19 Haziran 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

19 Haziran 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A EYAKIT— 10: Fink 1017 umman salonu doldurmuştu. Davacı yerinde . bey, kendilerinin mahkemeye gelirken — fon şirketi muhasebe müdür muavini e ei - kabul etti. © men'i muhakeme kısmı, daha sonra, © Bey, itiraz etti: Telefon davası Dün başladı. Hadise büyük alâka uyandırmış, salon tamamen dolmuştu Şirketin müdür muavini, tahmin üzerine para alındığını Belediye müfettişlerinden Ali Ya- ver beyin, konuşulmadığı halde, ken- disinden mükâleme fazlalığı olarak ücret aldığı noktasından Telefon şir- keti aleyhine açtığı davanın rüyetine dün İstanbul ikinci ceza mahkeme - sinde başlanıldı. Çok kalabalık bir dinleyici kitlesi Ali Yaver bey, iki vekili Nazmi Nuri ve Methi Sait beylerle birlikte bulu - nuyordu. Maznua sandalyesini işgal! edenler şunlardı: Telefon şirketi u - mümi müdür muavini Mister Ander - son, muhasebe müdürü Banathan e- fendi,muhasebe dairesi oşeflerinden| Matmazel Alfandari, tahsildar Ke - rim bey, vekilleri Sadi Rıza Bey.. Muhakeme, suçluların hüviyetleri- «nin tesbitile başladı. Fakat, en başla © Mister Anderson bulunduğu halde, , maznunlardan bazıları türkçe bi'mi- - yordu. Bir teretimana lüzum hâsıl ol! du.. Telefon şirketi vekili Sadi Rıza| beraberlerinde bir de tercüman ge - tirdiklerini söyledi. Mahkeme, tele. seyin Bezmi Beyin tercümanlığını Hüviyetlerin tesbitinden sonra, “A- «Ji Yaver beyi dolandırmaktan maz - nun Anderson efendi.. ilâh, diye baş yan İstintak kararnamesi, sonra müddelumümiliğin ve davacnın men'i muhakeme kararma itirazı okundu, suçlular, 508 üncü madde ile mahke- meye sevkedilmişlerdi. Bir itiraz ve ret Bir aralık şirket vekili Sad! Rıza — Mahkemeye 503 üncü madde mu cibince sevkediliyoruz. Bü dava amme -davasıdır, Kararnamede-tasrih edil - miştir. Ali Yaver beyin. burada yeri yoktur. Davacı vekili Nazmi Nuri bey; davanm sahibi olduklarını, iddia ma- kamını kendilerinin tahrik ve gene feshi muhakeme kararına müddelamu milikle beraber itiraz ettiklerini, bi - naenşleyh, mahkemede ( bulunabile - ceklerini iddia etti. Müddeinmumi Kâmil beyin sesi işitildi: , — Fül, dolandırıcılık filidir. Am - meyi olduğu gibi, dolandırılan şahsı alâkadar eder. Ve bu şahıs müda- 6 mahkemede bulunabilir. u şekilde karar verildi. Davacı, anlatıyor “Ali Yaver bey, davasını teşrik et- ti. Mayıstan teşrinievele kadar Ada - oda sayfiyede bulunduğunu, bu müd - det zarfında evinde telefonla hiç ko- nuşulmadığını, buna rağmen 77 faz - Jasile kendisinden 577 mükâleme “ere ti alımdığını anlattı. Ali Yaver bey, dün mahkemede anlattığna güre, ken- disinden alman bu fazla ve yersiz İc- rete itiraz için şirkete kadar gitmiş, fakat müdürleri görememiştir. Niha- yet, fazla mükâleme ücreti istiyen fa turalar biribirini takip edince &inir - lenmiş ve bir gün Beyazıt nahiyesine müracaat ederek telefonunu mühür - letmiştir, Telefon şirketi, mühürlen - ine amelİyesinden sonra dahi 139 mü. külemelik bir fatura göndermekle ge cikmemiştir, Anderson sorguya çekiliyor Ali Yaver bey, sözlerini bitirince Teis tercümana döndü. Mister Ander- sondan bu cihetin sorulmasını istedi: — Fazla para almak suretile Ali “Yaver beyi dolandırdıkları iddin edi- Jiyor. Ne diyecekler? Mister Anderson, tercüman vasıta- sile şu cevabı verdi: — Al Yaver beyin kontörünün hiç mükâleme kaydetmediğini görünce ho zuk olduğu tahmin edildi. O zaman da otomatik telefon yeni başlıyordu. Bozukluğun bundan mütevellit oldu una hamledildi. Vasati bir heap ya pıldı. Ve bu suretle para alındı. Reis — Faturada bu cihetin tasrih edilmesi !Azımdı. 3 Mir. A, — Bu şikâyete biz bilâha-| itiraf ediyor! re muttali olduk. Tasrih imkânmı bı. lamadık.. Reis — Bozukluk neden sadece tah san ediliyor da Ali Yaver Beyin evin- de bulunan telefon makinesinin mua- yenesi yapılmıyor?... Mr..A. — Buna lüzum yoktv.. Biz muayenemizi merkez dahilinde yapa : NIZ Reis — Merkez dahilinde bozuk mu çıkmış? Mr. A — Hiç mükâleme yazmayın» ca, otomatiğe tahvil edilirken bözui- duğuna hâmlettik, Çünkü bunü ben - zer hadiseler olmuştu. Reis — Onlara da böyle mi yapıl - dı? “ir. A Evet, Müddelumumi Kâmil bey, sordu:| — Peki. Fazla mükâleme.ne suret le hesap edilmiş? Mr. A, cevap verdi: — Bunu hatırlıyamam.. Dört beş ay evvelki mükâlemelerin vasatisi bu. lunurdu.. Usul, böyleydi. Sıra, muhasebe müdüründe Sıra, muhasebe müdürü Ronathan efendiye gelmişti. O da şöyle dedi: — Ben şahsen beş para almadim.) Reis — Ama, şirketin alması için gayret gödtermişsiniz!,, — Abone munddidlerinin ya mu - tattan çok fazla, ya çok eksik yazdığı bana bildirildi. Bir cetvel istedim. Bozuk makinelerin mükâlemelerini vasati olarak hesapladım. Mak'nele- ri hiç yazmıyan abonelerin fatuala- rma, eski mükâleme adedini göz ö - »ünde tutarak bir miktar muhabere yazmak, fazla yazanlardan da tenzil etmek suretile almacak parayı ta- hakkuk ettirdim... *“Rüis nyene edilmedi?.. © — Bu, benim vazifem değildi. Muhasebe şefi ve tahsildar Muhasebe şefi matmazelin söyle - dikleri de şu idi: — Biz, verilen hesap müfredrtıfim şekünlarmi tetkik ederiz. Amirimize eksik veya fazin olan mükâlemeler hakkında rapor veririz. Tahsildar Kerim beyse sadece: —DBiz tahsili emredilen paray: tahsil ederiz, dedi, Ali Yaver bey muhakeme €sva.xa- da sordu: — Benim kontörüm'ne zaman bo- züldu? Bu süale Mr. Anderson cevap ver- di: — Otomatik münasebetile 29 teşri-. nievelde... Davzcı vekillerinden Metlii Bey, izahat istedi: — Müşteriye gönderilen fatura defter mündericatının aynı mıdır? Mr. A, — Tamamile, M. 5, — Peki, bir mayıstan teşrini evel gayesine kadar Adada idik, İs - tanbulda bulunan evimizde konuşul - madı. Bunu ispat edeceğiz. Bize gönderdikleri fatura, defterl»-inin ay vı değildir. Bunu da ispat edeceğiz. Dava, ne davasıdır ? Soçlular vekili Sadi Rıza bey, atıl. dı: — Böyle bir dava yoktur ki ispata lüzum hissedilsin.. Dava, 11 lira 47 kuruş davasıdır. M. 8. — Riz şirketin mükâleme ya- pılmadığı halde para almak hususün- da gösterdiği gayreti amme huzurun- da ispat edeceğiz. Şahitlerimiz'a din- lenilmesi lâzımdır. Müddeiumumt Kâmil bey de. şahit celbine lüzum görüyordu. Sadi Rıza ber, itiraz ediyo:du: — Neden lüzüm vardır? Dava, bi zi amme huzurunda hasım olarak gös termek için açılmış bir dava değildir.| 11 lira 47 kuruşluk fazla müâleme' ücreti davasıdır. Şahit, telefon şirke- tinin ammeden mütemadiyen fazla pa ra aldığını ispat için mi dinlettirile - eektir?.. Halbuki böyle bir dava mev- zuu bahs bile değildir ki, bunu ispat edecek şahitler dinlensin... Reis, bu hususta karar vermezden Sart | e İz — Bökuk makineler Kaydi Kiu): ; Takvim Pazar Pazartesi 19 Haziran (20 Haziran 14 Sefer 15 Sefer Gün doğuşu o 428 428 Gün batışı (| (Aş 1944 Sabak namazı 340 3,38 Oğe ” 1215 1215 İndi.” 16.16 16,16 Akşam ” 1944 1944 Yata” 2148 21,48 İmsak 207 2,08 vw ulm geçen 160 Günler” Yilin kalan Günleri 195 HAVA — Dün sacaklık azami 70, ms gari Xi derece İdi. Bugün lava açık olacak, rüzgür poyrazdan esecektir. | RADYO Kös rel Sağ İSTANBUL — 18 den 19 n kadar gra - miafon, 19,39 dan 20,3 Ga kadar Medayi mn «iki heyeti, 2030 dan 2le kadar gra mofonla opera, Zi den 22 ye kadar Tam büri Refik Rey ve arkadaşları, 28 den 22,80 a kadar Tango orkestresi . VİYANA (5172 m.) — 10,05 konser — 11,15 konser — İ2İS mesiki — 13,30 smusik! —16,35 oda musikisi — 18,05 konser — 20,53 orkesire konseri — 21,50 odu mesikisi ve | iomser — 28,40 dans, BÜKREŞ (3042 m.) — 1130 diri masi- ki — 12 Org konseri — 1$ plâk — 14 plik 8 konser — 20,10 konser — Yi operet, KOMA (4412 m) — Li dini musiki — 13,40 hafif kanser — 18 taganni — 2145 operet , Ear aym. (5505 m.) — 12 dini m — 15 plâk — 1545 Çiyan konseri — 19 Mz — 3140 Çizan musikisi , OSLO (10714 m.) — 1045 Bahriye or. kestel — 14 Isveç ve Norveç fatbel maçı — 18 konser — 2030 keman konseri — 21 musiki Karo — 23,59 dans. MOSKOVA (1504 m.) — 9,30 dan 2255 6 kalar neşriyat. VAKŞOVA (44 m.) — 18,15 musiki —| 15 Lembergten nakil — 1705 plâk — 19 konser — 19,20 dans — 21 komser — 2800 dans. KÖNİGVÜSTER HAVZEN (1033 m.) — T jimnastik — 780 konser — 13,20 konser — 15.30 konsar — 17,16 orkestre konseri — 20,30 Berlinde sakil — 21 operet — 33 Vi- yanadın nakli — I dans . PARİS — (1725 m.) — 845 musiki — AA Jimnastik — 18 dini müsahnba —— 1320) pil — 14 plâk — 15 konser — İR.5 plâk — 1945 möser — *İ Kafe konser. BORSA 18 Haziran 1932 Nukut (Sans Kuruş | 20 £. Fransız 170 1 Srerin © 77958 1 Dolâr a 20 Wer 20 1. Belçika 90 ürakesi 20 1. İsviçre D levi 26,— 1 forla BS—İ 1 Meclfiye 40,— 20 kurun Çek 194—<İ| 1 Banknot “234— © Çek fiatları (kap se 16) | Paris #şilin Av. 1 pezeta 1 Mark 1 xwloi 1 Penso 70 ley 25.— 90 dinar 79 1 çetvoneç > i Alın 500,— Newyork Mildno Brüksel Atina Clnerre Sofya Amst Varşova Peşte Bükreş Deiçrat Moskora— 4089 am Terkos Çimente Ar, 405 Ünyon dey. Şir hayriye 14,50 | Şark dey. Teimvay #475 Talya Urnumi sigorta tı,2—$: Şark m. ceza 95— Bomozti Tam | Telefon 15,55 tik | Tahviller Ist. dahifi 6350 | Elektrik Ke Şark & yolları 400 | Tramvay 4,08 D. Muvahhide 44— | Tünel Gümrükler 510 | Rihüm Sayıli masl © 75) Anadolu 1 Pağdat. 450 » NB Asteriye — - mümel 245— 34,10 | me 71,40 275 2€ 4 Fankası Anadolu Reji 920 1635 Mısırlı bir tayyareci Mısır tayyarecilerinden Ahmet Salim B, hususi tayyaresile Mı- sır'dan şehrimize gelmiş, Yeşil köy'de yere inmiştir. Abmet Sa- lim B. buradan Bükreş'e gide- cektir. evvel evrakın okunmasını tensip etti. Ancak bundan sonra, şahit dinlenip dinlenmemesi hakkında bir karar ve- zilecektir. Muhakeme 27 haziran sa - bahma bırakıldı. vi GOBİ çöllerinde L Türkçeye çeviren. ÖMER RIZA —8— Yazan: SVEN HEDİN GOBİ ÇÖLLERİNDE 15 yor. Onun dikkatinden kaçan birşey yok. Onu her yerde görür ve onun ber şeyi gördüğüne emin olursunuz. Bs adam, canlı bir gazete gibidir. o Günün bütün havadisini bilir ve hepsini bana haber verir. Bu adam, benim sağ ke lumdur ve ben onunla istişare etmeden bir şey yapmam. De veler ve Mongollar onun idaresindedir. Bizde bunlarsız bir adım atamayız . Larson'un sağ kolu Haslund'dur. Bu gayyur ve cevval genç, her maniayi yıkan, aşan, yapılmıyaack işleri yapan bir adamdır. Onun yirmi iki yaşındaki arkadaşı Söderton ds ondan farksızdır . Alman arkadaşlarımızın birincisi doktor Haude'dir. Alr vali cevviye mütehassısı olan bu arkadaşımız, hakikaten müte“ hassıstır. Beyaz, sarı, hepimiz onu seviyoruz. Kendisi, ra sathanesinde meşgul olmadığı zamanlar, ya bir dağın te pesinde rüzgâr ve havayı tetkik ediyor yahut bir pilot balonu uçuruyordur. Başka zamanlarda da hesaplarile ve notlarile meşgul oluyor. Çinli ve Alman yardımcıları vardır. Her Detman, eskiden bir bahriye zabiti idi. Doktor Haw de'nin başlıca yardımcısı odur. Sonra kendisi çok iyi bir ressam ve nüktedandır. Bilhassa mandolini, herkesi mem- nun ediyor. Her Licberenz, bizim sinemacımızdır. bir şey kaybetmesine imkân yoktur . Her Heyder, benim erkânı harbimdir . rargâhta inzibatı temin etmektir . Her Muhlenceg, para işlerile ve hesaplarla meşguldür. Her Zimmerman, doktorumuzun muavinidir. Her Valz da öyle. Baron Marşal, eşyamıza nezaret ediyor. Her Kaul, aşağı yukarı her şeye bakıyor. Profesör Hsü, on Çinli âlim ve talebenin reisidir. Onun göbek adı; Ping — Çanç, aile adı; Hsing'dir. Sonra onun bir adı daha vardır; Tzu, yani “Sabah kızıllığı,, fakat bu adı, onun yalnız dostları kullanabiliyor. 1888 de doğan Profesör Hsu, 17 yaşında Hupev vilâyetinden ayrılarak (Pekin) e ve 1913 de Paris'e gitmiş, ve Sorbon'da altı sene fel sefe tahsil etmişti. Profesör daha sonra Çin'de felsefe okutmuş, sonra 192ide Milli Darülfünunda felsefs müder- risliğine tayin olunmuştu . Maaşı 280 Dolardan ibaretti. Fakat iki senedenberi ancak bunun yarısmı alabiliyordu . Profesör Hsu, kör bir milliyetperver veya encebilere düş" man değildir, bilâkis kendisi her milletin mukadderalına hâkim olması lehindedir. Sonra Mongol'ları ve Tibetlileri Çin lehinde tazyika taraftar değildir. Onun bütün emeli de bulunan bütün san'at bazinelerinin Çin'de “Onun çi “Proresir "MU DIrEz GA için' maiyelimize girmiştir. Ben, onun memnuniyetle: kabul ettim. Çünkü kendisi Onun entresan Onun vazifesi, kas tâyiniidi mütedil, ki- 2 16 GOBİ ÇÖLLERİNDE 2 birsiz ve sevimli bir adamdır. Onun gibi bir seyahat arkadaşı kazandığımdan dolayı cidden memnunum. Çünkü Profesör Hsu, kendi memleketinin medeniyetine tamamile vakıf olduktan başka Çin edebiyat, felsefe ve tarihinde mütebehhirdir, sonra kendisi Avrupanın fikir ve hayatına derinden vakıftır. Profesör Yuan ise, Amerika'da jeoloji ve arkeoloji tah sil etmiştir . o Onunla bir Avrupalı meslekdaş arasında hiç bir fark yoktur. Onunla Bergman ve Norin arasında tam bir anlaşma hükümran. Hepside bu seyahatten azami derecede ilmi istifadeler teminine çalışıyorlar . Bu Çinli üstatlardan başka bize refakat eden âlimlerden biri arkeolojist, Huang — Venş Pei'dir. Dördüncü Çinli âlimi- miz, Ting Too -- Heng'dir. Beşincisi, Çan Fon — Şun'dur. Çinin beş muhtelif vilâyetinden olan bu beş âlim, tabiat, iklim, nüfus, lisan noktai nazarından beş milleti temsil eder gibi idiler. oBunların hepsi ile mükemmel geçiniyor ve hepsinin refakatinden müstefit oluyorduk . Çin hükümeti bu zevattan başka yanımıza beş talebe alma” mızı istemişti. Bu talebe, Çinli profesörler tarafından bir kaç kere imtihan edilerek seçilmişlerdir . Bizim kervanrnız, âdetâ bir Babil kulesi gibi idi. Çünkü İsveç lisanı, almanca, fransızça, ingilizçe, çince ve mongolca konuşuyorduk. Haslund, Danimarkalı olduğundan onunla da arasıra Danimarka lisanı ile konuşmak icap ediyordu . Ben, rusçayi da unutmamak için, Fon Kaul ile rusça konuşu" yordum. Çünkü Kaul, Petrsburg'da doğmuştu. Elhasıl karargâhımızda sekiz lisan konuşuyorduk . Hami ve şarki Türkistan'da şark türkçesi konuştuğumuzda" onu da dokuzuncu lisan saymak icap ediyor. Bu seyyar Babil kulesinde Avrupa ve Asya lisanlarından istediğimizi öğrenmek imkânı vardı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: