31 Temmuz 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

31 Temmuz 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“herkes © bekçiden şüphelenecek.. © Ellerile etrafı yoklayarak köskün © Saslomuna girdi. Koridorda bir kibrit İsa. — 6-— VAKIT 31 Temmuz 1931 Bir Bahis (Baş tarafı dünkü sayımızda) I Son iki sene zarfında mahpus peel eline geçen kitabı okumakla vakit ge çirdi. Biraz evvel fünunu labiiye mü- talen ederken birazsonra Byron ve Shakspeare (Bayron ve Şekspiri) oku- yordu. İstediği kitaplar arasında bir kimya kitabı vardı, bir doktorluk ki tab, bir roman yahut felsefe veya ülümu diniye kitapları gibi (o muhte Nif mevzulara temas &#denler © vardı. Denize düşen ve can hevlile eline ne geçerse sarılan bir adam gibi ne bulur sa okuyordu. Banker bütün bunları hatırladı. “Yarın saat on ikide serbest bi- rakılacak, ben de derhal iki (o milyon tediyesine mecburum. Eğer verirsem ebediyyen mahvoldum demektir... On beş sene evvel süyümiyacak kadar parası vardı, fakat şimdi pa. rasının o mi borcunun mu çok olduğu. nu bilmiyordu. Kumar, tehlikeli bor-! sa oyunları ve ihtiyarlıkta bile kendi; sini kurtaramadığı müsrifliği onu ha) rap etmiş, ve o mağrur banker simdi! piyasada en küçük bir tebeddüle; titriyen âdi bir tüccar olmuştu. | Başını elleri arasına alarak miri; danıyordu: | “Şu mel'un bahis. Şu adam da ne ye gebermedi? Şimdi ancak kırk ya: şında. Benim son meteliğimi de ala. Tak evlenecek, borsada oynıyacak ve| ben (aç bir dilenei gibi bakarken Oo her gün, saadetimi size medyunum,, müsaade edin de yardım edeyim, ye felâketimi başıma kakacak, Har yır. bu fazla; iflâs ve mahvıma kar şı yögüne çare bu adamın ölmesidir.., -Baat henüz üçü vurmuştu. Ban- ker dinledi. Evde herkes uyumuş, pençerelerde ıslık çalan rüzgürm *€| et, Hiçbir zaman O kendisinden bu) oturu kana, ş ç Ss lacak pelerden bir tanesi sinden başka gürültü yoktu. Sessizce), hye mgefret etmemişti. Eve telincelgisin reklâmsız. değildir. Belediye bu kasasından on beş sene açılmıyan ka pının anahtarını aldı, paltosunu giy- di ve dışarı çıktı. Yağmur yağıyordu. ağaçlara rahat vermiyen nemli hir rüz gir bahçe kapısında uğulduyordu. Köş “ ke yaklaşmen ki defa be'ciyi çağır dr. Cevap gelmedi. “Eğer müvaffak olursam, diyordu, çaktı. Kimse yoktu. Mahpusun odası nm kapısındaki mühürler kırılmamış tr. Kibrit sönünce odanın küçük pen- “zereninden içeri baktı. İçerde bir mum yanıyordu. Mah- “pus masanın başında oturuyor, yal! nız arkası, saçları ve elleri görünü- yordu. Masanın Üzerinde ve yerde “açık kitaplar duruyordu. a Beş dakika geçtiği halde mahpus kımıldanmadı. Banker elile cama vur “du fakat o mahpusta hiçbir hareket gö rülmedi. Banker dikkatle mühürleri “ kırdı ve içeri girdi. Anton Çekov.dan ve Monblanın en yüksek tepelerine çi karak gurubu, tulüu ve gümüş ufukları seyrettim. Yeşil ovalar, “tari hirler, göller ve şehirler gördüm. Ki taplarınızda kendimi uçurumlara