12 Eylül 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

12 Eylül 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— VAKIT 12 Eylül 1530 Serbest İrırka reisi (Ost tarafı 1 inci sayıfamızda) Istanbulda S.C, FE. istifalar etrafında neler deniliyor ? e 6 Lâkin bence bunlardan daha aziz olan eller kardeşlerin solgun yüzle MET ri, İrini okşıyan, ağlar gözlerini silen, yar 5 ŞİR kk ve çıplaklarına yardım için| Fransız dainleri reisi büt- İne ve halkın siyasi bir terbiye ile yerafarizi yazdım, dedim si: çemiz ve Osmanlı borç- yetiştirilerek cümburiyetçi ve hür). Bin; beni gül ve bülbül bahçele- Jar! hakkında ne diyor. Türkiyemizin yarınını teminine ma)... çağırdı; gel seninle buraya gi- Fransız düyunu umuimey hâmil-| tuf sırf vatani bir idealle hizmet et- delim, saz çalan âşıkları dinliyelim)|leri meclisi idare erisi M. Prudorn! Jmek üzre $. C. fırkasına geç- dedi. Ben ona memleketimin kırmı-| Taymise yazdığı bir mektupta şu Jem. Cümhuriyet Halk fırkası nasıli ve siyah topraklarını gösterdim.| Gözleri söytüeiledir | ;cümhuriyetçi ve milliyetçi ise be-İp mjarın üzerlerinde ağlıyanlar, “20 ağustos tribili Tayebiin nim bugün mensup olduğum fırka göz yaşlarını içenler vardır. Bunlar... kiye Hariciye Vekilinin T Ki da ayni suretle cümhuriyetçi ve mil rın üzerinde inliyenler, gece yarıla- .. “ ALiEiye AYIR gazetesine vuku bulan beyanatı harpten evvelki borçlarından bahse DeterdarlIkta Kezanç vergisi Mali senenin hülülünden evsel iradı gayrı safisine göre ver) tesbit edilen müesseseler, bili” here bir kısım işlerini terk ettik” leri takdirde © tarihe kadi tamamı üzerinden ondan sonf?. geriye kalan kısım yeniden i gayn safisi hesap edilerek k#” zanç vergisi alınacaktır. Rumlar Yine mazbata b Şair ne diyor ? Bğer H'lah bana “ne is- #iyorsun?, diye sormuş oisaydı iyetçidir. Bunların biribirlerini ta-| , ahü eninlerni cevapsız bulanlar amlıyan iki samimi ve kardeş kuv| yardır. Bizim için gidilecek yer var .stimet Emin B. l Serbest Cümhuriyet Fırkası eği yet ocak heyeti dün de Nazlı han- daki faaliyetine devam etmiş ve İs-| tanbul teşkilâtı etrafında bazı ka-| rarlar vermiştir. ! Fırkanın Kadıköy, Beşiktaş, E- yüp teşkilâtı bitmiş bu ocaklar için lâzımgelen binalar kiralanmıştır. İstanbul teşkilâtının bir haftaya kadar bitirileceği zannolunuyor. Fırka merkezi cumartesi günün- dan itibaren Taksimde Kalmis apar ““iühmna nakledilecektir. İzmirden avdet eden Umumi Kâtip Nuri B. dün sabah fırka mer- «ezinde meşgul olmuş öğleye doğru! istirahat etmek üzre evine gitmiştir. Firka erkânından Ardahan meb- usu Tahsin B. muharririmize: — Teşkilâtı bir an evvel bitir- mek üzre çalışıyoruz. Yakında İs- tanbul teşkilâtında çalışacak vezat tamamile taayyün etmiş bulunacak- tır, Fırkadan istifaların çoğaldığı © hakkında yapılan neşriyata gelince şimdiye kadar merkezimize hiç bir istifa mektubu gelmemiştir. Refik B. fırkaya bir müddetten beri devam etmemeğe başlamıştır. Reşit Galip Beyden de istifasına da ir bize bir haber gelmedi. Mehmet Emin Beyin fırkadan is- tifası hakkında bir gazetede çıkan haberin aslı yoktur. | Fırkadan bir iki kişi çekilse del bu bizim için haizi ehemmiyet de- ğildir. Biz fikir için çalışıyoruz, şa- hıs için değil, demiştir. Ankara meb'usu Talât Bey de “fırkaya girdiğime pişman olduğu- mu söylemedim. Fırkaya karşı olan imanım ilk girdiğim zamanki gibidir. Ba habe ri tekzip ederim.,, demektedir. Bir sabah refikimiz, Şarki Kara- hisar meb'usu Mehmet Emin Be- © yin yeni fırkadan istifa ettiğini yaz» »* olduğunu ve biri sağda öbürü »lda karşı karşıya bulunarak ve atanı her şeyin üstünde görerek aillet işlerine nezih ve salim bir sünakaşa ve murakabe ile iyiye loğru götüreceğine kaniim. Bu ka- saatledir ki Serbest Cümhuriyet “rkasına olan merbutiyetimi mu- rafaza ediyorum ve bu aziz ve mu- zaddes gayeden ayrılımmadığı müd 'etçe fırka arkadaşlarımla berabe- mM., Muharririmiz, bu tekzibe mutta- tolduktan sonra Mehmet Emin Zeyle ayni bahis üzerine görüşmüş > şairin muhtelif münakaşa mev- uları üzerinde fikirlerini öğren- aek istemiştir. Bir memlekette müteaddit fır- kanın teşekkülünü o memleketi gü- zelliğe, doğruluğa ve saadet ideali- ne kavuşturacak vasıtalardan telâk ki ettiğini ihsas eden Mehmet Emin Bey, yeni fırkanın bir ihtiyaç mah- sulü olduğuna ve onun Büyük Gazi- nin ve Halk Fırkasınm yarattığı e- seri tamamlıyacağına kanidir. Münakaşaları biraz lüzumsuz bir hareket olarak görüyor. Düşündüğü ve gördüğü idealdir. Meselâ tekzibinde de işaret etti- | ği sağ ve tol münakaşası üzerinde şunu diyor: — Bunlar şekil mes'elesidir. Va- tandaşlar karşı karşıya bulunuyor- lar mı bulunmuyorlar mı? Biz buna| ve ruha bakalım. Anadolunun fer- yadına, tazallümüne bakalım. O halkın sesine cevap vermek © zaif ruhlara kuvvet vermek, o kanayan yaraları sarmak vazifemizdir. Sen ve ben kavgasında bulunacak za- manımız yoktur. Paylaşacak bir şey varsa onların göz yaşlarıdır. Bunlardan birer hisse alalım da on- ların teskinine gayret gösterelim. Cümhuriyet Halk Fırkası da meş- ru bir kuvvettir. Onların karşılarına çıkanlar da ayni derecede meşru bir kuvvettir, Bunlar biribirlerini tamamlıyacak bu suretle cümhuriye tin şrarıma hizmet edeceklerdir. Ga- ye iyilik, doğruluk, güzellik, saadet jve bu gayede iki taraf ta müşterek- tir. Bana dört genç hanım dört al büm verdi. Birer satır yazı yazayım diye. Birisine yazdım, dedim ki: Fertlerin ve milletlerin bilgi ile mes'ut olacaklarını düşünenler ve bunun için çalışanlar çoktur. Lâkin ben sevgiyi bilgiden üstün bulan- lardanım, Eğer Allah bana “ne isti- yorsun?,, diye sormuş olsaydı der- dim ki: Rabbim; sen bize biribirimizi| sevmek aşkını sun! İkincisine yazdım, dedim ki: Ben dalgaların çağıltılarını, kuş- mıştır, Dün Mehmet Emin Beyi bu-jların cıvıltılarını, bakirlerin ilâhile- © larak bu bahis üzerinde görüşmek! istedik. Şair, bu haberden mütees- rini, kahramanların türkülerini çok severim. Lâkin bence bunlardan © sir bulunuyordu. Derhal doğru ol-|daha sevimli bir şey varsa o da ri- madığını ve gazetelere bu hususta| yasız dudakların “kardeş,, diye yük ' bir tekzip gönderdiğini söyledi.| seltecekleri ilâht bir sadadır. Mehmet Emin Beyin tekzibi şudur: “Bugün İnkrlâp gazetesinde Ser- Üçüncüsüne yazdım, dedim ki: Kılıç tutan eller vardır. Demir “best Cümhuriyet Fırkasından istifa| döven eller vardır. Sapan kullanan ettiğime dair bir hahsr gördüm.leller vardır. Saz çalan eller vardır. tecrübesi o bulunmıyan bir fen k. e sa burasıdır. bunlardır. İşte bütün kalem tutan gençleri ayni sese çağırıyorum ve bunun ne- “Aramızda| paylaşacak bir şeyimiz yoktur. U- İzak mazilerden kalan ıstırap ve bi- İze tevdi edilen muztariplerdir. Bun ları kimseye karşı fena düşünce ile söylemiş olmuyorum. Bence kim bulunuyorsa tcesinde diyorum ki bunların aleyhinde kalbinde ıstırap duymuyor derim Şair, lüzumsuz bulduğu bir kı- sım münakaşalar hakkında şöyle İngiliz lirasından ibaret olduğu gö- düşünüyor: Sular, kaynaklarından çıktığı!ten sipariş ettiği demiryolu malze- vakit delice akar. Sonra sakin sakin mesi ile teslihat, her sene 6 milyon mecrasını bulur. Sonu inşallah İYİ| ingiliz firasma varıyor. Türkiye olacak. Haydar B. geldi Serbest cümhuriyet fırkası re- isi ile birlikte İzmire gitmiş olan Istanbul meb'usu Haydar Bey dün Gülcemal ile şehrimize gelk- miştir. Rumca gazeteler ne diyor? Rumca gazeteler, yeni fırkanın | faaliyete başlaması meselesi et- rafında yalnız Türkçe gazetele- rinin neşriyatını iktibas etmekle iktifa eylemekte ve kendilerin. den mütalea dermiyan eyleme- mektedirler. Yalnız (Hronika) gazetesi, ye- ni fırkanın belediye intihabatın- da, Rumlar namına esbak'meb'- uslardan ( Urfanidis ) efendiyi namzet göstereceği hakkında, bir Türkçe gazetenin neşriyatını vesile ittihaz ederek Ürfanidis efendinin Rumları temsil edemi- yeceğinden bahsetmiş, fakat ( H- ronika) nın bu iddeasına derhal cevap veren ( Apoyevmatini ) ve ( Avyi ) gazeteleri, Urfanidisin Rumlara bir çok hizmetleri do- kunduğunu, harbı umumi esnasın- da Talât paşadan Rum müesse- satı hayriyesile itamhanesi için tahsisat koparmağa muvafık ok duğunu yazarak mumaileyhi mü- dafaa etmişlerdir. Kirkor Kömürcüyen Efendinin beyanatı S. C.F. tarafından (OKirkor Kömürciyan Efendinin belediye azalığına namzet gösterilmesi kararlaştırılmıştı, mumaileyh ga- zetemize gönderdiği şu mektup- ta böyle bir azalığı kabul etmi- yeceği gibi yeni fırkaya da in- tisap etmediğini bildirmektedir. Kirkor Kömürcüyan Ef. diyor ki; Gazetelerde yeni fırkaya inti- sabını ima edecek bazı neşriyata tesadüf etmekteyim. Hayatımda şimdiye kadar hiçbir fırkaya intisap etmemiş ve 43 seneden beri şubei ihtisasım olan riya- ziyeye müteallik tedrisat ve te- lifatımla ve yalnız maarife ait idari vazifelerle vatanıma hizmet etmiş ve etmiye çalışmış bulu- nuyorum. Siyaset ve fırkacılık hayatı yaşamamış olan ve © sahada Dinletecekler varsa vardı. Hariciye vekili, Türkiyenin derken “Türkiyenin menabiini sars madan harici borçlarını vermesi müşküldür,, diyordu. 1928 senesinde Pariste yapı- lan itilâfnamenin tatbiki için Türk bütçesinin ancak yüzde yedisini a- yırması yani 220 milyon olan bütçe den 16 milyon liranın tediyesi icap eder. Türkiyenin vereceği borç ec- nebi paraya tahvil olunursa her se- ne verilecek paranın (1,400,000) rülür. Türkiye Hükümetinin hariç- Hükümeti, para mubadelesinin müş külâtından bahsederek, harpten ev velki borçlarını tehir etmek istedi- ği halde kısmen peşin, kısmen kısa vade ile tediye şartile ahiren 40 milyon metrelik demiryolu malze- mesini Almanyaya sipariş etmemiş ve bu suretle âciz olduğunu söyle- diği gelecek bütçelere yüklememiş midir? “Türk memurlarının yanlış beya- natile efkârı umumiyenin şaşırma- masını temin için bü mektubumu- zun neşrini rica ederiz.,, VAKIT — “Osmanlı İmparator- luğundan kalan borçları vermek Cümhuriyet Türkiyesi için bugün ağırdır ve imkânsızdır,, diyen Hari- ciye Vekili Tevfik Rüştü Beye kar şı alacaklılar namına cevap veren bu zat galiba Türkiyenin yaptığı şi- mendiferleri zengin bir adamın gez mek için lüks bir otomobil alması kabilinden bir şey görüyor. Bu ze- vat iyi bilsinler ki Türkiyenin yap- makla meşgul olduğu şimendiferler harplerde tek ayağını (kaybetmiş) bir adaiın kendine ikinci bir ayak yaptırması kadar mübremdir. Ve / Türkiye dört beş sene içinde iki a- yak üzerinde yürüyen bin insan ha- line geldiği zaman derhal medeni! bir insan gibi çalışmak kabiliyetini kazanacaktır. O vakit fazla kazân- cı ile hem hayatını kurtaracak, hem de eski alacaklılarına olan borçlarmı ödemeğe imkân bulacak tır. Binaenaleyh Türkiyenin bu ha- yati ihtiyacını takdir eden alacaklı ların insafa gelmeleri ve müsait bul lunmaları yine bizzat kendi maddi menfaatleri icabıdır. Yo keğer Tür- kiyenin kötürüm bir insan vaziye- tinde kalması ve esir gibi kullanıl ması mâksadile şimendiferlerimi-| zin yapılmasına vakit ve imkân ve-| irilmek istenilmiyorsa bu takdirde İyaşamağa azmetmiş olan yeni Tür- ikiye başka alacaklıların daha iyi anlıyacakları bir lisan ile cevap ve recektir, OZAN RR RE müntesibiyim. Bu itibarla 54 - lerlemiş yaşımdan sonra — hattı bareketimi tebdi! edemiyeceğim. Pek tabii bu cihet © bendenizi tanıyan herkesçe malüm bir keyfiyet olduğunu alenen dahi arzediyorum.,, hazırlıyorlar Makamı vilâyetin Balıklı bas” tanesi müsteviliiğine intihap edil miş olan İstamada Zibni efendi” nin, diğer mütevelliler tarafı” dan bu vazifeden af ve iskatıni muvafakat edemiyeceğini ve b& hususta bir itirazları var i#€ mumaileyhi bu vazifeye intiba? etmiş olan Rum müntehiplerini” tarkı kanuniye müracaat etmek suretile arzularını izhar edebil€” cekleri balıklı heyet mütevelliye” sine tebliğ ettiğini geçen gü” yazmıştık, Bu cevap üzerine ru cemaatinin o muhtelif mütevelli heyetleri, başta Beyoğlu run heyeti mütevelliyesi bulunduğ”! halde İIstamat Zihni Türk ortodoksu olduğunu ** rumlukla hiç bir alâkası bulur” madığını beyan eylediği cihetle ret ve inkâr ettiklerine dsif mazbatalar tanrim etmeğe baf” lamışlardır. goki heyetler, yurt mazbats” larını tanzim etmekle beraber: Rum müntaheplerinden de İsta” mat Zehni Efendiyi reddettikle" rine dair imzalar toplanmasın* teşebbüs edilmiştir. Yurt mazbs” taları ikmal edildikten ve Ru münteheplerinden rey topla” dıktan sonra bu mazbatalar, makamı vilâyete verilerek İste” mat Zihni Efendinmin Rumluğü temsil etmediği ve edemiyeceği beyanile Balıklı hastanesi müte” velliliğinden uzaklaştırılması ta lep edilecektir. Kadı köyü konseri Dün Kadıköyündeki “Şark musiki cemiyeti, Süreyya. paş# sinemasında zengin bir porgram” la muvaffakiyetli bir konser ver” di, Konsere iştirak — edenlerin ekseriyeti genç amatöslerden mü” rekkepti. Cemiyetin dün ilk ds” fa olarak verdiği bu alafzangs konser salonu hınca hinç Kala” balıktı. Denebilir ki Isianbulun bütün musiki muhipleri hemen orada idi. Konserde Bethofenin yedinci senfonisi, Vağnerin o Tathavzer marşı Ufenzahın Lökon döfam fantazisile diğer meşhur garP bestekârlarının bir kaç eseri ç#” lındı ve şiddetle alkışlandı. Şark musiki cemiyetinin az r alafranga musikide . gösterdiği tekâmül ve muvaffakiyet şayan! tebriktir. Henüz yeni i n rım ufak tefek kusarlarma rağ” men bu konser heyeti umumi” yesi itibarile çok beğenildi. Mem lekette garp musikisinin terak” kisine çalışae Şark musiki €€ miyeti bukış böyle bir kaç koi ser daha verecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: