“M. Hitl . hiitler m (Baz tarafı 1 ve sayfada) Şurasını da kaydetmek lâzım- dir ki, büyük nüfuslu olan şehir- lerde rejime muhalefet etmek ha- kiki bir cesarete delâlet eder. Ba- 21 katolik mmtakalarla büyük işçi | sehirlerinde mualefet bazan yüz» de yirmi beşi geçmiştir. Bu rakam, rejim için çok bü - Yüktür, Mill sosyalist rejimi, en, Yüksek devrini geçirmiştir. Fa - kat M. Hitler, nüfuzunu kaybet» miş değildir. Bununla beraber, M. Hitler kuvvetini almış olduğu efkârı umuimyenini en küçük sa“ dırsızlığına karşı bile hassastır ve ister istemez, bu reyiamdan M. bbelsin bundan sekiz gün ev- vel söylediği sözlerden çıkan he- * sapları aşan neticeler çıkarmağa mecbur olacaktır. M. Goebbels, sekiz gün evvel şu sözleri söyle - Mişti: “— Bir tek rey kaybedersek, yabancılar sunları söyliyecekler » dir: “Bir rey kaybettiler. Milli sosyalistlerin kırk milyon reyi vardır, Binaenaleyh kırk milyon sene bekliyelim. O zamana ka- Ni mill sosyalizm kaybolacak - Sırr'a girdiği gün Hitler kendini mes'ut sayacak Berlin, 20 (A.A.) — M. Hit- ler, kendisini tebrik için gelen iki bin Sarr'lıya hitap ederek ezcümle demiştir ki: “— Dün Alman milleti birli - ğinin delilini gördünüz. Sarr'ı yeniden Almanyaya bağlanmış görmek hususundaki şedit arzu « sunda da Alman milleti ayni su - tetle müttefiktir. Bütün Alinan - lar 13 — 1 tarihinin Savre ıztırap” larının nihayet bulacağı tarih ol- duğuna kanidirler. Almanya mu- ahedelere riayet etmekte ve yal- nız diğerlerinin de o suretle ria - Yet etmesini istemektedir. İlk de- fa olarak Sarr'e gelebildiğim gün #n mesut günüm olacaktır.,, Hücum kıtaları bir fener alayı yaptılar Berlin, 20 (A.A.) — Havas a | İansı muhabirinden: kden.tia Vilhelmstrassede büyük bir faali- Yet hüküm sürmekteydi. Hücum kıtaları bir fener alayı tertip et - mişler ve başvekâlet önünde milli *osyalist marşı ve askeri marşlar #öyliyerek geçit resmi yapmışlar» ar, Dün akşam Bir çok defa iş odasının bal - onuna çıkan M. Hitler, müthiş alkışlarla ve tarif edilmez coşkun- larla karşılanmıştır, Kalabalık arasında bir çok #ençler göze çarpıyordu. Alman gazeteleri memnun ,, Berlin, 20 (A.A.) — Alman is- barat bürosu bildiriyor; Bütün gazeteler, Hitlerin ka - #andığı büyük muvaffakiyeti tes- > bu zaferin yüzde doksanının ilâ kaydüşart M. Hitlerin arka- *mda mevki alan Alman milleti- hin birliğini açık surette göster - gerileyor!,, rey veren milletin, arzusunu izhar eylemiş olduğunu bildiriyor. Londrada akisler “Hitler geriliyor! ,, Londra, 20 (A.A.) — “Milli sosyalistler geriliyorlar,, “Hitler geriliyor,, başlıkları da gösterir ki, İngiliz o efkârı (o umumiyesince “News Chronicle,, gazetesinin de- diği gibi milyonlarca Almanın M. Hitler lehinde rey vermesinin e - hemmiyeti yoktur. Asıl (Omesele dört milyon Almanın Reichs Füh- rere reylerini vermemiş olmasıdır. Hitler geniş salâhiyetini nasıl kullanacak? Londra, 20 (A.A.) — Daily Telgraf gazetesi, M. Hitlerin aras yı umumiyeye müracaat arefesin- de söylediği nutku tetkik ederek diyor ki: | edebiliriz. İ hayatiyetinin iadesi, b olduğunu beyan etmekte - Mili sosyalist fırkasının Pres- 8 ndans gazetesi; reyiam nelice- nde M. Hitlere kar$ı büyük bir "mat görmekte ve tarihin şimdi- der benzer bir itimat misali > emiş olduğunu kaydeylemek- tam bir o serbestiile| “— Eğer bu sözler, Hitler Ak manyasının hakiki gayelerini ifa- de ediyorsa, bunları ancak tasvip Almanyanın iktısadi Avrupanın kalkınması için mühim bir unsur- dur. Fakat, fının artması suretiyle gayeye €- rişmek için sarfedilen gayret, Al- manya sanayiinin (rahatsızlığını eksiltmek şöyle dursun, o bilâkis arttırdığını isbat etmiştir.,, Daily Telgraf ile Daily Chro- nicle, M. Hitler lehine o reylerin kaydedilecek nesbette azaldığına işaret etmektedirler. Bütün İngiliz gazeteleri, dünkü ârayı umumiye (o neticesinin Al- manyada Hitlere en yüksek salâhi- silâhlanma masra * yeti verdiğini yazmakta müttefik- tirler, Daily Mail, şunu soruyor: “e M. Hitler,, bu, aalâkiyeti, nasıl kullanacak?,, İş Daily Herald, ârayı umumiyede elde edilen rakamların hakikat ile hiç bir münasebetleri olmadığını söylüyor ve Alman milletinin ha - kiki düşüncesinin meçhul kaldığı- nı ilâve ediyor. Fransızlara göre: Hitler partiyi kaybetmiştir Paris, 20 (A.A.) — Alman re- yiâmı (neticelerini tahlil eden Fransız matbuatı şu (o mütaleada bulunmakta ittifak ediyor: “Büyük şehirlerde ve katolik merkezlerde geniş bir muhalefet tebarüz etmiştir. M. Hitler, ka - zandığı rey adedi her ne olursa ol sun partiyi kaybetmiştir. Çünkü reyiâmın yegâne ehemmiyeti mu - maileyhin ecnebilere karşı memle- ket dahilindeki otoritesinin yüksel miş olduğunu göstermek istiyor. du.,, Matin gazetesi, M. Hitlerin bir evelki reyiâma © nisbeten yüzde raddesinde bir muvaffakıyetsizli « ğe uğramasını bilhassa Dolfusun katline, 30 haziran tenkil hareke - üne, iktısadi vaziyete ve" siyasi infirada atfeylemektedir. ma Strâtosfer balonu Belgrad, 20 (A.A.) — Profe- sör Cosyns bu sabah balonunu vagona yükletmeğe başlamıştır. Öğleden sonra Liyubliyanaya gi - decektir. Liyubliyana, 20 (A.A.) — Stra- tosfer balonu iyi şerait içinde in- miştir. Çok yorgun olan tayyare- ciler samimi bir şekilde karşılan- mışlar ve misafir edilmişlerdir. M. Cosyns, dikkate değer tetkik- ler yaptığını söylemiştir. o Telsiz cihazı işlememiştir. lışmıya başlıyor.. Br (Baş tarafı 1 inci sayıfada) kurultay Başkanı tarafından, te - zin okunmasının derhal kestirildi- ği, zabıttan okundu. Fakat umumi kâtip İbramim Necmi Bey, azayı tezler hakkında ( düşüncelerini söylemeğe ve kurultay idari ko» misyonları (o 19 ağustos pazar günü için toplamağa çağırmıştı. Bir gün önceki toplantı zaptı okunduktan sonra, Başkan Kâzım Paşa Hazretleri, zabıtta tesbit olunduğu gibi, Cafer oğlu Ahmet B. in tezinin dille alâkası olmadı. ğını ve bu yüzden devamı mevzuu bahsolamıyacağını söyledi, ve: — Tez okuma sırası Naim Ha- zım Beyindir, buyurun Naim Ha- zım Bey! Diyerek, “Türk dilinin Sami dik lerle münasebeti,, (| tezi sahibini kürsüye çağırdı. Naim Hazım Bey; 28 < senedir Arapça ile, on beş senedir kendi dilimizde hocalıkla © uğraşmakta olduğunu söyliyerek söze başla - dıktan sonra, çok zamanlar ken- disine bir hayal gibi görünen şe - yin bugün dosdoğru bir (o hakikat bunu ne şekilde ispat edilebilece - olarak meydana nasıl çıktığını ve ğini anlatmağa koyuldu. Naim Hazım Bey, Arap dili- nin Türk dili ile münasebeti anla” tr çok şayanı dikkat örnekler getirdi. Kökü Türkçeden olan (birçok sözlerin, “Tasrif,, şekliyle Arap - çada nasıl değişmiş olduğunu, fa» kat bazılarında hâlâ temel sesini ve biçimini muhafaza ettiğini et- rafiyle ve tahtaya yazarak anlattı, Naim Hazım Beyin tezi Naim Hazım Bey, tezinin ba- şmda diyor ki: — Bununla beraber dil bölü - ğünün tarihi ve mahiyetini aça - cak olan şu üç düğüm şimdiye kadar bir türlü çözülememeşitir: 1 — Sami kavimlerinin birle- şik ana yurdu neresi idi, 2 — Sami dillere kaynak olan ana dil nasıl bir dildi. 3 — Yaşayan Sami dillerden hangisi ana dile daha yakındır? Bu düğümleri çözmek için or- taya atılan düşünceler ve görüşler o kadar çok ve birbirine aykırıdır ki bunları ilmi bir belirtiden zi - yade düz bir oranlama saymak daha doğru olur sanırım.,, Naim Hazım Bey, bundan son- ra Türk ve kök kelimelerinin Arap diline geçerken tasrifileş- meket aldığı sekilleri saymakta ve Türk dili ile Sami dilleri birbi- rine zıt karakterlerini belirterek bu diller ilk teşekkülünde tasrifi- İ leşmiş bir Türkçe olmayıp sonra- dan Türkçeleşmiş tasrifi bir dil olduğu davasını takınmaya çalış» maktadır. Naim Hazım Bey, bu cihetler hakkındaki izahatmı müteakip, tezinin bir yerinde diyor ki: “ - Araplar, kök ve kelimeleri» mizi dos doğru aldıkları gibi, bir çok kerre de alt üst ederek dilleri- ne sokmuşlar, türlü türlü kabilele- rin başka başka konuşmaları yü - zünden bir kök veya kelimeden ye- | ni manada sayısız kelimeler türet- mişlerdir.,, Gene tezinin bir yerinde: “Arap 7 — VARİIT 21 AĞUSTAS TOSA mma © Kurultay komisyonları ça- dilinin bozma bir dil olduğunu | gösteren en büyük tanıklardan bi- | ri de gerek kök, gerek kelimelerd- | ki metatez yani “kalp,, denilen ter- sine dönme halidir.,, Diyen Naim Hazım Bey, bu cihet» leri misallerle teyit etmektedir. — | Naim Hazım Bey, bu tezini şu | sözlerle bitirmektedir: l “.- Dünya dillerine kaynak ol): | duğu halde asırlarca benimsenmi- yerek, yüz üstü bırakılan köklü, | zengin dilimizi ne zaman dünya - nın en yüksek dili haline getirebi- lirsek asıl © zaman öğünmekte haklı olacağız. Büyük başımız bize ön oldukça bu günü de pek | yakında göreceğimize (derin bir | inanımız vardır.,, Yusuf Ziya Beyin tezi On dakika istirahatten sonra mebusu Yusuf Ziya Bey, Oral — Altay dilleriyle Türkçenin müna- sebetlerini araştıran tezile büyük bir alâka uyandırdı. Yusuf Ziya Bey, Oral — Altay dillerinin Türkçe ile münwebet - lerinden bahsetti. Dilciler naza- rında bu münasebet ve karabetin esasları olmak üzere telâkki edi- len'bir çok lüğatlarda iştirak, sı- ralarda ahenk, nahiv usullerinde mutabakat ve #saireyi bitirdikten sonra bunların lüğat hazinesinde bulunan kelimelerin bir kısmı Türkçeye hiç benzemez gibi gö - ründüğünü ve bunu tâmik etmek | gerek olduğunu söyledi. Acaba bu kelimeler esasen Türkçe olup ta sonradan Türkçe- de unutulmuş kelimeler midir? Bildiğimiz Türk lehçelerinde bun- larin kökleri mevcut mudur? Yok- | sa bu kavimlerin kendi malları mıdır?. Bu muamayı halletmek | için dilin mebdeine doğru gitmek fonetik değişmelerini iyice tetkik etmek lâzım olduğunu ve gelecek lisançılarımızın bu tetkikatı yap - mağa mecbur bulunduklarını söy- ledi. Buna rağmen Oral ve Altay dil- lerinden Hint ve Avrupa ve Semi- tik dillere geçen birçok kelimeler bu dillerin şeklini almış o Türkçe| kelimeler olduğunu söyliyerek bir çok misaller irat etti. Ve ke- lmelerin aslının o Türkçe oldu- | ğunu gösterdi vebir kelimenin | fonetik tebeddüller neticesi olarak | muhtelif lisan gruplarıma ne şa -| yanı hayret tarzda intikal etmiş olduğunu izah ederek lisaniyatçı- lığm başlıca hassası fonetik de - ğişmelere ( vukuftur. Bu vukufu haiz olmak lisaniyatçı olmak gay» vimümkündür. dedi. Ve nihayet bütün meseleyi hulâsa ederek ye - tişecek lisancıların şüphesiz buna çalışacaklarını ve Ulu Gazinin büyük dehasının nuru ileparlıyan bu yol üzerinde yürüyenler behe - mehal ülkülerine vasıl olacaklar ve milletimizin şan ve şerefle do - lu mazisi gibi lisanımızmda mede- niyetler ifade eden ve cihan lisan- larına analık vazifesi gören bir li- san olduğu büyük hakikatini isbat edeceklerdir. Hakikat yürüyor ve yürüyecek- tir, dedi. Kurultay bugün saaton dörtte toplanlısına devam edecek Yusuf Ziya Beyin, tezinden | tebrik yollu tel yazıları gönderen- i Beyin öz Türkçe bir tetkik kitabı sonra, kurultay, Başkan Kâzım" V Paşa Hazretleri tarafından, bugün on dörtte gene toplanmak ©Oüzere dağıldı. Bu gün o Üniversite (O profe« sörlerinden Reşit ORahmi Bey “Uygurca hakkında, tezini oku - yacaktır. Dün kurultay azasına, ikinci Türk dili kurultayının açılmasını N lerin adları ve sanları broşür dağıtıldı. Bununla birlikte “Gazinin yo- lu,, adlı, doktor Memduh Necdet yazılı bir dağıtıldı. Komisyonların toplantısı Kurultay toplantısından evel saat on buçukta kurultayın idari encümenleri dil cemiyeti (omerke. zinde toplanmışlardı. Dil Cemiye- ti umumi kâtibi İbrahim Necmi B. her encümeni oayrıayrı açarak mesai şekli hakkında izahat verdi. Nizamname komisyonu vazife bölümünde üniversite rektörü Ce- mil Beyi reis, İsmail Müştak Beyi mazbata muharriri, Saadet Zihni Hanımı da kâtip seçti. Takrirler ve teklifler komisy: nunda Edirne mebusu Şeref ; reis, Faik Reşit Bey mazbata muharriri, Hüseyin Namık Bey de kâtip seçildiler. Nizamname ko misyonu nizamnamenin madde madde &tetkikine geçti. Ger 3 dil bakımından, gerek teşkilâtça ne gibi değişiklikler yapılmasılâ - zım geleceğini tetkike başladı. B tetkikat, sönraki © toplantılard devam edecektir. Bütçe komisyonu, : muha: Besim Atalay Bey de hazır ol geçen senenin (| kati hesapl gözden geçirdi. Ve tasdik etti, Gelecek yıl bütçesi tetkik olundu. Bu encümenin azasmdan me Ihsan Bey Ankaraya hareket et » miş olduğunu ve çarşamba i döneceğini bildirdiğinden bu ko * misyonun reisi ve mazbata muhar» rirlerinin seçimi bırakıldı. Bugün ilmi komisyonlar toplanaca! dır. T.D.T.C. Umumi kâtipliği tebliği i İstanbul, 20 (A.A.) T.D. kN Umumi kâtipliğinden: İkinci Türk dili kurultayı . dil karşılaştırmaları, ıstılahlar, filo 5 loji, gramer komisyonları bugü i (Salı) saat on buçukta Türk Dili Tetkik Cemiyetinde toplan Ti Bu komisyonlara ( ayrılmış olan. Fuat Paşa ve Saim Ali, Kemal Ce- nap, Dr. Süheyil, Dr. Mahmut Sas di, İhsan, Refet Ahmet (Cevat, Besim Atalay, Fuat (Raif, Hıfzı Tevfik, İbrahim Necmi, M. Baha Meşaninof, profesör Naim Hazım Yusuf Ziya, Ali Canip, Hasan Ali, Ragıp Hulüsi, profesör Samei Lowiç, profesör Zayenç (o Kofeski ve Abdülkadir Süleyman Beylerin. bu saatte Dolmabahçe sarayında Türk Dili Tetkik Cemiyetine gel meleri rica elunur. # Çorum valisi takdir edil Ankara, 20 (Hususi) — rum valisi Arif Hikmet Bey, işlerindeki gayretlerinden del Nafıa Vekâletince takdir. edildi. ki, A. <A A in 4 |