| i | | BAŞ Pİ ağam 5 Ni Sk e Sağma siz Haye Ae ER EY © 10 para bile girmezdi. Bütün — 6 — VAKIT 28 Temmuz 1530 - Derebeylerin elinde Şark vilâyetlerinin ahalisi senelerce nasıl zulüm gördü? Kör Hüseyin Paşa nasıl yetişti? Abdülhamit devrinde bir çok zamanlar Şarkta muhtelif kaza- larda bulundum. Hamidiye alay- ları teşekkül etmezden evvel Kürt ağaları hükümet memurla- nndan o kadar korkarlardı ki uzaktan Oköylerine Obir fesli geldiğini görür görmez derhal bir deliğe girer, saklanırlardı. Vaktaki, dördüncü ordu müşiri merhum Çerkes Zeki Paşa 'sul- tan Hamidi iğfal ederek göya Rusyaya karşı bu alayları teşkil etti. suslerile mahsup © ettirirlerdi. Her bir ağanın (maiyetinde gulâm namile altmış, yüz mü- sellâh Kürt bulunurdu. Bunların silâhları, mekülâtı ağa tarafin dan » bu âşar ve ağnam varida- tından « tedarik olunurdu. Bu vahşiler böyle aşarı, ağnamı, verkiyi yağma ettiklerine de ka- naat etmezler. Maiyetlerindeki haşaratı oteye beriye sevk ede- rek sakin, muti köylilerin ağ- namını, emvalini, inek, öküz- j lerini Oaşikâr obir surette, O zamana kadar rütbe, nişan üniforma ne olduğunu bilmiyen yan bedevi Kürt ağaları birden bire mülâzım, yüzbaşı, kol ağası binbaşı, kaymakam, miralay, liva rütbelerine nail olunca kendile- rinin birer sahipkıranı zaman (!) olduklarına inandılar. Meselâ: o zamanlarda yani hamidiye alay- larının teşekkülünden evvel Ba- yıznt mutasarrıflığında o bülünan Amavutluk hanedanından meş- bur Kâzim bey Kürtlere o kadar korku salmıştı ki, bu zatın ismini bile ağızlarına almağa korkar- lardı. Sonraları livalığa kadar irtika eden ve Hüseyin paşa namile müthiş bir derebeyi kesilen Pat- noslu kör Hüseyin ağa o tarih- lerde Nahiye müdürü idi. Kâzım bey ikide birde bunu Bayızta selbeder, insafına göre alacağını #lMıktan sonra tekrar nahiyesine is > ederdi. O tarihlerde bulu- b... ve iri yarı bir adam olan Mehmet onbaşı kör Hüseyin ağayı Patnostan alır, başına vu- ra vura tokata getirir, oradan da Beyzta götürürdü, Hatta Kâzim B. bir gün demişti ki: “Elâman bu kâfir kürtten ben almaktan usandım, O vermeden usanmadı, bıkmadı!, işte bu Hüseyin ağa, Hüseyin Pş. unva- Bini alınca artık bunu öyle bir onbaşile değil, bir tabur askerle bile celbetmek mümkün olamadı! O civarda adeta" bir emareti müstekille teşkil etti. Dairei hükümetinde üç yüzü mütecaviz k köy bulunuyordu. Bu köylerin Âşarı, ağnamı, vergisi hep Hü- seyin Pş.nım elinde idi. Meselâ; Hamidiye alayları teşkilâtından evvel kırk bin kuruşa satılan patnos âşarını Hüseyin pş. bin kuruşa alırdı. Sair köylerin âşa- rıda buna mukayyitli, Ağnama gelince: Meselâ bir köyün bin ağnamı var ise Hüse- yin paşa, bunu 50 pek İnsaf ederse 100 gösterdi!.. Bu suretle varidat devletin doğrudan doğ- ruya Hüseyin paşanın kasasına girdiğinden az zamanda bir ka- run kesildi!.. Mal sandıklarına varidat namile biliperva (Ogasp ve garat ettirirlerdi ki, buna kürtçe ta- lan den'lir. Zeki paşa merhum Hamidiye alayları zabitanının mahkemeye ademi celpleri hakkında bir ira- dei seniye çıkartmıştı ki bu su- retle gazp ve garet, katli nüfus, gibi fezayıha cüret eden ağalar mahkemelere celp olunamaz,hak- larmda bir büküm verilemez, hep yaptıkları seyyiat yanlarına kâr kalırdı!.. Bazen yekdiğerleri- ne karşı - adeta ufak birer hü- kümet gibi «ilânı harp ederler yekdigeşierinin köylerini, hayra- Batını zapteylerlerdi. Bu suretle o köylerin âşar ve iğnamma da malik olurlardı. Hulâsa, bir keşmekeş, bir zu- lüm ve taaddi, bir gasp ve gare ki hiç bir devirde emsali göröl- memiştir - devam 1. Bu hal senelerce iğtidat etmiş, hiç bir kimse, hiç bir mazlüm ve mağdur derdini yüksek ma- kamata işittirememiştir! Bu reza- etlere, bu mezalim ve taaddiyata valiler, mutasarrıflar, kaymakam- lar uzaktan seyirci olurlar. Hiç birisi o zulümdideleri himayeye, ihkak hak etmeğe muvaffak olamazlardıl Nami namii hazreti padişahiye (!) mensup olan şka- vet alayları hakkında şakkı şüfe etmek kimin haddine!.. Bunlar, yalnız maaşlarını kurtara bilirler- se gendilerini bahtiyar addeder- lerdil Yollarda emniyet ve asayiş yolcuların, kârvanların haddi hesabı yoktu. ” Kör Hüseyin paşa pek kurnaz bir adamdı. Bir gün Erzincana gider, dördüncü ordu müşürü Zeki paşanın huzurına çıkarak: Efendimiz, bu gece âlemi me- namda hanım efendi hazretlerile kardeş olduğumu gördüm. Kar- daşlık vazifesini ifa etmek üzere hemşireme bunları takdim ediyo- rum | Mukaddemesile 100 adet beşi- birlik lirayı Zeki paşanın önüne koydul. Tabi, böyle parlak he- diyeyi kim kabul etmez!. Hülâsa zalimi, ne yazmakla, ne ağızdan hikâye etmekle biter, tükenir şeyler değil. Kör Hüseyin paşa bir gün her nasılsa Adilcuvaz Kaymakam vekili olan asker kaymakamı... beye bir şeyden gücenir. Kaymakamm maiyetin- deki zabtiyeye talimat verir, Zabtiye o gece kaymakam uy- kuda iken haneye ateş verir! O suretteki hane ile, eşya ile beraber zavallı bedbaht kayma- kam da yandı, kül oldu gitti! bu Aşar, ağnam, vergi kürt ağala- rma güzel bir mekel olmuştu. Memurlar maaş almak için yüzbin tekâpu, tabasbusla kürt ağalarınâ dehalet ederler. Bunlarda kemali naz ile me- selâ maaş yerine birat, bir miktar buğday, arpa gibi şey- leri fiatının iki misline ilmihaber mukabilinde memurlara verirler. Sonra bunları mal kalemleinde kendi rubu maas senedi mah- Topane cinayeti Dün yazdığımız bu ha- ber hakkinda yeni tafsilât Evvelki gece Topanede saat onda vaki olan cinayet hadise- sini dün yazmıştık. Yaptığımız tahkikata nazaran katil Ali hem evlidir, hem de Naciye isminde bir kadın ile sevişmektedir. Alinin bu ikinci kadınla alâ- kasından dolayı muhittin ve Şakir ötedenberi kendisine diş biliyorlarmış. Bu sebepten dört aydanberi kendisini takip et- hittinin göğsüne İsabet ederek ölümüne sebep oluyor. Kurşu- nun biri de Şakirin baldırma isabet ediyor ve Şakir ağır su- rette yaralanıyor. Ali kaçmıştır. Henüz yakalanmamıştır. Kurtulamadı Kendisini kazaen ya- ralıyan tüccar öldü Beyoğlunda oEmperiyal ote- linde oturan Samsun tütün tüc- carlarından Kefeli zade Murat B. iki gün evvel otelde taban- beğinden yaraladığı yazılmıştı. Etfal hastanesine ki u- rat Beyin parçalanan bağırsak- ları dikilmiş ve ameliyat yapıl- mışsa da mumaileyh dün öl- müştür. Verilen bususi malüma- ta nazaran Murat B. kendisini kazaen değil, intihar etmiştir. Zabıta tahkikata ehem- miyet vermektedir. Amerika sefiri Amerika sefiri M. Grou dün sefaret müsteşarı ilee birlikte Ankaradan şehrimize gelmiştir. —— Narh komisyonu Narh komisyonu dün emanette toplanmış, un fiatların tetkik edilmiş, francala 18, ekmek 12,5 kuruşta ipka edilmiştir. —— Bari Panayırı Bari şehrinde gelecek ay bir şark panayırı açılacıktır. Bu sergiye bazı Türk müesse- seleride iştirak edecektir. amasra sarman oLan Ak müthiş cinayette bir çok emsali Sn bas edildi 1. itiraf edeyimki bu er vahşetlerile beraber ga- et zeki, hassas, kurnaz adam- İardırl İşlerini bilirler. Rürgâra göre yelken açarlar. İlânı meşru- tiyetten sonra kör Hüseyin paşa Vana celbedildi. Rivayete göre- hakkında atmış beş büyük cina- yet evrakı var imiş. Bu cinayet- | ler her nasılsa evraka geçen | cinayetlerdir. Evrakakeçmeyenlerin haddini hesabını kimse bilmez! Bir kaç ay Vanda hapsoldu. Nasıl oldu, nasıl gitti! anlaya- madık. Bunlardan sırma gümüşü gibi tertemiz beraet etti çıktı. Adanada mukim Malazgirt kaymakamlığından mütekak Aptülkerim Sebati Garson bahşişleri Yüzde onu lokanta Yerli. mallar sahipleri mi alıyor? İlkinci serginin hazırlıkları Zokantacılar cevap veriyorlar Ehlloğlu Zek! B. die! 5. Dünkü nüsl mzda garson ların Oo müşterilerden O toplanan yüzde on garson ücretini lokan- tacılardan alamadıklarını, bundan yana yakıla şikâyet ettiklerini yazmıştık. Zokantacılar kâtibi umu- mist diyor ki: cemiyeli umumi kâtibi Ebil oğlu Zeki B. bu hu- susta şunları söylemektedir: — Yüzde onlar filhakika gar- sonun. müşteriye karşı yaptığı hizmet mukabili olarak alınır. Bu usul dünyanın her tarafında teamül hükmüne girmiştir. Fa- kat her ticarethanenin garson Ücreti ve müşteri adedi birbirine müsavi değildir. Bir garsonun yüzde on hesa- bile 150 Lira alması mümkün olduğu gibi ayda yirmi Liradan fazla aidat getiremiyen yerlerde vardır. Şu halde garsonların alesseviye yüzde onların kendi- lerine istemeleri doğru değildir. Bundan maada bir çok lokan- talarda garsonlara kamyi tabir edilen yardımcı da verilmiştir. Banların aylığını lokanta sahibi verir ki, kamyilerin vazifesi gar- sonun emrine tabi olarak onun işini teshil etmekten ibarettir Bundan başka (lokantalarda tabak, bardak gibi bir çok eşya kirılır, çatal, kaşık, peçete kay- bolur. Bunların bedelini de tica- retane şüphesiz garsonlardan arar. İşte bu iki şeyin mukabili olarak garsonun aldığı aidattan münasip bir mıktar tevkif edilir. Bu da bir haktır. Çünkü garson aidatını tama- men alsa bile bunların bedelini ve kamyilerin aylığını ödemek yani aldığı paranın bir kısmını iade etmek mecburiyetindedir. Bir zamanlar zayiatın aynen tes- biti ile bunu doğrudan doğruya kıran ve zayi edenlerden tâz- min edilmesi için teşebbüsler yaptık. Bu usulün tevlit ettiği bir çok müşkülât ile beraber garsonlar arasına nifak soktuğu tamamlandı 14 Ağustosta Galatasaray li- sesinde açılacak olan ikinci yerli mallar sergisi hazırlıkları ikmal edilmiş ve mektep dahilinde hu- susi bazı taksimat yapılmıştır. Sergi heyeti tertibiyesi bugün saat birde sergi mahallinde fev- kalâde olarak toplanarak tanzi- matın mükemmeliyeti için bazı kararlar verecektir. Trakya mahsulü Tren kumpanyası kolay nakli Için garda tesisat yaptı Haber aldığımıza göre Trakya mah- snlünün rıhtıma kadar getirilmiyerek garda brrakılması yüzünden tüccar ile demir yolları idaresi arasmda çikan ihtilâf halledilmiştir. Şirket Sirkeci istasyonunda yeni oluk tesisatı yapmış ve malların kolayca mavnalara yükle- Glmesini temin etmiştir. Ticaret oda- sından bir hayet bügün giderek bazı tetkikat yapacak ve ayrıca bir noksan olup olmadığını tayin edecektir. ——— > görüldü. Her garson tazminattan kurtulabilmek için kabahati başkasının üzerine atıyordu ve garsonlar arasına bir geçimsiz- lik girmiş oldu. ve dolayı alesseviye her garsondan muay- yen bir miktar tevkif edilmesi- nin daha ameli ve ahlâki oldu- ğu taayyün etti. Garsonlar aldik- ları aidattan başka ' yiyip içe- ceklerini de lokantadan temin ederler. Bunların kuruşu kuruşuna he- sabını tutmak lâzım gelse tica- retane ayrı bir muhasebe defte- ri tutmak o mecburiyetinde kalır ve her halde gârsonlardan şim- dikinden fazla alacaklı çıkarlar.,, Lokantacı Cemal B. ne diyor? Bu hususta B. de şunları söylemektedir : — Garsonların yüzde onu kal kacak olursa müşterilere güzel bakacak ve temiz hizmet ede- cek garson bulunamıyacaktır. Bazı böyük ticaretaneler gar- sonlardan çok para kesiyorlar- mış. Bu muamele doğru değil dir. Mamafih © kırılan, dökülen şeyler için bir miktarın kesilme- si icabeder. Ben şahsen garsonların yüz de onundan fazla kesmiyorum Dükkân < sahibi | çalıştırdığı garsonların aldığı paraya göz koymamalıdır . Garsonlar birleşerek çok pa- ra kesen yerlerde çalışmama» lıdırlar. Şehremaneti ilânları Şehremanetinden: Karaköy köprüsünün Üsküdar vapurları is- kelesinde 21 eski 62 yeni numaralı dükkân kiraya verilmek için kapalı zarfla müzayedeye konulmuştur. Taliplerin şartname almak için hergün levazım müdürlüğüne gelmeleri" teklif mek- tuplarını da ihale günü olan 18 Ağustos 930 Pazartesi günü saat on beşe kadar mezkür müdürlüğe vermeleri. * Beyazıt dairesinden: Veznecilerde Camcıali mahallesinde Vez- neciler caddesinde 55-55 yeni 53-53 eski emlâk No. iki bap maa dükkân hane ankazı hedim nakil masrafı alıcıya ait olmak özre pazarlık suretile satılacaktır. Almak istiyenlerin ihale günü olan “30-7-930 Çarşamba günü saat İ4 te daire encümenine müracaat eylemeleri ilân olunur. * Şehremaneti A. Hisar dairesinden: Kandillide vapur iskelesi yanındaki daire malı hali arsanın müfrez mahallinde üç ay için kavun ve karpuz sergisi yapmak istiyenler Ağustosun 19 uncu Salı günü saat on beş buçukta teminatlariyle beraber daira en- cümeninde müzayedesine iştirak eylemeleri.