20 Ekim 1941 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

20 Ekim 1941 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

öi Japon W Nesi erika y _::'i ea ”| Kabineyi ayrılma- redil. "'i'.ı_i' lli a | 'e, bahriye ve w de ühdesine k Köre y Ş SA gene- ö V) dapoayala alâka u. wı büyük inkişaflar Arazi bakınm. LÜĞ bir su> ı)r ” Kü Süray, lti G ile başlı, ı,__':h ilk tehli. 5.._ Sonra Çine AT İse; Ame Külliyetli mik- h ,::lhıdı Japon- Ü Üyra, EMesini te, L çe'de. Japonyaaın 0=, Hindi. « " Pasifik men Talindedir. .ihd.mrı kse | yandan Ok B G AWT AUA GA K ğ OSlan bir takım xklhru de. I i garbin. h:'—_'—ı tabi ol N.::;ureue te- denektir. adalarına İ lir ) Sekteleyecek ğ Ta Hint Fele. GÖ A, Tocavüzle Ja- A N':Glllıuıı ada g ÇET içine almış R, %' ğ Yaziyeti yanılı- %"n“î-de ebk Pirinç, şeker ka, “Vvel Ameri, a davet et. ÜSĞDRI ERTEM “Miy, Zir itinde Şî:.h Hlüsü veteriner ĞA döçenti Dr. N ::_rhmımm d Hüğeğş * Aynı faktil Nu ,,,: Dr, Nevzat EBörlüğe terfi S Cz Tihda süzekli ba khğ';luu SAa ürdum e b şuq_ı 'uza gel U Sra GP Vatandaşlı 'ş"hv.m:’“m—.n Heye Ü ...—*huıllerl ile | |lü sandalr batmıştır, | | tan sonra kurtarılmıs, j altına alınmıştır. Sarkıntılık yapan Mardiros 3İ VARIT gün hapse mahküm oldu Evvelki akşam — Beyoğlunda sarhoş'olarak dolaşan Mardiros adında biri. enddeden geçen Fatma admda birine garkıntılık Dün nöbetci pılan duruşmada suç sabit gö- rülerek Mardiros 31 gün hapse yapmış ve yakalanarak maşhut î mahküm edilmiştir. suç mahkemesine verilmiştir. Ateşli mangalı bırakıp camiye yiden Eyübün evi yanıyordu Şehremininde — İskenderağa | sokağında 9 mnumarada — oturan pastırmacı Eyüp, ailesile camia gitmişler, evde mangalı açık bi- raktıklarından amteş sıçrayarak minderleri tutuşturmuştur, ha- İ —..—T.uju..:ıkt— Tramvay, otomobile çarpmış Şoför Mehmedin idaresindeki 1646 numarali — ötomobil dün İstiklâl caddesinden — gecerken, vatman Hasanın sürdüğü Kurtu- luş - Eminönü tramvayile çar- pışmıştir, : Çarpışma şiddetli olmuş, oto- mobil hasara uğramışsa da in- Banca bir zayiat olmamıştır. —i gae Tramvaydan düstü Beyoğlunda — Meşrutiyet cad. desinde oturan Anastaş kızı K- mil Tilo, Eminönünden tramva- ya atlamak istemiş, düşerek ya- ralşnmiştır. Bir yaralanma 1 Sirkecide Viyana otelinde mi - safir olarak oturan Ahmet oğlu Mehmet, Sirkeci istasyon — cad- desinden geçerken 3124 numa- ralı yük arabası carpmiş ve vü- cudunun muhtelif — yerlerinden yaralanmıştır, Bir sandal devrildi | Şirkati Hayriyenin dün Beşik- | taş iskelesine vanaşan 71 numa- ralı vapurunun tornistan e ken kabarttığı sular y p, Recebin 4127 numaralı eşya yü Recep bir miktar su yuttuk- tedavi Açık Cevap: ge n —l’:lıı.( n ':: Son 20 X': ı:: * Ö :M!