11 Kasım 1940 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

11 Kasım 1940 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

€ OCLA YUZÜİ Yaz an'aisKENDERİ. SERTELLİ. X — 58 — — Ağam, 1, yakımda Av. Tupaya gidoceğini duydum. Doğ TU çu? Yusuf hayretini gizliyemedi: — Öyle bir niyetim var ama, St nereden duydun bunu..? Ahmet birer kahve 1ısmarla- — İstanbuldan gelirken duy. üm.. Kuru bir niyet olmasa !ı'eı:'. Hazırlanmışsm da gali. bap! — Eh. muvaffak - olursam, Bitmek isterim. — Ben de jilk fırsatta Ame- Fikaya gitmek istiyorum, ağa - Oğım! Geçen gün Amerikada bir dostumdan mektup oldım 'ana: “Meydan boş.. hemen iyor. — Cevap verdin mi? — Henüz vermedim. Çardak Kürceleritden sonra kat'i fikri. ben götüreyim. Bu lisan ;"N esidir. Ben biraz İngilizce Ahmet, Nedim Beye döndü: — Henüz karar vermedim, dim Bey! Geliboludan dönüş. meseleyi yine görüşürüz. Yusuf bundan sonra, Çardakta yapılacak güreşlere a Gim, ağacığım! Belki Tastlarız. Ve başmı sallayarak gülüm - Bedi; Duydun mu? Koca Yusuf kahvesini içer. €n cevap verdi: — Duydum. Ve Rüstam poh. İVanın İyileştiğini — anlayarak nun oldum Noedim Bey tekrar lâfa karış. tiz — Rüstem ma, kendine Yusuf sordu: — Sen tanır mısm onu? — Tanlmaz miymn? Yakacık. n“k: kere güreştirdim onu 9 — Yendi mi, yenildi mi? n oÇ Yenilir mi hiç?.. Sarıyer. atee Şöreşti, topaç gibi yere ÜY e iki kere yendi. a S Ahmet ellerini oğuştu. *Tak, Yusufa döndü: bar PU sefer - kismet kimin O KM! Beraber güreşeceğiz.. 'ç Çük Yusufla da güreş- Siyor ama... Yusuf: *n hastasıh; bir yerin kı. karışmam!,, demiş. hay f kaşlarını kaldırarak, * Ahmedin yüzüne baktı: İi x'm_u': da atıp tutmıya mı ağzı, S?? Ben, bir pehlivanın m';;“di“» bunları duymak iste . Cami kahvı m&dıEth'wn* fazla otura. _,K”a Ahmet, Rüstem pehlivs. tr. amak üzere kahveden kalk. başpıdca Yusuf, Nedim - beyle ŞPaşa kalmıştı. Halip ö0 uzaktan geçen — Adalı il pehlivanı çağırdı: Wu.,ıd be sadıç.. Konuşalım dufıhm_ Yusufun karşısmna otur. .ğ;ıfıne kirninle güreşeceketn, allahi bir şeyden haberim -V Yok. Nodim bey söze karıştı: dağ y eyhefendinin adamlarm. Kin biri bana: “Koca Yusuf, Ftdereli ile güreşecek.” dedi. ı.h___:;:f_ kaşlarını kaldırarak gü maç Eh, ne yapalım? Harkezin I;“ul;ını ne ise, kazığımda — çıkar. dereli benimle güreşme,; eniyor demek ?! R iraz sonra, Yusuf, li Ha. Fi Adalı Ha — Ya son..? —— Ban mi..*! Gülerek başını salladı: — Ben de Katranet ile güre. im £ dik dik Halilin yüsüne içmı Olunla aranızda bir ger. f,':"k Vardı. Çamlıcadan sonra tetınız mı? Nn ça AYIr.. Prens Halim paşa. Kâhyası enevce uğrastr atn. ma, ben berışmadım. —— O, no de olsa senden bü. yüktür, be Halil! Yarm hepimiz meazara gideceğiz, Barışsaydın ne kaybederdin? Haolil önüne bakrıyor ve elinde. ki çöple yerdeki kumları karıştı. rryordu. — Ben haklıydım, Yusuf peh. livan! dedi.. O benimle haksız yere 1. İçimde ona karşı Bönmez bir kin vardı. ;_mı—.-ı yıllar geçti, kinim sönmedi. e O hakle Katrancı ile tutuş. man, doğru değildir. Keşki baş. ka biriyle güreşsen.. Daha iyi li ı? nTzHY:kkm var. Fakat, o da benimle güreşmek istiyormuş. Hattâ Daniş efendi beni bu Ba. bah çağırtmış.. Gittim. Bana: —- Oğlum, dedi, Katrancı — seninle güreşmek istiyor. Ben onu sen. den daha arı gördüm. Ağır. lığmızda çok fark var mı? uf elini uzatarak murtl . danı a — Çok fark olmasa gerek.. Adalı Halil sözüine devam et. yı yenmeye AZMe'. ?î'ı'(). Şayğehndive dedim ki: “Ben onunla her za. man güreşe hazırım. Eğer o ka. bul ediyorsa, mesele :mkl_':ır. He. men programa geçiriniz. — Demek ki, sen de Katrancı İle tutuşacaksin? O halde, büyük ortaya kim t lacak acaba? Adalı Halil: — Senin bir şeyden haberin yoluauş, ağam! d di. Külçük Yu. suf büyük orta öıtpe?ıln_—ını O'e maya karar vermiş. Geliboluya geldiği gündenberi, cakasımndan yanma varılmıyor. Küçük Yusüf birdenbire par. ladığı için, Koca Yusuf gibi te. vazıı sahibi olamamışstı. Kendi seviyesindeki arkadaşlarına kar. şı mağrurane bir bakışt vardı. Bu gururundan dolayı Koca Yu. suf — kendiz beraber — onun mazdı nuşürken, Nodim bey bir aralık başını kaldırdı: — Yahu, etrafrmızı sarmışlar. Bizi seyrediyorlar. Koca Yusuf zaten, daha önce işin farkma varmış, etrafı kala, balık sardıkça rlenmeye baş. Jamıştı. Adalı Halil | İs / yolu tamamlanıyor Köylüye tonum dağııtılıyor ; MEML TARRARARARRANA KETTE tanbul - Edirne asfaltiün ZİRAAT VEKÂLETİNİN EDİRNE MINTAKASINA GÖNDERDİĞİ TOPRAK MAKİNELERİNDEN BİRİ nexk ) — Bu sene. It bir bayındırlık yılı geçirmekte olan Trakyanım bu sahadaki ve. rimini de belirtmiye vesile ol. müuş ve bayramın birinci günü bölgenin muhte erinde de. vam eden yol rü, hükümet konağı ve hali bayındırlık eserlerinden sona e. renlerin parlak bir surette açılış törenleri yapılmıştır. Bu cümleden olmak üzere Ge, Hbolu, Vize halkevleri tamam. nmış; 200 kilometre boyunda. ki Gelibolu . Uzunköprü yolu ile Lüleburgaz aaf ı kısmı açılmış ve ra , Tekirdağ - İstanbul yolu da açılarak Geliboluya hııil::ırı— tır. Öğrendiğime göre bul « Lüleburgaz . Edirne asfalt yo. ha yirmi güne kadar Edirneye tamamiyle bağlanacaktır. KÖYLÜYE TOHUM DAĞITILIYOR Edirne, Uzunköprü, Tpetla ve gee dd sin.lrjeniş'ıımın ,be 8 - | Meriç kazalarınm tohumluk ter. Ram? diyordu. Halk çoktanberi tihatı Ziraat Vekâlet pehlivan yüzü görmemiş. Hayv » lkmak istodi: vahşi hayvanlar tenha bir yere gidelim. bir yer bulamayı: İ Janmış. Horkes bi lere ne zaman ba: sorup durüyor. anacak diye Nedim bey güreşlere dair ma, Jümat vermek istedi iş efendi | net düğünü b — Bunca insan orada nasıl barmmacak” Hele şu çargıdan ge. çen kalabalığa bir bak... — Çadırlar kurulmuş, ağam! Birçok büyük evler boşaltılmış.. Davetlilere hasredilmiş. Kazan, lar kaynıyacak, eğlence ve mü, sabakalar günlerce sürecekmiş, —Bu ne masraf yahu! Şeyhe, fendinin oğlu çok talihli 4blr'gn_ cukmuş. Türkiyede şimdiye ka, dar bu derece büyük bir sünnet düğünü yapılmamış diyorlar, Yapılan hazırlıklar bile akılları durdurarak kadar büyük... Bu sırada sokağın İki ağzın. da toplanan çocukların hep bir | ağı radan — Yaşasın pehlivanlarımız... Diye bağrışmaya başlaması, Koca Yusufun sinirlerini büsbü. tün bozmuştu. Derhal kahve pâ- rasını venerek dedi, — Haydi Nedim bey, birine güreş, | | kolaylık olmak mış. GÜ.| u kargıdan görünen | nahiyesinde yapıla , | heyeti ta. edilmiş ve örinden geçiri, ktinde mahallerine sevkolunmus zunköprü v de köy arabalariyle aldırılmak. tpsalanm köyleri uzak < Bankası bir zere bunların tohumluğu Uzunköprüden Ke. gan merkezine sevkedi va İpsala köyleri tohumluklarmı oradan aldırmışlardır. Bunlar gibi Lüleburgaz, Baba. ceki, Kırklareli ve Vizenin to. humlukları da ayrıca tertip edil. miş ve Çanakkalenin tohumluğu Breğli Jskelesinde hazırlattırıl. mıştır. Bu tohumlar tamamiyle Trakya buğdayı olup Ç:ı;ııkknle valiliği tarafımdan kendi deniz vasıtalariyle .İlmlğîıî;dî Diğer taraftan Hayreboluya ve. tohumluk mahalline kolay. ca sevkolunamıyacağından bun. ların da Çorludan satın alınmas&i emri verilmiş ve sevkiyata bat. lanmıştır. â8a çok mühim olan bu t0 k tevzii işi tam bir inti. zam içinde ve mükemmel bit BU. rette basarılmaktadır. DEMİRCİLİK KURSUNDAN İYİ NETİCELER ALINDI Köy demircilik ve marangoz. luk kursundan Trakyada çok iyi neticeler almmaktadir. Öğrendiğime göre bu kursun tekrar Pehlivanköyünde açılma. 81 kararlaştırılmış ve emri de başka bir yere gidelim. Halil ge- | verilmiştir. Bundan başka Maa. liba gürültüden hoşlanıyor. l için değil, bir dostumu bek lemek mecburiyetinde bulundu - Rum için kalacağım, Haydi size uğurlar olaun. (Devam verr ) |lacak olan biçki Erif Vekâletinin ganatlar okulun. da yaptırdığı bir takımı Uzun, ün Kurtbey köyünde açı. dikiş yurduna tahsis edilmiş; biçki . diklş kura larından biri de Muratirda açıl. mış ve Havsada aon dört aylık bir kursun hazırladığı serginin de resmi küşadı yapılmıştır. Bu suretle Trakyanm 4 . 5 ye. rinde köylerimizin biçki , dikiç yurtlariyle demircilik ve maran. gözlük kursları yol Aalmıştır. Köylümüzü hakikf kalkınmaya iletecek olan bu ileri kili ha, reketinin ne kadar feyizli oldu. ğunu takdir etmemek elden gel miyor. ARICILIK İNKİŞAFP HALINDE Bu sene Trakyada arıcılık çok zengin bir hareket olmuştur. Tabiatin yardımiyle binlerle o. ve bunlar kara ko. vanarla Tenni kovanlara göçer, tilmiştir. Şimdi arıları kıy duru. muna sokmak İçin umum? mü, fettişliğin zirnat müşavirliğin . den bütün köylere yeni direk . tifler verilmiş ve arıların önü . zaüizdeki ilkbahara kuvretli et . kabilmelerini temin için gere - koen tedbirlerin almması büldi rilmiştir. " Giresunda fakirlere yapılan yardım Giresun, 10 ÇALA) T kurulunun — Şahrimiz kadınlar n başkanlığında okunan yıllrk çalışma zaran kurumun — kadınlı cuk gefket yuvasın 1 giydirmiş, bir talebelerinin okul der vazımı ile elbiselerini temin eylemiş, Yökmül bazı aitelerin ihtiyaçlarını kar- glamış, yine bu urada 300 fakir alla- ye de 000 guval Emdık kabuğu da- Kıtmiştir. gok yoksul okul Yardım aevea kadınlar kotunun bu umuml Çoplantısı axakinde — içtima 'eden idare heyoti, aakerlerimize yapır lacak yardım işleri üzerinde müza- ketede bulunmuş va kararlar almıştır, Ziraat talebeleri tetkik seyahatinden döndü Ankara, 10 VALAJ) — Türkiye şeker fabrikaları si in daveti üzerine profesörleri gross Tar man'ın ba; nda Eskişehir şe- ker fabrikasınrı zi; gitmiş olan ksek ziraat enstitilsül son «mıf ziraat talebeleri Ankaraya dönmüş. lerdir. Talebelerimiz, kendileri için çok istifadeli geçmiş olan bu gezi esnasında şeker fabrikasyonu, pan- car, tohumu üretmesi, hastalı mücadele, şeker n ait teknik ve şler — üzerinde tatbikat gördükleri gibi Eskişehir onu ile Drayfar. zmişlerdir. ——— istar İzmir Eğitmen Kursunu bitirenler lonit, 10 (AA) — lxız'ıw.çııll'; Je devam etr kazalarındaki gama ve Ödemiş Z köylere tayin edileceklerdir. de dünkü i di Şetin ölümünün ikin ümüÜ münase dün mizdeki halke de ve mokto mış, leri bu Bo! t Şef ihtiran nilmıştır. Üniversitedeki Merasim ünde Hâmit'in İnmiş kika gece i tr, Atatli. Hâmit anlatan Ede fakültesin. d de Atatür kün gencliğe ni okumuş - tur, Ht a Tvb faküiltesin den Halük Ur çok heyecanlı bir ı;uı,uı söylemiştir. Bu sırada genç izlarımızın hıçkırıklart düyülü * yordu, h autkunda göyle demiştir. z Altm saçlı bir güneşin mavi mşıkları söndü. İki yıl doldu; gece- e gündüzüyle iki yıl oldu.,, Ği Kastrge'arla cenkleşen mille * Gin Asİİ ve kahraman evlâdı Bü- yük Kurtarıcı: HM Rahat ve müsterih uyu, Bak Yurdunun smırlarmda yina Meh - metçik nöbet bekliyor. Mine ren, Bi göklerinde Türkün bayrağı dılı Zalanıyor yine,, ! Bundan sonra yine Tıb fakülte- âinden Hâmit Yılmaz da heye * canlı bir nutuk — aö; ylemiş ve Fen fakültesinden Müyemsar Olcay da İnönü'nün milleta okumuştur, 'Sonra önde büyük bir — gelenk olduğu halde — bütün ünlversite gençliği ve profesörler hep be - raber G parkmma — gidörek oradaki anıta eelenkler - koymuş lardır Harp Akademisinde Yıldızdaki Harp akademisi men- supları da sabahleyin saat dokuz- da merasim salonunda Bundan sonra Dekan abeden aonr beyannamesini toplanarak düz. hatira amanışlardır. — Saat 6 — VAKIT 11 İKİNCİTEŞRİN 184ğ | Ebedi Şef için iversitede ve Halkevlerin- Harp Akademisi Kumandanı seneral Alhi Puad dokuzu beş göçe ayakta beş daki- ka sükü edildikten sonra Harp A- kademesinin fazıl komutanı gener Ali Fuat Bi 1 hakkmda hakiks- yatın bir şaheseri pek kaymetli bir ins vermiştir. Konferanşta * at orkânı da bulunü « ilebilir ki şimdiye kadar el ve derin ilmi tetkik İça- türkün yüksek şahaiyetini dilimizde bir eser çü- Gazetelerin ricaları « Fut Erden'in hiç olmazsa brogür geklinde tmesi mem Yedek Subay Okulunda Yedek Subay okulundaki merar im de h tarafta olduğu — gibi rsat dokuzu beş geçe mektep ko. mutanı kurmay albay Sırri Şaer arafından söylenen kısa bir ma * ukla başlamıstır. 5 dakikalık sü- müteakip bir kurmay albay, Atatürk'ün hayatını izah eden bi dutük söylemis, müteakiben taler t Şef İsmet İnö- okumuntur. BEŞİKTAŞ HALKEVİNDEKİ İHTİFALDE BULUNANLAR

Bu sayıdan diğer sayfalar: