4— VAKİT 18IKİNCİKANUN 1939 Ankara ve Izmirde e Hi 1 5 ular biraz Li k Maçları Galatüsarây ve Demirspor takımları maçtan evvel bir arada ay ve > dıklarından oyunu izmirde: Alsancak - Demirspor, Doğanspor - Ateş müsabakaları nasıl ceryan etti ie bitirdiler, .. .. . .. Ankarada: Son karar yüzünden Harbiye - Güneş maçı yapılamadı Pentatld Ankara, 16 (Hususi) — Muha. | ye İdman yurdu maçı, evvelki |him bir farkla kazandı. sallarını, kaçıran sağaçıkları ile | kardılar, Alsancak devrenin son. en frzgücü sahazmda lik maçlarına | sayımızda yazdığımız gibi, yapıl. | Hava güzel olduğu için Muha. |oynamakta ısrar etmekte idi. Bu |larına doğru penaltıdan beraber. Kış Müsabaki devam edildi, Talabelerin klüp ta. |madı. Yalnız en kuvvetli şampi | (izgücü suhası oldukça kalabalık | fırsattan istifade eden Demirspor (liği temin ettiğinden devre 1—i Ba lanıyor kımlarmda © oyniyamıyacakları | yon namzedi Demirsporlia Gala .|tı. Meraklılar tribünleri hemen /lular da tekrar hülcuma geçerek | berabere bitti. ş ğ hakkındaki son karar üzerine ta. kım çıkaramıyan Güneşle Harbi. tasaray Demirspor oyunu 5—0 gibi mü. karşılaştılar. Neticede | hemen o doldurmuşlardı. Maça Gençlerbirliğinden İhsan Türe - Komite teşekkül etti faaliyete geçiliyor muşlardı. lun spor klüpleri için fevkalâde Bu içtimada vali tarafından | istifadeli olacağına şüphe edil . ler müdavimlerinin klüplere inti. ! tayin edilmişlerdir. gu gibi bu pazar da Muhafızgücü atlıları bir av binişi yapmışlar. dır. Atlı spor klübünün binicile. ri de bu gezintiye sonradan işti, Tak etmişler ve iki klüp azalari beraberce güzel bir spor günü ge. girmişlerdir. Resimlerimiz bu ge. zintilerden iki enstantaneyi tesbit etmektedir, İçerde soramazdım, oğlum çok canı- nızı yaktı mı? — Evet pek canım yandı. Fakat çocuk kızmıştı. Bir Karamazofun İşlediği su- çun intikammı bir başka Karamazoltan almış oldu. Yavrunuzun hissini tama- miyle anlıyorum. Ama çocuklarla yap- tığı taş dövüşünü görseydiniz, korkar- dınız. Öldürebilirlerdi yavruyu... O yaşta gözleri hiçbir şeyi görmüyor. Bir taş, bazan kafayı parçalâr, “— Başına değil, ama göğsüne, tam kalbinin üstüne bir taş yemiş. Orası mosmor duruyor. İşte şimdi de hasta. — İlkönce onun hücum ettiğini bi- Tiyor musunuz?.. Arkadaşlarımdan bi- ile kolundan yaralamış. Se — Biliyorum... Bu çocuğun babası da burada memurdu. Başımızâ bu yüz- den bir iş açılabilir. — Size tavsiyem şu, ki onu bir müddet mektebe göndermeyiniz, Va kalar biraz unutulsun, Hiddeti geçsin. — Evet doğru söylediniz... Onda —e ma ağır fakat daha olgun ve daha zandırmış oldu. Fakat yapılan bu golüm Galatasaray maneviyatı Ü. zerinde bir bir menfi tesir hasıl etmemiş olduğunu, Demirspor ka lesini zaman zaman milşkül va - #iyetlere sokan kücumlarmdan anlıyorduk. Sarı kırmızı oyunculardatı mu. hakkak bir klâs daha üstün bu. lunan Demirsporlular sol kısa fa rağmen hakemin ikide bir müda. hale ve ihtarlarımı icap ettirecek kadar sert oynamaya ( başlıyan Demirsporluların bu hareketleri, oyunun nezahetini ihlâl edici ma. hiyette gören halk (tarefından hayret ve protesto ile karşılan - makta İdi, “Galatasaraya gelince, maçın başındanberi elde ettiği bütün fır şuurlu hareket ediyorlardı, Bü #u | 80 inci kadikada merkez muavin- leri vasıtasile beşinci gollerini de na dün de devam edildi. İlk müsabaka Alsancakla De, , ! i i Maçta Demirspor Kalecisi nin iki kurtarış a aslâ barışma, Büyüdlüğüm vakit 0” İkinci devre başlar başlamaz | Alsancaklılar hücuma geçerek ilk kmlarla müsavi bir ekilde de - vam ederken 24 üncü dakikada sılalaria ve sol insaydları vasıta. | halinde; Muf i siyle fki ol daha yaptırak devre” | puvanla birinci, Muğl ği | yi 3—0 galibiyetle bitirdiler: “| puvanla ikinci, Milksip” | İKİNC İDEVRE: olmuşlardır. i i Oyunun ikinci yarısında da dü. ş İ —. | dükle beraber ve büyük bir sü. Futbolcular , ratle faaliyete geçen Demirspor n i Ankarada atlı henüz Galatasaraym toparlanma Fayda Kiti AY sin meydan vermiyen hücumü » Neşredildi ji gezinti nu Kalecinin de gafletinden isti - Elyevn Kullan | fade ederek golle neticelendirdi. (Beynelmilel futbol * ğ Ankara. 16 — Her hafta oldu. 4—0 galip vaziyete geçmelerine (futbol kaideleri etra” Çocuk sözünün baracmda GE 1939 senesi salon men'in idaresinde saat 14 te baş. | yapmaya muvaffak oldular, İdakikalarda ikinci ve yirmici da. vi İyi d / landı, Oyunun bundan sonrası İse İki | kikadadan sonra da kıa fasıla - kene İİ az | Antre n m a n stad | a rl İlk dakikaları Galtasarayın le. | tarafın gayretine rağmen larla daha beş gol yaparak maçı| Yüksek atlama, gili eyl İhina gibi görünen oyun birden. | olarak geçtiği için maç 5—0 De.|7..1 kazandılar. ai 200 metre *€ Mela li bire seyrini değiştirerek Demir . | mirsporun lehine bitti. Bu maçtan sonra Doğansporla | ve belliki a” İ sporun lehine inkişafa başladı. ... Ateş takımları karşılaştılar. O . Üçüncü kata, görideki mM İ Geçen hafta vali Lütfi Kirda. |sabına müsaade ettiği hakkında Sa Gi Gamı) izmirde: yanım İk anları iki tarafın eter | 400 metreye yerine Elk | rın riyasetinde İstanbulun spor Jaeveran eden rivayetler de t& - | ya mukabil Demireporiular biraz). | ü la a mesafede koşu yapaca di, Si | klüpleri reisleri bir toplantı yap. | hakkuk ettikten sonra, İstanbu - Mim İzmir, 16 — Lik müsabakaları, | <P ey Oyun karşılıkir 4- | tagorilere ayrılma işinö? larm yaşları, boylar! w K l nazarı itibara ah € a tle hareket eden Demirsporlu . i A çel vaadedilen ve bütün spor teşek . İmiyen bu antrenaman sahaları - — e mirspor takımları arasında yapıl | Doğanspor ilk sayıyı yaptı. Buna YÜZ Küllerimizi fevkalâde sevindir —|nm. yerlerini tesbit edecek olan | ri; Cİ ilk BEM? -| dr Birinci devrede enerjik bir o. | Ateş 34 üncü dakikada zaukabe. Muğlalı miş olan “klüplerin antrenman | komiteye mıntakamız direktör ie. ge * İ yun oynıyan Demirsporlular, va- İle ettiğinden devre 1—1 berabe. K k sil statları, işiyle uğraşmak üzere | vekili Muhtar o Oygur, İstanbul| çare kırmızı kaleye yapmış ol. | Kit Vakit Alsancağt müşkül vazi. | Ce bitti. 7 ır Koşu bir komitenin teşekkül etmiş ol. | mmtakası sabık reisi Fethi Başa. | dukları bir hücum merkez mu - yete soktular ve gir de sayı çi.İ İkinci devrede Ateş yirmi da. Muğlada kar kogular İN una Babar #ldik. ran, mmtaka büro şefi Halit Tüc- | ecimin uzaktan fakat #ıkr bir) » " tar, Grup biricilikleri9? Üniversite ve yüksek mektep. ! carbaşıoğlu ve Koço Negropouti gütü kendilerine ilk sayıyı ka imak tzere 4500 met! ler ve cevaplar) ve ÜN kemlerine klavuz) adi son gelen tadilâta gölt ri yapılmış ve futpold ve bilhassa hakemle if delerini temin edecek kulmuştur. Bu kitap leri kısa bir zamand$ ve alâkadarlara tev# tir, küçük bir vücuda dolmuş büyük bir hiddet var. Siz işin içyüzünü bilmezsi- niz. Durun da ben anlatayım, Çocuk” İar tek tek birer melektirler. Fakat bir araya gelince, hele sınıfta toplanınca, müthiş bir şey olurlar. İşte kimbilir niçin benim sakalımı alay mevzuu yap mışlar, eğlenmeğe başlamışlar, Başka biri olsaydı, bu birlik karşısında yıla- cak, susacaktı. Fakat benimki susma» dı. Topuna birden karşı durdu. Benim için, hak ve adalet için böyle yaptı. Fakir çocuklar pek küçük yaşta hayatı anlıyorlar. Zenginlerinkiler öyle değil âzizim., Istırap en büyük bacadır. Vakanm ertesi günü duyduğum w- tanç ve acıdan kurtulmak için içtim. Oğlumu mektepte arkadaşlar: tahkir etmişler : — Baban dayak yerken, sen al dile- yerek etraflarında dolaşıyordun. Demişler. Akşam üstü sapsarı eve döndü. — Nen var? Dedim. Cevap vermedi. Evde konuş Gözlerinin kıvılcımlandığını görmüş tüm, — Ne var yavrum? — Sana ne kadar fenalık dam! — Onunla sakin barışma baba... Ço cuklar diyorlar, ki o sana on ruble ve: rerek gönlünü yapmak istemiş. ettiom — Hayır yavrum, bu dünyada hiy” biz şey pahasına ondan para kabul ede mem. Oğlum bu cevap Üzerine, titredi, be ni kucaklayıp öptü. Sonra: — Baba, diye fısıldadı, onu dücllö- ya çağr. Mektepte senin korkak ve haysiyetsiz bir adam olduğunu söylü- yorlar. Vuruşamaz ama on tubleyi al- maâktan çekinmezmişsin, ? Çocuğa; — Onu düclloya çağıramam yav” rum, dedim ve biraz önce size anlattı” ğim sebepleri, birer bicer öna anlattım. Sonuna kadar dinleği ve; — Evet ama, dedi. Sen yine bu adam mak mümkün değildi. Kadınlar lâfa N karışacaklar, işin sönu gelmiyecekti. onu ben düellöde öldüreceğim. demek istediğini anlamıştım. i Akşam üstü küçükle beraber gezmeğe Gözleri alev alev yanıyordu. Babası (O da, Jâfını değiştirdi: ai © İKaramazof Kardeşleri sürünme aşın çe ön yan vr “amman 25 rız, O tenha yerlerde yine elele yürü- omek'istedim: saba değil mi? | a “ yorduk. Onun ince patmaklı küçücük — Diüelloda bile olsa, adam öldür- — Evet oğlum! Yazan: Dostoyevski: bir eli var. Bu eller, göğsünden müsta © mek günaktır tosunum! — Baba, başka bir memlektiğ/ rip olduğu için daima buz gibidir. An- Dedim. lim... Bizi kimsenin tanımadığ Çeviren Hakkı Süba Gezgin ws 71 sızım? — Peki öyle ise... Büyüyünce, onu ( T& : — Baba, dedi. Babacığım! — Ben de senin tikrindef yakalayıp, yerlere çalarak sakalını yo- İacağım. Gırtlağına basacağım. Sonra: “Seni gebertebilirdim, fakat affediyo” rum!,, diyeceğim. Şu iki günde önun minimini baş: ne kadar yorulmuş görüyorsunuz a... İn- tikamdan başka düşündüğü bir şey yok... Bu gece de hep bunları sayıkir” yar. Dün mektepten fena halde dayak yemiş geldi. Hepsini öğrendim. Hak- kınız var. Bir müddet onu arkadaşla” rından uzaklaştırmak lâzım. Orâda bü- tün sınıfa karşı geliyor. Herkesle kav- ga ediyor. İçi dışı hınçla doldu yavru- cuğun. Onun halinden korkuyorum. Tekrar gezintimize başladık. Beş on adım atınca, dudakları titreyerek; — Baba, dedi; bu dünyada zengin lerin fakirlerden daha kuvvetli olduk- ları doğru mu? — Ben de zefigin, zabit olacağım. Düşmanları ezerek hizmet edeceğim. Çar bana mükâfat verecek, Sonra #€- nin yanına döneceğim. O vakit hiç kim Seren Tum; ama para toplamak Bu meseleyi fırsat bilerek kafasındaki karanlık ve teb! e” ri silmek istiyordum. Bir pi, açârak ptojeler yapmağa, P”., mağa başladık. Bişka bi /f yerleşecektik. Bir araba ile k.” alacaktık. — Annenle, ablaairın O" ef İyice sarınıp örtünürler. > rürüz, Çünkü atı idare © eg dır.'Sen de yorulunca, bin ei Diyordum. Bir ata sabi? güncesi, bilhassa onu çok ti, Malüm a, bütün Rus 50“ yi ra bayılırlar. Uzun uzadı? Kendi kendime: — Allaha şükürler os yavrucuk| a Diye düşünüyordum. n Fakat dün akşam, meri Kün dönmüştü. Gezintimi”. ne at ve araba meşelesi€ vi) teyerek: (arko