6 — VAKIT Tavuk al MAREA DAME Yazin Yer yüzünde tanıdığım insan - ların en acaibi, tavuk kesemiyen ! ismini taktığım adamdır. Sahiden de tavuk kesemez..... Aklına bir böcek ezmek gelse, birinin bir sineğe fiske vurduğu - Du görse ürperir.. Sokakta giderken önüne ka - rınca çıksa yol değiştirir. Örümceklere dosttur, farelere kapan kurdurmaz.. Fevkalâde rakik kalpli, munis | ruhlu bir insandır. * #4 4 Ama, s'neklere kıyamıyan bu adam, hemcinslerine şu kadarcık bile acımaz. İnsanlardan adeta nefret eder. ; Çocukken, süt ninesinin meme- sini, kan çıkarıncaya kadar isı- rırdı, Biraz büyüdü, arkadaşlarını tekme ve yumrukla döğmeğe baş- ladı. Yoldan geçenleri limon, porta» kal, yumurta kabuğuna tutardı. Büyüdü. tu. Şiddetli arzusu yoktu. leti yoktu, Sevdi, oldu, hata oldu ve felâketle neti- celendi, Fakat çocukların kelebek tut - tuğunu görse, tahammül edemez, başını çevirir, gözlerini Meslek diye tefec Asa- Ne krdar alınmıyacak şey var- | sa aldı, ne kadar $6y varsa sattı. Etrafında onun yüzünden ser - vetler o mahvoldu, Ohanümanlar satılmıyacak söndü. Hazırladığı o harabelerde bir heykel gibi durdu. Ayaklarında ii yarlar sürün » dü, şeneler ağladı, kadınlar yalvardı. Açlar inledi, Sefil bıraktıkları gözlerinin ö- nünde Htalyanın mali ve iktısadi vaziyeti “ Ciomale ditaha,, yaz İtalyada devlet bütçesinin a » çığı 3766 milyon liret iken bu se- ne 1630 milyon miştir. Umum hayat pahalilığı 1930 senesine nisbetle yüzde yir» lirete kadar in- mi dört azalmıştır. Resmi iskonto yüzde 5,50 iken yüzde üçe kadar inmiştir. Ban - | kalarımızın #stemleri sağlam te- meller üzerine kurulmuştur. Ta - sarruf sandıklarının sermayeleri dört milyar liret artmıştır. 1933 senesinde İtalyada ilk yedi ayda 5942 iflâs vuku bul - , muştu. 1934 senesinin ayni ayla- rında 4567 iflâs olmuştur. İktısadi vaziyetimiz dahilde “ müsait ise de, harici vaziyetimiz 7 parlak değildir. ir a Ecnebi memleketlerine yapılan — satışlarımız ve ihracatımız ziya « > desiyle azalmıştır. İçinde hamlesi yok - | 22 EYLÜL 1934 | alışan çocukları paylıyordu. | tiler. fakat bu sevdalar ayıp | Buna mukabli | Selâmi İzzet Bıraktı. Yalvaran sesleri duy- madı, hıçkırıklara kulak asmadı ve ölenlerin arkasından güldü. Fakat dün, bahçede kedinin kuyruğuna bir teneke bağlamağa Ne- Günah değil Size böyle bir şey yapılsa razi olur musunuz?, Bıra- kınız hayvancağızı... » » Evlendi. Karısını verdi. Kadının başını yardığı günler, gözünü patlattığı anlar oldu. Ka- dının bir gün de dişlerini döktü. Çocukları oldu, — Utanmıyor musunuz?., dir bu yaptığınız?. mi hayvana?... her gün dövüp sö- Bir gün bile çocuklarını öpme: | di, sevmedi. Çocuk terbiyesi hu- susunda feci telâkkileri vardı. Çocuklar, babalarının karşısın- da tirtir titrerlerdi, Onları rast gele, sebepli sebep- siz tekmelerdi. Her dakika bir ceza icat ederdi. Buna mukabil onu çok metet- Dün sokakta, bir adamın bir köpeğe tekme vurduğunu görün - ce koşmuş, adama darılmış, köpe- ği okşamış, — Ne iyi yüreği var!. diyor - Tuhaf bir Yufka yüreklilik! Şaşılacak bir rikkat!.. a e tavuk kese- | Bu | Hu- Ama işin garibi, miyen adam rol oynamıyor. hissinde gayet samimidir... Tıyneti böyle... Adama acımıyor da hayvana ya böyle.... acıyor... “... Bilmem siz de benim fikrimde misiniz?.. Ben hem insan keseni, hem de hayvanlara acımıyanı ter- €'h ederim. Hiç değilse, nu bilirsiniz! onun ne olduğu- İ ithalâtımız çoğalmıştır. Maruz kaldığımız müşkül va - ziyet milletin içtimai hayatı üze rinde tesirini gösteriyor. İşsizle - rimizin çoğalması, * ihracatımızın azalmasından neşet ediyor. İtal» yada ihracat yapan mıntakalarda | | | İ | ürleri TÜRapyo | N Sugün ld 18,20 Piâk neşriyatı. 19 Franszes der ret) | de. parçalar vamı — Haberle -| Kanlı İntikam! Arsen Lüpen, oğlunun düşmanı mı? Yazan: Maurice Leblan —34— Öğrenmek istediği Fe- lisiyenin oğlu olup olmadığı değil genç delikanlının kendisini bir ev- lât gibi takdim etmek isteyip iste- mediği idi. Velhasıl Felisiyen Bar telmi ile Simonun suç ortağı mı idi, değil mi idi, suikast tertibatın- | da dahli var mıydı, yok muydu?. Bu hususta bütün deliller bu iz raziyelerin müspet cihetlerini tas- | dik ediyorlardı. Bu faraziyelerin doğru olduğu hususunda en bü- yük delil genç delikanlının tavır- ları ve sözleri idi. Raul hizmetçiyi çağırıp: — M. Felisiyen geldi mi diye | sordu. 020 205 PlAk. 2130 Haberler, a orkestrası, Khz. BUDAPEŞTE, ertis rigan takımı 550 m. 1,45 Zetlerin| 4 (Süldyodun) konseri ROMA - NAFOLİ - BARİ: 21485 “Mese Mariano, oparasmın tirinei perdesi bir perdelik opera (Bu de neşredilmiştir.) BERTÂN, 851 m 1 Haberler. 21,15 Frank Alİ neşriyat. 28,20 Haber. Ver. Dans musikisi isimli Giordanonun va “İl Ra, isimli 8 temsi kl gtin evvel #1 Kiz. s68 Khr. VİYANA, &07 m. Dans müsikisi. 23,30 Haberler. 24 Dansın devamı, Doktor » Operatör mu Ahmet Asım Doğum ve kadın hastalıkları mütehassısı Doktor - Operatör Ifet Naim H. mütehassısı Şifa Yİ bastalıkları ri: 10-12 Ortak Bey 1 42 Cerrahi Muavane yurdu. yı Sm) samim | Telefon aaa Bununla beraber bir çok devlet - ler ihracatımıza karşı bir takım güçlükle çıkarmaktadırlar. Faşist rejimi bu vaziyet kar» şısımda lâzım gelen tedbirleri al - maktadır ve her ihtimale karşı bütün gayretlerini sarfedecektir. Musolininin politikası, ticaret- te bütün devletlerle teşriki mesai | İ sistemleri tesisidir. Italya hükümeti yalnız bu se - ne zarfında muhtelif hükümetler- - Evet efendim, bir çeyrek sa- at evvel geldi. — Sihhati yerinde mi? — M. Felisiyen oldukça heye- İ canlı görünüyor. Gelir gelmez pas viyonuna girip kapandı. — Garip şey... Raul bunu söyler söylemez kal- | kıp pavyona doğru koşmağa baş- ve ladı, pavyon kapısı kilitliydi. hal Raulü endişeye düşürdü kapıyı oOondan sonra da pencere- yi zorladıysa da açmağa muvaf- fak olamadı ve içeriyi dinlemeğe başladı. Pavyondan.derin bir inilti ge- rdu. Bunun üzerine İ cam lardan birini kırıp mandalı çe - virdi, pencereyi açıp içeriye atla - dı. Odada Felisiyen bir kanape » ye dayanmış olduğu halde bulu - nuyor ve boğazından akan kanla - siliyordu. Yerde yanı başında da bir revolver bu - lunuyordu. Raul bağırdı: — Yaralı mısınız? Genç delikanlı © ceavp vermek istediyse de muvaffak olamadı ve bayılıp yere yuvarlandı. Raul derhal diz çökerek Feli- yenin kalbini dinledi, yarasını tetkik etti ve revolveri evirip çe * virdi. rı mendiliyle — Kendini öldürmeğe kalkış - mış, dedi, hafifçe yaralanmış. ilk Bir taraftan (o Felisiyene İ panimmanları yapmağa çalışırken | diğer taraftan gencin soluk yü: ne bakıyor (Ove kendi kendine: “Benim eçlâdım mıdır? Geberen i- | ki şakinin suç ortağı olan bir ka - til ve hırsız mıdır? Niçin kendini öldürmek istedi?,, diyordu. Beş dakika sonra köşkün hiz - işsizler azdır. Meselâ Venedik ve | le on yedi ticari anlaşma ve bun- | metçileri de yaralmın etrafını Karrara mmtakalarında ; işsiz yok | gibidir. Venediğin mensucatı ve Karraranın mermerleri dünyanın her köşesinde satılmaktadır. Fa - kat İtalyanın diğer mıntakaların- da işsizlerin adedi günden güne | çoğalmaktadır. Bu münasebetle hariçle olan ticari mübadelemiz, rejimin na - İ zarı d'kkatini en fazla celbedecek bir mesele olmuştur. Ecnebi memleketleri ile ticari vaziyetimizin iyileşmesiçin birçok unsurlar mevcuttur. Avrupanm tcari vaziyeti inkişaf etmektedir. i bu iki dost devlet'n | ithalâtı yeni temeller üzerine ku - | | dan maada Birleşik Amerika dev» letleri ile k'brit ve İspanya ile ci- va ticareti hakkında anlaşmalar İ yapmıştır. Avusturya, Macaristan ile ya « | pılan ticari anlaşmalar sayesinde ihracatı ve rulmuştur. Bununla beraber, N İtalya hü - kümeti kendi dahili piyasasını hi- maye ve müdafaa edecektir. İtal- | ya ticare'te mütekabil kolaylıklar | arzu ediyor ve bu hedefe doğru ilerliyor. almışlardı. Raul bunlara: — Ağzınızdan bir tek harf ka- çırmıyacaksınız, dedi. Bundan sonra da küçük bir kâ- ğıt üzerine şu satırları yazdı: “Fostin, Felisiyen intihar teşebbüsünde | bulundu. Kimseye bir söz söyle - meden, onu tedavi etmek üzere buraya geliniz. Doktor getirte - meyiz. bakmağa gideceğini söyler. d'Averni,, Zarfı mühürleyip şoföriyle kli- niğe gönderdi. fakat kolu titremiş ve | Oradakilere bir hastaya | İ misak imzalamasına Kapı önünde sabırsızlıkla bek- liyen Raul, Fostini görünce: — Hayatınızda Felisiyen o ile karşılaştığınız vaki midir? — Hayır. — Simon Loryan sizden Felisi- Yene bahseder miydi? — Hayır. — Simon yaralı iken Felisiyen kliniğe gelmiş midir? — Geldi, fakat bana dikkat etmedi. katiyen — İyi.. Ne sizin kim ve nede benim kim olduğumu ona söyle - meyiniz.. Fostin bundan sonra pavyona | girdi. İkinci kısım iki facıanın birincisi ı Nişanlanma Hâdiseler altı hafta öyle bir cereyan takip etmiş bu - lunuyordu ki, son dakikalar zar * fında bambaşka bir şekil ve isti * kamet almıştı. İkinci facia, daha ilk anlarda Raulün his ve takdir ettiği veçhile, birbirinden tama- men ayrı idi ve birleşmeleri sırf tesadüf eseri vaki olmuştur. zarfında (Devamı var) Avrupada Sulhten beri 240 misak imzalandı! DAK Başarılı Süncü siyıfada İngiltere bugün Fransaya bağlıdır. ingiltere, Lokarno misakı ile Alman- ya tarafından bir tecavüz vuku buldu Zu takdirde Fransayı müdafaayı tash- büt etmiştir. * bu devlet Alman- » » İtalyaya gelince, İ yanın Avusturyayı ilhak etmesine ma pi oldu. Almanya, hali hazırda kuv « vetli olmadığ riçin mukavemet etme - | di Son on beş senenin siyasi tarihini, Fransa, İtalya ve Almanyanın vazi « yetleri gösteriyor. Harpten sonra Fransa ile İtalyanın arası oçıldı. Almanyada faşistlik başla» yıica Almanya ile İtalya uzlaşır gibi oldular. Fakat Almanyanın Avustur - yayı ilhak etmek istemesi Almanya i- le İtalyanın arası açtı ve Fransa ile İtalyayı birbirine yaklaştırdı. Ve Al « manya yeni dostlar arnmağa mecbur oldu. Sovyet Birliğinin Milletler Cemi » yetine girmesi hiç şüphe yok ki, Av * rupa siyasetine yeni bir mecra vere - cektir, Bugün Sovyet birliği uzlaşmış olduğu için Fransanm yazi « yeti kuvvetlidir. Küçük itilâf devletle- rinin çoğu da Fransanın bu kuvvetini hesaba mecburdurlar, Netekim Küçük İti ekseriya Avusturya inin ko - runmasını İtalyaya bir iş olmaktan çıkararak Ayusturyanm bi - taraflığını siyanet eden bir misak im- zasını da istemeleri ve büyük devlet- leri de buna davet etmeleri bunun de- Tilidir. Hülâsa, sulh muahedesinin imza « sından beri Avrupada 240 tan fazla rağmen umumi Fransa ile devletlerinin tiki münhasır vaziyet eski karşılığını muhafaza et « mektedir. öR