EEE | YAN Lâtin ve an lü ET Kültürcülüğü! “Liselerde gençler Lâtince ve Yunanca okusunlar,, diye sene- lerdir konuşu'an bir söz vardır. Bu söz zaman zaman ortaya çıkar. Etrafında hoş beş edilir. Bugünlerde gene bu kara sa- kız çiğneniyor. ya; Lâtinceye, Yunancaya neden lüzum var ? Din gayretine benziyen ve menşei pek esrarengiz olan Lâ- tin ye Yunan kültürcülüğü, iki sebepten dolayı ileri sürülüyor. Ai Bir takım münevwerler vardır. Kendi kafalarını teşkil eden Yunan ve Ün telâkkilerinin etrafa yayılmasım is- terler, çünkü münevverliklerini sırf buna “borçludurlar. Nasıl papazlar yaşamak, hüküm sür mek için hıristiyan arnaline mecbur İse- ler, Latin kültürü üstünde kendilerine bir tünek buldüzlarını 'erz edenler de Yahi bir din neşreder gibi düşüncelerini etraflarına dağıtırlar. Günkü onların et taflarinda hiç olmazsa sözlerini dinliye- cek, onlara istinar edecek çömerlere il- Uyaçları vardır. Bı Bir Kisim münevverler var ki ks faları hayata değil kitaba açılmıştır. e Ve onlara göre hayat denilen şeş, tarihin Aynı ölçülerle, avnı şekilde tekrarlanma” #idir Onlara göre, hayat, her zaman Ti- Pik bir hadisedir. Vakıa, Ho'entoda kaya, Londradı Kaya, orta zamanda kaya aynı kayadır. Ve böylece Tipiktir. Amma bayat cemiyet, irsan kilele- Pinin hareketleri böyle bir ölçüye gire mez. “Bugünkü medeniyet Rönesan- sın eseri, Rönesans da insanla- rn Roma ve Yunan kültürüne dönmelerinin neticesidir. Binacpaleyli mödeni olmak is: tiyen her cemiyet Yunan ve Lâ- tin kültürünü bir hap gibi kul- lanmalıdır.,, Demek asla güzel olmıyan, bir safsatadır. Bunu bu şekilde kısaca, bir sugra ve bir kübra gibi yanyana getirerek hallettiğini zanneden adam da henüz orta zamanın medresesin- de pinekliyen insandır. «ı4-g Atinalı, güzel konuşan adamdı. Ro- mali, hudurtan bududa geçen Fatih ve tilccardı, Bugünün adamı bambaşka bir insun- dır. Makine ile uğraşır Toprağa Tabu İar odasından zıplıya, zıplıya geçerek tohura atan adam değildir : Toprağın ve Röğün, denizin karşısında ne feylesoftan, me mabuttan bir şey bekliyen, tabisnn *n küçük hücresinden bile yepyeni bir İstismar sahası hulan İaboratuvarlı adam- dır. Bugünün sdımı, ilmi söz için öğren- Mez. ve süs için ilim libası giymez Dünün adamı tabiana karşısında ac- #ini murıldanır, dünyayı sade zekâsile İzeh etmek isterdi. Bugünkü adam fbi- "a ölçer. Tabiatı aklına değil, aklım ta- bata uydurur. Küinatm aklın erafında müm karşısında bir pervane gisi do- tığı zanneden insan, çoktan gülünç | SÜMuştur, ... Fikirler, gökten inmez. Fikir- | ler, dağdan dağa esen ve hu- | ları aşarak geçen rüzgârlar | . Fikirler, bir kuruluşun | bir iktisadi taazzuvun neticele- tidir, Sebepleri değildir. Rönesans da çok maddi, çök ikts Ü Mabeplerin veticesinde Lâtin ve Yu- Dan kültürüne dönülmüştür. Çünkü bü inkişala şekil veren cemiyetin bel ancak Yunan ve Lâtin vasnrong İşe. Bugünkü medeniyet. feyzisi Vermek için Lâtin ve Yunan küldürüne uhtaç değildir. Maksim Gorki, Lâtince bilmez uma dünyanm en şiddeli mw ME keşiflerini vücuda getirmek e n ve Yunan Jisanlarım öğren: Demi Amerika Cürhüriyetinin kr yene e, me Poliste : Vinçten kurtulan Şeker sandığı Altında | kalan amele İ Tevtik yaralandı | Dün limanımızda bulunan al- man bandıralı Kiyes vapurunda | bir kaza olmuştur. Vinçden kurtulan bir şeker sandığı va; anbarında çalışan pi lee tamil bir amelenin üzerine düşerek ağır Surelte yaralanmasına sebep ol- muştur. Mecruh Tevfikte Bey- oğlu zükür hastanesine kaldırıl- mıştır. Sir kaza daha! Dün Tahta kalede Kastamo- nili İdris isminde bir kunduracı çırağı, dükkânın merdiveninden inerken düşmüş ve elindeki kışmduracı obiçağı sağ ayağına batmıştır. Mecruh Idris Carrahpaşa has- tanesine kaldırılmıştır. Kadını döğmüş mü ? Dün Belkis isminde bir kadın, zabıtaye müracaatla kahveci Mus tafa isminde biri tarafından dö- güldüğünü söylemiştir. Mustefa yakalanarak tahki- kata başlanmıştır. Kavga stmişler, sonra... Ayvansarayda oturan Mustafa ile zevcesi Zarife Hanım, dün kavğa etmişler ve bu esnada Müstafanın oo kardeşi Ha- san, zarife Hanımı sol kalçasın- dan hafifçe yaralamıştır. Tahki- kata başlanmıştır. Tepsi, kadeh, kaşık Dün Galatada Laz Kemal is- minde bizi, bir gazinodan tepsi, kadeh, Kaşık .çalarak, kaçarken yakalanmıştır. Maarifte: Kimyagerler Dün sabah Halkevinde toplandılar Dün öğleden evvel saat onda Halkevinde kimyagerler (o top- lantı yapmişlardır. Toplantıda, Türklere hasredi- len san'atlar arasında kimyager- liğin de bulunması münasebetile geçen içtimada yüksek .makam- lara çekilen teşekkür telgrafla- rma gelen cevablar okunduktan sonra Ankaradaki kimyagerler birliği ile cemiyetin birleştirilme- si mes'elesi konuşulmuş, bu, e- sas itibarile kabul edilmiştir. Birlik ile cemiyet nizamname- sinde farklar olduğu anlaşıldı: ğından bunların izalesi için, ida- re heyetinin lâzım gelen temas- larda bulunması da kararlaştırıl mışlır, yy yy yg m bir Sandal ! Evvelki sâbah, köprünün Ka dıköy iskelesi tarâfındaki rıhtı- mma bir sandal yanaşmış, için- den biri kadın, biri erkek olmak üzere iki kişi çıkaıştır. içinden çıkanlar, gondol şeklinde olan bu sandalı oradaki bir kayıkçıya İ teslim etmişler ve sonra alacak- Imtihanlar Hususi mekteplerin imtihanla- rında ilk tedrisat müfettişleri bulunacaklardır. Müfettişler, im- tihanlarm neticeleri hakkındaki raporlarmı maarif müdüriyeline vereceklerdir. Liselerde Yarın Üselerin Zinci devre son sinif talebelerinin imtihanları ya- pılacaktır. | hıcirler fatinve Yuner kültüründen W- bam almadılar Dinyerasisi'yi yapan mühendis Lâ- tinceyi tanımaz. ... Lâtin kültüründen kendisini en çok saklanmış olan Cermenler, İngilizler Lâtn | kültürü işinde boğulmuş olan Fransadan daha bahtiyar. deği mi ? İdtn ve Yunan küküründen kurul. mak için milletlerin mücadeleleri gene Rönesâns devrinin bir hususiyeti “değil midir 7 Bugünkü Türkiyeye adale kuv- veti yerine, beden kuvvetini art- tıran aleti, aletin yerine insanın bedeni ve ruhi kudretini arttıran makine kuvvetini veriniz. O zaman kârşinza yepyeni bir Türkiye çıkacaktır. Bu Türkiyede Lâtince bilmi- yen beynelmilel şairler, Yunan dilini tanımıyan muhteriler, Rö- nesansın havasını teneffüs etme- miş feylesoflar çıkacaktır. Tepeden tırnağa kadar Lâtin kültürüne (batmış medeniyetsiz Meksika ve Brezilyaya halâ Lâ- tin alfabesini tanımıyan Japon- yayı elbette tercih ederim, Lâtin kültürü, Meksikayı kurtaramadı. Japonyayı da batıramadı. larını bildirmişlerdir. Fakat sa- atler geçmiş kimsenin gelmedi- gini gören kayıkçı hadiseyi bir az tubaf bularak, polise haber vermiştir. Polis tahkikata baş- i İamıştır. Sandalın içinde, üzerindeki le- keler şüphe uyandıran bir sopa bulunduğu kaydedimektedir. Resmimiz, bu sandalı gösteriyor Yİ Biritalyan filosu Limanımıza geliyor Italyanın Akdeniz donanma- sına mensup bir filo, yakında ! yakın şarkta bir cevelan yapacak ve bu ârada limanımıza da uğ- rıyacaktır. lalirni Italo Moreno'nun. ku» mandası altında Kuarto krovazö- rile Bassini, Fabrizi, Casenz, La Farina torpido muhriplerinden müteşekkil olan filo Haziranın yirmi yedisinde Brendiziden ba- reket edecek, Korfo ve Şira li- manlarına sürec klan sonra Mar- mara ve Boğaziçinden Varnaya gidecektir. Filo Varnada Temmuzun ye- disinden on dördüne kadar ka- lacak, sonra limanımıza gelerek temmuzun on dördünden yirmi üçüne kadar burada duracaktır. Filo buradan doğru İtalyaya dö- necek ve temmuzun yirmi do- kuzunda Tarasto limanına dön- müş bulunacaktır. Krediliyona bankası “ Krediliyona ,, bankasının İs- tanbuldaki muarelâtıni tahıl et- meğe karar verdiği, bankanın bu kararım Ikbsat vekâleti ec- nebi enler im ra bil- EE ! tanesi | düre Gümrüklerde : : Yeni tarife Kanun proesi Eskisine nazaran,bazı değişiklikler yapıldı Haber aldığımıza göre, güm- rük umumi tarife kanununda bazı tadilât yapılması için Ankarada teşkil edilen komisyon mesaisini bitirmiştir. Komisyon O hazırladığı © yeni tarife kanunu projesinde eskisi- ne mazaran bazı değişiklikler yapmış, bu arada bazı eşyaların gümrük resimlerini indirmiş, bir kısım eşyanın memlekete ithalini temamile menetmişlir.meri tari- fe kanununda en ziyade tadile uğrıyan fasıllar bakır ve balitası ipekli mensucat, yünlü mensu- cat ve halı, hazır eşya ve ma- deniyat fasıllarıdır. Komisyon yaptığı tadilâtta himaye usulünü nazarı itibara almıştır. Yeni köprü hakkında bir teklif Bir italyan grubu, münskasaya iştirak etmek istiyor Şimdiki Unkapanı köprüsünün yerine belediye tarafından Gazi köprüsü namı altında yeni bir köprü yaptırılacağı malümdur. Haber aldığımıza göre, bir Italyan gurubu Ankarada alâ- kadar makamlara bü köprünün inşası hakkında bir teklifte bu- | lunmuştur. Italyan gurubu, köprünün in- şası için açılacak münakasaya iştirak edeceğini, bu münakasa neticesinde teayyün edecek inşa bedeli mukabilinde memleketi- mizden tütün, pamuk, incir ve üzüm gibi mali mahsülâtımızı alacağını bildirmiştir. Bu suretle grup bir nevi takas muamelesi teklif etmektedir. Grubun teklifi tetkik edil- mektedir. Kabul edildiği takdir- de münakasa derhal açılacaktır. 5 kişilik encümen Irlişa evrakını bugün tetkike başlıyor Barut işinde irtişa o davasına ait evrakı tetkik etmek özre Büyük Millet Meclisinde: beş ki- şilik bir encümen teşkil olun- muştur. Encümene, Çorum meb'usu Ismet, Tekirdağ meb'usu Faik, ya mweb'usu Rasih, Konya meb- usu Kemal Zaim Beyler seçil- mişlerdir. Kemal Zaim B., meşgüliyetin- den ve yorgunluğundan bahse- derek itizar etdiş, bunun üzeri- ne yerine kendisinden sonra en çok rey alan İzmir meb'usu Kâ- mil B. intihap olunmuştur. Encümen o buyünden itibaren tetkikata başlıvacaktır. Bir ayda ne kadar bina yapıldı ? Belediyenin hazırladığı bir cet- vele göre, Mayıs ayı içinde İs- tanbulda 350 bina inşasına baş- lanmıştır, Bunlardan 43 tanesi apatmandır. Aprrtmanlardav 28 Beyoğlunda, 10 tanesi Beşiktaşta, 5 tanesi Eminönü ku- zası dahilinde, diğerleri Kadir köyle Beykoz sabalarındadır. Bu senenin Mayıs ayındaki inşaat, geçen senekine nazaran, r nisbetinde artmıştır. iğ A ü ! i Tüünün — Mese Gümüş intikam mı alıyor? Vaktile altın ile gümüş, alış verişte at başı beraber giderdi. Hiç olmazsa gümüş, altın kadar kıymetli değilse bile, onun takip ederdi. Altını seven insan“ lar gümüşü de severdi. Alım olmıyanlar da gümüş'para ile teselli hissederdi. Umumi harp, altın ile gümüş arasındaki omüuvazeneyi bozdu. Her memleket nakit esası ol: münhasıran alt kabul etti, Gümüş muamele sabasından tard edildi. Bunun neticesi altı- nında ihtikâr luzağına tutulma sını mucip oldu. İşte bu hal bu- günkü iktisadi ve mali cihan buhranını doğurdu. Fılhakika altın ile gümüş na- kit mikyası iken bu tedavül va- g lelerinden |. 1 sıtalarının her ikisisini birden top» a lamak, banka'arın kasalarına sak- lamak, fiyatlarını büyük dünya bangerlerinin keyfi ile indirip P çıkarmak mümkün olamazdı. Hal- buki nakit mikyası olmak tın yalmzaltına inhisar edince bazı devletler ve büyük banger- ler, dünya yüzündeki altınları teyidi başladılar. Azzamanda buna muvaffakta oldular. Om dan sonra ellerine geçirdikleri altının kıymetini o yükselttikçe yükselttiler. Binaenaleyh bugünkü dünya buhranının tazahüratından biri olan eşya fialarındaki düşkünlük istihsalin o çokluğundan sadece ik. değildir. Dünyadaki altınları ka- saların a doldurduktan sonra fia- tın istedikleri gibi yükselten bangerlerin ve bazı devletlerin ibtikârları neticesidir. lebilir ki alış veriş sahasından tardedilen gümüş, altını kendi- sine tercih eden insanlardan bu suretle intikam almaktadır. Ba itibarla sabık İngiliz maliye na- ur Sir Robert Hörn'ün son gün- lerde irat ettiği bir nutukta: — Altın ile beraber gümüşü Ve denir “3 yeniden nakt mikyası olarak ka- 4 bul etmek lâzımdır. Dünya buh-, râmna karşı durma: için başka çare yoktur.! ,, Demesinde çok hakkı vardır... Beynelmilel posta ittihadı kongresi Posta umum m müdürü FahriB. Ispanyaya gidiyor Posta, Telğraf ve telefon w- Göle mal'uei Mimiafa Ali | mum müdürü Fabri Bey, bir kaç güne kadar şehirimize gelecektir. Fabri Bey, burada bir kaç gün kaldıktan sonra Madritde topla- nacak Beynelmilel posta ve tek graf ittihadı kongresi müzake- | relerine iştirak etmek üzere, Is- panyaya gidecektir. Fahri Beyin kongre dağıldık tan sonra İspanyadan diğer bazı Avrupa memleketlerine giderek memleketimiz ile muhtelif avrupa şehirleri arasında telefon mubas beresinin temini için temaslarda bulunacağı anlaşılmaktadır. Posta ve telgraf memur namzet lerinin imtihanı Istanbul Posta ve telgraf baş müdürlüğünde şimdiki halde ça- vğ lışan memur vekil ve namzetle- rinin yakında imtihanları yapıla cak, imtihanda kazananlar me- mur olacaklardır. Imtihanlara iştirak eden me- mur vekil ve namzetlerin hepi hanım olmak üzere 16 ki