27 Ekim 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

. ingilterede en mühim gün: intihabat başlıyor Kadın müntehiplere ikişer metelik mukabilinde verilen ziyafet! Bugün Ingiltere devletinin hâ- | yı Mis Diane Chamberlain gibi yat ve istikbali noktasından mü- | en yüksek inğiliz tabakasına bim bir devrenin başlangıcıdır. | mensup kızlar solak duvarları- Çünkü © imparatorluğun maruz | na kendi ellerile ilân kâğıtları kaldığı müşkilât hasebile yeni- | yapıştırmak gibi suretler ile in- den lüzum görülen meclisi meb- | tihabat mücadelesine iştirak et- usan intihabatı bugün yapıla- | mişlerdir. caktır. intihabatın aldığı o heyecanlı Bundan evvelki Uintihabatta | şekli hakkında bir fikir vermek muhafazakârları ile li- için şunu da kaydetmek lâzım- beralleri, sonra amele fırkası ta- dır: ingilterede intihabat makam- amd ayn ayrı çalışıyorlar- ları namzetlerin müntehiplerden rey toplamak ar gör ve gü intik müş İltik! yahut diğer bir şe- un le ari kilde hediye vermesini menet- Ea N i di fırkasının bir kısmı birleşmiş, miştir. Gene ayni sebepten do- milli bukümete muhalefet eden sosyalist ameleye karşı bepsi layı namzetlerin o müntehiplere ziyafet vermesi memnudur. Bu- birden muhalif bir vaziyet almış- tar. nunla beraber son intihabat mücadelesi (esnasında meb'us namzetlerinden biri kadın mün- tebiplere bir ziyafet vermiş, yal- nız namzet memnuiyet wsulüne muhalefet (etmemiş olmamak, yani zevahiri kurtarmak için ziyafet verilen yere girenlerden ikişer metelik almıştır! En çok ehemmiyet verilen nokta Londra, 25 (A.A) — intihabat tarihi yaklaştıkça intihabat mü- nakaşalarının tonu yükselmekte- dir. Dün söylenmiş olan nutuklarla neşredilen beyannamelerin bik hassa nakit meselelerine müteal- lik bulunduğu dikkate şayandır. ihtimal bu temayül, Fransa ile Amerikanın banka maamelele- rinde daha vasi mikyasta teşriki mesai etmek için esas itibarile itil†etmiş olduklarına dair ola- rak Vaşingtondan gelen haber- lere bigâne değildir. M. Baldvin, Glaisgnovda söy- lemiş olduğu bir mektupta: “A- mele fırkası programını benim- serseniz “Lira,,nız “Pens,, e ta- havvül edecektir. Ya elleri ser- best olanları ve yahutKızıl elli- leri intihap etmek icap eder., Demiştir. Milli hükümete müzaheret e- den fırkalar aralarında müşte- rek bir hattı hareket takip et- mek üzere itilâf etmiş oldukla- rından en aşağı 410 dairei inti- habiyede - ingiltere avam kama- rası 615 meb'ustan terekküp eder- tek namzet gösterilmiştir. Bu tarzı hareketin neticesi ola- rak karşılarında rakip namzet olmadığı için 65 namzet rey toplamağa hacet kalmaksızın meb'us olmuştur ki bunların elli 59 u hükümet fırkasına ve yal- nız 6 sı sosyalist amele fırkası- Da measuptur. Bu vaziyete nazaran müttehit muhafazakâr- liberal- milli ame- . M, Snovden, matbuata gönder. ingilterede bu dafaki intiha- | miş olduğu bir mehtupta amele bat büyük hararet ve heyecan | fırkasının iktidar mevkiine gel- i getirmiştir. Bilhassa ka- | mesinin haricin itimadını izale dınların intihabata iştiraki hase- | edeceğini teyit etmektedir. bile bu hararet ve heyecan art- Sir Hilton Young, Lincolnsh- mıştır. Bundan dolayı büyük | ierde kâin Alfordda bir nutuk ir gazeteleri Fransız başve- | irat ederek ingiliz lirasının mem- Lie Lavalın Amerika seya- | leket dabilinde değil — ecnebi Z Çin-Japon . ihtilâf gibi | memleketlerde kıymetten düşmüş eseleleri âdeta ikinci olduğunu süylemiştir. atmışlardır. Gene bundan dola- Muhalifler . tarafından, para . Tercün netler içimde | mmm Yıldız Salonda hazır bulunan zabitan bu hususta karar vereceklerdir. Şu gör- düğümüz fotoğrafinin maznunun res mi olup olmadığını bana bildiriniz. Zabitler resmi İnceden inceye tet- kike başladılar. Âli divanıharp reisi ve azaları da benim Jorj Lobko olma. ym Maks Vild olduğuma kanaat ge- tirmiş olmalılar ki onlar da verecek- leri kararı Şuşkinin zabitana yaptığı teklif ile neticelendirmek istiyorlar- di. Salonda 106 zabit mevcuttu. 106 rey (evet!) diye tasdik etmişti. Divanıharp heyeti göz işaretile ay» & fikirde olduklarını biribirlerine bildirdiler. Rels ayağa kalktı: — Rus çarı namına! maznun Maks Vidin kurşuna dizilmek suretile ida- ma karar verildi! Rels elddiyetle hir müddet yüzü me balrtı. Sonra başka bir arzum olup le işaret etti, UZUN BİR GECE Binlerce insan divanıharp civarın. ki sokakları doldurmuştu. Bu müte. cessis kalabalık, maznun casus için mahkemenin vereceği kararı öğrenme ğe gelmişlerdi. Bazi Rus zabitanı ha- pishâneye kadar ailelerini de birlik. te getirmişlerdi. İdam kararı veril. dikten sonra ben ikinci bir tarzda, seyirciler için enteresan bir şahıs ol. muştum, Höcrenin kapısı üzerime kilitlen- di. Açlıktan susuzluktan ve son gü nün vekayiinden bitmiştim. Baygın bir halde (olduğum yere yıkıldım kaldım. Şuşkinin hayalini görmeye başla. mıştım. o Onun sesi bir çekiç darbesi gibi kulaklarımda çınlar gibi oluyor. du. Gene firar etmeyi düşünüyordum. Belki yüzüncü defa tahta sıra üzeri. De çıkarak duvarlarm her noktasını yokladım. Her hangi bir tası yerin. den oynatmıya çalışıyordum. Müteksit harp malülleri cemiyetinden: Cemiyetimizin iştireki takarrür ettirilen Cümhuriyet bayramı merasimi hakkında görüşülmek ve lâzım gelen tertibat alın- mak üzere bilhassa siyah ve koyu renkte elbiseleri olan arkadaşlarımızın 27 ve 28 salı Ve çarşamba gürleri behemehal Ce- miyet merkezine gelmeleri ebemmiyetle rica olünur, $ Türk Tıp cemiyetinden: Beyoğlunda Saka çıkmazında husuşt dsiresinde top- lanmakta olan Türk Tıp cemiyeti 27-10- 931 ze saat on Sekiz abin mutat Gelsesini yapacağından arzu eden etibbanın teşrifleri yeri inu. Ruzname: I — Appendicite teşhisinde Röntgenin mevkii, 2 — Hyst6rectomie perindale-- $ CH. F. Hobyar ocak riyasetinden: Ocağımız azasındın şerbetçi Ahmet EL nin oğlu öldü. 940 ğa arkadaşların bu- lunması mercudur irtihal Eski vüzeradan merhum Şevket Paşanın kerimesi esbak (o masarifatı umumiyei askeriye nazırı müşir mer. hum Sadettin Paşanm refikası o ve Fahriye hanım, Dr. Orhan Sadettin ve Mahmut Afif beylerin validesi Ha. tice Refia hanımefendi dün sabah ir. tihali daribeka eylemiştir. Cenazesi buğün Boyacıköyündeki o yalısından kaldırılarak Emirgin camiinde öğle namazı kılındıktan sonru Emirgin koruluğundaki medfenj (mahsusuna defnedilecektir. Üye mn kıymetinin düşmesinden mütevel- lit ademi bankalar ulemine mensup yüksek iyetlere at- fedilmekte devan gummaktadır. Heyeti umumiyesi itibarile, sol cenaha mensup milli birlik nam- zetlerinin muzafferiyet kazana- cağı ve bunların ihraz edecekleri ekseriyet reyinin 100 kadar ola- cağı tahmin edilmekte, sağ cenah ise bunun 200 kadar olacağını söylemektedir, ,Milli birliğin muvaffakıyetihe gittiğide daha ziyade ibtimal ve- rilmektedir, fakat kabine gümrük meselesi bakkında bir noktayı iltizam etmeye karar verdiği zaman şimdiki kükümet taraftar- larının saflarında esaslı fikir ih- tilâfları zuhur edeceği derpiş olunmaktadır. M. Lloyd George, matbuata göndermiş olduğu açık bir mek- tupta mevzu olarak ip dövi- zinin mukadderatını intihap et- mi: tir. Mumaileyh, eski amele inesini ingiliz lirasının suku- tunda amil olmuş olduğu suretin- deki ithama karşı müdafan et- mekte ve çünkü hadisenin milli ae emye mukadderâ- eline a zaman vuku —— olduğunu beyan etmek- intihabat dairelerinde mücad le, sükün içinde olmakla beraber şiddetlidir. ilk safta gelen zevatın nerelerde namzetliklerini koya- cakları meselesi ciddi münaka- şalara bais olmakta ve M. Mak donaldın Seahamda, M. Hender- sonun da Burnlede intihap edi- leceklerinden emin olmadıkları söylenmektedir. beyhude. Tavana yakm © penceremin demirlerini de tecrübe ettim. — Hiçbir taraftan ümidim kalmadı. Başka bir) yol arıyordum.: Kapıdaki nöbetçiri içeri alsam da gırtlağına yapışsam?. Sonra?.. Onun elbisesin; sırtıma tak- sam?. Sonra. Gayrı tabii şeyler mi düşünüyorum? Bu #snada kapı açıl dı, bir asker elindeki bakraçla ye mek. getirmişti. (Kuşas).. yemekt. yemeğe dokun mak aklımdan geçmiyordu. Ben yari uykuda idim, Asker elindeki geniş ağaç kaşığı çorbasile ağzıma daya mıştı, — Yemeye başlasana, aç değil mi- sin? Kaşanın lezzeti çok iyidir! Ye, ye. Diğer bir kaşık ile de kendisi çorbaya başladı. Ben; “Su su!, diye feryat ediyor- dum. Asker su da getirmişti, Tetiğim yudumlar beni cant getirmişti, Çorba ya da gözümü dikmiştim. Bu rus askeri karşısındaki zabite hürmette kusur etmemek için, tahta kaşığı ilersinden gerisinden yaladı. kaşık temizlenmişti, pantolonuna da silerek kuruttuktan sonra kaşığı ba-| na verdi: — Şimdi yemeye başla... dedi, As- Jâh dizlerinin arasında, uyuyor. - 5 — VAKIT 27 Teşrinevvel 1931 —— akim İHover-Laval müzakereleri kaldı Vaşington mülâkatından yalnız siyasi neticeler alınabiliyor Vaşington, (A.A) — Havas ajansının hususi muhabiri bildi- riyor: Amerikan siyasi mehafilinde hüküm süren umumi fikir ve ka- | naat Hoover -Laval mülâkatların- | dan ancak iktisadi omabiyette neticeler beklenileceği merke zindedir. o Çünkü M. Hoover, Fransanın teslihatını (yeniden tahdit için şart koştuğu Fransız emniyet ve selâmetini küvvet- lendirmeğe matuf herhangi bir tedbire iştirak etmesini Amari- kaya teklif edilecek bir vaziyette İ bulunmaktadır. M. Borahnın mevcut muahe- delerin yeniden tetkiki hususunda israr göstermesi Avusturya ve Almanyada milliyetçilerinyaptık- ları mücadeleleri şiddetlendir- mekten ve küçük itilâf bükü- metlerini endişeye düşürmekten hali kalmıyacaktır. Bu akşam M. Stimson tara- fından verilecek ziyafete M. Lâval M. Borah ile karşılaşacak olursa M. Borahın (bü gibi ta- savvurlarının Ayrupada milliyet- çilik ihtiraslarını şiddetlendirmek ve tahdidi teslihatı geciktirmek- ten başka bir netice hasıl ede- miyeceğini mumaileyh ispat im- kânımi elde etmiş olacaktır. Laval - Borah mülâkatı Nev - York, 25 (A.A) —M. Laval ile M. Borah dün akşam M Stimsonun evinde siyasi me- selelere dair yaptıkları mülâkatta anlaşmaya muvaffak olamamış- lardır... M. ei azamet öre M. i n Kokta Bözaları “bu” mölükati” nihayetinde evvelce olduğundan daha fazla bir birbirine yaklaş- mış değildir. M. Laval akşam üzeri Fransız sefaretinde kendisini görmesini M. Borabdan rica etmiştir. Bu- nunla beraber tahdidi teslihat emniyet misakı, m4 an ın derhal yenide tetkiki ver yal meseleler hakkında Fransa ile Amerika arasında bir an'aşma vücude geleceği hiç ümit edilmemektedir. "ın fikrine M. Hoo- ver de iştirak 9diyor New- York (A.A.)— Paltimore Sun gazetesinin do; (omalâmat almakla tanınmış Washington muhabirinin verdiği bir habere göre M. Borah'ın o Versay mu- ahedesi, emniyet ve tahdidi tes- Jihat meseleleri hakkındaki nok- tai nazarna M. Hoover'in de büyük bir mkiyasta ıştirak etti- ği zannını uyandıracak ciddi sebepler mevcuttur. Iki gün evvel M, Hoover ile M. Borah akşam yemeğini bir- likte yemişler ve M. Laval ile yapılacak mükâlemelerde tetkik ve müzakere olunacak mevzu- lar hakkında iki saat görüşmüş” lerdir. M. Hooverin Fransız ve Ame- rikan gazetecilerina beyanair Vaşington, 25 ( A.A) —M. Hoover bir arada toplanmış olan Fransız ve Amerikan gazeteci- İ lerine hitaben okuduğu bir be- yannamede M. Lavalin Amerikayı ziyaretinden memnun olduğunu kaydetmiş ve demiştir ki: “ Bu ziyaretin gelecek zaman- lar için birçok faydalı neticeler hasıl edeceğinden eminim, Fran- sız başvekili ile yaptığım mükâ- lemelerin (milletler (arasındaki münasebetlerde ve Selin aleminde emniyet ve itima: arttırmak için el birliğile çalış” mağa müsait zeminler aramak maksadına matuf olduğunu tek- rara lüzum görmem, M. Laval ile mülâkatımda bütün dünyanın, kıymetlerin ve esham ve tahvi- lâtın adeta donmuş gibi hareket- sizliğe uğramasından aba ziyade emniyet ve itimat eksik- liklerinden ıztırap çekmekie ol duğunu söyledim, Lehistanda heyecan Varşova 25, (A.A.) — Leh si- yasi mahafili, bilâistisna M. Bâ- rohun beyanatındap son derece, heyecana dü lerdir, Mi a ee cenah muhalefet fırkası liderle. rinden bulunan ve'fırkasını ba- riciye encümeninde temsij et- mekte olan profesör ve gazeteci M. Straki bu münasebetle Ha- vas ojansı muhabirine şu beya- natta bulunmuştur: M. Laval, Amerikaya Fransa için bir takım atıfetler talep et- mek için gitmemiştir; bilâkis, Almanyayı ve bazı alacaklı dev- lerleri tutmak için bugün Fran- sanın yardımına ihtiyaç vardır. Bu vaziyet dahilinde, bir takım şaatları Ancak Fransanın ileri sürebileceği vazıhan meydanda- dır ve M. Borahın Versailles muahedenamesinin yeniden tet- kikini ve Almanyaya paradan başka bir de Lehistan korido- runda verilmesini talep etmesi hayrete şaya ker çimento üzerinde bağdaş kurmuş; oturuyor, bir taraftan başmı sağa el Ta sallıyarak benim yemek yeyişime| hayret ediyordu. Yarın için korkup korkmadığımı bilmek istiyordu. Ken- disine (oOgöğsümü (gösterdim ben. de (mahıv ve korkudan eser olma- dığını anlatmak istiyordum. — Üzeri me fenalık geliyordu, firar fikrini w- nutmamıştım, Üzerime çöken yor- gunluğa galebe etmek istiyordum. Ne mümkün,. Mukavemet edecek kuvve tim kalmamıştı. Civarda, herhangi bir yerde saat kulesinin çaldığını işittim. Hapisha. ne bahçesindekj büyük O fenerin dar bir ziya huzmesi pencereden içeri gi riyor, bir kısım duvarı, biroz da ta- vanı aydınlatıyordu. Yarı gece ol- muştu, saat yarımı çaldı. Kapının ar. kasından dışarsını dinliyordum. Ha. fif bir horultu; nöbetçi o uyuyordu. Kapmm ortasında bir yenek deliği vardı. Bu deliğin kapağmı gürültü. süzce yana ittim. Kolumu fa dirse ğime kadar delikten dışarı çıkartarak ön taraftaki sürgüyü çektim. Kapı açılmıştı. Gürültüsüzce kapıyı hafif. çe geri çektim. Nöbetçi çömelmiş, si. Çizmelerim elimde, 4 tenvir olun- muş koridorda ilerlemeye başladım. Bahçeye açılan kapıya gelmiştim. Ka palı olan bu kapının anahtarı, içerden kapmın üzerine bırakılmıştı. Çıt çıkarmadan © bahçeye çıkmış tım. Çizmeleri süratle ayağıma tak- tım. Mutfak arabasınm üzerinden bahçe duvarına tırmandım. Etrafı gö- zetlediklen sonra, aşağı sıçradini, Karşıda bir orman gözüküyordu. Lâ- kin oraya vâsıl olmak için hayli müddet açık araziden geçmek İcap ediyordu. Bahçe duvarmı takiple köşeye ka- dar ilerledim. Köşeden ileri başrmt uzattığım zaman, vücudümün bütün azasma nüfuz eden hir korkuyu tu- tuldum. Tüfekletine süngü takmış ye di askerin bana doğru gelmekte ol duklarını gördüm. Birisi önden kö şarak geliyordu. Galiba beni görmüş” lerdi. o Aksi istikamete kaçmıya bü ladım. o Nereye kaçıyordum?. Bu mehtaplı gecede nereye saklanabilir. dim? Gerisin geriye, avdete karar ver miştim. Yakın bir köşeden esir Avus turya askerlerinin sesleri geliyordur” b Mİ) 02 ailkimdi Ür mii o İİ Vak, inin am e ny mad elimiz -k Ürn GE İndi rn ğin ğe