<A gg gg ag Iz Sayla Bahri Tefrikamız ! Denizlerden Denize — Altıncıda : Fevkalâde meraklı eraromanı: Gece Yarısından sonra — Yedincide : Çocuk sayfası — Sekizincide : Çin -Japon / V AKT meselesine ait haberler Dokuzuncura Kadın savfasr. < o Kg Sy yg Sg PE 4 ga gk 1 15'inci Yıl *Sayı:4971 İdare yeri: İstanbul, Ankara ca. Vakıt Yurdu Çarşamba 11 Teşrinsani (11 inci ay) 1931 Telefon: (İdare) 2.4370 — (Yaz işteri) 2. 4379 Sayısı 5 Kuruğ Yeni İ Mimar Yansen anlatıyor #" yy yy yl e A 7 ğ İ yg Lg yyl RA il O Usulüm çok basittir: maemn may Fena ve çirkin şeyleri bırakmak, güzel olanları aramak.. —EE EE Şehrimize geldiğini yazdığımız tehir mütehassısı profesör Yan- sen dün bazı ziyaretlerde bulun- pa ve şehri gezmiştir. Profesör ün kendisile görüşen bir mu- rimize yeniden şu İzahatı ir; >. İtanbulda pek az bulundu- bam şehir hakkında söz söy- söyliy İğimin, doğru olmadığını rin enler oldu. Evvelâ bir şeh- sirkiy e itibarile güzel veya Urun uğunu söylemek için hug taman lazım değildir. Bu K e yanak için bir göz gezdir- kâfidir, biç Diğer taraftan istanbul bana we —. değildir. 14 sene > ilk gelişimde istanbulun Şarole vaziyeti ve asrileştirilmesi miti ri hakkında bir fikir edin- "m, ondan sonraki kısa 2iya- Başvekilimiz Bu —.. b yemen beyanalia ulunması muhtemeldir Ankara ;0 Telefon) — Bu- gün Fırka grupunda iki me- *le müzakere edildi. İsmet la Mecliste umumi vazi- vie dâir Pötsembe günü be- Yanatta vekili Balaği it. Bunun itimat reyi İsteye- “ek beyanat olması kanuni Vr zaruret değildir. Başve- ilin icaba göre takdir ve hare- eti neticesidir. Malümdur ki kabinelerin iti Mat istemeleri teşekküllerinde İğ hususi vaziyetlerindedir,. N Giresun mahkemesinde biridam... İ mam muhtemeldir. retlerimde bu nokta etrafında tetkikat yapmıştım. Bir şehir plânı tanziminde takip ettiğim usulün ne olduğu- nu soruyorsunuz. Usulüm çok ba- sittir, Bir kaç kelime ile hulâsa edilebilir. Fena ve çirkin şeyleri bırakmak, güzel olanları aramak ve halkın sıhhatini korumaya ve konforunu temin etmeye çalış- mak. Istanbulun plânına gelince, itiraf ederim ki bunu yapmak oldukça müşkül bir iştir. Şehir her devirde yavaş ya- vaş ve gayrı muntazam bir şe- kilde imar edildiği için büyük yolları yoktur. Buradan Yu- nan hükümeti tarafından yapılan davet üzerine Atinaya gidece- im. M. Venizelosa verilecek bir tavsiye mektubunu da hami- lim. Atina için de bir plân yap- Atinadan Stokholme, oradan da memle- ketime dönecek ve yüksek tek- nik mektebindeki derslerime tek rar baslıyacağım. Devlet Bankası altın alıyor. Ankara, 10 — (A.A.) Türki- ye Cümhuriyet Merkez bankasın- ca bir Türk Altını ayar ve sık- letinde tesbit edilmiş ve şimdilik yalniz Ankarada mezkör banka idarei merkeziyesinde bu fiyatla mü- bayea mukarrer bulunmuştur. izmirde zelzele izmir, 10 — (A.A) Bu sabah saat beşi elli geçe hafif bir zel- zele olmuştur. Giresun, 10 (Vakıt)— Yanak oğlu Yakup efendinin katlinden maznunen mevkuf bulunan Kuyruklu oğlu liyasın icra kılınan muhakemesinde Giresun Ağırceza mahkemesince idam kararı verilmiştir. i Bu resmi yapan ressam mbidin beşdir 7 Malya hariciye nazırı Sinyor Grandi de Amerikaya gidiyor. Fransız z Raşid Lavel'in Amerika siyaretini takip eden bu seyahat fikri, üzerin. Meme atle tevakkuf edilecek bir kıymeti haizdir. Altın denilen nesnenin De kasalarında toplanmasını müs takbel siyasi tezahürlerin bir mlhrakı inde tefsir edenler, bu seyahatte biraz Akdeniz polilikam sezebilirler.! Bi 'akalım Grandiden sonra Amerikayı ziyarete kim gidecek? altına 925 kuruş fiat Yıkılır gibi çöktü yere. Gözlerinden i Maruf bir Fransız İ mütefekkiri Bugün Bükreşten şehrimize geliyor Bugün şehrimize gelön W. Georges Duhamel Yirminci asrın nadir yetiştir. diği mütefekkir ve muharrirler arasmda Georges Duhamel şüp- hesiz ön sırada gelenlerdendir. Georges Dubamel kimdir? Bu- na cevap vermeden evvel ken- disinin bugün istanbula yelece- ğini haber verelim, Duhamel, Bükreşten gelmektedir ve orada çok alâka ile takip edilmiş olan bir konferans vermiştir. Bu kon- feransımı Duhamel bütün beşe- riyete hitap ederek; — Dünyayı her ne bahasına olursa olsun kurtarmalıyız, ben de kusurlarımı itiraf ediyorum. Duhamelin kusurları ? Evet, | nihayet o da insan. Fakat bunla- rı şimdi tablil etmenin sırası de- gil Yukarda söylediğimiz gibi Duhamelin kim olduğunu oku- yucularımıza tanıtalım, Georges Duhamel Fransızdır, muharrirdir, mütefekkirdir ve doktordur, hemen bütün Asyayı, Amerikayı, Rusyayı, Tunusu, ve şimal memleketlerini, ve Avru- payı da yayan olarak dolaşmıştır, sporcudur, tiyatro müellifidir. İL Altarafı onuncu sayıfamızdadır | sakallarına taşan yaşları silmeden ağladı., (Yazısı 5 indi sayfadadır) Atinada Neler Gördüm ? Berber çırağı Yorgi Yuva- nidis'in sergüzeşti ... Yunanistanda Türkiyeden gi- den muhacirler me yapıyorlar? Bunlar vaziyetlerinden memnun mu, değil mi? Hiç şüphesiz bu suali Türkiye: de merak ile soranlar çoktur. Fa» kat bu suale «evet!» veya «ha- yır!,, şeklinde kestirme olarak, bir türlü, cevap vermek doğru değil- dir. Bunların içinde vaktile Tür- kiyede bulundukları zamanı has- retle ananlar olduğu gibi şimdiki hallerinden de memnun olanlar| vardır. İ Bu iki tip muhacirden her biri hakkında bir fikir vermiş olmak! üf ettiğim ve kendilerile görüştüğüm aslen Tür kiyeli bir iki Rumu misal olarak göstereceğim. ... Bir gün bir berber dükkânma girdim; meğer dükkândaki ber-| berlerden biri Türkiyeden gitmiş| bir Rummuş. Orada tesadüfen| tras olan bir yol arkadaşımla a-| ramızda taati edilen Türkçe bir İ kaç kelimeyi işitince bizim Türk olduğumuzu derhal anlamış. Tıraş| tan sonra yânıma gelerek kendi- İ sini tanıttı. Gazetelerde muhacir-| lerin Türkiyeye gidip gelebilme- leri hakkındaki neşriyattan bah- setti. Bunlarm doğru olup olma) dığını sordu. İstanbulu büyük bir hasretle anıyordu. | Nasıl olmus ta İstanbuldan çık- mış ve bir daha dönememiş oldu-, ğunu sordum. Başımdan geçen ser güzeşti heyecanla anlatıverdi. ... Bu, otuz, otuz bir yaşlarında görünen İstanbullu bir Rumdu. İsmi (Yorği Yuvanidis) idi. Yorgi mütareke esnasında İstan- bulda bir Rum avukatın yanında çalışıyormuş. İzmir Yunan işga- linden kurtarılıp Türk askerleri Meğer o az kalsın avukat oluyormuş ». Fakat ne denir? Tali bu... Pendik taraflarına kadar gelince yanında çalıştığı avukatı, bir kor- kudur almış. Bu avukat bütün gün ve gece: — Türkler İstanbulu'da gel alacaklar, gelecekler, bizi © kese cekler! Yunanistana gitmeliyiz! Demeğe başlamış. . Nihayet 0s- tası korkusundan sarılık olmuş ve ölmüş. Nasılsa ustanın körkusu (Yorgi) ye ve ailesine geçmiş. Henüz yirmi üç, yirmi dört yaşlar rında tecrübesiz bir genç olan Yorgi korkusundan ölen ustasınm telkinatı ile Atinaya gitmeğe ka“ rar vermiş. Yaşlı validesi de bü hareketi iltizam etmiş. Bir gün Yorgi eskiden beri ailece tanış” tıkları (Niyazi) Efendi isrtind6 bir polise müracaat etmiş» Yuna- nislana gideceğini söylemiş. Bu polis efendi | Yorgi'yi fikrinden çevirmek istemiş: — Yorgi sen askerliğini yaptın. Sonra intihabatta Mustafa Kemal Paşaya rey verdin. Korkma. Hiç bir şey olmaz, bir kılına zarar gel- mez.,, Demiş. Fakat bu sözler de Yor- gi'nin korkusunu izale edememiş, Nihayet kalkmış, Atinaya gitmiş., — Peki sulhten sonra niçin İs« tanbula dönmedin? Yoksa pasas portsuz mu gitmiştin? —diye sor dum — Bu sual üzerine Yorgi büyük bir teessür içinde göğüs geçirdi? — İşte benim kabahatim buu Pasaportsuz gitmiştim. Bir daha İstanbula dönemedim. Nişanlım arkamdan geldi. Atinada evlen- dim. k Dedi. — Lâkin işte Atinada artık yerleşmişsin. o Valideni görmek —Löten sayıfayı çeviriniz—