8 Mart 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
' & > IŞARETLER Ertuğrul Muhsin ve bizim sahne Dediler ki Ertuğrul Muhsin sahneye 25 sene olmuş! 25 sene... Bir asrın ği... Bu söz bana çocukluk O günle- ü hatırlattı. Bugünler içinde Ertuğ- Muhsine ait hatalar canlandı. İpti- mektebini bitirmiş Toptaşı askeri rüş- yeni girmiştim. Eli sopalr 28- dublin püsküllü, pos bıyıklı ho- ve bol paçalı, kırmızı kuşaklı tale- arasında siyah askeri elbiseli, sari- idmana pek meraklı | bir genç vardı. Bu genç o Zaman mektepte talebe idi. it talebe ile hoca arası bir şeydi. Biz- derslerimizi müzakere eder. Hesap ifelerimizi düzeltir. Küçük (talebe galarını bertaraf ederdi. O kolunun wetini mütemadiyen (o denerdi. Ben tebin en küçüğü idim ve çok cılız. n. Bu sarışın ağabey yumruklarını ve beni topuklarımdan tutar, hava- kaldırırdı. Ben havaya kalktığım zaman bu ma te kırmızı kuşaklı ve kaytan bıyıklı tep talebesi bile hayret ederdi. Bu siyah asker ceketli sarışın, © bir birincisi idi, Ve dahiliye zabitle- n yokluğunu hissettirmezdi. Bu sarışın ağabey bizim (aramızda az gözüktü. Onu birkaç ay göre , ik. Sonra kayboldu. O zaman biz ükler biribirimize sorardık: “— Muhüin ağabey ne oldu? Bir gün esvap verdiler: -- Muhsin ağabey sahneye çıkmış! Ertuğrul Muhsinin yirmi beş senelik! ne hayatı sadece senelerin biribiri yıpranması değildir. Yirmi beş AE YE 3—VAKIT 8 MART IYM4 — Lİ > vE ii La A sami Ül Doktorların kazanç vergisi meselesi Doktor Nadire Sadi Hanım, en doğru yol doktorları reçetelere pul yapıştırmakla mükellef kılmaktır, diyor Doktorların kazanç vergilerini ne yol- da vermeleri hususunda etıbba odası bir İkarar verdi: Her doktor oturduğu evin İkirasınm yüzde 60 ı nisbetinde kazanç vergisi versin Bilfarz mütehassıs X bey — sınıfı bi- rinci, ikinci, yahut üçüncü (olsun — yirmi liralık evde mi oturuyor? İsterse Jayda bin lira kazansın, vereceği Versi, İofurduğu evin kirası nisbetindedir. İ “Diğer bir doktor, yüz liralık bir ev- de mi oturuyor? İsterse aylık geliri iki İyüz lirayı bulmasın. Vergisini ik İlik ev kirası nisbetinde verecektir. İ Düm görüştüğümüz bir dokter, bu kararın manasızlığını anlattı. Ve missl- ler zikretti. İşte biri: Meşhur mütehassıs o X beyin filâinca yerde muhteşem bir apartmanı © vardır. irelerini giraya verir. Kendisi, aylık rast ancak yirmi lira tahmin edilen bod- edilen kirası nisbetinde verecektir. İdoktorların kazancını yüzde nin ifade ettiği kıdem, kidemden da-İnı antreporantez kaydettikten sonra, di. İ fazla bir şeydir. Bir yoktan bir var. İn geçiştir. Ertuğrul Muhsin sahneyi yaptı? Eskiyi ıslah mı «cü? Yeniden ise neler getirdi?'filah etti se neleri iştirdi? Bung teferruatiyle anlatmak sötunun Büret değildir. Yalniz kuv- ve diddiyetle iddia ““edilebilir ki hain İtibarsız o ve kudretsiz — sahneye itibar verdi. Sahne Muhsinin elinde namusunu ka- dr. Ve bizim sanat hayatımızda sah- “Oyuncu makulesi,, sözünden kurtul- poli ——— yor ki: “e Bunun en doğru yolu, doktorları Halkevi esaslı yardımlar | yapacak Halkevi içtimai muavenet şu- ! besi komitesi dün akşam bir top- lantı yapmıştır. Komite yeni se Şer'i şerif sahne adamının e, ne proğramını hazırlımıya başlı- şahitliğini bile kabul etmezdi. Bu görüşten doğan hava sahne ada- daima itibarsız ve başkalarını eğ- irmeğe mahküm bir insan diye ta , Bu hava uzun zaman sanat a h kendilerini de böyle nddetme: sebep olmuştu. E Muhsin ilk hamlede sanat. in kütle halinde alnına rayı silmek istedi. Ve oldu. Ertuğrul Muhsinin 25! yacaktır. Aldığımız malümata gö re, mekteplerdeki fakir muhtacı muavenet talebelere yardım şekli değiştirilecektir. Talebenin muhtacı muavenet olduğu mektep idarelerinden soru- vurulen bu| lacak, doğrudan doğruya şube ta- silmiye de rafından haklarında tahkikat yas 3 hne hayatında biz yalı tani! pıldıktan sonra kendilerineyardım sinin 28 yıl daha yaşlanmış olduğu. hatırlamıyoruz. 25 yıllık bir cehitle Bomba hadisesi Şişli tramvay içerisine bomba omaktan suçlu olarak tevkif e- en tütün taciri İbrahim, kâtip t Efendilerle Mehmet Ragıp i Mehmet Efendiler hakkındaki i birinci istintak hâkimli- ice dün devam olunmuştur. Suçluların sorgusu bittiğinden, ndi şahitler dinlenilmektedir. > Dehri EF. eski Yunan başve- Ni Venizelos Balkan misakı ya- edilecektir. Şube, talebelere © bir lokantadı yemek yedirmekten da- ha ziyade muhtaç talebelerin bü- tün ibtiyaçlarmı temin etmek ga- yesindedir. —— Hasan Nafız Bey Nafiz Paşanın oğlu eczacı Ha- İ san Nafiz Bey üç ay evvel bir si- nir buhranı geçirmiş ve tedavi al | âna alınmıştı. Öğrendiğimize gö- ise Hasan Bey tamamen iyileşmiş, İ hastahaneden çıkmıştır. Bir çok kimselerin sevdiği ve amcabey di | ye tanıdıkları Hasan Nafiz Beye | i geçmiş olsun deriz: ; 4... Fakat Bulgaristan mut- | laka bu misaka girmesi... NADİRE SADİ HANIN rılsm. Birinci sınıf doktor de tedavi görürse, ortada bir reçete ol. mıyacağı için vergi verilmiyecektir. Nisaiye doktorları doğumlarda nahi- Ketik Ticaret odası umumi meclisi dün öğ (lu Anastas efendi, Havyar hanmda Ha- Yusul Ziya, leden sonra © toplanmıştır. Toplantıda münhal olan meclis azalıklarına intihap yapılmış ve neticede Yusuf Ziya, Refik Celâl, Sadi ve Sadettin Beyler seçilmiş. lerdir. İcar kıymetini takdir ve veraset ko. Celil Sadi ve yelere verdikleri resmi rapora bilfarz 5| liralık bir kazanç pulu O yapıştırabilirler. Operatörler, smeliyat edecekleri hasta ile imzaladıkları senede gene böyle ka- zanç pulu koyabilir. Pullu reçetelerle doktorların kazanç vergisini verip vermedikleri de kontrol edilebilir. Eczahaneler bu reçeteleri pul- lu oldukları takdirde yaparlar ve bunla» rı şimdiki gibi hastaya iade etmiyerek saklarlar. Reçetelerin hastalara iadesi zaten sa- kat bir yoldur. Çünkü bir hastaya veri- len reçete, halkım bilgisizliği dolayısiyle döktorun muayenesinden geçmiyen baş- ka biri için de kullanılmakta ve çok defa facinlara sebep olmaktadır. Doktor reçe- teleri eezahanelerde saklanılmalı, sadece verilen ilâca, üzerinde eczahanenin. is- şöpbesiz ki bilgisizlik yüzünden vukua gelen birçok faciaların önüne geçecek- tir., Bak talebe (Ticaret odası meclislerinde yeni âzalar Sadettin Beyler İralimbo Anoniyadis efendi ile mahdumu iYorgi efendiler hakkında hukuk müşavi- rinin tezkeresi olunmuştur. Yaprak tütünlerin ip ve dayaklarının müşteriye ait olup olmadığı, un ve çimen: to müamelelerindeki teamüller tetkik © imisyonlarına da murahhaslar seçildikten dilerek tesbit edilmiş ve münhal © olan sonra borsa haricinde muamele tacirlerden Abit hanında Lefter Dimitri Yuvanidi, Örner Abit hanında Karasu. yapan ikinci reis vekilliğine de deniz yolları iş» İetmesi müdürü Sadettin Bey seçilerek toplantıya nihayet verilmiştir. RM mann GE Varna limanında bir senelik faaliyet Varnıdaki O konsolosumuzdan Ticaret Odasına bir rapor gelmiş- tir. Bu rapora göre Varna limanı na bir sene zarfında 865.326 ton | hacmındı 470 vapur girip çıkmış” tr. İhraç olunan maddelerin ba- sında boynuzlu ve canlı hayvan, yumurta, kümes hayvanları gel- mektedir, .. su İtalyanın da muvafakatı ! alınmasını .,, ği lı Yol paraları Yol paralarının, haziran ve teş- rinievvel aylarında şubelere veril- mesi icap ederken bir kısım mü- kellefler hâlâ yol paralarını ver - memişlerdir. Bu vaziyet karşı- rinde listelerle mahallelerdeki ev- leri dolaşıp yol paralarını topla- . « . Nihayet hiç bir Avrupa devletinin bu misska fena gözle | bakmamasını şart koşuyor. sında belediye tahsildarları elle | SOHBETLER . .. Birbirine uymuyor Hayatta her şey biribirine uymaz. Aykırı düşen hareketler pek Ooçoktur. “Şap deker şeker diyor,, “Buna perhiz bu ne lahna turşusu,, gibi sözler, bu te zatların doğurduğu tekerlemelerdir. Fa- kat bu aykırılıkların fertlörde kalması lazımdır. Müessese prensiplerinde gö- İnül tezada benzer hiç bir o şey görmek listemiyor. Amma bazı şeylerde ve bazı İyerlerde öyle uygunsuzluklar var, ki zararlı olmak istidadmı gösteriyorlar ve- İya gösterebilirler. Meselâ sayısız gençlik birlikleri... Her şehrin, her mektebin, her yuvanın bir ayrı “Birlik,, i var. Bu birlikler ne ya- parlar? Ne iş görürler? Faydaları ne- İdir? Bunları pek bilmiyorum. O Yalnız arada sırada, bu birliklerden © birinin falan Oveya filân şehrin kurtuluşu nu kutlulamak için, idare heyeti intiha- bı için “Halkevi, nde toplandığını. gar zetelerde okuruz. İ Bu ayrı ayrı birlikler, Halkevlerinin gayesine uygun mudur? — Halkevlerinin İzayesi, bütün gençliği çatısı altına top- İlamaktır. Amma, ayrı bir ünvan altn- İda değil. Halkevleri, bütün gençliğin malıdır. Fakat oradaki (o topluluklar şu veya bu birlik topluluğu değil, sade ve İMesbur mütehassıs, apartmanın üst da- Verdikleri reçeteye pul yapıştırmakla mü- mi, reçetenin terkibi, reçeteyi verenin! çade bir Halkevi topluluğu olmalıdır. i-)kellef kılmaktır. Doktorlar üç sınıfa ay-|,. atanın adları ve tarih yazılı bir köğit Ne kadar birlik, cemiyet, yurt varsa hastasma| şerit iliştirilmelidir. Hasta eğer tekrar|lâğvetmelidir ve herkes bir ünvan al rum katında oturur. Doktorluktan geli-!verdiği reçeteye elli kuruşluk, ikinei s5-'ayni ilâçı yaptırmak lüzumunu duyuyor-İtmda, Halkevine toplanmalıdır. ri en az üç bin liradır. Kazanç vergisini |ıf doktor otuz kuruşluk, üçüncü sınıfİsa bu kâğıt şeritle doktoruna gitmeli, o-| Joturduğu bodrum katının 20 lira tahmin doktor yirmi kuruşluk pul yapıştrsm.İnun muayenesinden geçmelidir. Kiğü rülüyor. Arada sırada bir gazete, bir Her doktor kazancı nisbetinde vergi ver- şerit ancak doktorun “Tekrar yapılabilir, mecmua çıkıyor. On beş Diğer bir doktor, Nadire Sadi Hanım, miş olur. Bu, ancuk ilk defa muayene 6-'kaydma ve imzasiyle cczahanelerde mu. dolusu küfrediyor.. Ertesi günü veya yüz salim'lunan ve reçete yazılan hastalarda olabi-|teber olmalı ve hasta bu suretle ilâcı ala. ertesi hafta size küfreden İbir surette kontrol etmenin inilkânsızlığı» lir. Hasta, doktorun muayenehanesin-| bilmelidir. Bu usulün bizde de taihiki MOOMUAYI ariyorsunuz: Çıkmadı! diyor. İkinci uygunsuzluk da matbuatta gö“ kişiye ağız gazete veya İ Eline beş on lira geçirip, bu parayı birkaç kişiyi sövmek için > sarfedemlerin hareketi, matbuat Oo kanununa tıyuyor İmu? Hayır, gazetecilik bu demek değil dir ve bu nevi neşriyat matbuat kanumü- İsa uyçun değildir. İ © Bu işin de bir çaresine bakılmalıdır | l deriz. Selâmi izzet İ | Kimsesiz bir ihtiyarın ölümü Türbede Binbirdirek mahalle sinde 15 numaralı dükkânda bir / ihtiyar adam ölmüştür. 60 yaşın- da ve İsmail isminde olan bu adam Gureba hastahanesinde dokuz ay i kadar yattıktan sonra çıkmış, kim- sesiz ve parasız olduğu için uzun | müddettenberi Oboş bulunan 15 numaralı dükkânda yatmıya baş- lamıştır. o İsmaile komşusu ahçı- lar arasıra yardım ediyorlardı. Evvelki gece Kâmil ağa ismin- de bir ahçı bir tas çorba götürmüş, İsmailin sesi çıkmayınca öldüğü nü anlıyarak zabıtaya haber ver- miştir. Dün zabıta doktoru mua yene etmiş, eceliyle öldüğünü an- lıyarak gömülmesine müsaade eb miştir, ; mari Talebe birliğinde Talebe Birliği idare heyeti bu- gün saat ikide toplanarak Anado- luya yapılacak olan seyahatlerin proğramını hazırlıyacaktır. Dehri EF. — Öyle ise Venizelos Balkan misakı değil, Avrupa bir- İliği kurulmasını istiyor... di zl
