Yunanistandaki MM. Venizelos Ankaraya Belmeyi kararlaştırırken Rumlar “Anadoluda dökülen Yunan kanı kurumadan nereye?,, diye soruyorlar Atinada aktedilen büyük miting M. Venizelos zevcesi ile birlikle umumi şenliklerden birinde | Atina muhabirimiz yazıyor ğdi hükmü karakuşileridir. Tür- Atma, Şahat 26 | Türk - Yunan itilâfı projesi buradaki Rum muhacirin | teşkilâtım tilâs ve heyecana dü- türdü, bir o mümayiş tertip ve 6 İtİİAF, protesto etmelerine sebe- | "vet verdi. Muhacirler beyannameler ne- Şettiler ve bu itilâfla Rum hu- İh Suk ve menfaatlerinin feda edil- ğini idin ettiler. Nihayet o Atinanın en büyük Slatrosu o'an Kolombiyada içti- Mü edildi. Tiyatro baştan başa | olmuştu, Rum muhacir meb'usları he- Yeki terbiyenin başında © bulu- “Yorlardı Gal Yatroda toplanen (halkın batiple kato) avazeleri arasında heyecan kürsüye o çıktılar ve J nl k ni itine hazırlanan Tür Pnin baki, * Rum muhacirle- arı y, : © menfaatleri feda *dildi ildiğini, böy * bir itilâf aktinin Unan zima ataniye teşk e iin hiyameti Anadoluda dölü; ie Yı ii İ Bah kanları kama Dk Unan başvekı; 1 20n1ş en Razırının Ankaray, > erim Melerinin gayri kabii, minde © areket olacağını e > Hatipler Türkiyedeki; iler. irari Rum emlâkile Yunan .— NİN mecmuu 350,000 > altin Türk lirasına baliğ > Unanistan da ancak 45, 000 albn Türk Kirası kıymetind Mübadil ve gayri mübadıl Tde ha âki bulunduğunu bunların | İ kas ve mahsup edilmesinin bip ii ve 300,000,000 küsup tan Türk lirasının Türkiyeye a hşedilmesi demek olacağını bassa ileri sürdüler, Neticede itilâfın şe#vekili ile hariciye araya mütasavver seyahat“ dr Protesto edilmesi zım- a karar verildi ve bu karar #dik olundu. V miting ve karar gösteri- z muhacir Rumlar Türk ç ne itilâfı aleyhindedir. Bu | m aleyhinde bulunmalarının başlı !stinatgâh'arı ken- ve Yunan nazırının İ gibi 560 mübadil ve firari rum Yunan emlâkini 345 Türk mülklerinin kıymetini el çabukluğu ile ancak ve ancak 45 milyon altına in- kiyede emlâkile milyon altın dirmeğe kalkışmak hiç şüphesiz gülünç bir harekettir, Herkes bilir ve şimdiye kadar ötede, . beride, yapılan . kıymet takdirlerile sabit olmuştur ki Anadoludaki rum ve Yunan em- lâkinin para eden kısımları harp esnasında Yanıp harap olmuş, Yunanistana giden mübadil rum- İ ların yüzde doksanı mülk sahibi olmadığı halde Yunanistandan buraya gelen mübadil Türkler muazzam çiftlikler mamur, zen- gin ve pek vâsi emlâk bırak- mışlardır. Bugün her kesçe sabit bir ha- kikattir ki Makidonya ile Epir- deki emlâk ve arazinin yüzde sekseni naenaleyh rum muhacirlerinin kopardığı yaygara pek gülünç- tür. Maamafih Yunan hükümeti rum firari ve mübadi! emlâkinin de takas ve mahsubuna bida- yette (o taraftarken 3 VAKIT. 4 Mart 1939 — Rumlar ateş saçiyorlar Güzellik kıraliçesi evleniyor mu? Mübeccel Namık H.a zengin bir Türk müessesesi sahibinin talip olduğu hakkında Güzellik kıralicesi Mübeccel Namık Hanıma, henüz Avrupa- İ ya gitmeden €vvel, resmini gö- | rerek kendisini beğenen İsviç- reli bir bankerin oğlu talip çık- | mış, bundan başka Mübeccel Hanımın birçok izdivaç teklifle- | ri aldığı kaydedilmişti. Fakat kıra- | liçe Avrupadan döndüğü zaman bir gazetecinin evlenip evlenmyie- ceği hakkındaki sualine zarif bir tebessümle mukabele etmişti. Avrupada güzellik kıraliçeliği- ne intihap edilen genç kızların | izdivaçları, her tarafta büyük bir alâka ile takip edilir, birçok | şayialar sıkar, nihayet güzellik kıraliçesi mes'ut bir izdivaçla dedikoduların Önünü alır. Biz de bugun Mübeccel Hanı- mın izdivacı etrafında bahsedeceğiz. Bu şayiaya göre, Türkiyede ve Avrupada mamu- lâtı bir bayli şöhret kazanmış olan bir müessesenin sahibi Mü- kulağı- | mıza kadar gelen bir şayiadan | şayialar beccel Hanıma talip olmuştur. Bu zat hem genç,hem zengin Facıa İhtiyar bir mütekait bayram gecesi kendi- sini asarak intihar etti Evvelki akşam Karagümrükte | bir intihar vak'ası o muş zavallı bir Oo mütekait senelerden beri sefaletle sürük lediği hayatın- dan O bıkarak kendini evinin | tavanına asmış, ölmüştür Bu acıklı vak'- anın tafsilâtını kaydediyoruz: | Yıkık bir ku- lübe : Kara gümrüğün etrafı servi- lerle çevrilmiş, kariye mahalle- sinin demir kazık sokağında üstü kırık yosun tutmuş kiremit- | mitlerle örtülü yıkık bir ev... Mübeccel H. hem de şimdiki halde bekâr bu- lun maktadır. Buraya 20 sene evvel Edir- neden mütekait Mehmet Efendi karısı Samiye H. ve oğlu gele- rek yerleşmişler, mes'ut bir yu- va kurmuşlardır. Mehmet Ef | ailesi mahallede ciddiyet ve va- kar ile tanınmış ailenin reisi küçük bir kahveye ortak olarak onun parası ile bütçesini tanzim 2 üncü sayıfamızdadır Maskaralar geçiyor, Voyvo! (“Beyoğlu sokaklarını dolduran bu erkek kıyafetli kadınlar, kadın kıyafetli erkekler kimlerdir, ne yapıyor ne istiyorlar! hep Türklere aitti, Bi- | mubacirler | tarafından koparılan yaygarala- | rın tesiri altında kalarak müba- dil emlâkin tasfiyesi meselesinin bitaraf mübadele âzasına hava- lesini teklife karar vermiştir. S A** Banka Komerçiyale İtalyananın heyeti idaresi 5- nümözdeki 229 martta içtima | edecek olan hissedaran hey'eti Umümiyesine 500 liret kıymeti itibariyesinin ve 1,450 liret kıy- meti hakikiyesini haiz olan be- her hisse senedine 65 liret di- vidant teklif milyon olmuş olan ihtiyat milyon tevziini edeceği lirete baliğ r akçesine 20 iret ilâvesini ve halen 580 milyon olduğu anlaşılmıştır. Ve fazla olarak senei atiye bi- lânçosuna 28 milyon liret devir ve naklini teklif edecektir. skiden, insanlar, senenin muayyen günlerinde, ve senede bir defaya mahsus ol- mak üzere yüzlerini örterler, elbiselerini değiştirerek tanın- maz bir hale gelirler, ve, bu İ yabancı kisve altında tanınmış lala yapmıya utanacakları y saparak eğlenirler, her | Şen Toprağında, hamurunda mevcut çamur tarafını, rını dökerlerdi. ; Gecelerin sabahları, maskeleri bir köşeye atılmış kurtla- ırtılmış, i | Yür fakat bir sene için te- mizlenmiş, ölü gibi donuk yüz- leri aydınlatırdı e İ “Bu günler, senenin bu devrini yOrUZ. "Beyoğlu ve Galata sokakları | maskeli, picamalı, donlu, şalvarlı Yazan : FA. pantomima kahramanları kıya- | fetli adamlar, kadın kıyafetinde | erkekler, erkek elbiseli kadın- lar, yarı erkek yarı kadın kiş- veli yarı erkek- yarı kadınlarla dolu. pi Bü maskâralar gürep halinde dolaşıyorlar. Çünkü teker teker | İ gitmiye utanan, sıkılan bu mas- biliyorlar ki insan- maskara - kendisiyi karalar bile bu hakiki | aldatabiimek için de olsa başka insapların kendisine uyması lâ- zımdır. Nasıl hakikatı ispat için birçok başka hakikatlerin vücu- duna ihtiyaç varsa, yalan da öy- ledir, Hayatın acılarını tatmış olan- lar, bu maskara guruplarına “dihik,, lerle bakarken içlerinde | haset keşfediyorlar. Niçin onlar da böyle olamıyorlar diye. Halbuki küçükler -manen ve maddeten- maskara guruplarını Voyvo! Bakalyero! çığlıklariyle teşyi ediyorlar. Beyoğlu! Memleketin en ka- labahık O mahallesi. Ecnebi w yüksek (1) lerin oturduğu yerde kendi zımnınca medeni olan bu köşenin caddelerinde yükselen ses, büyüye büyüye yayılan ses budur : Voyvo | Ne küçüklük ! Sonra sokaklarda şehrin bin bir köşesinden gelmiş kavruk delikanlılar, parlak renkli enta- rilerini sürükliyen sinema yıldız- ları mukallidi kızlar, ne yazık ki başları “bere, li yavrucuklar bir aşağı bir yukarı piyasada. Yağmur çiseliyor, tramvay kampanalar;, bir çok dunuk çan sesi, dizler bükük, ayak sürümeler. Maskaralar geçiyor, veyvo !Fa.