29 Temmuz 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

29 Temmuz 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| , t i y i : !.' İı.. : B '. | ş ç — cuz bedelleri kapatırlarmış, sahibinin paraya hemen o anda Eskiçeşmeli /— ihtiyacı az veya çok olmasına ve Ç daha evvel kabzımcaldan avans a. Nışanlanma a. FELA”E » vrao AY 4 — VARIT Bursa mektupları : 4 Bursa altı bahçeleri kıntısı çekiyor . « ha iş .. . e Şeftali rekoltesi niçin düşük Şeftali; İlkbahardaki havala. Şeftali müstahsülerinin şefta. rın gidişi ile sıkı bir alâka arze. |lı yüzünden senede kazançları ne der ve hava tesirlerinden fazlaca İolubileceği hakkır.da da bir fikir müteesasir olurmuş. O mevsimde (edinebilmek için araştırdım ve esen kuvvetli bir rüzgârla her .(anladım ki: Bir şoftali ağacı üç hangi bir sis veya dolu gibi tesir. | senede meyv atar ve (8. 15) ler müstahsilin daima yüreğini |sene mahsul verirmiş, müstahsil hoplatır. Üzüntü ve endişesini |de bir dönüm şaftali bahçesinden artırırmış. Çünkü bu gibi âfet . İsenede iki bin kilo mahsul alabi. lerden birisi sebebile bazan mese- (lirmiş. Kölerde şeftali bahçeleri. 1â üç bin ağaçlık bir şeftali bah. | nin dönümü (80 . 150) lira kıy. çesinde çiçeklerin kâmilen dö .|metinde imiş. küldüğü, ağaçların o sene hiç bir| Kabzımalların şeftali yetişti . mevya bağlamadığı vaki olur .| renlere avans olarak kıştan da . muş, Zaten bunun için de şeftali | gıttıkları para miktarı on bin li. mahsulünde her sene aranan be.İrayı geçmezmiş ve İstanbul kab. reket ve fazlalık umumi olmaz; |zımalları da vaktinde, müsait şart semt, semt olurmuş, Tar dahilinde Bursudan şeftalı çe. Bu sene Bursada geftali re .İkebilmek için Bursadaki mümes. koltesi azdır ve yarım milyon ki. (ellleri vasıtasile köylüye avansta 1o kadar tahmin edilmektedir. Ha | bulunurlarmış. 4 va vaziyeti ve şartları müsait ol.| Köylünün, mahsulünü tam bir duğu senelerde rekolte (1,5 . 2) |istiklâl ve serbesti ile satabilme. milyon kiloyu bulurmuş ve bu; İsi için aralarında kooperatifler iyi bir sene olarak telâkki edilir. |teşkil edilmesi ve Ziraat Banka. miş. ğ sınm bu kooperatiflere kredi yap. Umumi! Harp; ona takaddüm e. | masi kâfi bir tedbir olur, zanne. den zamana ait vaziyetleri her |derim. Çünkü meyvacılar Ziraat hususta olduğu gibi iktisadi ve | Bankasından kredi şeklinde hiç zirat sahaları da alt, Üst etmiz, |bir yardım görmemekte imişler. artık bir daha avdet etmiyen o ... eski durum yerine yeni şartlar ve| Şefatli ytiştiren köylerde kâ . zaruretler içinde yeni vaziyetler | fi miktarda su mevcut olduğu için belirerek yavaş, yavag muhitin |ağaçlar epeyee sulanabilirmiş; de bu sön vaziyete intibak etmiş|hattâ çağla halinde bir bahçenin olduğu malümdur. mahsunlünü götürü olarak pazar . Bursa şeftalisi de Umum! Har. |lık edip alan herhangi bir kab . bin bitahsis tarzmı görenlerden | zımal artık ondan sonra müstah. biri olmuştur. Çünkü evvelleri | sil mahsulün ileride edineceği ne. tus konserve fabrikaları Bursa | fasetle pek alükadar olmayabilir; reftalisinin