10 Mayıs 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

10 Mayıs 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

7 pi Yon teşkil etmesi bekleniyor ve Üe | tn dp — SIYASETİ usa hükümeti min eline geçecek? in kaç gün evvel neticelenen Prus-| iğ İNlihabatımdan sonra Almanya, ayetini yeniden tetkik etmek in hasıl olmuştur. Bu intihaba| em belli başlı neticesi, Hitler ta- Mitarlarmın ikinci hamlelerinde de| Muvaffak olmalaridir. Gerçe bu mu- Hitler fırkasını derhal işi getirecek derecede kahir de. Bununla beraber Hitler fır- daima ilerlediği için bunu mu-| âkiyet saymıya imkân yoktu, üç itler taraftarlarının hedefi, bü « tag Almanyayı ele geçirerek bir dik - balk tesis etmektir. &OOnun için! başka fırkalarla teşriki mesai Mitrek resikâre gelmeyi kabul etmi! rd Fakat bu defa OPrusyada bir hadisenin, meselâ Mitler Buyla merkez fırkasının — bir ko-| il iF lzdeki haftalarda bu teşebbtizün tahakkuk etmesine ihtimal veriliyor. Çünkü Hitlerin kendisi bu kovalis-) taraftardır. Fakat merkez fır-| Prusyada intizam ve asayişin İkt We istediğinden ve İdarenin ie idaresine muhalif oldu. Hite, , Prusya dahiliye nezaretinin £rupundan birine verilmesine olmıyacaktır. ay zuaya dahiliye nazırı, zabıta kuv- lerine hâkim © olduğundan başka Yet valilerini ve polis erkânını ta- *der. Bu makam Hitler grupuna Mensup birinin eline geçtiği taktirde bürokrasini kâmilen değiş- hack Hitler grupunun hedef- den biri budur, iş Merkez fırkasmın diğer bir şart; .manya başvekili dektor (Bru - ) in siyasetine, bilhassa harlet ypüsetine müzahereltir, Halbuki Hit - taraftarları, doktor (Bruning) in| Pütün siyasetini & ve harici siyasetini tenkit etmektedirler, Bu hattı; birdenbire tadi) etmek cok dür, am için (iki tarafın anlaşması müşküldür.. ares fırkasının (Rayh) taki li - doktor Kaas, harici siyasete ehem tabir veren bir klerikaldir, ve pek olarak muhafazakârdır. diker (Bruning) in pek samimi kası olan doktor Koos merkez fir - Damına teminat alarak Hitler Ürkasiyle kovalisyon yapmıya karar aitse © zaman koalisyon tahakkuk Man diyetindeki | Hitleristlerin r Kubedir, Tecrübedide bir kğ ümente adamı olan Her Kube e *n milliyetperver fırkanın sol ce- gerin dördüncü oğlu olan Prensi vii Vie de onun grupunda bulu-| ke, Yet iki taraf arasındaki müza -) ha Akim kalacak olursa, o zaman başvekil olan Her Otto Braun, Sikâre de devam edecektir. Bihasıl, Hitler grupu henüz P ŞEKER Ma a Tefrika :No, 13 OSM 4 N ta Birden, sokağın başında bir kor! A vi bir otomobil ho im önünde pe pl öüüüebi H , bu anda yüzünden, el- dizlerinden, vücudumun ından çekilen kanm bir olup uçtuğunu sandı. .| dayanarak kalkmak; * «Fakat, dizlerinde o kadar! 1 ki, doğrulama- YE ğ. A isine yardım için elini w eşine hafif bir sesle mr Mayayı uyuştu Nimet , , Kı “e cağım .. Misafirleri ty, kat, Nimet Koşuncıya kadar, * Sığlık gibi kahkahalar ata) Tİ girmişlerdi . . aydi, İhtimal ki, sabık Kayi m | ka her fırkanın kaybetmesine rağ - Vilâyvetin Kaçakçılığa karşı Günün Haberleri Iki cinayet alınacak tedbirler /Biri Beşiktaşta diğeri Dün vali muavini Fazlı Beyin riyasetinde, polis müdürü, jan- darma kumandanı, gümrük mu- hafaza müdürü, gümrük başmü- fettişinden mürekkep yeni bir komisyon toplanmıştır. Bu ko- misyon (kaçakçılıkla (alınacak tedbirlerle meşgul olacaktır. Fazlı Bey, azalara, komisyo- nun, dahilden ve hariçten gele- ceklere her türlü kolaylıklar gösterilmesi ve kaçakçılığın önü- ne geçecek müsmir tedbirler alınması için toplandığını söyle- miştir. Azalar bu mevzular üzerire bir hafta tetkikat yapacaklar v: gelecek pazartesi tekrar topla mlarak bu tetkikat üzerinde gö- rüşülecektir. Nafım ser mühendisi tekalt edildi Istanbul vilâyeti nafıa ser mü- hendisi Avni Bey tekaüde sevk edilmiştir. Avni*Bey 33 senelik memurdu Kraliçeler bugün haraket ediyorlar Bir müüdettenberi şehrimizde misafiren bulunmakta olan R> mabya (Yugos'avya kraliçeleri bu günkü O ekspresle © şeh- rimizden Belgrada haraket ede- ceklerdir. Misafirlerimiz Vali Bey- le Polis müdürü, ve Romen ve Yugos'av sefaretleri erkinları ta- rafından teşyi olunacaklardır. Kral'çeler o doğruca (o Bel grada * gidecekler “orada bir iki gün «kaldıktan sonsra- Viyanaya kadar g derek bir müddetde o- rada kalacaklarnır. Poliste : bir yaralama hadisesi Dün saat İ0Oda Yemiş vapur iskelesinde bir cerh vak'ası ol- muştur: Unkapanı Yavuz Sinan mahallesinin Camişerif sokağın- da 24 numaralı evde oturan Si- irtli manav Haydar, mal alış ve- rişinden muğber olarak taşıdığı bıçakla, manav Avram oğlu Za- banın sol kol ve e İsra yaralamıştır. Haydar yakalan- ir. yaya hâkim olmuş değildir. Merkez fırkası, müfritlerden baş « men, mevkiini tahkim etmiş bulu - nuyor. o Onun için, bu seferki Prus - ya intihabatını da doktor (Bruning) in kazandığını söylemek hâtâ veya mü -| balağa olmaz. z Yazan : Yusuf Ziya Fahamet, yeşillere bürünmüş ince vücuduyla, bahardan ve beh- çeden bir parçaydı i.. Elin de, Cemalin bastonunu sallıyarak koşuyor: — Nerede benim Şekerim?.. Diye, çapkın, şakacı bir sesle bağırıyordu... Osman, bir lâhza gözlerini ka- patıp havayı kokladı. Onu görme- den kokusunu duymuştu . . Bu ko ku, sinirleri geren, kalbi eriten, insana, bir aşk hümması içinde, ağlamak, döğüşmek, bayılmak ar- zusu veren bu koku, onun, krem, ruj, podra, livanta kokularına ken di emsalsiz ıtrınıda karıştıra - rak dağıttığı bu baş döndürücü koku, ne müthiş, ne dayanılmaz şeydi... Eğer, yaklaşan ayak ses- İeri onu uyandırmasaydı, bu mu- xttar rüya içinde kendinden geçe- | lacaktı Kasımpaşada i Ea SARİ Beşiktaş cinâyetinin Faili Dün Istanbulda biri Kasımpa- şada diğeri Beşiktaşta olmak üz- re iki cinayet hadisesi olmuşlur: 1 — Kâsimpaşada Mumhane caddesinde kahveci Kâmil, taşı- dığı biçakla arabacı İbrahimi kasığından ağır surette yarala- mıştır, Beyoğlu zükör hastahane- sine kaldırılan yaralı çok geç- meden ölmüştür. Cinayele sebep, kahveci Kâmilin Ibrahimden ala- caği bulunan üç yüz kuruştur. 2 — İkinci badise Beşiktaşta olmuş ve ihtiyar bir mütekatdin feci bir şekilde ölmesiyle netice- lenmiştir. Serencebey yokuşunda Döngel sokağında 16 numaralı evde müsteciren oturan asker müte- kaitlerinden 60 yaşlarında Şera- fettin Efendi, aynı evde kiracı bulunan Seyrisefainin Bandırma | vapurunda kamarot Sabri“Ef.nin kapısı önünde oturmaktaymış, bu sırada aynı evin diğer bir oda- sında oluran marangoz Osınan, içinde kurşun bulunan kırma av töfeğini ateş ederek zavallı mü- tekaidi varmuş ve öldürmüştür. Verilen malümata göre, bu ikinci cinayete de Şerafettin efendiyle Osman arasındaki bazı ailevi sebepler amil olmuştur. Birinci cinayet faili Kâmil ve ikinci cinayetin faili Osman ta- bıta tarafından tevkif edilmişler- dir. Müddeiumümilik her iki ka- Hil hadisesi tahkikatına başlamış- lardır. — Fransız mektep gemisi bu sabah geliyor Jak Dark Fransız mektep ge- misi bu cuma limanımıza gele- cek ve bir müddet burada ka- cekti. ! Fahamet, büyük ağacın yeşil gölgeleri içinde yüzü biraz daha| sararan Osmanı görünce iki elini! birden uzatarak koştu: İ — Vefasız... Aman ne vefasız şey mişsin sen!.. Bu anda, eğer Cemalin: — Geçmiş olsun Osman Bey . . Diyen katı sesi duyulmasaydı, muhakkak ki, bir his dalgası için-! de, Fahametle Osman kucaklaşa- caklar, öpüşeceklerdi. . Maamafih, buna rağmen, genç kız, genç hastanın sıcak avuçları" nı, kendi yumuşak avuçları içinde uzun uzun sıktı... Şimdi, iki kadın, iki erkek, geniş yapraklı dalların altında halka olmuşlardı. Dördü de, gü | lümsiyerek birbirinin yüzüne ba “| kıyordu. Fakat, ne ayrı ayrı, ne! başka başka gülümseyişlerle . . . İlk mânasız cümleyi Fahamet söyledi: — Demek böyle ha?.. Osman boynunu büktü: — Evet .. Böyle!, Z 5 1 > * “Yüksek iktısat ve ticaret mek- ! kül halinde idare edilen mües- —— 3 — VAKIT 10 MAYIS 1932 Maarifte : Yüksek ticaret ve iktısat mektebi —e—— AN ticaret mektebinin yeni ismi ve yani teşkilâtı Ali ticaret mektebinin kıymetli müdürü Hüsnü B., bir müddet- tir mektebin ıslahı ve tekemmü- lü işleriyle esaslı surette meşgul oluyor, bazı gayrı tabiiliklerin kaldırılmasına çalışıyordu. Kısa zamanda birçok muvaffakıyetler | kazanan Hüsnü beyin bu çalış- ması haber aldığımıza göre yeni bir eser daha vermiştir. İktisat ve maarif vekâletleri tarafından tanzim ve kabul edilen Lir ka- rarnameyle Ali ticaret mektebi yeni bir isim almıştır. Bu isim tebi,, dir. Yeni teşkilâta göre bir | sesede ayrı ayn üç kısım vardır. Bunlardan birisi ihtisas şubele- rini de ibtiva eden “Yüksek ik- tısat ve ticaret mektebi,, diğeri “Ticaret / lisesi,, (üçüncüsü de “Küçük ticaret mektebi,, dir. ilk mektep muallimleri arasında tasfiye yapılacak Son seneler içinde mekteplen yeni çıkan genç muallimlerimize yer bulunmak hususunda müş- | külâta o uğranıldığı o malümdur. Öğrendiğimize göre maarif mü- dürlüğü, Istanbul vilâyeti dabi- lindeki bütün ilk mektepler mu- alimleri arasında tasfiye yapmı- ya karar vermişrir. Muallim mek- tebi mezunu olmıyan muallimler mual imlikten çıkarılacak ve yer- lerine genç muallim mektebi me- zonları tayin. olunacaktır... Halkevinde Bugünkü toplauma Halkevi umumi idare heyeti bugün toplanacak, şimdiye ka- dar faaliyete geçmiş olan evin 6 şubenin çalışma tarzlarını tet- kik edecektir. Halkevi kütüphane şubesi için yeni eserler almıya ve kütüpha- nenin tamir edilmesine karar ve- rilmiştir. Haziran başından İti- baren, bütçeye konulacak yeni tabs'satla, Halkevinin bütün şu- beleri daha faal bir tarzda ça- lışmıya başlıyacaklardır. “Ekmek fiyatları iniyor Istanbul Belediyesinden: Ma- yısın on birinci Çarşamba günün- den itibaren ekmek yedi kuruş oluz para francala on iki ku- ruştur, — Peki, ne imiş hastalığın ku- zum?.. Osman, itirafa benzer bir cevap verdi: — Benim de anlıyabildiğim si- zin öğrenebildiğinizden pek fazla değil! — Doğrusu sana hepimiz gü »; cendik Osman .. Bizi bu kadari iğreti bir salon dostu saydığını hiç zannetmezdim! Şeker Osman sustu . Onun ye rine hemşiresi söze karıştı; — Onun kabahati yok Hanı * mefendi.. Kendine geldiği vakit aradan on sekiz gün geçmişti!.. Düşündü .. Hakikaten o günler cehennemde rüya gören bir ada - mın âzap günleriydi., Bir şeyler daha söylemek için, dudakları, gizli bir kıpırdayışla, | zihninden geçen kelimeleri sıralarken Faha- met bahsi değiştirdi: — Neyse... Şimdi sıhhatte ya . . Artık, bu güzel günde size o fena geceleri tekrar hatırlatmayım! Sonra, Osmana dönerek sor - du: — Eee .. Böyle loğusa gibi o - Piyasada şeker Bollaşmıya Başlıyor Dün İstanbul gümrüklerinden 250 çuval şeker çıkarılmıştır. Bir kaç 38 « mandanberi İstanbul piyasasında $8 » ker kalmadığına dair çıkarılan şayf « alar doğru değildir. Evvelce de yas dığımız veçhile piyasaya nazımlık va» rifesini gören (oo Uşak seker fabrika sının stok malları yavaş yavaş bit» ! mekte olduğundan Avrupa şekerleri « nin fiyatları yükselmiye başlamıştı. Bu ufak tereffuden istifade etmek İs « tiyen perakendeciler derhal geker fi « atlarını yükseltmişler ve bazı semt « lerdeki bakkallar 85 kuruşa kadar çi « karmışlardır. Bugün İstanbul ve Galata gümrük- leriyle Haydarpaşa gümrüklerinden de gene bir hayli şeker çıkarılacakter. Asılsız şayla Dün bazı gazetelerde çıkan asıl « sız bir haber, İstanbul ticaret maha » İ fili ve bütün piyasayı endişeye düşür « müştür. o Bu haber, dövizi alınmamak şartiyle ithalât eşyalarının kontenjan. harici olarak ithali için verilen mü“ saadenin geri alındığına dairdi. Dün bu hususta yaptığımız tahkikat şu - dur: Hükümet senelerdenberi gümrük - lerde bekliyen bir çok tüccar eşyala « rınım bedelleri tesviye edilmiş olduğu taktirde bunların kontenjana tabi tu - tulmasinin muvafık olamıyacağını tet kik ederek bu kabil eşyalarm ithaline müsaade etmiştir. eTicaret âleminde mevcut teamüle göre bu kabil eşyala « rm bedelleri ya nakten veya birer bo no verilmek suretiyle seneden tesviye edilmiş bulunmaktadır. Fabrikalar hükümetin bu musıp kararına muttali olur olmaz komisyoncularına talimat vermişler ve 18 aya kadar olmak üze. re kredi verilebileceğini ve mal bedel» lerinin Türk parası olarak tahsil eğil mesini ve bu parayla.da Türk mah- sulâtı mübayaa edilerek kendi mem leketlerine gönderilmesini bildirmiş. lerdir. e Bunun üzerine tüccarlar ve komisyoneular işe başlamışlar ve pi « yasaya 18 ay vadeli ve takriben bir kaç milyon Jiralık esya ithal edilme « sine başlanmıştır. : Bu, memleket iktisadiyatr üzerinde derhal tesirini göstermiş (ve bir çok türcarlar iflâstan okurtulduğu. gibi memlekete de bir kaç milyon Hiralık mal girmiştir. Şimdi memleketin tamamiyle men faatine uygun bir karar tatbik edile rek ticaret âleminde faideler temin 8 dilmekteyken bunun aksine olarak çk karılan şayialar hakkiyle endişeyi das vetetmiştir. 4 Dün bu hususta gümrük baş mü - dürü Seyfettin Bey bir muharririmize böyle bir şeyin mevzuu bahsolmadığı nı söylüyerek demiştir ki: — Istanbul ve Galata gümrükle « rinde kararname (tamamiyle tatbik (Lütfen sayfayı çeviriniz!) turma ... Biraz dedikodu ister mi » sin?. Cevabı beklemeden devam et - ti: — Bak, sana anlatayım... Am latacak şey de o kadarçokki... Evvelâ hangisinden başlamalı?.. Ruhsar Hanrmefendiden haberin yok tabii... — Nereden olacak?.. Buraya ancak gazete haberleri gelebili « yor! — Dinle öyleyse, onlar daha gazetelere düşmediler: Ruhsar Ha nımefendi evlendi.. hemde ki - minle, biliyor musun?.. Hani Yal- dız zadelerin saz âlemlerinde şar» kı söylüyen iri yapılı bir delikanlı vardı, , İşte, onunla! — Ne diyorsun ayol?.. Evlâdı yerinde!, — Evlâdı yerinde mi?.. Kadın lara karşı çok naziksin Osmancı- ğım ... Söz aramızda, torunu ye- rinde!,. Şimdi, o utangaç tavurlu eyi görme.. Meclislerin bülbülü!... Müzibin biri i sim takmış: Ruhsar Hanımın ması, diyorlar! > £BİTMEDİ)

Bu sayıdan diğer sayfalar: