j N 1 ca it, nı (Hususi) — Akçako - Çeri si ebinin büyük kapısından i- ü,, “"diğim zaman etrafımı bir Ayrı Sporlar bar, nazik iltifatlar sa- ii Buyurun, efendim.. Buyurun, efendim.. ii a dikiş yurdu mezunları - Öğ mallarından vücude getir sö, i sergi salonu idi. Sergiyi &€ gelmiş bir çok ta ziyaret ardı. İlk anda gözüme bir er elbisesi ilişti. O demek, bu hi liyorlardı. Elbiseyi diken İs - im; di — Kırk lira verirseniz. Size de dü” Efendim. Diyordu. Cebim lira değil 40 kuruşun bulun. adığı böyle bir zamanda bu işi Yare Piyankosuna havale ede “elbiseyi alıcı gözüyle tetkik et Siler Üre rüsunu söylemek lâzım ge Mey $ok beğendim. Hattâ bizim Mi Asaf Beye bile taş çı bir muvaffakıyetle yapıl Mata bu elbise, & Bağım; şöyle bir çevireyim de - w Renk renk, biçim biçim, çe - Magi roplar, gecelikler, sabah »- May Pijam gömlekler yastık di daha ismini bir türlü öğreneme tim bir çok işler karşımda resmi Boçir Yapıyordu. Yurdun bu yılki mezunları çok çi ti çi iten emin, müsterih, keyifli bir ti vardı. Acırım ki, bu neşele “zun devam edemedi. 3 ziyaret be kadar muvaffak eserleri hiç *nmiyorlardı. içi Efendim. Diyorlardı. Bu ne im top böyle.. Bir Cöset ortaya diz ağır ceza mahkemesin-- Mühgile şayan bir cinayetin emma başlanmıştır. Ci- *n, biri erkek, üçü kadın ol. Bi, ©re dört maznunı; vardır. Katı dından maadası da, tah- Mevye atladığı beş aydanberi “ bulunmaktadırlar. ti hakemenin mevzuu, işlendi- kay tak Ay sonra meydana çı - İk ayettir. ding ttan ve mahkemede iz şahitlerin ifadelerinden ta Şyet, ln zi tam altı ay, yani Üyeyi kazanın ği a köyünde yapılmış dap, Yden Sefer oğu'ların - “Slaygan Oğlu Asım, bir gün Ahmet oğlu Ali ile #enç kızlar çevreledi. Hepsi | *zlâr erkek elbisesi biçip, di | iydi. Gösterdikleri muvaffa - | Badur NA göre, cinayetin tafsi- amma üzerine tahkika- a bir yıl evvel Saf- | in zama tabi Eflâni na-| İzmitte Yerli mallar | Dikiş mezunu hanımlarının açtıkları sergide geçirdiğimiz bir saat — Hiç bir şeye benzemiyor bu gömlek... — Buna erkek pijaması mı de - sem., Kadın pijaması mı.. Yurdun neşeli mezunları deh - setli üzülmüşlerdi. Bu haksız ten « kitler karşısında kendilerini ne ka dar müdafaa ettilerse muhatapla- rı daha üstün çıkıyorlardı. Tenkit ler, müdafaalar olanca hızıyla de- vam ederken, sergiyi gezmekte de vam ediyordum. Başkalarını bil - miyorum, Fekat benim çok hosu » ma gidiyordu. Hele gugulu bir yastık gördüm. Bayıldım doğru - su.. Bu güzel eserin sahibi kim di- İ ye etikete bakacak oldum, Ufak, İ tefek genç bir kız atıldı: | — Benim efendim. Kadriye Hanımın bundan baş - | ka daha bir çok beğenilen eserleri de vardr. Gene bu eserler o içinde «| bilhassa Firdevs, Şaziye, Makbule | Ayşe, Mecbüre Hanımların da ori İ jinal, güzel eserleri vardı. i oSehrimizin genç kızlarını bir meslek, san'at sahibi eden Dikiş yurdu her sene olduğu gibi bu yıl da çok beğenilen muvaffak eser - ler teşhir ediyordu. Ve bu eserle - rin yerli mallarından olması da ay rıca dikkati celbediyor, sergiye bambaşka bir güzellik veriyordu. Sergi gene akın akın ziyaretçi- lerle dolup dolup boşalırken Yurt mezunları ayni kibar, nazik hare - ketlerle gelenleri karşiliyorlar, gi- denleri teşyi ediyorlardı: — Buyurun efendim... i — Teşekkür ederiz. Güle güle i efendim.. Yalnız bir şeyi merak ettim. A- caba mezun hanımlar sergiyi “bir türlü beğenmiven ziyareiçileri na- İ sıl teşyi ettiler?.. Haydaroğlu Cevdet kadını kaçıran adam balta ile parçalanmıştı çıktı, üç kadın ve bir erkek maznun mahkemede / kavga etmiş, Ali: İ — Ben sana gösteririm, demiş- tir, İki üç gün sonra da Asım kay - bolmuştur. Kavganın sebebi ise şudur: Maktul Asım, evvelce Alinin karısı Fatmayı cebren kaçırmağa teşebbüs etmiş; muvaffak olama - Iyınca onu, vücudunun muhtelif i yerlerinden yaralamıştır. o Daha "sonra ba'dızı Emineyi de kaçır - mak istemiş ona da muvaffak ola- mamıştır. « : | rısı, baldızı ve kaynanası arasın- ida bir düşmanlık vardır. Cinayet günü Ali ve karısı, bir tertip yaparak Asımı evlerine gel laycı oğlu OOsmanın evinde otur- ei olan Emineyi de çağırarak dördü birlik Asımın üzerine çul - meğe ikna etmişler, komşuları ka- | yy .Sopaile dökülerek Gebe bir kadının çocu- ğunu düşürdüler Devrek — Kazamızın Çekenez köyünden İbrahim Beyoğlu Tev -, fik karısı Azize, ayni köyden Ça- i kır oğlu İsmail tarafmdan sopa İ ile dövülmüşlür. Gebe olan Azize, | dayak hâdisesinden < bir kaç gün | sonra çocuğunu düşürmüştür. Ad- | liyece hâdiseye elkonularak suç » lu İsmail tevkif edilmiştir. İsmailin, müşterek tarladaki mı sırı toplamak meselesinden çıkan kavgada Azizeyi dövdüğü anla - şılmıştır. | Bir katilin idam cezası Bartın — Kaynarca cinayetinin mahksmesi sona ermiştir. Umumi müddei Sırrı Bey iddianamesinde çolak Alinin, OOsmana eskiden düşmanlığı olduğunu ve bunun i- çin Osmanın bir eğlentisini haber alarak Ali Rıza ile beraber onun peşine düşüp bilerek bu cinayeti yapmış bulunduğunu anlatmıştır. Mahkeme çolak Ali için ölüm ce - zasına, Ali Rızanın on yıl hapsine, öteki suçluların beraetlerine 8öz kesmiştir. Kg a Her tarafta kuduz tehlikesi Zonguldaktaki © kuduz vak'a - larından ve hu yüzden hâdis olan tehlikeli vaziyetten bahsetmiştik Geçen hafta içinde de kasaba- mızda bir kuduz köpek görüldü - ğü ve diğer köpeklerle odalaştığı şayi olmaş, fakat çok şükür bugü. | ne kadar hiç bir vak'a olmamış - tır . Fakat, bununla beraber, kasa - I bamız kuduz tehlikesinden kur - İtulmuş değildir. Şehirde başı boş | gezen yüzlerce sokak köpğci halk için, şüphesiz ki, müthiş bir tehli- | kedir ve bilhassa bu O mevsimde! her an bir kuduz köpeğin saldır «| ması ihtimali daima varittir. —— İzmir borsasında İzmir, 13 (A.A) -- Ayın dokur İzundan bügün akşamma kadar / borsada yedi kuruştan yirmi dört | kuruşa kadar on bin yüz kırk yedi çuval incir ve sekiz kuruştan yir - mi altı kuruşa kadar on iki bin ye- di yüz yetmiş dört çuval üzüm sa- tılmıstır. Mevsim iptidasından bu güne kadar satılan incir yetmiş ye di bin üc yüz altmış bir. Üzüm ise yüz kırk beş bin üç yüz seksen üç çuvaldır. lanmışlar ve balta ile onu öldürüp vücudunu parça parça etmişlerdir. Bu boğuşma &snasında Alinin kay nanası da, küçük (o çocuklarını! tutmak suretiyle damadına ve kız | larına yardım etmiştir. Fatmanın Asıma balta ile indir. diği darbelerden biri de Emine - nin bacağına isabet etmiştir. Cinayet gündüz işlendiği için, katiller, parçaladıkları cesedi ev- velâ yatak dolabına saklamışlar , | gece olunca da dere kenarinda | dir. gün derenin taşmasiyle üzerinde- | ki toprak kaydığı için açılan me zarda, yarı çürümüş olan Asımın | le meydana çıkarak katiller tevkif edilmiştir. 9 — VAKİT 14 B. teşrin 1933 mes Pay yy yg yg yy ay yy ye YL gi Memleket Haberler I yy yy Muğlaya ait haberler Halk mebuslardan neler istedi? — Tütün vaziyeti — Kutlulama işleri MUĞLA, (Hususi) — Geçen hafta Muğlaya ge en meb'usumüz Nuri beyle Muğlada bulunan meb- us doktor Hüseyin bey Köyceğiz ve Marmaris kazalarma giderek halkla temasta bulunmuşlar ve hal kın dileklerini, şikâyetlerini dinle mişlerdir. Meb'us'arımız (Köyceğiz ve Marmariste halk tarafından karşı» lanmışlardır. Aldığım malümata göre Köyceğiz halkının dilekleri | şunlardır: 1 — Su yollarının tamiri, 2 — Kargacık çayının mecra- sınm temizlenmesi, 3 — Köyceğize bir baytar tayi- ni. 4 — Bankaya borçlar meselesi, 5 — Hükümet konağının inşa- sı, Sırf Köyceğize taa'lük eden bu işler Köyceğizin mühim işle - rindendir. Köyceğiz kazasının merkezi yüksek Kum kasabacığı - dır. Kasaba göl kenarında ve ba- taklık içindedir. Hayası vahimdir. Halkın çoğu dalaklıdır. Kasaba - nın nüfusu iki bine yakındır. Kasabanın gayet güzel suyu vardır. Fakat su sıhhi yollardan gelmediğinden yollarda bir çok $6y'er karışıyor. Halk sularının i » yi bir şekilde kasabaya gelmesini istiyor. Fakat para yok. Halkın meb'uslarına müracaatları şu su - retledir: Muğla vilâyetinin muha- sebei hususiyesinin bir iktisat san- dığı vardır. Köyceğiz halkı ve be- lediyesi buradan para istikraz et- mek istiyor. Fakat sandığın para: sı tamamiyle ikraz edilmiştir», Bundan ötürü halk bir an evvel para istiyor. Yüksek kasabanın şimal ver « sanlarından inen sular, bir sel ba- linde Köyceğizin merkezi (olan Yüksek kum kasabasının ortasın- dan geçer. Bu şekil kasabanın ba- rap olmasına sebep oluyor. Hatta kasaba birkaç defa su © istilâsına maruz kalmış ve kasabanın sokak- larında kayık'arla gezilmiştir. Bu felâketin her an tekerrür et- mesi çok kuvvetlidir. Halk buna mani olmak için vaktiyle çalışmış, uğraşmış, didinmiş, fakat halkın sâyi bir sona ermemiştir. Bunun bir mühendis idaresinde ve fenni bir surette yapılması lâzım. Vakıa nehir'eri temizleme kanunu bu yükü halka yükletiyor. Fakat hal kın çalırması kâfi değildir. Mu - | hakkak umumi müvazeneden yar- dım yapılarak bu korkunç selin ya; tağı değişmek lâzım, Halk bunu! istedi. Vilâyetin en çok sığır ihraç e - den bir kazası Köyceğiz olduğu İşte bu yüzden Asımla Ali, ka- | bir çukur kazıp oraya gömmüşler | halde bir baytarı yoktur. Bundan > > | hayvan ihracatı çok mutazarrır Kumpanya memurları mütemadi * Ginüyai Ki ERİ balmiş; bir| olduğu gibi halk, hükümet bütçe. | Yen gelip gitmekte ve tütün'eri d si de azami zarar görmektedir. Halk, zahirenin para etmemesin - den parasızdır. Buğdayın okkası cesedi görülmüş einyaet bu suret- | 3.5, arpanın a'tmış paradır. En | iştiraki kuvvetle umuluyor. Bu. sene zürraın yüzünün güleceği a0 ' Köyceğizdir. Halbuki sisam çok | aşılıyor. K çok sisam ihraç eden mıntaka düşüktür. halen okkası 8 —9 kuruşadır. Bundan ötürü halkta | para olmadığından borçlarının te- ! cilini istiyorlar. ! Geçen sene yanan hükümet ko- nağının yapılmasını da dilekleri arasında söylemişlerdir. Marmarisin yegâne derdi ko- vanlarına aitir. Marmaris senede 100 bin okkaya yakın nefis bal is- tihsal eder. Marmaris'ilerin bir i kısmı kovancı ve hayatlarını bu kovanlar üzerine kurmuşlardır. i Binaenaleyh her şeyde kolaylık göstermek lâzım gelirken kovan - İ cılar. bazı işlerde kolaylık göremi- i yorlar. | Marmarisli'er, kovanlarını ya * zın Köyceğiz mıntakasına nakle » Bir kaç ay sonra Marma- İrise giderler. Bu geliş gidiş te i gümrük beyannamesine tabidir. Sırf kaçakçılığa mani olmak için kurulan bu usulün hemen hiç bir faydası yoktur. Kovanlar gider « ken muamelenin kolayca başarıl - ması için bir gümrük memuru da beraber gider. Fakat gelişte ba - zan bu kolaylığa kavuşamıyorlar. i Köyceğizden arılar nakledilirken i güneş doğmadan dalyan mevkiine derler. muru çalışma saati değildir diye muamele yapmıyor. O vakit arı- / lar ölümle karşı'aşıyor. Bu sene sırf vaziyeti takdir edemiyen me. murun hatası yüzünden 1500 ko - van telef olmuştur. Halk böyle söyliyor. Marmarisliler o mebuslarından bu muamelelerin kolaylaştırı'ma - sını istediler. Mebuslar, bu dert- leri dinlemişler ve çarelerine baş vuracaklarını halka bildirmişler - dir. Halk mebus'arın temasların- dan çok memnundur, Cümhuriyetin onuncu yıl dönü- i münü kutlulamak için Muğlada ve kazalarda çok hararetli bir çalış- i ma vardır. Vali Cevat Beyin reis- (liği altında bir yüksek komisyon j kurulmuş ve komisyon hummalı bir şekilde çalışmaktadır. Şehrin muhtelif yerlerine, muhtelif mü essestler tarafından taklar kuru « lacak, taklar ampullerle ve renk» lerle ve vecize'erle süslenecektir. | Bu komisyonun muhtelif kolları programlarını hazırlamışlardır. Muğlanın en başlı ihracat mad- desi olan tütünlerin kırma işi bit- mis, denk ameliyesi de bitmek ü « | | | ade nefistir. Hava'ar çok müsait gitmiştir. Muhtelif kumpanyalar İ ade nefis olduklarına “dair rapor vermişlerdir. laşmaktadır, geçen sene olduğu gibi piyasa bei | çıkmak lâzım. Bazan gümrük me X İ zeredir. Tütünler bu sene fevkel tütünleri tetkik etmişler ve fevkelk Piyasanın açılması nın » yakın: olduğu hissediliyor, Bu sene inhisar idaresinin de a