Hareketleri kların konseri £ etle veri Kü an'a yetle verildi, küçük Dün sabah saat on ya, sinemasi o salonunda Meline Papelyanm küçük Göele ti tarafından bir konser birde dan davetlilerle tamamiyle lü, a m ve » dört yaşından on iki Yaşına kadar çelen, muhtelif sr üstatlarının — İ piyanoda çalmışlar, yana göre Kâfi derecede il akıyet göstermişlerdir. m için büyük ümitler Mi bu miniminilerin isimleri: Uk Mansur, Ginette Aura, Oliç- Lay Elak, liham Osman, Cilinka itseh, Süha Mazhar, Daysi Marie Varjabetian, Su- il, Marcelle Danon, Ni- tg e arcelle on, Ni a, sik san'atkârlar, çaldıkları Ni Parçadan sonra, şiddetli ve e surette o alkışlanmışlar, katy 8 ayrı ayrı buketler, kutu ei Şekerlemeler , o bebekler, türlü oyuncaklar verilmek Yaf, iyle de, gösterdikleri mus akiyet takdir olunmuştur, bağa küçük yaşlarında bu muvaffakiyet gösterebi- hi bu çocuklerin musıki kabi» etlerini inkişaf ettiren Mm. line Papelyan da hararetle biz mış, kendisine de büyük Wi Kuket verilmiş ve konser miştir, , Gerek Ma. Meline Papelyan, terek, küçük san'atkâtları tebrik ri Z, *.Bergerin Konseri i Dün #aat on yedide “Ünyon y Wsez,, salonunda viyolonist i Charler Berger tarafından da Onser verilmiştir. İş, Serer. Istanbul için ya- m <! bir sima değildir. Evvel 5 “€ uzun müddet burada bu- g , muhtelif kibar ailelere Msi dersleri vermiştir. Ken- ti, Meşhur musikişin:s Sevçikin i olarak yetişmiştir. o üb, İstanbula dönüşünden m, * güzel eserlerle dolu bir $u Yâmla verdiği bu konserde, ii Yüskek besteleri, mükemmel “iy mik ve santimanla ifade parçalar o arasında, “Berceuse,,ü ısrarla ettirilmiş, gene ısrar üze- am harici olarak da ça çalmıştır. i Yan, Alem gene ol alem. De- p Fiş Z si İş He vl deveran!.. daha Yır.. Devak, etekten 42.. Etek, küçük küçük halinde o dökülürken, payi, bn lerini Yayacak!.. kadın terzisi Ratibe mm, a iplik kaşlarını kal» ü, “iyle havada bir hayal i Sikey müdafaa ediyordu... t iman, bu dalga ve i “Me cevap verdi; Wun olmalı. Biri mavi, len dalgaların © üstüne soluk yeşil gözle- tiki erek, Şairâne cümleler- ÖR İşh, ShPibine, ısırgan gibi ii Mezarlık davası yonu müleveihlerden davacı Davalarasebep nedir? | Belediye bir mezarlık mesele- | sinden dolayı Evkaf idaresi aley- bine bir milyon liralık bir dava açmıştır. Üçüncü bukuk mahke- mesine verilen bu davanın mey- zuu şudur: Son belediye kanunu mucibin- ce mezarlıklarm Evkaf idarele- rinden belediyelere devredilmesi icap etmektedir. Kanun çıktık- tan sonra İstanbul mezarlıkları belediyeye (devredilmiş, fakat Evkaf idaresi "zürri ve evlâdi,, olduğundan bahsederek Ayaspa- şa mezarlığını belediyeye verme- miş, mütevellilere vermiş, müte- velliler de burasım arsa halinde satmışlardır. Belediye mezarlığın Beyazıt vakfına ait o'duğunu ve binacn- aleyh kanun mucibince de alması icap ettiği iddiasındadır. Aynı iddiaya göre, bu mezar liğin asıl ismi “ Karanlık me- zarlık ,, tır. Sultan Süleymanın vezirlerinden Avlonyalı © Ayas pasanın 933 tarihinde bıraktığı vakıf mezarlık ise Fındıklı cihe- tndedir. Paşanın mütevellileri burasını daba evvel satmışlardır. Şu hale göre, Ayas paşa mü. tevellileri, Ayas paşa mezarlığı üzerinde hiçbir hakları olmadığı halde metresini 7 liraya almış- lar, metresini 30 — 40 liradan satmışlardır. Daha sonra 55 dönümlük olan bu yerin dönü- münü 50 bindiraya ipotek ettir- mişlerdir. Diğer laraften Abideler ko- misyonu da mütevelliler aleyhine kabirları (o nakletmedikleri (o ve wezar taşlarını sattıkları için dava açmıştır. Mütahassısların söylediklerine göre şimdi üzerine 12 büyük apartman yapılmış olan Ayas aşa omezarlığında, < Şinasiden İla Sean di Hasan halifeye kumbaracı başı- lara ve 17 nci asırdan sonra Tophanede dökülen topların u3- talarına ait kabirler bulunmakta- dır. Gene aynı zevatın söyle- diklerine nazaran, “ Şinasi ,,nin mezarı Cümüşsuyundan takriben, otuz metre ileride ve mezarlık duvarında açılan bir pençerenin önündeydi. Çok güzel bir taşı vardı. — Gelin Hanım de, bu dal- galar ve köpükler arasında, yarı insan, yarı balık şeklinde bir deniz kızı sevimliliğiyle do- laşacak.. Öyle efendim ?.. İki saattir, modellerin üzerine eğilmiş, düğün elbisesi için bir karar vermiye çalışıyorlardı... Şeker Osman, bu hazırlıklar- da, Fehametin en yakın fikr ve zevk ortağı olmuştu.. Genç kız, iskarpin, çorap, tu- valet.. Hattâ, iç çamaşırı gibi, bir kadının en gizli eşyasına ke- dar, her şey hakkında onunla konuşuyor, renklere, şekillere dair münakaşalar yapıyordu... Bazen, bir kumaş üzerinde, bir biçim üzerinde karar verirlerken, z | i l mişti, Jan Dark . e 5 ğe tkârlar takdir edildi (Belediye Evkattan, ide isi Mektep kruvazörü dün Istanbula geldi Şehri selâmladı ve seolâmlandı “Jeanne d” Are,, Fransız mek» ! tep kruvazörü, dün sabah dokuz- da Pireden İstanbula gelmiş ve toplar atarak şehri selâmış, Se- limiyeden atılan loplarla muka- bele edilmiştir. Gemi Dolmabahçe önlerine | demirledikten sonra süvarisi Mir- | alay Marguis ve ikinci kaptanı | Kaymakam Loudes saat 10,30 | da Fransız sefiri Kont de Cham- brun'ü, İlde Fransız konsolosu M. De Saint Jowan'ı ziyaren et- *miş'erdir. Bugün de saat 10,30 da Vali Muhittin Beyi, 11 de Ko'ordu kumandanı Şükrü Naili Pş. yı makamlarında ziyaret ede- ceklerdir. Gemi burada altı gün kaldık- tan sonra Köstenceye ve tekrar limapımızdan geçerek Beyruta gidecektir. “Jeanne d' Are, Fransızların kadro harici bırakılan aybı İsim- deki geminin yerine “Saint - Na- şaire,, tezgâhlarında (yaptıkları son sistem bir mektep gemisidir. Içinde bahriye mektebinden me- zon 155 zabit namzedi, 100 za- bit ve 400 nefer bulunmaktadır. 7240 ton hacmında olan gemi- nin uzusluğu 170, genişliği 17,70, çektiği su 5,69 metredir. Silâhları ikişer, ikişer dört tarete taksim edilmiş 15,5 san- timetrelik 8, tayyare için 7,5 santimetrelik 4, 37 milimetrelik 2 top ve 8 mitralyozla 55 sao- timetrelik 2 torpito kovanıdır. Üst güğertesinde icabında hu | susi fertibatla indirilmesi kabil | 2 deniz tayyaresi de vardır. “Jeanne d' Are,, da uzun se- ferler yapacak bir mektep ge misi için Jüzumlu ber türlü tertibat alınmıştır. İstiap baemı 80 metre mikâbı 0'an gemideki frigorifik tesisatla 11 ton taze eti ve diğer kolayca bozulan maddeleri muhafaza et- mek kabil olmaktadır. Bu er- zakla gemi 40 gün hiç bir yere uğramadan sefer yapabilir. Ge- mi de ayrıca icabmda sinema vedans salonu olarak kullanıla” bilen büyük bir konferans sa- lonu vardır. “Jeanne d' Arc, m buharla işliyen türbinleri gemiye saatte 27,844 mil sür'at temin etmek- tedir, Geminin büyük topların- dan Fransızların milli kahramanı “Jeânne d' Arc, ın silâh arka- daşlarından birinin ismi veril ince bir istibzayla projeyi altüst ediyor, yeniden ürun uzun araş- tırmalara, soruşturmalara, üzün- tülere yol açıyordu.. Şeker Osman, bu hazırlıkların nasıl bir güne ait olduğunu dü- şünmiyordu bile.. Kendisini, Fa- hametin ellerine, rüzgâra katıl mış bir yaprak teslimiyetiyle bi- rakmıştı.. O ne isterse yapıyor, nereye İsterse gidiyor, onunla beraber olmaktan, onuvla bera- ber dolaşmaktan, beraber dü- şünmekten, beraber konüşmak- tan, ona ait şeyleri onunla baş başı münakaşa ederek, zevkle- rini, hislerini birbirine karıştıra" rak seçmekten zevk alıyordu. Bu fasılasız beraberliğin, bü- yük ayrılığa bir hazırlık olduğu- nu anlamıyor değildi.. Fakat, ga- rip bir his aldanışiyle avunuyor, onu bu tatlı sarboşluktan ayılta- irili ed i ihr eki an dei mıştır. | Şeker Osman, küçük bir şaka, 3 Poliste : Kuzunun başı Evin önünde, eti ve derisi karyolanın altında bulundu! Kesen, saklıyan kim? Keçecilerde Karabaş mahal- lesinde Dilber sokağında 22 numaralı evde oluran Siirtli Hasan, dün kaybettiği kuzusunu ararken kuzusunun kesilmiş ba- şın Nuri isminde birisinin evi önünde bulmuş ve polise müra- caatla vaziyeti anlatnışlır. Ya- pılan araştırma neticesinde Ha- sanın kuzusunun eti ve derisi karyola altında bu'unmuş, Nuri ile aym evde oturan Şükriye ve Nermin Hanımlar yakalanmışlar- dır, Kuzunun parçalanmış etleri sahibine teslim edilmiştir, Tahkıkat yapı'maktadır. Kira meselesirden kavga Dün Beşiktaşta köprübaşı so- kağında 14 pumaralı evde otu- ran Osman Efendiyle evin sahi- bi Sabri Efendi arasında kira | meselesinden dolayı kavga çık- miş ve Sabri Efendiyle ailesinin Osman Efendi ve zevcesini dör- | dükleri iddia edildiğinden polis tahkikata başlamıştır. | Karaköyden geçerken Dün gece saat üç buçukta Galatada Mumhane caddesinde oturan Safvetle Mandra soka- ğında oturan kardeşi Necati, bir kaç arkakaşıyle Karaköyden geçen kebapçı Kâmile tabanca çekerek yumruk ve taşla Kâmi- çenesinden ve dilinden yarala- mışlardır. Kâmilin feryadı üze- rine yetişen polis memuru bun- ları yakalamıştır. Bıçak çekdi mi ? Dün Beşiktaşta helvacı Acem Aliyle Hasan isminde — birisi arasında alacak meselesinden kavga çıkmıştır. Bu sırada Ha- sanın Aliye bıçak çektiği iddia edildiğinden (polis (tahkikata başlamıştır. Tramvaydan ollıyan Karagümrükte Beyceğiz ma haltesinde oturan kafesçi Meh- met ağanın oğlu İl yaşlarında Recep, dün saat 13 te Edirne- kapı-Eminönü seferlerini yapan 36 numaralı tramvay arabesin- dan atlarken muvazenesini kay- bederek yere düşmüş ve ağır surette (o yaralanmıştır. o Yaralı Recep Etfal hastanesine yatırı! cak Perşembe sabahına kadar, sızan mantıkını, uğuşan muhake- mesini uyandırmak istemiyordu. Her gün, her gece beraberdi- ler.. Terzide beraber, sofrada beraber, eğlencede beraber, gez- mede beraber. Bu esnada, Osmanı için için sevindiren bir kıskançlık vak'ası bir dargınlık hadisesi de oldu: Mevsimin, iik açık hava balo- | su, Yatkulüpte veriliyordu. Meb- rure Hanımefendi partisi, bir | kafile halinde gitmiştiler: Faha- met, Şeker Osman, Cemal, Tev- fik, Emine. Salonu bahçeye bağlıyan alçak setin üzerinde ve | büyük bir masa etrafında top- landılar, Burası en mükemmel yerdi. Hem içerisini görüyordu- lar, bem dışarısını.. Adanın en | şık tuvaletleri bu gece teşhir Parçalanan Suriye (“Şarki Akdeniz Fransız dey- v | diği yerdir. Buranın hıristiyan | bızistiyan değil, ! kuvvetli namzet, Şeyh Cesir,, zi ediliyordu. İşte madam Şevket | — VAKIF GÜNÜN — —— ESA v 14 MAYIS 1932 — letleri,, ni teşkil ediyor Şarki Akdeniz devletleri, Sus riye, Lübnan, Lâtakya, Dürzüler dağı devletleridir. Bu birbirin- den ayrı, idaresi aynı, bayrağı ayrı, kanunları ayrı, posta puls ları ayrı Cört devleti bir nokta birleştirir. Bu nokta hepsinin Fransa hâkimiyeti altında yaşa- malarıdır , Her biri Suriyenin bir parças sından müteşekkil. olan bu dev- müşküldür. Lübnan cümhuriyeti, Fransanın Suriyedeki hâkimiye- tini idame için en çok güven- İ letlerin mabiyelini tayin ze olmasına, hıristiyan kalmasma | ehemmiyet verilir. Ermeni mil- liyetçileri hep buraya yerleştiri- lir. Fakat Lübnana, Berut ve Tarablus havalisi de ilhak olum duğundan Löbnanın ekseriyeti müslümandır. Lübnanda bu ayın sonlarında ” yapılacak umumi intihapta, en 1 5 i — idi, : Lüâbnanın vazıyeti bu! : i Lübnanın : tevsiinden maksat, Suriyenin müslüman milliyetper- verlerine karşı onu daima engel olarak kullanmak, ilerde Su- a riyeye İrak gibi istiklâl verilecek olursa, onu daima sıkı bir kon- | trol altında bulundurmaktır. a Latakya devletiyse Nasirilerla Ismaililerin ikamet ettikleri kö- : şedir. Dürzüler dağı, henüz bir ig gizli cemiyet halinde yaşıyan, itikatlarını dinlerini belli etmiyen. Dürzülerin ikametgâhıdır. “ Bütün Suriye içinde Fransız idaresine karşı gelen ve tam bir istiklâlden başka bütün Suriye- nin iltihadını istihdaf eden bir j parça, Suriye devleti nâmı veris len yerdir. Lübnan, ve bilhassa Lübnanın 300,000 hıristiyanı,;" Fransız hâkimiyetinin temelini ; teşkil ediyor. Latakyanın Nas sirileri ve İsmailileri de Fran- sız idaresinin idamesine mütema- yildirler. Dürzüler, Fransız idaresi altm- da yaşamak istemezler ve fırsat” buldukları takdirde yeniden kis yam ederler, fakat Suriyeyle müttehit yaşamayı istemezler. * Bütün bu hükümetlerden başka Suriyeye lâfzen tabi, fakat ayrı- ca idare olunan İskenderon san (Lütfen sayfayı çeviriniz) yi Avrupadan getirdiği alev rengi tuvalet, gözleri bir haset ateşi içinde yakıyordu... İş- te madam Beni; İlerlemiş yaşına: Senihin Ani 2) İ rağmen halâ genç, halâ güzel ve halâ şık.. Birçok eski âşık- ları onu bu gece gördükler zaman, muhakkak, mazi, ikinci | bir kalp gibi göğüslerinde çarp- | i mıştır... j Maamafih, bu zarafet imtiha- nında, Fahametin de en yüksek | dereceyi aldığını onutmıyalım,. i Göğsüyle sırtım, karşılıklı iki | müsslles şeklinde açarak bir z omuzunu çıplak bırakan donuk sit mavisi tuvaleti, uzun etekle- 1 rinde bütün gözleri sürüklüyor- r Cu., : Pu arahk, güzel kızın karş. da pini pırıl, siyah bir baş iş Dokler Refik Suat!