8 Mart 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
— 6—VAKIT Memleke?f Hab emlekei Hab İzmitte ekmekler çok fena çıkıyor 8 MART 194 - Soğuktan donan hat çavuşu — Posta- nede intizam—Demiryolu memurları İzmit, (Hususi) — Bir haftadan beri devam eden kar fıtınasına ar- tık sükünet gelmiş olduğundan or- talrkta yaza mahsus bir manzara hasıl olmuştur. Eğer üçüncü cemre de gürültüsüz geçerse bundan son- ler içinde öyle tertip edilmektedir ki şöyle bir bakışta insana bir re- sim hissini vermektedirler. Demiryolu memurları Her gün kendileriyle temasta bulunduğumuz bu gayur ve feda- eli z va korkulacak yalnız martın üç kir demiryolu memurlarının teka- dokuzu kalacaktır! Hat çavuşunun donması Geçenlerdeki kar fırtınalarında ! hatte bulunanların da malümudur | aüt maaşları olmadığını büyük bir hayretle aldım, Benim gibi seya-| bozulan telgraf hatların umumi | ki hat boyunda geceli ve gündüz: arızalarını tetkik için oGebzeye| lü her türlü zevklerden mahrum doğru çıkarılmış olan Hereke tel- | olarak büyük ve şayanı imtisal fe- grafbanesinin hat bakıcılırından Sapancalı Ahmet Çavuş bir müd- det kaybolmuş ve bir hafta sonra cesedi karlar altnda (o bulunmuş- tur. Zavallı adam tipi ve soğuktan donmuş, bir eli sigara tutar gibi a- çık ve bir elinde de kibrit kutusu olduğu halde oturur vaziyette gö- rülmüştür. Cenazesi (merasimle defnolunmuştur. o Vazife kurbanı olan Ahmet çavuşun bir karısı ile dört çocuğu kimsesiz ve şayanı merhamet bir halde kalmışlardır! Postahanede intizam İzmitin posta ve telgraf binası- « na uğradım, Bu büyük konağın gö Ze çarpan intizam ve nezafeti cid- den takdirlere şayestedir. Evvelce darmadağnık ve bakımsız olan bu daire bir senedenberi müdür Na- zif Beyin titiz ve dikaktli idaresi sayesinde diğer postanelere nümu- ne olacık bir şekle girmiştir, Telefon santralı Müdür Nazif Beyin mesai oda- “sı ittisalinde gayet ehemmiyetli bir telefon santralı tesis olunmuş- tar. o Bu santral ile © postahane idaresi bihakkin iftihar edebilir. Şehir dahilinde şimdilik 71 abo- nesi vardır. Umumi müdüriyetin telefon şebekeleri sahasında gös- terdiği muvaffakıyetler cümlesin- den olarak vilâyet merkezinde de murtazam ve fenni tertibati haiz bir santralın vücude © getirilmiş olması milli duygularla karşılan- mağa seza bir varlıktır. Ekmekler fena çıkıyor! İzmitte teessüf olunacak bir şey varsa o da ekmeklerin hamur ve berbat bir halde çıkarılmaları- dır! Bu kadar halkı hiçe saya rak ekmekleri fena çıkaran fırm- | cılar hakkında ne kadar ceza ya- pılsa ve ne kadar şiddetli davra- nılmış olsa gene azdır. İzmitte ağız tadıyla yemek yenmediğinin sebebi bu ekmeklerdir. Öyle ümit ederim ki kudretli belediye reisi Kemal Bey bu fırıncıların hakkın. dan gelecektir, Köfteci Arif ve Niyazi kardeşler Bu iki kardeş o İzmitin meşhur köftecilerindendir. Hat üzerinde bulunan dükkânları her ne kadar küçük ise de tertemiz ve süslüdür. Hele hariçten vitrinlerin görünüşü rağatlerle ifayı (vazife eden bu çocuklar cidden himayeye muhtaç- tırlar. Demiryolları bir devlet mü- essesesi olduğu halde bu yavrula- rın tekaüt haklarından mahrum e- dilmeleri pek elimdir!. Bu memurlar ihtiyar oldukları zaman vazifelerinden ayrılarak evlerine döndükleri zaman kendi. | lerini bekliyen çoluk cocuklarınm karşılarma ne yüzle çıkacaklar- dır?. / Devlet ve memleket (uğrunda belleri bükülecek olan bu kıymetli çocuklar her gün evlerine bi lok- ma ekmek getirememek ei le titrerlerse © onların karşısında lâkayt oo kalacak vicdan ta savvur o edemem. O Binacna- leyh hükümeti cümhuriyemizin ve yeni Nafia Vekilimiz Beyefen- dinin bu genç Türk yavruları hak- kında da şefkatli davranarak onla- ra da tekaüt haklarının verileceği- ni ümit edebiliriz. Ragıp Kemal Camileri soyan hırsız yakalandı Tire kazasından Germencik na- hiyesine bağlanan Çamköy cami- sinden bundan bir müddet evvel beş kilimle bir halı çalınmıştı. Bu | Samsun Bir kız lisesi ıstiyor Samsunda bir kız lisesi açılaca» ğı şayiaları her gün biraz daha kuvvetlenmektedir. Maarif Vekâ- letinin bu hususta esaslı tetkikat yaptığı ve bina meselesini hallet- tikten sonra kat'i kararını verece- ği söyleniyor. Bütün Karadeniz mıntakasınm çoktanberi beklediği bu lüzumlu müessesenin $€hrimizde açılması için bazı teşebbüsler vakı olmuş- tur. Kız talebe velileri büyük bir dert saydıkları bu O mektepsizlik yüzünden müşkülâta uğradıkları- nı fırsat düştükçe anlatmaktadır- lar. Yalnız Samsun orta (mektebi her sene en aşağı kırk mezun ver- mektedir. Bu hanımlardan bir çoğu yüksek tahsile devam etmek istedikleri gibi bir kısmı da hiç ol mazsa liseyi ikmal etmek niyetiyle yetiştiklerinden birdenbire imkân- sızlıkla karşılaşıyorlar. o Ancak bir kaçı İstanbul liselerine gönde- rilebilen bu çocukların büyük bir ekseriyeti orta mektebi müteakip artık tahsil hayatıma veda etmeyi, evlerine kapanmayı büyük bir mahrumiyet ve sukutu hayal sayı- yorlar, z Karadeniz mıntakasında açıl- ması düşünülen Kuz lisesi için da- ha merkezi vaziyette bulunması ve münevver bir muhit olması iti- bariyle Samsunun seçilmesi ' cid- den isabetlidir. Ancak Maarif Ve- kâletinin her şeyden evvel bina meselesini düşünmesi gayet tabii- dir. Çünkü Ortamektebimizin bu- landuğu bina — bugünkü 250 mevcudu için bile — çok dardır. Fakat bu bir mani teşkil etmez, günkü yakındaki iki bina mektep olmaya elverişlidir. Bunlardan bi- ri hususi bir hastahanenin çıktığı ve halen boş bulunan eski Şifa yurdu; diğeri İtalyan konsuloslu- ğu tarafından işğal edilen ve €v- halıları çalan hırsız (ara a iken Germencikten gevrekçi Ay- dınlı Mustafa oğlu Hüseyin İzmir- de İzmir taharri memurları tara» indiki halı ve kilimlerle beraber yakalanarak Aydına gön- derilmiştir. | Bu sırada Koçarlmm da Zeytin köyü camisinden dört halk çalın- mış olduğundan bunun da Hüse- yin tarafımdan çalınması ihtimali» ni göz önüne alan zabıta Hüseyi- nin evinde araştırma © yapmış ve çalman dört halıyı o bulmuştur. Halr ve kilim hırsızı adliyeye tes- | lim edilmiştir. Denizlide bir cinayet Denizlide bir cinayet olmuştur. | 3” Denizliye bir saat Omesafede Akhan köyünde Armut arası de- nilen yerde Mehmet Ali isminde bir boyacı, Çallı Hüseyin ismin- de birinin önüne çıkarak belinde- ki kamayı çekmiş kendisine söv- meğe başlamıştır. Çallı Hüseyin tavşan avından o dönmekte oldu- velce mektep olarak kullanılmış Halk Forkasına ait bir binadır. Bunlardan biri mektebe iltihak ey- lediği takdirde leyli kısmı bulu- man pansiyonlu bir lise teşkili da- hi mümkündür. Vekâletin bu hu- sustaki tetkiklerine alâkadarlarca ne şekilde cevap verildiğini bilmi- yoruz. Ancak önümüzdeki sene bir kız lisesi teşkili tahakkuk eder- se bu yıl muhtelit hale konan mek- tepteki 70 erkek talebenin gene li- seye iadesi ve oraya YENİ şubeler ilâvesi tahminlerimiz arasındadır. Yalnız Samsunun değil, bütün Karadeniz mıntakasmın kız tals- be velileri; bu hususta verilecek kararın müsbet olmasmı bekliyor- »* * mmm mm aa — Gelme yakarım!. Demiştir. Fakat Mehmet Ali bu sözlere de ehemmiyet vermiyerek elindeki kama ile Hüseyinin üze- İ da nişan bozulmuş (ve kız Bekir nis Ri ra erleri yg ayyy Bir liralık katranın sahibi nasıl öldürülmüş ? üç yıllık bir cinayetin failleri nihayet Izmirde yakalandılar İzmir adliyesi, bundan üç sene evvel feci bir cinayetin maznunla- rı hakkında tahkikata başlamıştır. Bergamada yakalanan maznun- lar Ermenağın Uğurlu kariyesin- den kör Ali oğullarından Mehmet öğlu Tilki Ahmet, Koca Durmuş oğullarından İbrshim oğlu Meh- met, Pekmez oğlu İbrahim, De- mirci oğlu Abdullah ve Ahmet oğ- lu Osmandır. Haklarında tahki- katın derinleştirilmesi için üçüncü istintak hakimliğine verilmişler- dir. Senelerdenberi failleri gizli ka- lan hâdisenin mahiyeti şudur: — Ermenağın Uğurlu kariyesin- den katrancı Hasan oğlu Musta- fa, bundan üç sene evvel berabe- rinde 1000 lira kıymetinde katran olduğu halde İzmire gelmiş ve kat- ranları satmıya çıkarmıştır. Katrancı Mustafa, İzmire ge- lince katranlarmı satmış ve hem- şehrilerini görmek üzere Cumao- vasına (gitmiştir. (o Hemşehrileri Mustafa Efendiyi iyi karşılamış- lar ve ağırlamışlardır. Ancak Mustafa Efendinin üze- rinde para bulunduğunu hisseden hemşehrileri bir yolunu O bularak kendisini Cumaovasmın Efen çu- kuru mevkiinde, ormanlık bir yer- de öldürmüşlerdir. Şimdiye kadar failleri bir tür lü tespit edilemiyen bu hâdisenin davasma yakında şehrimizde ağır ceza mahkemesinde başlanması muhtemeldir, O ———— — me sera İki ceviz yüzünden bir cinayet İzmir ağır ceza mahkemesinde, Kuşadasının Selçük nahiyesinde ! işlenen cinayetin muhakemesine başlanacaktır. Davanın mahiyeti şudur: Kuşadasının Selçük nahiyesin - de mukim İsmail (Efendi oğlu Hakkı, pazar yerinde — bulunan babasına ceviz ( götürmekte iken yol üzerinde Hasan isminde bir ta» nıdığma rast gelmiş ve: — Bana yardım et; sana ceviz vereciğm.. Demiştir. Hasan sepetin ucunu tutarak pazara (o kadar getirmiş; fakat kendisine verilen cevizlerin az olmasını bahane ( ederek bir miktar daha almak istemiştir. İsmail Efendi Hasanın bu ha - reket'ine mâni olmak istemiş; bun- dan hiddetlenen Hasan eline 8€“ girdiği büyük bir taşla (o İsmailin başından ağır surette yaralamış * tır. Yaralı bir müddet sonra da vefat ederek, iki cevizin kıyme& tini çok pahalıya ödemiştir. Suçlu Hasan İzmire getirilerek hapse tıkılmıştır. m ) iaraklıda fakir çocuklara yardım Geyvenin Taraklı nahiyesi ilk | mektep talebelerinden elli dokuz çocuğa kereste Hüsnü zade Kemal elbise yaptırmıştır. İstikbalde yatanın kurtarıcıları olan bu minimini yavrulara mek tebin baş muallimi Fikriye Hanım ve arkadaşlarının yapmış olduğu | teşkilâtla yemek verilmektedir. Yılmaz Bey Fatmayı nasıl kaçırmışlar? Akhisarm Çoruk köyünden Ali kızı Fatmayı ayni köyden Ali Ös- man kaçırmıştır. Fatma, evvelce Ali Osmana ni-| şanlı olduğu halde son zamanlar- | tüccarlarından ! Afyon treni bir kaza geçirdi .. Afyondan İzmire gelen Afoyn treni 50 inci kilometrede, Mene- men boğazından geçerken mühim : bir kaza geçirmiştir. Tren, bura- da düdük çalmadan işaret veril- meden derhal durmuş ve yolcular arasında bir telâş hâsıl olmuştur. Neticede güzergâhta müteahhi- din tamir için koyduğu büyük taş lardan bazılarının vagonlara çarp- tığı ve hatti (o tekerleklerden bir kaçının dingillerinin kırıldığı am laşılmıştır. Yolcularm ifadelerine nazaran makinistin dikkati sayesinde mü- him bir kazanın önüne geçilmiş- tir. Çünkü makinist bunu görmesey» di drayman tehlikesi vardr. Belki de bir facia vukua gelecekti. Mukabil taraflara da telgrafla malümat verilmiş, trenlerin bu mıntakadan geçerken makinistle- rin dikkatli davranmaları bildiril miştir. Karşıyakada bir cinayet İzmirde Karşıyakada Kemalpa- şa caddesinde patlıyan (o dokuz el silâh sesi bütün Karşıyakayı heye- cana düşürmüştür. Yanyalı Hayri Efendi namm- da birisi Kemalpaşa caddesinde Celâl Efendinin meyhanesine gi- derek bu meyhane ( sahibine eski bir husumetin tesiriyle çatmış ve tabancasını çekerek (o dört el ateş etmiştir. Çıkan kurşunlar hedefe isabet / eylememiş, Celâl Efendi de müte- caviz Hayri Efendiye beş kurşun atmıştır. o Bu kurşunlardan yal- nız bir tanesi Hayri Efendinin ko- luna isabetle kendisini yaralamış” tır. Silâh'seslerine tam zamanın» da yetişen polis memurları derhal hâdit”ye vaz'ıyet ederek her ikisi- ya eylemişlerdir. rine hücum etmiştir. . Bunun Üze-| oğlu Mehmet isminde birisiyle ni-' beni, CuLt ——— rine Hüseyin, çiftenin tetiğini. çe- şanlanmış, sonra bu nişandan de dan iste graberinde tuttuktan insana zevk ve iştiha vermekte-! gu için çiftesi omuzunda bulunu- | kereke Mehmet Aliyi cansız ola-| vazgeçerek Ali Osmana kendisi? sesleri“. a teslim etmiştir. dir, Bu vitrinler âdeta yağlı bo- | yordu. o ves Mzhullik Alinin bu rak yere sermiştir. ni kaçırmasını el altından bilcevet.. Bar onamı, bu işe yar” ya tablolarla süslenmiş bir halde- | sövüp sayması a, İn çif« || Zabıtaca Hüseyin yakalanmış | miştir. İl "kişiyi nezaret altın$ dir. Yiyecek maddeler bu vitrin- , tesini Mehmet Aliye çevirerek: | ve tahkikata başlanmıştır. Ali Osman Fatmayı kaçırmış uca MON da 5 a bi e, dk ek b nin koya” *k* gü Ki 5
