8 Ekim 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

8 Ekim 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- fırka mücadelesi A” Baş makaleden devam Zaymis her iki tarafım anlaşmala- rını istiyor. Birbirleri ile anlaşa - bilmeleri için iki tarafın vatan - perverliklerine müracaat ediyor, Hakikat halde Yunanistanm men- faati böyle bir anlaşmanın temi « nindedir, Fakat maalesef dediği - miz gibi bu güne kadar iki taraf arasında bir anlaşma zemini bu « İunamamıştır. Cümhurreisliği in - tihabr zamanr da gelip çatmiş ol - duğu için daha fazla beklemeğe de imkân kalmamıştır. Bu takdir- de ne olacak? Bu kocaman istihfam işareti karşısında bugün bütün Yunanis - tan âdeta seferber bir memleket manzarasını almıştır. Mehmet Asım İngiliz gazeteci Hanım Şehrimizde Mis Greys Kup İs- minde bir İngiliz gazetecisi gel- miş, Londra oteline inmiştir. İn « giliz gazetecisi, mimarlık hakkın- da yazılar neşreden o mecmuanın miuharriridir. Muharrir hanım, Ankaraya ka- dar gideceğini ve dönüşte Türk mimarisi hakkında bir kitap ya - zacağını söylemiştir. o ——— Seyrisefain hesapları bitirilemedi Lâğvedilmiş olan seyrisefain idaresine ait hesaptan tasfiyesi i « Dün Ayasofya camiini ziyaret ettiler İsveç veliahti Güstav Adolf Hazretleri, Prenses Mari Lüiz ve Kerimeleri Prenses İngrit Cenap - larr, dün öğleden sonra Ayasofya camiini ziyaret etmişlerdir. Misafirler, ikamet etmekte ok dukları İsveç konsoloshanesinden sabahleyin bir yere çıkmamışlar - dır. Evvelki gece geç vakit balo- dan dönen veliaht Hazretleri, dün öğleden evvel dinlenmiş, öğle yes meğini de konsoloshanede yedik- ten sonra otomobille Ayasofya ca- miine gelmiş, orada iki saat ga- yet derin ve alâkalı bir tetkikle vakit geçirmiştir. Sabahleyin konsoloshanede Veliaht Hazretleri, aileleriyle birlikte İsveç konsoloshanesinin üst katında kendilerie tahsis edil- miş olan 9 odalı dairede oturmak- tadırlar. Veliaht Hazretleri, öğ- leyin Ayasofya camiine gitmeden evvel, konsolohsanenin eski bir emektarı olan Türk tebaasından N. Hayon Efendiye, 12 senelik hizmetine mükâfat olarak “baba- sr Kral Hazretleri namma,, bir gümüş nişan vermiştir. isveç sefiri-ne diyor? Veliaht Güstav Adolf ve Pren- sesler Hazeratiyle birlikte Anka - raya giden İsveçin Türkiye büyük elçisi M. Boheyman Cenapları çin teşkil (olunan komisyonun | “Ankarada ; gördükleri istikbal - müddeti altı aylıktı. den fevkalâde mütehassis olduk - Bu altı aym hesapları tasfi- | Jarını, ve veliaht Hazretlerinin yesi için kâfi gelmiyeceği tahmin edilmektdir, müddetin uzatılıma» | mal sı düşünülmektedir. Posta Telgraf umum müdürlüğü Posta ve telgraf umum müdür- Tüğüne Antalya valsi Nazif Beyin tayin edileceği söylenmektedir. e Birinci umumi müfettişlikte Aşık bulunan birinci (oumumi müfettişlik asayiş müdürlüğüne i- kinci smıf mülkiye müfettişlerin - den Nizayi, istihbarat müdürlüğü- ne hukuk müşavir muavini Bur - han Beyler tayin edilmişlerdir. * ELİ mil Dükkânların kapanma saatleri değişecek mi? Gecelerin uzamasından dolayı Belediyece dükkân ve mağazala » rın kapanma saatleri için bir kış tarifesi tatbik edilecektir. Bu tarifeye (ogöre dükkânlar birer saat evvel kapanacaktır. İn lğkmilkaz Emlâk ve İtam bankası müdürlüğü (Ankara) açık bulunan Emlâk ve Eytam bankası umum müdür - lüğüne (Merkez bankası umum müdür muavini Cevdet Bey tayin edlimiştir. Bilki Yeni orman knnunu Hükümetin bu yıl Büyük Millet Meclisine vereceği mühim kanun- lar arasında yeni bir Orman ka - nun lâyihası vardır. Bu kanun lâyihasına göre or - manlarımızda o esaslı bir tadilât yapılacaktır. Orman mektebinde de yeni tadilât yapılacaktır. Hazretlerine hissiyle dolu bulunduğunu, söy” lemişlerdir. Sefir cenapları: “Veliaht Haz- retleri, yalnız resmi makamatın değil, halkın da gösterdiği elâ - ka ve samimiyetten çok mütehas» sistir.,, demiştir. Ayasofya camiinde Güstav Adalf Hazretleri, kon- soloshane binasından çıkmadan evvel, yaverleri kumandan Veter ve veliaht Hazretlerine seyahatte refakat eden Kont Posse de Pera- palas otelinden gelmiş bulunuyor- lardı. İsveç sefiri M. Boheyman ve refikaları ve refikalarınm hem- şiresi, veliaht ve Prensesler Ha» zeratına refakat etmek üzere ha- zırdılar. X Veliaht Hazretleri, Prenses Ma- ri Lüiz ve Prenses İngrit Censp- ları, kendilerine refakat eden heyetle birlikte saat 15 te üç oto- mobille Ayasofya camiine gitti « ler, Ayasofyada kendilerini müze - ler müdürü Aziz Bey ve Ayasofya mozayiklerini Oaçan Amerikalı mütehassıs M, Vitmor karşılamış- tır. izahat verenler ne diyor? Veliaht Hazretleri, Ayasofya camiinde fevkalâde alâkalanmış, galerilere kadar çıkarak küçük kemerler arasındaki ince ve renk- li mozayikleri yakından tetkik et- miştir. Veliaht Hazretlerile Prenses Mari Lüiz ve Prenses İngrit Ce - naplarına Aziz Bey ve M, Vitmor etraflı izahat vermişlerdir. Veliaht Hazretleri ayrıldıktan sonra, omütehassis M. Vitmor, kendisiyle görüşen muhatriri - mize: “— Veliaht Hazretleri, tarih- E reisi Gazi Mustafa Ke- 1 o (Baş tarafı 1 inel sayfada) | bilir. misiniz?. Gaziyi, Gazinin kendisini, belki yalnız Gaziyi. mebus: — Bizde, lâf ebeleri pek çok. Resmi nutuklar, teşrifat dahi - Onun için hiç bir iş görülmüyor. linde söylenmiş sözleri bilerek bir tarafa bırakıyorum. Fakat bu e fendilerle konferans salonunda, eski sarayda, evkaf müzesinde, Sultanahmet meydanında, Yıldız parkında, hatta bizim evde ne konuştuk? Görüşme zemini onda sekiz Gazi idi. Gazi, kendilerini im bir kutup gibi çekiyor - vi, Sonra, meselâ eski eserlerden, âdetlerimizden, bugünün mese - lelerinden oObir hahs açıyoruz. Memleketinin âyanından biri (Bütün isimler mahfuzdur) : — İkinci derece ehemmiyeti haiz şu bahsi bırakalım da, haydi gene Gaziden bahsedelim. Ga: zinin..... Garip ve mistik bir hal: Ka- tolik papası hep duasını okur. Yü- rürken bile okur. Alevi daima: — Yâ Ali!. der. (Âşık, mütema- diyen maşukasını düşünür. Bu misafirlerin çoğu da öyle.. Fizik bilgisinin bazı mütehas * sıslarına göre, bütün mevcudat “esir,, denilen ve tartılması müm- kün olmıyan bir şeyin içinde imiş. Misafirlerimiz de öyle. Türkiye- ye adım atar atmaz kendilerini Gazinin benliği içinde görüyorlar. — Le plus grand homme d'ac- tion gul ait existâ. Mukayeseler başlıyor. Tarihin en büyük icraat adamı! Evet, falan, falan ve falan da büyük adam, Biri derhal söze karışı” yor: — Lâkin onlar bu derece gay- düler? On tane büyük adamın adı a- nılıyor, tarihleri tekrar ediliyor. ... Şu lâiklik devrinde bazı mez- hebi tabirler sarfedeceğim, Mec- burum, Delegelerden bir kaçı ü“ zerinde, Gazi, gerçekten mistik bir tesir yapmış. Onu bir( Ep©* pe) şahsiyeti gibi tavsif ediyor” lar. Ejderi öldüren Saint Georges, yani müslümancası Hızır aleyhis- Dostlar gibi, muhalif * ler de bu fikirde. Kadınlar bu destana âşık. Bü- yükadada otel taraçasında aper! * tif içiyorduk. Gaziyi tanıyan bir Yugoslav Ekselansı: — Bulgaristanda kadınlar ona: — Le Ture irresistible!. der İerdi..... Fransızlar mutasavvif değil, mantıkçı. Belki onların mütalea- Ene a me İere bütün inceliklerile' alâkadar göründü. Mozayikler ve mimari, en çok izahat dinlediği noktalardı, Ve tasavvur ediniz ki içeride tam iki saat kaldı.,, Demiştir, ç Müzeler müdürü Aziz Bey ise, veliaht Hazretlerinin tarih saha- sında derin bir vukuf sahibi oldu- ğunu söylemiştir. Çay ziyafeti Dün akşam İsveç konsolosha - nesinde şehrimizdeki İsveç kolo- nisine bir çay ziyafeti verilmistir. İsveç veliahti Güstav Adolf Hazretleri bügün öğleye doğru Eski eserler müzesini ziyaret ede- cektir. Bu akşam gene İsveç konsolos- hanesinde İsveç kolonisi ile, Türk hükümet erkânma ve gazeteler baş muharrirlerine, bir balo ve- rilecektir. Bir Gazi çıksaydı...... Fransayı şu buhrandan kurtarırdı. Hiç bir Fransız recülü, şu devirde Gazi - nin yaptığım kırkta birini yap * mamıştır, “ Koyu katolik bir mebus (Al - sace'lı) : — Yâ Napoleon? — Sonuna bak! İlkin Fransa- yı çıkardı, sonra batırdı. Meşhur M, Mario Roustan: — Türkleri cehaletten kurtar- mak için Gazinin cehdi, harf ve dil inkılâbı, işte en büyük eser. Ben ki bir sabık maarif nazırıyım. Bu mütaleadayım. Onun için bu takdirime lütfen ehemmiyet veri» niz, Şu cümle başından sonra mü- bahase umumileşti:. — Halkın seviyesini yükselt » meli ki hakiki bir cumhuriyet meydana gelsin. — İşte Gazi bunu düşündü. Bir kadın: — Kadımsız, anasız cumhuriyet olur mu? — İşte Gazi bunu düşündü, .... Hava pek güzel. Hesap- ta bir gezinti var. — Lüzumu yok! -Gazi üzerine bir bahis daha açalım., a Kısa kesiyorum. Gazi, yalnız bir Cumhur reisi, bir devlet reisi değildir. O i şah siyettir. Deli olmryanlarca kendi ricalleri de dahil — dün "yanın, şu asırda, en büyük fiil a- damıdır. Kimi gıpta ediyor; kis mi hasedini gizlemeğe çalışıyor. rı, protokol, teşrifat sözlerini . bir tarafa atıyorum, Şu söz kırıntıları hep mahremiyet dairesinde söyle- nenlerdir. Onun için kıymetleri büyüktür, Şimdi ben size söylüyorum: — Şu emsalsiz otoriteden isti fade etmek Türk milletinin hak- kıdır. Baliklar “su,, içinde yaşa dıkları halde "sü" denilen şeyi bil- mezlermiş. Bugünkü nazar baş * kadır, Tarihin nazarı başkadır. Bizim nazarımız başkadır, Ya- bancılarınki başkadır. İşte ecne- bi, hususile ecnebilerin seçilmiş- leri böyle görüyerlar. Üst tarafını yarına bırakiyo- rum, Celâl Nuri Ilâç listesi değiştirilecek Sıhhat ve İçtimai (o muavenet Vekâletince görüleri lüzum üzeri- ne Türk Kodeksini tetkik etmek üzere, bir komisyon teşkil edil'« | 79” miştir. Bu komisyon İstanbulda topla narak Kodeksi tetkik edecek, lâ » zım gelen ilâveleri yapacaktır. lm — Orta tedrisat müdürü Orta tedrisat umum müdürü Hasan Âli Bey dün “Haydarpaşa lisesine giderek lisenin müdüriyle görüşmüş, yeni sınıfları ve mekte» bin teşkilâtı hakkında malümat almış ve mektebi gezmiştir. Hasan Âli Bey iki gün #onra Ankaraya dönecektir. | —e— İlk Tedrisat “müfettişliği Bayazit * maarif müdürlüğüne tayin edilen ilk tedrisat müfettiş» lerinden Hüsamettin Beyden açı» heba 1 , se M.Bartu " faaliyet Fransa hariciye 9 tu Şark Lokarnosu histan ve Almanya i zakereler açmağa kâ' Almanya ile kehi metlerinin, önce”ken“ “| kubulan tekliflere ve! vaplar Pariste dikkat olunduktan sonra bt bir anlaşma ihti i bertaraf etmediğin yeni imüzükerelerik 8k rar verilmiştir. l Bu müzakerelerde alınıncaya kadar, Fi Birliğinin Fransa — / İ yetini sıklaştırmak içi teklifi üzerinde fazla ! caktır. Çünkü Bu nin Lehistanı büsbü nın kucağına atmasın Lehistanı, Fransa kmı feshe mecbur etm kulmaktâdır. Bundan Paris, manyayı da ie misakı imza etmi dir. Lehistan, Alı maktan meranun anlaşmayı bozacak yapmamağa azmetmif Elhasıl Fransanın padaki siyaseti Lehist sebetleri düzeltmeyi “ ile iyi geçinmeyi gözt vaffakiyet ihtimalleri olmamakla beraber 3€ açılmış bulunuyor. Orta Avrupaya 8 ' RE maşguleliir- en mühim e ya münaşe eridir. İtalya ile Fransa meselelerin uzun neticesinde, M. Ba müzdeki Roma sey: da bu meselelerin kat halli beklenmektedir. Bütün beklenen; Avrupa işlerinde müşt ler takip ettiklerini rinderi ibarettir. Fransa, küçük itilâ müttefiklerine karşı # termekte devama ve ! miyetinin nüfuzunu k* rar verdiğinden kelle sak üzerinde usrar ed İtalya, Almenyan! lâhlanmasından endi$i ilk tehlike karşısında rekete geçmek müsas Iki noktai nazar muyor, Bunları uzle$ kânı da görülmemek nunla beraber M. Baf ya — Yugoslavya mü ni ıslaha muvaffak olf İunuyor. Bu ümidi. kuvvetli âmil, o Yugoslavyanı! ile anlaştığına ileri i yiaların bir aslı olma yada anlaşılmış olmaf Bununla beraber $İ lininin küçük itilâf müşterek hareketi kal ceği gibi milletler cem riyle hareket ceği anlaşıliyor. O" dan kabul olünacak * lan müfettişliğe Gazi Terbiye ens- | manyayı ve Avusturyi titüsü mezunlarından Hürrem Bey | nı tanrmağa davet eli tayin edilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: