AYN Istanbula akın! Orta mektebi bitirenin gözün- de İstanbul! Liseyi tamamlıyan Istanbula atsam kapağı diyor. Yüksek mektebi bitiren delikan- linm yegâne emeli İstanbuldan uzaklaşmamak ! Bumu ötedenberi herkes genç ne: kabahati olarak söyler. Şüphesiz ki bu bir kababattir. Fakat en korkunç, en iğrenç cürümlerin bile cezalarla değil, sebeplerini ortadan kaldırarak köküne kibrit suyu eki'mek is- tendiği bir devirde yaşıyoruz. Cezalarımız artık mukaddese karşı işlenmiş bir fenalığın ne Olursa olsun ortadan kaldırılması değildir. En müthiş canilerin başucunda dar ağacmın gölgesinden, imamın tekbir getiren sesinden evvel ru- hiyat doktorlarının yüzleri görü- lüyor. Hapislizneler birer hınç ve öç alma yeri olmaktan ziyade bozulan sinirlerin ve yollarımı şa- gran roh frenlerinin tamir edil diği bir tamirhane balini almıştır. hi Istanbula akın, Istanbulda yer- leşme, İstanbul'un taşına toprağı- na tutunma entellektüclleşen sin- lerin üst, üste bir itiyat halinde işledikleri cörmü arhk tahlil et- wenin zamanı gelmiştir. Gençler niçin İstanbulda kal- mayı ideal ediniyorlar. Bana kalırsa bunun sebepleri şunlardır: İ— Son asrın temerküz zaru- reti küçük liman, büyük limana, küçük sermayeyi büyük serma- yeye, köyü kasabaya, kasabayı, şehre, büyük merkeze çekti. Köyden şehre doğru (Akım) dünyada bir emri vakidir. İstanku'un şöyle bir yüz sene- lik nüfusunu göz önüne getirir sehiz köyden, kasabadan, şehir- den İstanbulun kendisine çekti- gi insanları görürsünüz. 2 - Istanbul henüz bir bars merkezidir ve bu hars merkezi kendisine gelen © gençleri bir şehir için lâzım olan şekilde yoğuruyor. : Bir zamanlar taşradan tahsil için İstanbula gelen &oftalar sırf bu yüzden Istanbulu bırakıp ken memleketlerine dönemezlerdi. bâlâ mekteplerin üstünde e isnanlan bir şehire şekilde Gm e Ideal terbiye değil, realite ba- linde gerçlerin ruhunda beton- laşan terbiye onları egoist ye- tiştirmektedir. Bu terbiye holgâmdır. Hot- gâm terbiye ferdin insiyaklarile pek çabuk anlaşıyor. Ve botgâm “adam - bu âdamın hot aolığın- dan başlıca terbiye Sistemimiz kabahatlidir - hayatı Kendi etra- fında ve kendisi için işleyen bir varlık sanıyor. Bu telâkki ile in- siyaklarına hoş gelen $€bir ha- yatını terk edemiyor. Mektebin, mubitin, ailenin eşin dostun tesiri altında teşekkül eden şahsiyetler ayaklarından buka- lanmış gibi şehri hududundan ba EN yen z Cürme ceza tertibinden evvel cürmü ortadan kaldırmıya çal şalım, Sadri Etem Temmuz maaşı Temmuz umumi maaşı hakkın- da defterdarlığa henüz tediye emri gelmemiştir. Maaş cumar- tesi günü verilmiyecektir, Emir yarn geldiği takdirde maaşların tediyesine ancak pazar veya pazartesi günü başlanabilecek! Ambalaj İMütehassıs Almandün i gelirmiş olduğu maddeleri tir. | Sm gi şehrimize geldi Yaş meyvalarla sebzelerin uzun müddet muhafazası için bir usul keşfeden -M, Kühi ismindeki Al- man Iktısat vekâletinin daveti üzerine dön Hamburgtan şeh- rimize gelmiştir. M. Kühl elma, armut, salata- lık, domates, yumurta gibi mad- deleri de kendi usulünde ambalaj yaparak beraberinde getirmiştir. Evvelce iktısat vekâleti ile M. Kübl arasındaki muhabere üze- rine, iktısat vekâleti tarafından bir komisyon seçilmişti. Ibracat ofisinden Halil, Akıl, Avni, ücaret odasından Hakkı Nezihi, Ziraat odasından ve Zi- raat omektebi muallimlerinden mürekkep olan bu komisyon aza- ları M, Kühlin geldiğinden ha- berdar olunca vapura gitmişler- Komisyon azaları mütahassısın gö- retek bir rapor yazâcakları için getirmiş olduğu maddeleri gör- mek istemişlerdir. M. Kühi derhal komisyon aza- larma Hamburg © şehbenderliği tarafından wübürlenen o sandık- lârı göstermiş ve satidıkların bi- rini açarak içinden çıkan elma- lardan azalara vermiştir. Ancak vapurda yapılan bu vazıyet gümrük kanunu hilâfına olduğundan, gümrük baş müdü- riyetinden müsaade almak için Baba katili Kayseri, 30 (Vakıt)— Kayseri ağırceza mahkemesi babasını ö!- düren bir genci dokuz sene ağır hapse mahküm etmiştir. Mabkeme tafsilâtının hülâsası şudur: Kendisine harçlık olmak üzere babasından gizli bir kaç şinik kuru fasulye satan Seit; bu ka- bahatinden dolayı (o babasından dayak yiyor. Delikanlının feryadı- bı, kavgamn gürültüsünü duyan bir komşu, çocuğu babasının dayağından kurtarmak maksa- dile işe müdahale ediyor. Ev- intikam hırsı atm Dört insânın canına mal oldu Diyarbekir, 28 — Şikeftani Cemalettin köyü muhtarı Aliba- nın oğlu Aziz, bir ay evvel ka- rısını öldürmüş, bahçeye göm- müştü. Bu cinayet adliyece mey- dana çıkarılmış, katil yakalanmış, fakat iş bu kadarla kalmamış, facia faciayı takip etmiştir. Öl- dürülen - kadının kardeşi Haso, köyünden kalkarak buraya gel- MİŞ, intikam hırsile Azizin ba- bası Alihan, karısı Ayşeyi ve Alihasın Kızı bulunan kendi ka- nsını, bunlardan başka Arap is- minde bir adamı öldürmüştür. Haso da jandarmalar tarafın- dan yakalanmıştır. şii Haso, karısmın kardeşi Azizi görmek üzere yola çıktığı pı haber alınca yolunu ye rek bu cinayeti işlemiş, bu da cinayete mani olmak istiy. beler alınacaktır. dünkü fanliyetten vazgeçilmiştir. Limanımızda Sovyetlere mahsus Şerbest mıntaka Beyoğlu gazetelerinden bâzı- lan Sovyet Rusyadan Mısır ve Yunanistana ihraç edilecek eşya | için Sovyet hükümetine mahsus olmak üzere limanımızda serbest bir mıntaka tesis edilmesinin mevzuu babsolduğunu yazmak» tadırlar. Bu haber üzerine temas etti- ğimiz Sovyet konsolosluğu ve harici ticaret mümessilliği erkânı | böyle bir meseleden katiyen ma- lâmattar bulunmadıklarını söyle- diler, ——ör — — Anâdoludan gelecek talebe için bir yurt kurulacak Darülfünunun muhtelif şube- lerinde okumak için Anadoludan | gelen kimsesiz talebelere mahsus olmak üzre Eylülde Darülfünun arkasındaki binada bir yurt ku: rulacaktır. Bu yurdun masrafı Darülfünun | İ sım baş memurları arasında ye- ile Halkevi ve diğer bazı mües- sesat tarafından temin edilmiştir; Yurda yalniz Anadoludan gelen- lerle kimsesiz ve muhtaç tale- Müsaade alındıktan sonra M. Kühlin getirmiş olduğu bütün sandıklar o birer birer açılarak getirilmiş olan mevad kontrol edilecektir. Kontrol muamelesi- nin cumartesi günü öğleden sön- ra yapılacağı tahmin olunmak- tadır, ünün Haberleri - Memleket. Haberleri Kimsesiz kızlar için bir yuri kurulma» sına karar verildi Halkevi ictimai yardım komi- tesi toplanlılarından birinde kim- sesiz ve fakir talebe için bir yurt açılması hakkında İstanbul İ valisi tarafından bir teklif yapıl- diğını evvelce yazmıştık, Halkevi bütçesi müzakeresi esnasında bu babse temas edilmiş, içlimâi yar- dım komitesi reisi Avni B. böyle bir yarda olan ihtiyacı izah ede- rek kimsesiz kızlar için bir yurt kurulması fikrini müdafaa etmiş- tir. Neticede vilâyet tarafından komite emrine münasip bir med- rese verilmesine karar verilmiş” tir. Pu iş için bütçeye kafi tah- sisat konulacak ve medrese tadil edilerek esri bir şekle getirile- cektir. Buraya kimsesiz fakir kızlar ahmarak terbiye ve tahsil- leri temin edilecektir. Poliste değişmeler Polis merkez memurları ve kı- niden bazı değişmeler yapılmış- tur, Bu arada Eminönü merkez memuru Ahmet Bey üçüncü kır İ sım baş memurluğuna, üçüncü İ basım baş memuru Cemal Bey biricni kısım baş memurluğuna, birinci kısım baş memuru Haşim Enveri Bey Üskâdar merkez me- murluğuna, Üsküdar merkez me- muru İsmail Hakkı Bey Beyoğ- ima, Beyoğlu memuru Necati Bey Sarıyere, Sarıyer merkez memuütu Murat Bey Eminönllnr tayin edilmişlerdir. 9 seneye mahküm oldu lâtla baba (arasındaki aile kav- galarina başka bir şahsın karış- tığını çekemiyen ve sinirlenen Salâhattin, o tabancasını çekip kend sini sırf iyilik omaksadile sükünete davet eden komşusunu yaralıyor. Hüsaüniyetle ve ah paplık alâkasile işe . karışan bu öçürcü şahıs böyle silâhla ca- nına kestedilerek ayağından ya- ralanınca güç belâ firar ederek canım kurtarıyor. Baba oğul boğuşması biraz daha devam ettikten sonra ba- basınm tabahcasını elinden alan oğlu bu buysuz velinimetini vu- rup öldürüyor; Düzce — Şimenüdifer hattı ya- kında yapılıyor Devlet demiryolları işletme umum mödürü ile muavini iki mutahassısla birlikte Düzceye gelerek şimdilik Düzceye kadar yapılması tasavvur edilen şimen- difer hattının işletme baslatı hakkında tetkikatta bulunmuş” | lardır. Belediye ile de konuşul- muş ve mevcut bir milyon İira- hi tahs keşfi evvelce ya- pılmış olan Adapazarı - Bo'u hat- tının şimdilik Düzceye kadar uzatılmasının mümkün olabilece- gi anlaşılmıştır. m Afyonda bomba Son Haber yazıyor — Harp- tenberi mıntakamızda her sene bir kaç bomba kurbanı verilir. Bu senenin kurbanını da Çalış- lar köyünden verdik. Pazartesi günü köy civarında bir bomba bularak oynıyan dört köylü ço- cuğu bombayı patlatmışlar, 5 ve 7 yaş arasında olan çocuklardan ikisi derhal ölmüş ikisi de has- Te ii . | Katil Seyit mahkeme buzurun- da babasım kasten vurmadığını tabancanın kazaen patladığını iddia etmiş ise de tahkikat ra- potu ve mahkemenin uzun tet- kikatı kurşunun ikiüç metre ge- riden alıldığını meydana çıkar- miştir. Hadise dayak esnasında vu- kubuldağundan ve çocuğun “yaşı onsekizden öşağı olduğu için baba katili idamdan kurtulmuş, dokuz sene ağır hapse mabküm edilmiştir. Faik Tarla Kavgası i Cinayetle neticelen- di, iki kişi öldü Akhisar, 29 — Kızıldamlar köyünde oluran Selmanla Halil kızı Fatma arasında iki seneden beri bir tarla yüzünden Kavga vardı. Süleyman, bu tarlanın ke- narında bir ağaç Üstünde pusu kurarak, oraya buğday eken Fatma ekini biçmiye gelince, ü- zerine tüfeğile iki kurşun sıkmış, Fatma, göğüs kemikleri, kalbi parçalanarak yere düşmüş, öl- müştür. Bu sırada kadının oğlu Ahmet tarlaya gelmiş, bu kali görünce o da ateş edip Süleymam yere düşürmüştür. Sonra tüfeğinin sa- pıle başını eziyor. Neticede Ahmet, yakalanmış, adliyeye verilmiştir. Bolu maarif müdürlüğü Manisa ilk tedrisat müfettiş- lerinden M. Kâşif Bey Bolu maa- (1950 5 ul bir hökümet teşekkül İ ne zarfında Asya hakkında İ dikkata İ gös'erilmiyor. İ olmıyacaktır. " vetli ve daha faik bulunacaktır. | sergisi için hazırlıklara başlaml-. ; i rif mydürlüğüne tayin olunmuştur. pe G İngilterenin o Asya cemiyeti, “| kuruluşunun yıl dönümü müna” | sebetile Sir “Ârnold Wilsonş bim bir konlerâns söylenmiş, v8 a Asyanın her memleketi hakkında | mütalealâr dermeyan edilmiştir. Sir Arnold Vilson'un bugünkü iktisadi ve siyasi şersiti Bazar alarak ati hakkımda. verdiği bükümlerin bir kısmi isabetli olmamakla beraber mev- zu son derece yayanı dikkat ok” duğundan konferansı hülâsa edi-. yoruz: Konferansta evvelâ Türkiye» den babsediliyor. Jddiasına göre | önilmüzdeki 18 sene zarfmda Türkiyenin ticari inkişafı pek. mühim ölmıyacaktır. Türkiye > vi raat memleketidir. Fakat şimdi lik zirâata esaslı bir suretteitinr. 150 senesinin. Türkiyesi, sair hususlarda bu- günkü Türkiyeden pek farklı Sıra Suriyeye geliyor. Onü“ müzdeki 18 sene zarfında Suri yenin nüfusu artacak; oto! yollar, Iraktan Suriye sahiline inecek, petrol boruları, elektrik di kuvveti, iska ameliyeleri, Suriye 4 nüfusu üzerinde derin tesirler icra edecektir. Suriyedeki dini ihtilâflar bafifliyecek, fakat 1950 de Suriyedeki bıristiyanlarde müs- lümanlardan fazla olacaksa m0. lümanların nüfuzu daha kav- Filistin 1950 de gene İngiliz idaresi altnda kalacak, yalnız o Yamana kadar manda sistemi ilga edilmiş o'acaktır. Filistinde- ki örfi ihtilâflar bertaraf olacak, siyonizm siyasi bir mesele ole maktan çıkacaktır. g Arebistan, yani Necit, Hicaz ve Yemen hükümetlerinin siyasi teşekkülleri değişmiyecek, Mek- ke ve Medineye vuku bulan 2i- yaretler azalacaktır. J Irakın hududu bir az değişe cek; Kürtlire siühteriyet verikesi, cek, i Önümüzdeki on sekiz sene içinde buhranı birden geçirecek Irandır. Onun tam bir istiklâl sahibi olmak için vuku bulan teşebbüsleri, kendisini şimaldeki komşusuna ticareten daha sıkı bir surette bağlıyacaktır. Çünkü ticaretinin yüzde yetmiş beşi Rusya ile vuku bulacaktır. p 1950 senesinde Hindistan bir öz serbest olacak ve orada mes- eder cektir. “ Yerli mallar Sergi bu sene çok 4 mükemmel olacak Ağustosta Galatasaray lisesins de açılacak olan yerli mallar mıştır. Serginin her senekinden daha güzel olması için çalışı maktadır. ği Bu seneki sergi bir ay devam edecek, 11 ağüstosta sergi be- yeti tarafından (yerli mallar bas losu) namile bir bahçe. balosu verilecektir. Gene temmuz içinde Konyada açılacak yerli mallar sergisi için sanayi ve muadin bankasma bağ- oo“ lı fabrikalar küliyetli mikdarda eşya göndermiştir. Yerli mallar pazarı müdürü Hayri beyde bu iş için Konyaya gitmişti i i dei