ı y7 D, | ha .. Okuyucularımızdan A, re: Bir yılda iki imtihan vererek iki sentfi birden geçmeğe imkân yoktur, Döndüğünüz senenin te- lâfisi için — talimatnamede hiç bir imkân yoktur. Dönen talebe ancak — relecek yıl, döndüğü smifın imt'nanını vezerek bir sınıf — ilerliyebilir, Haziranda bir, eylülde ikinci bir imtihan vermek, her - imtihanda birer amıf terfi etmek müm- kün değildir. Şene- Arlkrası boş oduğu için koca man bir gölge halinde görülü - yordu, Fakat pencerelerden hiç birin- de 1sık görmedim, Olduğum yer- de uzun zaman bekledim. Ev, baştan aşağı kadar simsiyalı manzarasını muhafaza ediyordu. Tam ayrılmak üzereydim ki, bulunduğum yerin yakınından geçen yoldan gitlikçe — hızlanan ayak sesleri işittim Ben hemen calılıkların arkası na saklandım. Gelen adam Ö- nümden ıslık çalarak geçti. A- dtmlarım kuvvetinden, iri — yarı ve ağımca birisi olduğu anlaşı hyordu, Adaya doğru giden yo- lun üzerinde biraz — ilerledikten sonra 0 zamana kadar nasılsa gözüme — çarpmamış olan bir kuytuda — saklı olduğu anla- gılan — bir kayığa binerek evin taş merdivenlerine — doğru açıl- . Derken keskin bir ıslık sesi i- gittim Bu ıslik sesi, evin — içer- sinden geliyordu, Kayığın içer- Bindeki adam, aynt gekilde kes- kin ve manalı bir salıkla cevap verdi, Derken evin alt pencerelerinde ışıklar yandı, Adamın iceriye girdiği anla- alryordu, Daha fazla beklemiyerek, ©- vadan sıyrıldım. ğ V m Boş olduğu ü Memnt! b lenen evde birisinin oturduğuna emin -Kaybedilecek zaman voktu. & | daimi encümeni tarafından Etraftan yetişen halk, yüp hakkında zabıta tahkikata başlamıştır, Un tevziatı Yırılın tetkikler, işte yolsuzluk olmadığını meydana çıkarı Börekçi ve simitçilere yapılan un tevziatında yolsuzluklar — ol- duğuna dair — olan ihbarların tahkikatı tamamlanmıştır. Z Tahkikat neticesinde börekçi ve simitçilere yapılan tevziatla yolsuzluk olmadığı anlaşılmıştır. Yalnız dün de yazdığımız veç- j eden liralık hile un tevzlatını — idare cektir. Diğer taraftan bazı - börekçi ve simitçi esnafı bir cemiyet teşkil etmek üzere Vilâyete mü- racaat etmişti. — Vilâyet bu ce- nafın ekmek yapıcılar cemiyeti- ne kayıtlı olduğunu nazarı iti- bara alarak yeni bir cemiyet kurmalarına müsaade etmemiş- tir. Köylerimiz nüfus esası üzerine sıraya konuyor Dahiliye Vekilliği nüfus esasına gü bulunan asliye üçüncü sulh mahkemesinde ya- / | evin | kapımını açarak içeriye girmiş ve yangını söndürmüşlerdir. E - te köylerimizi — stvaya koymaktadır. | Tasnif ettikten sopra küyjerimizin dürumu testit olunacak, sonra köylü: müzün kalkınmasına yarar kararlar Almacaktır. Fayton tarifesi İstanbul Belediyesi İktısat mü- dürlüğünün. son günlerde şehri- mize çok miktarda gelen Tfay- tonlar için bir tarife hazırladı- ğını yazmıştık, Hazırlanan tarife — belediye tet- kik olunmaktadır. Hafta içinde encümenden çıkarak — meriyete gireeektir. Maaşlar ayın 27 sinde Ankaradan haber vorildiğine göre, maaşların geker bayramından evvo) verilmesi mevzuu bahs değildir. Maaş . Tarm, geçen sene oalduğu gibi cümhur riyet bayramı arifeninde yani 27 bi, rinciteşrin pazartesi günü — verilmesi için maliye vekâleti tarafından nlâka. darlara tebligat yapılmıştır. Ötele döndüğüm — zaman, be- nim için bir telgraf geldiğini söylediler Hiç şüphesiz Çaney - dendi, Sabahın sekizinde — gel- miş, Açtım. İçersinde şu satırlar: “DERHAL LONDRA'YA DÖN! İZİDOR MOZENBERG ÖLÜ BULUNDU, ZANNEDER- $EM BİR CİNAYETE KUR- BAN GİTMİŞ...., KISIM XXI Derhal Londraya dönmek için tren saatlerini — aoruşturdum, Maalesef Londra yolcularını gö- türecek olan tren saat 0,37 de kalkıyordu, Nibayet bir saat kadar beklemekliğim lâzımdı, Sonra bu tren, bir başka istas- yonda uzunca bir tevakkuf dev- resi geçiriyormuş. Başka hareket etmeğe imkân yoktu. Yolda Londra — gazetelerinin bul- , Rüzete, bül =uhem cînıyet”ğ:dın bahse - lmu bugünkü hayat şartlarile tah Serbest, Sütun: Talebe pasoları Şehrimizin ezeli ve umumi br derdi vardır; “Tülebe — pasoları,, her Sene mektepler açilirkön va- kit buldukcta bundan bahanderiz; nihayet yıllarca devam eden uğ. raşmadan sonra geçen — Senenin sonlarında tramvay pasoları —Ka diköy hark— İstanbuldaki bütün tramvay hatlarına teşmil edildi: fakat bu da ihtiyaca kâfi gelme- di; çünkü bugün dergleri itibariy- lc yalnız nazar! değil aynı zaman- da ameli vazifelerle de mukayyet bulunan ve bazan vapur, tramvay ve hattâ tren züzerzâhmdaki ya- kmlarını ziyeret — meeburiyetinde Kalan ilk, ortu Ve lise talebeleri bazan da herbangi bir dera tatbi, katı zımnında böyle bir vasıta ile bir yere gitmek zaruretinde kal- Örğt takdirde ebeveynlerinin yarı yevmiyesinden fazlasına tekabül e. decek nisbette bir vapur ve yol masrafını tediye etmek lüzumiyje kargılaşmaktadır, “Talebe,, bir şahsın değil bir cumjanın adı olduğuna ve daha ilk okuldan başlıyarak ünlversiteyi bi- tirinceye kadar tahetline devam e" denlerin hepâine aynı isim verildi. Bine ve haklarmın da aynı olduğu Ba göre her birine ayrı ayrı paso vermek suretiyle kısımlara ayu- mak esasen doğru olamaz; nasıl ki Pasotu şehrin —İren hariç— bü- tün nakil vastlalarında cari ve mu- teber olan bir üniversite talebesi varsu aynt şökilde Ve aynı hak'”a istifade etmek istiyen bir ilk, or. ta ve Jise talebelesi de bulundu - İ sil şekline göre kabul etmek artık bir zaruret halini aknıştır. Hattâ bu pasoaljarım — talebenin yalnız olduğu şehirde değil mem- leketimizin bütün — şehirlerinde müuteber olması da icap eder; me- selâ herhangi bir sebeple başka bir g#ehirden İzmire gitmiş olsa e- Ber talebe hüviyüni hamil ise İz. mirdeki bütün nakil vasıtalarında tenzilâttan isafade edebildiği halde İzmir veya diğer bir yerden İstan- bula gelmiş olan bir tajebe yine aynı memeleketla hudutları dahi - Vinde bulunduğu halde niçin bu haktan istifade edemiyor?.. Yoksa misafirperverlik hakkı Türkiyede yalnız İzmirlilere mi haaredilmiş- tir?.. Veya İzmire mahsus ayrı bir ka, Bun mu vardır? Maksadımızı yukarıda uzun uza- diya İzah ettiklen sonra şunu da Ilâve odelim ki kelirimizde okuyan talebeleri her naki) vasrtası için ayrı bir paso Ltemijnine mecbur bi rakmadan sa bir tek lalebe pasosu ile bu iş pekâlâ görülür ve lüzum- Buz bir çok uzun muamelelere de vol açılınış olmaz, Samim Gönüllü ' VAKIT'A ABONE OLUNUZ BiR CASUS ÖLDÜRÜLDÜ Büyük. heyecanlı zabıta ve Casusluk Romanı 53 ingilizceden Çeviren: H. MÜNİR Kine göre, bu adam — Mangister şehrinde — bulunuyormuş — da, Londraya geldiği sıralarda ote - le yerde, böyle hususi bir dairede oturmağı tercih e- diyormuş; evin kapıcısma de- miş ki: “Ben, bazan sık sık ge Hirim; bazan da uzün saman gelmem, Fakat geldiğim zaman hazır bir yer bulmaklığım mu- hakkak lâzmdır,,, Böylece evin bir dairesini kiralamış, mükem- mel surette döşemiş... Arada bir gelmek için hazırlanmış bir yer olduğu halde çok mükem- mel sürette döşeyişi şayanı dik kattir, Bundan başka, evin bir se- nelik kirasını da peşin ödemiş, Bu akaretlerin odabaşılığımı yepan mütekait bir subayla ka- rısıymiş, Gazetecilerin bu a- damdan aldığı malümata göre, Mister Mozer, bu eve sık sik geliyormus. Birbiri arkasına bir kaç hafta sonunu orada geçir- miç, ara sıra kendisini orada ziyaret edenler de oluyormuş, günleri sonra gelirmiş. Bunlar arasında kadınlar da e. VEKMEŞ, -Söylendi-" de gehne'artistleriymiş. Bazan ibretle okunacak hükümler Dııııu, “Vakıt” da ibretle o- kudum, — Fransız — adliyesi, *“General dö Gol”den heyecanla bah settiklerinden, valan dısında vatan için çalışan bu askeri, kalıraman diye övdüklerinden Ölürü bazı va- tandaşlarını mahküöm etmis, Hü- küm giyenlerden, TParis Fot Fa- kültesi profesörlerinden M, Villey İle oğlu ve kızı ve fen nkademisi Szasından beş şahsiyettir. Fransız adliyesinin, bunlara yük- lediği suç, “propaganda,, imiş, ya- ni Fransız kültürünün en muhte- vona simalarını teşkli eden bu pro- fesörler, bu akademi üzaları, “dö Gel” de bir "milli kahramaa,, var- Hığı gördükleri, ona hayranlık bes Tedikleri için mahkâmı edilmişler. Eskidon bütün dünyada yerleş- miş bir İnanış vardı: — Fransızlar, fırka programla- rına boğulurlar, parlâmenteda bo- gusurlar, birbirlerini — yerler; bu türkü siyasi — meshep da atarak tek bay- oplanırlar, Framsanın aasıl çi IZ eşphesin'n nas #Fransz sıtâhmin n ğim görünk, Düşmanın köprüler alılmadı, yollar bozulmu- di tüneller - kayılmadı. — Pransa, düşman kurşısında Ca birleşmedi. Yoksa, n bi hüdiselerde, Bizim bümediğimiz seyler mi var? Vaktile, bisim milli — mücadele- mirin kabramanlarına da — büyle kara lekeler sürülmek istenmiş, idam Hsteleri — neşredilmisti, Fa- kat onların adıvla — beraber vata. vnın bayrakları Ca kararmışlı, Ön lar, bu kara bayrağı şafakların a- lev teninden dokudular ve göklere kadar yükselttiler, Acaba orada Kalanan, sürü- Ten, zindana alikws'ar başka adam. lar midir? Bunu zaman — göstere, cek. HAKKI SUHA GEZGİN Kalörifer mi, soba mı ir gazetenin okuyucu mek- tupları arasında kalörifere dalr bir sikâyet gördüm. Kalöri- fer hepimizi alâkadar edebilecek hir mevzu değildir. Çoğumuzun evinde hâlâ odun ve kömlür soba- *, yahut mangaj yanar, Fakat ip. tidalliğine rağmen görülüyor ki Boba ve mangal işini daha kolay yola koyabiliyorun.. — Elverir ki, daha önceden odut Ve kömür işl. ni yoluna koymuş bulunalım. Ktş mevsimi ile beraber kalö- rifer gikâyetine başlıyanların hi- kâyesi malüm: “Soğuklar gidde- tini