sadık ve samimi bir | düşüncesile ağaçları kendisi su . nügterisi imiş; her sene, mevsi. |Jattığı olurmuş! Fakat Bursa a. ninde Mudnayaya gelen vapur . | tı bahçeleri için su meselesi haki, ar doğruca Odema için mal yük. |K? bir sıkımtı arzediyormuş. Me. enir, gidermiş, O vakitler bu ha. |yinos fabrikasının görenek olma. ici rağbet ve yüksek bedel; müs. | gı yüzünden şimdi Bursa altı bah. tahsil Üzerinde de tabif bir teş. | çelerinde de arteziyen kazdırı! . vik olur, bahçelere daha çok iti.| maya başlanmış, bu sıkıntı ha . na gösterilir, rağbet edilirmiş. — |fifler gibi olmuş. Bu gebepten rekolte de o sene. lerd (8) milyon okkayı bulurmuş. | bu kuyular (35 - 80) metre de. Umumi Harple braber Bursa şef. 'rinliğinde kendiliğinden fışkıran talisi, Rus talebini kaybetmiş ve | yeraltı sularmı bulmakta vasati Ruslar artık harpta sonra da — |olarak 150 . 300) liraya mal ol. Şi galiba her memlketoin kendi ken. | makta imiş, din kifayeti nazariysi ile Kafkas.| — Mevcul memmuiyete rağmen de yada yetiştirilen mahsulden ihti. 'şehrin Jâğım sularile bahçeleri su. yaçlarını defederek — Bursa şef- | Jamak gibi her cephesinden çir. talisine rağbet etmez olmuşlar, ' kin bir itiyat ta zannederim, an. Rekolte de hiç bir vakit o sene. /| cak bu guretle ve bol suya kavuş- ler seviyesine çıkamamış. mak mukabilinde tamamile kal. SSti kabilecektir. Bunu hep temenni Müstahsil mahsulünü daha zi- |edelim. yade ilkbaharda mahsus çağla| Bursa geftalisinin başlıca hari. haline geldiği vakit götürü ola . /& pazarı İstanbuldur. Mahsulün Tak ağaçla satıyor; bu setle |bol olduğu senelerde İstanbula hem perakende satışın kendisine | günde (1500 , 3000) kap ;miğil külfet gelen merasiminden; hem İolur ve nakliye ücreti olarak ta|gençlerin gös'erdikleri muvaffakiyet cidden de artık mahsule ondan sonra â. | kilo başına vasati bir kuruş bi. rız. olabilecek her türlü zarar ve nermiş. Kap denilen küfeler; ya. ziyandan masun kalarak kendine | bani fındık, gürgen ve kestane muayyen bir satış kârını risksiz | yarmalarından yapılılor ve gefta. alarak temin etmiş bulunuyor. |liler (25 . S0) kiloluk kaplar için. Çünkü bu satış muamelezinden | de sevkediliyor. sonra dahi haavdan ve bilhassa | — Malr daha İyi ve daha sağlam doludan geftalinin tocssür ve za. | götürdüğü için son zamanlarda rar gördüğü vaki olabilirmiş. kapları küçültmeye; küfe yerine Maamafih, müstahsilin muay. |kasa kullanmaya doğru temayıl yen bir-satış bedelini garanti et. | artmaktadır. Nakliyat umumt su. mesi gibi bir avantaj, kendisine | rette, İstanbul için, Mudanya Ü. pek müsait şerait içinde de te- | zerinden yapılır, y veccüh — etmemektedir. Çünkü!| İstanbuldan maada Ankaraya, kabzımallar bahçeleri müstahsil | Pekişehire, Afyona, Balıkesire elinden böylece, mahsulü tahmin | de şeftali gider; fakat Bursa esası Üzerinden ekseriya çok U-| kabzımalları bu pazarlardan pek memnun değillerdir. Çünkü Ka . Bu bedeli katiyetle ifadeye im- (raköye kadar kamyon nakil üc . kân yoktur. Çünkü bu; şeftali - 'roti yüksek geliyor ve İzmit ha. nin cinsine, iyi veya kötü geliş. | yalisinden sevkedilen mallara re- miş olmasına bağlı olduğu kadar | kabet güç oluyormuş. larak para çekmiş olup olmama. Doktor Hakkı Vehbi kerimesi Rı smaâ da daima sıkr bir alâka ve | zon ile genç mühendis ve mütecahhilt- bağlılık arzediyor. — Maamafih, | lerimizden Bay Halidin nişanlari| (15 . 2) kuruşa doğru elinden | dön "Kıılıl:yüındı doldn:'nn eı-linde a - alraba ve dosiIlnrı arasında yapılmış,| mahsulü alman köylü olduğu gi- | | Ç Z Sundiyede gayet bi mahsulünü (5 . 6) k“f““ Kü. | zamim! v> sade bir suretle tesit edil- dar da elinden çıkaran köylü var. | miştir. Genç mişanlıları ve allelerini dır, deniyor. tebrik ederiz, YaAçaı OK ]M kampında Türkkuşu çalışm Ovada seneden seneye ımm Fakat bür çocuklar sonra oyun oynarmış gibi dilen meğe başladılar. İhtiyar adam da dilenirken utanıyor ve kızarıp bor zararak sırıtıyordu. Anneleri ço-| cukların bu halini arkeder etme:' müddet onları sürükliyerek ken zir yandan suratlarına tokat- di: — Hem açlıktan bahseder, hem de gülersiniz ha!., Sizi deli, abr dallar sizi.. Açlıktan geberin öy le ise... O-lan çöocuklarını, elleri şişince- € kadar, höngür höngür ağlatın- | ki i z a KER | rabayı, bir aşağı, bir yukarı çekti,| Sekercek ilerlerdi. caya kadar döğdü. Hıçkırmakta o- lan oğullarını sokağa salıverir |- ken: — Eh artık aklınız başınıza gel- | di, Dilenebilirsiniz.. Eğer tekrar gülerseniz daha fazla hal! dedi, Vang Lung ise sokaklara düşe- rek şuraya buraya sorüuştüra so- ruştura nihayet araba kiralanan bir yer buldu. İçeriye girdi. Gün- lüğünü, parası geceleyin ödene- cek olan bir yarım gümüşe bir a- raba kiraladı. Çekeer": yine soka” ğa çıktı. Vang Luny bu çerden çöpten iki tekerlekli arabayı çekerker herkesin kenilisine deli diye bak- tığını sandı. Sapana ilk defa ko- döğetim şulan bir öküz kadar arabanın kol- | ları arasında pek hantal, yerin! yadırgamış bir halde güçlükle yü- rüyordu. Fakat buna rağmen har Dü A7 dü lanmaktadır. Resimde çalışmaları gösteren iki intiba bulacak. bi SAROM © OYUNLARI BUGÜNKÜ SOLDAN SAĞA: YUKARIDAN AŞAĞIYA: Fransızca silâh.. g* kulübelerine | $ z Ünü Ç | yatını kazanabilmesi için koşma: götürdü ve hiddetle onları azarlar| x).—, - Te | da, da buradı yerde, ları indirdi, bir yandan da söylen-| ÇLLANCEN GECAĞA A Çü HERE aai | kapab kapılarının göründüğü da- ikkuşu İnönü kampınm 939 yaz çalışmaları devam etmelledir. S00 talebenin işlirâk etti'ği Türkkuşu kampında 1 — Harabelerile meşhur bir Ttalyan şehri.. Bir nota, 2 — Sanat.. İskambil kâğıdında birli.. Eski bir Mısır hükümdarı.. Bir nota, 4 — Beyaz. Bir tatlı, 5 — Bir harf.. Hindistanda bir paye, 6 — Nam al, 7 — Bir kumas.. İn. san, & — ÂAylık.. Çıban, 9 — Elüstikiyet kesbetmek. ) — Havadan atlama vasıtası, 2 — Çiftçinin keskisi.. 3 — Bir msden, 4 — Bir âlim.. Kırmızı, 5 — Meynana getirilen, 6 — Yaş, ? — Oğul, 8 — Meoşinle çalışan işçi.. Fasıla, 9 — Beraber.. | KÇERSU Çeviren 138 Nobel mükdlalıfı kazunan i Pearl Buck — İ !brahim Hoyı * 31 j 3 dine götür, dedi. i Adam sakin ve dimdik bir hal- de arabaya kurulmuştu. Bu sükü-| netinde hiç bir sorguyz mahal bı- rakmıyan bir eda vardı. Bunun üzerine, Vang Lung başkaların" dan görerek öğrendiğ! gibi, Kon- façiyus mabedinin yerini bile bil. racık yan sokaklardan birine gir- meden, bu hususta er küçük ma- di Yeni işine akşabilmek için, a:| lâmatı dahi olmaksızır - arabayı Zira, bu şehrin sokakların- birçokları, koşarak bı. arabalarla müşterilerini taşıyorlardı. Vang Lung, lunmadığı, yalnız dükkânların bu- hususi evlerin koşturdu. Tam, “Ben | dilensem,| — Fakat yolda giderken de aotdu.| daha iyi yaparım diye kendi ken- Gdde, sepetleriyle — ortadan gidipl disine ümitsizlikle söylenmek ü-| Btlen satıcılar, pazara, çarşıya i- zere idi ki, bir kapı açıldı. Göı,jlnen kadınlar, atlı ar-balar, ken lüklü, biz hoca gibi giyinmiş ihti.| ditinin çektiği gibi iki — tekerlek- |yar bir adam dışarıya ” çıktı ve Ji arabalar ile dolu kalabalık 8. kakların boyunca uzandığı — için! herkeş birbirine kaynaştığı — bu| yerde konuşmanın imkânt yoktu.| Vang Lung da, çektiği yükün! hantal hantal sıçrayışlarını hisse-| derek elinden geldiği kadar hızla! yürümeğe çalışıyordu. kendisine seslendi. Vang Lung, ilk ünce bu işte| daha acemi olduğunu anlatmaya şalıştı. Fakat yaşlı adam sağırdı. Vang Lung'un söylediklerini duy- madı. Yalniız ağır ağır ve sakin bir ta al e .ır- l..vı’rlı'ır.ı.-.ıı.m.n ko""',"_' a Vang Lung s da yük taşı- Hfıya indirmesini ve kındisinin ! » d n ğ maya alışmıştı ama, böyle çekerek içlne hlamesiri; İşarat' attl ”“f!uızm.v: hiç detlememişti. Bün- Lung da ne yapâcağını bilmeden | 1 aa ae D a a a| v .”?.mml sağırlığından ve iyi gi-| . görünmeden, kolları ağrı" yinişiyle, 4lim — bakışlarının '"m:mıya etleri de tiyuşarak karmca: HTTAĞAA ş MTE, k_lh"k O ç'“"m'd"ılımn:ıy: başladı. Zira çapasına a- İtaat etti. O zaman adam aub:-jlqn EKar a kirane yollarıni v mın içinde dimdik oturarak? ? ” di yordu, onlara alı: 'du. — Beni, Konfuçiyus'un mabe- TER e , SlRE a T Y 3Ş Mabet kapılarına yaklaşınca, Vang Lung arabanın kollarını in- i. Yaşir hoca, aşağıya indi ve Ieî i göğsünün en derinliklerine sokarak küçük bir gümüş para! çıkardı, Vang Lunga uzattı. ( — Bak bundan fazla- da wer- | “Boşuna sızlahmla .. Dişterek | öndü ve mabetten İçe- N | * -. 2 İ aö !|riye girdi. Vang Lüng şikâyeti aklından bile geçirmemişti. Zira şimdiye kadar böyle bir sikkeyi ömründe görmüş değildi; ve 'aç mangıra dâ bozduracağını bilmiyordu. Civardaki pilâvcıya girdi, bura- da para da bozuyorlardı. Sarraf,| gümüş parayı aldı ve Vang Lunga 26 tane mangır verdi, Vang Lung da cezupta paranın bu kadar ko- layl kla kazanıldığına hayret etti. Orada duran bir başka arabacı, Vang Lunga paraları sayarken & gildi, ve sordu: — Yalnız 26 mangır mr aldin. Peki o bunağı nereye kadar gö- 1 türmüştün ?., Vang Lung tarif edince, adam; — Vay alçak vay!., diye hay- kırdı. Sana ancak Ücretinin yart- sını vermiş. Pcki, kaça pazarlık etmiştiniz?.. Vang Lutg: — Pazarlık etmedim, dedi. Be- ni gel!.. diye çağırdı. Ben de git- tim. Öteki adam Vang Lunga acıya- rak baktı, sonra orada bulunanlar ra seslenerek; — Kabağı, kasaba soytarısımı gördünüz mü?., dedi. Herilin bi- risi gel!.. diyor. O da gidiyor. Ab- dal oğlu abdal. — Ne vereceksin?.. diye de sormayor bile.. Bana bak, sersem, yalnız beyaz ccnebilerle pazarlık edilmez, anladın mı?.. Heriflerin sönmüş kireç gibi barut gibi b!l! tablatleri vardır. Ama, gel dedi-| takdirle karşı. BULMACAMIZ Kalmak fiilinden emir.. 8 — lara itimat edebilirsin. Zira, bun” lar, hiç bir şeyin hakikt fiyatını bilmiyen ve ceplerinden su gibi para akıtan budalalardarıdırlar. Bu sözleri söyliyenlerin hepsi de güldü. çekerek uzaklaştı. İnatla, kendi kendisine: D ' |Alemdar sıni) 7; K ması, 17 yaşında! ler mi idi, hiç düşünme, git.. Ön- ürkütüyor. Hüseyin OT Vang Lung ağzını açmadı. Ha-|karak kaçmak ialtemişt€ kikaten bu şehirli kalabalığında 'bulunan kama gi pek cahil ve hakir kalmıştı. Teklrak kendisini ağir SÜ ç ” bir kelime söylemeden, arabasını|lamıştır. Yaralı SEt oi tan yılanm tehdi di jtaraftan da ağır (Devamı var) — yata gözlerini , Hat P VAK " îî) ABÖNE |h Memleket * içinde — nu Aylık 95 3 aylık z60 B aylık 175 A 1 yallık 900 ronz Ferifeden — Ralkaf * için ayda otuz. kurüf Posta birliğine ıım"' oyda yetmiş beşer AU medilir. ğ Abone kaydını bil tup ve telgralf üci parasınıa posta veyi ÖŞ yollüma dgeretini idAME zerine alır. Yürkiyenin her postü VAKIT'e abone Adres değiştirme ”| 25 kuruştüf” ÜN yay İLÂN — CERETEİİ tten, Ticaret Hünların!ü Bin satırı sondan itibaref falarında düş iç SY kuruş; — dördüncü ikinci ve üçüncüde # €; başlık yanı kesili dır. Büyük, çok devarlkı ğ A | renkli ilân verenlert İ b., indirmeler yapılır. İYeo çun sanlım « salırı k & TİCARİ MAHİYETTE "YEPS ve & KÜÇÜK İLANİ Üiz e Bir defs 30, 1ki del a hi defası 65, dört .ıerılîl, &. &i delası HK kurüştüt. - ilâa verenlerin bir HAÜ ya kendi idüre yerindi vadır. Dört salırı gecet Yile, fazla satırları beş &' n sap edilir. M Tteni Vakıl hem — doğrudaf ÖğÜNN b—,ı kara caddesinde — VEİİĞEüy, altında — KEMALEDDİ İlân Bürosu eliyle W eder. (Büronun tetefel n z ÜG ahbap N lar eğgleniyor. 2_1 % e Si 8- SğEİ Yekiy A a u. (( Cih ımımıe_: $ | Eiı—k KUDRE 'a Vodvil ÖŞ şlyı Nürettin — Öğgü ÜN h' ckadaşları Öf ş'dn umartesi iNlı rbeyi İKt *eı (B'rra Pl' t ZENGİN ÜĞ ge W S ŞENİR TÜĞRE Maj n San'atıd e Hüâzım ve HLSR 3 Cağatoğl ÜÜ ik E Sinema bi U, Cumerlesi & (Bir wt P Bir genç yı” . boğuşlu , İzmir, (Hususi) — ' zası civarında Ayaki tı#” ilf kiinde çok hazin bir ve bir gencin ölümü lenmiştir. MahaLindei gf alman malümat gu M | Çeşmenin 16 Eylüâl Binde oturan Hüseyif Borazanın bağ kulesifti mak üzere giden ayf' | Y halkmdan 17 yaşlartAül, |) oğlu Hüseyin adında kulenin dammda büy”' gl kunç bir yılanla Kkar$f y Yılanın ağımı &! ff bir şekilde başını ğ e U geçirdiği bir kama İt? Tlak zerine yürüyerek ÖĞÜT Ve do y Bir aralık damâ M ga başlıyan yılan H M rine hücum edinde. ; DA Na e KA K B NL NYL D LN ND0 r o suretif gİ | yummuf viğ ğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: