokaklardı. Ku- ranlıkta bacaların yüksek gölgeleri korkünç hayaletler gi bi yükseliyordu. Jahn bu tereddüt anmda eirafına şöyle bir baktı. Tepe- vinde binlerce parlak yıldırlar vardı. Ayaklarının altında ise sanki bu gök yüzüntün yere aksedişi gibi duran Strand'ı, Landranın biyük ışıklı kalahalık cködesini gördü. Gece yarısını iki aaat geçmiş ölmasma rağmen — cadde pok kalabalıktı. Otomobil sesleri geliyordu. Herhalde cad- dede polisler de olacaktı. Yoln bir saniye imdad çağırmayı ve bu süretle kurtul- mayı düşündü. Sonra yine vazgeçti aeanizce ve yarzdımarzca oradan kaçmıya karar verdi. Bir seni — Haydi Kurtopu, görelim seni, damlarda anu nasılsa bu- lursun. Diyordu. Çabuk hareket etmesi lâzımdı. John dört bir tarafma baktı ber taraf kdremit damlarla çevrilmişti. Kileri — ve ayaklarile tutunarak biraz Herledi ve Dir bacayı sipar a)- PORTAKAL 'YAZAN William J. MAKİN ÇEVİREN Rezzan AE. YALMAN di. Arkasından koşanlar ona yetişmişlerdi. Üç tanesini n- dam akıllı görüyordu. Rayaz yelekleri ile karanlıkta iyice seçiliyorlardı. Arabım da beyaz bir yeleki vardı. Karanlıkta başı da görünmediği için kafasız bir vücut gibi dolaşıyordu. Bir see yüksekli: — İşte orada dürüyor, haydi. yetişe'im, Jolin 6 anda anladı ki, beyaz yeleği anu da ele vermişti. Karanlıkta bir tabancanın parladığını gürdü. Rir başka ses: — Deli misin? Sakm çekme, bütün Cevent Garden polis- lerini buraya mu topliyacaksın? #oln'a doğru yaklaşıyorlardı. Dolikanlı hissetti ki, hare- ket etmek zamanı gelmişti. Yere oturarak nşağı — doğru kaymıya başindı. Kenardan aşağıya baktı. İerin bir uçu- ramun kesarında idi. Bir ayağı kaysa sokağın kaldırımla- mı ürerinde ezilehilirdi. Ürun seneler kış sporları yapmış öl- Gağa için yalçın tepelerde dolaşmıya ayağı alışıktı. Onun için bu kiremit tepeleri araında da zahmetsizce ilerliyebi- liyordu. Adım başında bir dam bitiyor, hir sokak aralığı göliyor, soc:ra yine damlar devam ediyordu. John urkasına baktı: Ür heyaz yelek henliz uzakta İdi ve bir tanesinin kafaare gibi duranın yani Kartopunun ilerlediğini gördü. 'Tam bir borlağun yanma gelmişti. Tereddüt etmiye vakit yoktu. Hamen atladı. Ve öteki damın Üzerine tırmanmntya başladı bu kiremit ft boşluğa basarak kaymasının önünü aklı. Elile duvarın kenarını tuttu. Burası keskin bir yerdi. Eli kanadı. Biraz ötede bir buca Arap atlamıya hazırlanıyordu. Sırıtarak bağırdı: — Artık elimdea kurtulamazsınız. Jola futündüğü bacaya sımsıkı sarılmışlı. —Arabın eli keskin kemarı tutriak üzere uzandı. Tutmasile Joh'un aya- Agent kaklırıp topağu e bu ele basması bir oldu. Bir çatırdı. | — Makını çok görürler ve yatsıyı duyüldü. Arabın can acısile bağırması ortalığı tuttu. Buna Tağmen Arap ilerlemiye çalışıyordu. Jahn ayağını kaldır- mamış hâlâ eli esiyordu. Fakat artık tahammlilü kalmadı. Arabın gözleri dönmüştü. Canımın çak acıdığı belli 1di, Joha Moğer aylardan da itamazan #” ayağını kaldırdı. Ve kendisini açağı doğru salrvordi. Biran | YT imis. boşluğa yuvarlanacağını zannetti. Fakat kandisini bir haş- Giden adeamnım avdetini sahersii” ka damın kenarında buldu. Burası bayır aşağı döğildi, kaş- | Ükla beklerlor. marya başladı. Kolaklarında hAlA Arabin iniltisinin aksi var- Bir gün, giden adamın uzaktâf dı. John birçok boşluklardan atladı. Birçok bacalara tutum- | Sölmekte olduğunu görümce: du, birgek ilerledi. Arap hâlâ onu kevalıyordu. Fakat ya- | — — NASı, indi mi? ladi mi? ralr eli süratle koşmasma mâni idi. Bir aralık Joln'un 8- Piye seslenirler. Müftüden geltt zünde kara bir gölge dolaştı: Yolunu şaşırmış zavallı bir | — Sdüm da bağıra, bağıra: kedi. Biraz sonra biraz daha geniş bir boşluk karşısında | — — NAmi indi be! İş inzda bisdi kaldı. Atlasa belki düşecekli. Atlamasa, beklese Arap onu | Tem yatar namazı ön üç. roküâlik yetişocekti. Nitekim ki, solumasmı giltikçe daha yakm o- :ıı:'ıı.“ı_dıı'ıı-ıııuııılı' Tarak düyüyardır. vih ilâve oldu. Arkası var) ben #Li

Bu sayıdan diğer sayfalar: