ŞEY. el ni Emi m gd yk —4— VAKTE 12 Ağüstos 1931 > Amerikanın cihangirliği © Amerika iktisadi hakimiyetini ve yeni medeniyetini Avrupaya kabul ettirmek istiyor Avrupa medeniyeti ile yeni Ame rika medeniyeti arasında hat bir mü. cadele başlamıştır Bu mücadele, A- merikanın iktısadi tevessüile başlamış! ve onun yeni bir medniyet vücude ge tiren yeni yaşayışile daha fazla şid- det kespetmiştir. Hakikatte bugünkü maddi te- rakkiyi en iyi ifade eden memleketi Amerikadır. Umümi harp, Amerika- nin, dünya milletleri arasında en zengin ve en nüfuzlu millet olmasını da temin etti. Bir kelime ile Amerika, cihangir bir memleket oldu. Acaba bunun neticesi ne olacak” Amerika cihangirliğinin en mühim cephelerinden biri ticarettir. Amerika kendi sanayiinin başlıca mahsulü o lan otomobil ve sair makineleri vâsi bir mikyasta ihraç ediyor. (Amerika mütemadiyen makineleştiği için, sinaj, tevessün muhtaçtır. Amerika, buğün bile, ihtiyaçlarmın (onda dokuzunu kendi istihsal ediyor ve istihlâk etti. ği her şeyi kendi arazisinde yetş- tiriyor. Amerika halkı dünya nüfusu nun altıda biri, Amerika arazisi kü rTemize götü (yüzde 5;7 sini teşkil et sini, Bunun yüzde 54 ünü, dünya buğda- yınin yüzde 64 ünü, dünya kömürü nün yüzde 37 sini, dünya otomobil lerinin yüzde 83 ünü istihsal ediyor. Bu istihsalin mühim bir kısmi yine Amerika tarafından istihlâk olunmak. tadır. Fakat Amerikanm birçok sana yil de daha fazla harici (piyasalara istinat ediyor: Yazı makineleri, zira- at aletleri, motosikletler, dikiş ma- Kineleri, otomobiller bunlar arasında dır. Bu vaziyetin neticesi olarak Amerika ecnebi memleketlere ve beynelmilel ik- tısndi münasebetlerine başka bir kıy- met vermektedir. Halbuki Amerika çok yakin bir zamana kadar tam bir mühtariyet içinde yaşıyordu. Bugün ise iş değişmekte ve Amerika harici piyasaların kendi. mallarına karşı ka» panmamasını temin için çalışmaktadır. Amerika Avrupaya ham ve yarı ham maddeler gönderiyor ve bunlar Amerika ihracatının - yüzde 47 isini teşkil ediyor. . Amerika bundan başka Avrupaya makineler göndermekte ve onlar mukabilinde Avrupadan birçok mamulât almaktadır. Avrupa haricindeki memleketler, Amerika sanayiini alıyor ve buna mu kabil öna iptidai maddeler veriyor. Cenubi Amerika bu memleketlerin ba şındadır.. Amerlka, sanaylinin yüzde Tl ini buraya göndermekte ve ithal et tiği; iptidaf maddelerle tarla mahsu- © Olâtanın yüzde 75 ini buradan almakta- dır. Bundan başka Amerika Ingiliz do- miele ile vâsi mikyasta temas e- diyor ve bunlara otomobillerini ve sair eşyalarını gönderiyor. Bu mülâhazaların vereceği neti- ce, on dokuzuncu asırda İngiltere ve Almanyada görüldüğü veçhile Ameri- kanım yirminci asırda tevessü ihtiya emda olmasıdır. Acaba bu İktisadi vaziyet Ame- rikanın siyaseti üzerinde ne gibi te- sirler icra edecektir? Avrupayı derinden derine düşün- düren bu meseleyi mufassal bir suret te | tetkik eden meşhur iklısatçı Şiş frid aşağı yukarı şu cevabı veri. yor: Bu vaziyet £& Amerikanın iptidai maddelere karşı siyasetini değiştirmiş ve onu bu iptidai maddelerin o bir kimse ( tarafından inhisar altına alm mamasını temine sevketmiştir. Bundan dolayı Amerika beynelmilel işlere ka rışmak © mecburiyetini hissediyor. Bu siyaset Amerikayı dünya piyasasları ile çok'yakmdan alâkadar olmağa ve İ Amerika ticaretini diplomasi yollarile himayeye sevketmiştir. Amerikanın bu iktisadi tevessüü- nün delâilinden biri, onun ecnebi mem mekte ve dünya petrolunun yüzde 72; dünya demirinin yüzde 42 sini, dünya çeliğinin yüzde 45 ini, dünya! bakırının. yüzde 51 ini, dünya pamu! !tan gibi .y. leketlerde sermayesini işletmesidir. Çünkü Amerikada, İngiltere gibi, ha- riçte sermaye işletmenin müşteri ge- tirdiğine kani olmuştur. Onun için Amerika sermayesi kürei arzın her ta- rafına yayılmış bulunuyor. (Bundan başka Amerika harpten sonra ticaret filosunü yenilemiş, denizlerin hürri yetini “temin için İngiltere filosuna müsavi. bir harp filosu inşa o etmiş, beynelmilel geçitleri tutmak için ça- lışmağa başlamış, kablo hatlarile tel- siz istasyonlarını çoğaltmış, (hava yollarmı eline geğirmeğe uğraşmış tır. Rütün bu inkişafların o neticesi, Amerikanın umumi © bir müdahale si yaseti takip etmesidir. - Gerçi bu mü dahale, müsalemetkâranedir. Fakat onun mütecavizane bir mahiyet oal- ması her zaman melhuzdür. Onun için bugün Amerikanın nü») fuzu her yerde tamamile mahsustur. Bu nüfuzun ilk hedefi oAmerika menfaatlerini swyanettir. o Fakat iş bununla” bitmiyor. Çünkü Amerika nüfuzunun diğer bir hedefi Amerika medeniyetini neşretmektir. o Amerika medeniyeti, yani o makine medeniye- ti, (o istandardizasyon medeniyeti ve kütle medeniyetri. Gerçi Avrupada, A- merikadan evvel bu esasları kavramış; bulünuyordu. Fakat Amerika onları; tatbik: etmiştir. Amerikalılar bir yere gittikçe da ha mükemmel maddi cihazlarla, daha mükemmel istihsal sistemi ile giriyor lar.. Bunlarla beraber daha yüksek bir yaşayış seviyesi oOodaha büyük kazançlı, daha sıhhi, şerait geliyor. Amerika medeniyetinin o işçi şerefini Son derece yükselttiği de ayrı bir ha- kikattir, Avrupada, daha eski medeniyete merisup olünlar bu yeni medeniyetle İten korktukları için bu yeni medeni- yete mukavemet etmek istiyorlar, Onun için Avrupa Amerikanın da-| Duçeye şu telgrafı ha yüksek tekniğinden korkarak ken dini “ kaybetmeden Amerika usulünün terkederken, mazhar (arısı Haberler Hindistan yeniden mu- harebeye hazırlanıyor Huduttaki Müslüman kabileler de Gan- dinin emri altına girdi Bombay, 10 (A,A) Hindistanda birtakım hâdiseler olmuştur. Huduttaki müslüman kabileler, Gandinin emri altına girmişlerdir. Huduttaki kabilelerin lideri olup hali hazırda Gandinin misafiri bulunan Gaffar Han, Gandi yeniden dahili muharebelere başla- mak istediği anda 100,000 kişiyi ayaklandırabileceğini beyan etmiştir. Diğer taraftan, ayrı rey verilmesine taraftar olan müs- lümanlar, beraberce rey vermek istiyen ve Gandi e kabinesinin akalliyetler meselesi hakkındaki düsturunu reddeden müslüman- lardan fazladir. Bunlar, Londra kongresini akamete uğratmak tasavvurunda bulunmüaktadırlar. Bombay, 11 (A.A) — M. Gandi valii umumiye gönderdiği bir telgrafta Londraya gitmek kendisi için müşkül olacağını beyan etmiştir. Kongre mahafili Gücerat ahalisinin emlâk ve arazi vergisini tediye etmeleri hakkında Bombay vali vekili M, Hotsonun gönderdiği mektubun Gandinin çok canını sıktığı zan- nında bulunmaktadır. İman plebisisti niçin akim kaldı ? Berlin, 10 (A.A.) — Prusyada ârayı|meti hesabına olarak inşa edilmiş olan! alçaldıkça sesini yükseltti, âmmeye müracaat muvaffakıyetsizlik| “Amiral Conndouriotis,, torpito muh le neticelenmiştir. Diyet dağıtılması lehinde verilen reyler yüz de 37 nispetini geçmiştir. Halbuki meclisin dağıtılması için ârayı imme ye müracaat edenlerin yüzde 50 sinin lehte rey vermesi icap etmektedir. Bu neticenin komünistlerin müsten kif kalmalarından ve bir siyasi buhran çıkmasından korkan birer mürtecile- denize indirilmesi merâsimi edilecektir. meclisinin| ribinin vaftz merasimi bugün Sestri tezgâhlarında yapılmıştır. Hava müsait olur olmaz (geminin de icra Şarlo, boğa güreşinde Saint - Sebatlen, 10 (A.A.) — Şarli rin tereddüde düşmelerinden ileri gel| Şaplin, Fransanın Bako sahillerinde diği zannolunmaktadır. bulunmaktadır. Geçenlerde yerli mat GÜNÜN ———— İyi Büyük uğurlar ölsun! Yarın okuyucularına bir vedana- me yazdı. “Eğer istemiyerek bir vatandaşm kalbini incitmiş isek, eğer memleket için hayırlı gördüğümüz meselelerde vatandaşlârı ikaz ederken onları mü- teessir etmiş isek, hepsinden ve cümle- sinden birer birer af diliyoruz. Ne kuruca lâf.. Ne hazin, ne boynu bükük yetim safiyetile söylemiş söz ler. Vah ç zavallı — (Yarın).. “Neler yapmış, ne İşler görmüş, me masum bir çocukmuş dr haberimiz yokmuş! .».. Hayır. Efendim, hayır. Bu ma- sum adamın altında son şarklı politi kası son oyununu oynuyor, veüzak memleketlere giden ;şarklı seyyahlar gibi: “— Hakkımızı helâl edin, hakkını zt yedim ise kusura bakmayın. Fena- lık ettim ise bilerek yapmadım, Alla- ha ısmarladık diyor... İ GEski şarklı kafası son deminde bi- jle böyle bir politika cakası, şatafatı yaparak meydandan çekilmek ister. Bu, masum görünen satırlar altın da tıraj keşkülü sırıtıyor. < Bilerek, İbilmiyerek işlenen kabahatleri ona İsormalı, maamafih son gününde; Affediniz, diyen adam, biraz Rejim para getirmedikçe fena oldu. Başvekil tahsisat vermedikçe kelle- si istenen bir adam oldu. Devlet reisi (Yarm) a bir gelir ha- İline girmediği için kötü oldu. Fazla ilân vermediği için demiryo- lüna deve ve kağni tercih olundu. Oltasının ucunda büyücek yem ol- duğu için İstikraz baş kumandan gibi ikarşlandı. Liberalizm zenginin arzusu oldu- ğu için (Yarın) avuç açtı, Alman nazırlarıBerline döndüler buat cemiyeti tarafından tertip edil. O Para getirdiği için iskandal aile na Berlin, 10 (A.A.) — Başvekil M.İmiş olan bir bağa güreşmesinde hazır Brüning — ve hariciye masırı Me- Kür) pulunmuştur. Meşhur torendorlardan tiyüs Römadan Eerline “dönmüşler-| Lalanda, Barrera, Bienvenidâ ve İVİ temas ederek ferdiyetlerini kaybetmek) dİr- Veda telgrafları İaltânın programda isimleri vatdı. 1k buğalarmı Şarloya ithaf ettiler. O J9 (AA), ME, Beğelee, da her birine üzerine birer ithaf keli- göndermiştir: “İtalyanın misafir sever toprakları ve teçhizatını almıya, ayni zamanda|hüsmü kabulden mütahassıl şükran hislerimizi size arzetmek isterim. Ta-İtır, ruhunu zayi etmemeği istiyor, Altmış — sene evvel Japonya,|rihi ve birçok hatıralarla dolu bir ma- Avrupa karşısında ayni vaziyette bu|halde samimi surette C€reyan etmiş lunuyordu. Japonya, Arrupalılaşma.|olan mükâlemelerimizin, yalnız Alman dan asrileşmeğe muvaffak olmuştu. Acaba bugün Ulaşmadan asrileşebilecek mi? Bugünün mühim meselesi budur. ya ile İtalya arasındaki münasebatın Avrupa da, Amerikal inkişafına değil, ayni zamanda istik balde mutelif milletler arasındaki mü nasebete lâyetegayyer itimat esasına Onun için Amerikanın tevessüü mejmüstenit bir mahiyet izafesine hadim selesi en mühim siyasi meseleler arast-. na girmiştir. Ömer Rıza m Bulgaristanda ne ka- dar pamuk ekiyorlar? Pamuğun, diğer mahsuller . gibi, fazla istihsal yüzünden, fiatça düştü ğü malümdur. Onun için Bulgaris- pamuk piyasasına yeni gir ren bir memleketin son senelerde pa muk zer'iyatını şayanı dikkat bir su-) rette arttırması, hayretle karşılan mıştır. Bulgaristanm 1925 te pamuk istihsali 448'ton, 1927 de 749 ton, 1929 da 908 tondu. Bulgaristanın ce nup kısımlarındaki iklimi şerait pa- muk zer'iyatına muvafık olduğundan; Bulgarlar, fiatlarm düşük olmasına rağmen pamuğu en müstakar mahsul ler lar. Bulgaristanda (o pamuk istihsalâtı. »ın o mütemadiyen artmasına rağmen pamuk ithalâtı da tezayüt etmistir. 1925 te 6 ton pamuk ithal eden Bulga- ristan 1929 da 1735 1930 senesinin ilk arasmda bulundurmak İstİYOr-|» gmetile müzakere edecektir. Bu olacak manevi kuvvetlerin de inkişafı na medar olacağı kanaat! İle avdet et- tim. M. Kürtiyüs, M. Grandiye şu tel- grafı çekmiştir: “Zatı devletleri ile Italya hükümet reisinin çok dostane bir misafirperver lik ve samimi bir dostluk (o damgası vurmuş olduğunuz kısa ve fakat isti fadeli ziyaretimizin . hilama ermesi münasebetile gerek beynelmilel teşriki mesai sahasında ve gerek milletleri- mizin arasındaki münasebetler sahası da Almanya ile İtalyanın sülh ve ci: hanm iktısadi siyaseti namma daima; müşterek faaliyet misalleri gösterme-! lerini samimiyetle temenni ederim... İki hükümet birleşecek — | Berlin, 10 (A.A.) — Prusya başve-. kili Braun Prusya ve Rayş hükümet lerinin tevhidi imkânlarını Rayş hü susta Prusyada reylama müracaat edil mesi muhtemeldir. | Berlin, 10 (A.A) — . Relsicümhur Hindenburg matbunt “emirnamesinde yapılan tadilâtı mübeyyin kârarnsme| yi isdar etmiştir. Yeni emirnamede nısfında 1180 ton pamuk ithal etmiş yer hangi bir gazete de resmi bir be: tir. yannamenin veya cevabın neşrini İs Bu rakamlar, Bulgaristanda men| teme salâhiyeti temerküz © ettirilmek, sat merkezi olan Lankaşayrin yakın), gi. Bugün beyanname ve cevaplar, şaf etmekte olduğunu gösteriyor. rın neşri memleketin yüksek makama- Bundan dolayı İngilterenin mensu| «, tarafımdan Relch dahiliye nazırı ile cat merkezi olan Lonkşayerin yakm) itilaf edildikten sonra istenilebilecek- şarka mensucat ihracatı çok tenakus) tir, etmiştir. Bu vaziyete yalnız Bulgaris| Yunan donanmasında yeni tanda değil diğer Balkan memleketle- rinde de tesadüf olunuyor. bir torpito muhribi Cenevre, 10 (A.A.) — Yunan hükü- İ komita reisi mesi yazılı gümüş birer siğara kutu. olduğumuz|su verdi. Halk Şarloyu tanıyarak alkışlamış muna isterlin yerine kullanıldı. .... Şimdi bir kanunun bir maddesi, bü- tün bunların üstünden sünger geçiri- yor. Maziyi bir varmış, bir yokmuş haline getiriyor. Elinde tıraj keşkülü, rejimden, ma- musa kadar her şeye sataşan adamın son sözüne bizden cevap: «.- Maydi büyük uğurlar olsuni, SADRI ETEM m Suriyede neler oluyor? ni köyleri te Berst muhabirimizden : Suryede ve hudutlarımız kar- şısında ermeni yerleştirilmek ve yeni köyler yapılmak için alâ- kadarları arasında bu günlerde yeni faaliyetler vardır. Paristen buraya gelen mevsuk malümata göre ermeni muaveneti umümi- ye komitası reisi Kalost Gülbenk- yanın Fransız resmi makamatile bu maksatla dikkate şayan te- masları olmuştur. Ezcümle bu Fransız hariciye nezaretine davet edilerek me- zunen Pariste bulunan Suriye fevkalâde komiseri. Mr. Poson ile uzun bir mülâkaltan sonra madam Gülbenkyan, Mr. Poson ve madam Poson şerefine bir ziyafet vermiştir. Bu ziyafete ha- riciye nezaretinden bazı mühim zevat ile iran sefiri ve komita- nın idare memuru Malejiyan iş- tirak etmişlir. Birinci içtimadan sonra ikinci bir içtima daha ya- pılmış ve bunda Cemiyeti Ak- vamın mubacirin reisi Max Ro- ber ve bank kâtibi Gonson, Suri- ye murahhası Paşalyan bulun- muşlur. ikinci içlimada ermeni- lerin iskânı hakkında müzakere cereyan elmiş ve Süriye muha- Hudutlarımız karşısında erme- sis ediyorlar cirlerinin iki sene zarfında kö“ milen Suriyede köylere .ve şehir- lere iskâni ve Yunanistanda bu- lunan mubtacı muavenet ve İş- siz ermeni muhacirlere yârdim yapılması takarrür etmiştir. A- mik ovasında yapılan ermeni köylerine ilâveten Paraşan ismin- de yeni bir köyün yapılması ve bundan başka daba sekiz köyün inşası kararlaştırılmıştır. Bu mak- satla muavenet komitası 1500 Ingiliz lirası daha vermiştir. Kari mektupları Tramvay niçin durmadı? Kariletimizden birl yazıyor. Geçen pazartesi günü akşami gece yansı Beşiktaştan Köprüye geçebilmek üzere Akaretler mec- buri tevakkuf mahallinde -son tramvayı bekliyordum. 255 No. arabayı işleten valman ve bilet İ memuru tramvayda “yeroli İ ve kendilerine seslendiğim halde mecburi tevakkuf o mahallinde d dan geçtiler. Yalniz bir tek “kine 2 i olsa tevakkuf etmek vatman için mecburi idi. Bu bapta kumpanyanın nazan dikkatini celbetmenizi rica ede- rim,