4 — VAKIT12 Temmuz 1932 Ticaret ve : iktisat Memleketten döviz ihracına hacet bırakmaksızın ihracat ve ithalâtımızı tanzim Hazırlanan ve parafe edilen mukavelenameler hakkında, ha- rici ticaret ofisi müdürü Cemal Bey izahat v8riyor Takas mukaveleleri akti ve mah - sulâtrmıza mahreç bulmak için iki ay| danberi Avrupa memleketlerinde #e - yahat etmekte bulunan zi leti müsteşarı Atıf ve ha ofisi müdürü Cemal beylerin şehrimi| ze döndüklerini yazmıştık. Atıf Bey, Avrupadaki temaslar hakkında malümat vermek Üzere dün akşam Ankaraya gitm r. ant vekâ -| ci ticaret | | | Ofis müdürü Cemal bey, dün bir| muharririmize seyahatten âlınan ne - ticeler hakkında şu İzahatı vermiş - Tovakya, Alm: Polonya ve Ttaly neleri zarfında muhtelif memleketle- re olan tütün ihracatımız hakkında bir istatistik hazırlamıştır. Bu ista - tistiğe nazaran son © içinde en fazla tütün ihraç ettiğimiz memleket ler sırasile İtalya, şimali Amerika, Çekoslovakya, İspanya ve Holanda - dir. 930 senesindeki © ihracatımız 42,981,05S lira, 931 senesindeki ihraca tımız da 28,811, lira kıymetinde - dir. iran gümrüklerinde kontenjan Iran hükümeti de gümrüklerinde kontenjan usulünü kabul etmiştir. İ- ran hükümetince bu hususta bir se - nelik bir liste de neşrolunmuştur. Bir hazirandan başlıyarak gelecek sene - | ye kadar muteber olan bu listede ti alatığ bulunan lenamelerin akti ve ithalktı er hükümet ine gire bütüm eşya * bıraktık. | Saterirse, Ankaraya gi- n Avrupadaki faal Son bir tecrübe Ambalâj mütehassısı M. Kühl'ün memleketimiz mahsulâtmdan muhte - Jif sebze ve meyvaları kendi usulü ü- zere ambalâj yaparak Hamburga gö- türmesi ve bu suretle son bir tecrübe yapılması kararlaştırılmıştır. M. Kühi, 25 sandık içersinde seb - zelerden domates, kabak, o patlıcan, bamya, fasulye ve meyvalardan da e| Tik, kiraz, şeftali, kaysı, kavun, kar-| puz, üzüm ve armut götürecek, bu sandıklar Hamburg konsolosluğumuz da açılarak muayene edilecektir. Bu tecrübe müspet netice verdiği takdir. de mütehassısm keşfinin satın alın - ması hakkındaki müzakerelere Berlin sefaretimiz vasıtasile devam oluna - caktır. Beynelmilel ticari vaziyet Harici ticaret ofisi dünya iktısadi! buhranı ve beynelmilel ticari vaziyet hakkında bir istatistik hazırlamıştır, | Bu istatistiğe göre, başlıca mem- lekelerin yaptıkları ithalâtın umumi kıymeti 1929 senesinde 31,198 milyon dolar iken bu miktar 1990 da (25,370 milyona ve 1931 senesinde de : milyona düşmüştür, Bu vaziyet ikti - sadi buhranın beynelmilel ticaret ü- zerindeki tesirini açıkça göstermekte- dir. | İktisadi buhrandan ihracat itibari. le en fazla müteessir olan memleket ler İspanya, Macaristan, Yugoslavya ve şimali Amerikadır. enret eşyalarımızdan bazıları da tah dide tâbi tutulmuştur. Yerli bez kullanılacek Hükümet daireleri tarafından muh lere gönderilmek üzere hazır paketlerde hariçten gelen kana e yerli bezlerin kullanıl -| ması bütün resmi dairelere birer ta- mimle bildirilmiştir. iş kanunu lâyihası İş kanunu lâyihasınm tetkiki için İstanbul ticaret odasında teşkil edi - len komisyon, bugün toplanacaktır. Fransızların bayramı Çarşamba günü Fransızların | milli bayramı münasebetile eski Fransa sefaretbanesi binasında bir kabul resmi yapılacak, m lahatgüzar M. Barbia, şebrmizbe bulnan Fransızları kabul edile- cektir. Bir baba Tahsilini oğlu ile Berâber yaptı Belgıratta çıkan “Politika,, ga- zetesi, 35 yaşından sonra büyük oğlu ile birlikte liseye başlayan bir adamdan şöyle bahsetmek» tedir: “Morava vilâyetinin Bojniyovaç köyünde doğmuş olan Yakoviç tam bir ilk tahsil yapamadan ev- lenmeğe mecbur olmuştu. Harbı umumide asker olarak Selânik cephesinde hizmet ettiği sırada gösterdiği istidat amirlerinin na- zarı dikkatini celbetmiş ve ken- disini neferlikten kurtararak kü- çük zabit mevkiine çıkarmıştı. Sulbun akdinden sonra mem- leketine dünen Yakuviç köyüne gitmiyerek Nişde kalmış ve bu- rada bir müddet muhtelif işler i yaptıkdan sonra 1920 senesinde Niş sulh mahkemesine kâtip olarak girmiye muvaffak o'muş- tur. Bu arada kendisinde tahsil | hevesi uyanmış ve 1921 senasin- Muhtelif memlekellerde pamuk Londra ticaret mümessilliğimizden harici ticaret ofisine gelen bir rapor- da muhtelif memleketlerin bu seneki pamuk istihsali hakkında şu tahmin - ler yürütülmektedir: Şimaii Amerika bü seneki pamuk'mah «| #ulü 16 milyon 91 bin belyadır. Geçen se- neki mahsul 13 milyon 932 bin balyn #di.| Misiren geçen seneki pamuk mahsulü 5 mii) yon 224 bin, bu seneki inahsulü 4 miyon! 64 bin balyadır. Bir mayısta Amerikada pa muk stoku 12 milyon 119 bin bal idi. Ge- çen — seneki stok 8 milyon balya idi Mn rm pamuk stoku 600 bin balyadır. Bu vaziyete nazaran, pamuk fiat-| larmm düşmesi ihtimal dahilinde gö rülmektedir. Tütün istatistiği Harici ticaret ofisi 1930 ve 1931 se.) de liseye başlıyan büyük oğlu ile beraber kendiside liseye kayt ettirmiş, ve oğlu ile aynı mektepde ve aynı masa üzerinde lise derslerine çalışmıya başla- mıştır. Bir taraftan vazifesine devam etmekle beraber diğer taraftan lise derslerine çalışan yaşlı talebe sene nihayetlerinde muvaffakıyetle imtibanlarını ve- rerek liseyi bitirmiştir. Bundan sonrada oğlu Harbiyeye kenaisi- | de hukuka yazılmıştır. Yakuviç bukukuda muvaffakıyetle bittir- miş ve diplumasını aldıktan son- ra bir müddet kâtiplik yapdığı mahkemeye bu defa hâkim ola- rak gelmiştir. İ naikos takımı SPOR Balkan kupası Maçlarında Sırp takımı, Sulgar milli takı» mına mağlup olunca, hadise çıktı ! Belgratda çıkan “Vreme,, ga- zetesi, Belgratda yapılan Balkan | kupası maçları münasebetile yaz- dığı bir yazıda Sırp takımının Bulgar milli takımına mağlup olması üzerine halkın kendi ta- kımı aleyhine yaptığı nümayişi şiddetle tenkit etmekte ve yazı- sını şu cümlerle bitirmektedir : “Belgrat halkı hakkındaki iyi fikrimizi mubafaza etmek isterdik. Fakat Bulgar- larla olan maçta Oyuncularımız aleyhin- deki tezahürata şahit olduktan: nu Şapabilmedmize imkân Halkın asabına hakim olmayışı oyuncu lar üzerinde de fena tesirini muhakkaktır... Yunanistandaki maçlar Atina, 11 (A.A) — Panatbi- Paok takımını | re karşı 2 sayı ile mağlüp et- miştir, Olimpiyakos takımı Aek takımını sıfıra karşı 4 ve Aris takımı takımını 3 e karşı yedi sayile mağlüp etmiş- tir, Aris takımı, milli şampiyonlu- ğu kazanmıştır. o Banatbinaikos takımı ile Apollon takımı ara- sında yapılacak olan bir meç, bu iki klüpten hangisitin ikinci olacağını tâyin edecektir. Futbol Avrupa kupası Polonya, 11 (A.A) — Futbol Avrupa Kupası Dömi Finali için yapılan bir maçta Bolonya takımı First Vienna ismindeki Avusturya takımımı sıfıra karşı 2 sayile mağlâp etmiştir. Litto- riale stadıcda yapılan bu maçta 20 bin seyirci hazır bulunmuş” tur, Son Rasing maçında geçen hadise Tstanbul, Tİ JA.AJ — Dün Rasing O klüple muhtelit takım arasındaki maç esnâsinda 80! iç oynayan Kemal Faruki Beyle Fransız takımı muavini M. Şa- vart arasında bir hadise olduğu bazı gazeteler tarafından yazıl- mıştı. e İstihbaratımıza nazaran mesele çok güzel bir şekilde intaç edilmiştir. Kemal Faruki Bey, otelde M. Şavartı ziyaret ederek asabiyetine mağlüp ol doğunu söylemiş ve bu vak'anın unutulmasını rica etmiştir. Mu- maileyhin bu gözel jestini Fran- sız takımı büyük bir memouni- yetle karşılamış ve bu suretle hadisenin tesiri tamamiyle silin- miştir, Ankara - istanbul maçına hazırlık Btanbul Futbol heyetinden; 15-7-932 cuma günü Kadıköy Fenerbahçe stadında icra edilecek maçlar : Vefa Kumkapı — Beykoz saat 15 hakem Adil Giray Bey. Derece tayini müsabakası, Tevzii mükdfat saat 17, Ankara — İstanbul muhtelitleri gösterdiği Herakles | 17, 30, Kongre kupası nihat müsabakası, Aşağıda isimleri yazılı futbolctlerin sast (6,90 da #uibol levazımlarile birlikte Fenerbahçe stadında hszir bulunmaları tebliğ olunur. Fenerbahçeden : Zeki, Fikret, Muzal- fer, Cevat, Reşat, Altaddin Gealatasaraydan : Nibaz, Burhan, Avni, Mehmet Salim, Surhi, Rebii. Beşiktaşta : Hüsnü, Hakkı, Şeref, Hayati, Istanbulspordan ; Salâhaddin, Samih, Aziz, Süleymaniyeden : Eşrel, url, Ruhi, gp İŞ Temmuz vira Hakimiyeti Milliye bayramı Türk Maarif Cemiyeti ROZET İm, tevzi günüdür. wd GObi çöllerinde! Türkçeye çeviren ÖMER RIZA —27— Yızın: SVEN HEDİ 22 0Bİ ÇÖLLERİNDE ş3: “Bizim yapılacak işlerimiz pek çoktur. Çünkü bir çok suslarda geriyiz. Onun için elde edebileceğimiz her törlü Y* mı, bilhassa İsveçiç Almanyanın yardımını temin etmeliyiğ bu yüksek rehberlerin yardımı ile Çin medeniyetini, bütün sanlığın salâbına hizmet edecek surette ilerleteceğiz. Bu it Çin cümhuriyetinin bütün dünyaya ifa edeceği bir hizmet “ dır.,, Profesörün nutku alkışlandıktan sonra söz sırası bana di. Kürsüye çıktım ve Çinlileri tebrik ettikten sonra Çip! letinin taali ve refahı için duyduğumuz bisse tercüman . ©' herkesi Çin cümhuriyeti şerefine alkışa davet ettim. Zimmerman tarafından irat olunan parlak bir. mulül sonra sira şiire ve musikiye geldi. Okunan şiirler içinde kileri de vardı. Meselâ şiirin biri milâdın yedinci asrında İ yan (Tonguz) undu. Tonguz diyor ki: “Çili nehri Yin Şan'ın eteklerinde akıyor. Sema bir çadı bi, dört tarafı kaplamış. Sema kurşuni, ve istepler sonsuz. gâr çayırları dalgalandırıyor ve insan otlıyan ineklerle koy# rı görüyor., Şiirlerin biri Han hanedanına mensup imparator Vu Ti elçisi Su Vu dan bahsediyor, Su Vu Hünlere gitmiş ve Hü onu yanlarında alıkoymak istemişler, fakat Su Vu bunu Ki etmediğinden Hünler onu sahile uzaklaştırmışlar ve 19 sene çobanlık yaptırmışlardı. Nihayet, Su Vu serbest bırakılm!f tekrar Çine avdet etmişti. İki bin sene evvel vukubulan hadif dair yazılan şiir Su Vu'nun vefakârlığını terennüm ediyor. Şiirlerin hepsi eski değildi. Yenileri de vardı, Bul cünhuriyelten, hürriyetten bahsediyordu. Daha sonra pehli9 lar'güreşmiş, boks maçları yapılmış, sonra ziyafetler verili mükâfatlar dağıtılmış, yemekten sonra Çinliler, Mongollar, rupalılar musiki parçaları çalarak şarkılar okumuş, gram9 ve mandolinle eğlenilmiş, çaylar demlenmiş ve bütün misafi türlü türlü lisanlarla şakalaşmışlar, gülüşmüşlerdi. Ziyafet nihayet bulduktan sonra vaziyet eski haline dör Arkadaşlarımızdan bir kol Mamuya giderek oerzakif tekmillemek işile meşgul oldular. Mamuya giden ve Fon Mi şalın kumandası altında olan heyet birçok vazifeler ifa ede ti. Heyet Urunci hakimi, Mareşal Yanga yazdığımız mektubu türecekti. Mektupta heyetimizin ilmi hedefleri izah olunduk sonra yakında Etsin gölden Hami, Şan Şan, sonra Turfan Tahau yani Urunçiye gideceğimizi anlattık. Hamide bir rasat tasyonu tesis edeceğimizi, ve kendisini ziyaret ile müşerref € cağımızı, onun tavsiyelerinden istifade edeceğimizi bildirdik: Teşrinievvelin 12 inci günü Etsingöldeki birinci istasyof coğrafi vaziyetini tesbit edebildik. Burası 41 derece 53 dak 6 saniye şimali hattı arz ve Grenvich şarkında 101 derece 6! kika ve 38 saniyede idi. Yeni tetkiklerle vaziyeti kat'iyetle * bit edecektik, Teşrinievelin ortalarında rasathane tesis olundu. Teşri mz 54 GOBİ ÇÖLLERİNDE velin on dördüncü günü uçurulan balon yerden 14,840 metre ni sathı bahirden 15700 metre yükselmişti. Fakat 15 teşrinievelden itibaren hepimizi endişe aldı. F sandığımızın dibi görünmüştü. Gerçi mevcudumuz bunu Hi ye kadar götürebilecekti, fakat ondan sonrası için p muhtaç olacaktık. Onun için sabahtan gece yarılarına ksi meşgul oluyor ve mütemadiyen mektup yaziyor ve mektuf Urunçidan gönderiliyordu. Mektupları göndermek için gölden 650 kilometre mesafedeki Hamiye Hamiden de 5 kil metre uzaklıkta olan Urumçiye gitmek icap ediyordu. Fi yollar dolambaçlı olduğundan mektupları postaya verebili için 1750 kilometre gitmek icap ediyor. Walz ile iki arkadaşı bu işle meşgul oluyorlardı. Walz, Urumçiye vardığı zaman oranın hakimine hit yazdığım mektubu da teslim edecekti. Mektup şu şekilde bitiyordu: Heyetimizin azasından Alman Her Walzı sıhhat ve a! tinizi istifsar için gönderiyoruz. Ben uzun bir zaman mı dem Urumçiye bir miktar para göndermiştim. Bu paranı” kısmına Hamide bulunduğum zaman muhtaç olacağım. O için elçimiz bu parayı alacak Hamiye getirecektir. Elçimizi" maye ve yardım görmesi için hükümet memurlarıma emirlef rirseniz bizi minnettar edersiniz.,, Walzın Urumciye varması için kırk gün, orada işleri ması için beş gün, Hamiye gitmesi için 15 gün lâzımdı. Bu saba göre onun Hamiye avdeti kânunuevvelin 15 ine tesadüf *| cekti. Biz de teşrinisaninin beşinde hareket ederek ayni sir" da Hamiye muvasalat edecektik. Walz teşrinievelin 15 inci günü hareket etti. Harp lerinde gösterdiği kahramanlıktan dolayı imtiyaz madalyi alan Walz, çölde iki bin kilometre gitmekten korkmazdı. ii Etsin Gol'de Kayıkla Seyahat Teşrinievelin 15 inci günü heyetimiz altı muhtelif ist te dağılmış bulunuyordu. Yirmi dört kişden yalnız on dört benim yanıtada kalmıştı. Fakat iki heyet daha bazırlamı olduğumdan sayımız biraz daha azalacaktı. Von Ma Walzın hareketinden sonra mektup yazmaktan kurtulmu$ ler üzerinde seyahat edecektik.