8 Mart 1941 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

8 Mart 1941 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BH-:. Betirmiştir. S N ha lt tadime £ lüyek- hariciye halk böyanatı, Bor. t lacila, EYİR etmiş ve No Sürinde derin Üğtir “lep Mecoburi: Birliği Seburiyet. Ve bu sebep- Mttt 2G fikrini bir. aAlman siya- N— Sovyet — | N İsuye bir yeni #a NNN * — aa a ü t ua lti ZŞ | Tz # F | F irr Ti n .PER A y * Ü e ı TP A öi F y ; AT PT f iHi 7 g H atfen | Şehir Değirmenler VA I'J aberleri toprak ofisi hesabına işliyecek | Bulg Gekimaz Ekmeğin 2 N ti indirilmesi Evvelki gün toprak mahsulle- ri ofisinde, ofin umum müdür yapılan değirmencilerle im- muavininin reisliğinde bir toplantıda ofis arasında bir mukavele zalanmıştır. Bu mukaveleye na ofis namma işliyeceklerdir. An: değirmenler, kendi ellerinde bu: lunan buğdayları kıracaklardır. ceği anlaşılmaktadır. zaran değirmenler, badema sırf €ak afisin verdiği buğdayların işlenmesine başlanmadan — ovvel Bu ameliyenin bir iki gün süre- | fazl Burdan dır. O para daha muhtemel * | sonra değirmenler, münhasıran ofis hesabımma buğday övütecek- lerdir. Değirmenler, afis namma kıracakları buğdavın beher kilo- sundan 70 para alacaklardır. e Diğer taraftan beled_ıye iktıs.t müdürlüğü, ekm_ek (ıyıdırmm biraz daha indirilmesi İçin esba- bı mucibe bazırlamıştır. Bu e- babı mucibe daimi encümene sev « | kedilecektir. B Yeni tenzilâtim 20 — paradan a olmıyaağı anlaşılmakta- Ekalliyet mektepleri muallimleri dün bir içtima yaptılar Ekalliyet okulu öğretmenleri dün saat 16 da Zapyon kız lise- sinde müfettiş Muslihittin Ok- yayın başkanlığında bir toplantı yapmışlardır. Toplantıda; plân voplânlı çalışmanın esasları, ee hemmiyeti, öğretmenlerin talebe velileriyle teması, okulda — toplu tedris esaslarına göre — calışma şekilleri, not verme — meseleleri üzerinde görüşülmüştür. ithalât birlikleri mümessilleri dün akşam Ankaraya gittiler Bugün saat onda Ticaret — Ve- kâletinde Başvekilimiz Dr. Re- fik Saydam tarafmdan kabul e- dilecek olan İstanbul itbalât bir- likleri mümeesilleri, dün akşam Ankaraya hareket — etmişlerdir. Tacirlere, İstanbul ithalât ve ih- racat birlikleri umumi kâtibi Sa- lih Banguoğlu refakat ctmokte- ll ; Haber aldığımıza göre, Anka- raya, muhtelif Ndğhnim ve muhtelif ithalât işleri şubelerin- den gu kimseler gitmiştir: — Ham kauçuk ithalât birlikle- rinden : İzak, Lafonten, Edvar; otomobil ve otomobil lâstiği it- halâteılarından Rifat Yalman, Tevfik Yılmaz, Marsel Franko; kâğıt, mukavva ve tatbikat bir- liğinden Kemal İren, Horasan- ciyan; manifatura, ithalât birli- ğinden Refik Bezmen, Reytan; deri birliğinden Ahmet Kara, Alber Kamhi; çay ve kahveden 'Toplantı softunda öğretmen- lerin isteğiyle ayda bir defa mes- leki toplantılar yapılmasına ka- rar verilmiş, toplantı programı- nt tesbit etmek üzere ispekterin 1 başkanlığı altında bir komito ay- rılmıstır. Bu komiteye — öğretmenlerden Bayan Nazmiye, Rabia, Billent, Hasan, Modiha, Bülent Hamdi, Tantavi; madeni esyadan GCazı- | roz Mişanyan. ithalât birliğinden Burhanett'r | | | Şark demiryolları | aleyhine açılan — dava | Ehisvukaf heti raporunu vermedi Hükümet tarafmdan satın ali. nan Şark Demiryolarının, 1200 'Türk memuru — tarafından şınıjı aleyhine açılan 1,5 liraliık tazmi. nat davasının görülmesine dün de msliye ikinci ticaret mahkemesinde dovam edilmiştir. Ancak, tazminatm miktarını ta- yün için seçilen ehlivukuf henüz ba husustaki tetkikatır bitirme- mis olduğundun muhakeme dün buna intizaren 4 nisan aaat 14 © lmat seçilmislerdir. | eeei silşenniüi. * | | * lan ve Aameliyat yapıldıktan 3- ra evvelki sahah Corrahpaşa has. " tanesinde — haya- ' ta gözlerini vu- man İstanbul 2 ci Ağır ceza mahke- mesi roisi Remzi Türeci dün gömülmüstür. Cenaze Cerrahpaşa hastanesin. den kaldırılmış, namazı Beyazıt camiinde kılındıktan sonra Merkez efendideki aile makberesine def- nolunmuştur. Meraszimde — vali Lütfi Kırdar, bütün İstanbul rels, hâkim, müd. delumumi ve muavinlerile — adliye kAtipleri, noterler ve bir jandarma ve polis müfretesi bulunmuştur. Cenazoye İstanbul barosu, notor ve adliye mensupları tarafmdan bi. rer çelenk yollanmıştır. )| — Merasim, mozar başında cok ha- zin olmuş, kendizini arkadaşlarına çok sevdiren krymetli relsin tabu- tu metfenine btrakıfırken herkos gözyaşlarile hıçkırmıştır. Müddei- umumi! muavinlerinden — Feridun Bagana ile Orhan Tığrak sık sık hıçkırıklarla tıkanan bir sesle bl- rer hitabede bulunmuşlardır. —— Cam silerken sokağa düşen kız Küçükpazarda otaran Halil kızı 17 yaşmda Küzmile dim evinin ikinci kat camlarmı silerken bir. denhire muvazenesini kayboderek yere düşmüştür. Muhtelif yerlerinden ağır sure!- te yaralanan kız baygın bir halde Haseki hastanesine kaldırılmıştır. —— Tramvaylardan atlayan 18 kişi cezalandırıldı Dün de tramvaylardan — atlryan î IS ai ila, seyrisefer nizamlarına mubalif harekete — balıman 18 ge- ——— Altın fiyatı Alın Üiyatları dün de evvelki gün gibi idi, Dün de bir altınm f- atr 28 Nra 80 kurustu. Kongreler Uekudar Holkevi Kollarınm kongreleri 8 Mart Cumarteai asat 15 ta Der- sane ve kurslar kolu, © Mart: Pnzar günü aat 10 da Kütüphane ve yayın kolu, V Mart Pazar günü saat 15 ta Sosyal yardım kolu, 15 Mart Cumar- tesi günü asat 18 te Köyeülük kolu, 16 Mart Pazar gümnü saat 20 da Güzel Ban'atlar kalu, 16 Mart Pazar günü şaal 16 da Dil, edebiyat. kolu, Her kol üyelerinin vaktında Hvimi. za gelmeleri rica olunur . “Berlin, de bir emir Berlinin poli âmiri, şehirdeki bar, ginema ve tiyatro gibi eğlen- €0 yerleri işletenlere: — Nüumara yapan arliştlerin Italyan ordusuyla alay edecek şey ler söylemeleri yasaktır. Bu türlü hakaretlerden ötürü, bar sahiple ri, gahBan mesul olacaklardır. Demiş, Almanya, böyle bir kararın, res. mi devlet kanallarından çıkması, orada giddetle duyulan bir ihtiya: cın jfadesidir. Demek, ki Alman. lar, İtalyan — ordularmın, simdiye kadar, bozgun fethine çıkmaktan başka bir gey yapamadıklarına İnanmışlardır. Afrikada uğranılan hezimetler, eğer yalnız İtalyanın omuzlarını —yüklenen bir folâket olarak kalsaydı, hiç süphesiz Al- manlar, bu hal karsısında sadece merhamet duyucuklardı. lstihza ve hakaret, bir iç acısı nin zehirli kahkahalar halinde Yışkırmasıdır. İztirap duymuüyan- lar, baskalarına hakaret etmek lü- zumunu da duymazlar, gu halde İtalyan mağlübiyetinin. Almanya.- da da bir hayal inkisarı, $ç acı- sı doğurduğunu kebul etmek ge- 8— VAKIT 3 MART 1051 rektir. Bu aeınm sebeplerinden bi- vi de, Almanların, yanlış intihap larından ötürü, kendi kendilerine kızmalarıdır, sanıyorum, yeni bir nizam kurmak gib mızın xihniyetine davalar p hükümle: yanılırlar. sa, kızmakta elbete haklı olurlar. Ne gariptir, ki bir yand nutukl lerinin eski ederken, ötede ları, onların hezimet- eniyorlar, Bu istihzanm Ü kahkahaları, — ortalığı velveleye verince de halka merha- met tavsiyo ediyorlar. Bu da yet. meyince polis korkusuyla ujğtızları tıkryorlar, Tarih, aslâ böyle bir hali kay - detmemiştir. Hiç bir dev hâdise, bu kadar mutlak 1 la muhakeme edilmemiz Hele “radyo” xibi h arının, «rtik mutfak kadar hoer evin diği günlerde mak, güpe gün güneşleri ja- kâr etmek, gerçekten saşılacak şeylerden sayılabilir. Bu bakrmdan İtalya, esdden bütün dünyayı haya çötlere düsürmektedir. Hakkı Süha GEZGİN GÜNDEN GÜNE Şayanı dıkkat . 4 a bir hâdise ÜN güz.lerden birinde gayant dikkat bir hava- dis vardı: Bir yankesici, para- sını çalmak istediği adamın ce- bini jiletle keserken, paraları da beraber kesmiş! Kaş yapayım derken, göz çı- karmak işte buna denir. Ve ha- yatta nice tesebbllsler — vardır ki, meşru veya gayri meşru, tatbik edilen usullerin isabetine tam bir emniyetle harekete ge- çilir de, netice böyle çıkar. Nasrettin Hocanım odun tedari- ki için çıktığı ağaçtan, koendi oturduğu dalı kesmesi de bu neviden. değil midir? kazançlarını da mahvetmiş ol- muyorlar mı? Beyaz peynirlerin fiyatı Fiyat murakabe bürosu, bazı peynirellerin tazse peynirleri de, beyaz peynirt konulan narh üÜze- rinden sattıkların: tesbit etmiştir. Halbuki bu nark, yalnız kuru ve buzhanelerdeki peynirlere alttir. Aksi şekille hareket edenler ce. zalandırılacaktır, Azmi Tozan; çuval ve kanaviço bırakılmıştır. merhamet duyuyordu. —17 — Daima Buda ile konuş. tuğunu söyler. Size y 1 en büyük ikram bir bardak sekerli sudur. Sizi şimdiden ikaz edeyim ona çok dikkat edin, çünki ilk görüşte onu alelâde sert bir a. dam zannedersiniz ama fevkalâ. de zekidir. Ne söylediğinizi, »e yapmak istediğinizi belki anla. maz ama pek iyi hisseder.... — — Fakat buradaki bütün