— VYAKIT 16 EYLÜL 1911 Tetkikler : Hafıza kuvveti İnsanların secıyelerı unulkanlıklarile de — ölçülür Balolardan | yı biraz fazla rduğum vestiyer görünüyor.. laca karanlığında b yavaş çekilip gid. biliyordu. Biraz yerden Sabahım a- ten sonra gide pka ve p:u dösüleri cinin otoma tik hareke rıdikkatimi betti. Zenci k gele dakika kaybo, luyor, sonra müşterinin şapka Ve pardösüleri elinde olduğu hal. de görünüyordu. Dâha m bir gey istemeden, o şan! pardösüleri hazırlamıs b yordu. Baloya kadın, erkek yüzlerce insan iştirak etmişti. Zenci tün bu insanları bu akşam defa görüyordu. Balo müna: tiyle Beyoğlu barlarından sinden alınmış, muvakkaten raya vestiyer tayin edilmişti. bise ve şapkayı bırakanlara n mara da verilmemişti. Bu nncı Müşterileri nası| tanryor, bir gö. rüşte onların eşyalarını birden nasıl bulup çıkarıyordu, " Balo biraz tenhalanınca ben de çıkmak üzere vestiyere — git- tim. Ayak üzerinde zneci ile ufak bir konuşma yapmaktan kendimi alamadım. Bana şapkamı uzatır ken, eline bir lira sıkiştırd'm. — Baksana.. dedim. Bu şap, kalarm hepsi biribirine benziyor, Sen bunun benimki olduğunu na, sl anladın ? Zencinin çiy ete benziyen (ki dudağı açıldı. Hafrzasının kuv- vet ve kudretini teslim demek olan bu sualden memnun olmuş. tu: bür Lv selâ şu karşıdan gelen ç'me dyk— kat ediniz. Şu şişman erkekle şu bodur kadın, gözümün önüne der. hal bir şemsiye ve bir fötr şapkâa ile bir siyah manto manzarası Fazla bilgi toplamıya lüzum yoktu. Çünkü zenci oşyalara ken dine göre bir marka koyuyordu. Meselâ: Tek gözlüklü —adamla, tek silindir bir şapkayı birleştiri. yor, tek gözlüklü adamt görünce silindir şapkayı hatırlryordu, Zenci hayatının mühim — bir Kısmını bü işe vermiş, hafızasını ona göre terbiye etmiş, bütün dikkatini bunun üzerine topla - mıştı. Hafızasının bütün mü - koemmeliyeti bundan ileri geli , Zencinin hareketlerini uzun, uzun tetkik ettikten sonra bize, insanların hangi şeyleri daha zi. yade unuttukları, hangi şeyleri gaha ziyade hatırladıkları hak- kında güzel bir fikir edindim. Meselâ: Ahmet neden unutkan değildir? Mehmet niçin her za- man gapkasını unutur? Öyle u, nutkan maanlar vardır ki, datre. sindeki odasını, hattâ evinin ka pısını bile unuturlu, Maamafih itiraf etmemiz lâzımdir ki hepi mizin unutkan olduğumuz yer ler ve işler vardır Acaba insanlar neden bazı şey. keri iyi hatırladıkları halde bazsı leri cok unuturlar, Bazısı bir adamı hic unut gü verde tanır :sı da aynl yüzü birkaç defa gördüğü halde hatırlamaz. —Bu adamların her ikisinin de hafıza sı iyi olabilir. Fakat aym yüz aynı vakayı birinin unutup, nin hatırlamasının — sebebi biri dikket ve hafızasını &yrı ayrı şe gerinde topla mış ve meri t rmıst r. Me. güklürür, eg u:x_ırırl:r Bazıı da hikâyeleri hiç hafızasında tu tamaz da, kazasınım hesabını ez- berden bilir. Demek ki unutkan. lik meselesi bir hafıza ve alâka meselesidir. Onun ıqin bir adamın hatırla- dığı geylerle, nuttuğu — şeylere bakarak, o adamın ahlâk ve se