Seyahat mektuplar Aynacık şenleniyor Eskiden ismi anılmıyan Aynacık, Zingal şirketinin faaliyete başlaması üzerine şimdi bir sanayi şebridir Karadeniz sahillerinin sayılı kasa- balarından biri haline gelen Ayancık. tayım. Dört sene evvel heren İsmini bile duymadığımız bu kasaba, bugün a deta büyük bir sanayi çehri (haline Eirmiş. Smai faaliyetler, mikyaslar mütenasip tutulursa, Zorguldağın ayni dir. Yalnız orada tabil servetlerden kö mür, burada kereste, bu faaliyetin â- millerindendir. Esasen hangi memle ket vardır ki, tabi servetlerin işlenme si o memlekete refah ve saadet getir. mesin. Hele bizim gibi smai faaliyetle Ti henüz pek az olan Türkiyede. İnsa- mın Zonguldak ve Ayancıktaki faa- liyeti gördükten sonra, birçok yerleri mizde dolu olan tabii servetlerin, bir an evvel işletilmesini, bütün mem- İketin refaha ermesini can ve gönül den istememesi mümkün olmuyor. Evvelce, Ayancık kilçük (bir ka- za merkezi idi. İçinde ufak tefek ihracat muamelesi yapan birkaç esnaf Ja, bir iki memurdan başka kimse yok tu. Ne kara ve ne de deniz yolu vardı. Vilâyet merkezi olan Sinoba katırla gi dilir gelinirdi.. Buraya ancak senede bir vapur uğrar, o da tuz (çıkarırdı. Dükkânlar (bile, © çarşıda pazardan pazara açılır, bütün memur ve halk zaruri ihtiyaçlarını ancak o gün te min ederlerdi. Velhasıl, Ayancık, me- mur, halk, herkes için adeta bir men-! fa idi. Sadece adı kaymakamlıktı, A. yancık, Karadeniz sahilinde en çok or. mana malik olan bir kaza olduğu için! bir Belçika şirketi Zindan ve Çangal İsmindeki ormanların işletme imtiyazı-. nı hükümetten aldı ve birincisinin haş hecesi olan Zin ile ikincisinin son he cesi olan (gal) i aldı, Ve işleteceği ormanın adına da bu iki hecenin bir. leşmesinden hâsıl olan ismi verdi. Zin- gal dendi, Hükümetin bu şirkete verdiği iş- letme imtiyazı elli senedir. fler sene reste işlenecektir. Şirket şimdiye kadar burava altı milyon lira sarfetmiştir. Cesim bir fab- rika tesis edilmiştir. Eşi ormancılığın müterakki oldu. ğu ne Almanyada, ve ne de Avusturya e. ii j Ğ fp hi Zingal “ şirketi komiseri Baha Bey seyyar otomatik yollar, belon arme su kanalları yapılmıştır. Bu kanallardan kereste, makineden makineye geçerek otomatik olarak kendi kendine gitmek te ve fabrikaya kadar gelmektedir. Kuru oluğun uzunluğu 12, su olu. gunun uzunluğu da üz kilometredir. Şirketin asıl müvazenesini 1933 se nesinde bulacağı ondan sonra, kereste piyasasma hâkim olacağı söylenmekte- dir. Zingal şirketinin Ayancığa gelerek faaliyete başlaması, birçok orman a- melesinin orada oturmâlarina sebep| olmuştur. Hâlâ bu ormanlarda çalışan | amelenin miktarı iki binden fazladır. İki bin amelenin Ayancığa “gelmesi, derhal civardakilerle, Ayancık yerli. lerini faaliyete geçirmiş, bu (suretle orada mühim (bir ticari faaliyet baş göstermiştir. Halen Ayancık Karade nizin en ticaretgâh bir kasabasıdır. Dört senedenberi Ayancığa her gün ye- mektedir. Ben Ayancığı geçen sene de ziyaret etmiştim. O zaman da bu faali yet vardr. Fakat aradan hir sene geçin €e,7o bir “sene içinde fark yine pek bariz olarak” kendisini ekte dir. Ayancığa, bu birkaç sene içinde, Sinoptan, İneboludan, Oo Kastamonu. dan, İstanbuldan, Bursadan velhasıl daha birçok yerlerden ticaret yapmak için gelenler olmuştur. Herkes © işine da vardır. Fabrika 1600 beygir kuvveti kuvvei| muharrikeye maliktir. Şimdiye kadar 53 kilometrelik hattı havai yapıl, mıştır ki bu hat dünyada ikinci gel mektedir. Birincisi Japonyada oimiş. Fabrika yevmiye (300) metre mikâbı kereste imal ediyormuş. Birinci sınıf kerestesi Romanyadan daha iyi (o imiş. İhracat başlamış, şimdi (o mahreçler, Samsun, İstanbul, İzmir, İspanya, Napoli, İskenderiye, Suriyedir. İstok olarak 7000 metre mikâbı mal var. Son biray zarfındaki sevkiyat makla meşgul oluyorlar, Ve her gün! yeni bir şahıs gelerek Ayancıkta yeni İbir İşe başlıyor. Benim burada bulun |kan duğum gün de Bursadan birisi gelerek yeni bir gazöz fabrikası açtı, Ayancıkta, şirket gelelidenberi ha yat çok pahalılaşmıştır. Havayici za ruriye fiatları, oda kiraları hep “pa. halıdır. İstanbulda (orta semtlerde,! meselâ Beşiktaş, Aksaray gibi yerler de 2) liraya oturulan bir ev oburada 40 Tiradan aşağı değildir. Ev buhranı- na karşı birçok açık gözler, tahtası bol olan bu memlekette tahtadan #- 5000 metre mikâbını geçmiş, Fabrika da talaş da yapılacakmış, bu talaşlar Çekoslovakya talaşı ile hem ayarmıt. Ormandaki tesisat Kızlar çukur Yazın : Aleksandr Kuprin Lehonun elini kaldırarak bağırdı: — Karı almıyacağıma yemin ede- rim. Hepsi birden yemin ettiler: — Yarçenkonun hakkı var, Biz de kadınla kalmıyacağız... Uzun müddettenberi bir sürü o a- rabacı onları, biribirlerile çekişerek takip ediyorlardı. e Delikanlılar iki şer üçer arabalara bindiler Lihonin muallimin kaçmaması için Yana otura rak belinden tuttu. Yirmi üç yaşın. da olmasına rağmen ( henüz pembe ya naklarında ana tüyü beliren küçük Tolpigin o bir köşeye sıkıştı. Lihonin| arabacıya seslendi: —- Doğru Doroçenko barına. Doroçenko lokantasının önünde dur dülür. Herkes vicdanmın amakında henüz uyumamış bir his duyuyordu. Herkes lüzumsuz yere ge — sey yapmağa (gittiğini iğ du. o Herkes sun'i ve (sahte bir se —923-— partımanlar bile inşa ettirmişlerdir. Şimdi bazı ufak tefek beton arme; binalar da İnşa olunmaktadır. Burada kazanç Zonguldaktakin. a düşünce ... Çeviren : M.Gayur &a lüzum görüyordu. Herkes sarhoğ. luğun verdiği lâkayıtlık ve uyuşukluğa ihtiyaç duyuyordu. Lisanın söylediğini, başın döndüğünü, ayakların yürüdük lerini, ellerin tutuklarını o farketme- dikleri hale girmek onlar İçin ade ta şart halinde idi. Bu his yalnız talebede (Çukur) a devam edenlerin kâffesin: de vardı. Bunun için (Çukur) un da:Jerbabı kalemin en müneyverlerindenikabele etti: imi ve arasıra gelen nekadar müşterisi varsa hepsi Doroçenkoya (o uğrardı. Orastnm müşterisi gece geç vakit ge Virdi. Bu miişteri de geçici