kadını ve eşek Sir barın koridorunda bir erkek . ÇE Neden sarhoş oldun? ârım ver, Anneme yirmi beş ta im, mektup alamadım, Si me, öldü mü bilmiyorum. Onun tiye şarapla sarhoş oldum. Ben çabuk sarhoş olur mu i- Bakırköy fabrikası . cl Pazartesiye açılıyor i aşağı b işe » Sn men PT er Bakırköy bez fabrikasının yen m» | kısmı pazartesi günü saat on yedi! sarhoş, gözleri kapanarak | de merasimle açılacaktır. Açılış! i merasimini Başvekil İsmet Paş? . yor: Aa, Annemden mektup gelmedi. | Hazretleri yapacaklardır. Anneciğim... Ah... Paşabahçede kurulacak olar N Şi oldu acaba hasta mı, öldü mü? vw sesi tekrar gürüldeyor: >> Eğer iki buçuğa kadar beş şi- İşmezsen halin haraptır. Sen şişe ve cam fabrikasının da temel Atma merasimi şalı günü saat on altıda yapılacaktır. o Temel atma merasimini gene Başvekil İsme! " Paşa Hazretleri yapacaklardır. | ipe Türk dili Kurultayında bulunmak . istiyen ecn&biler Seyahat maksadiyle İstanbula sesi; > Ha böyle ol., Öyle sarhoş © - çioğluna iltimas geçme, ken- dirhem, dirhem sat. Küdün İ gelmek üzere bulunan Lehistanlı iş em lan taşına dar e gerkiyak âlimi, İatambulda bu. . “Ya işmezse... lunduğu müddetçe kurultay top - TJantılarına da dinleyici o sıfatiyle iştirak edip edemiyeceğini Kurul - tay Tetkik Cemiyetinden telgrafla! sormuştur. Cemiyet umumi kâtipliği ken - İ disine cevap vermiş ve iştirak ede bileceğini söylemiştir. Fakat bu ikinci telgrafa çekiler : cevap, Lehistanlı âlimin, memle ! ketinden İstanbula doğru ayrıldığı! yolundadır. Bundan başka, şehrimize on beş talebesiyle birlikte gelmiş bü- İşmez olur mu? Israr si; sar ; ehayidir. Kızım konsomasyon ' ye saatine baktı: a, t geçiyor haydi... Kadın hız- Xx“ söyledi; > Bir enayi yelun.. &, **k kadının srrtma şiddetlice bir * indirdi: Sus gebertirim, ö nasıl söz... a in yılola, yıkıla İlerledi. 4 gene mırıldanıyordu: Anne, anneciğim... Mektup... #ituyor, sonra tekrar başlı- mai e Re? lunan diğer bir Leh âlimi de ayni! yn #alâriyörz arzuyu göstermiş ve umumi kâtip. | t Hayek en ha şarap içelimi.. wmarlayın... Bi, WEN gasik. .. Dükkânların erken kapan- bir şarap rımarlayın Alls- | ması etrafında itirazlar | kaç erseniz... Yoksa beni bura » | b M5 konsemasyon yapmı- İ liğe müracast etmiştir. 45 © delikanlının kulağına fısıldı - lar, sucular, tütüncüler, müskürat satanlar dükkânlarının akşamları erken kapandığını belediyeye şi- kâyet etmişlerdir. Bu şikâyetler üzerine yarın saat onda belediye - de reiş muavini Hamit Beyin ya - a a Şalışan kadınlar fazla sarfi- | tn için her şey yaparlar. Bta, i Re tarfetmeyi de göze alan ho- . — keselerine göre masraf a tasma diyecek yok farze - Yi, Ma F, bu i > ba . emma şu ko - | nmda kaymakamlar bir toplantı » ki m Bi kal ML ya çağırılmışlardır. Bu toplantıda vasıtası olabilir? bütün şikâyetlertetkik o edileceği gibi kararım tatbikatı etrafında de görüşülecektir, ——.. Çıplaklık taraftarı. karı- ! sma nafaka verecek Çocuklarının terbiyesinin ken- disine terkedilmesini istiyen ve ev- velki gün davalarına Beyoğlu dör- düncü sulh hukuk mahkemesinde bakılan Madam Dokilise, kocas: Dokoliş efendinin ayda altmış lire nafaka vermesi karar altına alın Map, Niş , “iyor. Bu kadınların bir ak- Maş mecbur oldukları içki | *şeğe yükletse Hima- | mana» “e ve zabıtai belediye der» , Ayaklı mahlökun © imdadma “ağ Sadri Etem o gbette ibtikâr! ii, erbaş gin. tetkiklerine, N Güne rında ibtikâr eler e? kuruşa satılan a İs Maca tetkik Ke M « « . Aleşam halanın kızı iskelede ! seni bekliyecek... Şehrimizde kurula- cak yeni fabrikalar . .., aş Ve Fransız nazırı Gazi Hz.nin nezdinde. İstanbülda buluran sabık mali» ye nazırı M. Georges Bonnet, be- raberinde, memleketimizde mali bir vazife “ile meşgul bulunan Fransız maliye müfettişlerinden M. Alphand olduğu halde, Reisi- cumhur Hazretlerinin bulundukla» rı Yalovaya gitmiştir. M; Bonnet'yi Yalovada Harici- ye Vekili Teyfik Rüştü ve Dahili- ye Vekili Şükrü Kaya Beyler kar- sılamış, öğle yemeğini birlikte ye- mişlerdir. M. Bonnet Vekil Bey- lerle uzun uzadıya © konuştuktar | sonra Gazi Hazretleri tarafındar kabul edilmiş, bundan sonra sabık Fransız nazırmı Başvekil İsmet Paşa Hazretleri de kabul buyur- muşlardır. Gazi Hazretleri tarafından ka- bulü hakkında Havaş ajansı mu- habiri M. Valery'ye beyanatta bu- hünan M. Bönnet Gazi Hazretle- rinden mazhar olduğu gayet iti- matkârane kabulden dolayı fev- | kalâde müftehir buluduğunu, ge- çen sene M. Heryo tarafından ya- pılan ziyaretin mesut tesirler gös- terdiği Türkiye — Fransa müna- sebtelerinden bahtiyar olduğunu söylemiş, Türk ve Fransız millet- İerinin sulh siyaseti hususunda tat- bik olunacak vasıtalar bakkında ayni düşünüşle hareket ettiklerini beyan etmiştir. M. Bonnet dün Trabyadaki Fransız sefarethanesinde bulun- ve sefarethanede yemek - ye- miştir. M. Bonnet dün sabah A- tinaya hareket etmiştir. ————— Bit çok esnaf; bu arada bakkal.) YOİ Parası mükelleflerinin isimleri tesbit ediliyor Muayyen müddeti geçtiği hal- de bazı mahalle mümessilleri he- nüz yol parası vereceklerin liste- lerini belediye şubelerine gönder- memişlerdir. Belediyece, şubele- İere yeniden bir emir gönderilmiş bu ay nihayetine kadar listelerin kat'i surette hazırlanmış ve listele- ri hazırlamıyan mümessillerin va- .zifelerine nihayet verileceği bildi- rilmiştir. —— | Beyoğlundan Karaköye gidecek otomobiller Tünelin Beyoğlu kısmının ya- nmda ve Beyoğlu kaymakamlığı arkasından geçen yoldan otomo - billerin karşılıklı - şelip gitmeleri yasak edilmiştir. Yalnız Beyoğ lundan Kâraköye gidecek otomo- biler buradan inecektir. * v. Gelmemerlik “etme, yüzümü halanın yanmda kara çıkarma... onnet .Beynelmilel parlâ- jmentolar kongresi tanbula varacaklardır. rupadadır. 3 ei İsimleri bildirilen mu- rahhaslar 200ü buldu Otuz yedi muhtelif memleket| murahhaslarımın iştirakiyle bu yı' Eylül içinde şehrimizde toplana - cak beynelmilel (O parlâimentolaı konferansı için, Türk grupu, ha - zırlıklarına devam etmektedir. Dolmabahçe sarayındaki husu- si dairede dün gene toplanılmış ve konferanstaki zabıtların esası hak kında konuşulmuştur. İngilizce, fransızca, almancı: olmak üzere üç lisan üzere tespi' edilecek olan zabıtların hemen ay- ni günde basılarak murahhaslar? verilmesi hususu görüşülmüştür. Konferansın cereyanını tama: men tespit eden büyük bir zabıt sonradan hazırlanarak basılacak - tır. i Konferansa iştirak © edecek memleketlerin murahhas İisteleri| gelmektedir. Yeni olarak, Danimarkadan Kostarikadan, İngiltereden, İrlan- dadan, Belçikadan murahhas liste- leri gelmiştir. Şimdiye kadar isimleri bildiri- len murahhaslar iki yüzü bulmuş" tur. Diğer memleketlerin de listele ri beklenmektedir. Japon murahhaslarının (daha şimdiden yola çıktığı bildirilmek: tedir. Japon murahhasları Napol' yoliyle gelecekler, Cenevrede bir müddet kalacak, ondan sonra İs Parlâmentolar birliği Türk gru pu reisi Necdet Ali Bey henüz Av- Fakat bu aym sonunda, kendi: sinin de gelmesi beklenmektedir. Romanyalıların kalabalık bi murahhas heyetiyle iştirak edecsk lerine dair malümat gelmiştir. A Vapurculuk şirketinin almak istediği vapur Vapurculuk şirketinin almak is- tediği Aksu yapurunun alınması için hazırlıklar yapılmaktadır. Bu vapur alınınca şirket daha fazla iş yapabilecektir. Malür:| olduğu üzere deniz yolları işletme- sinin on dokuz gemisi olduğu bal de tonaj itibariyle yirmi bir vapu- rü olan vapurculuk şirketinden üç: te iki nisbetinde fazladır ve yolla: | sn yüzde altmış dokuzuna sahip» ör. Akşu vapuru gelince vapurcu: )vk şirketinin işletme hissesi olan yüzde otuz bir nisbeti tabii olarak | artacaktır. | EL. Peçi — VAKIT 10 AĞUSTOS 1934 sma SOHBETLER a e Açıkgözlük Bildikleri Fransızça bir kaç kelime den ibaretti... Derin bakışlı kızlara: — Sevgili matmazel, sizi seviyo « rum! Cümlesini ancak söyliyebiliyorlar» dı. Buna rağmen, anlaşanlar oldu. Ve bu anlaşanların sayısı arttı... Sevişti- ler, evlendiler ve karılarını alıp Ame- rikaya gittiler. .... ı Bunlar Amerikâ neferleriyle za » bitleridir. Büyük Harpte Fransaya ge len bekir Amerika askerleri, her şey- den evvel, bekârlıktan kurtulmağı dü- sünmüşler. İzdiçav talepleri o kadar artmış, o kadar artmış ki, çiftleri ev- lendirmek için o mahut Y. M.C.A. yeni bir teşkilât yapmış... Bugün de, Amerikalılarla evlenenlerin bir klü * bü var: “Harpte evlenen Fransiz ka- dınları birliği.” 0“) Size, bunlardan birinin nasıl ev» lendiğini anlatayım: Matmazel Polet Gobimo, başçavuş Harvey Sparksı mütarekeden az evvel tanıyor. Nişanlanıyorlar. Mütareke « de başçavuş memleketine dönmesi i » çin emir alıyor. Nişanlısına:; — Ben gidiyorum, bir kaç zaman #onra sana yazarım, gelirsin, diyor. Fakat kiz, istasyonda, her Ameri- kalının Fransız karsiyle gittiğini gö” rünce, vagonun basamağına çıkıyor, kapıya yapışıyor... Matmazel Polet Gobino, başçavuş yiniz: — Babamla annem haykirıyorlar- dr. Kardeşim beni indirmeğe çalışı - yor, eteğimden çekiyordu. Tren kalk- tı. Nişanlam tehlikeyi gördü, kapıyı açtı, beni vagona aldı... Eşyasız ve on parasız yola çıktım. Yolda, nişanlım İ engin ahbaplsrından borç aldı. Po - kerde de şansı iyi gitti. Yol param te- darik edildi. Bugün radyo satarak z6- çiniyorum.... ... Duyuyorum: — Harpte burada Fransızlara ve» ran Rum ve Ermeni kızları, İagi'iz - lerle evlenen o Müslüman — Hatimleri yok mudur?.. Bu basil macerayı me diye anlatıyorsun? Diyorsunuz. İş tahmin ettiğiniz gibi değil. Rum kızlarını bilmem, fakat bizimki- lerin sayısı üçü beşi geçmez... Halbuki, Amerikalı'ara kaç Fran- sız kızı varmış biliyor musunuz? i 27.000... Evet, tem yirmi vedi bin kar ve kadın Amerikaya gitmiş... Şimdi bu yirmi yedi bin izdivact, kimin lehine, kimin aleyhine kaydet - mek lâzım? Bunu kestiremiyorum. Amerikalılar. mı aşıkgözlük etmiş- İ ler, yoksa Fransızlar mi? Siz ne der. siniz? Selâmi izzet Dözeltme . Dün “Bürükudada ne var, me yok?” Diye bir yazım çikti. Bu ya - zımda bızı yaniiiler olmuş. Yanlış İ cümlelerin doğrusunu düzelterek ya» zıyorum: Heybelinin ön yönündeki Bizans damgasına bir sünger çekilmiş. Bu te- mizlikte bahriyelilerimizin büyük gay- retleri var. O gürel adanın ucuna Türk gemicileri bayrak (çektikten sonra Halkı ortadan yek oldu. . . . Boylarına pozlarına kadim Roma üftedelerini taklide yel- teniyorlar... Hepsinin ayağında sam - dal. Suk Curl v Or? — Peki gelirim amma ben halamın kızını tanımıyorum, iskelede nasıl | buluşacağız, bari sarışın mı, Oesmer mi?.. Halama benzer mi?... İ Dehri Efendi — Gayet kolay ta « nırsın..., Saçları kesik değil!... j