GK0 CA YUZUF) Yazan -— 9 Rüstem bunlara kulak vor. miyor, güreşe bütün hızı ve bü. âlln gevikliğiyle devam ediyor. . Çardak güreşlerinde, iddia & Güreşleri — netice elde edil. meden — kat'! hükümler veren ve hükümlerinin yüzde doksan dokuzunda isabet görülen eski pehlivanlardan ihtiyar Ali Ba. dilebilir İfi, Kara Ahmetle Rüs. ba bile, bu görünüşe,'yani Ah . tem pehlivan güreşi kadar he. medin çalımlarma aldanarak: yecanlısı olmamıştı. — Kara oğlanm zaferinden Gerçi Kara Ahmedin Memiş şüphe edilir mi? pehlivanla gü: de pek he. yecanlıydı. fakat — (kazık) ve (kisbet yırtmak) meselesi, bilâ. bare bir çok dedikodulara mey. g:n vermiş ve güreş neticesin . — Biz bunu Ahmetten bekle. mliı”dikm , Diyenler pek çoktu. Bu se. beple Kara Ahmet — Memiş misabakası hızını ve heyecanı. ni çabuk kaybetmişti. Demişti. Şimdi Ali Baba da beyaz sakalmı kaşıyarak, taliin bu cilvesine hayret ediyor ve: — Yanılmışım, çocuklar! bir daha gösterişe — aldanmıyaca. c"g'îyııulu. Kara Ahmedin ça. Irmlarmma aldananlar pok çaktu. Ahmet gerçi Memls pehlivanı gök zorlamış kartmak suretile pes dedirtacek kadar cetin gilresmleti. Fakat, ve kisbetini çL Güreş; kırk beş, ellinci daki. 0 D V ada a. kaya gelince; tam: le Kara âk_hmeı aleyhine dönmüş gibiy. ü Rüstem pehlivan bu züreşte öyle oyunlar yapıyor, Ahmedi öyle kündeden — atıyor, öyle Sersemlestiriyordu ki.. z lâşkâkılu geçtikoe Daniş E- 'endi de kanazatini değiştire- Bi k i değiştire. — Bazan, görünen köy de kı. İavuz istermis! — Ben görüşle- tem bahanm oyunlarımı çok be. Benmisti, Servet Beye: Rüsterm mağlüp sayılmaz. Dî.vurr!ı:ğ y En doğru hükmü Koca Yusuf Yermişti. Servet Bey: tiyar poe! senin aklmından geçmezdi. — Kara Ahmet yense bile, hastalıktan yeni kuburgaları van — oyun bilmese — Kara Ahmet gibi! vücutlu bir delikanlıyı künde. den atmak suretiyle man, bu kaburgaları çıkmın ih- 'ana yenileceği kim. Artık, Çardak — güreşlerinin en parlak ve tımtrraklı galebe . sİ usta Rüstemin hezabıma ge. çiriliyor, herkes Rüstemi alkış. byor, Rüstemden — bahsediyor. dü. Bu güreşte, pehliyanlıkta yal nız kuvvetin de kuvvet ka. dar ovyım bilmenin da rolü ol. u hakikati bir kere daha an. lastlmretı. saçı ağarmış, kalkmış ve çıkmış bir pohli. Rüstem gibi, ürbüz ve dolgun yenmeğe — Ben ömrümde iIk defa sa. Muvaffak olabilir miydi? Pkönce Kara Ah. ehinde bahse — girenlerin Ayısı ço'rtu... Simdi onların ağ. | zinı bicak açmıyordu. — Herkes körlermn danesek kadar manalr bir seasizlik içinde, bu heyecan İr güresin sommun nereye vara. Cağını bekfiyordu. Mabeyin kâtibi - Servet Bey, mevlevi şeyhi Daniş Efendiye: — Sizden allah razı olsun e. fendi hı_zrou::rll diyordu. Bu münasebetiyle k vesk. irçok dersler — verdi niz, Hiç şüphe yok ki, güri lerimizin yenenleri de, y Sinema ve Tiyatrolar samperaa Şehir Tiyatrosu Tepebaşı Dram kısınındı. Akşam 20.10 da ÇAyak dakma; urasında ) Tatikiar Caddeslade Komedi. kusunnda Gündüz 14 de: Çeruk Oyunu, Akyam 2080 da DADI —— Cemal Sıılıiş Jübilesi ir Tiyatrosu komedi kasmında şülınu&:nıılü Balr günü akşamı Şehir Tiyatromu sanatkârları sa- natkâr Nagit, Nıvart, Toto âlğer o- peret sanatkârları, güzide «es ve saz sanatkârları ile büyük prog- ram, ee Beyoğlu Halk Sineması Bügün: 1 — Süveyy . Haydıdun oğlu, 8 — Mİki, :DO — Tebliğ İstanbul Tenis Ajanlığından: PİNG-PONG Şampiyonası 1 — B'rincikâannun İx hafte- sında başlamak üzere bir Pine- Pong şampiyonas tertip edilmiş- tir, D 2 — Bu karşılaşmalara İştirak edecek idmancıların 39 —11—-1940 cumartesi akşamına kadar her gün sant 16 dan sonra Tenis - Dağcılık klübünde tonis ajanlığına müra- enat ederek kayıtlarını yaptırma- ları tehliğ olunur, —Kont Teleki diyor ki: “Devlet reisleri Avrupa istikrarını temin vezifesi ile mükelleftir!” Budapeşte, 22 (AA) — D. N, B. ağansının hususl mubabiri bildiziyor: Büşvekil Kont Tsleki şu beyanatta bulunmuşlur : Maçaristanın üç taraflı pakta ilti- hakı bar şeyden evvel bir Avrupa mu- kan yardım etmek Avrupa islikrarın! temin — vazifesiyle Ğu—retl!ayor?lnı_nhnhıı- rek, güfu_ılwrln muvaffakrıyetle sizce bi ibi vasıtasiyle padişaha bildirmişti. O günkü güreşin sonunda şu ufak hâdisevi de kaydetmeden germemek lü: Son gü Nihavet, bu heyecanir güre- resten sonra, Ahmet ile Rüa. gin de hiç beklenilmiyen bir ga. tem, parsaya çıktıkları zaman, ferle bitmesi herkesl hayretten Memla pehlivan, Rüstomin hah, havrete düşürmüştü. şiş tabağmın isine bir. gümüş Rüstem pehlivan, hasmmı; mecidiye atmıştı. mükemmel ve kusursuz bir kün. en aşırarak, havalanan göv. de ve bacakları boşlukta bir :::;m Pcmî:iımktm sonra, ve t boyunca bir yere vurduy'ki: Ş M Kara Ahmedin aırtı sanki ye. Te yapışmış gibi, bir türlü kt- Tar'dayıp kalkamıyordu. Herkesin parmağı — ağzında | Kkalmıstı. ! — Yahu, Ahmet yemildi be! — Hem de ne yeniliş..! Diye dudak bükenler mi ister Biniz..? | — Acaba rüya mı görüyo. | ruz? İ — Yoksa yere çarpılan Rüs. tem pş;ıllnn mıdır? — Haydi be, gözlerimiz var bizim. Diyenler mi ararsınız..? Danış Efendinin yanmda o. turan Koca Yusufla Servat Bay bile dayanamıyarak: — Efendi Harzretleri, gördü. nüz mü usta pehlivanı? De:;.,k_ kendilerini alamı. a) Seyirciler arasında dehşetli bir Rüstem taraftarlığı belir. mişti. Binlerce insan gözü, bu haki. kat karşısında hâlâ — güphe ve wduîi:şllındkî l!'uü_myl bekli. lkk uki, net anlı . m,; Kara Ahmet y;'ln,' mişti. | Rüstemin bu süretle tatbik | ettiH mükermel künde, kendi. Bine sünnet düğünü gürralerinin | en narlak ve şanir galibiyetini temin etmlati. Halbuki, ilk anlarda — herkes Rüstemin zayıf ve ihtiyar hali. | ne, ve gürbüz, dolgun vücudune, çalımlarına bakarak. Ahmedin galebesini muhakkak görüyordu. Kendisine bunun sgebebini so. ran bir artbarfısma Meomis: — Rilrtam, Ahmetton benim Mmtitemmr aldı. Diye cevap vermieti. b (Devamı var) Küçük hisâye Ali Sait Efendi, bitmez tüken. mez bir baba miraama konniuş. tu. Genç ve yakışıklı idi. Aklı, na geleni, gönlünün — istediğini yapıyordu. Bir gün: — Seni saraydan davet edi. .. Padişah efendimiz gö, Dedikleri — vakit — Eyvah.. Diyebildi. Sonra uzun uzun düsündü. Abafilhamit kendisini niçin çağırıyordu? Yoksa ser. vetinin mühim bir kremın! mü. sadere mi it. Belki a. leyhinde bir jurnal Şimdi de nefiy edilecekti. a Ali Sait Efendi Iki İi gece uyumadan, düşün. dü. Üçüncü gün de sarayın yo. kanu tuttü. üüi Meğer boşuboşuna NER Iarkmğlî Abdülhamitte bir ilti. fat, bir Ntifat, da gu lak tek'if: parl_ Sen bu memlekette sevefi, ganı ile vasamta bir babanın oğlusun. Kendi başına bir köse. ye cekilip — oturman reva mil. ) la mesned mi yok?. Dile | benden ne dilersin?.. Ali Sait Efendi >ok: hi — Aman efandim.. falan di- yemedi. Padisah — Sana başlanımc bir valilik verelim. / Aadj medenberi Avrupa hadeflerine hizmet etmekteyiz. İstikbale tarntmen itimat ederek takip ettiğimiz yolda milletin kuvvetine rüveniyoruz. Bir Ingiliz bombardıman tayyaresi Karadağda düştü Belgrat, 29 (A-A.) — Karadağlılar, bir İngülz bombardıman tayyarasIsin fırtına ozcasında Danllovgrada yakın dağlara düşmesi Üzerine kaybalan üç İngiliz tayyarscisiyle bir. Amerikalı gazeteciyo İsargi takdir. ve tazimde bulunmaktadırlar. — Cenaze alayı ge gerken 45.000 dağtı yolları doldurmuş, alayın üzerinde Yugcelav nakeri tay> yareleri uçmuştur. Cosetler — Kiliseye top arabası üzerinde nakledilmiştir. Garip bir macera Vali,., Ali Sait Efendi serve. tini, sâmanmı unulmuş, gözün. de, beyninde valiliğin tanlara ve debdebesi dalgalanıyordu. “”..* Ali Sait Bfendi ı.:ım BĞ partımanına pirerken, memur. larla iki kadımm — müthiş bir yayzarası ile karşılaştı. Kadım bağırıvordu: Biniz. Biz ayakta mr gidelim?.. Memnr soğukkanlılık'a: — Biz yer de mi yaratalım? Her taraf dolu.. Cevabımnı veriyordu. Ali Salit Ef. kadmların yüz lerine bakmaktan moemurlara: — İkisini de dedi, sekiz n . maralı kompartırıana götürü. nüz.. Orada — kalmalarına mü- saade ediyorum. Ah Sait Efendi, büyük bir 1. yilik yanmış olduğuma kani Ol. dufu İcin viedanen derin bir husur içinde idi. Bir müddet dışarıda dolastik. tan sonra, içeri girdi. Bir de ne görsün?. Orta yaşlı kadının biri upuzun uzanmış... Etekleri. ni de şöyle açrp saçmıs. Öbürü sarı saclarımı Ali Sait Efendi bir adım ge. riledi. Kapıdan çıkacaktı. Orta yaslı kadm: Yerli Eminönü As, Şubesladen: 1 — Aşağıda künyest yazılı ere 989 senesi Eminönl askerlik moo- llsince çürük raporu tanzim edi- mişso de bu rapor kabul edilmedi- inden hoyeti sıhhiyece musyene *'ne lüzum görülmüştür. Dudak açıklığı bulunan bu erin hemen şubeyo gelmesi ve bilenle rin şubeye malümat yvermösi, gel- mediği takdirde asker kaçağı mu- amelesi göreceği ilân olunur, 2 — Balabanağa: mahallesin: don Ahmot Şüzrü oğlu 835 Kaz- tamonu doğumlu Edip Erkan. ... Eminönü Ax, şubesinden : Piytde Tüm. Ahmot oğ. Niyazi 3915 (20207), a Tğm. Ce- mit Aygenel $11 (2324), piyade Alb, Hüseyin Hüsall oğ. Hasan Tahsin Aktan 297 (316-109), piya Ali oğ. Hüsmü Yamaç 327 1983), piyado Tğm. Ahmet oğ. azi Yünel 315 (20297), nakliye Tim. Avni oğ. 329 (50906), piya de Tğza, Müzsel oğ. Abdullah Ya- kup 338 (49441), süvari Töm. Ta- hir oğ. Bedrettin 325 (50765), nakliye Tüm, Mahmut oöğ. C, Ca- hit 328 (44906). piyade Tüm, Ah- met oğ. Hehmet Esit 314 Bağdat (333-38) 8, S, Mi, Mo, Mazhar oğ. Refik Tunay 312 İslanbul (19415), 8. 8. MI, Me, Mustafa oğ, İzmail H<kkı Akalmn 301 Bdirne (316-10), 'Tbb, Yab, Ali o, Mustafa Derman 814 Humus (36448) acele gubeye müracaatları, ... Faüih Askerlik Şubesinden: Şimdi ye kadar hiç askerlik etmemiş ve aın Bi ahvalindan gayri bir #ebeple geri Biralıtmış (316—335) (dahil) doğum ha (latihkâm, Mahabare, Süvari, Top ÇU) sınıfına mensup etat aakere sev- HaNlecaklardır. 2 — Şubede töplanma günlü 25/11/ ©40 pazartesi sabah xaat (D) dadır. 3 — Mükelletlerin tayin — olunaa günde gübede hazır bulunmaları ilân olunur. AMERİKA 24 bombardıman tayyaresini İngiltereye verdi Nevyork, 22 (AAJ) — Bi gik Aııır[.lnıı: hava hgı_'l hesabma sipariş edilip Sandila. go'da inşası biten dört motirlü 24 bombardıman tavyaresi BİL yük Britanyaya teslim edilmiş- tir. İngiltere bu tayyarelerin il, kini evmartesi güntl tesellüm et. miştir. Amerika orduları başkuman, danlığı, bombardıman tayyare- lerine mahsua olup Mmahrem tutulan “Sperrey” nişan âletinin de İngiltereye verilmesine müsa, ade etmiştir. Bunu bildiren Amerika genel kurmay başkanı general Mars- hal meşhur “uçan kalelerden” den yirmisinin de Tİngiltereye verilmesi hakkında mürzakereler ceryan tmekte olduğunu söyle, miştir. — Size nasıl — teşekkür eda. Hm, diye aöze başladı.. Eğer siz olmasaydınız, avyak altların, da kalacaktık... Sürüm sürüm sürünecektik, viodansız adamla. rm elinde.., Lâubali bir tavırla — ayağa kalktı. Şimdi güöğsü — açılmış, mahrem yerleri gözükmeğe baş. lamıştı. Ali Sait Efendiye biraz daha yaklaştı: — Burası hususf sizin değll mi?.. Diye sordu. — Evet efendim.. Bendenizin — Oh ne âlâ.. Rahat edeca. ğiz desenize... Daha gene, daha gtlıelıı._ kadaşına seslendi: rak da gel göyle... Biraz din. Jen... Bize —Allah —yardım et. ti Rahata — kavuetuk... Yatak yerlerimizi #imdiden hesanla. Yalrm, da içimiz daha ferahla, sın. ÂAli Sait Efendi, — şaskm bir bale gel L Ağzmı açıp bir tek sey söyliyemediği gibi, bi. raz evvel bir reralete mevdan wermeden buradan sıvışmak is .. tiyor, fakat — bumu da yapamıı. 'Ali 8ait Efendive döndü, ya. jasret.cderek: — Bir yatağımız var, dedi, Üç kişi olduğumuza göre, biz münavehe ile yatmağa — ram ©. B — VATIK 323 İKİNCİTEŞRİN 1940 İşıksız istanbulda Karanlığa alışmak için ne gibi tedbirler almalı? Bilhassa Acele Hâdiseler Için Yardım Teşkilâtı Birinci Plânda Gelmeli Perşembe akşamımdan itiba. ren şebdrin diş ışıkları söndü. rülmeğe başlandı.. Birkaç güne kadar da hususf moskenlerdeki ışıklar maskelenince gehir tam karanlığa gömülecek.. Dün ge- ce benim gibi şehirde biraz do. laşanlar hiç şüphesiz bir çok Zorluklarla — karşılaşmışlardır.. Yarm şehir daha koyu bir ka. ranlığa gömülecek, herhalde bir çok noktalarda müskülât bir kat daha artacak.. Bu müşkül Vaziyetten şikâyet etmeğe mn . hal yöktr Alınan — tedbir lü. vlekanlılık tellesızca Ç y mağa bakmalıdır. Ancak bu xvış.'j.'et. birkaç günlük bir t Tübe olmayıp lüzüm — hissol mMayacağt zamana kadır devam ödecek bir tedbir olduğuna gö Te. şehrimizde belediyeye, zabı. taya ve fertlere düsen bircok vızh'e:.»_f vardır.. Bunlara sıca. Ği sıcağıma işaret — etmeği lü. zumlu görüyoruz... Belediyenin, zabıtanın ve hal. kın alması lüzumlu olan tedbir. lerden bahsetmezden — evvel, bu tedbirlerin almmasmı icap etti. ren halleri tetkik edelim. Şeh . rin karanlıkta kalması netice. sinda doğan — müşküller neler. | dir? Evvelâ şehrin karanlığa gö- Mülme gekli.. Sonra seyrüsefer meszelesi... Yollarda — se'âmetle vürüyebilmek, günlük ihtiyaç. ların (gıda ihtiyacları gibi) normal bir şekilde temini, ya - ni şehir hayatmın bozulmayısı, geceleyin karşılasılacak zorluk. iar (hastalık, doğum gibi), can ve mal emnirmti va enina . Bu müşkülleri defet İ ne gibi todbirler ılmm:: tir? Şimdi benu — araştıralmı: ü küçük teerübe ışıkların bir şekilde söndürülmediği . ni gösterdi.. Birçok milessese. der elaktrik lâmbalarına bir kâ. Bit sarmakla iktifa öetmişler, bir kısmı da kepenkleri yarıya indirmek suretivle yvamak sev. mak yoluna sapmışlaraı.. Son.. Ta gece yarılarma kadar çalı. şan ve çok bol aşıklı eğlence yerleri, meyhaneler, barlar, L şıklarmı hatkiyle — maskeleme. mizlerdi.. Filkakika bunlar ca. melkânlarını siyah perdelerle ört müşlerdi. Fakat gazinodan, mey. hım;dm veya bardan —çıkan ve tabi a rhoş olan gruplar kapı. nn önünde en az bir çeyrek saat konuşuyorlar ve bu gekil . :i:ııgk kııı!:: kapıdan bembe. Vi r zerk dişarr -AŞTYONĞU. "îıı sebenla b '.—ıbqy:;_;v,;lm :2:_ eTİnİN İft kanr — kullanmaları daha münasip olur. Sevrilsefar — isinde da birsok lur, sizi de fesla rahatsız etma. yiz.. demez mi?, Ali Sait Efendi, — terlemeğe başlamıztı. Kalbi garin bir ge- de çarpıyordu. “Münavebe,, ile... Yani Ali Sait Efendi, ya- tacak ve kadmlar münavebe i- | ;’ Koynuna.... Gene bir şey Söy- | C.Vîm!dl. İçi titriyordu. Fakat | gözlerini de onlardan ayıramı. ı':d’;'“— Bir aralık kendini top. | — Behn sizi tTahstsız etmez | m';("_md?.. Diye sordu. imlar bir kahkaha ile llllılışnlıır.Şuh ... Ali Sait Pfendi, — valilik ma- aşlıma kurulmadan — Tstanbul. SA geri dönmesi icin bir emir Ş'" ve İstanbula avak basar *maz da trende kadınlara te. | Savfiz etmek, hattâ onları ka. tırmak istediği vâki gikâvetten anlaşıldığı için Fizana nefiy e- dilmesine —irade çıktığını ha. ber aldı. Zavallı Ali Sait Efendi, gim- | di bütün — gervetine ve bütün Ümitlerine — voda ediyordu. Fn. ::: Onu Üzen daha başka bir. 1 "n':x;ümimı yakmım ahbap. dkîy:tm. anlayamadım “vüki Acaba kim yapmıştı?.. Ahmat Rosert otomobillerin fenerlerini çok 4- çık maviye boyadıkları ;:“rm- dü. Sonra bunlar yirmi kile. metreden fazla süratle gidiyor - lardı.. Bu fenerlerin daha köyü- ya boyanması ve mümkünse otomobillere reglâtöt *skılması Tazımdır. Şi n isıkları — sönünce yâs olan en mühim , bütün halkı bu yeni vaziye- alıstırmak — ve uydurmaktır. Binaenaleyh hayatı yeni ihtiya- ö nzim etmex icup & Şi cukta tatil olunması bu vadide ilk adım atılmıştır. Bu şekilde şehir hayatımın dâ « slayıp daha erken ' olunmalıdır. Me. Anların saat 130 ve panması hir de fena bir a olmaz. Eessen dük. kipleri bunun böyle ol maarnı (8 ğir. Sonra kari ta sokukta kal iak j#temiyen halkm saat 4,30 ile arasında ©' ariı;e ıııi; li lâzıradu. Bunun için de saat 4 ile 530 arasında bütün nakil vasttalarını, tramvayları; Otü. büsleri, vanırları, tresleri ve dolmuşa bir müşteri taştyan taksileri selerber etmek "izam - dir. Deniz aşırı nakliyatlardâ Va. purlar hakikaten mühim mesele teskil ediyorlar, çünkü ışıkların söndürülmesine uyma için projektör yakmamalar? i- cap edivor.. Halbuki vapurların projektör seyirleri, bilhasan Himanda Şu halde başta vapur tarifeleri olmak Üzere tren ve her türü nakil vasıla . 1 tarileleri Üzerinde esasll de. gişikliklee yapmalı ve karanlı . Bin halkta fena bir tesir yü- ratmasına mahal — vermiyecek tedbimler almmalıdır. Seyrüseferden ba*:îî:rk;v halkın selüm! a rümıımyi:uıudlmml lâzım geldiği. ne do işaret etmemi lâzmm,, Halk karanlıkta köşe başlarını, ağaç. ları, elektrik veya Lelelon direk lerini, kaldırım kenarlarımı gö . emiyor.. Bu sebople bilhassa kösebaşılarını — muhakkak su. rette beyaz boyamak — Hiızımdır. EBlektrik direği, ağaç, ve kaldı. rım kenarlarınm da beyaz bo- yanması icap eder, — Kaldırım kenarlarınm boyanmasına belki ehemmiyet verilmiyocektir, hal, buki düz yolda yürürken küldik. rıma carpıp düsşmek — eibi bisr çok kazalar olebilir.. Hiç değil.! se ana caddelerdeki kaldırım. ların kenarlarmı beyaz ile işa- ret etmek lâzımdır.. Sonra ge. ©e zifiri karanlıkta — halkm da biribirine çarpması mümkün. dür. Buna manl olmak - için de geceleri sokafa çıkanlar elbise. lerinin muhtelif yerlerine, me, se'â vekelarma, arkalarına ve". bacaklarına bevaz kumaş Şır. çaları ilistirmelidirler. Sehir geceleyin karanlığa gö. mülünce, doğum, hastalık, yan. gin, keza gibi hallerle müşkül vaziyete düsen — vatandaşslarrı bu müakülleri bir kat daha ar. It:r.. Erkeksiz bir Mdog:ce- 'yin sokağa çıkması, tor, ©be, ezcane araması — imkânsız gibidir. Bu sabenle yardım teş. kilâtı lâzımdır.. Bu hususta a. 1macak Hİk ve en basit todbir | mahalle bakcilerinin her ikisi. ne de vazife vermek hattâ evler. | den toplanan bekçi — paralarmı bir misli arttırmak — suretiyle mahallelerinin bekçi kadroları. ni iki misline çıkarmaktır. Bu şekilde bir bekciye ma. hallenin bir. köşesinde — fakat bekletilmek — suretiyle, gecele. yin başı sıkıman vatandasa mü. racaat edecek bir yer temin e. dümiş olur. Burada kaydetmeği Tüsuzülu. gördüğüm en mühim bir noktal Yar: Şehirdeki rşıkların bü 204 kilde karartılması her hulde zevk irin değil, bir hava taar'a ruzu ihtimalinde sehri D tayvaresinden gizlemek ir. Bövle bir taarruz vuku buldu. ğu takdirde halkın ne #ekilde| hareket etmesi Jâzım olduğu> dernler, e yet teerilbeler i'e gösterilmiz. tir. Ancak gimdive kadar - bir ae BeSEAbi BEÜM ) |