Em BR 5m vw - İİ Yaratıcı adam Edison öldü. o Edisonun arkasın dan sadece Amerika değil, bütün bir dünya, bir medeniyet tabakusr hüzün içinde, o Şüphesiz ki OEdisor artık ne yalsiz 'müttehit Amerika cümhu- riyetinin, ne yeni dünyanın. ne de medeniyet dünyasının mal değildir. O, yaratıcı hayatm (yaratı bir hamlesi (olarak geniş, bütün cihanı kanlivan bir kudrettir. e Fakat unut. mıyalım ki oObu geniş ve cihanı kap. yan admın o etrafında bir fotoğra- fin Paspartosu gibi yapışık bir dekor halinde Amerika cümhuri. yeti göze çarpar. (Bunun için bey. nelmilel oadamlar dekorları itibarile bir cemiyetin bir kültürün bayrağı o. larak damgalanır. Edison bu bayraklardan birisidir. Edisonun bu harikulâde kudreti, ya» ratıcı medeniyeti sadece kendisinin malı değildir. Onda Amerika camia. sının yaratıcı kabiliyetini (o inkâr et. mek, hakikati görmemek © demektir. Edison © kudretli bir kaynaşma ile, büyük (bir galeyana ingiliz ordu. sunu topraklarından kovan o bir eğ mianın çocuğudur. Bu kuvvetli kay- naşma; oAmerikanın ilk o kuvvetli! manevi kesafetini, yaratıcılık okud- retine (girdiğini ifade eder. Edison büyük kurtuluş hamlesin- den ve büyük (ideal cidalinden do. gan camlanın kesafet| içinde yaşadı.! Manevi kesafetin Oyanında büyük şehirlerin yaratıcı ruhu da Ediso., nün hamle kabiliyetini Ohir eğe gil bi törpülüyordu. o Edisonun çocuk - luğu, O yasodığı hayat şartlar: onu ya maddeten döğüşmeye mechür e - decekti. (o Cemiyet hayatı onu mak) di. Ya bir değiştirmeye iehar edecek- ti. Netekim (Edisonun heyalında mütemadiyen yer değiştiren bir tür. lü yetin; bulamıyan bilârdo veni lağı halini görmemek mümk'in de - ğildir. Bu da Edisona yar imdi) Nihavet Edison ihtiralarile o sürü- Ten zekâ ve akıl halinde kendini orta- Ya ati, Manevi kesafelin ve nüfüs) hacminin ifadesi olan 15 bölümünün esrarlı kudretini keşfetti, Teknik âleminde bir büyük ni açan, Edison bu hemlecj kudretini şehir ruhuna, ye nilfus kesafetine modyundur, | Yaratıcı adamları ancrk bn plât formlarda aramak lâzımdır. SADRİ ETEM ll Belediyede mm Etler açık satılmıyacsk Pelediye müfettişleri yaptık- ları teftişte besepların etleri a- çıkta, toza çamura, karşı came kânsız olarak satmakta olduk- ları görmüş, muayyen bir müd- det zarfında kasapların etleri mutlaka camekânler içine ko- yarak satmaları mecburiyetini va kar. Yazan: Jacgues La Guerche i lar yapıyordu. Fakat işlerin çok- Sesil Kolomp na vaziyette Unkapanı köprüsünün Unka- panı cihetindeki istinat duvar- | larından sol tarafı çatlamış ve | yıkılmıştır. Bu yüzden iki duba | denize fazla gömülmüş ve su | almaya başlamıştır bunun üzeri- | ne köprüler müdürlüğü derhal bütün vesaiti nakliyenin köprü- | den geçmesini yasak etmiştir. Yalmz yaya olarak geçilmekte- dir yıkılan duvarın tamirine bir kac güne kadar başlanacaktır. Bu yıkılma hadisesi Unkapanı | köprüsünün artıkçok eskidiğini | göstermekte ve Gazi köprüsü- nün bir an evvel yapılması zeru- | retini ehemmiyetle hissettirmek- tedir belediye yeni köprünün inşası yalnız kambiyo müsadesi- ne bağlı olduğu cihetlebu müsa- denin verilmesi için yeniden te- şebbüsatta bulunacaktır. Vilyâette Merkez nahiyeleri için birer müdür tayin edildi Taksim, Beyoğlu, Eminönü, Fatih merkez nahiyelerinde nahi- ye müdür ve zaifini kaymakam- luğu yüzünden kaymakamlar bu | vazifeyi yapmakta müşkülât çe- kiyorlardı. Bu dört merkez na- | hiyesine birer nabiye müdürü tayini o hakkındaki O kararname dün vilâyete tebliğ edilmiştir. | Birkaç güne kadar yeni nahiye müdürleri tayin edilerek va- zifelerine bas'ıyacaklardır. Kalmet Aimanyadaki çocukların ölümü Dünkü akşam gazetelerinde Almanyanın Luvbek-şebrinde bir .| bastihede kalmet aşısından 76 çocuğun öldüğünü yazıyor ve bizde tatbikine başlanılan bu a- şinın ehemmiyetle nazari dikka- te alınması İâzımgeldihi ileri sü- rölmektedir, Dün mütehassıs bazı dok- | torlarla görüştük. Söylediklerine | göre mesele bu şekilde değildir, Fihakika 76 çocuk ölmüştür. An- cak bunun sebebi kalmet aşi. sına, ibzarı esnasında yabancı maddelerin karışmış olmasıdır ki bu hadisenin müsebbibi olan alâkadar doktorlar şimdi muha- keme edilmektedirler. piraliznkiniz. Selim Sırrı beyin konferansı Yanın akşam saat sekiz bu- gukta Selim Sırrı bey radyoda mütad konferanslarının 40 ıncı- sını verecektir, Mevzu: ( Andre Manrois ) nin Nakleden: fa, —9y— ARDA Fabrikatör güldü; — Ya. benimki de Jorj olsun. — Öteki isminiz? Fabrikatör tereddüt etti; — Korkmaymız, bir yere yazacak değilim, sadece aklıma mot edeceğim, — Jorj Mişo. — Adres? — 157, Paradi sokak, Brevan isim ile adresi yüksek ses. İle birkaç defa tekrar etti, sonra; — Tamam, dedi, kâydettim, artık unutmam. Telefon numaranın da rehperden bulurum. Şimdi, küçük bir) nokta. — Bir âvans mı? — Adet böyle, — Ne kâdar? — İki bin frank. Fabrikatör yüzünü huruşturdu, Brevan, — Masraf çok, dedi. yle amma, çok. hem bakalım “ er (di gün sonra gelip de iki bin f bittiğinden ve kendisine fazlaca pa. ra vermek icap eden birisile laştığınızdan filân bahsettiğinizi iş. temem. muvaffak olacak mısınız. Ve olduk- tan sonra daha ne istiyeceksiniz? — Muvaffak olmamaklığım pek na dirdir.. Fiata gelince, şimdiden bir $ey söylemek kabil değildir. — Size toptan yekün bir fiat vere! yim meselâ beş bin frank, — Lütife mi ediyorsunuz. Alelek. ser çalıştığım işler pek tehlikelidir, — Açık konuşalım,. Bana © birkaç Tang karşı. — Vallahi emniyet meselesi. Ken. diniz söylediniz ki sizi buna nostla.' rmız göndermiş. Kim olduklarmı sor! mak istemiyorum. Çünkü benim için hepsi müsavi, zira, beni tanıyanların hepsi, Temişlerdir. dürüst çalıştığımı size söy. — Esasen bundan şüphe etmiyo, İ san Ali, maarik müdürü Haydar bey- | mekteplerdeki fazla talebe bu- Maarif vekilimiz bu sabah Ankarada — Esat B. ekalliyet mekteple- rinde gördüğü intizamden memnun oldu Maarif vekili Esat bey evvelki gün Zoğrafyon rum lisesini ziyaret ede- rek talebenin Türkçe müktesebatını pek iyi bulmuş ve memnuniyet beyan etmişti, dün de öğleden © evvel orta! tedrisat müdürü Fuat, kalemi mah. sus müdürü Nihat Adil, umumi mü. fettişlerden Reşat (o Şemsettin, Ha- lerle birlikte Arnavut köyünde Feyzi- Ati lisesini gezmiş, Jisan ve riyaziye derslerinde © bulunmuş. ( talebenin) mesâisinden ve gördükleri intizâm-, dan memnun kalmıştır i Vekil bey bu münasebetle husu- si mekteplerin inkişafının maarif ar. züsu cümlesinden olduğunu işaret e- derek bu müesseselerin her o Zaman için himayeden emin olabileceklerini söylemiştir. Esat bey saat 10,30 Kabataş lise- sini gezmiş, tarih, (edebiyat, fizik, kimya derslerinde bulunmus her ci hetten memnun kalmıştır. Vekil bey daha sonra mülkiye mektebini de gezmiş ve derslerde bu- Junmuş mali şubede hanım talebeler. le konuşarak sunller sormüş, mek- tepten memnuniyeti, ayrılmıştır. Maarif vekili, şmüilkiye mektebin- den sonra Hâkimiyeti Milliye şehir yatı mektebini teftiş etmiştir. Öğleden sonra ga Zoğrafyon rum kız İisesini, Eseyan ermeni Tisesini, Beyoğlu musevi lisesini ziyaret et miş, akalliyet mekteplerinde gördü. ğü intizam ve mükemmeliyetien ve Türkçe ve tarih ve coğrafya dersle-| rindeki muvaffakiyet ve terakk den fevkalâde menun kladığını söylemiş | tir. Esat ber, din akşam ekspresle Ankuraya- hareket etmiş, maarif er kânı ve birçok muallimler tarafın dan teşvi olunmustur. Maarifte Karagümrükteki ilk mektep rağümrükte açılması kara tırılan ilk mektep için bulunan binanın tamiratı bitmiştir. Civar günlerde buraya alınarak ders- lere devam olunacaktır. İlk tedrisat müfettişleri toplantılar yapıyorlar ilk tedrisat müfettişleri; des- lere başlanmış olması itibarile muallim ve baş muallimlerle be- raber mintakularında toplantılar yapmaktadırlar. Bu toplantılarda tesbit olunan bazı tedris esasları izah edilmektedir. Bu arada bu €saslara göre tedrisat yapılan bazı mektepler- de muvaffakıyetli neticeler elde edi rum, — Düşününüz, eğer başka şürlü! hareket etsem, muvaffak olamam. Çünkü — bütün müşterilerim, biribiri- nin tavsiyelri üzerine geliyorlar. İki şeyden biri, ya siz PFonora plâklarıne ehemmiyet verİyorsünuz ve buraya) geliyorsunuz, — veyahut bunun size ehemmiyeti yoktur, k; öyle olsaydı buraya gelmezdiniz bile, Burun için siz her şeyi bana birakın,, Olur ki iş çabucak biter, — Ümit etmek İsterim, — Bir haber alır almaz size mülü-| mat veririm ve yine görüşürüz. — Hay hay. Fabrikatör kalktı. — Ne kadar Zmanda bir huber alabiliriz? — İkt üç güne kadar. O halde perşembe günü bı santte gelirim. — Buyurunuz efendim, Ve Brevan ismile tanıdığım Lar- sonniye, müşterisini dişarı çıkardı. Pol Larsonniye iş odasına döndü. Oradabir kadın kendisini bekliyordu. Bu orta yaşlı kadının. berleri > Unkapanı köprüsü fe- | mi müdürlüğüne tayini kat'i su- Sabık müstantik Hik- ii) 6 Defterdar Şefik B.in vazifesi değişiyor Haber aldığımıza göre Def- terdar Şefik Beyin varidat umu- rette takarrür etmiştir. Yerine Mustafa beyin getirileceği tah- min olunmaktadır. Misafir gazeteciler Güzel San'atlar akademisinde — | Şehrimizde misafir bulunan Bulgar ve Yunan gazelecileri dün sabah, Dolmabahçe sara- yında balkan konferansının al ma merasiminde bulunmuşlardır. Dün saat 17 de Fındıklıda Güzel san'atlar akademisinde misafir gere şerefine bir çay ziyafeti verilmiştir. Misafirlerimiz samimi bir ha- va içinde izaz ve ikram edil mişler, . dostane hasbuhallerde bulunulmuş, Bulgar ve Yunan gazetecileri Türk san'atkârlarile tanışmışlardır. —— m Recep bey dün izmire gitti Cümburiyet H. F. umumi kâ- tibi Recep bey dün sabah An- kara vapurile izmire gitmiştir. Recep bey rıhtımda meb'uslar fırka vilâyet idare hey'eti aza- ları ve dostları tarafından teş- yi edilmiştir. met beyi yaraladılar Esbak ( İstanbul (o müstantiği sabık Bandırma ağır ceza relsi Hikmet beyin bir müddettenberi Bandırma ve havalisinde avu- katlık vapmakda olduğu malüm- dur. ye ze ya | et bey, bazı düşmanları tara- fndin Birinde başına vuru- Imak suretile yaralanmış ve te- davi için şehrimize gelmiştir. ikmet beyin lediğine göre, Misiknle ve Köme Havalisinde bir çok davaları deruhde et- mesi Hasımlarını aleyhine tahrik etmiş ve bu busumet Hikmet Beye karşı bir Suikast tertibine | varmıştır. Sabık mustantik ken- disini yaralıyanlar hakkında dasa açmıştır. ii EMME Poliste: ir manitacı yakalandı Mütekait bir kaymakamın al- dığı 2000 lira ikramiyesini mani- tacılık suretle aşıran yankesici- lerden Sıracalı ihsan Tepeba- şında saklandığı bir evde ele- i yarlamış bir yüzü ve renkleri açık ol! makla beraber vakur bir giyiniş: var. dı. Larsonniyenin canı sıkıldı, sor - du: İ — Nereden geliyorsun? — Evden. — Nerede idin, buraya nasıl gir. din? — Herkes gibi, kapıdan girdini. — Kapıyı kim açtı? — Hademen., Kâtibin diye kendi. ni takdim ediyor amma... Yahu, Bu- rası ne İYİ döşenmiş. Her şeyi İyi yapmışsın, İntiazr salonu, yazıha-| ne. Mobilye,, Burası Türen soka- ğından çok iyi, — Çoktandır burada mı idin? — On beş dakika kadar var, müş- terinin gitmesini bekliyordum. Larsonniye yazıhanesinin kapısına doğtu baktı. Ağır kumaşain yapıl. mış bir perde vardı. Herhalde bu ka. dın Rişardan bir şey işitmemişti. E. min, sordu: — Ne münasebetle Paristesin? — Seni göstermeye geldim. Hiç gel- miyordun.. Yazdığım iki mektuba da p vermedin. Biliyorsun ki -3 — VAKIT?İ Teşrinevvel 1931 — Mankenler Bir mağazanın camekânında çok güzel yapılmış iki manken gördüm. Bunlardan biri erkek, biri kadındı ve yan yana duru- yorlardı. Camekânın önünde birisi uzun müddet durduktan sonra : — Hakiki insana nesadar da benziyorlar, dedi, fakât, hakiki olmadıklarını nereden anladım biliyormusunuz ? Yan yana du- ran bu genç kadınla erkek ara- larındaki mesafeyi hiç değiştir” mediler. Hakiki olsalardı ya uzaklaşacaklardı, ya yakınlaşa- caklardı. Toplu İğne iktısat vekili dün “ Avrupadan geldi Bir müddet evvel tedavi için Avrupaya giden iktısat vekilimiz Mustafa Şeref bey dünkü eks- presle dönmüştür. Vekil beyi ticaret odası ve ofisi erkânı, is- tanbul ticaret müdüriyeti mü- messilleri istasyonda istikbal et- mişlerdir. Mustafa Şeref beyin me gün İrani kaldlan sonra Ankaraya gitmesi muhte- meldir. italyanlarla münase- batımız Bir refikimiz Roma sefirimizin Venedikte şu sözleri söylediğini yazmaktadır: — italya ile olan münasebet- lerimiz çok iyidir. Ve (gittikçe de iyi olmaktadır. italya, Yuna- nistanla anlaşmamızı çok arzu ediyordu. Binacnaleyh italyanın Türk - Yunan omukarenetinden memnun kalması tabii idi, Sabık Romanya kraliçesi gözlerinden hasta Romanyanın sabık kraliçesi ve * Kral Karolun zevcesi prenses Helenin gözlerini kaybetmek teh- likesinde olduğu için Pariste mütehassıslar tarafından tedavi. ye alındığını Londra gazeteleri yazmaktadır. zamansiz Amerika sefiresi Cerrahpaşa hastanesinde Amerikan sefiresi dün öğle- den sonra Cerrahpaşa hastanesi ni ziyaret etmiş ve bütün ko- ğuşları gezmiştir. Sefire hasta- nede gördüğü intizam ve te- mizlikten dolayı pek memnuv kalmıştır. İ Gelenler Gidenler iş bankası umum müdürü Ce- lâl B., Ankara gazeteciler birliği reisi Neş'et Halil B. dün Ankara- liğim yok. — Ben de kendimde mevent olm. yan bir şeyi sana veremem ya, işler kötü. biraz bekle. — İşler kötü, evet, sen de tam 24 manında (yazıhane (değiştirmenin sırasmı bulmuşsun. Bu ne lüks? — Insan fakir bir yazıhanede mu- yaffak olamıyor. (OBu masrafları yapmak ıstırarında. idim. o Esasen vaziyetimi müşkülleştiren bütün bu masraflar. binaenaleyh, biraz daha bekle, — Peki, şimdiki halde çocuk ve ben ne ile geçineceğiz?, Larsoniye müphem bir hareket yaptı, Kadın devam ediyordu: — Çocuğun ayağında ayakkabı kal madı. — Şimdi yazdır, sandal giysin.. — Peki ne ile besliyeyii fırıncıya borç gırtlaği mi — Biraz beklesinler, 1 — Sen öyle diyorsun amma, onlar ii beklemiyorlar, oKolay mı? si — Masrafını | a “sile