Şimendiferler yapıldığı Kütahya halkı cehalet <lmı'ndl(erin memleketlerine uğramaması çin müracaatlar yapmışlar böy olunca tabil fakir kalır. Ben bu sözü daha evvel de Fakat — doğru medeniyet, şimendiferi saate ihtiyact olmryan, çocuğa hedi . ye edilen bir mal değildir. Me. deniyeti bu şekilde anlamanın tabil neticeleri çok defa böyle. -00 İnsanları sathi hükümlere pityor,. Bence meseleyi iki otaraflı almalı: Şimendifer ve — Kütahya! İmparatorluğun litikası bir defa şimendifer politikası değildi, y Demiryollırı siyaseti, tama, — men koloni şartları içinde ku, /— rulmuş bir şebeke idi. — Şimendifer — kumpanyaları tronleri şehirlerden uzak ge . ' çirmeği kendi —monfaatlerinin tabli netlcesi sayıyorlardı. — Bir defa devletten garanti kilametrik alıyorlardı. Bunun için yol kısalacağına uzuyor . — du. Tren yollarına kendi mil . letlerinin muhacirlerini sev . O ketmek istemliyorlardı. Hat bir folonizasyon hattı idi. Mu. / hacir getirmeğe muktedir ola, — madılarsa sebebi başkadır. — Yabaner sermayenin yaptı . ğt şimendifer nereye — gittiyse oranın küçük sınıflarını orta . lan kaldırdı, sildi süpürdü. Av — rupa fabrikalarının tabil, bu . /— harla işler, tekerlekli konuşur Ağanı idi, — Ecnebi sermayesinin şimen. “diferler zamanında buğday is. hsali bile artmadı. Şimendifer ruhu ile-yani ik. sadi politikası ile böyle Ana, dolu kapılarında Avrupa ser . yesinin tahripçi ajanı ha . dünde dolaşırken Kütahya ne haldeydi? * Önu tarihi, kuruluşu şartla. yı, zamanın imkânları izah e . Br. Kütahya Frikler zamanında ikümet merkozi idi. Bu mor- her şeyden önce bir ticaret j darı, bir kervansaraydı. Av. rupa ile Asya Çanakkale vası. üyle irtibat tesis ettikleri zamandanberi şarkla garp ara. dâa Keşişle, Murat dağı or. da geçit noktasımı teşkll ordu. Eski tarihin, yani denizin aancak sahili gözden kaybet. emek suretiyle tanıttığı bir dünya üzerinde insanların ya. ')&dığı demlerde — Kütahya * Çin Akdeniz yolunun ta. Mi hlr uğrağı idi. Daranın oradan geçmesi, on. inlerin buradan aşması, İs. der ordularının bu yolu ta- (kip etmesi gösterir ki, bu şeh. kuruluşanda kadim yolla. büyük tesiri vardır. Bu yol. üzerinde kurulacak mer- kezleri nakliye vasaıtalarının €İNsİ tayin eder. Hattâ iddia Cedilebitir Ki eski büyük şehir. lerin yoliarını tayin eden mü. “hend değillerdi. Sırtına byük vurula.. bir merkep; bir katır, bir deve idi. | Ayni zamanda Porsuk vüdi. sini ihtiva cttiği için de mesut 4blv iraat mıntakası sayılırdı. O Priklerden, Germiyan okul. Jariylea, Osınanlı imparatorlu. —Buna kadar bu şobir bu mıpta. ka Iktısadi şaztlarını muhafa. fa etti. Yöraat Sahaar idi, hayvan güriliyorda, dadanleri var. Tabli taş ocakları mevcu!. ti kin ü şimendifer milit bir | ray bünyesini Kkuzuştan — satılmaştır. neanlar memleketinde Y. Jın SADRI ERTEM tu. Dokuümacilik, boyacılık, toprak sanatları inkişaf balin. de idi. On altıncıi asırdan - itibaron Hindistanla Avrupa arasında deniz yolunun faaliyete geç. mesi Asya kervansaraylarının geçlüği yolları yavüş yavaş tenha arsalar haline koydu. Kervansarayların çatıları ley- lek yuvaları halini aldı. Akdeniz Jimanları bir folâ, ket manzarası arzederken A. nadolu şohirlerinde de ayni 1x. tıraplı manzara kendimi göz. teriyordu. Zaman zaman kımıldanır, zaman zaman dirilir gibi olan büyük kervan tlcareti bir da, ha ayağa kalkamadı. Kütahya Aameli sartlariyle » uzun zaman muhafa. ya etti. Kervansaray demek han de. mektir. Arabacı dükkânı demektir. Civar — köylerin mübadele merkezi demektir. Eğer büyük endüstrinin ese. ri ve büyük İktısadi! şartların neticesi olan şimendifer bir beldenin kapısında düdük ça, larsa ya bu beldenin bu şart. lara derhal intibak edecek gsartları haiz olması, yahut ona mukavemet etmesi, yahut da büyük şimendifor politikasına mütenazır bir hayatı ihdas et. mesi lâzımdır. Kütahya yabancı sermaye teşekkülünün idaro ettiği &İ- mendifere kendi iktısadi bün. yesi itibariyle de tetabuk ede. mezdi, Meselâ o bir liman de. Bildi ki şimendifor bu şart i- çinde onu İnkişaf ettirsin? Şimendifer onun kervansa, dağıtmıyacaktı. Müukavemet olmuşsa sırf bü yüzden insiyaki bir şekilde ce. rayan etmiştir. Onun bugün milli şimendifer politikasına İntibak etmiyecek hiç bir tara. fi kalmamıştır. Çünkü şimendifer politikası. | nt büyük iktısat cihazının bir | parçası diye mütalea etmedik. | çe bir proplemi halletmek im. kânsızdır. Fakat bizim şimnedifer ve sanayi politikamız Kütahyayı yeniden en modern bir şehir haline koyacak imkânları ha. izdir. v Bir hakikatin tahlili Kütahya ne olacak ? O biten, tükenen bir devrin nihayetinde, fakat henüz baş. lamıyan bir devrin başlangı. vındadır. Geriye dönülmiyen son, başlanamayan yeni hakiki ıztırabın gebebidir. Bugün beyaz badanalı dü- varlarının pencereleri, bu ka. rarsızlığın — iztirabiyle — açılıp kapanmakta, çatıları sessiz bir melânkoli İle çökercek kan. burlaşmaktağır. Kütahya şehri ekonümik re- fah menbalarma maliktir. Ka. rabükten sonra ikinci büyük endüstrf merkezi — ölabilecek vasıflar: haizdir. (Duha var) Yapağı satışları Bic müddettenberi yapak sa- tışları yalımz yerli — fabrikalara inhisar etmeltedir. Şebrimizdeki fabrikalar yapak ihzacatı harice menedildükten sonra 1450 balya kadar rabbayanatta bi . der. Kızl renidli yapa! Müuhtelif dias yapaklar da S$£-66 Yapıları | alâkadar tüccarlarımıza almıya hazırlanıyor Yeni ticaret anlaşması metni alâkalılara bildirildi İngiltere ile yaptığımız y titaret anlaşmatının metni, İng: liz ticaret odaları tarafından bild miştir. Yeni anlaşma iki meznle ketin ticarf temaslarını arttıra cak, mühim husuşları ihtiva e! - mektedir. Anlaşma takas esasına — göre hazırlanmıştır. İhracatın — yüzde altmışı takas ve yüzde kırkı da serbest döviz hükümlerine tâcr dih. Rvvelki anlaşmadaki ihracat madadelerinin beş maddede yazı- it oldukları müstesna olmak İze vce hepsi takasa tâbidir. İstisna edilen maddeler, ma> denler, maden cevherleri, buğrlay kömür, kereste, fındık, taze mey- va ve sebzelerdir. Bun'arın ber delleri Türkiye - İngiltere ko- mandit şirketine yatırılacaktır. Piyasaya gelen haherlere göre ihracat mevsimi olması dolayr | siyle İngilizler memleketimizden külliyetli miktarda mal almak ü- zere hazırlanmaktadır. BRilhassa birçok resmi İngiliz mücssesele- rinin devlet hesabrna memleketi- mizin ihracat maddelerinden mü- bim miktarda satın alacağı haber- leri her tarafta memnuniyet uyan dırmıştır. Şehir mütehassısı Prost geldi Şehir mütehassısı Prost dün sabah konvansiyonelle — Paristen şehrimize gelmiştir. Prost şun- ları söylemiştir: — Burada üç ay kadar kala- rak Bovaziçi ve şehrin Anallolu tarafının plânlarını yapmak - için çalışacağım, Bu işin ne kadar za- man süreceğini şimdiden kestir- mek imkânsızdır. Burada evvelce yaptığım — İs- tanbulun nâzım plânına göre ha- zırlanmakta olan tafsilâtlr plân- ları da gözden geçireceğim. Fransa, harbe rağmen çok sa- kin bir haldedir. Üç ay sonra memleketime döneceğim.” Sosyefe şilep şirketi Tamamiyle Denizyol- ları idaresine geçiyor Denizbank zamanında üç mil- H bankamızın iştirakiyle kuru- lan Sosyete Şilep Şirketinin De- nizbankta olan hissesi Denizyol- ları idaresine devredilmişti. Ha> ber aldığımıza göre Münakale Vekâleti şirketin diğer hissedar- lJarı olan iki milli bankanınm his- salerini satın almağa ve şirketi tamamen Denizyolları idaresine vermeğe karar vermiştir. Bu iş üzerinde temaslara geçil" miştir. Yakında gşirketin bakır. ve demir isimli şilevleri Denizyollarına geçecektir. Ayrı- ca Münakale Vekâleti bugün an> cak üç tane olan şilep adedini o0- na çıkaracak, memleketimizle ec- nebi memleketler arasında silep nakliyatı yapacak, bilhassa ihrac mallarımızı tasıyacaktır. Böyle- Bkle ihraç mallarımız ecnebi va- pur kumpanyalarının elinden kur tarılmış olacaktır. tetsiklerde Anadolunun — muhte- Hf mıntakalarında 35 bin ve İs- tarbulda da 15 bin olmak üzere S0 bin balya yapak stoku bulun- duğu anlaşılmıştır. İngiltere bizden mal| ] kizde mütaleaya tahsis edilmiştir. mektepten çıkıyorlar, sedeceğiz, Maarif Vekâleti mektep mesafeden gelen gocukları da lar bulunacağı meydandadır. “talea saatlerinde yabanor dil melidir. gçukta çıkarlardı. Saat on iki ile bir arasında öğle yemeği için teneffüs müddeti vardi. Bu sene çocuklar sabohleyin saat se- derslerine başlıyorlar, öğleden sonra saat bire kadar muallimler derslerini verip bitiriyorlar. Sonra yine yemek için bir teneffüs müddeli var. Ondan sonra bir buçuk saat Bu defaki tahsi) sistemindeki hariçte çalışarak hayatla- rıri kazanmak mecburiyetinde olan çocuklara velilerinin mü- racaatı Üüzerine müsaade verilmesindedir. itiraz edecek değiliz. Belki bu usul bir kısım çocukların daha mektepte iken iş hayatına intibaklarına hizmet edecektir. Her halde bu bususta iyi veya fena diye bir hüküm vor- mek için bir tecrübe senesinin geçmesini beklemeliyiz. Fakat bu usul yeni bir tecrübe olduğuna göre tatbikat- ta elde edilen faydalar veya görülen mahzurlar üzerinde şim- diden durmağa ve tetkikat yapmağa ihtiyaç vardır. İşte bu mülâhaza ile bugün burada şahsi bir müşahedemizden bah- çalışarak hayatlarını kazanmağa muhtaç olan çocuklara ve- lilerinin müsaadesile öğleden sonra saat birde müsaade ve- rilmesini bildirmiş. Bunun haricinde hiç bir maseret tanı- mamaktadır. Halbuki İstanbul muhiti cok dağınık olduğun- dan bazı talebeler meselâ Gebze'den Kadıköyüne trenle göl. mektedir. Boğaziçinden İstanbula gelenler de var, Bu çocuk- lar Saat sekizde mektepte derste hazır bulunmak için yatak- larmdan saat beşte kalkmak mecburiyetindedir. Öğleden sonra mektepten saat dörtte çıkarlarsa evlerine akgam saat kaçta varabilecekleri kolay anlaşılır. Fikrimizce bu gibi uzak ken bırakmak iİcap eder, Aksi hatleri için de tehlikeli olabilir. Bilhasta kış mevsiminde sa- at dört buçukta her taraf karardığı nazart dikkate almırsa evlerine gitmek için geç kalmakta bir taktm ahlâki mahzur- Bundan başka bazı aileler çocuklarına öğleden sonra mü- ilimal edilmiyecek bir-terbiya ihtiyacıdır. Bu vaziyette bulu- nan çocuklara da yine velilerinin arzusu ile müsaade veril- Ortamekteplerde* bir yenilik Maarif Vekâleti bu sene orta mekteplerde yeni bir teğris usulü tatbik ediyor: Geçen senelerde çocuklar sabalhleyin sü- t dokuzda deralere başlarlardı, öğleden sonra saat üç bu- Nihayet çocuklar saat dörtte Biz bu müsaadey idarelerine verdiği talimatlta velilerinin müracaatı olursa or- takdirde bu hal çocukların sıh- öğretmek fikrindedir ki bu da Köy okullarının ıslahına doğru |Busene yalnız dördüncü sınıtlar açılıyor İstanbulun köy okulları için bir komisyon faaliyete geçti Maarif Vekâleti köy okulları- nı beş yıla çıkarmak üzere verdi- Bi kararın tatbikine bu ders yılı bıîmdm itibaren başlayacaktır. lk olarak yalnız dördüncü sı nıflar açılacak, gelecek yıl da be- şinci sınıflar ilâve edilecektir. İstanbulun köy okulları vazi- yetini görüşmek Üzere ilk tedri- sat müfettişlerinden bir komis- yon kurulmuştur. Komisyon köy lerin talebe ve okul vaziyetlerini gözden geçicerek rapor hazırlar maktadır. Komisyonda ilk tedri- sat müfettişlerinden İzzet Koçak, Tevfik, Bedri Akalm, Şefik Bağ” mer, Mehmet Ali Akıoy vardır. Bu kararın Tâzemgeldiği gibi tatbik edilip iyi netice vermesi i- çin köy mektepleri programları beş sınıf Üzerine yeniden tanzim | edilmiş, öğretmenlerin muhte - Nf sınıdflara gelecek talebeyi ne saretle okutmaları ve çalışma * la nasıl tanzim etmeleri icap ettiği hakkında da izahlı bir reh- ber hazıtlanmıştır. Bu tamim ile birlikte rehber de Maarif Müdür- lüklerine gönderilmiş olacaktır. Program kısa bir zaman sonra tevzi edilecektir. Program tertibinde bilhassa kövlerdeki tahsilin ders müfre - datı itiğarile şebir tahsilinden ge- olmaması, verilecek malümatın vün — hususivetlerine — tatbiki köy mektebinden cıkın tahsilini ilerletmek isteven çocukların tam vetişmik olmaları esatı pözönün- de tutulmuştur. Sınılları — teşkil çah H zi - ! tarzını ve umumi çalışma esaslar renı tesbit eden rehber, öğret - menlerimizin muvaflfak olmaları için lâzrmgelen direktifleri İhtiva etmektedir. Öğretmenlerimiz şu ciheti bil- melidirler ki, —bütün — ileri memleketlerde bazan 6 - 7 sıne fin bir muallim tarafından idare" sİ suretiyle takip edilen bu dst- lün memleketimizce de — k#bulü, köy kültürünü ilerletme' bakı - mından zaruri idi. Daha fazla köy çocuğuna daha ileri bir tah- sil verme imkânınm' bu suret'- bazırlanmış olmasindan bütün öğretmenlerimizin büyük bir memnunivet duVdukları muhak - kaktır. Neticeler elde — edildikçe ba memnunivet cok daha geniş- leyecek ve bizi köv eğitimi saha- ı:ndı yeni başarılara götürecek- ( tir. Usu)üu Praumi esaslarına, muti l telif memîlıkrılerrlıh tatbik tarr- larıma ait broşüzler neşrolun- | maktadır. yi K Köy okullarmım ilk üç sınıfla- rında bu yıldan itibaren kitap listesinde yazılı sınıf ders kitap- larr takip olunacak. dördüneli ve beşinci sınıflarda €a sehir kitap" larımdan istif-de edilse-ktir. Bütün öğretmenler rehere. ororrama uyvarak ve 1930 - 1940 1940 - 1041 ders senelerinde da> ha 180 bin cocuğun 4 üncü ve beşinci sınıf tahsiline kavrsara- ğını düşünerek heyecanla işe sa” rılacaklardır. Di eli li ahi di ı A AEKîı&ÇıHLRı rasıt korunma » ve sinemalar Yazan: Hikmet Mıîıiî': ASİF korunmaya & tedbirlerimiz tam Diğün asiyle müesgir bir hale getiiBi liyor. Teşkilât — kurulmaktâi kurslar çalışmakta, broşürl! neşredilmekto ve sığınaklı .ı esaslı surette tesbit edilmekğ| tedir. Yeni sığınaklar da yap'ğ, lıyor. Dalma gözününde bulundüğ rulan nokta, korunma tedbifi â lerinin hatasızca tatbikine alifğ, mak, alışlırmaktır. 4 Fakat bu hususta en ziyal faydası dokunabilecek bir vEğa sILAyı nasıl olup da dikkate SÜt mıyoruz bilmem! Meselâ sinflla malar,.. Pasif korunma tediti birlerinin ne suretle almacı ı na dair teknik malümatı, müfe cessem — sürette — verebileci filmler hazırlatarak sincmalaf da göstermek muvafık olm mı? K Bunun temini güç değildir fu Memleketimizde, — bilh şehrimizde kurulmuş sineni endüatrisi, bu gibi filmleri ) pabilmeğe pek müsaittir. “Kİ İ zılay,, ve “Pasif korunma t! kilâtı,, elele vererek film şifgi, ketlerimizden bu suretle o fade etmeğa derhal başvurm ) lıdır. İi Maske takmak, zehirli Tardan türlü vesilelerle sakifğ, mak, kurtülmük ve tedavi fğ, suülleri, ihtar düdüklerinin Söğz vi, sığınaklara yerleşme, evlefi de tedabir vesair korunma lerini en çok hatırda kalabil cok surette gösterecek sinemöğ, ; lardır. Bu maksatla hasırlan filmleri yalnız — sinemala K değil, sinematik vesatti bulflle; nan mekteplerde, umum! koffu| ferans salonlarında, halkev! rinde göstermek da mümkül dür. Filmle varilen — dereli bröşürler derecesinde ve hati daha mühimdir, Bu mev! etrafiten düşünerek derhal rekete geçmemiz iktiza eti ne kaniim, Radyo nış.ri.y;umızdıı da istifade (2) Radyo neşriyatımızm çeş ve fakat her halde faydalı şekilde inkişaf etmesi için b trımıza gelen fikirleri sizteö/ H bir surette neşredeceğini geçenlerde yatmıştım. İşte ikinci bir tırsat da “P sif korunma,, tedbirleri mll s#obetiyle çıkmış bulunuyor. Pasif korunmanın bütün celiklerini halkın kavram: için büyük gayretler sarfedil" yor. Bu maksadı lâyıkiyle V mip etmekte radyo neşriya” nın yapacağı yardımı küçül meğe imkân yoktur. Fakat 1 gi Uzun, yorucu ve anl Ması güt teknik, — konfe: larla değil.. Meselâ mütehi sısların yereceği malümatli istifade ederek bir edip vül gazetecinin tanzim edıı:âkl r teresan muhaverelerle... çesi düzğün, sesl mllro( iki kişiden birinin faraza: — Hava hücumu tehlikesl || n şareti veril”i, İlk yapacağım” Boşi şey nedir? — Zehirli gazdan nasıl &? q vunursun? e — Sokaxtayken ne yapacA' sın? — E-teyken ne yaparsın? — Şu veya bu illetle malt olanlar ne yoldı. hareket et lidirler? — Kaç türlü gaz vardır? — Bığmnaklarda nasıl haft ket etmeli? — Şahrin dışında bulu Runa göre ne tedbi: — alacâf sın? Gibi svalleri sorması ve & Serinin bu sualiere İcabı #sovapları vermesi halkı hl tabil, fakat her halde hâfız yer edicek en pratik su terbiye etmek olacaktır. Bunüu da radyoruuz ııei N temin ödabilir ve neşriyati ı’ zın t yeni bir renk * faydı ye uuımy olur, <A debal . »| a B M : - ee aha a