at tum,. mucizeler yarattım, şehirler yaktım ve memleketler zaptettim. “Kitaplarınız bana akıl verdil, İnsan sekâsının asırlar zarfında y tığı bütün harikaları kafa tasımın İçi- ne aldm. Hepinizden daha akllı oldu- gumu biliyorum. “Ve sizin kitaplarınızdan ve dünya nın verebileceği rahmet ve malümuttan nefret ediyorum, Her şey bir serap gi bi beş, hayali ve aldatıcı. Ne ka dar mağrur, akıllı veya güzel olsanız ölüm sizi de fareler gibi dünya yür zünden silip götürecek. O kadar & Eündüğünüz parlak tarihiniz ve “öl mez dediğiniz adamların hatıraları ya) nar dağlardan çıkan lâvlar gibi soğur! yup taş olacak, “İepiniz delisiniz ve yanlış yola gi diyorsunuz. Yalanı hakikat, (çirkini güzel — diye kabul ediyorsunuz. Eğer bir gün elma ve portakal (o ağuçları meyva yerine kurbaba ve kertenkele verseler o yahut güller at teri (o gibi kokmağa başlasalar şaşarsınız değil mi? İşte ben de. dünyayı cennete ; de- gişen sizlere öyle şaşıyorum ki, sizi da ha ziyade anlamak istemiyorum. “Sizin taptığınız her şeye olan nefİ vasıta olmuşlar. Konan her kanape retimi kitler (o cennet gibi tahayyül ettiğim kaybedebilmek için buradan vaktinden beş dakika evvel çıkacağım. Okuduktan sonra banker kâğıdı ye rine koydu, bu acaip adamı başından öptü ve ağlamağa başladı, o Köşkten yâtağına uzandı fakat heyecan ve göz yaşları uyumasına mâni oldu. Ertesi sabah bekçi koşarak çeldi ve mahpuşu penceresinden çıkıp ka- çarken gördüğünü söyledi. Kapıya kal dar gitmiş ve orada i milyondan vazgeçiyorum. Hakkımı! Seyahat Mektupları Samsunda çarşaf modası iki sene evvel manto ve şapka giyen Hanımlar — Samsunda reklam bolluğu Dört. gündenberi, Karadenizin en maruf bir şehri olan Samsunda bulunuyorum, Bu şehir, bugün “de, yarın da bu sahilin en güzel ve en mamur.bir şehri olarak (o kalacaktır. Doğrusu epey zamandan beri buraya Çarşaf giyenler, en yüksek aile çok ehemmiyet verilmiş, (Türkiyenin lerden tutun da orta halli ve #mele ikinci derecedeki şehirleri meyanına sınıfına mensup kadınlara kadardır. sokulmuştur. Daha vapurdan çıkıp da, o Çarşaf giymek, Samsunda İki sene iskeleye gelindiği zaman insanda bir/denberi moda halinde imiş. Bir terzi)| Avrupa . şehri intiba bırakmakta- anlatıyordu. Çarşaf giyen kadınların dır. Karaya ayak basıldığı zaman gö hepsinin de manloşu, tayyörü, sap rülen ve nazara çarpan; - ilk şey, bulkası varmış Fakat giymiyorlarmış. sahildeki şehirlerin hiçbirisinde gö-| Erkek ve kadın işleri yapan bu terzi rülmiyen (insan kalabalığıdır. So-Jbu halden hiç de memnun görünmüyor kaklarda o çarşı içerilerinde mütemadi|du. Süse tuvalete pek meyyal olan vej bir faaliyeti ticariye göze (o çarpıyor.her omevsim bir başka “manto, bir Müesseselerin o mağazaların, dükkân|başka biçim giyen Samsun hanımları.İ| ların vitrinlerinde bile fazla par kalmın, iki senedir mütemadi çarşaf siy:İ nı çokmuş. İkinci şey, burada mantolu tek bir kadına rasgelmeyişimdir. o Bütün ka- dımlar burada peçesiz siyah ve bol bi- rer çarşaf giyiyorlar, zananlara mahsus bir hususiyel var. meleri, manto modalarını takip etme- Hemen her dükkân, her mağaza sok meleri, terzileri büyük endişelere di güzel (bir şekilde tanzim edilmiş, a şürmüş. deta müşteriyi kendisine çeken gizli bir kuvvete malik. insan, isler İiste- mez duraklıyor.. Esasen burada rek. lima pek fazla ehemmiyet verilmiş. Parkta istirahat için oturmağa mahsus! kanapeler bile buna mükemmel birer — Ne yapsak da; şu çârşaf moda sını batırabilsek .. diye fiy yemiş gu! verein : gibi odüşünüp duruyorlar. Bittabi kadın şapkaları satanldrın ida bu derde ortak olacaklarında şüp- he yoktur. Fakat ne de olsa, o3am- sun hanım! m bu çarşaf modasına filen göstermek İçin bir va-İğe mutlaka bir müessesenin reklâmi musirrane devamlarında ben başka bir vardır. Belediye bile kendi koyduğu, kanapelerin arkalarına iri harflerle: | — BELEDİYE! diye yazdırmış. Bir! başkası: — Sahilpalas, İş bankası, Cümhu İriyet halk fırkası, bilmem ne garajı, İbilmem ne yurdu. nu kondurmuşlar, incelik seziyorum: tidir. Bu mahsul, her sene bu vilâye te on milyon liradan fazla bir gelir temin etmektedir. Halbuki tütünler iki senedir satıl mamıştır, bütün tüccar, (bankalara borçlanmıştır. .Her gımıf halkın mai: şeti tütüne bakıyor. Tütün satılmas sayede parka kanape yaptırmak zah:| yınca, ne bakkal, me manifaturacı, metinden de kurtulmuş. Bir reklâm|ne tuhafiyeci, ne mobilyeci, velhasıl yapmak istiyen müessese derhal 20— yiçbirisi o para kazanamıyor. Erkek- 25 liraya bir kanape yaptırıyor. — BİT ler para kazanamayınca, kadınlar da de yazı. Haydi bakalım, parka... Sam| fazla süs, ziynet yapmayıveriyorlar. kaybolmuztu.İsundaki Gazi parkındaki kanapelerin| Manto giyilse, her mevsime göre ro Banker derhal hizmetçilerile köşke £r-İ adedi, parkın mesahasile mukayesel;5““Gintitüdü, Yüpkasi mlhim yekün derek vak'ayı tesbit etti. Dedikoduya sebebiyet vermemek için masasının ür zerindeki kâğıdı aldı ve kasasma koy- 0.F. a Bern sefirimiz Bern sefirimiz Cemal Hüsnü Beyin başka bir vazifeye tayin edileceği bildirmektedir. Yine bu arada bern sefaretine hariciye müsteşarı Numan beyin tayin olunacağıda söylenmektedir. Limanda: Haliç şirketi hüküme- te müracaat edecek Masanın başında gergin derili, kadın gibi uzun ve kıvıcrık Saçlı 4- “damdan #iyade iskelete benziyen bi- risi oturuyordu. Benzi toprak rengin de idi. Yanakları çökmüş, arkası in &e uzun ve başını dayadığı elleri insanı oaendırscak kadar o zaifti. Saçlarında" Yüzüne bakan onun kırk yaşında ol gümüş teller belirmişti.|, Haliç şirketi daimi encümene yaptığı müracaatın henüz bir karara raptedilmediğini ileri sü- rerek yardım hususunun tesrii için bökümetede müracaata ka: rar vermiştir. ZAYİLER © duğuna dünyada İnanmazdı. Masanın üstünde küçük ve titrek bir el yazı! sı İle yazılmış bir kâğıt duruyordu. © Bankeri ! “Zavallı, diyordu, uyumuş ve belki; de #üyasında milyonlar görmekte. Sim-! di bu yarı ölü et külçesini alır yatağa atıp iki yastık arasında boğarsam en — dikkatli muayene bile gayri tabil ölüm “ alâmetine rasgelemez. Fakat evvelâ yı okuyalım. 3 A iii üstünden kâğıdı aldı ve okudu: Yarın saat on ikide ( hürriyetim iade edilecek fakat bu odadan çıkıp güneşi görmeden evvel size bir iki! şey anlatmak istiyorum. On beş se ne hayatın manasını anlamağa çalış) “tm, Gerçi bu milğdet zarfında nel dünyayı nede İçindekileri gördüm; se de kitaplarımızda sizinle beraber; şarap içtim, şarkı söyledim. gey ik) ve domuz (avladım ve kadın sevdim. Ve şairlerinizin (o dehasmın yarattığı esiri bulutlar gibi güzel kadınlar ge- ce o kulağımı gaşyedici hikâyeler fi sıldadılar. (o Kitaplarmızda O Elbras Zayi— Gelenbevi orta mektebin den almış olduğum tastiknameyi zayi ettim. Yenisini alacağımdan eskisisin hükmü yoktor. 132 Numarada mukayyer Kâmil oğlu Memdüh $ 14Sinumaralı avans cüzdanı mu zayi etlim. Yen'sini alaca ğımdan evvelkinin bükmü ol madığım ilân ederim. Erenköy Bağdır caddesi No. 346 Zehra 3.K.0, Sa, Al K.dan 284,750 kilo kuru ot kapapı zarf usulile satın alınacaktır. iha- tesi 4-8-931 saat 15de icra olu- naçağından taliplerin şartname- sini görmek Üzere ber gün öğle- den evel ve münakasaya iştirak etmeleri içinde vakti muayye- ninde teminatlarile birlikte ko- misyonumuza müracaat eyleme- leri. (71) edilecek olursa, hiçbir parkta hu de-| yiacakı Halbuki birsiyah rece fazla oturmak işine yarıyacak kA) her mevsimde giyildiği gibi, İki üç se mape mevcut değildir. ne de eskimiyor. Bü suretle hanım Reklâma dilenciler fazlaljar da muhitlerindeki iktisadi buhra kiymet vermişler: na hem böyle siyah çarsaflarile bir Bir dilenci gördüm, bu o adam|matem alâmeti izhar ediyorlar, hem her halde san'atının en son mertebesi|de fazla masraflarından kısıyorlar. ne vasıl olmuş bir profesyonel... En Bu buluşuma bilmem siz ne dersi» işlek bir caddeye oturmuş, eline Ya-İniz? rm metre murabbaı sathında saç bir levha almış, içinde Ştinlar okunuyor :| —— — Harbi umumide Tırabzon hava isinde Ruslar tarafından atılan bir | Bg e bomba İle yaralanan ve sakat kalan... Ton bile Talâi Mümtaz a yardım ediniz, insanlık vazifesidir. 56 — Gülhane hastanesi Bir kundura boyacısı, boya sandı- 20 Tıbbiye "tatbikat “has- ğının üzerine yazdırmış. ile — En temiz boya, buradadır. Fi KET ln oğlu filân. 25 Kuleli lisesi Bir kunduracı, dükkânının sirasi. 35 Çengelköy orta mek- yah duvarlarını örtmek için ya tebi dığı; lata fabrikalarının, o İP ) 3 : ri me varya reklâmlarından . kestiği 100 > Harbiye maktek resimli kartonlar #tasına bir de iğri 256 büğrü yazılarla ve yedi satır üzerine:| o Yukarda maballerile mıktar- — Eş, dost, hiçbir kimse veresi Jarıyazılı askeri o mektepler ibti- ye teklif etmesin. Sonra mahcup ka: yacı için 236 tön kok kömürü siparişlerin de yarısı peşin. N em yo eridi Fakat bunu müş pazarlıkla satın alacaktır. Pa teriye, her halde dükkân sahibi, da. zar0ğı 2 ağustos 931 ye ha içeri girmeden elile göstermeli ki saat 14 den 16 ya kadar Hai okunabilsin. ye mektebindeki mahalli mah: Samsunda nazârı dikkatimi celbe-| susunda icra edilecektir. Talip- den birkaç şeyi burada zikretmek iş| lerin şartnamesini görmek için terim: : komisyona müracaatları ve iştir Samsun, büyük bir şehir olmasına! rak için de vakti muayyeninde rağmen ucuz bir yer. Sebze, ef. ek) hazır bulunmaları ilân olunur.(34) mek, diğer Savasi zaruriye al Gesi ucuz. Yalnız ev kiraları bir 5 wp imiş, o Ona da çare bulmuş Harbiye mektebi talebesi için lar. Bir evde tek bir ailenin oturması; ağuslou ayında 1900 adet kavun endermiş. Hemen kismi âzamı ev) ve 1900 adet karpuz» pazarlıkla lerde. alt katta ev sahibi, diğer kati satın alınacaktır. Pazarlığı İ a- larda birer kiracı varmış. | ğuslos 931 cumartes: günü saat Onun için ev de biraz İlde Harbiye mektebindeki ma- ağ ği kl halli mahsusunda icra edilecek imdi bir ev e üç odadan İs) gir, i z pekde katı 15 Miraya KRAMP yon kemi mi gör kündür. Samsunda, bina vaziyeti çol il 2 KS retmmlir Samsunun hemen ya e eme ereb rışı, kârgir ve çok zarif. binalardan wee da ” maları ilân o» ibarettir. Birçok evler ndeta birer lunur. (38) köşk halindedir. o Bahçelere de ehem miyet veriyorlar. Yapılan hinalar İl Oo Harbiye mektebi talebesi ih- çinde 30 bin lira, 40 bin lira harcana-| tiyaci için pazarlıkla 450 kilo ucuzluyor. Malüm ya, Samsun tütün memleke B U 1 M Ve carsaf, Kuruş 1 Türk ras Dinar Çervoma; — Kuruş Nutku 1 lsteriin — Cngiligi 1 bolar (Amerika? Frahk (Franste Marti italya öFrank Felçikaj 20 Ora (Yanas| k Hİsviçrer Teva Bulgar) i Florin (Fetemenk| 0 Karne (Çekosli Silme Avustu, 1 Pazeta Jİspasya| 1 Rayımarı Almanya) ; 1 Ziot Üebistan İ 1 Peng& “Macaristağ, 9 Ley İRomanya) (20 Diner Yugoaloryia) 1Çevoneç Sevyet Alın Mecidiye Rankonae * bor Borsa marta 9 1234456 78 910n 210 aaa Dünkü bulmacamızın hal- ledilmış şekl 1 23456 78910)1 1 a 2 3 u Sağdan sola ve yukarıdan aşağı: 1 — Yürüyen çiçek (8), 2 Cezire (3), sine (2), bir w- zuv (3) 3 — Perhiz ayı (7) 4 — Kadın göğsü (4) 5 — Dünya (3), iranmak (7) 6 — Ziya çizgileri (5) 7 — İstek (4) 8 — Bina yapar (5) 9 — Pek (2), ebe (3) 10 — Sülp yudum (5), vergi (9) HU — Tip ŞE kakao satın almacaktır. Pazar- lığı 2s Ağustos «931 pazar günü saat 14 te Harbiye mektebinde- ki mahalli mabsusunda icra edi- lecektir. Taliplerin “şartnamesini görmek için komisyona müraca- atları ve iştirak için de vakti muayyeninde hazır bulunmala ri ilân olunur. (40)-1253 ... Piyade atış mektebi ihtiyacı için 51000 kiso ekmek alenimü- nakasa suretile satın alınacaktır. ibalesi 20 ağustos 93İ pazar günü saat 14 te Harbiye mek- tebindeki maballi mahsusunda icra edilecektir. Taliplerin şart- namesini işin komisyona müracaatları ve iştirak için de vakti muayyeninde bazır bulun- maları ilân olunur. (756)

Bu sayıdan diğer sayfalar: