— 4— VAKİT 4 Toşrinlenni 1934 Italyanın yeni yap- tığı harp gemileri vE (Başmakaleden devam) bir müddet proje halinde kalıp da inşa ve tatbik sahasına geçmediği görülünce bu iş ehemmiyetini kay- betmişti. Hatta bu projenin bir az da hayâl mahsulü olduğumu söy - liyenler bulunmuştu. Binaenaleyh bu defa gemile - rin yapılması için ilk filt adım atı- lınca mes'ele yeniden ehemmiyet peyda etmiş olüyor. Diğer taraf - tan Londrada bahri silâhlarm tah- didi için üç büyük devlet arasında cereyan eden müzakereler henüz bir netice vermeden İtalyanın böy- le otuz beş bin tonluk iki büyük | harp gemisi yapmağa teşebbüs e- dişi ayrıca dikkati celbediyor. İtalyanm bu hareketi ilk tesiri- ni tabii olarak Fransada yapmış - tır. Nitekim bir Fransız gazetesi | bu hâdiseyi yazarken “Uyuyacak | zamanda değiliz.,, demiştir. İngil- | terenin de bu yeni vaziyet karji - sında alâkasız kalmıyacağı şüphe- sizdir. Hulâsa devletler arasında | cereyan eden müzakerelerin sonu | şimdiden kat'i olarak anlaşılmış | gibidir: Bu da kara kuvvetlerinde | olduğu gibi deniz silâhlarında da hudutsuz bir yarışın başlamasıdır. Mehmet ASIM | di lehine çekmek şeklinde (uzun zaman ümitler verdikten sonra yalnız bu teklifi reddetmekle kal- mıyarak sebepsiz ve manasız şe - kilde sövmesi nasıl bir (o hakka müstenit olabilir? Bu sebeple tah - rik, hem de ağır ve şiddetli şekil - de olan bu tahrik, haksızdır. Kınunumuz haksız o tahrikin| ddzârı itibara alınacağı suçları ta- | yin ve tahdit etmemiş ve bunun tatbikini hâkimlerin takdirine ter- ketmiştir. Kanunun bu husustaki maddesinin metnine nazaran, tah- rik bizzat suçu işliyen (aleyhine yapılması zaruri olmayıp akraba- sı, dostu aleyhine, hattâ hissiyatı- nı kendi lehine çekebilecek - olan | yabancı bir şahsa karşı yapılması bile, tahrikin mevcudiyeti için kâ- fidir. Maamafih burada (tahrik pek ağır şekilde ve doğrudan doğ- ruya müvekkilimin şahsma karşı yapılmıştır. Velhasıl Kevser ka - ba, manasız, terbiyesiz hareketi - nin kurbanı olduğu gibi, Hüseyin de hasta ruhunun ve tekâmül et - memiş kafasının mukavemet ede - mediği manevi cebrü şiddetin kur- banı olmuştur. Müvekkilim fakir ve ihtiyar bir baba ile bir ananm ve küçük bir krrkardeşin biricik geçim menbar idi. Şimdi bu aile her türlü ka - zanç ve nafakadan mahrum, me « teliğe muhtaç denecek halde, se < falet içindedir. Hukuku umumiye şahitlerin - den Vecihe hanımın ifadesinden de anlaşılıyor ki, Kevserin huysuz' luğuna mukabil Hüseyin, halim, | sakin, temiz ve günlük işiyle meş- | gul bir çocuktu. Muhterem mahkemenizin suç - lu haklımda, cezanm tatbikinde ceza kanununun 51 inci maddesi * nin 2 nci fıkrasmı ve 59 uncu| maddesini nazarı dikkate alması - | nı istirham ederim, İ Aziz Beyin reislik yaptığı hâ - kimler heyeti, bu duruşmanm bit - mesine ve esas hakkmda (karar bildirilmek üzere (o muhakemenin | İkinci Teşrinin 10 uncu cumarte - | si gününe bırakılmasına Okarar Şarkı, gazel gay” (Bştannilei haiz musikiyi bütün medeni dün - yanın tanıdığı kisve altında orta - ya koymak lâzımdır Zaten şark musikisi aletleri, ancak oda musi- | kisi aletleri olabilecek yapılış ve | kabiliyettedir. Bu aletlerden hiç birinin bayat ve konserde kullanılabile - cek yapılışı yoktur. Tanburu, udu ayakta ve binnetice konserlerde çalmak imkânsızdır. 'Tanburun sesini yükseltmek i - çin piyano, viyolonsel gibi aletle - rin araya girmesi hareketleri, mu- sikinin konser muskisi olmak ihti - yacmnı gösterir, Fakat, bu da doğ- rudan doğruya garp musikisine bir temayül eseri idi. Büyük inkılâpgı, her suretle asrileşecek, millileşecek bir musi - ki istiyor, Musiki, kulak alışkanlığı mese- lesidir. Kulak hangi şeye alışırsa, insan ondan zevk alır. Onun için birçok teşekküller meydana getir- meli, Kuvvetli harekete geçmek ve halkı ciddi musikiye alıştırmak lâzımdır. Fakat bununla da iş bit- | miş olmaz. Aynı zamanda iyi tah- sil görmüş ve musikinin tekniğini konservatuvarlarda tahsil etmiş unsurların vücuda getireceği eser- ler milli damgaları taşıyacağın « | dan bu cihetten de faaliyete geç - mek lâzımdır.,, Yusuf Ziya Bey konservatuva- rın faaliyeti etrafında da şunları söylemiştir: sayılarda) — Konservatuvar o orkestrası bu sene yirmi konser verecektir. Türk musikisinin milli hayattan mülhem olarak bütün dünyanm tanıdığı kisve altmda ortaya çık - ması lâzımdır. Hareketler başla - mıştır. Avrupada tahsil eden genç- ler, bu yolda çalışmağa ve eser - ler meydana getirmeğe başlamış - lardır.,, Mes'ut Cemil Beyin fikirleri Istanbul radyosu spikeri Mes' - ut Cemil Bey de şunları anlatıyor: “.- Bu husustaki fikirlerimi ki- saca söylemek istemezdim. Mutla» şu kadar söyli - yeyim, ki musikimiz, son zaman - larda sarmaşıklarla sarılmış, ku - ruyan ve görünmiyen bir büyük a- ğaç manzarası halini almiştı. Meyhanelerde ve eğlence yerlerim deki, san'atla hiç bir ilişiği olmı - yan bir cins musikiyi yüksek ve asil Türk musikisinden ayırt et - mek gerekti. Gazi Hazretlerinin işaret buyurdukları esaslar, hiç | şüphem yek, ki bu neticeyi almak içindir. Bu bir başlangıçtır, ki ta- rih ve etnoğrafya ilimlerinin çer - çevesi içinde Türklerin (kültür) ve (folk) musikilerini, bu musiki yi ileriye götürecek san'atkâr s0y- lara tertemiz sunması beklenir. Hakikt ilim ve san'at adamları» nın bu işlerin teferrüatı üzerinde toplu olarak kararlar aldıktan son- ra hakiki Türk musikisi tarihini, bem nazari, hem ameli olarak res- mi konservatuvarlarımızda, Mu - siki Muallim mekteplerimizde ve bunlara eş olacak daha başka aka- demik müeesseselerde garp müsi- kisi ile müvazi olarak öğretilirse, gelecek soylarda musikimizi ileri- ye doğru uzatıp, götürecek san'at- kârlar da çıkar. Unutmayalım, ki tan'ati yapanlar, ancak istidat ve ilimle silâhlanmış sanatkârlardır. Radyoda alafranga söyliyen Hanım ne diyor? | , Bedriye Rasim Hanım, radyo - devrinin sonu Türk kadınıdır. Kendisini ziyaret eden bir arkadaşımıza Bedriye H. şunları söylemiştir: “— Hiç şüphe yoktur ki Türk musikisi de, özlü kaynaklardan il- ham alarak, Gazi devrinde inkişaf edecektir, Bugün bütün gençlik “alaturka,, ismi verilen bugünkü musikiyi sevmemektedir; alatur - kadan zevk alabilenler şüphesiz ki ömürlerinin yarısmı bitirmiş olan- lardır, Milli musiki beynelmilel tekniğe büründükten sonra mu - hakka ki daha cazip, daha özlü ve daha hayati olacaktır, Musiki, ki daha çok alışmaya bağlıdır. Din - lete dinlete alaturkaya saplanmış olanların zevklerini bu yeni saha - da toplayacağız. Bu, çok büyük bir inkılâptır. Gençlik, son derece memnundur. Beni bütün tanıyan - lar garp musikisinden hoşlanırlar. Dikkat ediyorum. Bunlarm ara - sında garp musikisini zevkle din- lemek neticesi ona tapanlar var » dır. Alaturkayı sevenler değil mi ki bunu doğup büyüdükten sonra dinleye dinleye sevdiler. Niçin beynelmilel (teknikle işlenecek musikiye sevmesinler, ona tapma» smlar? Bunun aksini kimse iddia edemez. Yalnız şunü söylemek is- tiyordum, ki alafranga, ilim ve bilgi ister. Alaturka bir şarkıyı Herkes e - vinde istediği gibi söyler. Fakat a- lafranga böyle değildir. Bu iş te Konservatuvar ve mekteplere dü - şer. Milli Türk musikisi hiç şüp - hesiz yakın bir zamanda inkişaf edecektir. Türk musikişinaslarınn besteleri yok değildir. Bu ara- da ecnebi eserlerini tercüme et - mek de pek alâ kabildir. Belediye hizmetlerinin ta- mamen yapılabilmesi için Belediye reisliğince şube mü - dürlerine bir tamim gönderilmiş - tir, Bunda 934 mali senesi zarfın - da bütçenin müvazenesi gözetile - rek tahsilâta fazla gayret edilme - si tavsiye edilmekte, belediye hiz- metlerinin tamamen yapılması İ- çin varidatın tamamen toplanma» sı lâzım geldiği bildirilmektedir. menim Haydarpaşa — Elâziz ara- sında yataklı vagonlar Haydarpaşa ile Elâziz arasında haftada iki defa yataklı vagon iş- liyecek, yataklı vagonlu © trenler cumartesi ve salı günleri Haydar - paşadan hareket edecektir. Yakinda Mersinle Ceyhan ara- sında da ilâve olarak iki tren da- ha işliyecek ve bu trenler Mersin- den kalkıp Ceyhana gidecek ve Ceyhandan Mersine dönecektir.. TSPOR İT Şeref Kupası Galatasaray— Beşiktaş maçı bugün Şeref kupasının üçüncü maçı | bugün Taksim stadında yapılıyor. Galatasarayla Beşiktaş karşılaş - tıracak olan bu maçın bir hayli heyecanlı olacağımı umuyoruz. Daha evvelki gün çetin bir maç daha yaparak yorulan Beşiktaş ta- kımı buğün sahada nasıl bir kad- | ro ile göreceğimiz belli değildir. Bu itibarla maç üzerinde uzun böylü tahminlere girişmeyi doğru bulmuyoruz. Yalnız. güzel, temiz | ve Şeref kupasına lâyik bir maç bekliyoruz. T.1. C.İ, İstanbul mıntakasın - dan: 1 — Şeref kupası maçlarından üçüncüsü 4/11/934 pazar günü saat 15 de Taksim stadında Gala- tasaray — Beşiktaş birinci takım - ları arasmda yapılacaktır. 2 — Saha komiseri Salâhattin, maç hakemi Kemal Halim, yan ha- kemleri Halit Galip ve Şazi Bey - lerdir. 3 — Kişeler sanat 12 de stad ka- pıları 13,30 da açılacaktır. 4 — Bu maçın tertibine memur olanlarla müsabakaya iştirak ede- cek idmancılardan ve hakemler - den maada bilâistisna herkes bilet nlarak sahaya girecektir. Atletik ekzersizler Atletizm federasyonundan: Atletlere muallini Prack her Pazar günü alıştanı saat beş buçuktan seki - 7x6 kadar Beyoğlu Halkevi salonunda atletik ekzersizlere başlıyacaktır, At- Tetlerin 5 günlerde ve umnere Hak < vinde mumaileyhe (müracaat ederek karne alınaları ve talimlere devam et- meleri üzumu tebliğ olunur. Maarif işleri Dün Maarif müdürü Haydar Beyin reisliği altmda müdür mu - avinleri toplenarak maarife © ve mekteplere ait eşya, muallim ih - tiyaçları üzerinde görüşmüşler - dir. Ayrıca da mmtaka müfettişleri müdür muavini Adil Beyin reisli * ği altmda ikinci bir toplâftı yap- muşlardır. Toplantıda açık bulu - nan muallimliklere vekil muallim- ler tayin edilmiştir. Beraet ettiler Dün sekizinci ihtisas mahke- mesinde bir dava neticelen- dirilmiştir. . Bir kahvede top” lanarak hususi aletlerle esrar içtikleri iddiasiyle sekizinci ibti - İ sasa verilen Refet, Ali, Hasan, Ke- nan Hüseyin, Pandeli ve Nuri e - | fendilerin son duruşmaları yapıl - mış ve beraatlarma karar veril - mıştır. HABERin müsabakası Istanbulun Gürbüz Çocuklarına 760 Lira NAKTEN “HABER,, refikimiz bütün okuyucularımızı alâkadar eden yeni bir müsabaka hazırlamıştır. Bu müsabakaya sıhhatli ve gürbüz çocuklardan (5 - 10) yaşına kadar olanlar iştirak edebileceklerdir. Müsabaka Şeraitini Anlamak için HABER'i okuyunuz ! Refikimiz, gürbüz çocuk müsabakasında kazananlara (160) lira hediye veriyor. — Günün 8SiY Uzak Şar” petrol « Japonya ile Mançul? wi nin memleketlerinde a siki fıkı bir kontrok 4 rarlaştırmaları, petrol yi lan devletler üzeri yaplı, i çi Esasen Mançüride P 4) ) teşkili, ecnebi kumpas fini bir hayli sarsmısi * 408 rika, Felemenk kümeli ya müracaat ederek bi kadar şirketlerin men ğunu ve bu teşekkü! taamüllere münafi olduğ öler. Hattâ Amerikali!” rafından alınan tedbirle” Sal kit ettikten bajka rae ! menk petrolcuları şüphelere düşerek yanl” ya karşı birleştiklerini 5 çin Londra gazeteleri Vi şı mütaleat dermeyi” O dar devletler arasında b ayrılığı bulunmadığını Japonya hükümeti ss kanun neşrederek J / mertebe fazla tasfiye ©“ rol toplamayı ve Ji seli sanayini ilerletmeyi y nun Japonya hüküm! pi geniş salâhiyet veriyof? gil i halütını kontrol etmek; li rini tesbit etmek için yordu, Patrol kunmpanyi , depolar inşasına mecb” ve bu inşaat mukabilini? yi bir şey temin olunma: i ettler ve Japonyaya istediler, a Hattâ bu kumpanyıyf dJaponyaya giren petrol ph Japonya hükümetine mu) İE yi düşünüyor ve bu sufi hükümetini * daha di sevketmek istiyorlar, Bu hattı hareketin # sı ihtimali çok şüpbelidi Çurmu #epouya bunakarşı peşinden Yi laşılıyor. Kaçak içki davası — da kaçak içki bulunduğ” gf sekizinci ihtisas di / Ruşen, Aziz Mehmet siyan ve Hakkı Efendi” y karar ikinci defa olar#£ gi. ük, mi heyetince nakzol! iv kararına da uyularak > vel müdafaa şahitleri “© tir. ğ gün bu muhakemeye 4 2inci Te ” , Bugün va e di süratin istenilen #' dilememesi idi, Bu Y ya inilirken pek büyü sd | cip olmakta idi, ün“, , gif mütehassısları azami i i 1 a teminine pek ziyad€ Jar, Amerikalılar sea Vİ vakit kanatlarda ei$f oy iy vemet sayesinde fre? at ediyorlar. Fakst wi dl yeni usul tayyare) çal birini aşağıya, diğ”? e retiyle elde edin rek:t c.” | sonra ıyyare T ikinci teşri? Gr Saray (eskiGi