'—s8 — VAKIT Küçük Temmuzun çok sicak bir günüy dü. Boğaza hareket eden vapurlar | hıncahımç doluydu. Yer bulamı - yanlar ayakta, biribirlerine'yasla- narak duruyorlardı. Bu kalabalı - ğın arasında Şükrü Bey de vardı. | Şükrü Bey, altı senedenberi, ka- | rısından ayrıldı. ayrılalı, Şişlideki apartmanında münzevi bir hayat sürüyor, hiç bir yere çıkmıyordu. O gün, eski bir dostunun ısrarı üzerine daveti kabul etmişti. Bey - koza o dostunu ziyarete gidiyordu. Vapur, bütün iskelelere uğraya uğraya nihayet Beykoza geldi. Şükrü Bey, gözlerinde ayrıldığı karısı ile, oğlu Ejderin hayali, dal gın dalgın vapurdan çıktı.. Iki ya- | şındaki oğlunun yeşil gözleri, sarı bukleli saçları hep gözlerinin önün deydi... man kulaklarında çınladığını du - G. yuyordu. Birden Şükrü Bey silkindi. Bu tatlı hulyasmdan uyandı: Uzak - tan bir muzika sesi duymuştu... Birden hatırma geldi. Oğluna da| böyle küçük, ağızla çalınır bir mu- zika almıştı. Ejder öttüre, öttüre, evde dolaşır dururdu... Şükrü Bey sesin geldiği tarafa doğru yüdürü... Yaklaştıkça, sesi Bir ağacın dibinde küçük bir çocuk oturmuş, muzikayı çalıyor - du, Önüne yaydığı bir mendile, ge- len geçen para atıyorlardı. Yaklaştı. Bu, sekiz yaşlarında bir çocuktu... Şükrü Bey, çocuğu u- zun'uzun seyretti... Biraz daha yak laştı, Çocuk, mahzun yüzünü kal - dırdr. Göz göze geldiler... Bu mu- | zikacının da gözleri yeşildi. Tıpkı Ejderin gözleri gibi... Şükrü Bey cüzdanından bir lira çıkardı, mendile bıraktı. Çocuk li- rayı görünce, şimşekli gözlerle Şükrü Beye baktı ve mes'ut bir te- bessümle gülümsedi ve muzikasını çalmakta devam etti... Şükrü Bey ağır ağır uzaklaştı. | Fakat gönlünde her günden daha fazla bir acı vardı. Oğlunun hasre- tni daha acı acı duyuyordu... Geç - miş günler birer birer hayallendi... Tenha gazinolardan birine gir - di. Oturdu. Uzun bir müddet bo - şsadığı karısını düşündü. ayrıldıktan sonra, Ejderi ona ver * memişti. Fakat günün birinde 'ço - cuğu kaçırdılar, Şükrü Bey çok a - rattı, fakat ne karısından, ne de çocuğundan hiç bir haber alama - dı. Uzun seneler geçti. Şükrü Bey akşama kadar, kalbi- nin elemini dinliyerek gazinoda o- turdu.. Akşam geç vakit, ortalık kararırken iskeleye gitti. Vapura bineceği esnada kalabalık arasında gene huzikanın sesini duydu.. Ço- cuğa yaklaştı. Çocuk, kendine bir lira veren iyi kalpli adamı tanıdı. i. Şükrü Bey, | Mimnettar gülümsedi. çocuğun gülümsediğini görünce saçlarını okşadı, çocuğun gözleri - ne baktı. O an az kalsın — Ejder! diye haykıracaktı. Kerdini tuttu ve çocuğa dedi ki: | — Yavrum, bu gece bana gelip misefir kalmaz mısın? Çocuk düşündü, başını salladı: — Kalamam, ninem bekler. — Senin başka kimsen ; yok mu? — Yok. Anam ölmüş. şu nine beni almış büyütmüş. — Haydi gel ire ni Oğlunun sesinin her za “| Karısile | 7 Eylül 1933 | Hikâye e Çalgıcı Yazan: Nezahat Hasan | izin alırız. İzin verirse bana gelir- sin, i Yürüdüler. Çocuk kulübemsi bir | yerin kapısını çaldı. İhtiyar bir ka- i dın çıktı. Şükrü Bey: — Nine, dedi, bu gece torununu bana misafir eder misin?. Benim | de misafirlerim var. Bize muzika çalacak. Yarın gene getirir, sana teslim ederim. — Peki evlât!, Şükrü Beyle küçük muzikacı va- | pura bindiler... Çala çala köprüye geldiler.. Şükrü Bey hem dinliyor, | hem de gözlerini çocuğun gözlerin i den ayırmıyordu... İ ... Apartımana geldiler. Çocuk etrafı yadırgıyordu. Şükrü Bey: — Keyfine bak, diyordu, rahat otur... Hem söyle bakayim, senin | ismin nedir? — Benim ismim Ejder!... | Şükrü Bey az kalsın sıldıracak- | tr. Bir an olduğu yerde, nüzul isa - | bet etmiş gibi kaldı, sonra: — Oğlum, sevgili yavrum, Ejde- | rim!,. Diye çocuğun boynuna sarıl dı. Çocuk evvelâ korktu, sonra me- seleyi anladı ve küçük kollarmı babasının boynuna doladı. Beykozdan ihtiyar nineyi de ge- tirdiler.. Ejder mes'ut ve bahtiyar, babasile iyi yürekli ninesinin ya - nında büyüyor. Florya satılıyor Belediye bir senedenberi Flor- ya plâjlarını istimlâk için plâj ve! civarındaki arazi sahipleriyle ko- nuşmaktaydı. Florya arazisinin bir çok sa - hipleri olduğu gibi, bir kısım ara- ziye de hükümet sahiptir. Ezcüm- el Florya sahillerinin denizden dolma olduğu nazarı dikkate alı- narak sahillerin mühim bir kısmı- na vaktiyle defterdarlık (o vazıyet ettiği halde bilâhare bazı kimse - ler hazinenin elinde olan bu ara | zinin kendilerine ait olduğunu id- dia etmişlerdi. | Bu pürüzlü meselelerin çoğu | halledilmiş ve arazide tasarrufunu kanunen ispat edenlerle belediye arasında fiat hususunda anlaşma olmuştur. Şimdi diğer arazi sa - hiplerile müzakere yapılmaktadır. Bir anlaşma temin edilirse istim - lâk muameleleri ikmal edilecek - tir. ——— Silalılama Almanlar niçin silâhlanıyorlar ? — ve Sarı istirdat cap ederse harbe girecek hali alı- yor. Memleketi baştan aşağıya do | laştıktan sonra anladığım budur. Bugün Almanyada hâkim olan zihniyet, militarizmdir. Onun için bütün alman fabrikaları cayır ca- yır çalışıyor ve milletler cemiye - tinin baberi olmadan top, mermi, kurşun, zehirli gaz, hafif tank ve tayyare yapılıyor. Tanklar, bilhassa (Breslâv ve Manheimde imal olunmaktadır. Bavyera fabrikaları en sürat ryüreli yapmakla (meşguldü ! Zahiren sivil işler için yapılan bu tayyareler 24 saat içinde askeri tayyare olabilir. Dresden ve Hamburg fabrika - larının en belli başlı işi zehirli gazdir. Diğer Alman fabrikaları tüfek, bomba ve mermi ve top i - mal ediyor. Bu hazırlıkların hedefi nedir? Nazilerin birçok liderleri iki darbe için hazırlandıklarını sak - lamıyorlar. Bunların birisi Dançig vi diğeri Sar havzasını istihdaf ediyor. Almanlar bu iki meseleyi silâh kuvvetiyle halletmek © istedikleri takdirde bir taraftan Lehistan, di- ğer taraftan Fransa ile harbe tu- tuşacaklardır. Almanlar bunu da hesap ede « rek gençleri ona göre yetiştiriyor i ve yüz binlerce gence askeri ter - biye veriyorlar. “Milli — hizmet,, namı altında toplanan gençler bir sene hizmet etmekte ve istikbal i- çin hazırlanmaktadır. Strazburgda çıkan < Derniyer Nuvel namındaki Alman gazetesi askeri ihtiyaçlarını temin edeceği- ni yazmaktadır. Bulgaristanda yeni bir raspotin Rusyada büyük bir tayyare kazası Moskova, 6 (Apoye matini) —Pa | rapantolskde müthiş bir tayyare | kazası olmuştur. Bu kaza netice- sinde Sovyet tayyareciliği şefi Ba- | ranof ile tayyarecilerden Zarzar, Kegar, Bunof, Petrof, Goltesman ölmüşlerdir. Bu feci kaza büyük bir teessür uyandırmıştır. ami Rusyada büyük bir hava seferi Moskova, 6 (A.A.) — Bu ay| içinde iki Sovyet balonu Stratos- Her iki balon i hazırdır. “Sovyet Rusya,, ismini | taşıyan ilk balon havada 17 saat| fere çıkacaklardır. İacaktır. Hava iyi olursa, yarım | perşembe günü havalanacaktır. ! bir papas türedi. Adı Antoni baba- dır. Bu papas evevlâ Mari Dimitrof namında genç bir kızı iğfal ettik- ten sonra bir sürü kızlarla mua - şakalar yapmış, ve bu yüzden mel- un Antoni söbretin kazanmıştır. Antoni'nin sevdiği kadınlar a- rasında Bulgar sosyetesine men - sup olanlar çoktur. Kilise onun bu halini gördükten sonra kendisi. ni manastırda hapse karar vermiş. i Papas bir köydeki manastıra çe - kilmişse de kendisi köy kızlarına | musallat olmuş, ve nihayet 17 ya- şında bir mektepli ile ormanlar - da, dağlarda dolaşmıya başlamış- tr. Hâdise malüüm olduktan sonra, papas kızın bir akrabası tarafın » dan öldürüldü. Hedefi Dançig koridorunu! Almanyanın altı ay içinde bütün | SOFYA, 3 (People) — Bul -| garistanda Raspotinin tam eşi olan | © DÜNYA HABERLERİ i0, Sovyetlerle İtalya | arasındaki muahede Iki taraftan biri diğer taraf aleyhine | Roma, 6 (A.A.) — Sovyetler | imzalanan muahedenin metni neş- redilmiştir. Bu muahedenin metninde deni- iliyor ki: “Umumi sulhün muhafazasına | ve idamesine bütün kuvvetleriyle yardım ve hizmet isteğiyle duygu- lanan ve aralarındaki münasebet- İleri nazara alan iki memleket biri- ! birlerinin dahili işlerine karışmak- tan tamamiyle sakınmak maksadı: İ nı gözeten siyasetlerini takibe ka- | İ rar vermişlerdir. “Sovyetler birliğiyle İtalya a- rasındaki münasebetlerin, bu mu hedenin aktiyle kuvvetlendirilme İ si takarrür etmiştir. “Her iki memleketin fevkalâde i murahhasları sıfatını haiz bulunan M. Mussolini ile Sovyetler birliği elçisi M. Potemkine aşağıdaki mad delerde mutabık kalmışlardır: 1 — İki âkit taraf herhangi bir rına, ne de diğer bir veya birkaç devletle birlikte — harbe baş vur- mamağı ve karadan, denizden, ha vadan herhangi bir taarruzda bu- lunmamağı, kendi hakimiyetleri al Yetine riayet göstermeyi taahhüt ederler. 2 — Yüksek âkit taraflardan bi ri veya birkaç devlet tarafından bir taarruz ve tecavüze uğrıyacak | olursa diğer âkit taraf ihtilâfın de-| vamı müddetince bitaraflıktan ay- rılmamağı taahhüt eder. Yüksek devlete taarrüzda bulunduğu tak- dirde diğer âkit taraf, işbu muahe- denin mefsuh olduğunu — önce- den haber vermeden — beyan ede bilir, 3 — Yüksek âkit taraflardan biri, işbu muahedenin devamı! müddetince, diğer âkit tarafın ticaret eşyası alıp satmasını veya kendisine kredi açılmasını menet- i mek maksadını güden herhangi nebi memleketlerle ticaret muame / lelerine iştirakten hariç bırakmağı istihdaf eden hiç bir tedbir alma- mağı deruhte eder. 4 — Yüksek âkit zona, siyasi veya iktısadi mahiyet te herhangi bir anlarmağa iştirak etmemeği taahhüt eder. şilen taahhütler ve bu muahedenin meriyet mevkiine girmesinden evel muahede ve itilâfların âkit tarafla ra verdiği hakları veya tahmil et. tiği mükellefiyetleri tahdit veya | tadil edemez. Bundan başka, âkit taraflardan her biri, üçüncü bir devlet tarafın- dan alınmış bir karara iştirak mec buriyet ve mükellefiyetini kendisi ne tahmil eden herhangi bir itilâf- la bağlı bulunmadığını, işbu mad- dede beyan eder, hal ve zamanda — ne yalnız başla | tında bulunan toprakların masuni- | âkit taraflardan biri üçüncü bir! beynelmilel bir anlaşmağâ iştirak | etmemeği ve diğer âkit tarafı ec | taraflardan ! her biri diğer âkit taraf aleyhine | müteveccih herhangi bir kombine. | 5 — Yukarıki maddelerde giri» | yüksek âkit taraflarca aktedilmiş | 6 — Yüsek âkit taraflardan her olan bir kombinezona girmiyecek biri diğer akit tarafla kendisi ar LONDRA, 3 (The People) — birliğiyle İtalya arasında 2 eylülde | sında çıkabilecek ve alelâde dipl | Almanya harbe hazırlanıyor ve i- masi yol ve vasıtasiyle halline if kân bulunamıyacak meseleler hi kında uzlaşma usulünün tatbiki * İ ahhüt eder, 7 — İtalyanca ve Rusça metin İri de muteber olan işbu muahet tasdik edilecektir. Musaddak # retler Moskovada teati olunaca tır. Bu muahede, musaddak #! retlerinin teati edildiği tarihte i itibaren meriyet mevkiine girect İ ve âkit taraflardan herhangi bit nin onu feshetmek niyetinde bulü duğunu diğer âkit tarafa bildirdi) günden sonra bir sene daha mut! ber olacaktır. Bununla beraber bu tebliğ ke) fiyetini işbu muahedenin meriyt mevkiine girdiği günden itibarf beş senelik bir müddet geçmede evel vuku bulamaz. Hindistanda bir havabombardman Bombay, 6 (A.A.) — Merkef hükümet tarafından © hudutlard İ yapılan hava bombardımanı h arasında tenkitler uyandırmıştı. n b Hükümetin bu Sapa Brörtedar KATMAK Ter TOR lışmış olmasına arğmen meclis si, izahatın kâfi olmadığına di verilen bir takriri kabule karar | miştir, ' Meclis azaları, yapılan son b rekâtın asıl sebeplerinin, İngilte hükümetinin kabilelere bu mınt! kalarda askeri yollar yaptırmak temesi ve kabilelerin reddetmeli olduğunu söylemektedirler. i Hükümet bu ret cevabı karf sında bombardıman yaptırmıştır. Balkan Tip haftası BÜKREŞ, 5 — Bükreş Balktf konferansı daimi heyeti, bu sef i Balkan tıp haftasının . eylülüf 11 - 13 arası Belgratta o olması ! karar vermiştir. Bulgarlar mur: haslarmı daha göndermemişlef İngiltere Faşizme kar$! Londra, 4 — İngiliz sindikals” kongresi Brigton şehrinde toplaf” mıştır. Kongre reisi, muhtelif m leketlerde fasizmin tevessüün' 4 bahsetmiş, bunun gençliği ist mek dolayısile bilhassa «hemi li olduğunu söylemiştir. Reis fi me karşı csphe a'ınması lüzu! dan bahsetmiştir. Romanya ile Çekosl0" vakya arasında Prag,6G (A.A.) — Romanya Çekoslovakya arasındaki ik münasebetlerini inkişaf pe l için burada müzakerelere mıştır. o Gelecek ilk sahan bu bapta tetkikatta bulunul iki tır. Bu tetkikata iştirak için Pİ 4 met mümessitlerile milli bs” iktisadi teş-kküller de davet nacaktır. Hazırlık işleriyle çeşi! gul olmak üzere bir komite edilmiştir.