hiz. metkârlar Hintli mi? — Hayır, girerken ihtiyar ka. piciyı gördünüz, O Fransızdır. Fakat burada Fransız müstah. dem yalnızca odur., Madam La Markizin hizmetkârlarının hepsi İngilizdir. Markinin adamları da Hintlidirler.. Markinin Hindis. tanda evlenmiş olduğunu biliyor sunuz değil mi? — Evet biliyorum.. Fakat ba. na söyleyin Matmazel Kristin pek o kadar izam ederek bahset. tiğiniz gu kütüphane hakikaten tök büyük mü? - — Ben hiçbirşeyi olduğundan fazla göstermem. Kütüphaneye girdik.. B3 losca olan bu kütüphanenin dı. varlarındaki raflarda hiç deği-s0 bir asırlık ciltleri içinde binlere! binlerce kitap duruyordu. etejerlerin üzerinde vardı. Bunlar her halde kitaplar | son okumanlardı. Ben etrafa bit | göz gezdirir. gezdirmez en kıymetli olan kitapları tanı. dim... Kristin hayretimi görmüs ola. cak ki: — Durun, durun, dedi, daha neler göreceksiniz. Burada kiy” met bicilmez kitapkur var. Kanlı Yazan: Gaston Löru lerde hile nm'w— yacağınız el yazır itaplar Klarki dö Kulirey' m:;d“"!“" iarı arasında mevcuttur. * Marki bütün bu . el yazılarını birleştirip mükemmel bir kollek- giyon yapmak — istiyor. Ancak gayri ihtiyar cinayeti hatırladım. Fakal Sangi cinayeti?.. Atelyode işlen- miş olan ve gözlerimle gördü- igüm cinayeti değil, hayır... Bur rada bir başka cinayet işlenmiş- ti. Fakat bu da diğeri gibi esrar perdesi altında bulunuyordu. kak birinin diğerini izah edece- ğini hissediyram. — Esasen bun- iar biribirine yabancı olan hâdi- Esrar ve maceralarla dolu zabıta ryomanı Bebek Çeviren: M. ACAR seler de değildi. Sonra bu duvar, hatıralarımın yanmda da bahr settiğim ve Kulturey malikâne- aini ikiye bölen bu duvar ancak iki faclayı biribirinden ayırabili- yor! dedi. Fakat Kriatin iki ev arasında mekik dokumrya başla- dığı için böyle bir ayrılığın da ortadan kalkması İâzrm. Acaba Kristinin bu sabah ba> na anlattıkları arasmda hangile- ri doğru... Belki bütün hakikat- leri bize doğru sararmış bir ha- yalet gibi ilerliyen Markizin ağ- zından öğrenebilirim. Onu kar- gamda görür görmez derhal tam- dim. Filhakika cekisine nazaran gok solmuş, hattâ bitmiş, bir ha- rabeye dönmüştü. Fakat gözle- yinde hâlâ yaşamak ümidi var- dı. Bu kadınla karşılaşmam be- ni eski hatıralara döndürmüstü. Fakat geriye bakamryorum. Çün kü mazimde bir çok acılar görecek ve sanatkâr ruhumu kaybedecektim. Gözlerimi Kris- tinin gözlerinden de kacırıyor- dum. Kristin bu mıhîm yanmda tatlılığı temsil ediyor- du. O zaman Markize tekrar baktım ve hâlâ dinçliğini, genç- liğini muhafaza eden Markinin nicin güzel Kristinle alâkadar olduğunu bir kere daha anladım. Markiz artık kadmlıktan çık - maştı. Yüzüne bakdlınca — insan Gözlerinde ıstırap ve dolu nazarlar vardı. Markizle karşılaştığım zaman sözlerinden beni beklemekte ob duüklarmı anladım. — Filhakika Kristin bana bir sey söylemiş değildi ama, Markiz beni kargı- endişe Binda görünce aşina ve minnet- | tar nazarlarla sefa geldiniz de- | di ve yuvasında hasta yatan bir kusun ıstmraplt sesiyle: — Öh, mösyö, dedi, Matma- zel Norber bize sizden bahset- mişti. Evimize hoş geldiniz. Ko- camın büyük bir ehemmiyetle bağlandığı kolleksiyonları — için sizin gibi bir sanatkâra ihtiya- cr vardı. Sonra düşünün ki mös yö, matmazel Norber de bizi ter- ketmek istiyordu. Belki de hak- kt var, Çünkü burası o kadar gamlı, o kadar eğlecesiz ki... Ma- argafih artık yanmda sizin gibi bir sanatkâr olduktan sonra ner halde o da sikilmryaca Ben de kitapları severim. Zaman za- man gelir.. &i bulunurum. Ne yapayım. Zaten yalnızlıktan sıkılryorum. İtiraf ederim ki bır rası hal içni beni affetmenizi rica edece- Zim. Ben Hindistanda doğup bü- yümüştüm, değil mi? Evet.. E- vet.. İşte bunun için beni yalnız brrakmamak lâzmm. Hayır. Beni terketmek katiyen doğru bir ha reket olmaz. Bu sözlerinden sonra Markiz cıktı, âdeta yanmmızdan kaçtı. Salonun sonundaki kapıdan dr- garı çıkarken hâlâ sesi geliyor- du: — Beni terketmek katiyen doğru bir hareket olmaz, (Dovamı var) aten ck sikter. — Önün | Bir memleketten ötekine, gös ze çarpan cazip menfaatleri el- de etmek ümidiyle “jilet salh- yanlar" görüyoruz. ki, ihtirasın verdiği şiddetle menfaatin de ikiye bölündüğünü itiraf edilmez bir gizli esefle müşahede ettik lerine güphemiz yoktur, Hazin olcn elhet, bazan —- < menfaatlerin, meşru sahipleri tarafından bililtizam teşhiri ve tahribine kolaylık gösterilmesi- dir. Akifle beraber, su masral tekrar etmenin sırası gelmiş- tir: Esâretile mübahi zavallı müt- letler, ' HİKMET MÜNİR" TASHİH: ! Dümnkü fıkramısın son — pavar arafımda tesadü/f edilen “hakiki dleme” terkibi “hakiki ilme” olacaktı. Bir tashih hatası ol- H.M, , Yirmı yıl evvelki Vakıt —— sze01 ÖOmer Seyfettin gömüldü İrtiğnini — kemali icezsürle haber verdiğimiz Ömer Seyfettin Beyin ce. haze merasimi dün hüzün İle ifa edil miştir, Cenaze saat birde Twb fakti- tosinden kaldırılmış, marlrumun dost darı ve meslek arkadaşlariyle — gerek kendi. talebesinden, — Darülmüalitmin, Gülatasaray, İstanbul Sultanisi tale, besinden birçok gençlerin Mmotemleri içinde Kuşdilinde Mahmutbaba türbe. sİnin hatiresine detnedilmiştir. xtf(?(!(lf(//_ ; 8.3.194 B08 Ajane Sazlar 818 Hafit takımı program 19.00 Konuşma HAS Yemek 1015 Köy Listesi türküleei 1833 Türkçe 1930 A plükkar ISAS Fasıl heyeti 1850 Ajans 2013 Radyo i gazetesi hklar zMAS Makamdan 1420 Riyaseticum makanı hur bandesi 2115 Komuşma 1500 Film 21.30 Radyo Müsiklei salot 1350 Kotser oerkestrası 1808 Caz 2280 Ajans 92.50 Carkand umarte 8 Mart Pazar © Mart Vükütler Vanati Ezamı Vüza süDeşin dağuşu Ökte Dündi Alışam 1848 Yata 2081 vaat) T 1236 T dsas &I16 a1 1L00 130 10.85 1825 1610 &.L7 932 1200 1.30 1047 18x5 1841 TBOn 920.88 A Tennak — SAS

Bu sayıdan diğer sayfalar: