Tikel Üliitiyarları gençleştiren ihtiyar ar evleniyor! 68 yaşındaki doktor Voronof'un nişanlısı Hanım 21 e Bunda, n birkaç sene evvel ken- settiren bir ıyınca aktı hem karilerine bir hizmet oronoi dal ve hem Vi i| arzusile, Maymun aşısına ait ba- Taylarca,, senelerce: ağızdan iğ eler ondan ir kızla evleniyormuş. Doktor Voronof'un ini maze Hilda Sch- evleneceği kız ricine cıkmadan So nazik bir sorguya çekmek epeyce bir meha- rete mütevakkıftır. Gazeteci yeilektiğiiz bu ci: *İ hetleri inceden inceye tetkik ettik- ten sonra ve düşünü görmüştür: — “Doktor, sizin Matmazel Hil 4 da Schwaetz ile evlen: Se ha- ber aldık. Bu izdivaç ğmız şayanı dikkat herkesi alâkadar silici neticesi midir, yoksa... Gazeteci hdelektüğtiiek bu “yok devam e! ir. sual sormayı muvafık dam lamamağı daha muvafık görerek susmuştur. . Doktor Vo: ronof gazetecinin bu -| sualine verdiği cevapta kat'i bir 4 söylemekten oçekinmiş, ne değildir,, demiştir. Doktor belki e görmüyor musunuz ofisi eliz Mi yım, kiz ise yirmi bir aldığım aşmdadır. Bun dan daha aşikâr bir cevap olabilir mi?,, akiki Voronof aşı” N in bkm mün-| “ve Voronof'un r alır almaz g şısı kâşifile” mülakat etmiştir. Fi Gazetecilerden birisi hem gaze- | tecilikteki meharetini göstermek, etmek Pa emeli yapmak gini ha ız b, Dedikoducu en Li bir) ızla liken r a » Baba- Oğul Selâmi İzzet'in yeni eseri “e sekiz . Her # , geliP te kada” Gİ İni dar li ekili ali 'anatta bu akında VAKIT te Ayyy yy yy a8 le “evet öyledir,, ve ne ES, öyle| f, bu hareketi e im istemiştir) Harı ben Kız Talebe yurdunda hayat Istanbula tahsile gelen genç kızların Şehzadebaşındaki “Yurd,,u.. 9.— VAKIT 9d Açılmıyan kapı — Arkadaş gülme, resmin. çirkin çıkar! — Peri, ekmek versene güzelim! — Dört Hanım neden patates'yemiyormuş? “Yurt” taki Hanımlardan bir kısmı mütalâa salonunda — yemekhanede .. m Meyayoll i ie ra tekrar sağa e er konser- vatuar binasının karşısındaki bü » yükçe bir kapının it n lin da şöyle bir levha rsünüz: “Ka- — ve ene hlna diği inde kız ta- Na. ay er > el yur» n dört kö - şesinden elen genç kız larım nasıl yene tetkik et- mek istiyord du — Efendim. na kadar hepsi gelmiş olur. Cevabmı ver: erdi. evvelâ mütalea salonuna girdik. e ia > map leme Ga - besi, Sil bahar tabloları nazara arpr; Bekir hanıma açı Merdivenlerin basamaklarında çi- çek saksıları diizlmiş. Soldaki ka - pıya gittik. Zile bastık. Bir hiz « mii i kadın kapıyı açtı: '— Gazeteciyiz, müdür beyi süzmek istiyoruz, dedim, Gitti, — Öteki kapıya buyurun,, ceva- bını verdi. Öteki at. İ alemde Piraye hanımla karşı- laştık: — Efendim, ve Bugün kimse yok. Lâtife ir hanımla konuşalım da ik gün sonra teşrif| ediniz. Döndük. Ve nihayet dün saat yarıma doğru gene yurda yok ça 1, kata çıktık. Müdür dık, Müessesenin genç mi w hanımla tanıştık, Lâtife ir hanım henüz gelmemişti. Beş PR sonra birlik azasından A: liye Esat hanım, on dakika sonr? da Lâtife Bekir hanım geldi. İstanbu'daki hayır cemiyetleri - ne kıymetli yardımlarda bulunan Mis Millis de gelince odada altı toğraflarını almak istediğimizi öyledim: «| fallar $ alacaklar dedi. Bir köşeye geçtim — Efendim içerde iki ise dedi. var yatıyorlar, Üst kata çıktık, orada da iki o da yatakhane yapılı . Bu oda - ılmış.. larda büyük bir temizlik göze çar- ıyor.. Her yatığın üzerinde iki - şer, üçer kat elbiseler za ile vermiş. Bundan, hanımların gün - de birkaç kere elbise adşiyireleri Di istidlâl ettim, Elbiselere biraz . Biraz sonra yemek zamanı.. Zili eps iri O zama - Odadan ık sıkıl; bir vaziyette yemel eklerini bitirdiler. Fakât; bir nokta gözümden kaim Turuncu, mavi, siyah, i < elbizeli'h Bar talik larındaki patatesleri yememişler « i. Soramadım.. Belki sevmiyorlar, dedim, hi ami i tık, müdire hanımın odasında bi- Hanım hanımları aç bırâakmamık V “ si hepi > dedi. ğ Biraz sonra merdivenlerden | bol kahkaha sesleri yükseldi, ko - şuşmalar oldu. Kalktık.. Yandaki mütalea salonuna geçtik. Sarı def- terler, kitap'ar açılmış, haril ha - rıl bir çalışmadır gidiyordu. Ha- » n sarı saçlısı fotoğraf diEkatli baktığımı gören müdire han.m izah etti: ar sabahleyin ii larını kendileri toplarlar.. Fak elbiselerini bazan gar lll koymayı ihmal ediyorlar efen- dim.. He'e şimdi imtihanları da Yatak başlarındaki güzel tab - lolardan hanımların zevkleri hak- kında mütalea © yürütüy. zil ml başladı. En iri kata İk. Genç hanımlar çoktan ye - Tir e yemeğe o - turmuşlardı. Bizi grup halinde gi rünce yadırgadılar. KiM 43 çu girmişler, y. düştü, yemek yerken çıkan muttarit gürültü ansızın kesildi: Bekir hanım: — Hanımlar, yemeğinize de - m edin, gazeteci beyler resim Âli de zir köşye (o geçerek resim almıya savaştı. Müdire hanım izah me! İ ediyor: n iki hastamız var, İk çıkarılmasına bile iltifat etmemiş, dersine dalmıştı. Saçları ortadan ayrılmış iki hanım da gene başba- vermişlerdi. Üniversiteli beresi- tiyordu. Ni da kalanların fotoğrafı çıkarıldı... Ni: — Son olarık bir de bahçede “| resim alacağım, dedi. Defterler bı- ve tekrar aşağı inildi. Müdü- e hanım merdivenlerden inerken dı — Brrenşesein çok mem - Hepsi memleketin muh « ki ii gelmelerin rağ » dular hanım iş m mektebiyle Bus» saya gittiler. Bazıları da ge'medi. Mevcut on dört hanımda ilk te - reddüt geçti. Hem konuşuyorlar, hem yemek yiyorlar. — Remziye my pi su koyar mısınız bunları gülme, resmin — Peri, Ekmek versene güzelim Kahkaha, bol, mütemadi kahka» ye.P sinemaya gideriz, m eceleri de gramofon çalar, dans eder, eğ enirler. Sabahleyin erken ken kalkarlar, kahvaltı edip mek » teplerine giderler: Çamaşırlarımı biz yikattırırız, 0- dolarını m süpürür, Yalnız yataklarını düzeltmek kendilerine e m Gs bitince çoğu ta Ragıp « Ülütfen sağılayı çeviriniz) 12 MAYIS OZ. mama