1 Haziran 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

1 Haziran 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

l N Mi | 2 N t N VAKIT'ın Tefrikası : 75 3 MAYIS “Sevdiği bir kadın için hayalı- nı feda etmiyecek kim vardır? O-| nu kurta; rmak için elimden gelen her şeyi Yapacağım. Yalnız haya- i da feda etsem, elimden her Seleni de yapsam, acaba kurtula- bilecek mi?. İşte bunu bilmiyo - Tum, Resmi gene cüzdana soktu, yas tiğınn altına koydu: “Onun koynundaymışım Hep genç kızı düşünerek 80 - yattı. Gözlerini yumdu. Uy uya daldı. N Bir aralık, sanki rahatsız olmuş : başını bir yandan öbür yana i. Sanki ani bir hücuma uğ- Yamış gibi bütün sinirleri gerildi. akıp, Yatağının içinde (oturdu. Yekeriği yaktı. Oda aydınlandı. “rğanın ucunu sıkı sikr yakala - 18 çekiyordu. Sanki görülmiyen bir Yey görmüş gibi gözleri yerin- den uğramıştı... Kulak kabartmış dinliyordu, — Bu ses nedir? Böyle müte - Madiyen kim bağrıyor?.. Ne dediğini de işitemiyorum. Hakrarak ağlıyor. Zavallı kız! Birden yüzü gülümsedi, tabii elini aldı: > Çok şükür, sustu. Elektriği söndürdü, tekrar ya - tp 8özlerini kapadı. Se Vicdan meselesi ii Müfit uyandığı zaman, odanın visine güneş dolmuştu. “Saatine baktı, dokuzdu. Güç u- iş, fakat çok ciyumuştu. ei odasına gitti, Masanm gibi de kahvaltı e hazırlanmıştı. Azeteler de gelmişti. Kk kendisini alâkadar eden kı, dey yokmuş gibi hiçbirini o- Safa beyin uyuduğu odanın tnt vurdu, Bir ses duyuldu: Giriniz, Muz Bonjur Safa, rahat uyudun Ev sahibinin bu suali, nrisafirin Yere una gitmedi. Sert cevap ip, Sekkür ederim, uyudum. ilke pek neşeliydi: Karnın aç mı?. «, ç Fene cevap verdi: tenin) ğer kahvaltı etmedinse, De * beraber bir şey yiyelim. Bin, Arım saate kadar getirir Maş im saate kalmaz. kara, it cebinden bir anahtar çi- e dolabı açtı, kâğ al etini vereyim. Cebinde Mklay, “okü olduğunu gördüm, Yı tercih ettim. kay etini iskemleye koydu, çı - Muf iyorum, dedi. töz Masâsına oturdu, gazete- Rezdirmiye başladı. Biraz Sonra neye a geldi. Masaya oturdu, yladır. Dedi ki: onamı bitir de, seninle mi oturalım?, İ GECESİ .. Sofra toplanıp uşak çıktıktan sonra Safa söze başladı: — Müfit, seninle çocukluğu - muzdanberi tanışıyoruz. Fakat bi- ribirimizi anlıyamadık. Sen hayatı oyuncak telâkki ediyorsun. Ben bu telâkkide değilim... o Hayatta, en küçük hareketin, mühim neticeleri olabilir. , Müfit sözü kesti: — Bana felsefe yapmıya kal - | kışmazsm ümit ederim. Söyliye - ceklerini evvelden biliyorum. — Zannetmem. — Emin ol biliyorum. Bunun için, sen söylemeden evvel, bea bir şey söyliyeyim.. Sen bir aşk macerasi peşindeydin. Bu macera bitti. Artık bundan bahsetmiye - lim. Bugün evine gitmen lâzm. Ben Nerimana gideceğini söyle - dim. Seni bekliyor. Sana hiçbir şey sormıyacak. Gene