bir ka file idi. Doroçenke adeta bir menzil vazifesini görüyordu. Gençler muhte lif içkiler yuvarlarken Ramzes lö kantanın bir köşesinde iki adamı sü- züyordu. o Bunlardan biri iri boylu bir ihtiyardı. Diğeri ise geniş omuz lu, kısa kesilmiş saçlı, gri renkte! kostümlü bir adamdı. İhtiyar o dizleri üzerindeki (bir kanunun tellerinde parmaklarını gez. vince konmak için âsabını UYUİM diriyor vehoş olmakla beraber bel Doktor Nasihatı hususi ve Sıhhi tuvaletiniz için -bWŞOE, (Alâmeti Farikası) Muzadı taaffün müstahzarını kullanınız: Adetlerinizdeki dem | zayiatı duracak hali inti- zamı keşbedecektir. Taklitlerinden sakınınız Fabrikatörleri: Sehülke ve Mayr A. G, Hamburg Türkiye için yegâne acentası: 5. Jacoel mahtumları, Istanbul 1 ağustos münasebelile zabığ tarafından yapılan tahkikat 1 ağustos münasebetile bazı komünist beyannameleri dağıtıl- dığı zabıtaca tesbit edilmiş, bu hususta tahkikata başlanmıştır. izmirden gelen haberler ayni mesele dolayısile evvelce komü- nistlikten sabıkalı olan 8 kişinin zan altına alındığını bildirmek- tedir, — Afyoncular birliğinde Afyoncular birliği yaptığı bir içtimada iktısat vekâletile yakın- dan temas etmek üzere Ankara- ya bir heyet göndermeğe karar vermiştir, ——— den daha fazladır, Istanbulda beş ku- ruşa aldığınız en ufak bir jilet biçağı- nı bile buradan on kuruştan moksanına alamazsınız. Yerlilerden (daha evvel) aklı başında olanlar müthiş zengin olmuşlardır. Evvelce birkaç arşın kırmızı bas- manifaturacı dükkânları bugün en lüks eşya satan mağazalar haline gir- miştir. Anadolunun gayılı şehirlerinin çoğunda bulamadığınız tuhafiye esya. sir Ayanâkta” bulübilirsiniz — fakat, yüz elli kâr vermek suretile. ... Ayancıkta gençlik faaliyeti her tür lü takdirin fovkindedir. Bilhassa genç- lerin başında, Zingal şirketinde hükü-i jgelen ticareti, para Kazanacak İşi yap|met komiseri Baha Bey bulunmakta. dır. Baha Bey Ayancık için çok çalış! bir zattır. Oranın hertürlü spor- hareketleri (bizzat Baha Bey tara- fından idare edilmektedir. Halen spor la meşgul olan klüpler vardır. Klüp- lerde her türlü atletik sporlar, heks, tenis, denizcilik, binicilik, futbol şube- leri vardır, Sporcular için çok mü- kemmel bir stat yaptırılmıştır ki bu derece muntazam bir stat bizim hiçbir vilâyetimizde yoktur. Şimdi © bir de! her tüirlti ihtiyacı tatmine kâfi idman, yurdu binası yaptırılacaktır, Baha Bey bütün resmi vazife ha- rici zamanlarını gençlik ile (| iştigale hasretmekteğir, Talât Mümtaz guk Çokan bir sesle taganni yordu: Ey sevgili vadi Yok sende nihayet hiç... Ramzes dedi ki: — Durunuz.. ihvanlardan buldum. Ve gidip gri rengi kostümlü ada- mı selâmladı. Bir dakika sonra ikisi; beraber atdet ediyorlardı. Ramzes oturanlara; — Efendiler! Müsaadenizle gö birini değil zeteti arkadaşlarımdan Serj Ayvano-|mizsiniz aziz meslektaş... viç Platonovu takdim ederim. Kendisi ve ayni zamanda en tembellerindendir. Herkes ismini o söyliyerek (yeni gelenin elini tuttu. Lihonin dedi ki: — Şu halde kadehleri dokustura- hım, Yarçenko hiçbir vakit elden bırak- madığı zarafetle mukabele etti: — Zannedersem mösyö sizi, tanıy0- rüm. Profesör Priklonski doktora te- İzini müdafaa ederken (o darülfünunda değil miydiniz” f Gazeteci cevap verdi: — Evet. Yarçenko tebessüm ederek ve ikin sözü) gazetesi paramı verdi. Piyan. 