göstordiği halde, ev sahiple. vi kalörileri yakmıyor., diye stz- Bu bakımdan soba veya man- Kgalr nasıl tercih etmezsiniz! Ki- racı dan olsanız. taşındığınız. ev- de HWİĞ çiniz iz zuman Mh— rar, keyfinize bakarsmız... Ne ev sahibinin — tedbirlerine mahküm olmak meselesi vardır; ne de mevalm telâkkisi.., Sobanın kalörifere nisbetle bir Nevi Üstünlüğü de vücutla bera- ber, gözü mıtmasıdır. Rahmetli Denizli mebusu Ne- cip A Küçüka, bir gün, babasır nn hususiyetlerinden bahsediyor. du, Bir aralık dedi ki: —— Denizliden geldikçe, benim- le beraber otururdu. — Fakat kış mevsiminde kendisini tam mana- siyle memnun edemezdim. Seber bi de kalöriferin sadece hiasedi, len gizli harareti idi. “Oğlum, derdi.., Gerçi vücudum 1smıyor,.. fakat ateşli göremiyorum, Gözüm asinmiyor: ruhüm utmmlyı Filhakika uyuyan bir kedi gi- bi mırti mtrıl söylenen, nar gibi kızarmış bir ateş karşısımda ge- bir kadın, bazan iki kadın. ba- zan üç, hattâ dört kadım geli- ormuş, Bir iki kere de erkek ziyaretçiler gelmiş, — fakat cok defa kadın zivaretçiler gelirmiş, Son yamanlarda iki üç hafta Mister Mozer ortadan — kaybol- müş, Evin içersini silip süpür- müşler, . Her an için geloceği ümidini besliyorlarmış, Bittabi odalarının bir anahtarı da oda - başınım karısında — bulunuyor- muş, Odabaşsının karıst Mister Mozerin odalarının - temizliğine nezaret etmek Üzere bir pgün i- çeri girdiği zaman, onu, koltu- Bunda Öölü olarak bulmuz, Kadının sinirleri — kuvvetliy- miş, hiç bir telâş ve heyecan e- seri göstermeksizin doğruca ko- casına citmiş, Kocası da soğuk kanlı bir adam olacak ki, her hangi bir kargaşalığa meydan vermeden kurakola müracaat €t- mişler, Karakol polisi emniyet direktörlüğüne — telefon etmiş, Büyük memurlar ise el koymus- lar, Bu arada müfettiş Jalvan gel- miş, Müfettiş Jalvan, bu ölen adamın Mister İzidor Mozen- berg olması ihtimalini ileri Sü- rerek, onun kâtibi olan Mister Marks'ı çağırmış. Marks gelir gelmez. ölüye bakmış ve bunun lıîgor Mo- zenberg olduğunu söylemiş. di İzidor Mozen- < öldüğüydü, Gazete bunun hak kında da tafsilât veriyordu. v (Devamı varı rine gerine hulyaya daljmak ka- dar tatlı bir şey var mı? Kalöriferle 1smmuk, sevgiliden bir mektup almak gibl! sevirdiri. el bir şey olmakla beraber, sobu Vveya mangal kargısı, sevgiliye kavuşmak derecesinde haz veri cidir. Tevekkeli dememisler: Manga| kenarı kıs gününün lü- lerârıdır, HİKMET MUNİR Yüzde yüz Halkas romanı Çünkü “Bir Kafxkas Romanı,, döğnidan Göğrüya — Güretlceden terefime edilmiştir - Bir Kafkas romanı, Kafkas uşk nan, Kafkaa irkinin rommnider - Fiyatı: 40 kuruş Batış yeri; Vakit Kitabevi ıYırm- yı evvelki Vaki 20 Teşrinlevyel 1921 İstanbulun umumi haritası Tatanbulun umuml Şekrem. muştur. Şirketin şiridiye kadar tan zim ve çehremanetine verdiği harita darın tetkiki için bir heyoti feml toşkütne Meclisi Vükelâca karar ve. rilmiştir. VAKIT Daima halkın menfaa- tini düşünür, her sayı- sında en seçme vazılar arn ahzl tevdi. oluns

Bu sayıdan diğer sayfalar: