BER Zafer bayramı kutlulandı Beyazıtta bir geçit resmi ve söylenildi TET DEN Aİ YE “ Yerli mallar sörgisinde piyanko çekiliyse Başkumandanlık harbinin 9 un- cu yıl dönümü, dün şehrimizde yâpılan parlak bir geçit resmile kutlulanmıştır. Daha evel, sabahleyin saat 9 - 10 arasında kolordu kuman- danı Şükrü Naili Pş., kolordu karargâhimda zabitan ve hükü- met memurların tebriklerini kabul etmiştir. Saat onda Beyazıtta Darülfü- | nun meydanında kıt'alar ve mek- tepliler toplanmış, kolordu ku- mandanı paşa burada askeri teftiş etmiştir. Teftişten sonra en kidemsiz zabit Nuri Bey tarafından hara- retli bir nutuk söylemiştir. Nuri Bey arkadaşlarına hitap eden nutkunda başkumandanlık xafe- | rinin tarihi ehemmiyetini izah etmiş, ve şunları söylemiştir. Nuri B. in nutku — Bizim bugün yıl dönümünü tes'it ettiğimiz zafer bayramı- mzm ilk günü ve başı olan baş kumandanlık muharebesi uzun Zaman hazırlanmış, hiç bir şey tesadüfe, talie © birakılmamış, her şey hesap ve kitaba daya- tılmış bir eserdir. Bir dehânın eseridir. Şuurlu bir milletin, mefküreli bir ordunun bhasılai sâyidir. Bunun içindir ki bu muharebe sür'atla inkişaf etti ve tek bir darbe ile bitti. Türk ordusu başkumandan (o ve diğer bütün ve bütün zabitan VE neferlerile diğer bir orduyu | Satırdatarak çökertti, dağıttı ve | mahvetti, Torpil yiyen bir gemi- Bin sular içinde kaynayışını ha- tırlayınız, işte düşman böyle bir girdap içinde vatanımızın ve güzel Türk ülkesinin harimi is- Metinde böylece boğuldu Ve böylece kaynadı gitti. Efendileri Bu zafer öyle bir zaferdi ki bir ordu batarken bir millet yükseliyordu. Türk ordusu Yalnız çarpıştığı düşman ordu- sunu değil bir cihanı hüsumetin Açtığı kara ve zebirli gözleri bağlıyor ve körletiyor. Hırsla sıkılan bir çok yumrukları kö- künden kırıyor. Kendisine zafer- lerin en büyük zaferi yaparken willetini karanlık bir mağaradan Sıkararak onu açık ufuklu reha Yollarından hayat ve nefes ala- rak geniş bir meydana çıka nyordu, Nuri B. nutkunda büyük zafe- YİN nasıl kazanıldığını anlatmış, Ve son söz olarak bu uğurda ölen mübarek şehitlerimizin isim- lerini hürmetle animıştır. Şükrü Naili Pş. nin nutku Kolordu kumandanı Şükrü Na- ili Paşa, en genç zabitimizden sonra şu nutku irat etmiştir; * Arkadaşlar ; Mülazim arkadaşımın tes'it ettiğiniz bugünün mana ve mahiyetini pek güzel teşrih etti Esasen; o günleri biz tarihte okumadık içinde yaşadık. O günlerin bugünkü neticesini de görüyor ve yaşıyoruz. Evet; bu gün Türk milletinin; Türk ordu- sunun ve Türk tarihinin en bü- yük günüdür. Baş kumandanlık mubarebesi Türk milletinin me- fahiri ile dolu sahifalarna bir altın sahifa daha ilâve etti, Türk ordusunun ananevi şecaat ve besaletini bir kerre daha isbat atti. Türk kumandanlarının yüksek sevk ve idare kabiliye- tinin parlak - bir burhanı oldu. Türk zabitlerinin feragat ve fedakârlıkları ile en yüksek mu- vaffakıyetleri nasıl başarabildik- lerini bütün cihana isbat etti, Türk milletinin ve Türk ordusu- nun kazandığı bu zafer; yalnız bir meydan muharebesinin zaferi değildi Mefküresinin, gayesinin de bir zaferi oldu. Başkumandanlık muharebesi; asil Türk milletinin Dünya üzerinde medeniyet aile- sinin mühim birrüiknü olduğunu bütün cihana tanıttı. Ve bugün bu aile içindeki şerefli muvaf- fakıyeti bu sayede aldı. Yüksek ec ğa gg mag di udreti ile biz bu zaferi yaratan ve plan e Gazi Mustafa Kemul- azretlerini hürmetle selam, Bu cidal uğrunda Sy Türk © evlatlarının o hatıralarını hürmetle yad eyler ve ruhlarına fatihalar ithaf eylerim, » Geçit resmi Nutuklardan sonra Dartilfünun kapısı önünde hazırlanan tribüne çıkılmış, burada, * Şükrü Naili , Keramettin. Rüştü, Talât Paşa lar huzurunda kıt'a ve mektep- lilerle diğer teşkilât bir geçit resmi yapmıştır. Geçit resmine sıra ile, Harbiye, askeri Tıbbi- ye, Bahriye, Kuleli, Halıcioğtu liseleri, kıt'alar, Tayyare cemi. yetinin tayyare timsali, Şehir ya- tı mektebi, Erenköy, Ameliha- yat, Darüşşafaka (talebelerile Galatasaray izcileri, Biçki yur- du, Polis, Zabıtai belediye, Et- faiye teşkilâtı, Esnaf cemiyetleri iştirak etmişlerdir. Geçit resmi- ne iştirak eden kıt'a ve mek- tepliler Divanyolu, Sultanahmet, Salkımsöğüt, Sirkeci, Köprü; Şi- şane, İstiklâl caddesini takip ederek Taksime gitmişler, ora- Marlap Mektep kitaplari Dünkü refiklerimizder biri telim ve terbiye heytinin mek- teplerde okunacak kitaplar hak- kında verdiği bir karardan bah- sediyor ve geçen sene mektep .proğramlarına kabul edilen ders kitaplarının beş sene müddetle okutulacağını haber veriyordu. Dün bu hususta malümatına müracaat ettiğimiz talim ve ter- biye heyetireisi Ahmet Tevfik B. bunun doğru erer söyli- yerek şu izahatı vermiştir. — Geçen sene kabul edil miş olan kitaplardan bir kısmı- nın bu sene de okutulmasına dair venlmiş bir karar olmadığı gibi esasen üç beş sene gibi muay- en bir müddetle kitap kabu- ide usul değildir. Mekteplerde her sene okutulacak kitaplar muayyen tarihte çıkar ve İiste- lerle tamim olunur, Geçen sene 7 Eylülde çıkan kitap listesi bu senede vaktinde çıkacaktır. Ecnebi mektepleri hooeları Aldığımız omalümata göre bir müddettenberi ecnebi ve ekalliyet mektepleri muallimleri hekkmda tetkikat yapan ko misyon mesaisini ilerleteniş ve son safhasına * gelmiştir. Komisyon âzasından Ahmet Tefvik B. dün kendisile görüşen bir mubarriri- mize bu hususta şu izahatı ver- miştir. — Mesaimiz hergün ilerle- mektedir. Ayrıca ecnebi ve ekâ- liyet mekteplerine yeniden ta- yin olunacak muallimler hakkın- da bazı esaslar tesbit ettik. Bun- dan böyle tayinler bu esaslar dairesinde yapılacağı gibi mev- cut muallimler de bu esasata ta- bi olacaklardır. Muallimlik ev- safına uygun şeraiti haiz olmıyan lar hakkındada ayrıca karar ve rilecektir,, Cemal Hüsnü B. Yalovaya gitti Maarif vekili Cemal Hüsnü B. dün akşam Yalovaya gitmiştir. Vekil B. bir muharririmize Ya- lovada bir hafta kadar girer ğını, Bern sefirliğine tayin edile- ceğinden malümattar olmadığını söylemiştir. itizar “101. kişi ile mülâkar, , “Bu kadın karil değil, isimli tefrikalarımızı münde- tecatimizın çokluğundan bugün koyma- dk; özür dileriz amma da dağılmışlardır. Kıt'alar köp- rüd k herigai düdük çalar “Seltrlamış ar ve zeval- de Beyazit, Taksim ve Selimi- yeden toplar atılmıştır. Gecede fener alayları tertip edilmiştir. Tayyare beyremı Dün ayni zamanda tayyare bayramı idi. Bu münasebetle rozet dağıtılmış ve gece şebrin muhtelif yerlerinde müsamereler ve, . Yerli mallar sergisinde Galatasaray Üisesindeki yerli mallar (sergisi Odün Tayyare cemiyeti emrine verilmişti. On kuruş dubuliye ile gezilen sergide bu münasebetle bir çok eğlenceler tertip edilmişti. Gece sefgi bahçesinde sinama, orta oynatılmış, monoloğ- lar söylenmiştir. Bahriye orkes- trasının o terennÜmatı — arasında dansedilmiştir. Dün sergide Tayyare cemiye- ti namına bir edilmişti. Yirmi beş kuruşa olan bu tom- balada çıkan eşyayı sergide teşhir eden müessisler teberri etmişti. Tombâla çok rağbet görmüş hazırlanan numaralar az zaman içinde bitmiştir. Sergi gece sabaha kadar açık bulunuyordu. tombale tertipü İçki ve yorgunluk kurbanları Evelki geceki yangında iki Evvelki gece Tabtakalede feci genç diri diri yandılar bir yangın çıkmış ve neticede bir fırınla bir dükkân yandığı gibi ateşten vaktile haberdar olmayan iki genç te diri diri kav. rulmuştar. Dün bu facia hakkında bir muharririmiz mahallinde tahkikat yapmış ve şu malümatı almıştır: Evvelki akşam Rüstempaşa mahallesinde börekci Şevki efen- dinin fırınında yatan hamurkâr 18 yaşında Hidayet ile 25 yaşım- da arkadaşı Mustafa dükkânda işlerini bitirdikten sonra bir müt- det rakı içmişler ve yanlarındaki kahveye çıkarak oturmuşlardır. Burada gecenin birine kadar eğlenen iki ahbap fırına dönünce yorgunluğun tesirile ateşleri ört- meği unutmuşlar ve yatıp derin bir uykuya dalmışlardır. İşte bu btiyatsızlık neticesi olarak feci bir akibet hazırlamış ve sönmeyerek fırlayan iki kıvılcım yandaki talaş- lara sirayet ederek tutuşmuştur. Tam saat üç bnçukta bu s0- kaktan geçen mahallenini ihtiyar bekçisi Hasan ağa alevleri gör- müş ve imdat çağırmıştır. Biraz sonra itfaiye yetmiş fa- kat bu vakte kadar binanın ah- şap ve bir yığın talaş olmasın- dan alevler büyümüş ve bir yan- dan bitişik kahveyi sararken di- ğer taraftan yukarıda uyuyan iki gencin bulunduğu odayı ve yatakları karyolayı kaplamıştır. İçki ve yorgunluğun tesirile rahat bir uykada bulunan iki ar- kadaştan Hidayet bu esnada u- yanmış ve deli gibi. pencereye atılmıttır; Fakat pençere dalma parmak- bklı ve küçüktür. Merdiven ise çoktan yanmış ve çökmüştür. Bu zavallı için acı acı bağır maktan başka bir şey kalma» mıştır. Ateşler artık onu büsbü- tön sarmış yanında hâlâ her şey» den bihaber uyuyan arkadaşını- da içine almıştır. “Facraya sahne olan yangin şeri Aşağıda itfaiye bu acı ferya- dı işitmiş, derhal son tedbirler almış ve bütün gayretle uğra- şılmışsada hiç bir şey fayda et- memiş ve iki zavallıda diri diri * yanarak ölmüşlerdir. Yangın bundan sonra yanın“ daki kahvenin bir kısmı yandık- tan sonra söndürülmüştür. Burada uyuyan Halim isminde biride güçlükle kurtarılmıştır. Sabahleyin o civarı yanık et kokuları kaplamış ve zavallı iki arkadaşın simsiyah cesetleri en- kaz altında bulunmuştur, Zabıta ve şimdi bu facianın tabkika- tile meşguldürler. Bir cerh Dün şoför Sairm namında bi- ri tabanca ile Aksarayda oturan Ali Cenap efendiyi başından yaralamıştır. Carih yakalanmış tır. Plâk meraklısı İmiş Postane karşısındaki gramofon cu ve plâkçı Yakup efendinin dükkânından 130 plâkla 6 kutu iğne çalınmıştı. Fakat dükkânın kilit ve pençerelerinde hiç bir bozukluk yoktur. Hırsızlığın na- sıl yapıldığı tahkik edilmektedir. Ankara - sivas hattı me- 1U# tarafı 1 inci var en leket kuvvetinin - tezayf et* Uği merkezinde ve hattın Erzi- ruma zaruretinde toplanıyor. Muhtelif iniibalar Ruşen ( Eşref B, ; şimendifer yükünün müteaddit nesillere tak» simine ait sözlere karşı dedi ki: — Muharebeyi o barbe - giren İ nesil yapar. Mahmut B. (Siirt), hattın Erzu- ruma, Siirte olaşacağını görmek» le memnun olacağımı söyledi. Hilmi B.(Malatya),yapılan ten- kiilere en müskit cevap “Sivas- ta öten düdüktür,, dedi. Viyana sefiri Hamdi B. bütün Anadolunun bu demir ağlarla örüldüğünü görmekle bahtiyar olacağına ifade etli. Medeniyet ve zafer yolu Gemerkte Ali Sait Pş. köy- lülerle görüştü. köy hocası; ve daha ilerisine temdidi | İ rasimle açıldı — Bizi, medeniyete, zafere götürecek olan demiryoludur., Dedi. Bir köylü: — Bu köy harplerde bir çok çocuklarını kaybetti. Fakat şim- di şimendiferi görmekle acıları. mızı unuttuk» diyerek memnuni- yelini izhar etti, Sarıkışlada Sarıkışlada tezahüratla ksr- şılandık. Halk davul zurna çalı yordu, Necmettin sadık B. hes nüz uyanmış. Alkırları duyunca | pencereye giti ve “ne var? », Diye sordu. Refik B. (Konya), cevap verdi: — Halk reyini veriyor... Sanıkışlada Rasim (Sivas), Zi. ya (Malatya), Avni Samsun) B, ler Sivastan gelerek Ismet Pç.yı karşıladılar,