k Avusturyalı futbolcular, İngil- “ ede yaptıkları mübim maçta Yüksek kabiliyetlerini gösterdik- bunu rakiplerine bile tasdik dikten sonra, diğer memle- | şerde maçlar yaptılar, muvaf- eğ #hyetli neticeler aldılar, En son mühim maçları, şu- batın 12 sinde Pariste Fransız y. e yaptıkları maçtır. Şimdiye il gi Avusturyalılarla Fransız: arasında olan mühim futbol Mesları, dört karşılaşmadan 3 ret, Son karşılaşma, beşinci Help tşılaşma olmuş, Avusturyalılar, Tansızları sıfra karşı 4 sayı Bibi büyük bir farkla yenmiş- erdir. / Avusturyalılarla Fransızlar i a eedeki ilk mühim karşılaşma ts *S senesinde Pariste olmuştur. 5 O zaman da Avusturyalılar son açta olduğu gibi Fransızları ra karşı 4 sayı ile mağüp ği mişlerdir. Avustüryalıların he- Men hemen zahmetsizce elde tikleri bu neticeyi müteakıp, ir intikam maçı tertip edilmiş, maç da 1926 senesi mayısında yapada yapılmış ve bu ikinci ti pi ir *ma karşı, Fransızlar, ancak bir Myı yapabılmiş'erdir. l Fransızlar, bu suretle üstüs'e ti defa yenilince, araya uzunca İ r karşılaşma fasılası girmiş, 3 dihayet 1928 senesinde Pariste Yapılan o üçüncü maçda, Sıfıra rşı Üç sayı ile gene Avusturya takımının lehinde veticelenmiştir Dördüncü maça gelince, bu da Bene uzunca bir fasıladan sonra, 1932 senesiüde, 24 kânunusasi ihinde, Pariste yapılmış, Avas , nlar bu sefer de Fransız e talanına bir golüne karşı beş kİSOİ atarak, maçtan galip olarak | (Sıkmışlardır. Sİ taş sturyalıların, bu suretle ii la üste rakiplerini büyük farklar- yenmiş olmaları, Fransızlara İâişı kendilerinde tefevvuklarma iSvle bir kat'i inanış uyandırmış» | 4 1 ictaşın 13 puvanına mukabil gi” / ! .“ gün sonra şampiyona maç- tibınbirinci devresi bitiyor. Son bm Beşiktaşla İstanbulspor ta- gin yapacaklar. Bu iki takım bu senenin en sağlâm, en Yakın üç takımından ikisidir. pir ll puvanı vardır bulsporlular maçlara talihsiz bere kalarak bu mevsimde Adeta melerine rağmen cuma maç neticesinde maçların Birinei kısmını dört galibiyeti tehlikeyi ve şampiyonluğa talanına ve dört takımla Miş emebere kalma rekoru Zünkü Ve bir mağlubiyeti olan Beşik- Avusturyahların 4 sayı" Önümüzdeki cuma takımı Beşiktaşla karşılaşıyor Avusturya futbolünün idare sindeki temel direği : M. Hügo Mayzel tırki, beşinci olam son maç ya” pılmadan evel kendilerinin gene Fransızları büyük bir farkla mağ- üp edeceklerini katiyetle söy- lüyorlar, öyle tali, tesadüf ihmal lerini bile hesaba katmıyorlardı. İşte bir Avusturya gazetesinin spor sütununda son maçtan bir güh “evvet“maç“haklanda' yazı lanlardan..bir kaç,salır ; “Yarın, Avnalürya > takımına Fransızlara karşı ötedenberi elde ettiği zafere yeni bir zafer nâve edeceği, o kadar muhakkaktır, ki bunun münakaşaya hbçta- bammülü yoktur Paristen gelen haberler, Fransız arın da bizim gene muzaffer o'acağımızı tah- min ettiklerini gösteriyor. Gerçe, Fransızlar, geçen se neki Maçtanbeti, epi terakki et miş'erse de. birbiri takip eden mağlüviyetlerden sonra, şerefli bir netice temin etmek için bü- tön o gayretlerini sarfetmeleri, gene boşuna gidecektir. Biz, vazıyetten okadar eminz,, Ve hakikaten beklenilen netice, el- de edilmiş, Austuryalılar, yutar- da da kaydettiğimiz gibi, sıfıra karşı dört golle muvaffakıyetle- rinin beşincisini de temin et- m'ş erdir. Maç nasıl oldu işte tafsilâtı; stanbulspor Avusturya futbolü her tarafta zaferden zafere koşuyor! Son Avusturya — Fransız milli takımları arasında yapılan maçın tafsuitı “Hava, soğuk olmasına rağ- men, açıktı. Bu pazar günü, Pa ris stadyomuna 40000 seyirci toplanmıştı. Fransızlar, © beklenildiğinden daha iyi oynadılar. Maçın sony na kadar gevşemediler. Avus turyalılar, ağır hareket ediyor lardı. Fransiz kalesine savrulan birkaç şüt, kaleci tarafından kurtarıldı. ilk devre, bu suretle bitti, Fasıla da, Fransızlar, birinci devrede hiç gol yemediklerinden, fevkalâde memnun görünüyor lardı. Oyunun neticesinden ümit» li oldukları belli idi, Fakat, ikin ci devrede, tamamile aldandık- larını anladılar. Avusturya takı- mı, ikinci devrede çabuk ve aynı zamanda çok hesaplı hareket ediyordu. Yırminci dakikada Sm'stik ha- rikuâde, uzun bir atışla topu Fransız kalesine soktu. Dört dakika sonra, Zişek tarafından Sindalara pas verildi, Sindelar topu güzel bir çevirişle öne yu- varladı ve Zişek ani bir vuruşla topu Fransız kalesinin ağlarına taktı, Frahsız kâlecisinin bütün gay: reti, boşuna gidiyordu. Bir da- kika sonra, Veselik, Avusturyalr ların sayısını üçe çıkardı. Artık Frans zlar müdafaa vaziyeti al- mışlardı. Avusturyalılar üstüste bücum hareketinde ... Ve otuz sekizinci dakikada Fogel, dör- düpcü golü attı. Maç, fevka âde heyecanla ta- kip edilmiş, Fransızlar, Avustur- yallara karşı dostça hareket etmiş erdir. Fransız o kalecisi Defos ile merkez muhacımi, Nıholas, çok iyi oynamışlardır. Fransız müda- faasının da iyi oynadığı inkâr edilemiyecek bir hakikattir. Bu maçta, Avusturya kalecisi Hi. dene hemenhiç iş düşmemiştir. Maçı Ingiltere Avusturya ma- çını idare eden Belçikalı hakem Langenus idare etmiştir, taşia aynı derecede bitirmek imkânına malik buunmaktadır- lar. Çünkü bu maçı kazanırlarsa iki tarafın da puvan adedi 14 olacaktır. İstanbu'spor-Vefa ma- çının eksik oynandığı için, tek- rar edilmesi ibtimalide olduğuv- dan İstanbulsporun buradanda bir puvan kaybetmek kadar bir puvan kazanması imkânı da mev- cut bulunmaktadırki bu taktirde İstanbulspor puvanlarının onbeşe çıkması yo'u henuz açık bu- lanuyor demektir. Bu maçı kim kazanacak? işte görülmeden neticesi: bilhassa bu son ayların acaip netice'er ye. ren maçlarından sobra- Üzerinde kalem yürütülmiyecek maçiardan birisi de budur. Istanbulspor €sas itibarile iyi yetişmiş, genç ve ateşli bir ta. kımdır, Fenerbahçe ile berabere kalmak suretile diğer takımların bu mevsimde erişemedikleri bir muvaffakıyeti de göstermiştir. Bu- nunla beraber bu muvaffakıyet bir hükme esas olacak derecede emin ve sağlam bir muvaffakı. yet olarak (görünmemektedir. Çünkü aynı takım sırasile Vefa ile, oBeykozla, o Süleymaniye ile berabere kalmıştır. Bunun | Binicilik Bahisleri: 8 I Sürek avı nasıl yapılır? Bir sv sonu Bizde pek az tanılman binili sürek avı kadar zevkli ve zarif bir spor yoktur. Bundan yirmi beş, otuz yıl evvel Büyükdere çayırında İngilizlerin oynadığını görüp eşittiğimiz Po'o oyunu gibi sürek avı da büyük barp esnasında, at meraklısı bazı devlet ricalinin teşvik ve him- metile bir kaç defa yapı'mış, fakat devam ittirilemediğinden taammüm edememiş ve bu gün tamamile unutulmuştur. Sörek av için Tüörkişe ve bilhassa İstanbul civarı, öteki memleketlerin bir çoğundan daha müsaittir. Avlanacak hayvanlar arasında en makbul olan tilki çoktur. o Binaenaleyh az bir külfetle bu sporun yeniden canlandırılması kabildir. Sırası gelmişken sürek avı hakkında ma'ümat verelim, Bazı sporlarda olduğu gibi her av sahibinin kendine mah- sus bir setresi vardır. Setre rödengot / (redingote yabut borjur (bonjour) şeklinde biçik miş iki renkli bir elbisedir. Setrenin bedeni için kullanılan renk, kol yenlerinde ve yaka: daki renklere hakim ve uyğun- dur. Meselâ: Siyah beden, havai mavi yen ve yaka gibi, Zevkine göre her av sahibi bu tarzda yapı miş iki renkli bir elbise seçer. Setreyi, av sahibinin da- ifade ettiği mana bir talibsiziiği işaret etse bile bu genç takımın henuz kuvveti derecesinde tec rübelenmiş ve o'gunlaşmış bir hale gelmiş olmadığına da işaret edebilir. Buna mukabil Beşiktaş takımı ağır fakat sağlamiığı ve yürüyüş temposu itibarile İstanbulspor. dav daha fazla tecrübeli ve ne tide üzerinde daha fazla itimat telkin edici bir takım halindedir. Bununla beraber Istanbu'sporlu: ların süratları ve o'un heves'i- lerinin fazlalığı do ayısile bu maçı kazanmaları ihtimali Be- şikteşın kazanması ihtimali kadar kuvvetlidir. Yalnız tâbiyede ha. taya düşmemeleri, iyi görmeleri şartile, Bu maç bzerinde diger düşür. celerimizi gene yazacağız A.S. vetlilerinden bazılarma ikram olarak verdiği müsaadeyi haiz olanlarla av masraflarına iştirak edenler ve şöhretli avcılardan başka kimse giyemez. Başa, koyu lâcivert kadifeden önü siperli av başlığı yahut “kavun şapka,, -mö'on şapka'veya silin- dir giyilir. Çizmeler siyah ve konçlarının kenarı on beş sam- tim genişliğinde bej renğinde cilâlh ince köseleden, pantalonla av boyun bağı beyaz ketenden- dir. Bele takan ve yaka ile kol yenlerinin renğinde çubadan yapılmış kemerin tokasında her av teşekkülünün ketidihe mahsüğ" ve avcılığa müteallik bir” vedi- zesi, bir meseli mahküktur. Ay teşekkülleri umumiyetle bu ve- cize ve mesellerle anılırlar, Kö- pekçilerle borazan'ar - amalör borazanlar müstesna - mensup oldukları teşekkülün renğinde kısa bir caket giyerler. Masrafa iştirak etmeksizin avda davetli sıfatile bu'unanlar, (istedikleri gibi giyinebililrer. Avın muhtelif safbalarından uzakta kalmış olanları haberdar etmek için, av borusile çalınan ayrı, ayrı havalar vardır. Bunlar ekseriya musiki bilen avcıların besteledikleri bir kaç satırlık küçük, küçük havalardır, Heyecan,zevk ve neşe ile dolu olan bir av gününün muhtelif sah: nelerini, burada tasvir etmeğe ça'ışacağız. Avın yapılacağı gün kadın ve erkekten müteşekkil avcı kafileleri avı tertip eden “usta, nın mera yakınında bir köy veya her hanği bir yerde tayin ettiği “birleşme yeri,n de toplanır. “Birleşme yeri, ne, avda binilecek ve “avcı, ismi verilen atlarla gelmek yakışıksız sayıldığından, ava iştirak oede- cekler, binek hayvanlarile gelir- ler ve bunları “avcı, atları yedeklerinde getiren seyislere teslim ederek ahıra gönderirler, Av günlerinde “birleşme yeri, görülmeğe değer bir manzara arzeder. Umumiyetle sakin olan küçük köyde, o gün, fevkalâde bir canlılık büküm sürmeğe baş- lar. Köy sakinleri, avcıları ve bittabsis köpekleri (seyretmek merakile, av saatinden çok evvel köyün meydanlığma birikirler, Galata Saraylı