5 Polis Bir dolandırıcı şebekesi meydana çıkarıldı Polis ikinci şube memurlârı kendilerine (komisyoncu (süsü vererek piyasayı dolandıran üç | kişilik bir dolandırıcı şebekesini meydana çıkarmışlardır. Zeki, Remzi ve Niko ismindeki bu şebeke efradı Beyoğlunda bir yazıhane açarak etrafa kem- dilerini komisyoncu diye tanıt- | mışlar bu suretle bir çok ma- ğazaları dolandırmışlardır. Sahte komisyoncular şimdiye kadar sahte bonolarla piyasadan (3000) liradan fazla mal çekmiş- lerdir, Tahkikat neticesinde zabıta bunlardan Zeki ile Remziyi ya- kalamıştır. Niko henüz ele geçmemiştir. Kiracısını vurdu Dün sabah Kumkapıda bir cerh vakası olmuş, 25 yaşların- da Garbis isminde bir adam ay- ni evde oturan kiracisi Agobu biçakla göşsünden tehlikeli su- cısının kanlar içinde yere düş- tüğünü görünce kaçmıştır. A hastanesin: kaldı > Sd > EN bıçaklı hırsız Küçük pazarda Leblebici 80- kağında 83 numaralı evde otu- ran sabıkalı takımından Haseyin dün Yemiş iskelesinde inebolulu Osmanın mavnasından öteberi çalarken mayvuna sahibi tarafın- dan görülmüştür. Höseyin yakalanacağını anla- yınca bıçağını çekerek Osmani ni bir ticaret erbabı gelerek yerleş.Jma ile bir iki arşın karamandol satan) iki yerinden yaralayarak kaç” mıştır. Carih biraz sonra etraftaki | sandalcılar tarafından tutulmu: Osman Çerrahpâşa hastanesine yatırılmıştır. Yüzme bilmiyen bir memur denizde boğuldu Tarabya postanesi memurla- rından Mubtar Ef. evvelki akşam Yeniköy caddesinde Baki Beyin yalısı önünde denize girmiş biraz sonra yüzmek (bilmediğinden boğulmuştur. lâ teşebbüs Şirketibayriyenin 64 numaralı vapuru dün Salıpazarı önlerine geldiği vakıt üst güverteden bir adamın kendini denize attığı gö- rülmüştür. Bunun Üzerine vapur dethal durdurulmuş sandal indirilerek adam kurtarılmıştır. Vapura alı- | nan adam isminin Hiristo oldu- ğunu Trabyada oturduğunu ve sefalet yüzünden intihar etmek istediğini lemi; ki: — Ya ne güzel! ne alâ! sizin bu bapla gazeteye yuzdığınızı tamamen okudum. Çok güzel yazılmıştı. Lüt- fen buyurunuz... Şerefinize... Platonov cevap verdi: — Şimdi müsaade buyurunuz... garson... bir, iki, üç, dört.. dokuz kon- yak. Hhonin bağırdı: — Hayır.. hayır.. siz bizim davetli! Platonov saldil bir tavırla mu — Garip meslektaş değil mi? Yal. nız bir sömesir miktarı odarülfününa gittim. Garson parayı almiz.. rica e- derim mösyö.. İşler o kadar yolun da gitti KI, yarım saat sonra Lihonin ve Yarçenok gazeteciyi de çukura gö- türmekte ısrar ettiler. Zaten gaze. teci bu teklifi reddetmedi. Sadece de di ki: — Eğer fazla gelmezsem size refa kat ederim. 'Tam bugün de havadan bir opara elime geçti. (o (Dinyeperin — VAKIT 30 Temmuz 193) Bir manav metresini yaralıya" rak ka Şehzadebaşında Ferah apar- tımanında oturan Aksaraylı ma- nav Sabri dün gece, kıskançlık yüzünden metresi Ferideyi dört yerinden yaralıyarak kaçmıştır. Feride ifadeye gayrı mukte- dir ve çok eğir bir halde hastaneye kaldırılmış Sabri hak» kında tahkikata başlanmıştır. 3 Otomobil kazası daha Dün şehrimizde üç otomobil kazası olmuş dört kişi mubtelif mahallerinden yaralanmışlardır. 1 — Şöför karabet efendinin idaresindeki otomobil dün Şiş- Haim efendi isminde birisine çarparak başından yara- lamıştır. Şoför yakalanmış, O mecruh hastahaneye götürülmüştür. 2 — Aksarayda, tevekkül ha- mamının önünden karşı kaldırı- ma geçmek istiyen Nizamettin isminde 13 yaşında bir şoför Mehtinin idaresindeki oto- mobil ve agır suretle yaralarım. Nizamettin hasta- Beye kaldırılmıştır. 3— Habibin kullandığı 1723 No. otomobil Eminönün- den geçerken yan yana yürü- mekte olan Cemal ve Hakkı is- minde iki arkadaşa çarparak ya- alamıştır. Kesik bir bacak bulundu Dün Büyük Adada Nizam caddesinde Hanım bağçesi altın- da bir kesik bacak bulunmuştur. Bacak çıplak değildir.Üzerinde siyah renkte beyaz çizgili çürü- müş bir pantalon ve krem renginde bir çorap vardır. Pan- talonun cebinde 81 kuruş para çıkmıştır. Zabıta doktoru (tarafından yapılan muayenesinde 20 gün bir aydan beri denizde hulundu- ei alanla edilnsişiii Bacağın üzerinde ve koptuğu yerde darbe asarı olmadığı için herhangi bir cinayetle vücutten ayrılmış olmasına ihtimal veril- memektedir. Bunun (Odaha ziyade intihar kastile kendini öldüren bir ada- mın cesedine ait olduğu ve uzun müddet karada veyabut denizde kaldığı için hayvanlar tarafından veya diğer bir suretle vücuttan koptuğu zannedilmektedir. Bir kız kaçırıldı Galatada Doğru yolda Kirkor efendinin kızı 16 yaşlarında Ve- liça dün Mehmet isminde bir ş$0- för tarafından kaçırılmıştır. Yas pılan tahkikatla şoför ve kız bir evde tutulmuş Veliça ailesine teslim edilerek Mehmet hakkın- da takibata başlanmıştır. 200,000 ruble kazanmağa omu& dil bir şey... Affedersiniz şimdi gele ceğim... , Biraz ihtiyarın yanıma yaklaştı bir miktar para © sıkıştırdı. ona tatlılıkla dedi ki: — Büyük baba gideceğim yere sen gidemezsin... Yarın — görüşürüz... Bu. gün buluştuğumuz yerde buluşuruz. Hepsi birden lokantadan çıktılar, Kapıda Boris Sobaşnikof, Oo Lihonini bir tarafa çekerek sordu: — Hayretimi mücip oluyorsun Td. honin... Biz arkadaş arasında idik: bu adamı götürmeğe azmettir.. kimbilir nasil bir heriftir, Lihonin samimane cevap verdi: — Bırak Boris, Fena adam olmu dığı belli... evvel beraberce bulundu. eline Sonra ğu IX Anna Markovnanın evinin eşiğini aştıkları sırada Yarçenko gayri mem- nun bir tavırla dediki; — Vallahi. yaptığımız çok büyük edepsizlik. Gittik gidecek bati miüna- sip bir eve gitseydik meselâ Trepele gitseydik daha temiz ve daha aydım lıkta, (Bitmedi) | j