— 6 —VAKIT 9 Temmuz 1932 Bir sihirbazlığın hikâyesi Dualar okundu, fakat keçi insan şekline girmedi! Hartz dağlarında garip bir âyin.. Evvelcede yazmıştık: “Onuncu asırda Almanyad yapılan bir ta- kım sihirbazlıklara nazaran, Hartz dağlarının en yüksek tepesi olan | Broken de, ayın onbeşinci geceleri, si hirbaz, süpürge saplarına ve küplere binerek gelirler, gece yarısı orada buluşurlar, bir takım merasim yapıldıktan sonra, bakir bir teke, fevkalâde güzel bir de- likanlı şekline ifrağ edilirmiş. Alman şairi Götenin Faust ese- rinde mezkörolan bu bhırafe, Londra psikoloji müderrislerin- den darülfünün profesörü mister Price tarafından tetkik edilmek istenmiş, ve bir takım tecrübelere girişilmiştir. Haziranın 28 inci gün, İngilte. reden bu hadisede hazır bulun- mak üzere hususi bir surette gel- miş bir kalabalık, Broken tepe- sinde tam gece yarısı buluşmuş- lardır. İçlerinde fraklı centilmen- ler vebalo tuvaletli lediler bulu- nan seyirciler, profesörün yere çift bir daire çizerek, o Ortasına, zirvesi Mayans şehrine mütevec- cih bir müseles yaptığını merak- la seyrediyorlardı. e Müsellesin ortasına dikilmiş biz kazığa, ba- kir ve bembeyaz bir teke, ipek bir iple bağlattı. Sonra, hırafeye nazaran kalbi ve kendisi bakire bir genç kız “ki Brezlav şehrin- de oturan matmazel Bohner bu vazife ile mükellefti-Tekenin üze- rine kırmızı şarap döktü, sonra alnını, bal, yarasa kanı, is ve çi- çek tozundan mürekkep bir ma- cun ile sıvadı. Tam gece yarısı olunca, hay- vanın üzeri beyaz bir örtü ile örtüldü, ve üzerlerine. öd ağacı atılmış olan bir sürü kuru dallar yakıldı, ve, hazırun Lâtince du- alar okumuya başladılar. Profesör, ona kadar saydıktan sonra örtüyü çekti, fakat, teke, beklenildiği gibi güzel bir Al- man delikanlısına tahavvül et- | memiştil Manş denizini bir sihirbazlık hadisesi ve harikülâde birşey görmek için zahmet etmiş olan Ledi ve centlimenler inkisari ba- yale uğramışlardı. Birçok kimse- | ler, esasen böyle batıl itikatları- na inanmadıklarını, mamafib, bir ileri sürerek orada bulunuşlarım | mazur göstermiye Çalıştılar ve: | — Hiç dünyada böyle şey olur mu? Diyerek gülüştüler, Fakat ha- İ zirundan bir kısmıda tam gece yarısı olduğu esnada ayın önüne bir bulut geldiği için mucizenin İ olmadığmı söyliyordu: — Tecrübe, diyorlardı, sade- ce bu sebebten muvaffak olwn- mıştır Profesür Pric, tamamen kani olmak için bu tecrübeyi tekrar liyacaktır. Bir Profesörin bu asırda, böy- le şeylerle uğraşmasına hayret etmezmisiniz? ! Rusyada ekin Tayyarlerden büyük istifadeler ediliyor Londra gazetelerinin Mosko- vadan aldığı malümata göre tay- yareler ve kabili sevk balonlarla ekin ekmek için tecrübeler ya- pılmaktadır. Sovyet ittibadırın muhtelif (sahalarında, bilhassa şimal Kafkasyanın pirinç tarlala- rında yapılan tecrübeler, tayyare ve balon ile ekinlerin daba sür- atle ekildiği, bir hektar mesaha- sında arazının bir dakikada ik- mal olunduğu görülmüştür. Bu şekilde ekilen yerlerin mahsulü de artmıştır. Bu sene ayni şekil- de ekilecek kadardır. Cenubi şarki Rusya ve orta Asyada tayyara ile areriyi ek- mek büyük bir ehemmiyeti baiz- dir. Bu havali kuraklığa maruz- dur. Tayyare ile ekin ekmen'n ye- gâne kusuru tobumların müsavi | derecede tevzi edilmemesidir. Bir murabba metreye bazan dört tane tohum düşdüğ halde gene bir murabbı metreye 198 tane düşmüştür. Bu kusurun telâfisine çalışıla- caktır. Bu hususta tayyarelerden fazla kabili sevk balonlardan is- tifade olunaktır. 1933 senesi baharına kadar teşkil olunacak tayyare filoları bü- | tün Rusya tarlalarıni ekmeğe baş- | layacaktır, Tayyareler Rusyanm cenubundan başlayarak şimale imei Mlp edecek ve yolun- arazı 7000 haktar ! MEMLEKETTE YUN Mersin Halkevini aç-| mıya hazırlanıyor Mersin Hususi muhabirimizden Mersin Halkevinin açılması için hararetli bir surette istihzarat devam etmektedir. Halkevi için idarei hususiye ve belediye büt- çelerine tahsisat konmuştur, Eski Türkocağı binası olup fırkaya intikal eden ve fırka merkezi olarak kullanılan bina Halkevi ittihaz edilecektir. Fır- ka kendisine ait diğer bir bina- ya nakledilmiştir. Halkevi bina ve salonları yenibaştan tamir ve tevsi edilmektedir. Dün fırka binasında vali Salim beyin riyasetinde fırka vilâyet ve kaza heyetleri, şehrimizde bu- lunan bilümum mektep müdür ve muallimlerinin de iştirakile bir içtima aktetmişler, ve Halke- vi teşkilâtı üzerinde görüşmüş- lerdir. Bu içtimada Halkevinin bütün şubelerinin açılması karar- laştırılmış ve derhal faaliyete ge- çilerek ber şubeye aza kaydedil- mek üzere birer defter açılmıştır. lik gün zarfında aza adedi yüzü geçmiştir. Bütün Mersin © halkı; bilhassa gençler ve sporcular kayt için tehalük göstermektedir. Halkevi Merkezden verilecek emirle açılacağı için hangi gün açılacağı belli değildir. LO. : p—— Takvim Cumartesi Pazar 9 Temmuz 10 Temmuz 5 Rebilevvel 6 Rebi. evvel Gün doğuşu 437 437 Gün batışı 1943 1943 31 3,10 1219 1219 1619 16,19 1943 1947 2143 2143 20 221 ' 184 185 Yılın göğen Günler” Yüm kalan | 180 Günleri | HAVA — Dün sıcaklık azami 27, 16 derece idi. Bugün hava açik k ve rüzgür poyrazdan esecektir. RADYO Lila aşma 2 ISTANBUL — 18 den 19 a kadar gramclon — 19,30 dan 2030 a kıdar Halız Ahmet Beyin İşürakile saz — 2020 dan 21 e kadar gramolonla ope- ra — 21 den 22 ye kadar Hahz Ah. met Beyin iştirakile sa 22 den 9940 a kadar orkestra Gelecek | bir mil- | daki araziyi ekecektir. baharda ekilecek arazi yon mk e geçeciktiş; tecrübe için gelmiş olduklarını. İ Teirike No. 40 a sonra artık ap- tallık etmiyecekti, Yeni bulaca- ğı kadından her hesap başına yüzde yirmi beş istiyecekti. Nataşayı görerek Ştravs'ın gü- cenmemiş olduğunu ve arzusunu kabul ettiğini bildirdi. Birkaç gün sonra tekrar Haliç kenarında bulunmak ümidi kadı- mı lamamen değiştirmişti. Gülü yor, zıplıyor, Krögeri sanlıp öpü- yor, kendisine vermiş olduğu | zahmetlerden dolayı özür dili- yordu, Akıllı davranarak nasi- hatlerini dinlemeli idi. Fakat ne yapsın, aklı biraz kıttı. Vekili umur bu sözler üzerine homur- dandı: | — Biraz değil, çok deseniza! | Bir Japonyalı sevilir mi? Bu ne d Roz Na Nuvar i Büyük bir muvaffakıyelin tam Yazan : Mm. Rube Janski kafa bu? Hemde beş parasız herifia biri, Bir Hügo Ştravs ka- çınlır mi hiç? Yavrum Siz daha delilikler yapacak © yaşdasınız. | | Fakat sözüm kulağınızda küpe kalsın, sonra pişman olacaksınız. elde edileceği sırada herşeyi mahvetmek ancak bir delinin kâridir. Ah Rus kızı ah! Tevek- keli demezler, Ruslar felâketten | zevk alırlar diye.. Kadın cevap verdi: Hayır Krögerciğim. Bilâkis sa. | adetten zevk alırım. Siz ömrü- nüzde hiç sevmediniz mi? > Elbet sevdim. Fakat ahmak» hk etmedim. Saçma hareket- lerden o sakındım. Eğer Ştravs kadar zengin bir kadın beni is- i açmazsınki.. İ suratındaki yesi görünce ona a- temiş olsa benim gibi akıllı bir kadın olan zevcem bana müsa- ade eder, hem de boşanır ve bu baraketimi o da çocuklarım da tas- vip ederler. En sonra onlarla gizli gizli görüşürdüm. Siz de Ja- ponunuzla öyle bareket edebilir- diniz. Bunu Ştravs'a çaktırmadan temin ederim. Ah | yarabbi sen saadet yolunu akıl sahiplerine Nataşa herifin çiçek bozuğu cıdı ve teselli etti: — Beni okadar düşünmeyiniz dostum, yakında gene sinema yildızı olduğumu göreceksiniz. Tas gami'ye rica edeceğim Paris ve: ya Viyana sefaretlerinden biride ilk buşalacak memuriyeti istesin. Perde üzerinde güzel durduğuma göre mutlaka kendi- me bir iş bulurum, Teşebbüsle- Telepati İnsan ölüyor, logilterenin ruhi tetkikler çe- miyeti bu ay sonunda ellinci yıl dönümünü tes'it edecektir. Cemiyet, ruhi meseleleri ilmi usul dairesinde tetkik için tesis olunmuştu. İngilterenin bir çok ruhiyatçıları vakitlerini ve saile- rini bu cemivete vakfettikleri için yapılan tetkikler bir haylı ilerlemiş ve ruhi tetkikler kütüp- hanesi zengileşmiştir. Elli senelik tetkikatın semere- si ne oldu? Acuba cemiyet ru- bun bakasını ve ebediyetini is- bat eden delâil buldu mu? Ya- hut varlik muammasının halline doğru gidildi mi? Ellinci yıl dönümünü tes'it e- karşılaştığı sualler bunlardır. Fakat ilmin her büyük keşfi, uzun seneler devam eden mülâ- dir. Onun için ruhiyat cemiyeti lışmış, ilmi düsturlar haricinde hiç bir harekette bulunmamış, daima vak'alar ve hakikatler üzerinde yürümüştür. Cemiyetin şimdiye kadar vu- ku bulan neşriyatı da bunu isbat ediyor. Ruhiyat cemiyeti, Telepati ha- disesini tesbit etmiş bulunuyor. Telepati, haselerın yardımı ol maksızın kafalar arasında ittisal bulunmasıdır. Cemiyetin en meşhur erkânın- dan Frederin Üyers şuur altında tahteşşuur âlemi bulunduğunu, bu tahteşşuur daima faal oldu- ğunu, fikir ve heyecan verdiğini ve bü yüzden ara sıra kendimizi normal ve mutat şekillerden baş- anlatmıştı; Ona göre varlığımız- varlığıtızdan o müstekildir. O- nun için insan o ölsede tâhteşşuuru yaşar, Telepati bu hayatta bir ifade tarzı olduğuna göre onun bu varlık aleminde de ifade tarzı olması mümkün- dür. Ruhiyat cemiyeti ölülerle diri- | ler arasında muhabere vuku bu- labileceğini benüz teyit etmiyor- sada cemiyetin erkânından bir çokları mubaberenin imkânını kabul etmektedirler. e Cemiyin bessüm etmekten ve içinden ona acımaktan, kendini alamadı. Zen- gin bir adamın himayesi olmak- sızın sinemada bir iş bulacağını ve Krögerin şerefi uğruna çalıştığı- insanın lâzımdı, Madem ki nı iddia etmek için çok safdil (olması Adam sende! öylede böylede mek daha iyi idi. Viyanada kaldığı son günler Prateri Kobençeli, Grinçingi gez- mesini söyledi. Kimbilir belki harda Viyana civaarı çok güzel dın bu harekete karşı minnettar kaldı. Onun sözlerini dinliyece- ğine söz verdi ve hemde kon- soloshaneye gitmesi için delâle- tini istedi, Kröger bu kadar te- riniz boşuna gitmemiş olur! Kröger hiddetine rağmen te- lâşı gülünç buluyordu. Fakat iş- ler Nataşanım zannettiği gibi git şuuru yaşıyor mu.. den ruhi tetkikler cemiyetinin | haza ve tecrübelerin semeresi- | her şeyden evvel bu şekilde ça- | İ man teşkil etmez. onun | gidiyordu son | İ bir centilmenlik yapmak ve na- file yere kadını yese düşürme- | bir daha buralara gelemezdi. Ba- ! olur. Bundan istifade etsin. Ka- | | emre itaate mecburdu, Eğer N Ruhiyat bahisleri nedir ? fakat tahteş“ bulsf elinde bu vadide vuku tetkiklerden (müteşekkil yığın evrak ve vesaik vardi Bunların kısmı azamı henü? tişar etmemiştir. Bunlar intişar ettiği takdirdi cemiyetin tetkikatını bihakk* ilerlettiği görülecektir. a Asıl cemiyetin bugünkü ve cemiyetin başında bulun ilim adamları, ayın sonunda pılacak merasimde elli sene mesaiyi hülâsa edecek ve bu run asırlık mesainin verdiği mereyi bütün dünyaya ( göstef ceklerdir. Yunanistan'da intihabat ne netic€ Verecek ? / “Nirist — Yakın şark,, gi tesi Yunanistan ahvaline tab ettiği bir baş makalede Yu nistama son sekiz senede geçi” diği maceraları anlattıktan s0. önümüzdeki umumi iotihabatti | şu şekilde bahsediyor : “Önümüzdeki intihabat, Kun , lık - Cümhuriyet meselesi ü? rinde (dönecektir. Yunanis! y halkı mühim bir sarsıntıya uğ mak istemediğinden arlyef lerin kaybedecekleri zannolun! İ sada Cümhuriyetçilerin de tar8* tarlarmı pek çoğaltmadıkları af” laşılıyor. Yunan ordusu Cümhf riyet lehindedir. Onun için. nanistanın tekrar kıraliyete deti muhtemel değildir. Çün$“| böyle bir tebeddül Yunanistan” | mali ve iktisadi müşkilâtına def) Dahili müd deleler ise memleketi büsbütü İ buhran bataklıklarına atar. On! ka bu şekillerde ifade ettiğimizi | için M, Venizelosun efkârı a! İ meyi kazanması beklenr.., daki bu tahleşşuur âlem, maddi ! Sahte Yaver Tıbbıadiide Kendisine yaver süsünü ver& rek Üsküdar müddei umumiliğ ne bir iş için müracaat etti esnâda tevkif olunan kundu! Osmanın Tıbbıadlice muayene! ne lüzum görülmüş, Osman ayene altına alınmıştır. i Adiiye vekiit Adliye vekili Yusuf Kemal # Ankaradan şehrimize gelmişti. Yusuf Kemal bey şehrimizde beş | gün kadar kalacaktır. medi, Kâtip evvelâ vize vel : Maalesef kati emir aldığını, yaz Ruslarin hiç bir suretle kiyeye giremiyeceğini söyle Ni Türkiye ile Sovyet Şuralar gi bad arasında yeni imzala! bir mukavele bunu icap eti y yordu : Nataşanın rengi attı. : senedenberi İstanbulda otur ğunu işlerinin, dostlarının. * | ninesinin hep İstanbulda bu | duğunu : söyledi. o Viyanaya sinemanın daveti üzerine gs mişti, v Kâtip naz'kâne mazeret ber. | etti. Kabahat onda (deği dil hükümetin emri kati idi, kâtiP. arzu ederse süt annesini yaf” getirebilirdi. Nataşa ağlıyarak âçıkını? nına döneceğini itirafa me kaldı Türk hükümeti buns mani olmak istemezdi ya