taliin var - mış, — Sahi mi?. Garip şey! — Hiç garip değil. Bir çok in - sanlar, talihli olduklarını farket » mezler. — Keşki sen bu işe karışmasay- dın. — Naden?. Evine gitmek iste- miyor musun ?.. Eğer öğle üstü git mek istemiyorsan, gece git. — Hiç gitmemem de kabildir. — Ne demek istiyorsun?. — Söyledim, evime artık hiç gitmiyeceğim. Müfit dikkatle arkadaşına bak- tı: — Sebebi? , — Vicdanım mani oluyor. , — Eğer vicdanın böyle bir vic- Tail kabul ediyorsa, bu vic- danını çıkar at. Bir an ciddileşti: — Safa, çok Fena hareket ettin. — Biliyorum. Dersi Var Fransada tahsil yaşı PARIS, 31 (A. A.) — Mecburi tahsil yaşını 13 len 14 yaş sonuna kadar yükselten kanunu, fransız meclisi kabul etmiştir. Bu kanun, Fransanm, çocukla- rın işe başlama yaşlarını tanzim i eden iş teşkilâtına iştirakine mü- saade edecektir. . AR Bombardıman tayyareleri LONDRA, 31 (A. A.) — Bom- bardıman tayyarelerinin uzak mın takalarda polis tedbiri (olarak muhafazası hakkında, M. Baldvin mümanaat yapıldı deye hüküme - İtin siyasetini — değiştirmiyeceğini avam kamarasında bildirmiştir. — Hükümet için tutulacak bir yol varsa, demiştir, o da düşünce- lerini anlatmak ve mümanaatlara cevap vermektir. Cenevrede de böyle yapmağa çalışacağız. sonammiymmsk Almanyadaki mahpuslar BERLİN, 31 (A.A.) — İngiliz ve Amerikan matbuatının Berlin muhabirleri Berlin civarmda bülü- nan Oranienberg karargâhına gi » derek orada bulunan Oranienberg karargâhına giderek orada bulu - nan mevkufları ziyaret etmişler ve bunlara fevkalâde iyi muamele ya pılmakta olduğunu görmüşlerdir. Bu mevkuflar tıpkı bir kışlada gi- bi yaşıyorlar ve gazete almağa hak Se istersen, Htopla, ame Sağırdı. Şu masa-| A Saaya döndü; ii, <1 bir şey yemedin?. va .. ları olduğu gibi mubabere'de ya - pabilmektedirler. Ecnebi muhabir lerinin görüştükleri mevkuflardan hiç birisi fena muamele veya fena yemek verildiğinden şikâyet etme- e iğ Dilimiz) Istanbul 78 inci liste ANKARA 3I (A.A.) — TDT. Ce miyetinden; Karşılıkları aranacak arapça ve farsça kelimelerin 78 numaralı listesi şudur: 1 — Tagsllüp 8 — Telerriç 2 — Takyit 9 — Tefârür 3 — Teklif 10 — Telrika 4 — Tamam MU — Tefrik | 5 — Taviz 12 — Tefsir 6 — Tayip 13 — Teksüt 7 — Tefavüt 14 — Teze Muhtelif mektep mual- limlerinin buldukları karşılıklar 49 uncu liste 40 ıncı mektep: Tahakknk: Acıklama — Tahakküm: Asp kesme — Tahkim: Sağlamlağtırma, pekiş- tir — Tahkir: Aşağılamak — Tahlil: Ayır ma, parçalama — Tahmin: Sanma — Tah- sil: Okuma, toplanın — Tahsis: Ayırma — Tahayyil: Kuruntu, isirma — Teçhir: Do - natma — Todavi: Sağnltma — Tedavi: Ge ger, sürüm — Tehaşi; Ürkme, korkma, sa- kmma — Tuhaf: Gülünç. 44 üncü mektep: Tahkim: Sağtamlaştırma — Tahkir: Kü- çük görme — Tahlil: Ayırma — Tahsin: Kestirmek — Tahali: Okuma, » toplanin — Tahsis: Ayırma — Tahayyt): Tasarlama — Teçhir: Süsleme — Tedavi: iyi > eteaik — Tedavi: Mide dolaşmın — Tehagi: Ürkek Tuhaf: Gülünç, 27 inci mektep: Tahakkuk; Doğruluğu anlamak — Ta - hakkim: Kurum — Tahkim: Sağlamlaştır - mak — Tahkir: Azarlamak — Tahlil: Ayır mak — Tahmin: Umanak — Tabii: mak, ele getirmek — Tahsis: Kılmak— Ta hayyül; Kürüntu, alınmak — Teçhis Do iyileştirme 4 giyinme İyileştirme — Tedavül: Elden ele Tehaşi: Çekinmek, Sö X i 5 a “N ei — VAKIT 1 Haziran 1933 Cehennemi TARİHTE BÜYÜK YANGINLAR. Yazan : Niyazi Ahmet Herkes tatlı uykusunda uyurken koca Arnavutköyü yanıyordu 1797 senesi Arnavutköyünde i-| det sonra: “Ey ahali Bostanb kinci defa çıkan bir yangın, bu zen | da Sormagir savmaası gin semti de çırçıplak bıraktı. Arnavutköy, Boğaziçinin en şi- rin bir mevkiiydi. Sadrazamın in- şa ettirmiş olduğu Biniş köşkü, çamlar arasında 16 ıncı asrın mu - azzam bir şatosu gibi yükseli- yordu. Sahil, baştan başa zengin - lerin yalılarıyla doluydu. Yangın bir sabah, herkes derin ve tatlı uykusundayken çıktı. Çar- şınım içi bir sira takip eden dük - kânlar her saniye artan bir şiddet- le yanıyordu. Yalı sahipleri, ha - berdar edildi. Yeniçeriler, koca ya lılara sürü sürü doluyor, ev sahip- lerinin yüzlerine bile bakmadan ellerine geçen eşyaları pencereler- den fırlatıyorlardı. Alınan bütün tedbirler ateşin takip ettiği yolu yalılardan uzaklaştıramadı. Ya - kın semt tulumbacılarına karadan ve denizden haber salındı.. Fakat tulumbacılar ancak bir buçuk saat sonra yangın yerine yetişebilmiş - lerdi. Ateş, sadrazamın Biniş köş- künün eteklerini yalıyordu. Koru - luk tutuşmuştu. Köşkün etrafı sa- rildı. Hendek kazmak teşebbü- 7 inci mektep: sünde bulunuldu. Ateş, önüne ge- Tahakkuk: Doğruya koyma — Tahakküm | Jeni yutarak saldırdı. Koca köş- Üstün baskı — Tahkim: Sağlamlaştırm» — | kün etrafı sarıldı. Hendek kazmak | mi rar dali zeksin ay | mak teşebbüsünde bulunuldu. A «| rik — Tahayyülk Göre getirme — Yeçhir: | teş, Önüne geleni yularak saldırdı. | onntrun ma Sedan: iyüeştirmsi' — Tedavi | Ve koca köşkün damlarihdan si - Zi e keki p yah dumanlar fışkırmıya başladı. e g Bu yangın, köşkü tamamile yak - vaa Di adre: Yav yaman Atek | tı. Şehirde bir tek sağlam dükkân Öğretme, alıştırma — Terclimelhal: Baştan | kalmadı. Uzanan yalılar birer is- ŞE Derik,» Bola yereâp: | kelet haline geldi. Hişilklik — 'Terhisi . Sare — Yerleştirme — Tesekkür! Anma — Terkere: Firuzağa yangını 1838 cemaziülahrının 17 inci Füsin — Tezel: Alçalma, düşme, 55 inci mektep: Tetsir: Açma, genişletme — Yeğenni: Ge- | günü Firuzağada ihtiyar bir kadı- eme, aşağığinma — Terbiye: Yetiştirme | yn evinden yangın çıktı. 17 saat Olgunlaştırma — Tedrici yönüy — Toretimeihal: Oluşumu Mn > ver; | devam eden bu yangın Fındıklıya Genişletme — Terttip: Üzerine düşen iş — | kadar uzandı, oradan Gümüşsuyu Terhis: Bırakılma, sülvermek — Tertip: Si irdi. i kili - ralamâ, dizme — TEsDİS: * Kölleştirmek —| “© Beyoğluna girdi. Ermeni Ni Tesekkilir: Konuşma — Tezkere: Küçük ya- | sesine kadar dayandı. Yangın bü- s1 — Yeniii: Düşkünlük. yük bir sahayı tutuşturmuştu. Her 9 uncu mektep: taraf cehennemi bir ateşle yanı - Tahakkuk? m cıkma — Tahkim: | yordu. Biran münadiler: “Ey aha- inek — Tah; Ayan z Taha: Karan — | li! Fındıklı hamamı YeREYOR, ko o ma — Tahsis; Ayırmak — Tahayyül: Ku - | şunuz!,, diye bağrıyor. Bir müd - yasi” — “Pedal — Tedavi: Dalaş- ...1000001110 0900800008 EEEEENENEEE EE AAEE EEE e * Gülme. | yaşan — Tehayi: Korkmn, korkutma — mu.) 4 üncü mektep: haf: Gitilünç, armağan — Tahakkuk; Gerçekleşme — Tahakküm; | o 13 üncü mektep: Buyrukluk — Tahkim: —İ Tahakkuk: Ortaya çıkmak — Tahakkiim; Tahkir; Aşağı görme — Tabl: Ayırma —| Çok buyurmak — Tahkim: Sağlamlaştırma Tahmin; Kestirme — Vergi: Toplama —| — Tahkir: Aşağılamak — Tuhall: Almak — Tahsis: Ayırma — Tahayyül, Kuruntu —| Tahsis; Ayırmak — Tahayyül: Göz önüne Tehir; Süsleme — Tedavi: Enlema — Teda | getirme — Teçhir: Donatmak — Tedavi: vül: Kullanma — Tebaşi: Ürkme — Tuhaf: İyileştirmeğe uğraşmak — Tebaşi: Ürk - Görülmemiş, mek — Tuhaf: Alışılmamış — 48 inci mektep: 12 inci pe e Tahakkuk! Çlkma — Tahakküm: Baâkı Tahakkuk: Doğruluğu anlaşılmak — — Tahkim: Sopiardayinmz — ii Kü. | hakküm: Yargdamak — Tahkim: Pekleştir. Şültme, aşağılama — Tahlil: Ayırma — Tah sak, soğlamlamak —“Yenkir: Asağamak — sil: Kazanma, öğrenme — Tahsis: Ayrılmış AR e şe e « — Tahayyül: Kuruntu — Teçhiz: Hajıria - | mak — Tahsil; Kazanma, toplama, ge - mm, donatma — Tedavi: Diriitme — Teda. | tirmek — Tahsisi Getirilmek, ayırma — Ta- vüli Dolaşma, kullanima — Tehaşi: Çekin. hayyül: Sakmınak, korunmak — Teşhir: Do. me — Tuhaf; Görülmemiş, natma — Tedavi: Emlemek, sağlamak — Te 1. T. Müfettişi Ziya B. Tahakkuk: Çıkma — Tahakikim: Raski Tahkim: Sağlamlaştırma — Tahkir: Küçült ON yi 00; aşağılama —— TARI: Ayırma — Tahmin; | | TR eN Ein Meys Kestirme — Taheli: Kazanma, öğrenme —— | ona cıkma, m | Tahsis: Ayrılmış — Tahayyll: Kurumtn — |, ep9ir: Müjdeleme! : Re talik etmek, çatmak — Tecerriit: Ayrıima, GM KARAN Sm Ke la kalank > Sldilm; Weekend ma © Tecresüs: Görletme, araştırma — Tecrlibe: davül: Elden ele germek — Tebaşlı Korku | ile çekinmek — Tuhaf: Gülünç, 53 üncü mektep: Alışveriş, 56 ıncı mektep: Tahakkuk: Meydana çıkma — Tahkir; imi Aşalama — Tahlil; Ayırmak — Tahmin: Ya lama, küçültme — Tahsil: Biribirinden | Kn düşünme — Tahali: Almak, toplamak — a Tahsis: Ayırma — Tedavill: Dönen — Teha- — Taheyytl: Kürüntu — | vi: ekinme, korkma, ği — Tedavi: İyiliğe dalışma, 18 inci mektep: daniel git — Nezaret: Gözetmek — Niyeti | öle, i ân mi dindaşlar, oraya koşunuz...., diye bağrıyor. Diğer taraftan bir çok ermeniler Beyoğlundaki kiliseler nin tutuştuğunu ilân ediyordu. halk bir yerden bir yere akın yor, bu suretle de hiçbir şey lamıyordu. Bu yangının en deb şet veren anı, ateşin daki topçu, arabacı ve dö neye yanaştığı vakit baş Yüzlerce yeniçeri, kan ter için buraya koşuyordu. Binlerce v birikmişti. Fakat dört taraftan ge- len ateş çok işddetliydi. , met imkânsızdı. Ve mukavemet de edilemedi. Buralarda çalışan ye çerilerin hepsi birer “Zaloğlu Rüs- tem,, di. Tophane hakkında tı şunları yazıyor: “Toplarm envar işlenecek haneler sahili bahirdedir, To ne tesmiyesinin vechi ır bu kârhaneler haricinde bahirde azim ve kebir toplar dır ki, bu topların hacminde as gar olan topunu zamane hi ği elli nefer tuvanası mevziinden | v fedeceği meşküktür.,, l İşte Galatasaraya (yakın olan yerdeki top imal eden binalar e yın cayır yandı. Yeniçeriler boyundaki elli kişimin mıyacağı topları yangın sabasın dan uzaklaştırdılar, : Ateş buraları sardıktan Süleyman Kanuninin oğlu Ci gir namma yaptırdığı cami medrese tutuştu. Burası çok mu - kaddes tanmıyordu. Ne de olsa b ir padişah tarafından inşa ettiril - mişti. Fakat yeniçeriler kendi kı lalarını kurtaramadıkları için Ci hangir camiini söndürmeğe ş madılar bile. Buralar da kül haline geldi. Felâkete uğrıyan bir, bii âile değil, yüzlerce aileydi. cami avluları bu zavallılarla dol « muştu, İkinci günü bir dedikodu baş - ladr. Ve tarihler bunu bir hakiki olarak kaydediyorlar, Devamı Var mak — Tahkir: Aşağı görmek — Ayırmak — Tahsil; Kazanma — Tahayyilz Bir şey düşürme — Teçhir: Denatnan — 'Ti davi; İyileştirme, 41 inci mektep: , Tahakkuk: Gerçekleşme — Tahakktimz. Bst kesilme — Tahkim: Sağlamlaştırma — Tahkir: Bayağılatma — Tahlil: sözme, ayıp. ma — Tahmin: Kestirme — Tahsil: Toplar ma, kazanma — Tahsin: Ayırma — Tahays yâl; Kurma, kuruntu — Teçhize Sönleme berendirma — Tedavi; Onarma, iyileştirme— Tedavül; Kullanma, elden ele gezme — Tes başi; Ürkime, sakmma — Tataf: Gülünç 5S inci liste 16 mcı mektep: S Nakil; Başka yere götürme — Nakit Para, akçe — Nakış: İşleme — Netret: İğ Terme, tiksinme — Nevheves: Veni istekli Nevi: Çeşit — Nezaret: Bakma — Niyeii. Koruma — Noklal narar: Görüş — Nüfuz; Getme, anlama — Nükte; Sözde ineslik, © 17 inci mektep: z Nakil: Taşınma, göç — Nakit: Akçe — İ i 7 ” La ; fn m aç 5» Nakış: içlenmiş — Nefret: Tiksinme — Nev heves: Yeni istek — Nevi: Başkalık — Nes Deneme — Terli: Evirip çevirme — Ticaret: 55 inci mektep: Nakil: Böç, taşmnız — Nakit: Akçe Nakış: Örnek, boyama — Nefret: Tiksin « mek — Nevheves: Yenlei — Nevi: Türlü, ge İçten sleep ölş LL işlemek, ötesine

Bu sayıdan diğer sayfalar: