© ize ak ne zarfı yeni a ban! rada? “ yolmak Yaz: Talât Bey, İttihat ve Terakki| falan adam tayin meri ni — me cemiyeti içinde en bariz bir sima) di. Ayni zamanda sa mlıkla üzere Talât Bey çimento vazifesi görüyor! m aldatmak onda önce bir huy oldu, sonra bir idare prensibi haline geldi nihayet Zelak Paşa kabinedeki arkadaşlarını da inim başladı bal üzerilden hudut çizil- hazırlanmış olan mu- üçer susl soruyoruz. tertip bu idi. Talât Bey meşrutiyetin ilânı.) maliye nazırlığını ali tut - kalem sulhiyenin (o Mahmut ma kadar Selânikte İttihat ve Te-| tuğu bir zamanda Talât Beybu ket P: dai dil i cemiyeti içinde çok mühim ay is'af ii söz verir, bu| miş olması hasebiyle ( kaçıracak bir rol oynadığı gibi meşrutiyetin lr, hav. Il leket efkâ iyesi ilânından sonra umumi harbin ni-| le eder, maliye nazırı nz ke) İttihat ve Terak'# hükümetini ve lemi mahsusuna bu hususta sada » ete hitaben bir tezkere gemi yold. sına emir verirdi. Hattâ emir verdiği tezkere ya- zıp ta imzaya bile gönderirdi hayetine kadar bu faliyet devam İtihat ve Terakki cemiyeti esa - sen liberal vasıfta bir teşekkül o mak'a (o böraberilk ie maksat sadece meşrutiyetin fırkasını mahküm ederdi. a verilecek mahkü: rak bu kadar haklı bir fırsatı ka- k ol k bundi Os Ve bu yı ve mu esasinin ilânından ibaret) di. Çünkü Talât ex tezkereyi im- ete en geri fi-| zaiçin ( aldıktı sonra yırtar, kirli, iş hamiyetli insanlar da! atardı. Ondan sonra arzuhal sahi- için cemiy müdafaa etme: manlı hükümetini memleket ve millet sine ün hangi bir vap verenlere elini zipir imkân tasavvur “Sirmiş bulunuyordu. evrakı sdü olduğunu en İttihat ve Terakki cemiyetinin) haftalarca arar, dururdu. ât Bey bu türlü mülâhazat bu vasfı Sadık Tr ve saire- tabiati Me Talât| ile lee kalkmış, Çatalca- erin ayrılmasından sonra da de - ii m bir adam olmak! ya gidiyordu. Orada Hadım kö- “Yam etmiştir. Daima ber, mus kı. Ve Talât Bey| yündeki karargâhında harbiye Mpa ieee cevaplar hafazekâr renkte muhtelif ur Mae mü- beli dan vekili Ab-| 2. çöönderie Kn CR : pe akli bir çi - he meryem biri (iyi at-| met İzzet Paşa ile görüşecekti. sonuna My Şe a - latıcı olmak) tan (başka bir $ey| (Edirne) yi kurtarm; için ileri rk dü muhtelif| değildi. olması, bağa yapmak hususunda onun He on ein Dik ilân e - a Bey bütün bu tipte ve temayülâtta olan unsur - 3 ami bir e vazifesi» ekle temi; evlet işlerinde hususi o menfaat takip etmemesi, meşrutiyet e mlâhazasını öğrenecek, t inkı -| sonra geri dönüp bu heyeti vüke- a nakle dilmiş olacaktır. unun için Talât| lâbında müihi im hi; izmetleri en lây: lecek, yi sonra Bey bir ilkim e ve Terak-| ması Talâ aydığı 1 örüşülecekti. ki iç 'n ileri düşünen şahsi -) bu ku ve arkadaşları eid Mi a — > if Çaakaya İde) affedilirdi. giderken Talât Bey şöyle düşünü- lr in Bl yü a e ii Onun için Talât Bey bu defa) yordu: Ahmet İzzet Paşaya mutla- “seyhi ile pek samimi e dostluk) heyeti vükelâ içind ndisinin| ka ileri taarruz hareketi (fikrini muhafaza eden bir insa arkadaşlarımın reyi ekalliyette! kabul ettirmek lâzımdı. ayet .| kaldığını görünce ekalliyetin re | buna mali olursa ondan son- b rağ ini hate Sira GE İĞ halif ekseriyeti) alar elinde topl iyki lale ii adile | ilme an caktır. Yan ve onların her birini idareye Talât Bey Çet elek Sariz al i larını ere karar ein vi bulunması i Ballusi u defa mevzuu bahs- | olan sane e ve kiiyet beşinci, onuncu çalışan bir iye mu maksada varmak için hazan kendisini yalan söylemeğe! icbar ederdi. değildi: Doğrudan doğruya bir| siyasi teşevvüşler ihdas etmesi ih- Ge 5 kadar ki gitgide bu hal Talâti si meselesiydi. (Edirne)- > va ser pa in bir nevi o idare prensibi) pindü Srilâdmdami i m Ahmet İzzet Paşa ile görüşmeğe İsi an “e ile İttih haini almış Sep en yi em N bil makta alakadar olan iş İd erini kır- ki hükümetinin doğrudan ie Mamak için dk pmak a ya iktidar mevkiine gelmesine dai vaziyet alabileceğini düşündü. O- Ve hiç bir va ıyacağı işler-| ;k olan bir davanın tahakkuk; nun için Ahmet de bol a yle bulunmaktan çalışmak eselesi idi. dci bined i çekinmez. Edirneyi işgalleri altına ünün birinde âyan â-| Çatalcaya kadar gelmiş o'an Bul- gi mdan birisi kendisine müraca-| garla; 'apı At eder, himaye ettiği bir (Oadam) taarruzlar hep akim kalmıştı. Fa-| karar verdi. Için bir memuriy ini ister- kat bu defa Yunanlılar ile Sırpla- “Vaktiyle sürre alaylarında tarzda bir çekmek için şu *. Bulgar ordusu üzerine Çatal - imiriyet vardı. a tarafından yeni bir taarruz ha-| Mürur zama sil giri ilmi EE kork onun da ekseriyet gibi muhalif bir alarak küs bir şekilde gösterdi: abine taarruz fi akila etti ve bunun Taarruz serisinden siyasi beyi ilğe çıkması ihtimali-! rın arkasından vurdukları bir mibl| ni de ehemmiyetli An ki bu şia geli ye Mi ve ii Gehi ziri serde desti ruz yapılacaktır. Bundan görmedi. taarruz hareketin a nev'i iri de ayrı heiiğelele ves zeyrakı derünüm kenare Dayanır mı şişedir bu rehi dili pare Düşe kalka hastei gam deri başi inin istilzam ettiği fazla masa meselesi de hal e Riyaziye be re sathı asga bine sark iğ gemi çiziniz ? suali ka/ Ahmet İzzet Paşa hükümetçe ve- rilmiş olan böyle bir karara mu halefet etmiyeceğini söyledi. “Ta- ile bu emirire e tayin e le zatınızm reyinizi de almak mü- iştir. mi sinde bir buçuk milyon lira avans lât Bey ekalliyetin fikrini ekseri- Ahmet İz- : m tertip edilirse muvaffak ok) yet olarak gi ginez ol imkân yok nasip görüldü. Eğer siz de bu fik-| almağı temin etmiştir.,, dedi. zet Paşayı kendi noktai bi, idik ediniz de buna Böyle bir. fırsatı o (Midye —İ ri tasvip edecek olursanız taar Talât Beyin bu ifadesi üzerine| kazanmış oluyordu. (Devamı var) > Niçin? Ne gizlisi? dedim. k, siz gidiniz, daha iyi! Belki baş- | © — Ben sorayım mi? delim... ve hanım geldi de, bana ne haber | ka bir şey de sormak istiyo: — İsters — Doğru söyle, sorâ; Fahri, yazı odasında, e beni bekli- in barada mıydın? Ben seni Aydın- di ki: ra in yordu. Beni görünce dedi in — Bana bak, ben meraktan çatlıyaca- İçine Ki e konuşmağa başladı ama, | ğım, bu hanım, buraya niçin geldi? Sin pr 'untu girdi: Selime bura; a ni — Bilir miyim? Kendisine sorsana? Mini , onu anlamak istiyor. Biribiri- — Canım, kırk yılda bir de şeytanm a- seviyor lp Yoksa Selime baş- il nmi geldi? Babasr A islerini ülslmeğe de gelmiş olabilir, ba h hangisi? Fahri açıkça sormak is Mo, bir bana, bir Selimeye bakıyor | Yordu, müzden bir şey anlamağa ça ver Anlıyamadı. Bir aralık dışarı çık- ağ m yollayıp beni çağırttı. Seli- yağını kır da, doğru bir cevap ver, ne olur- ! pi Ss 5 — Fahri, sen delisin, buraya gelmiş bir kadına “sen, niye geldin?,, diye sorulur B E — Sen, bu kızı alacaksın, benden sakla- a1, N ırsa, hiç durmam, alırım. Bunun nesini ini akan? —E,vi mağ or benim niçin geldiğimi anlıya- rmıyor mu? in onu soracak, dedi. — ln sormadım, et, dedim, istersciniz çağırtalım, | — Sortana! burada sorsun! ©, — Bir sirası gelirse, sorarım, - bi e en S4 — Bana bak, allik edip te, bu kızı İD Anladın haf, Slime yeni görüyormuş gi“ Tsun Valla, le 'n, ona, o zaman iyi bakma- mışım, Sen böyle kız, zor bulursun! Ben gidip, ona soracağım. “Varırım,, derse alacaksın ya? — Alırım, |. — Gülme, bana bak, söz mü' — Söz.. Fahvi, tereddüt etti, dedi ki: ranızda konuşmuş, almış vermişsi- nizdir, şimdi benimle alay edeceksiniz!... — Konuşmadık, diyorum sana! İstersen sorma. — Sorarım da, alay edersiniz! Çünkü o da senin gibi antikal, — Hadi, yalnız bırakmıyalım, içeri gi- — Sor, dedik ya! Ne lâf âlimi oldun! iş, bana bak, ilk akşam evime gel- ra ayıp olmasın? , olursa sorma... — Yel ama, ben bu işin olduğunu is- tiyorum. — Artık, ği Fahri! Hadi, yürü bakalım, oday: Fahri önüme ii in olduğu ©- daya giderken dalgın, za Odaya girdik, Selime yüzüme baktı, sanki “ne diyor?,, diye sordu. Ben de gü- lümsedim, “söylediğiniz şeyleri soruyor,. demek istedim.