çiuy:ıinı tayin etmek mümkün, Bir adamın hafızası, o adamın ehemmiyet verdiği şeylerle alâ, kadar olmadığı şeyleri gösteren en doğru aynadır. Büyük, kü- gük, hepimiz, birçok şeyleri, sırf unutmak istediğimiz için unutu- ruz. Yani bir şeyi unutmak iste, diğimiz veya o şeye karşı tama, men lakayt olduğumuz — zuman sür'atle ve kolaylıkla unuturuz, Meselâ: Evnizi çok seven bir erkeksiniz. Karmızın her arzır sunu ve istediğini yapmak sizin için en büyük bir zevktir. Fakat bir müddettenberi karmızın siz- den istediği geyleri akgam eve başma gelen bir hâdisedir. Bu nu sadece unutkanlığımıza verip Kgeçemezsiniz. Karınıza bu maze- reti anlatmak güctür Aksam eve dönüp göZ göze geldiniz mi, derhal sabahleyin sizden — isteni len şeyleri hatırlar ve kızarsınız, Karmız ,sizin eve karşı olan alâ, kanızın azaldığına hükmeder. Unutmamak için not defterinize yazar, fakat bu defa da oraya bakmayı unutursunuz. Son . bir tedbir olarak yüzüğünüze iplik bağlar ve artik unutmıyacağını. Za emin olarak evden ayrıl'rsır lik tamamen hafıranızdan nir. Akşam eve dönerken bu ip. Hiği görür, fakat neden bağladığır nızı bir türlü hatırlryamazsınız.. İşte o vakit evde kavya baslar.. Karınız kendisini artık sevmedi: giniz tahmin ederek size çatar.. Halbuki bu umıtkanl.x:mıı.n manası hiç de o değildir. Bunun manası sadece şudur ki, sizin a, lâka ve dikkatiniz evle hariçteki Teleriniz arasında paylaşılmıstır Siz aynı zamanda birçok şeyleri düşünmiy& mecbursunuz. Gün . düz bütün dikkat ve alâkanızı İ erinizde — toplam şsı- düşünmiye ve evın niz olmamıştır. Halbı zın iş) yoktur. Onun yi n gibi bin bir işle haf ya mecbur olmamış" hada — unutkan Izası kuvvetli ve Meselâ: K $ yaklaşıyor, K'ın nıza geçen şene kaç çeki odun yaktık, diye sorduğunuzda tam cevap alırsınız, demek ki karınız o işe kâfi derecede alâka göster- miştir, Buna itimat ediniz, Bazı kadınlar evinin en ince işleriyle alâkadar olup her şeyi iyiden ıyiye bilirler, Fakat bazı. ları da evlerine ne girenin, ne de çıkanın farkında bile olmazlar, Bunlar tuvalet ve salon kadın- larıdır. Bir kadının ahlâk ve seciyesini anlamak istiyorsanız evine gidi. Tâz. Evdeki eşyanm tanziminden hayuatın gekli size o kadımım na- sıl bir kadın olduğunu anlatmıya kâfidir. Ewlenmek istediğiniz genç bir kız üç, dört ay evvel yaptığı &. bisenin parasını tamamen hatır İtyorsa para kıymetini anladığı, na hükmedebilirsiniz. Paraya & hemmiyet vermiyen kız, ö&kuu. berikina verdiği paraları unutan kız müsrif sayılır, Bazı insanlar vardlır ki arka, daşlarına para verirler, sonra ver diklerini zaman hayrete düşer, ise ufacrk bir alacağı on sene unutmaz, Bâzı insanlar da borçlarını w nuturlar, Başkalarına verdikleri kücük bir parayı senelerce hafı, zalarından çıkarmıyanlarla ufak borçları çahuk unutanlar hayat- ta pek namuslu olamazlar, Fakat bazıları vardır ki ufak bir borcu senelerce vicdanlarını yiyen bir kurt gibi onları kemirir. Bunlar İsim hatırlamaktaki hafıza zafiyeti, insanlara fert nazariyle bakmamaktan gelir. Biz ekse- rivetle İnsanları kütle halinde ARRANRTE S MA Türkiye Gumauriyeti ZİRAAT BANK Kuruluş tarıhı. 1885, — sermayesi 100.00U,UUĞ Kanije (£f Muhasarası 5' Yazan ! Şube ve Ajans adedi; 265 LA Namık Kemâl Zirat ve tıcari ver netvi banba ııwı' çeriyet Badeleştiren ve baskısını hazırlayaa Hakkı Tarık Us Türk kabramanlığının bir destanı olan bu eseri bütün gençlik ve herp | vatandaş okumalıdır. Fiyatı: 30 kuruş SATIŞ YEKİ: YAKIT KÜTÜPRANESİ NOT: Vakıtın kuponlarını top, p iayan daimi VAKTI okuyucula, rına ou eser yüzde B0 tenzilâtla 18 kuruşa verilmektedir. Taşra dalmi <kuyucuları mektupla 18 Kuruşluk posta puh. gönderirler 4€ adreslerine Köncerilir, KAYIPL_ATR—I Mrsa! BanaMALIĞA cumbarab > (hdaraa taaarruf "". 40 draa pulunanlara senede ( deta - cilecek <Ufü € 2006 1000 iürmlek 100 urm #Y Y GERbi, ın . © 13,8.D41 tazıhinde namil olduğum O riş . , u0t « w , 49 cüzdan içinde bulunan bitün evrake « ., wW . G 6 larımla beraber askeri ve nüfus teze keralerimi zayi eyledim. Yenlatnin Çı. karılacağı cihetle cakisin'r bükmü ol. madığı ilân olunur. Edirsekapı Kahriye mahallesi Tür, be sokak 14 numürada — Mehmet Ali Bostan. DİKKAT Hesapilrinank paralar Yüşüüyenen — Kramiye Şızlit —axdirde “ D Mert D Saziıran 19 B Pa ... 366486 aumaralı ikamet tezkeremi kaybettim. Yenisini çıkaracağımdan esilsinin hükmü yoktur. Haşim Ayet Kalkan d ğ Mektep hüviyet cüzdanımı zayi et. tim. Yenisini çıkartacağımdan eakisi, nin hükmü kalmadığı İlân olunur, İktamat Faktiltesinde 272? Mecit Bsin ... Enez gümrüğünden aldığım 2111. 940 tarih ve 11 sayılr dahili ticaret beyannamesini zayi ettüm, — Yenizini Devlet Demiryolları ve Limanları ı'k’ ; Umurn idaresi ilânları W) bal g" u Mubamimen todesi (1900) lira olun 1000 kilo #at? Çarşamba günü Sazt (İU45) önu kirk beşle Haydarpaş$i$ bilindeki komisyor tarafından açık eksiltme usultle satin * Bu işe gitmek ist'yenlerin (142y lira (50) nat ve kanlrun teyin ettiği vezaikle birlikte ekeiitme komlayona müracaat'arı Jazımdır. Bu işe ait şartramoler komayandan parasız olurak Belediye Sular İdar esinden: Kemerburgaz çoses' e Mangilava Üzinimiz araemdi de teslim edilmek şartile 15 m3 kaldırımı taşı ıımıu*“’ Taliplerin izabat simak re fıyat vermek üzere Kgünü saat 12 ye kadar 'Takaimde Siraservilerdeki idare Börvisi — müracsat'arı, (&Z11) .2 ÜÇ KÖŞELİ ŞAPKA Tam bu sırada yoldan nazikâne bir mukabele ile di- Bğer bir anırma işitildi. Değirmenci “şarkının hakkı var, tam bize göre' diye “Bir hayvana itimat eden insan için, Üzüntüler elli kat fazlalaşır, Bu düşünceler içinde tekrar eşeğe bindi. Topuklariy: vemı anırmanın aksi istikaâame” İşin garibi, tıpkı Lıık:u'ı'ı kendisinden korktuğu Ri. ÜÇ KÖŞELİ ŞAPKA işitmişti... Bnaenaleyh karısından başka hiç kimse bu kapıyı aç mış olamazdı.., Fakat nasıl! Ne zaman? Ne icin? Bir hile ile mi? Bir emre itaat ederek mi? Yoksa zaptiye müdürüyle daha ev Vel vapılan bir anlaşmaya göre kendi arzaru ve Şimdi evde ne görecekti? Ne keşfedecekti? evinde kendisini ne boekliyordu? Fraskita mi? Kendi olabilir bi, diğer eşek sahibi de değirmenci Lukastan korkmuştu, Her halde ya bir icra memurundan şüpbelenmiş yahut bir serseri olmasından endişe etmişti ve yolun öteki taralın. daki tarlaların içinden dört nala yol almıştı. Bu esnada değirmenci dilşüncelerine gu suretle de- vam ew “— Bu ne, biçim gece! Bu ne biçim dünya! Şu son saatlerde ne bitim bir hayat yaşamış bulunuyörum, İcra memurları vazifelerini pezevenkliğe çevirdi. Belediye re- ösleri namusuma Buikastlar tertip ediyor. Esekler anır” maları icabetmediği zamanlarda anır'yorlar, Şurda, göğ. sümün altında, Allahın yarattığı zevcelerin en asilinden şüphe etmek küstahlığında bulunan sefil bir kalb var. Ah! Yarabbim! Yarabbim! Eve çabuk varmam ve Fraakitamı sağ salim bulmam için bana yardım et... Değirmenci Lukas fundalıkların ve tarlaların arn. sından yoluna devam etti. Nihayet gecenin on ikilerinde, başından daha başka bir macera geçmeden” değirmenin büyük kapısınn vardı Fakat, Allah kahretsin! Değirmenin kapıtı açıktı, XX $ŞÜPHE VE HAKİKAT Bivet, açıkt:! Bununla beraber o; evden hareket etti. Bi zaman karısının kapryı sürmelediğini ve — kilitlediğini kaçmış Miydi? Yoksa onu kaçırmışlar mıydı? Ölmüş müydü? Yoksa rakihinin kollarında mıydı?. Değirmenci Lukas, hüzünlü hüzünlü: — “Zaptiye müdürü benim bütün gece geri gelemiye, ceğimi hesaplamıştır.. diye #öylendi. Her halde belediye reisine geri gelmemem için kilit altında bulundurulmam emredilmistir, Fraskita bütün bunları biliyor muydu? A. caba bu su'kastın içinde o da var mı? XYokan bir hilenin, bir şirretlik, bir alçaklığın kurbanı mı olmuş bulunu: yordu?.. Bu hain düşüncelere, betbaht adam. asmalı kücük avlıdan gecmek için lâzım olan zamandan daha fazla bir zaman sarfetmedi... Bvin kapısı da açıktı. Her köy evinde olduğu gibi, burda da Ük oda mutfaktı. Mutfakta kimseler yoktu. O- cakta muezzam bir ateş yanryordu, Raf'n çengellerinden birinde yakılmış hir lâmba asılı duruyordu. Bütün bunlar ne demekti? Evin içinde hüküm süren bu ölü sükünetle, bu uyanıklığın alâmetlerini nasıl telif etmeliydi? Karısına ne olmuştu? Lukas ancak biraz sonra ateşin etrafındaki sandab yaların arkalarına asılmış olan bazı elbiseleri görebildi. Gözlerin! bu elbiaelerin üzerine dikti İçinden öyle bir hırıltı geldi ki, bu hırilti boğfasına takıldı. Sesziz ve boğucu bir hrckırık haline ink:lâp etti, Zavallı adam boğuluyorum zannetti, İhtilâçli ve morarmış bir halde gözleri dışarı fırlı, yacakmış gibiydi. Ellerini boğazına götürdü. İdam elbise. miştir. Alâkal' okurların acele İstanbul Deniz Komu! » T.1Ş BANKASI üçük Tasarruf hesapları 1941 i * 6 Şubât, ? Mayıs. ) Ağuztos, 3 tarihlerinde yapılır. 1941 ıkramiyeleri adet 2000 Leik ae 2000nddre A ”0 çe BN0 -. « 1000 , mdülüm , .e 200 , Grölüüm , Istanbul Deniz Komutanlığında"' Deniz Liscst müUsavaka İmüherına giren okurların W Banıldığı yer: TABT Bofik Ahmdt | — Sahibi: ASIMUS — Umum neşriyatı idare eden?